İşsizlik iyice patlayacak

Prezevatif kullanın diyince hakaret ediyorum sanılıyor, ne bekliyorsunuz böyle bir toplumdan?

Şu ara eleman muhabbetine de hastayım

Kim konforsuz işlerde çalışarak erken yaşta hastalıklarla cebelleşmek,belirsiz çalışma saatlerinde iş yapmak,o iğrenç motor yağını içine çekmek ister

Ben söyleyeyim

Neredeyse hiç kimse

Bir kere analar ve babalar evladım bizim çektiğimiz zorlukları çekmesin diye didinip o zihniyette yetiştiriyorlar.Kendileri dahi köylülükten ve sistemsizlikten memnun değil

Sonra birileri çıkıp diyor ki ırgatlık seni bekler

Hemen oluyorum kardeşim

Yazılanları okudum şu an yaşım 20 ve maddi imkanım olsa dakika durmam yurtdışına giderdim.
Yaşı küçük olan arkadaşlarda gelecek planını buna göre tasarlasın.İnternet elinizin altında sosyal medyayı onu bunu bırakın.
Gidecek bir ülke planlayın.O ülkenin yabancı dilini ve ingilizceyi iyi derecede öğrenmeye çalışın.O ülkede hangi meslek daha avantajlı , hangi işe yatkınlığınız var hayaliniz ne bunu güzelce saptayıp ona göre hareket edin.Ünv'de iseniz muhakkak erasmus ile yabancı bir ülke görün.O yönde kendinizi geliştirip ona göre hareket edin...

Yada tatil yörelerinde çalışıp dilide iyi bir şekilde öğrenip yabancı bir hatun tavlayıp evlenin buda kısa yoldan vatandaşlık alma yöntemi.

Çevremde çok gördüğüm diğer bir yöntemde ailede bulgar göçmeni varsa gidip Bulgaristan vatandaşlığı almak sanırım çok zorda değil göçmen kim var etrafımda hepsi vatandaşlık almış durumda vize derdi yok mis gibi...

Dediğim gibi ne yapın ne edin gidin hocam.Bu ülkede her şey ateş pahası en dandik araba olmuş 100 bin en dandik peynir 25-30 et desen 40-50 lira çayın kilosu olmuş 25 lira.En dandik evin kirası bin lira...
Herşeyin fiyatı aynı hızla artmaya devam ediyor.Baştakiler desen şark kurnazı enflasyonu düşük gösterip maaşlara az zam yapıyorlar.Paralarımız pul olup gidiyor.

Hiç olmazsa Almanya için konuşayım 900 euroya güzel bir ikinci el araba alırsın.Peynir desen 4-5 euro et desen aynı çay desen oda 5 euro.Kira biraz şehir dışına çıkınca 500 euro üstelik bahçeli sıcak kiralı ev.Yakıt desen zaten ucuz 1,5 euro.Alacağın en kötü 2,000 euro ama insani şartlarda haftada 40 kusür saat çalışarak alacağın para bu kazancını arttırmak istersen ek işte çalışabilecek fazla fazla vaktin olucaktır.İnsan gibi muamele göreceğin çalışma şartları içerisinde.

O yurtdışını kötüleyen tayfayı da dikkate almayın onların derdi sizinde gelip kalabalık yapmamanız onların refahına erişmenizi istememeleridir.

Türkiye'de İki işyeri sahibi bir yakınım Almanya vatandaşlığı var çalışma oturum her şeyi var eskiden orada çalışmış evlenince Türkiye'ye yerleşmiş.Eşiyle birlikte işlerini yürütüyorlar.Adamın ikide çocuğu var aylık kazançları gayette yerinde.
Ta ki bu yıla kadar baktı işler kötü gidiyor bastı gitti adam çalışmaya Almanya'ya iki tane çocuğunu eşini bırakıp gitti üstelik.
Çok iyi maaşada bir iş buldu ailesini yanına aldırmak içinde işlemlere başladı.Sanırım işyerlerini de devredip basıp gidecekler.

Ev sahibim Hollanda'da adamın Türkiye'deki mülkünün haddi hesabı yok.Hollanda'da inşaat işi ile meşgul.Yaklaşık 10 a yakın apartmanı var evlerin adedinin fiyatı ortalama 350-450 bin toplam rakamı varın siz hesap edin.Kim yapabilir bu ülkede çalışarak bu kadar serveti.



Dediğim gibi ülkeyi kötü günler bekliyor imkanı olan kaçsın kendisini ailesini kurtarsın.Gurbette biraz ezilirsiniz ama yaz tatilinde ülkede euroları ezerken son model arabayla gezerken o çektiğiniz sıkıntıları çok güzel unutursunuz.İlerde dönmek isterseniz biriktirdiğiniz eurolarla burda rahat bir yaşam sürersiniz.

Aslında bölgesel olarak ekonomik ateş söndürme politikası uyguluyorlar, belli başlı kişi ve zümrelere iş sahası yaratıyorlar.

