Oyun oynamak içler acısı bir eylemdir

Bir erkeğin her gün saatlerce oyun oynaması onun hakkında çok şey anlatır. Bu aynı şekilde her gün saatlerce dizi veya film izleyenler için de geçerlidir. Bu kişiler asosyaldir, düşünce ve fiziksel olarak tembeldir. İçindeki çocukla baş etmeyi öğrenememiş ve henüz yetişkin olamamışlardır.

Duygularıyla temas halinde değillerdir ve yüzleşemedikleri şeylerden beynini uyuşturarak kaçma eğilimi gösterirler. Dolayısıyla korkaktırlar. Bunlardan büyük atılımlar beklemeyin. Hatta uzun vadede size gerçekten ayak bağı olurlar.

Hocam biraz yanılıyor da olabilirsiniz,

mesela ben oyun-dizi-film sevmiyorum, çocuk ruhluyum, tembel değilim, asosyalim, korkak değilim

ben şimdi neyim ?

Hiçte bile...Asıl içler acısı olan samimiyetsiz iki yüzlü aileler, akrabalar, eşler ve dostlar...Ben halimden gayet memnunum.İşime gücüme bakıyorum.Oyunumu oynuyorum.Filmimi izliyorum.Kitabımı okuyorum.Hatta ve hatta çizgi romanları bile okuyorum.Çünkü bunları yaparken bana mutluluk veriyor.Bana dertle, müzdariple ve şikayetle gelenleri başımın tersiyle dinliyorum.

Biri evlenir borç ister.Diğeri borcunu vermez.Öbürü arkandan konuşur, yüzüne gelince öyle bir şey söylemediğine dair yeminler eder.Ben bunları niye çekeyim arkadaş?İş yerine gidiyorum.Bir bakıyorum kimin eli kimin cebinde belli değil.

Yok ya her şey bitti bir oyuna geldi dimi sıra? Türkiye şartlarında ne yapar genç veya orta yaş bir erkek? hadi diyelim ki bu erkek bekar olsun;

Sabah kalk 7 git işe başla 8:30 çık işten 18:30 gel eve 19:30 20:00 ihtiyaçlarını gider saat 21:00. Epi topu uykumu alayım sabah sorun olmadan kalkayım dese özgürce geçireceği zaman 3 ila 4 saat. Haftada 1 gün izin.

Bu arkadaşın arabası olsa gezeyim dese bir depo benzin doluyor 900 TL ye

Her taraf covid kaynıyor hadi bu arkadaş sosyalleşmek, düşünce ve fiziksel tembeli olmamak uğruna göze aldı gebermeyi diyelim,

Bu arkadaş orta halli bir mekana gideyim yemek yiyeyim dese kasadan 200 TL ye çıkar.

Bu arkadaş eğlence mekanına gideyim biraz müzik dinleyip bir iki bir şey içeyim dese çıkar o mekandan 300-400 Tl ye

Kültürel bir aktivite yapayım dese tiyatro olmuş 200 tl sinema 50 TL

Oturup iyi bir kafede 2 çay aperatif bir şey söylese 70-100 tl ye çıkar

Bu yazılanlar tek kişilik bekar bir adamın hayatına dair olan şeyler, sgklı çalışansın hadi 1 yaptın 2 yaptın ayda kaç kez yapabileceksin?

Sosyalleşmek maddi güç ile doğru orantılı bir durumdur.

Bunun haricinde hayatında ne kadar çok insan varsa o kadar çok bela, dert, sorun, sıkıntı var demektir. Ne tür ilişkin olursa olsun ülkede herkes sıkıntıda, herkes derbeder olmuş herkes hayatından usanmış bir dokun bin işit durumda, tabi çevren kodamanlar kolay para kazananlar babadan dededen miras yiyenler ile dolu değil ise.

Bu hayattan hiçbir beklentiniz yok ve günlerinizi boşa harcıyorsunuz.

Herhangi bir sosyal ortama girmek sizin için korkutucudur.

Her şeyde başarısızlık korkusu yaşarsınız.

