Şimdi Ara

Bu arabaları nasıl alıyorsunuz? Dürüstçe soruyorum! (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
283
Cevap
12
Favori
8.275
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
52 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • 35 bin tl ye 1 arac alacam 5 aydir olmadi banka dan kredi isi beklwmediyim 200 bine filqn araba alan lar da yasiuor bizde bu nasil yasamak bu nasil hayat aldigimiz para gecinemiyoruz her ay kredi karti krediler mutfak masrafi vs derken sifir a sifir bir sarki varya ferdi tayfur un eden isyanin da haksiz degilki diye

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: KISACASD

    Şimdi ki gençlerde de moda bu. Baştan isyan etmek. Kimse kusura bakmasın kardeşim, bizim insanımızda çalışma ..tü yok. Kimse de ağlamasın. Herkes istiyor ki rahat iş olsun, masa başı iş olsun 5000 tl para kazanayım. Bunlar olmayınca da ancak ağlıyorlar. Ülke şartlarına vs bağlıyorlar. Evet bende ülkenin ekonomik durumunu savunmuyorum kesinlikle o ayrı ama önce bir iğneyi kendinize batıracaksınız.

    Ben 2 yıllık üniv mezunuyum. Yaklaşık 10-12 yıldır da çalışıyorum. Fakat "ÇALIŞIYORUM". Millet 1 ise ben 2 çalışıyorum. Af edersiniz köpek gibi çalışıyorum yıllardır. Allah'a şükür 3 tane evim var şu anda. Audi tt arabam var. Kuruş borcum da yok.

    Yaklaşık 5 yıldır yöneticilik yapıyorum. Belki ayda 50 iş görüşmesi yaparım. Ben size söyleyeyim arkadaş. Bir ilan çıkıyorsun adam başvurduğu ilana görüşmeye gelmiyor ya. Sonra işsizlik var sonra para kazanılmaz bu ülkede geçiniz ya. Başvuran ve görüşmeye gelen insan sayısı oranı 10'a 2 falan. İlanı okuyup gelen derseniz yarı yarıya iniyor.

    Hele 90 ve sonrası jenerasyon aman allahım. Hepsi sanıyor ki 4 yıllık üniversiteden mezun olunca (bunlarında %80 dandik dandik üniv, dandik dandik bölümler) hemen 3000-5000 maaş , masa başı iş, altına araç falan kafalarında. Okuldan mezun olunca ne içiriyorlarsa bunlara artık.

    İşsizlik yok yani iş beğenmeme var ve çalışma ..tü olmaması durumu var.

    Yani sonuç olarak miras yoksa, sende de tırnaklarına kazıyacak, motor takacak g.t yoksa anca burada böyle ağlarsın. Yoksa çalışana iş var para da var çok net yani.








    Sorması ayıp önlisans diploması ile yöneticiliğe yükselmişsiniz. TT ve 3 ev size 10 yılda köpek/eşek gibi çalışsanızda hiç mantıklı geliyor mu? Tabi helal yoldan. Yanlış anlamayın.

    Interesting story.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Stand Alone

    quote:

    Orijinalden alıntı: Huseyin-ZST

    quote:

    Orijinalden alıntı: Carser

    Okuyamadım kardeş durumumuz yoktu

    Zaten tam da bu yüzden herkesin kolay para kazanma derdi. Çok küçük bir kısım da beceriyor bu işi. Kalan da kolay kazanan, emekle kazanan herkese giydiriyor. Durumu olmuyor biliyon mu?

    Okumak, yaptığın işe bir katkı sağlamak, yeni bir şey geliştirmek zor... Sonra "kizinimiyirim". Senden başkasının yapabileceği bir işi yapıyorsan ekonomik açıdan değersizsin arkadaş! Geliri de bu belirliyor. Al sana yazının özeti.

    Ben baştan sona okudum, iyi vallahi uzun adamla komşuymuşsun hem de.

