Şimdi Ara

Tam otomatiğin Çift kavramaya olan üstünlüğü

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
209
Cevap
27
Favori
19.239
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
29 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Neden tam otomatik vites?

    1: tork konvertörlü şanzıman ile motor arasında flex plate isminde bir esnek bir plaka bulunur. bu plaka motor ile birlikte aynı senkron da döner. manuel vites de volan mekanizmasını duymuşsunuzdur. aslında aynı işlevi görür. motor devrinde ki değişimlerden tork konvertörünü koruyan plaka budur ve konverötörün zarar görmesini engeller. bundan dolayı ömrü bazen arabanın diğer mekanik parçalarından çok daha uzundur.



    2: MCP ya da DSG şanzımanlara göre en büyük avantajlarından biride geriye kaydırma yaptırmamasıdır. çünkü motor rolantide de olsa şanzımana bir giriş torku her daim uygular. bu tork sayesinde araç ileri atılma eğilimindedir. siz frene basmasanız bile yokuşta geriye kaydırmaz.



    3: MCP veya DSG türevlerine göre diğer avantajı da şu. çift kavramalı şanzımanlarda sıralı dişli sistemi vardır. tork konvertörlü şanzımanda ise merkez etrafında dönen gezegen dişli mekanizması vardır. ortada mekanik bir bağlantı olmadığı için farklı dişli setlerinin güneş dişlisi etrafında dönmesini engelleyen mekanizma sayesinde çıkış torku istenilen şekilde ayarlanabilir. bu da günümüzde hızlı vites değişimlerini sağlar. özellikle 4 - 5 - 6 vites geçişleri çift kavrama ile yarışacak kadar hızlıdır. bu yüzden günümüzde tork konvertörlü şanzımanları yakıt tüketimlerinde ciddi yol katetmişlerdir.



    4: tork konvertörlü tam otomatik şanzımanın diğer bir avantajı da yüksek tork dayanımını absorbe edebilmesidir. bu yüzden özellikle torku yüksek dizel araçlarda tercih nedenidir.



    5: debriyaj yoktur. bu yüzden kavrama problemleri de bulunmaz. herşey yağ ve yağ basıncı prensibine göre işler. çift kavrama ya da otomatikleştirilmiş tek kavramalı sistemlerde ki gibi kavramayı yedim, baskı balata eridi gibi tabirler bu şanzımanda olmaz. o yüzden ömrü en uzun şanzıman budur.

    Yazar:jackjoker


    6.Tork konvertörünün en büyük avantajlarından biri, motordaki güç dalgalanmaları ve burulma titreşimlerini absorbe etmesidir. Bu nedenle tork konvertörlü aracın pürüzsüz akış hissini başka hiçbir tip şanzımanda (çift kuru kavramalı şanzıman da dahi) bulamazsınız.

    7.Güç aktarımı kaybı devre ve yüke bağlı olarak değişir. Özellikle yüksek yüklerde artar. Fakat lock-up clutch dedikleri kavrama devreye girince tork konvertörü kilitlenir. Kaymayı keser, kayıp olmaz. Mazda skyactiv'in yeni şanzımanı , bu kavramanın devreye girme hızını 60 km'lere kadar düşürdü.

    8.Tork konvertörü, drag araçlarında bile bolca kullanılır. Motoru doldurup uzamanızı sağlar.(bknz: dodge demon) Güç eşitliği. Motorda tork düşük, devir fazla, tork konvertörünün türbininde devir az, tork yüksek. Bu nedenle ilk gaz tepkileri çok iyidir.

    9.Tork konvertörlü tam otomatiğin tork dayanımı, tork konvertöründen değil, dişlileri seçen kavrama ve fren plakalarının devasalığından, gezegen dişli sisteminde yörünge dişlilerinde torku 3 dişlinin aynı anda taşımasından beri gelir. Ayrıca manuel ve çift kavrama şanzımanların katili olan ani ve darbeli yük, tork konvertörde asla gerçekleşmediği için ömrü uzundur. Manuel şanzıman bile o kadar tork taşıyıp, o kadar uzun dayanamayabilir.