Kurbanda öğrenciler ve masraf yapan aileleri oluyor.

Anadoluya bol bol üniversite adı altındaki beton yapıların açılma nedeni bölgeye para akışı sağlanması, bölgese bir ekonomik düzen kurmaktır.

Pekçok ilde ve myo olan ilçelerinde ev sahibi bir vatandaş normalde yerel halka 300-500 liraya kiralayacağı ahırımsı daireyi öğrenciye 1000 1500 e kitliyebiliyor. Kahbveden başka lokal anlayışı olmayan yerlerde öğrenciler yüzünden cafeler, barlar, fast food dükkanları açılıyor. Yerel otobüs firmaları, servis firmaları para kazanıyor.

Bunun birde açılan üniversitede istihdam edilen memurların devletten aldığı para ile şehri ihya etmesi, şehrin ekonomisini çekip çevirmesi gibi bir durumda var. Keza gene bu kurumlardaki istihdamda öncelik gene kendi bayraklarını o il-ilçede en önde sallayanlar olunca kendi fedailerinede devlet garantili ekmek sunulmuş oluyor.

Yani 1 taşta pekçok kuş vurmak denilebilir bu duruma.

3-5 yıl önceye göre iyi okul-iyi bölüm değilse üni okumak vakit ve para kaybıdır görüşü gittikçe öne çıkıyor haklı olarak.

Bana kalırsa eğer gerçekten iyi bir okul ve bölüm kazanılmıyorsa ya aile desteği ve imkanı ile bir iş kurmak, yada bizim meslek-zanaat dediğimiz işlere yönelmek en iyisi. Bunu ille oto sanayi sitesinde motor kaporta ustası olarak algılamayın. Bugün ortalama bir boyacı-fayans ustası-tesisatçı pekçok yeni mezun mühendisten fazla para kazanır. Tabi sosyal güvence-sağlık sigortası işlerini kendisinin yapması gerekir, iş yoğunluğu sürekli değildir. 1 ay 10 bin kazanır diğer ay boş geçebilir, tamamen maharet ve "usta networkü" ile ilişkilidir, özellikle istanbul ve büyük şehirlerde dönen komisyonlar ve kar marjı oldukça yüksek emin olun.

İllede fizik gücü gerektiren işler olacak diye bir durumda yok, insan kafaya koyunca pekçok şey yapabilir.

Üniversitelilerin maaş beğenmemesi meselesi ise hem doğru hem yanlış bir durum.

Öncelikle pekçok bölümde mezun enflasyonu var.

Misal kendi branşım için konuşmak gerekirse makine-imalat sanayiinde bizim ülkemiz genel manada işçilik ve montaj ülkesidir. Yani zaten bu iş sahasında ciddi manada bir "mühendislik" ihtiyacı bulunmamaktadır, ciddi ihtiyacı olan firmalarda buna göre gidiyor devlet teşviğininde etkisiyle arge merkezleri kurup bu işlerle ağırlık verecek mühendis istihdam ediyorlar ve bu insanlardanda beklenti kriterleri farklı oluyor.

Misal kalıp tasarımı, cam, talaşlı imalat gibi iş sahalarında aslen mühendis diplomalı eleman ihtiyacı yoktur. Çıraklıktan gelme, emlden gelme ustalarla, personellerle gayet nizami şekilde bu işleri yürütürsünüz, yarın birgün ben iş kursam bende bu insanlarla çalışırım açık konuşayım. Çünkü yeni mezun mühendise bu işleri öğretmek ve hatasızca size para kazandırmasını beklemek en az 3 ayınıza ve hata yüzünden hurdaya atılan hammade ve kesici takımlarınıza, harcadığınız elektrik-sarf malzemelerinize ve operatörün parasına mal olur.

Firmaların buna rağmen mühendis talebi ise firmada ünvanlı, oturaklı sektör bilen sağa sola yollayabileceği, müşteri ile muhattap edebileceği, yazışmalar yapabilecek, bir prestiji olan, kalite sertifikasyonlarıdır, özel müşteri istekleridir, kağıt işleridir, ekonomik kararlar alabilecek eğitimdeki insan gereksinimidir. Yani oo ben mühendislik bitirdim jet motoru tasarlayacak bilgideyim diye bir dünya yok.

Üniversitelerimizin eğitimi ciddi manada ülke sanayisinin işleyişi açısından vasat durumda. Halen pekçok üniversitese 60 70 müfredatı ve teknolojisi ders olarak işleniyor. Seçmeli derslerin çoğu makine ve teknolojilerin nasıl kullanılacağı üzerine, halbuki para eden o teknolojinin nasıl çalıştığını bilmek ve üretebilmek iken bunlar öğretilmiyor çünkü bunu bilen adamlarda zaten okulda pinekleyip ay başını beklemiyor (istisnalar kaideyi bozmaz).

