Şimdi Ara

İ30 test ederken başıma gelen olay...

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
411
Cevap
7
Favori
35.547
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
4 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Selam arkadaşlar bugün yeni i30 u test etmeye gittim biliyorsunuz ki araç lanse edildiği günden beri çok övgü alıyor ve forumda c sınıfının kralı ilan edildi. Ben de bu günlerde yeni bir arç alma arefesindeyim Golf mü yoksa başka bir şey mi derken yeni i30 haberi bizim eve bomba gibi düştü. Bugün sabah hazırlıkları yaptık ve Uçar Hyundai Showroom Ataşehir'e gittik. Burada siyah bir i30 test aracı vardı. Yarım saat kadar bekledikten sonra sıra bize geldi. Araç dizel manuel versiyon idi. Hemen yola koyuluk ve BP'nin önünden TEM'e bağlanarak Kavacık istikametine doğru gitmeye başladık. Araçta inanılmaz bir motor var bu güvenin etkisiyle hemen sol şeride doğru kaymaya başladım ve bu sırada yanımdaki görevliye aracı sıkıştırıp sıkıştıramayacağımı sordum ve kendisi istediğim her şeyi yapabileceğim noktasında onay verdi. Aracı en sol şeride yatırdım ve sabit hızla giderken ilk farkettiğim şey garip bir sessizlik hali oldu. Hani uyurken düşer gibi uyanırsınız da gecenin kör karanlığında bir sessizliğe uyanırsınız ya saatte 120 kilometre hızla giderken işte bu sessizliği aracın içinde yakalamış mühendisler. Her neyse sol şeritte giderken kendiliğnden kararan iç dikiz aynasında ince bir ışık hüzmesi belirdi. Dikize bakmamla beraber beyaz bir scirocco'nun arkadan yakın takip yaptığını hissettim. Tenimde ılık bir rüzgar esti. Hava sıcaklığı 22 dereceyi gördüğünden müşteri temsilcisi klimayı çalıştırmış meğerse. Baktım ki scirocco yakın takipte bulunmaya devam ediyor. Hafifçe gazladım ve kadran 140 civarına geldiğinde aramızdaki mesafe 3 scirocco boyundaydı. Bu sırada dikiz aynasından scirocco'nun hızla yaklaşmakta olduğunu gördüm. Öyle bir ivmelendi ve arkamıza yaklaştı ki bir an tedirgin olduğumu hissettim. Bu sırada kavacık kimyasal madde kontrol noktasından geçmekte olduğumuzu gördüm. Fatih Sultan Mehmet köprüsü'ne çok az kalmıştı. Vitesi çaaaaaatt diye 4 taktım gaz pedalını döşemeye hiç olmadığı kadar sağlam basarak yapıştırdım. Kırbaç yemeyi bekleyen psikopat bir at gibi kişneyen CRDI motor devir bandını hızlı bir şekilde taramaya başladı. 150 kilometre hızla 4'e taktığımda, kadranda gördüğüm 3500 D/D rakamı çılgınca 5000 noktasına doğru ibre tarafından taranıyordu. CRDİ motor kızgın bir bizon gibi titreşiyordu. Müşteri temsilcisinin beyefendi, lütfen sözü yarıda kesilmişti. Görüş alanım içerisindeki kısımlarda blur effect hissetmeye başlamıştım ki, sigara dumanından bile daha keskin bir uyarıcı gibi dikiz aynasındaki scirocco'yu gördüm. Aramızda bir araçlık bile mesafe yoktu. Köprünün üzerindeydik. Orta şeride geçen scirocconun turbosundan çıkan ıslıklar Ortaköy'den duyulabiliyordu. Scirocco yavaş yavaş yaklaşmaya başladı. İbreler 170 km rakamını gösteriyordu ki verimli devir bandının sonuna gelen CRDI motor 5. vitesi istedi ve çaaaattt diye beşinci vitese taktım. scirocco fren yapmıyordu, aksine olabildiğince sert besiliyordu gaza ancak, sanki scirocco fren yapıyormuşçasına dikiz aynasında ufalmaya başladı. Ufalan akisten scirocco şöförünün iki elini de direksiyondan kaldırdığını gördüm. Sanırım ellerini başına götürüyordu. Bu onun için çok büyük bir hezimetti. Ama Hyundai İ30'u yaratmıştı bir kere. Ataşehir'e geri döndüğümüzde yol bilgisayarı ortalama tüketimi 6.3 litre/100 km gösteriyordu ki, bu araba alınır.