    Yazar: msansertekin



    dezavantajları ise;

    tork konvertörlü şanzıman yağ basıncı prensibine göre çalışır. bu gücün aktarımı sırasında bazı kayıplar olur. yani motorun gücü tam olarak lastiklere aktarılmaz. çok az bir kayıp vardır. bu kayıp ortalama %2 civarındadır. güç hidrolik prensibine göre aktarıldığından bu tarz bir kayıp doğaldır. manuel vites ve / veya dsg gibi mekanik aktarım sağlayan şanzımanların en büyük avantajı motorun gücünün tamamının lastiklere aktarılmasıdır.

    yani kavrama sistemi olan şanzımanların en büyük dezavantajı olan mekanik aktarımı, motor verimliliği söz konusu olduğunda avantaja döner.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-0B46CB32A -- 14 Ocak 2018; 10:47:43 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >







  • Hepsinin kendine göre avantaj ve dezavantajları vardır.

    Hiçbir çift kavramalı şanzıman sistemi vitesi D konumuna atıp, vitesle alakanızı kesebileceğiniz şanzımanlar değildir. Çift kavramalı şanzımanlar yarı otomatik ve vites aralıkları çok kısa olduğu için trafik ve yol durumuna göre manuel müdahalelere ihtiyaç duyarlar. Özellikle uzun süre yokuş yukarı bir trafikteyseniz ve otomatikte çıkıyorsanız, araç çok fazla 1 den 2, 2 den 1, 1 den 2, 2 den 1'e yarım debriyaj yapacağı için ısınıp sizi yolda bırakabilecektir. Ya da kavrama ciddi şeklide zayıflayacaktır. çünkü 1. vitesleri yok gibidir. Yarım kavrar ve 2'ye geçerler. Bu işi sürekli yaparlarsa ısınırlar. Soğutmak için aracı yarım saat, bir saat beklemeniz gerekecektir. En önemli husus dururken frene tam basılmasıdır. Çünkü frene tam basarsanız kavrama tamamen ayrılır. Eğer frene tam basmıyorsanız geçmiş olsun o şanzıman elinizde kalır. Trafikte her durduğunda vitesi N konumuna çekenler iyi bir niyetle gereksiz bir iş yapıyorlar. Bunun yerine frene tam basın. Vitese karışmayın.

    Kısaltması her ne olursa olsun çift kavramalı şanzımanlar kararlılık ararlar. Gaza kararlı basıp gideceksin. Frene kararlı basıp duracaksın. Örneğin en basit önlem, trafikte biraz gidip duruyorsanız. Aracı manuele çekin ve 2. vitese geçmesini engelleyin. Gerekirse 1. viteste 3000 devire kadar çıksın araç. Ama kavrama çok sık 1 ile 2 arası tutup bırakmasın.

    Çift kavramalı şanzımanları kullanmadan önce iyi anlayan ve zayıf yönlerini manuel müdahalelerle düzeltebilen sürücüler uzun yıllar sorunsuzca kullanabiliyorlar ama gördüğüm kadarıyla bu sayı çok çok az ki herkes forumlarda şikayet ediyor.

    Okumak, araştırıp öğrenmekten çok çoğunlukla bilen ya da bildiğini sanan(!) birilerine şu nasıl bu nasıl diye sormayı sevdiğimiz için çoğu kişi önceleri, otomatik ama az yakıyor. vites geçişi hiç hissedilmiyor. Müthiş birşey abi bu diye diye bu sistemi övdüler. Şimdide aman çift kavrama araç alma bozulursa altından kalkamazsın, kronik sorunlu, dayanıklı değil gibi sebep göstermeden nasihatlar veriyor.

    İstanbul'da şehir içi trafikte araç kullanan ve bu aracı eşi ve çocuğuyla ortak kullanan kişiler bence kesinlikle çift kavrama araç almamalı. Tam otomatik modellere yönelmeli. Servisler bile şanzıman problemleri için açık açık istanbul trafiği yüzünden oluyor diyorlar.

