< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi DH Anonim -- 30 Mart 2021; 11:31:4 > |
Bildirim
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi DH Anonim -- 30 Mart 2021; 11:31:4 > |
Öncelikle konuyu başlatan kişinin yazdıkları doğru... Ama her şey ekonomi mi ya? Her yorumda, her paylaşımda bunu görüyorum:
Para, para, para... Lan bir dur! Zaten alıyorsun 2 lira maaş. Ekonomi uçsa kaçsa, 10 yılda ortalama yıllık %9 büyüsen (Çüş OHA), ekonomini iki katına çıkarsan, bu büyüme de nasıl olacaksa, halka eşit dağıtalabilecek uygulamalar, gelir adaletsizliğini azaltıcı önlemler ile gelse, 10 yılın sonunda cebine girecek 4 lira maaş. Sürünüyordun, emeklemeye başladın. Tebrik ederim. O yüzden bırakın ekonomiyi. Biz bu dandik ekonomiyi 5 kere yıkar, 7 kere geri kurarız. Yıktığımızda 2 yıl zorlanırsınız. Bütün mesele bu mu? 2 yıl için mi bik bik bik konuşuyoruz? Çok daha önemli şeyler var: 1) Yargı bağımsızlığı ve adaletin hızı 2) Medya bağımsızlığı ve patrondan bağımsız, tam özgür medyanın hiç var olmaması 3) Başkanlık sistemi ile iyice arap saçına dönmüş rezil anayasamız (zaten rezildi, iyice aşağılık bir hal aldı) 4) Partcilik kanunun partilerin aşağıdan yukarıya yönetilmesini zorunlu tutmamasından ötürü, partilerin birilerinin malı gibi yönetilmesi. MHP Bahçeli'nin, CHP Kılışdar'ın, AKP Cumhurbaşkanı'nın... En acıklısı da son söylediğim. CUMHURBAŞKANI bir partiyi kendi malı gibi yönetebiliyor. Başbakan değil bak. Cumhurbaşkanı... 5) 39 tane siyasi partinin olması. Bu bahane edilerek %10 barajı garabetinin korunması. 4 ve 5'inci maddeler millet vekilini milletin vekili olmaktan çıkarıp, bağlı oldukları partinin başkanının YALAĞI yapıyor. O mecliste koltuk eskiten 550 kalın enseli, senin benim vekilim değil. Ona oy vermiş olsak da değil. Adayın kim olacağını sen mi belirledin? Ben mi belirledim? Biz belirlemedik değil mi? Kimse bizim eyvallahımızı almadı değil mi? O zaman o vekil bizim vekilimiz değil. BAŞKANININ YALAĞIDIR. Bu beş maddenin dışında, rantiye, rüşvet, bürokrasiye adam yerleştirme, beceri ve devlet düzenine, hukuka biata göre değil, "söz dinleyecek" bürokrat yerleştirme. Hiç bir kurumda özerklik bırakmama. Çevresini her türlü ihale ve imar düzenbazlıkları ile nemalandırma ve bir sermaye "havuz"u olulşturma. Bu havuzun siyasetini finanse etmesini sağlama. İktidarın sağladığı imkanları da bu havuza peşkeş çekerek havuza finansman sağlama. Bir döner sermaye modeli özetle... Aynı havuzun içinde TV kanalları ve gazetelerin de olması... Bir propoganda makinesi oluşturma. Beyin yıkamaya "çalışma". Çalışma diyorum, çünkü azıcık zeka sahibi insanları kandıramıyorsunuz. Gerçekten beceriksiz ve basiretsizsiniz. Nazi propoganda yöntemlerini harfiye uyguluyor olmanız bile bu çapsızlığınızın kanıtı. 70 yıl önceydi o. Madem yapacaksın, daha yaratıcı ol. Beni de kandıracak propogandalar üzerine kafa yor. Ama yok. Siz Belediyecisiniz. Ne anlarsınız 21'inci yüzyıl zihniyetinden de, ona göre propoganda ayarlayacaksınız? Zor... 6) Feto, doğrudur, sizden önce de vardı. Ancak sizinle azıttı. Tüm bürokrasiye hızla sızmaları sizin onların önünü açmanızla oldu. Temizlediğiniz kadrolara sizin sözünüzü dinleyecek kişiler olarak onları getirdiniz. Onlar da tüm kurumlarda bir çok kişiyi küstürüp, kaçırtıp, açılan kadrolara kendi adamlarını yerleştirdi. Eşim bir devlet kurumunda çalıştı 2.5 yıl. Bu süre zarfında o kurumun başına birileri getirildi. O birileri de aşağıya doğru kadrolara zulmederek açılan boşluklara adamlarını yerleştirtti. Koca bir binayı 2-3 fetocu yönetici bozabiliyor. Eşim de bu heriflerin türlü çeşitli sistematik zulmüne maruz kaldı. Direndi. Sanıyorum toplamda 4 kere sürüldü. Bir süre sonra "skyler"dedi ve çok doğru bir tercih yapıp özel sektöre geçti. Bundan 2 yıl falan sonra da darbe girişimi oldu zaten. Neyse, ben 16 yaşındayken bu fetocuların ne mal olduğunu biliyordum. Ta o zaman kandırılamadım. Benden akıllı olduğu her halinden belli olan, ben 16 yaşındayken 45-50 yaşında olan koca başbakan "kandırılmış". Yersen... İlk beş madde bizim yapısal sorunlarımız. Ancak bitmedi. Dış ilişkiler rezaletlerimiz mevcut... 