  • quote:

    Orijinalden alıntı: rotational intertia

    Selam arkadaşlar bugün yeni i30 u test etmeye gittim biliyorsunuz ki araç lanse edildiği günden beri çok övgü alıyor ve forumda c sınıfının kralı ilan edildi. Ben de bu günlerde yeni bir arç alma arefesindeyim Golf mü yoksa başka bir şey mi derken yeni i30 haberi bizim eve bomba gibi düştü. Bugün sabah hazırlıkları yaptık ve Uçar Hyundai Showroom Ataşehir'e gittik. Burada siyah bir i30 test aracı vardı. Yarım saat kadar bekledikten sonra sıra bize geldi. Araç dizel manuel versiyon idi. Hemen yola koyuluk ve BP'nin önünden TEM'e bağlanarak Kavacık istikametine doğru gitmeye başladık. Araçta inanılmaz bir motor var bu güvenin etkisiyle hemen sol şeride doğru kaymaya başladım ve bu sırada yanımdaki görevliye aracı sıkıştırıp sıkıştıramayacağımı sordum ve kendisi istediğim her şeyi yapabileceğim noktasında onay verdi. Aracı en sol şeride yatırdım ve sabit hızla giderken ilk farkettiğim şey garip bir sessizlik hali oldu. Hani uyurken düşer gibi uyanırsınız da gecenin kör karanlığında bir sessizliğe uyanırsınız ya saatte 120 kilometre hızla giderken işte bu sessizliği aracın içinde yakalamış mühendisler. Her neyse sol şeritte giderken kendiliğnden kararan iç dikiz aynasında ince bir ışık hüzmesi belirdi. Dikize bakmamla beraber beyaz bir scirocco'nun arkadan yakın takip yaptığını hissettim. Tenimde ılık bir rüzgar esti. Hava sıcaklığı 22 dereceyi gördüğünden müşteri temsilcisi klimayı çalıştırmış meğerse. Baktım ki scirocco yakın takipte bulunmaya devam ediyor. Hafifçe gazladım ve kadran 140 civarına geldiğinde aramızdaki mesafe 3 scirocco boyundaydı. Bu sırada dikiz aynasından scirocco'nun hızla yaklaşmakta olduğunu gördüm. Öyle bir ivmelendi ve arkamıza yaklaştı ki bir an tedirgin olduğumu hissettim. Bu sırada kavacık kimyasal madde kontrol noktasından geçmekte olduğumuzu gördüm. Fatih Sultan Mehmet köprüsü'ne çok az kalmıştı. Vitesi çaaaaaatt diye 4 taktım gaz pedalını döşemeye hiç olmadığı kadar sağlam basarak yapıştırdım. Kırbaç yemeyi bekleyen psikopat bir at gibi kişneyen CRDI motor devir bandını hızlı bir şekilde taramaya başladı. 150 kilometre hızla 4'e taktığımda, kadranda gördüğüm 3500 D/D rakamı çılgınca 5000 noktasına doğru ibre tarafından taranıyordu. CRDİ motor kızgın bir bizon gibi titreşiyordu. Müşteri temsilcisinin beyefendi, lütfen sözü yarıda kesilmişti. Görüş alanım içerisindeki kısımlarda blur effect hissetmeye başlamıştım ki, sigara dumanından bile daha keskin bir uyarıcı gibi dikiz aynasındaki scirocco'yu gördüm. Aramızda bir araçlık bile mesafe yoktu. Köprünün üzerindeydik. Orta şeride geçen scirocconun turbosundan çıkan ıslıklar Ortaköy'den duyulabiliyordu. Scirocco yavaş yavaş yaklaşmaya başladı. İbreler 170 km rakamını gösteriyordu ki verimli devir bandının sonuna gelen CRDI motor 5. vitesi istedi ve çaaaattt diye beşinci vitese taktım. scirocco fren yapmıyordu, aksine olabildiğince sert besiliyordu gaza ancak, sanki scirocco fren yapıyormuşçasına dikiz aynasında ufalmaya başladı. Ufalan akisten scirocco şöförünün iki elini de direksiyondan kaldırdığını gördüm. Sanırım ellerini başına götürüyordu. Bu onun için çok büyük bir hezimetti. Ama Hyundai İ30'u yaratmıştı bir kere. Ataşehir'e geri döndüğümüzde yol bilgisayarı ortalama tüketimi 6.3 litre/100 km gösteriyordu ki, bu araba alınır.