    Bu sebeple vitesi D'ye atar yoluma bakarım. Gerisi beni ilgilendirmez mantığı çift kavramalı şanzımanlarda patlıyor. Artık bazı satıcı bayiler video çekip paylaşıyorlar. DCT nasıl kullanılır, DSG nasıl kullanılır, EDC nasıl kullanılır vs. Araç alırken eğitimler veriyorlar. Sonra biz size anlattık. Eğitim verdik deyip sorumluluk kabul etmiyorlar.

    Bu konularda bir sürü makale, veri, bilgili ve yıllarca bu şanzımanları sorun yaşamadan kullanmış insanların paylaştığı videolar var. Bunları okuyup, izleyip kullanım hatalarınızı düzeltirseniz sorunsuzca uzun kilometreler çift kavramalı şanzımanları kullanırsınız.

    Hee otomatik değil mi kardeşim. Bir sürü para verdik. Ben trafikte belli hallerde bu aracı manuele alacaksam ne diye otomatik araba aldım. Atarım D'ye gerisine karışmam diyen bir zihniyetteyseniz merak etmeyin o şanzıman eninde sonunda sizi kavrayacaktır. O zaman da yanınca yandım demeyeceksin. Çünkü hata sizin. Ya bu araçları almayacaksınız. Alıyorsanız da düşünce yapınızı değiştirip aracı şanzımanın istediği gibi kullanacaksınız.

    Tekrar söylüyorum. Çift kavrama içeren yarı otomatik şanzımanları kullanmak için bu şanzımanlar hakkında bilgi sahibi olmanız gerekir. Az yakıyor diye diye forumlarda insanlara DSG al EDC al DCT al diye tavsiyelerde bulundular ama bu şanzımanları içeren araçları alanlar tam otomatik şanzımanlı araçlarmış gibi kullandılar. Bir araba için herşey yakıttan ibaret değildir. Az yakar az yakar sonra bir sorun çıkarır. Hooop gitti tüm tasarrufun. Nerde kaldı az yakması. Çift kavramalı sanzıman içeren araçlarda insanlar tam da bu olayı yaşadı.

    Örneğin ben dizel manuel aracımı değiştirip otomatik bir araç almayı düşünüyorum. Aracı sürekli kendim kullanacak olsam gidip 1.0 ecoTSI DSG ibiza alacağım. Çünkü bu konuda çok fazla araştırma yaptım ve dezavantajlarını iyi bildiğim için uzun süreler sorunsuzca kullanacağıma inanıyorum.
    Ama araç benden çok eşimde olacağı için mantıklı düşününce İbiza'yı alamıyorum. Tabiri caizse 7 ileri otomatik abii, az yakıyor yaaa diye ağzımdan salyalar aka aka aracın üzerine atlayamıyorum. O yüzden Hyundai i20 active 1.4 tam otomatik alacağım. Çok yakarsa da yakıtı lpg ile çözeceğim. Aracın Lpg uyumu var. Garantiyi de bozmuyorlar. Ya da benzinde binerim.

    Çift kavramalı şanzımanlar kağıt üzerinde çok başarılı verilere sahipler. Ama iş pratiğe gelince, uzun ömürlü olması ve kağıt üzerindeki bu mükemmel verilere ulaşabilmesi için sizin yardımınıza ihtiyacı var. Örneğin arkadaşım 1.2 TSI DSG ile 8-8,5 litre yakıyor.
    Yani her güzelin bir kötü yanı var.

    Tam otomatik olsun. vitesle işim olmasın dersin çok yakar ama size vitesi unutturur. Vites aralıkları uzundur. Kararsızlık yaşamaz. Ayrıca sağlamdırlar.
    Çift kavrama olsun dersin. Tam otomatikten 1-1,5 lt az yakar. Pürüzsüz vites geçişi ve performans sunar ama aklın viteste araç kullanırsın.
    Yarı otomatik olsun dersin. O da belli durumlarda kararsız kalır. Vites geçişleri hissedilir. Manuel müdahalelere ihtiyaç duyar.
    CVT ise tork dayanımı konusunda zayıf. Torku yüksek dizel araçlarda sorun yaşama riski yüksek ama geliştirilebilir gibi duruyor. Nissan Micra ve Toyota Yaris gibi düşük torklu araçlarda sorunsuz ve basit bir sistem.
    Yani herşeyi bir arada adama vermiyorlar. Mesela ben tam otomatiğe karar verdim ve çok yakmasını göze aldım.
    Çift kavrama bir balondur, iyi güzel günlük kullanımdaki arabalarda sahip olundu ancak geleceği yok.