Benim fikrimce şuanda mezun olmuş, iş bulamamış kişilerin %75 i mesleklerinde yeterli bilgide değiller, kötü stajları var, dil bilmiyorlar, program bilgilerini ispat edecekler herhangi bir proje-sertifikadan yoksunlar. Üniversite hayatlarında genel manada ya yatmışlar yada derse girip çıkmışlar. Adam artık üniversitede ne projelerine katıldın, ne ürettin diyor size, tek tabanca insanların tek çaresi okul hayatlarını mümkün olan en iyi şekilde geçirmek. Kalan %25 de ya cidden talihsiz, yada bulundukları şehir-lokasyon yahut başka etkenler var yada cidden 4 liralık bilgiye 7 liralık maaş bekliyorlar.

Unutmayın işverene ne kadar çok para kazandırısanız okadar fazla isteyebilecek kaportanız olur. Sizin yerinize harran makine mezununuda koysa sizide koysa adamın kazancı değişmeyecek ise, işleri aksamayacak ise neden size 5+ versin ? Yani mesleğiniz içinde öyle kilit branşlara ve konulara yönelinki alternatifiniz ve rakibiniz az olsun ve değerinizi siz belirleyebilin.

Kötü okul iyi bölüm meseleside biraz talih ama aslen öğrencinin çabalarıyla mümkün. Doğu illerinden mezun biri bugün koç holdingin bir firmasında mühendis olarak çalışabiliyorsa insan etkeni okulun önüne geçebiliyor demektir.

Adam diyorki 1 tane mühendis alacağım, ilana 1000 kişi başvuruyor, Soruyorum size geriye kalan 999 kişi ne yapacak.

Mesela öğretmenler utanmadan atama bekliyorlar yav gardaş limit dolmuş artık, binlerce öğretmen var sende git başka bölüm oku.

Ha ara elemandan kastım illa sanayide kaportacı olun demiyorum.

Grafiker olun, Katip olun, Eczacı kalfası, Cnc operatörü olun. Bunlarda ara elemandır.

ahhh be genç dostum .

18 senede üretimi %20 seviyelerine gerileten yani üretimi bitiren. bütün devlet kuruluşlarını özelleştiren . İstihdam yaratıcam diye Taşeronu özal hükümetinden bile daha beter hale getiren AKP hükümeti mi istihdam saglayacak ?

Sen memurlara gelene kadar yukarıda saydıklarımı düşünüceksin.

Seni ölümüne bloklarım. Baştakiler tabii ki iş bulacak bu kadar okuyan gencimize bulmak zorundalar yok öyle bir dünya. Ben 4-6 sene okuyayım sabahlara kadar kafa patlatayım ailem o kadar masrafa girsin beni okutsun gideyim itin köpeğin altında asgari ücrete çalışayım. Yok lan böyle bir dünya. Senin o dediğin işleri kimse yapmaz ayakkabı boyacısıymış tamirciymiş hatta sen kendin bile yapmazsın bu saydıklarını. Herkez daha iyi bir gelecek için daha iyi çalışma şartları için üniversite okuyor sen şimdi gidip o adama bu lafı söylesen senin ağzını burnunu kırsa yeridir. Bu ülkede istihdam yok,ekonomi berbat baştakiler ye kürküm ye modunda takılıyor sorunu okuyan adamda değil baştaki haramzadelerde görün.

Tamam Lise Mezunuyum, tamam askerden geleli 4 ay oluyor. Fakat ben askere gitmeden önce bu kadar işsizlik yoktu ve tek problem askerlikti. 23 yaşına geldim ve askerden geldiğimden beri 4 aydır kendimi işe yaramaz dışkı birikintisi gibi hissediyorum. Burada aranızda cevher niteliğinde eminim insanlar vardır. Eminim o insanlar bile bu durumu cevher olmalarına rağmen iliklerine kadar hissediyordur. Bir erkek olarak işsiz gezinmek berbat bir durumdur. Babam benimle konuşmuyor, annem sanki doğurduğuna pişman gibi hissediyorum. Bir bardak içilen çay bile artık tat vermiyor. İş beğenmiyorsunuz diyenlere hitaben ise bir kariyer hedefimiz var. Gidip mağaza ya da market sektöründe 13-14 saat mi çalışayım ? En ufak bir şeyde mobbing uygulanıp istifaya mı zorlanayım ? Üstüne üstlük gördüğüm kadarıyla bunları yaşayan insanlar tazminatını bile alamıyor. Ne yapacağız, ne olacak bu gidişat. Genç yaşta intiharlar çoğalacak bu gidişle. Aile baskısı durumu daha kötü bir hale getiriyor. Ben insanları çok iyi anlayan ve onlarla iletişime geçtiğimde 40 yıllık dost gibi olabilen her zaman pozitif bir insandım. Bir işi bir kaç günde kavrayabilen bir yapıya sahibim. Yeteneğinim hiç mi önemi yok ? Her şey adımızın başına gelen o ünvanlar mı ? Niyet sanırım bütün insani duyguları almak, yerine robot yetiştirmek olmuş. Yerin dibine batsın bu düzen !