    Haha! Sorma! Tabi o zamanlar uzun adam böyle bişiy değildi. Daha makuldü bunlar. İlk yılları hep daha bir masumdur ya... Emine hanım bizim dublekslerden birini istermiş. Aynı sırada annem de ev arayışı içindeydi. Mevcut evine sığamadığından yakınırdı. 4 oda eve sığamıyor abi hatun. Ben de anneme "biz sonsuza kadar burada oturmayacağız anne, sabret" derdim. Aynı anda dalga da geçerdim. "Sıkma canını, sana ev mi yok? Geçersin Subayevlerine, hem belki Emine hanıma komşu olursun, öbür tarafta hanene artı yazar o kadınla komşuluğun" demiştim bir kere. Annem de meraklanıp "Neden artı yazarmış Emine hanımla komşuluğum?" buyurdu. "Çileni daha buradayken çekmeye başlamışsın diye"... Bir de düşünsene, ben yılda bir-iki kere parti veriyorum. Kadıncağız çöpü çıkarırken benimle denk gelse, ben o sırada 2 jumbo boy çöp torbası dolusu içki şişesi atıyorum falan... Küçük kızı benimle yaşıt... Kızın burun durmadan değişiyor! Benden, hele o yaşta, kaçar mı? Daha ne oynamalar var da, şimdi itikatlı geçinen tipler, rencide etmeyelim... Sıkıntı büyük olurdu dolayısı ile. Ben hayırlı olsun falan derdim, kendimi tutamaz dalga geçerdim... Üstelik sadece o mu? Ailecek geriliyorlar abi!? Emine hanımın kaşlar alnını geçti. Astırmayı bırakması lazım. Neyse ki oraları bize göre değil... Yoksa hapisteydim şimdi.

    Bizim habitatımız belli. Es kaza arabanı otopark girişine koyup bir dükkana girersen pencereyi açıp, boncuklu ipli gözlüğü ile sana "Ama evladım, biz kaç yıldır bunun kavgasını veriyoruz..." diye söze giren Drahşan Gudde kılıklı Teyzelerimizin ana predetör olduğu bölge bizim habitatımız. Bu teyzelerin resmi adı Çankaya Teyzesi'dir. Kimi otobüste metroda Cumhuriyet unutur(du), kimi Sözcü unutur. Aslında milletçe ne kadar kifayetsiz olduğumuzun kanıtı olan teyzelerdir. Düşün, ne kadar adinin de bayağısı, düşüğün de aşağısı bir toplumsun ki, bu teyzeler "entellektüel" olarak öne çıkıyor. Ama gene de severim kerataları... Her gün senin daireni kendi mutfağında pişirdiği kimyasallarla sarımsak kokuturken, açık unuttuğun bahçe kapısı yüzünden sana apartmanda yaşama adabı öğretmeye kalkan ikinci nesil şehirli, yarı eğitimli teyzemdir o benim. İngilizce kelimeleri Fransızca okuyan teyzemdir. "Fransızca bilen biri için İngilizce telafuz ne kadar zor olabilir ki?" diye düşünmezsin üstelik. O kadar emindir teyzem kendinden. Apartman kapısının önünde kedi beslemeyin dediğinde seni hayvan düşmanlığı ile itham edendir. "Dışarıdaki tenekelerin yanında besleyin ki, apartman girişi yemek artığı olmasın" diye sözü tamamladığında da senin hakkındaki düşüncesi değişmeyendir. Köpeği gece 2, sabah 6 ayırt etmeksizin senin dairenin tavanını eşelerken, makul saatte yüksek sesle dinlediğin müzik sebebi ile kapına gelendir o. Kapıcı ile bakkalın şirket olup kendisini yonttuğunu düşünen, 5 lirasının peşine düşendir. Ah Çankaya Teyzem ah! Roman yazarım lan senin hakkında... Bu nüfusun azaldığı bir muhite gidemem abi ben. Eksiklenirim... Mahalle baskısının kralı var oğlum burada!? Çok eğleniyorum ama. Başka yerde yapamam.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Huseyin-ZST -- 6 Eylül 2016; 16:29:56 >




  • programmer_onur kullanıcısına yanıt
    Estağfurullah. Hiç ilginç değil. Olmasını isterdim ama bu ülkede diploma falan belge sadece. Ben muhasebe mezunuyum. 1 yıl çalıştım bu iş bana göre değil dedim bıraktım. Nerde para kazanırım nerede yükselirim neresi bana uygun bunu araştırdım. Sonra da bunun satış sektörü olduğuna karar verdim ve mücadeleme başladım. Yaklaşık 4-5 yıl satış pozisyonunda çalıştım Bu 4-5 yıl çalıştığım şirkette her zaman en çok çalışan en iyi satış yapan kişi oldum. Kendimi geliştirdim. İşimle ilgili sürekli eğitimlere, seminerlere katıldım. Ayda 4-5 kitap okudum hala da okurum. Herkes mesaisini 5-6 da bitirirken ben akşam 10-11'e kadar çalıştım.