    Çift kavrama şanzımanların 15-20 seneden uzun ömrü yok, bir makinacı olarak yazıyorum, bu sistem hiçbir aklı başında olan veya iyi niyetli düşüncelerle halka sunulacak bir teknoloji değildir, tamamen kar amaçlı satılan bir teknolojidir.

    Bugün yollarda 197x model w115-w123 kasa otomatik mercedesleri görebiliriz çok rahat, şanzımanları da sapasağlamdır, sağlamdır çünkü şanzımanın yönetilebilmesi için elektronik aksam veya aşırı hassas bileşenler kullanılmamaktadır.

    Yine makinacılar bilirler, en hareketli parçanın en sağlam olması en uzun ömürlü olması hedeflenir ancak bakıldığında çift kavrama doğası gereği narin olan bir makina, sürekli yüksek sürtünme kuvvetleriyle çalışan bir makina.

    Diğer taraftan diyeceksiniz ki, 'e düz vites arabalar da kuru kavrama onlar da sürekli sürtünme ile çalışıyor' buna cevabım da yukarıda söylediğim gibi iyi niyetli bir insan çift kavrama gibi uzun ömürlü olmayan bir şanzımanı koymaz, düz vitesli bir arabanın onarım maliyetleri ile otomatikleştirilmiş çift kavramalı şanzımanlarının onarım maliyetlerinin uzaktan yakından alakası yoktur, düz şanzımanın ustası yetişebilir iken bu gibi şanzımanların ustasının yetişmesi neredeyse imkansız olduğu gibi binlerce bileşenden oluştuğu için küçücük bir elektronik bileşenin arızalanması nedeniyle 2-3 bin €'luk masraf çıkartması aşırı olası... Düz vitesli herhangi bir arabanın şanzımanının başına gelebilecek en kötü şeyde bile komple şanzımanın değişmesi çok çok daha uygun fiyatlara denk gelmektedir...



    Görün bakın, 5-10 sene sonra 'dsg maliyeti arabanın maliyeti geçti' gibi konularla karşılaşacağız, dünya dsgli araç çöplüğüne dönecek... (Avrupa gibi yaş ortalaması düşük ülkeler için çok problem olmasa bile bizler için bu kombinasyon mantıklı değil.)
    Türkiye de en güzeli onun eşyasında olandır. En güzel ev onundur en güzel otomobil onundur. En güzel vites onun kullandığı vitesdir. Manuel aracı varsa Manuel otomatiği eser. Dsg varsa dsg tam otomatiği ezer. LPG li araba kullanıyorsa LPG candır az yakar. Benzinli ise arabanın keyfini alın dizelin masrafı çok olur. Dizel arabası olanlar sen ne kadar yakıyorsun o kadar para verilir mi der. Vw alınır mı derler,Fransız arabası alınır mı derler. Opel çok bozdu derler. Japon arabaları sorun çıkarmaz sorun çıkacak yeniliği yok derler. Derler de derler . Bu ülkede Samsung kullanıyorsan en iyi Samsung Apple kullanıyorsan en iyisi Apple dır. Şimdi bunu xiomi kullananlar da ekleniyor. Xiomi en iyisi ya derler.





    Özet. Bu ülkede herkesin kullandığı mal en iyidir en avantajlıdır en uygunu odur. Diğerleri kötüdür
    Çift Kavrama Şanzımanlar çıkmasaydı Tam otomatikler hala 4 ileride takılı kalacaktı. Ne zaman DSG ve türevleri çıktı çoğu firma tutuşmaya başladı. Lock up clutch falan bunlar büyük yenilikler verimi arttıran ve yakıt tüketimini azaltan.

    Ayrıca tam otomatiklerin avantajı olarak yakıt tüketimi ve hızlı vites değişimi gösterilemez. ZF8 için falan konuşuyorsak o başka burada aynı paraya alabileceğimiz çift kavrama ve tam otomatikten bahsediyorsak tabii.


    Kaydırma olayı da yıl 2018 hala geriye kaydıran araç var mı ki ?

    Yine de ZF8 mi DSG mi derseniz ZF8 derim ama bunun haricindeki tam otomatikler için bir üstünlük söz konusu değil.
    60.000 de Fluence EDC aracım vites kutusu kontrol yazıp sadece 1.vitese geçmiyor. Kontağı kapatıp açınca düzeliyor.
    1.Beyin (DSG de mekatronik) değişti. 3.200
    2.Kavrama 4.000
    3.Robot 800

    Değiştirildi. Ve sorun hala devam ediyor. Trafikte 1 le kalkamamak. İşi bildiğini sanıp bir b.k bilmeyen Ustalarla uğraşıp durmak. Günlerce arabasız kalmak da cabası.

    Otomatiğin icadından beri arızalanan şanzıman sayısı son 10 yıldır DSG EDC denen belaların arıza sayısından çok çok azdır bundan eminim.

    Şu konuyu okuyanlara tavsiyem.

    ÇİFT KAVRAMALI DSG EDC PS DCT VS TÜREVLERİ OLAN ARAÇLARI ALMAYIN ALDIRMAYIN.

    BİZİM PARAMIZLA BİZİ KOBAY OLARAK KULLANAN KAN EMİCİLERE PARANIZI KAPTIRMAYIN.
  • okudum hepsini güzel bilgiler var eklemek istediğim güç kaybı daha fazla yakıt tüketimi daha fazla eklenebilecek hususlar konfor sürüş dinamiği olabilir mcp veya robotizelerdeki selam verme olayı tabikide tam otomatikte yok
  • Tork konvertörlu candır



    Çift kavrama tork konvertörlu sağlamlığına ulaştığında o zaman çift kavrama en iyi şanzıman olacaktır. Fakat balata olayı nedeniyle pek mümkün görünmüyor

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: SMTRSLN

    okudum hepsini güzel bilgiler var eklemek istediğim güç kaybı daha fazla yakıt tüketimi daha fazla eklenebilecek hususlar konfor sürüş dinamiği olabilir mcp veya robotizelerdeki selam verme olayı tabikide tam otomatikte yok

    Bahsi geçen tam otomatik yeni nesildir,yeni nesilde bu bahsedilen oranlara indirilmiştir hatta 4,5,6. Viteste araç çift kavrama hızında hatta daha da hızlı olmakta.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Çift Kavrama Şanzımanlar çıkmasaydı Tam otomatikler hala 4 ileride takılı kalacaktı. Ne zaman DSG ve türevleri çıktı çoğu firma tutuşmaya başladı. Lock up clutch falan bunlar büyük yenilikler verimi arttıran ve yakıt tüketimini azaltan.

    Ayrıca tam otomatiklerin avantajı olarak yakıt tüketimi ve hızlı vites değişimi gösterilemez. ZF8 için falan konuşuyorsak o başka burada aynı paraya alabileceğimiz çift kavrama ve tam otomatikten bahsediyorsak tabii.


    Kaydırma olayı da yıl 2018 hala geriye kaydıran araç var mı ki ?

    Yine de ZF8 mi DSG mi derseniz ZF8 derim ama bunun haricindeki tam otomatikler için bir üstünlük söz konusu değil.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi TheCaliph_ -- 13 Ocak 2018; 17:50:11 >
  • Civic imin tork konventörlü olduğunu öğrendiğim günden beri daha fazla basmaya başladım Tork konventörü en büyük buluşlardan..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Hepsinin kendine göre avantaj ve dezavantajları vardır.