    şimdi bilemedim,ironi mi yaptınız yoksa ..?




  • Hepsini Okudum Canlandırdım
  • FB - GS maçını dinler gibi oldum okurken.
  • amanın i30 değilde camaro incelemesi okuyo zannettim
  • Bence roman yazmaya basla okurken sankı yasıyormusum gıbı bır hıs vererek yazmıssın. :D
  • sonra hırsla dudaklarına yapıştım, bedenlerimiz tirtir titrerken....
  • quote:

    Orijinalden alıntı: levanesa

    Bence roman yazmaya basla okurken sankı yasıyormusum gıbı bır hıs vererek yazmıssın. :D

    ahaha aynen
  • Ya of simdi dalga mi gercek mi beynim
  • vitesi çatt diye 4 de attığını yazdıktan sonra nicke baktım ve bastım kahkahayı
  • Yeni bir rotation vakası. Özlemiştik seni..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Pilotk -- 25 Mart 2012; 20:41:17 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: rotational intertia

    Selam arkadaşlar bugün yeni i30 u test etmeye gittim biliyorsunuz ki araç lanse edildiği günden beri çok övgü alıyor ve forumda c sınıfının kralı ilan edildi. Ben de bu günlerde yeni bir arç alma arefesindeyim Golf mü yoksa başka bir şey mi derken yeni i30 haberi bizim eve bomba gibi düştü. Bugün sabah hazırlıkları yaptık ve Uçar Hyundai Showroom Ataşehir'e gittik. Burada siyah bir i30 test aracı vardı. Yarım saat kadar bekledikten sonra sıra bize geldi. Araç dizel manuel versiyon idi. Hemen yola koyuluk ve BP'nin önünden TEM'e bağlanarak Kavacık istikametine doğru gitmeye başladık. Araçta inanılmaz bir motor var bu güvenin etkisiyle hemen sol şeride doğru kaymaya başladım ve bu sırada yanımdaki görevliye aracı sıkıştırıp sıkıştıramayacağımı sordum ve kendisi istediğim her şeyi yapabileceğim noktasında onay verdi. Aracı en sol şeride yatırdım ve sabit hızla giderken ilk farkettiğim şey garip bir sessizlik hali oldu. Hani uyurken düşer gibi uyanırsınız da gecenin kör karanlığında bir sessizliğe uyanırsınız ya saatte 120 kilometre hızla giderken işte bu sessizliği aracın içinde yakalamış mühendisler. Her neyse sol şeritte giderken kendiliğnden kararan iç dikiz aynasında ince bir ışık hüzmesi belirdi. Dikize bakmamla beraber beyaz bir scirocco'nun arkadan yakın takip yaptığını hissettim. Tenimde ılık bir rüzgar esti. Hava sıcaklığı 22 dereceyi gördüğünden müşteri temsilcisi klimayı çalıştırmış meğerse. Baktım ki scirocco yakın takipte bulunmaya devam ediyor. Hafifçe gazladım ve kadran 140 civarına geldiğinde aramızdaki mesafe 3 scirocco boyundaydı. Bu sırada dikiz aynasından scirocco'nun hızla yaklaşmakta olduğunu gördüm. Öyle bir ivmelendi ve arkamıza yaklaştı ki bir an tedirgin olduğumu hissettim. Bu sırada kavacık kimyasal madde kontrol noktasından geçmekte olduğumuzu gördüm. Fatih Sultan Mehmet köprüsü'ne çok az kalmıştı. Vitesi çaaaaaatt diye 4 taktım gaz pedalını döşemeye hiç olmadığı kadar sağlam basarak yapıştırdım. Kırbaç yemeyi bekleyen psikopat bir at gibi kişneyen CRDI motor devir bandını hızlı bir şekilde taramaya başladı. 