Sadece Model numarasına bakarak TV almayın. Dolandırılmayın (3. sayfa)

Maalesef şu anki şartlarda her şeyin 2-3. kalitesini almaya mahkumuz. Bunun bir sürü sebebi var ama eninde sonunda olay ekonomiye, ekonomik gücümüze dayanıyor.

Bizde kaliteye talep yok çünkü o kaliteyi karşılayabilecek ekonomik güç yok. İşin kötüsü bu artık içimize öyle bir işlemiş ki, ekonomimiz Avrupa seviyesine gelse dahi kolay kolay kaliteye talep olmaz.

Tüketici haklı çünkü alım gücü zayıf. Adamın derdi ay sonunu getirmek. Onun için her şeyin ucuzunu arıyor, çoğu şeyi lüks kabul ediyor. Çaya banacağı bisküvi bile lüks kalıyor, alacaksa ucuzunu arıyor.

E üretici de haklı. Hem adamın gideri Avrupa'daki meslektaşına göre daha yüksek hem de satamayacağı kadar kaliteli ürünü niye yapsın? Düşünsenize bir paket bisküvi 80 lira bugünün parasıyla. Gerçek çikolata kullanmışsınız, kaliteli yağ kullanmışsınız buram buram bisküvi kokuyor ama millet alamıyor. Var mı kıymeti?

Bu her sektörde böyle maalesef. 1. kalite ürünün ücretini karşılayamıyoruz.

E ama MSI'in yaptığı yöntemi afişe etmişsiniz. Hindistandan daha kötü muamele görüyoruz. Ucuza satmak bahanesiyle sunuyorlar ancak hesabını yapınca daha fazla alıyorlar.

Sadece TV değil birçok cihaz için durum aynı. Yıllardır konuşulan şeyler bunlar. Aldığımız hiçbir cihazı sorunsuz şekilde uzun süre kullanamaz olduk. Bu yüzden artık "olmuşken iyisi olsun" mantığıyla bu tarz ürünleri almak gereksiz geliyor bana. Belirli kalite standardında, iş görecek seviyede ürünü alıp geçmek en iyisi.

TV için de şöyle bir durum var. Bugün en kaliteli TV'yi de alsanız o kaliteyi hissettirecek içeriklere erişim çok zor hala. Uydu yayınları 1080p hatta 1080p olmayan kanal sayısı da epey fazla. Online içeriklerde de yüksek kaliteli içerik oranı az. Kaldı ki ülkemizde birçok hanede internet hızları yerlerde. Gidip en iyi TV'yi alsanız da ondan tam anlamıyla faydalanmak pek mümkün değil. Ancak yeni nesil konsollarda offline oyun oynarken falan hissedilir tam anlamıyla TV'nin kalitesi. Ve özel olarak edindiğiniz az sayıda içerikte. Tabi TV ile çok fazla vakit geçiren, kaliteli içeriklere erişimi olan arkadaşlar da vardır. O ayrı. Onlar bütçeleri ölçüsünde en iyisini alsın elbette. Ama sıradan kullanıcı için ortalama cihazlar yeterli gibi.

Benim aldığım bütün TV'lerde ölü pixel çıktı. 1 tane Sony ikisi LG. Üçüde ölü pixelliydi. Sony ve LG'yi tüketici hakem heyetine giderek değiştirdim ve paramı geri aldım sonra bu forumdaki bir satıcıdan aldığım OLED LG tvdede ölü pixel cıktı. Onuda değiştimek içinde uğrastım ama LG'nin kanun tanımaz tavrından biraz da uğraşmaktan yoruldugum için vazgecip TV'yi kullanmaya karar verdim. LG firmasındaki çalışan gelen teknik servis elemanına telefonda gitsin o TV içinde tüketici hakem heyetine öyle değiştirebiliyorsa değiştirsin dedi. Adamlar maalesef kanun tanımıyor.

Bu yeni serileri nerden takip edebiliriz hocam? Ben de tv alma aşamasındayım kafam karıştı iyice.

Bizim ülkede bilinçsiz kullanıcı had safhada olduğu için burada satılan 10 problemli tv den maks 2 tanesi iade ediliyor konu esasında bu. Sony'den örnek verebilirim. 2020 nin modeli olan xh9096'nın ülkemize gönderilen partilerinin neredeyse hepsi sorunluydu(dirty screen, ışık sızmaları vs.). Benim kayınpeder de aldı ekranda lekeler var ancak ben gösterince görebilmişti ve yine de iade etmek istemedi olur o kadar zaten görmüyorum ben hata mata gayet güzel işte iadeyle mi uğraşacağım demişti... Bu tv'lerin bir çoğu avrupa ülkelerinde bilinçli kullanıcıların çeşitli ekran problemleri sebebiyle iade ettikleri tv lerdi. Hatta bu model tvlerden ekranı falan kırılıp bir şekilde bozulup vs. fabrikada yenilenen cihazları da xh9005 adı altında bizim gibi ülkelere pazarladılar. Ha bu fabrikasyon yenilenen 9005 adlı cihazlar ilk gelen iade 9096 lardan daha iyilerdi orası ayrı :)

Benim Samsung OLED TV de kutusundan 2 ölü piksel ile çıktı, Samsung değişmeyince ben de THH'ye verdim bakalım. Piyasada kalan tek Japon merkezli firma Sony

bile bunu yapıyorsa demek ki iş Kore malında falan değil, adamlar ülkemizi genel olarak 3. dünya ülkesi olarak görüyor demektir.