    Hiçbir çift kavramalı şanzıman sistemi vitesi D konumuna atıp, vitesle alakanızı kesebileceğiniz şanzımanlar değildir. Çift kavramalı şanzımanlar yarı otomatik ve vites aralıkları çok kısa olduğu için trafik ve yol durumuna göre manuel müdahalelere ihtiyaç duyarlar. Özellikle uzun süre yokuş yukarı bir trafikteyseniz ve otomatikte çıkıyorsanız, araç çok fazla 1 den 2, 2 den 1, 1 den 2, 2 den 1'e yarım debriyaj yapacağı için ısınıp sizi yolda bırakabilecektir. Ya da kavrama ciddi şeklide zayıflayacaktır. çünkü 1. vitesleri yok gibidir. Yarım kavrar ve 2'ye geçerler. Bu işi sürekli yaparlarsa ısınırlar. Soğutmak için aracı yarım saat, bir saat beklemeniz gerekecektir. En önemli husus dururken frene tam basılmasıdır. Çünkü frene tam basarsanız kavrama tamamen ayrılır. Eğer frene tam basmıyorsanız geçmiş olsun o şanzıman elinizde kalır. Trafikte her durduğunda vitesi N konumuna çekenler iyi bir niyetle gereksiz bir iş yapıyorlar. Bunun yerine frene tam basın. Vitese karışmayın.

    Kısaltması her ne olursa olsun çift kavramalı şanzımanlar kararlılık ararlar. Gaza kararlı basıp gideceksin. Frene kararlı basıp duracaksın. Örneğin en basit önlem, trafikte biraz gidip duruyorsanız. Aracı manuele çekin ve 2. vitese geçmesini engelleyin. Gerekirse 1. viteste 3000 devire kadar çıksın araç. Ama kavrama çok sık 1 ile 2 arası tutup bırakmasın.

    Çift kavramalı şanzımanları kullanmadan önce iyi anlayan ve zayıf yönlerini manuel müdahalelerle düzeltebilen sürücüler uzun yıllar sorunsuzca kullanabiliyorlar ama gördüğüm kadarıyla bu sayı çok çok az ki herkes forumlarda şikayet ediyor.

    Okumak, araştırıp öğrenmekten çok çoğunlukla bilen ya da bildiğini sanan(!) birilerine şu nasıl bu nasıl diye sormayı sevdiğimiz için çoğu kişi önceleri, otomatik ama az yakıyor. vites geçişi hiç hissedilmiyor. Müthiş birşey abi bu diye diye bu sistemi övdüler. Şimdide aman çift kavrama araç alma bozulursa altından kalkamazsın, kronik sorunlu, dayanıklı değil gibi sebep göstermeden nasihatlar veriyor.

    İstanbul'da şehir içi trafikte araç kullanan ve bu aracı eşi ve çocuğuyla ortak kullanan kişiler bence kesinlikle çift kavrama araç almamalı. Tam otomatik modellere yönelmeli. Servisler bile şanzıman problemleri için açık açık istanbul trafiği yüzünden oluyor diyorlar.

    Bu sebeple vitesi D'ye atar yoluma bakarım. Gerisi beni ilgilendirmez mantığı çift kavramalı şanzımanlarda patlıyor. Artık bazı satıcı bayiler video çekip paylaşıyorlar. DCT nasıl kullanılır, DSG nasıl kullanılır, EDC nasıl kullanılır vs. Araç alırken eğitimler veriyorlar. Sonra biz size anlattık. Eğitim verdik deyip sorumluluk kabul etmiyorlar.

    Bu konularda bir sürü makale, veri, bilgili ve yıllarca bu şanzımanları sorun yaşamadan kullanmış insanların paylaştığı videolar var. Bunları okuyup, izleyip kullanım hatalarınızı düzeltirseniz sorunsuzca uzun kilometreler çift kavramalı şanzımanları kullanırsınız.

    Hee otomatik değil mi kardeşim. Bir sürü para verdik. Ben trafikte belli hallerde bu aracı manuele alacaksam ne diye otomatik araba aldım. Atarım D'ye gerisine karışmam diyen bir zihniyetteyseniz merak etmeyin o şanzıman eninde sonunda sizi kavrayacaktır. O zaman da yanınca yandım demeyeceksin. Çünkü hata sizin. Ya bu araçları almayacaksınız. Alıyorsanız da düşünce yapınızı değiştirip aracı şanzımanın istediği gibi kullanacaksınız.