150 kilometre hızla 4'e taktığımda, kadranda gördüğüm 3500 D/D rakamı çılgınca 5000 noktasına doğru ibre tarafından taranıyordu. CRDİ motor kızgın bir bizon gibi titreşiyordu. Müşteri temsilcisinin beyefendi, lütfen sözü yarıda kesilmişti. Görüş alanım içerisindeki kısımlarda blur effect hissetmeye başlamıştım ki, sigara dumanından bile daha keskin bir uyarıcı gibi dikiz aynasındaki scirocco'yu gördüm. Aramızda bir araçlık bile mesafe yoktu. Köprünün üzerindeydik. Orta şeride geçen scirocconun turbosundan çıkan ıslıklar Ortaköy'den duyulabiliyordu. Scirocco yavaş yavaş yaklaşmaya başladı. İbreler 170 km rakamını gösteriyordu ki verimli devir bandının sonuna gelen CRDI motor 5. vitesi istedi ve çaaaattt diye beşinci vitese taktım. scirocco fren yapmıyordu, aksine olabildiğince sert besiliyordu gaza ancak, sanki scirocco fren yapıyormuşçasına dikiz aynasında ufalmaya başladı. Ufalan akisten scirocco şöförünün iki elini de direksiyondan kaldırdığını gördüm. Sanırım ellerini başına götürüyordu. Bu onun için çok büyük bir hezimetti. Ama Hyundai İ30'u yaratmıştı bir kere. Ataşehir'e geri döndüğümüzde yol bilgisayarı ortalama tüketimi 6.3 litre/100 km gösteriyordu ki, bu araba alınır.

    noktalama yok paragraf yok hocam..bıraz duzenlersen okuyabılırız yanı bukadar uzun ve paragraflara ayırmadan okuyası gelmıyor ınsanın inanınki




  • edebi açıdan tatmin etmesine sevindim arkadaşlar. olaylar ve kişiler tamamiyle gerçektir. yakında geri vites yok adında bir kitap yazmayı da düşünüyorum. saygılar...
  • hosgeldin bebegemmm :)
  • Özlemiştik.
  • Öle bi yazmışsınız ki sonuna geldiğimde nefes nefese kaldım, yarış seyrediyormuşum gibi :D Şimdi burda olay olur yerimizi alalım VW'ler gelir birazdan :)
    O kadar zorlmanıza rağmen ve yeni motor olmasına rağmen 6.3lt gayet iyi.
  • İçimdeki sesi ertem şener sandım bi anda.Bide yanındaki görevlinin çocuğu yaşı falan onları söylesen iyice havaya girerdim.
  • İŞTE O...
    İŞTE 4. VİTESLERİN HAKİMİİİ...
    İŞTE O .. VİTESİ ÇAAAAAAT DİYE 4'E ATAN USTA ŞOFÖR.
    EFSANE GERİ DÖNDÜÜÜÜÜ.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: kick down

    amanın i30 değilde camaro incelemesi okuyo zannettim

  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.