    Satış işinde okul, bölüm, diploma falan konuşmaz. Performans konuşur. Kariyeri de parayı da ay sonu, çeyrek sonu, yıl sonu gösterdiğin performans getirir. Satış konuşur yani.

    Tabi ki sektör seçimini de akıllıca yapman gerekiyor.

    TT ve 3 ev köpek/eşşek gibi çalışırsan oluyor. Daha fazlası da olurdu onu da söyleyeyim. son 2-3 yıldır da iyi para eziyorum. Yılda 1-2 kez mutlaka yurt dışına çıkarım tatil vs.

    1 kuruş haram para kazanmadım. Olduğum ilde çalıştığım firmalarda vs güvenilen biri olarak tanınırım. Memur çocuğuyum. Ailemden 1 kuruş destek de almadım. Her şeyi kendim kazandım, alın teriyle çalışarak.

    Bu rakamlar cidden abartı gelmesin. Benim şu anda 18 yaşında bir çalışanım var aylık en kötü 4-5 bin tl kazanıyor.

    Yani gerçekten kafanı çalıştırırsan, planını yaparsan ve en önemlisi yardırırsan oluyor. Ben bunu 5 yıldır canlı canlı görüyorum yaşıyorum. Çalışan, yardıran adam kazanıyor, fark yaratıyor.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Huseyin-ZST

    quote:

    Orijinalden alıntı: Stand Alone

    quote:

    Orijinalden alıntı: Huseyin-ZST

    quote:

    Orijinalden alıntı: Carser

    Okuyamadım kardeş durumumuz yoktu

    Zaten tam da bu yüzden herkesin kolay para kazanma derdi. Çok küçük bir kısım da beceriyor bu işi. Kalan da kolay kazanan, emekle kazanan herkese giydiriyor. Durumu olmuyor biliyon mu?

    Okumak, yaptığın işe bir katkı sağlamak, yeni bir şey geliştirmek zor... Sonra "kizinimiyirim". Senden başkasının yapabileceği bir işi yapıyorsan ekonomik açıdan değersizsin arkadaş! Geliri de bu belirliyor. Al sana yazının özeti.

    Ben baştan sona okudum, iyi vallahi uzun adamla komşuymuşsun hem de.

    Haha! Sorma! Tabi o zamanlar uzun adam böyle bişiy değildi. Daha makuldü bunlar. İlk yılları hep daha bir masumdur ya... Emine hanım bizim dublekslerden birini istermiş. Aynı sırada annem de ev arayışı içindeydi. Mevcut evine sığamadığından yakınırdı. 4 oda eve sığamıyor abi hatun. Ben de anneme "biz sonsuza kadar burada oturmayacağız anne, sabret" derdim. Aynı anda dalga da geçerdim. "Sıkma canını, sana ev mi yok? Geçersin Subayevlerine, hem belki Emine hanıma komşu olursun, öbür tarafta hanene artı yazar o kadınla komşuluğun" demiştim bir kere. Annem de meraklanıp "Neden artı yazarmış Emine hanımla komşuluğum?" buyurdu. "Çileni daha buradayken çekmeye başlamışsın diye"... Bir de düşünsene, ben yılda bir-iki kere parti veriyorum. Kadıncağız çöpü çıkarırken benimle denk gelse, ben o sırada 2 jumbo boy çöp torbası dolusu içki şişesi atıyorum falan... Küçük kızı benimle yaşıt... Kızın burun durmadan değişiyor! Benden, hele o yaşta, kaçar mı? Daha ne oynamalar var da, şimdi itikatlı geçinen tipler, rencide etmeyelim... Sıkıntı büyük olurdu dolayısı ile. Ben hayırlı olsun falan derdim, kendimi tutamaz dalga geçerdim... Üstelik sadece o mu? Ailecek geriliyorlar abi!? Emine hanımın kaşlar alnını geçti. Astırmayı bırakması lazım. Neyse ki oraları bize göre değil... Yoksa hapisteydim şimdi.