    Tekrar söylüyorum. Çift kavrama içeren yarı otomatik şanzımanları kullanmak için bu şanzımanlar hakkında bilgi sahibi olmanız gerekir. Az yakıyor diye diye forumlarda insanlara DSG al EDC al DCT al diye tavsiyelerde bulundular ama bu şanzımanları içeren araçları alanlar tam otomatik şanzımanlı araçlarmış gibi kullandılar. Bir araba için herşey yakıttan ibaret değildir. Az yakar az yakar sonra bir sorun çıkarır. Hooop gitti tüm tasarrufun. Nerde kaldı az yakması. Çift kavramalı sanzıman içeren araçlarda insanlar tam da bu olayı yaşadı.

    Örneğin ben dizel manuel aracımı değiştirip otomatik bir araç almayı düşünüyorum. Aracı sürekli kendim kullanacak olsam gidip 1.0 ecoTSI DSG ibiza alacağım. Çünkü bu konuda çok fazla araştırma yaptım ve dezavantajlarını iyi bildiğim için uzun süreler sorunsuzca kullanacağıma inanıyorum.
    Ama araç benden çok eşimde olacağı için mantıklı düşününce İbiza'yı alamıyorum. Tabiri caizse 7 ileri otomatik abii, az yakıyor yaaa diye ağzımdan salyalar aka aka aracın üzerine atlayamıyorum. O yüzden Hyundai i20 active 1.4 tam otomatik alacağım. Çok yakarsa da yakıtı lpg ile çözeceğim. Aracın Lpg uyumu var. Garantiyi de bozmuyorlar. Ya da benzinde binerim.

    Çift kavramalı şanzımanlar kağıt üzerinde çok başarılı verilere sahipler. Ama iş pratiğe gelince, uzun ömürlü olması ve kağıt üzerindeki bu mükemmel verilere ulaşabilmesi için sizin yardımınıza ihtiyacı var. Örneğin arkadaşım 1.2 TSI DSG ile 8-8,5 litre yakıyor.
    Yani her güzelin bir kötü yanı var.

    Tam otomatik olsun. vitesle işim olmasın dersin çok yakar ama size vitesi unutturur. Vites aralıkları uzundur. Kararsızlık yaşamaz. Ayrıca sağlamdırlar.
    Çift kavrama olsun dersin. Tam otomatikten 1-1,5 lt az yakar. Pürüzsüz vites geçişi ve performans sunar ama aklın viteste araç kullanırsın.
    Yarı otomatik olsun dersin. O da belli durumlarda kararsız kalır. Vites geçişleri hissedilir. Manuel müdahalelere ihtiyaç duyar.
    CVT ise tork dayanımı konusunda zayıf. Torku yüksek dizel araçlarda sorun yaşama riski yüksek ama geliştirilebilir gibi duruyor. Nissan Micra ve Toyota Yaris gibi düşük torklu araçlarda sorunsuz ve basit bir sistem.
    Yani herşeyi bir arada adama vermiyorlar. Mesela ben tam otomatiğe karar verdim ve çok yakmasını göze aldım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi atade28 -- 9 Mayıs 2018; 9:21:54 >




  • Insanlari yaniltmayin butun icten yanmali motorlarda volan vardir manuel otamatik yari otomatik farketmez

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Tam otomatik araç da geri kaçırır. Eger yokuş dik ise ve motorun rölantide ürettiği tork aracı sabit tutmaya yada kaldırmaya yetmiyorsa araç gaz verene kadar kacirir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • atade28 A kullanıcısına yanıt
    paragraf nedir bilir misiniz

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ARES007

    Tam otomatik araç da geri kaçırır. Eger yokuş dik ise ve motorun rölantide ürettiği tork aracı sabit tutmaya yada kaldırmaya yetmiyorsa araç gaz verene kadar kacirir.