Özgüveniniz yoktur.

İleriye dönük bir şey yapmazsınız.

İntihara meyilli kişiler olarak büyüyorsunuz

Günü birlik yaşıyorsunuz.

Her iş size zor geliyor.

Oyunlar yüzünden aşırı tembel olduğunuzu fark edemiyorsunuz.

Oyunlar yüzünden iyi ve uzun süre konsantre olamıyorsunuz.

Bunların hepsi oyunlar yüzünden. Allah sizi doğru yola çıkarır umarım. Bağımlılık zor iş  

Başlık konunun özetidir. Başlığa katılıyorsan konuda yazılanlara da katılıyorsundur.  

hocam yanlış düşünüyorsun.

youtube da bir video var. linki şimdi bulamam anlatayım.

adam ingilterede evinin bahçesinde kepçeyle kazı yapıyor.

kepçe günlerce kazıyor yaklaşık 5metre derinlikte 20 metreye 10 metre alanı.

sonra sac malzemeler taşınıyor.

kaynak işleri başlıyor. o derinliğe metalden oda yapıyorlar. evin altındaki bodrumdan yeni metal odaya geçiş yapıyor.

iş bitimi metal odanın tekrar üstü örtülüyor.

metal odanın aydınlatma havalandırma tesisatları yapılıp, oda dolduruluyor.

içine ses sistemi ve elektro gitar kuruluyor.

deri koltuklar, kameralar, sensörler, oyun konsolu gibi şeyler dolduruluyor.

eleman geliyor orada arada elektrogitar çalıyor eğleniyor stres atıp gidiyor.

insan değerlidir kardeşim ve seni ne mutlu ediyorsa onu yapmalısın.

ona buna kendini sömürttürmektense kendi keyiflerinin uğruna yaşayabilirsin. tabi bencilliğin ayarını kaçırmadan. kendi sorumluluklarını yerine getirerek.

@Insanno8693

40 yaşında bile oynayanlar var. Faydalar faydasız bu dostlarımız için. Gelmişsin 40 yaşına, çoluk çocuk artık büyüdü de liseye falan gönderiyorsun. Senin bilgisayar oyunuyla ne işin var be adam? Ben gerçeği asla sanal ile değişmem. Üstelik bilgisayar mühendisliği okuduğum halde. Ayrıca, zaten, hayatımı kolaylaştıran ihtiyaçlar dışında sanalı tümüyle terk ettim. Olgunlaşmayı reddetmek, çocuk kalmanın sorumsuzluluğuna tutulmaktır oyun oynamak.

Tüm bu yazdıklarınızdan çıkardığım şey; 'reflection' dediğimiz olay. Kendi problemlerinizi başkalarına yansıtıp, derinlere gömerseniz, ileride çok acı sonuçları olur ruhsal sağlığınız açısından.

Günümüzün en yaygın görülen bağımlılıklarından biridir oyun bağımlılığı. Kolaycılık ve hayatsızlıktır.  

Gerçek hayatta bir şey beceremeyenler hayali, kurmaca bir oyundaki leveli ile övünüyor, acınası bir durum. Hiçbir maddi kazancı olmadığı halde bir oyuna binlerce saatini gömen birçok insan biliyorum. Tedavi edilmesi gereken yoksa kişiden çok şey götürecek bir bağımlılık türü, her bağımlılık gibi.  

Gerçekler bazılarının zoruna gitmiş. Bende bir oyun bağımlısıyım fakat bunun kötü bir şey olduğunun bilincindeyim. İnkar edecek kadar aklı beş karış havada değilim. Hayatta her türlü bağımlılık kötüdür, bunun istisnası yoktur.

Helal olsun kardeşim. Gerçeği görebiliyorsun.  

olay sadece sosyalleşme değil insan ilişkilerinin yapısı değişti onun dışında dışarı çıksan para harcayacaksın vs.... bazı şeyler eskisi gibi değil elbet ki konu sahibinin dediklerinde haklılık payı var ama değinmediği gerçeklerde var