    Bizim habitatımız belli. Es kaza arabanı otopark girişine koyup bir dükkana girersen pencereyi açıp, boncuklu ipli gözlüğü ile sana "Ama evladım, biz kaç yıldır bunun kavgasını veriyoruz..." diye söze giren Drahşan Gudde kılıklı Teyzelerimizin ana predetör olduğu bölge bizim habitatımız. Bu teyzelerin resmi adı Çankaya Teyzesi'dir. Kimi otobüste metroda Cumhuriyet unutur(du), kimi Sözcü unutur. Aslında milletçe ne kadar kifayetsiz olduğumuzun kanıtı olan teyzelerdir. Düşün, ne kadar adinin de bayağısı, düşüğün de aşağısı bir toplumsun ki, bu teyzeler "entellektüel" olarak öne çıkıyor. Ama gene de severim kerataları... Her gün senin daireni kendi mutfağında pişirdiği kimyasallarla sarımsak kokuturken, açık unuttuğun bahçe kapısı yüzünden sana apartmanda yaşama adabı öğretmeye kalkan ikinci nesil şehirli, yarı eğitimli teyzemdir o benim. İngilizce kelimeleri Fransızca okuyan teyzemdir. "Fransızca bilen biri için İngilizce telafuz ne kadar zor olabilir ki?" diye düşünmezsin üstelik. O kadar emindir teyzem kendinden. Apartman kapısının önünde kedi beslemeyin dediğinde seni hayvan düşmanlığı ile itham edendir. "Dışarıdaki tenekelerin yanında besleyin ki, apartman girişi yemek artığı olmasın" diye sözü tamamladığında da senin hakkındaki düşüncesi değişmeyendir. Köpeği gece 2, sabah 6 ayırt etmeksizin senin dairenin tavanını eşelerken, makul saatte yüksek sesle dinlediğin müzik sebebi ile kapına gelendir o. Kapıcı ile bakkalın şirket olup kendisini yonttuğunu düşünen, 5 lirasının peşine düşendir. Ah Çankaya Teyzem ah! Roman yazarım lan senin hakkında... Bu nüfusun azaldığı bir muhite gidemem abi ben. Eksiklenirim... Mahalle baskısının kralı var oğlum burada!? Çok eğleniyorum ama. Başka yerde yapamam.

    Hocam özele gelsene sen biraz.




  • Kusura bakmayın ama sizin yazdıklarınız bana pek samimi gelmiyor. Tamam millet rahat iş arıyor eyvallah da üniversite mezunu birinin bunu istemeye hakkı yok mu? Yoksa da ilkokul mezunundan ne farkı kalıyor? İşveren kesimi az paraya adam çalıştırmak için bir takım şeyleri her zaman bahane eder, benim gözlemlediğim bu oldu. 90 sonrası nesilde dediğiniz var çünkü yeni nesil sorgulamayı bilen bir yapıya sahip, önüne dayatılana eyvallah çekenler 15-20 sene öncenin gençleriydi. Yeni nesil çok paraya değil, düzgün çalışma koşulları ve statü değerine önem gösteriyor. Avrupa'da da bu böyle, millet akıllandı artık, gelirin artması ile tüketimin yükselmesinin doğru orantılı olduğunu fark ettikleri için kazançtan ziyade çalışma koşullarına itibar ediyorlar. Türkiye'de de Sanayi Devrimi sonrası İngiltere'si gibi 3-5 kuruş fazlası için takla atanlar mı ararsın, neler neler...

    Kısacası herkesin şapkasını önüne çekip düşünmesi lazım. Her şeyi gençlere yıkmak tuzu kuru işverenlere has bir şey. Bu kadar mezunun olup da bu kadar işsiz insanın bulunduğu kaç ülke var acaba... Burada devletin hiç mi suçu yok? Bilkent'i bitiren adam bugün iş bulamıyor ya da çıkartılıyorsa kimse kalkıp da şöyle böyle demesin. Bu ülkenin düzeni baştan sona yanlış.




  • Arkadaşlar bakın şunu anlamıyorsunuz.İnsanlar artık köpek gibi çalışıyor.
    Bir eve çift maaş giriyor ve insanlar bunları yatırım yaparak değerlendiriyor.
    İki öğretmen evlense bu adamlar her yatırımı yapabilirler aldıkları maaşlarla.İnsanlar deli gibi çalışıyorlar,maneviyat,komşuluk arkadaşlık bitti.İnsanlar sabah işe gidiyor akşam gelip yatıyor.
  • Şu miras sistemini Amerika'daki gibi yapsalar keşke

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Stand Alone kullanıcısına yanıt
    Samimi gelmeyen yanı söylerseniz elimden geldiğince anlatmaya çalışırım. Ben olan düzenin iyi olduğunu söylemiyorum, savunmuyorum da. Bir tespitte bulunuyorum.

    Evet bence de üniversite mezunu ile, ilkokul mezunu bir olmamalı, yeni nesil sorgulamalı, önüne dayatılana eyvallah çekmemeli hem fikiriz. Söylediğin şeylerin avrupa da olduğunda da hem fikiriz. Devletin 1 numaralı sorumlu olduğunda da hem fikiriz. Bu ülkenin düzeni baştan sonra yanlış senden fazla savunurum.

    Ama.. Gel gelelim ki Avrupa'da yaşamıyoruz. Buradayız. Gerçekçi yaşamak lazım. Ya bunu kabullenecek buna göre davranıp yaşayacaksın ya da o zaman avrupa'ya gideceksin. Keşke olsa ama ağlamak ile olmuyor.

    Ayrıca kimse kusura bakmasında ben 10-20 üniversite harici okulları üniversite falan da görmüyorum. Ha maalesef ülkede verilen eğitimi de eğitim olarak görmüyorum o ayrı.

    Ek olarak az paraya adam çalıştırmak falan değil yahu okumuyor musun kazanan adam kazanıyor 18 yaşında 4-5 bin tl kazanan personelim var benim. Yani jenerasyonda ve genel olarak insanlarımızda çalışma dübürü yok çok net.




  • Alamıyorum o yüzden bir fikrim yok

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • C4_1400 C kullanıcısına yanıt
    Bu yorumundan sonra benimde 64 bin e almıştım oldugum evet hevesle almış oldugum arabamı satiyorum. yaşım bayağı genç... Toplu taşımayı veya taksileri tercih etmeye başlıyorum. Veya 15 bin e motor alırım. Hangisi rahatıma gelecekse.

    Ama araba hevesim bu yazınızla bitmiş bulunmakta.
  • Ortada abartılacak bir durum yok.

    Yeni mezun birini alalım. İstanbulda ortalama başlangıç maaşına 3000 TL diyelim. Bu kişi üniyi bitirmiş askere gitmiş gelmiş olsa 24 yaşında olsun. Ailesi ile yaşıyor.
    Aile ile yaşayınca aylık 1000 TL bile yetiyor insana. Her ay 2000 kenara atsa yılda 24.000 TL yapar. 3 yılda 72.000 TL. Kredi çekse mezun olduğu gibi alıyor. Daha anne baba yardımını da saymadım. Kimi aileler çocuğu yatırım yapsın elinde bişey olsun diye 10-20 bin TL yardımda yapabilir. Yani bu kişi 27 yaşında gelmeden 70-100 bin TL bir arabaya sahip olur.

    Gelsin 27 yaşına. Evlendi diyelim. E 3 yıl geçti maaşı da 4000 TL oldu. Eşi de alsın 4000 TL etti 8.000

    İstese daha üst modele de geçer. 2000 kira 3000 arabaya gömse aileye kalıyor yine 3000
    3.000tl 3 yılda 108.000 TL yapar. Eski arabasını da satsın 50 ye etti 158 bin. Al sana sokakta gördüğün bmw 3.20

    Hesaplar basit hesap. Artılar eksiler illa ki olacaktır. Ama çok imkansız değil. Demişsin ya kim alıyor bunları diye. Herkes 1500 TL ile tek başına aileden uzak yaşamak zorunda kalmıyor. Kimisi ise girince bir miktar aile yanında kalıyor tasarruf yapıyor. Kimisi evleniyor eve giren para 2 katına çıkıyor vs vs.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • DrMobile kullanıcısına yanıt
    arkadaş dürüst cevap vermiş.


    mesela doktorların maaşı ortalama 15bin. adam kazancını söylemeye çekiniyor ama.

    bu adam dürüst cevaplamış. Herkes bu adam gibi cevap verse. Allah daha cok versin.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: SlimShay

    arkadaş dürüst cevap vermiş.


    mesela doktorların maaşı ortalama 15bin. adam kazancını söylemeye çekiniyor ama.

    bu adam dürüst cevaplamış. Herkes bu adam gibi cevap verse. Allah daha cok versin.

    Amin, teşekkürler , sana daha fazlasını versin.
  • Ülkedeki işsizlik oranları belliyken genç işsizlik oranı tavanken iş var milet beğenmiyor demek abes kaçıyor.Bu ülkede işsizlik var maaşlar düşük refah sadece belli bir kesim için var.Aslında ülke iyide millet beğenmiyor muhabbeti yalan.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Citizen'in Pengueni

    Ülkedeki işsizlik oranları belliyken genç işsizlik oranı tavanken iş var milet beğenmiyor demek abes kaçıyor.Bu ülkede işsizlik var maaşlar düşük refah sadece belli bir kesim için var.Aslında ülke iyide millet beğenmiyor muhabbeti yalan.

    İşsizlik var. Düşük gelir veriyorlar kabul. Bakın suriyelilere. Her yerde amelelik yapıyorlar haftalık 100 liraya.
    ADamlara 1500 lira veriyorlar. Düşükmüş. Okusaydın be o zaman. Bir devlet memuru olaydın.
    Bir doktor olaydın.


    Mühendis bile olsan dipten başlıyosun. Sen 3 5 beğenmezsen ilerleyemezsin zaten. Bilgi birikimi tecrübe birleşince yolunda açılır.Kimseye bilmediği bir iş için 5 6 bin lira para vermiyorlar..


    Beğenmiyorlar arkadaşım. Suriyelilere bak. Hani bu suriyeliler gelmeden önce nasıldı? İşsizlik yine coktu. EE bu adamlar geldi. 2012'de %9,2 iken 2016 da 11,2 ye geçti.

    4yılda %2 artmış. O kadar suriyeli geldi ve 4 yılda bu kadar arttıysa gençlerin rahatlıgından, maaş beğenmemesinden, burjuva kısma özenmesindendir.
    Şahsi görüşüm.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Citizen'in Pengueni

    Ülkedeki işsizlik oranları belliyken genç işsizlik oranı tavanken iş var milet beğenmiyor demek abes kaçıyor.Bu ülkede işsizlik var maaşlar düşük refah sadece belli bir kesim için var.Aslında ülke iyide millet beğenmiyor muhabbeti yalan.

    +1

    Adam çalıştırmak ile insanları süründürmek arasındaki farkı anlayamıyorlar.
  • Bu verileri neye dayanarak yazıyorsunuz? TÜİK falan geçin o işleri, reelde işsiz insan oranı rahat %20'in üstünde şu an. Kayıt dışı çalıştırılıp çıkartılan insanlardan kimsenin haberi olmuyor. Gizli işsizlik durumuna hiç girmiyorum bile. Çevredeki kiralık dükkan sayısı her geçen gün artıyor, bugün giren yıl sonunu göremeden çıkıp gidiyor. 1300 TL maaş ile işe giren adam da bana göre işsizdir ama haberi yoktur.

    Halkın %10'u ülke zenginliğinin %50'sine sahip neredeyse, geriye kalan %90'lık nüfus %50'lik zenginlikten pay almaya çalışıyor ve birileri de bunu "Beğenmiyorsan çık git kardeşim" muhabbetine çevirebiliyorsa, yazık demekten başka bir şey kalmaz.
  • işte bu yüzden fırsatlar ülkesi burası, çok zengin de olabilirsin çok fakir de, hakkıyla da yüksek paraları kazanabilirsin, türlü pislik yaparak da
  • Ülkenin iyi olduğunu falan söylemedim. Ki iyi olduğunu da düşünmüyorum. Altını çizerek söylüyorum. Deneyimlerimle konuşuyorum. Bak açık açık söylüyorum.

    Kariyer.net, yenibiris iki sitede de ilan var. Bir ilana başvuran sayısı 100. Bu 100 başvuruyu aratıyorum. Zaten yarısı okumamış bile sıradan ne varsa başvurmuş. Kaldı 50. 50 tane kişiye hafta içine randevu veriyorum aratarak ofis personelime. Kendi zamanımı da ayırıyorum bir de yani bunlara. O benim ilanıma başvuran, benim arayıp randevu verdiğim, zaman ayırdığım, planladığım 50 kişiden 10 kişi görüşmeye gelirse iyi oran. 10 kişiden 5'i yeni mezun 90+ iş beğenmiyor. Cumartesi tatil mi diyor. Okuldan nasıl mezun olduysa sanıyor ki deneyimi olmayan hemen birine 5000 tl maaş verecekler, altına araç çekecekler neler neler.

    Sizler veriler üzerinden konuşuyorsunuz. Ben hayatın içinden her gün ama her gün yaşadıklarım, deneyimlerim üzerinden yazıyorum.

    Bizim ülkemizin durumu kötü, insanımızın durumu daha kötü.




  • 
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.