    Haklısınız. Daha çok trafikte aşırı pratik bu tork girişi,dik bayırlarda yine 3sn tutan sistemler kullanılmakta.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Tercihiniz doğru hayırlı olsun şimdiden, ben özellikle dsg şanzımanın koşul ne olursa olsun yurtdışındaki gibi sadece şanzımana 10 yıl garanti vermediği sürece almam.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: TheCaliph_

    Çift Kavrama Şanzımanlar çıkmasaydı Tam otomatikler hala 4 ileride takılı kalacaktı. Ne zaman DSG ve türevleri çıktı çoğu firma tutuşmaya başladı. Lock up clutch falan bunlar büyük yenilikler verimi arttıran ve yakıt tüketimini azaltan.

    Ayrıca tam otomatiklerin avantajı olarak yakıt tüketimi ve hızlı vites değişimi gösterilemez. ZF8 için falan konuşuyorsak o başka burada aynı paraya alabileceğimiz çift kavrama ve tam otomatikten bahsediyorsak tabii.


    Kaydırma olayı da yıl 2018 hala geriye kaydıran araç var mı ki ?

    Yine de ZF8 mi DSG mi derseniz ZF8 derim ama bunun haricindeki tam otomatikler için bir üstünlük söz konusu değil.

    Hangi teknik veriye dayanarak bu şekilde zf farklı tutuluyor hocam?





    Gerek zf8hp gerek eat6 gerek diğer markaların tam otomatikleri olsun bütün çalışma prensibi,malzemeler aynı değilmidir?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • atade28 A kullanıcısına yanıt
    İyi yaptın da i20 de gitmiyor. 6 ay kullandım konfor falan çok iyi ama performansı çok zayıf geldi. Alacak olsam yine tork konvektörlü eat6 veya Astra gibi olabilir. Şu An manuel dizel qashqai var performans çok memnunum.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Muhteşem hızlı vites değiştiren tam otomatikten, çift kavramaya geçince olmadığı anlaşılan şeydir.
  • Tork konve. den dizel EDC ye geçtim yakıttan gidişte çok memnunum ama bu baskı balata işi can sıkıcı.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Çift kavrama üreticiye maliyetleri bakımından yeni teknoloji olmasına rağmen daha ucuz olup kavrama düzeneği üzerinden ayrıca bir gelir kapısıdır. Robotize yarı otomatikler zaten diğer iki tip şanzımana göre kıyas edilecek nitelikte değildir. İhtiyacınız olan şey performans ise daha güçlü motor seçeneği tercih etmeniz faydalı olacaktır. Tam otomatik şanzımanın 1-1,5 litre tüketim farkı kavrama maliyeti hesaplandığında kendisini amorti eder ve bence en mantıklı şanzıman seçeneğidir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Volvonun,çift kavramayı terk edip,tam otomatiğe geçmesi nasıl yorumlanabilir?biri bizi aydınlatsın lütfen.
  • Tork konvektörlüler de güç kaybı öyle yüzde 2 falan değil daha fazladır. Yeni nesil tork komvektörlülerde güç kaybı azaltılmaya çalışılıyor. Japonlar bu konuda sorunsuz tam otomatikler yapıyorlar. Tork konvektörlü bir aracın otomatiği iyi bakılırsa 300bin km ye kadar sorun çıkarmaz.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Volvo powershift'e kadar hep aisin tam otomatikleri kullanıyordu. Ford'a geçince powershift takmaya başladılar. Çinliler alınca tekrar aisin'e dönüş başladı. Bence en mantıklı hareketi yaptılar, müşteriyi çift kavramanın sıkıntıları ile yüz yüze bırakmak hem müşteriyi kaçırır hem de marka algısını bozar. Ayrıca çift kavramalılar yüksek torka gelmiyor. Bu da tam otomatiğe dönüş için bir sebep olabilir.

    Aisin de iyi bir markadır, volvo ile 50 seneden fazladır beraber çalışıyorlar. Bir kaç seri ve yıl haricinde sorunsuz şanzımanlardır.
    Mesela benim şanzıman (2001 aw55-50, 5 ileri, 280 bin km'de), sapasağlam; vites geçişleri pürüzsüz, 1-2 hariç hissettirmiyor. Ani gaz tepkileri fena değil ve neredeyse hiç kararsızlığa düşmüyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi nacker -- 14 Ocak 2018; 0:51:19 >
  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.