Bir de ülkenin kanunları belli neden herkes THH'ye başvurmak zorunda kalıyor orası da saçma, adam değiştirmiyorsa ver cezayı bak bakalım bir daha yapabiliyor mu?

Sizde THH süreci ne kadar sürmüştü, bir de ücret iadesi isteyebiliyormuyuz değişim yerine sonradan?

İkinci el-teşhir ürün almamak için tüketicinin ne yapması ve nelere dikkat lazım peki bilen bir arkadaş cevaplasa iyi olur.

yapacağınız şey mümkün ise bilinen yerlerden almak. büyük marketler olabilir.

eğer kendiniz alıp evde kuracaksanız tv nin alt üst tüm koli bandını kontrol edin. daha önceden açılmış veya aşınmış ise bant altında kartonda yırtık sürtünmeden yırtılma gibi şeyler varsa o kutuyu almayın.

aldıktan sonra eve geldiğiniz de açınca ön kontol yapın kendi eliniz ile değmeden dikkatlice her yerine bakın temiz olup olmaması önemli öyle fabrikadan lekeli ürün çıkmaz. el izi parmak izi olmamalı. veya başka türlü bir leke ön panel hariç arka tarafı da o şekilde.

bir çok teşhir satılan TV duvara monte yapılabiliyor o nedenle tv duvar monte vidalarına bakabilirsiniz. vida yerlerinde aşınma var mı yok mu?

bir noktaya daha değinmek istiyorum ek garanti mevsuzu

iyice okuyun size uzun gibi gelen bir çok maddesi olur ama orada zaten sizin okumak istemeyeceğiniz kadar uzun olduğu için elinize verirler. çalıştığım yerde ek garanti işi yalan dolandı.

müşteri çamaşır makinesi kapağı arıza yapmış arıyor 3. yılında ek garanti yapılmış 85 tl ye mağazaya geldi durumu anlattı şirketi aramışlar şirket birini yollamış kapağı sökmüşler götürmüşler.

daha sonra bir kaç gün sonra arayıp bu kullanıcı hatası diyip kapak tamir parası istemişler kadın ve eşi bize diyor bizim bir yanlışımız yok zaten yaşlı karı koca. biz de ilgili bölümü aradık durumu anlatmak için ama arkadaş telefon da fırça yedi siz ne karışıyorsunuz v.s diye bir daha aramayın prosedür böyle diyin geçin diyor.

o nedenle asla yaptırmıyorum. evet kulağa tatlı geliyor 7000 tl verdiğin tv 4 yıl sonra bozulsa ne yapacaksın şimdiden ek 1000 küsür ver o zaman garantiye al kendini diye süsleniyor ama 4 sene sonra kullanıcı hatası diye yapıştırıp geçiyorlar. o nedenle bu da ayrı bir tuzak bana göre. keş para cebine iniyor firmaların.

satıcıların da primleri artık bu ek garantilere bağlı öyle git 30000 tl lik tv sat ne var diyorlar bunda? herkes satar önemli olan garanti yi sattın mı diyorlar? garanti sayısına göre prim. yada bir deyişle kandırma sayısı.

şahsen belli bir süre sonra dayanamıyorsun yalana dolana. maalesef gerçekler böyle.

THH süreci benim TV'lerde 2-3 ay sürmüştü. Ben internetten başvuru yaptığımda üçret iadesini istemiştim ve üçret iadesi yapıldı bana. Karar lehine çıktıkdan sonra üçret iadesinden önce TV'yi satın aldığın firma gelip kontrol ettikden sonra TV'yi alıyor ve sonra para iadesi yapılıyor....

ayakkabı, pantolon gibi giyim eşyaları da aynı şekildedir...

mağazaların hileli ayna kullandıklarını herkes bilir... mağazada aynada üzerinizde çok güzel duran giyim eşyası, eve gelip düz aynaya baktığınızda; "üzerinizden folloş gibi dökülüyor" veya "dar düdük yapışmış" şekilde, yani gerçek şeklinde görünür...

aldığınız eşya yüreğinize sinmez, verdiğiniz para içinize oturur...

ne yapalım, hayat böyle...  

kusura bakmayın, komikti tutamadım...