7) Bundan 15 yıl sonra ben Suriye'ye gezmeye gitsem, ne kaldı geriye gerçi, pek bilmiyorum, bir Suriye'li "Bizden ne istediniz, bunu bize niye yaptınız?" diye sorsa, ne diyeceğim? Yüzüm yere akmayacak mı? Yoksa yavşak bir Amerika'lı gibi "demokrasi getirmeye çalıştık, terör, anayurt savunması, bilibilibili" gibi cahil cahil saçmalayacak mıyım? Doğrudan biz sebep olmadık da, ateşi körüklemedik mi? Savaşçıları eğittik, kamplar kurduk be! Yıllar önce PKK eğitim kampları Suriye'nin kontrol edemediği bir bölgede idi ve biz Suriye rejimini "terör destekçisi" diye ölesiye eleştirmiyor muyduk? Silahlar yolladık, birbirlerini öldürsünler diye. İç savaşa silah yollamanın vicdanı olur mu lan? Ki yolladığın o silahların çoğu El-Nusra aracılığı ile Işid'e geçti şimdi. Hadi açıkla lan bunu Suriyeli'ye... 8) Ülkemizde 12 milyon Alevi yaşarken, ülkemiz laik bir yönetim iken, biz niye Sünni bloğun bir parçasıyız? İki tarafa da "Allah da belanı versin" diyemiyor muyuz? Hani mezhepçilik yapan müslüman değildi? Yalanmış değil mi? İç siyasette batıya atıp tutmak işe yarıyor. Çekilen batı sermayesinin yerini de Sünni blok dolduruyor. Yobazlar da mezhepçilik yapmaya zaten yatkın. Sünni boğun sermayesi için dansöz olduk, mezhepçilik yapıyoruz. Tebrik ederim. "Türk dış ilişkilerinin nasıl içine sıçılır?" Sorusunun cevabını uygulamalı verdiniz. 10 puan. 9) Batıya atıp tutmak... Aç bak, ihracatının yüzde kaçını Avrupa'ya yapıyorsun? Aç bir bak. %75'ini falan... Petrol ve Doğalgazı attıktan sonra, ithalatının %60'ını gene Avrupa'dan yapıyorsun. Artizleneceksen, önce şu durumu bir dünyaya yay (pek mümkün değil). Ya da horozlanma. Varsa eleştirin, temellendir. Sebepleri ile birlikte uluslararası ilişkiler jargonlarına uygun bir dille söyle. "Sen, kimsin ya!?" ile olmuyor. Utanıyorum cidden. Ciddiyetsiz buluyorum. Çok daha ağır eleştiriler, Avrupa'lı liderlerin kafalarını öne eğip utanmalarına sebep olacak laflar, çok daha uygun şekilde söylenebilir. Haklı olduğun taraflar varsa, dili doğru kullan. Haklı olduğun yerler de, az olmakla birlikte var. 10) Ah İsrail, vah İsrail... Mavi Marmara, "Van Minüt!" falan derken, tam tornistan geri basıp, tükürdüklerimizi bir bir yaladık mı? Ne gerek vardı buna? Ne elde ettik? Bir kazanç sağladık mı? Yok. Gene, iç siyasette bol bol goygoy yaptınız. Ülkece dış ülkelere karşı bir şey kazandık mı? Hayır. Yazık. Halbuki etkili bir başbakan çıkıp, "Siz İsrail'lilerin artık coğrafyasına uygun davranması, coğrafyası ile iyi ilişkiler geliştirmek zorunda olduğunu kabul etmesi gerekiyor. Etrafınızdaki coğrafyanın da sizin bir yere gitmeyeceğinizi, buranın sizin yurdu olduğunu kabul etmesi gerekiyor. Tüm taraflar için aynı şeyi söylesek yanlış olmaz: Adam öldürerek, şiddetle bir yere varamayacağınızı hala anlamadınız mı? Bu, sonsuza kadar böyle süremez. Müütefikleriniz sonsuza kadar güçlü kalmaz. Zayıfladıklarında veya ilgilenmeleri gereken daha büyük meseleler olduğunda, yalnız kalırsınız. Yalnız kaldığınızda ne olacak? Nefret etmeyin, nefret ettirmeyin, nefreti körüklemeyin. Bu sözüm tüm taraflar içindir." dese, ne olur mesela? Deprem mi olur? Gafamıza daş mı yağar? Bu on maddeden sonra sıra ekonomiye gelebilir. 11'inci madde olarak koyarım oraya. Söyleyebileceğim bir kamyon şey var siz beton sevicilere... Ancak, yukarıdakilerden sonra, ekonomi çok da fifi. Bugün iyidir. Yarın bozulur. Öbürgün tekrar toplarız. Sonuçta dandik bir ekonomi. Çok atla deve değil. Bizdeki bu potansiyel varken, bu dandiklikteki ekonomiyi 5 kere yıkar, 7 kere geri kurarız... |
< Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi MehmetNY -- 27 Mart 2019; 3:3:32 > < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Wearyman -- 7 Kasım 2017; 8:31:25 > < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > |