Şimdi Ara

TM'ciler soru sorabilirler | Phos | Y-EA 7

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
142
Cevap
88
Favori
14.715
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
17 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • güncelleme notu: bir paragraf ekledim, birkaç yeri daha detaylandırdım.

    TM'ciler soru sorabilirler | Phos | Y-EA 7

    Birkaç uyarı:

    1- Her insan farklıdır, bazı tavsiyeler size uyarken bazıları uymaz. Bunun farkında olarak yazacaklarımı okumak daha yararlı olur.

    2-Bir tavsiyenin iyi olup olmadığı o tavsiyeyi verenin derecesiyle alakalı değildir. Benim diyeceklerim arasında yanlış şeyler kesinlikle vardır. Bunları ayıklarsanız bu konudan çok daha fazla verim alabilirsiniz. Sınav sonucu sadece stratejilerin ve taktiklerin verimine göre belirlenmiyor.

    3- Size düşündüklerimi en samimi şekilde aktarmaya çalışacağım ama yanlış hatırladığım, ifade etmekte zorlandığım şeyler olacaktır, affediniz.

    4- Kaynaklar çok önemli değildir, çokça telaffuz edilen kaynaklar çoğunlukla pişman etmez. Önemli olan o kaynaktaki tüm bilgileri sömürebilmek.

    5- Bu konunun kısası: Eksiklerinizi öğrenin, onların üzerine gidin, esnek olun, soruları ve konuları anlamak için emek verin, bolca pratik yapın. 11. sınıftan beri 4 saat çalışmak > 12. sınıftan beri 8 saat çalışmak.

    6-Bu iki konu baya yardımcı olabilir bence:

    Sınav Sürecindeki En Büyük Yanlışınız

    Sınav Sürecindeki En Büyük Doğrunuz


    11. SINIFTAN SINAVA

    HİKAYEM

    -11. Sınıfın başında hevesli fakat disiplinsiz ve çalışmayı bilmeyen bir gençtim.

    -11. sınıfa geçmeden önceki yaz çok büyük planlar yapmıştım. Günde altı saat çalışacak, hafta sonları iki haneli sayıları zorlayacak ve tam bir YKS makinesi olacaktım. Tabii birkaç güne bu plan çöktü. Kendinizi bilmede yapılan o sıkı planların hiçbirisi gerçekleşmiyor. Esnek, kapasiteniz ve durumunuz göz önünde bulundurularak hazırlanmış bir plan çok daha verimlidir.

    -11. sınıfın ikinci ayına geldik. İlk hafta kütüphaneye gidip Türkçe çalışmış, ikinci hafta onu bile aksatmıştım. Bir ay pek verimsiz geçmişti anlayacağınız. Sonra bir tane denemeye girdik çıktık ve... 66 net. Matematik 13 net mi ne. Fen desen 3 net. Sözel tek başına sırtlamış denemeyi. Bu beni ateşleyen olay oldu.

    -O denemeden sonra tüm dikkatimi TYT matematiğe verdim. 11. sınıf matematiği, TYT matematik derken bir yılı tamamıyla tek bir derse adamıştım. Hâlâ düzenli değildim, çalışma sürem günden güne değişiyordu fakat çalışmadığım gün sayılıydı. Konu anlatımını hızlıca izliyor/okuyor, soru çözümlerine önem veriyordum. Boş bıraktığım sorulara ayrı bir ilgi gösteriyordum. Bunlar için bir soru klasörü oluşturmuştum.

    -Soru Klasörü derken neden bahsediyorum? Soru klasörü şu: Sorular onlarla kaç kere uğraştığıma göre farklı yerlerde dosyalanıyordu. Çözülen sorular da atılmıyor, sadece farklı bir dosyaya alınıyordu. Bunun soru defterinden güzel olan yanı hangi soruları kaç kez denediğinizi direkt görebilmeniz, böylece hangi konudan eksiğiniz olduğunu da kolaylıkla belirleyebilmeniz. Bu sistem yerine online dosyalama da işe yarar, hatta daha kolay bile olabilir. Önemli olan güvenmediğiniz konuları bilmek, yapamadığınız soruları bir yerde toplayıp ona odaklanmak.

    -Mayıs ayına kadar böyle gitti. Matematiğimi geliştirmek temel amacım olmuş, diğer derslere sınav haftası çalışıyordum. İlk branş denemelerimi de bu zamanlar çözdüm: MSÜ 2018'in matematiği, Acil 2018'in birkaç denemesi. Tabii Acil'de çözdüğüm dört denemenin üçünü de yarıda bıraktım yapamadığımdan :d. Sınav sürecinin sonlarında dahi bu denemede 60 dakikada ancak 32'yi gördüm.

    -Yaz geldi, ilk büyük hatamı da yapmış oldum. Dershanenin yaz kursuna eksiksiz katılım gösterdim. Ya Phos, sen dokuz ay sırf matematiğe çalışmışsın zaten, ne diye matematik için kursa gidersin? Niçin geometride başlangıç seviye kitap çözersin? Hadi bu ikisinde bir hata yaptın araştırma eksikliği ve kendini bilememekten, niye fizik derslerini dinlemedin? Son sorunun cevabı cidden aptalca: matematik ve geometriye soğuduğumdan fiziği de takmamıştım :d

    -Dershaneden arta kalan zamanı matematik soru çözümüne ayırıyordum. Karekök Rutin Olmayan Problemler, Apotemi Problemler gibi kitapları hep bu zamanlar çözdüm (Bu iki kitaba da nisan gibi başlamıştım ama çok fazla yol kat edememiştim ikisinde de.). Yaza kadarki süreçte matematikte belli bir seviyeye gelmiştim, artık cila atma vaktiydi. Tabii bu iki kitabı çözerken zorlanmadığımı sanmayın, çoğu soruda takılıyor, soruları çok kez denediğimde çözebiliyordum ancak. Soru klasörü temelli güzel bir tekrar sistemi ve seviyemin üstündeki sorularla uğraşmam beni o yaz baya geliştirmişti. Bilgi Sarmal matematik denemesine de başlamıştım bu arada. 28-32 arasında gidip geliyordu netlerim. (Standart sapmam biraz fazlaydı. 23 yaptığım denemeler de oluyordu, 36 yaptığım da.)

    -12. sınıf başladı. Dershane konusunda bilinçlenmiş, artık sadece belirli derslere girmeye başlamıştım. Hızlıca 11. sınıf tekrarına daldım. 11. sınıfı zamanında iyi hallettiyseniz tekrardan korkmanıza ve ona uzun zamanlar vermenize hiç gerek yok. İki haftada 11. sınıf konularını -trigonometri hariç- Acil'den temizledim. Konuları geldiği gibi öğrenmeye çalışıyor; Acil, 345, Karekök ve hocamın karma testleri gibi çeşitli kaynaklardan temizliyordum. Her kaynağı tam çözüyor değildim. Bazı konular için bir kaynak yeterli olurken diğerleri için PDF ile elimde olmayan soru bankalarının o konudaki sorularını görmek gerekli olabiliyordu. Bu konuda kendinizi sıkmak, kesinlikle üç kaynak bitirmeliyim, buradaki soruların hepsini çözmeliyim demek bence gereksiz.

    -Matematik soru bankası çözme stilimi bu paragrafta anlatayım: Konunun belli bir kısmını okulda işledikten sonra soru bankasına geçerdim. İlk olarak kolay bulduğum bir kaynağı çözer, birkaç gün sonra da (gerekiyorsa) ikinci kaynağı çözmeye başlardım. Eğer gerek duyuyorsam yine birkaç gün ara vererek üçüncü soru bankama da bakardım. İki kaynak çözümü arasındaki günlerde önceki konuların ve o konunun boşlarına bakıyor, deneme veya çıkmış soruları çözüyor yahut farklı derslere çalışıyordum. o boşlara bakış da benim tekrarım oluyordu. (Ben çok boş bırakan bir insanım aslında, çünkü ilk çözümümde soruyla sadece iki kez uğraşıyordum, kaynağı hızlıca gözden geçirmek gaye oluyordu. O yüzden boşlar bile tekrar için yeterli sayıda soru veriyordu bana.) Önceki paragrafta dediğim gibi bir kaynaktaki her soruyu çözmeye çalışmıyordum. Kolay testleri atlıyordum mesela.

    -12. sınıfta ders çalışma alanlarımı çeşitlendirmiştim. Eskiden ilçe kütüphanesi - ev ikilisiyle yetinirken artık okulumun kütüphanesi, çevrede bulunun iki kütüphane, dershane ve sınıf da benim çalışma mekanlarım olmuştu. Birisinden sıkıldığında diğerine geçiyordum. İlk ders boşsa okulun yanındaki kütüphaneye gidip deneme çözüyor, ondan sonra okula giriş yapıyordum. Çözüm sıramda da önemli bir değişiklik yapmıştım. Denemelerde TSFM diye giderken matematikteki potansiyelimi tam gösteremediğimi gördüm ve MFST'ye geçtim. Bu sırayı Azimli Yazar'dan öğrenmiştim. Kendisinin blogu bana çok yardımcı olmuştu sınav sürecinde. Bakmanızı tavsiye ederim.

    -Hem dershanede hem de okulda TYT denemeleri olmaya başlamıştık. TYT netlerim o zamanlar (Ekim-Aralık) 85-90 arasındaydı. Deneme analizlerini o zamanlar pek önemsemezdim, bu yüzden birçok deneme mundar oldu. Siz siz olun, böyle bir hata yapmayın.

    -Sınava yedi ay kaldı, edebiyata başladım. Benim ezber konusunda bağnaz görüşlerim var biraz :d. Öyle kodlamadır falan hiç gelemem, direkt ezberlerim. Önüme gelen her şeyi ezberliyordum, en gereksiz yazarın en bilinmeyen kitabına kadar hem de. Bu alışkanlığı kırmam uzun zamanımı aldı :d. Kendime gereksiz yük bindiriyordum. Tabii yaptığım her şey yanlış değildi. Tekrara önem veriyordum, farklı tekrar çeşitleri kullanıyordum ve akımların ve yazarların özelliklerini şiir ve metin okumalarıyla öğreniyordum. Bu çok daha organik ve verimli bir yol diye düşünüyorum.

    -Aralık - ocak gibi fene başlama kararı aldım. Matematik ve Türkçeyle ancak bir yere kadar netlerimi çıkartabiliyordum. Kimyanın kolay olduğunu duymuştum. Bir arkadaşımın tavsiyesiyle öğretici bir deneme aldım (Karekök) ve yapamadığım her soruyu not aldım. İlk önceleri 1-2 net yaparken denemenin sonlarına doğru 5-6'ya kadar çıkmıştım. Herkese de bu denemeyi öneririm; çözümleri arkasında, genel olarak da açıklayıcılar. Eğer sadece not alınarak giderilemeyecek bir bilgi eksikliğim varsa Palme'nin konu anlatımlı kitabını kullanıyordum. Bunun üzerine de Aydın'ın kimya denemesini çözerek bilmediğim yerleri not aldım, cillop gibi oldu :D. Kimyada belli bir seviyeye gelince genel fen denemelerine başladım. Yeni çalıştığım kimya ve temelim olan biyoloji ile 10 net yapabiliyordum artık. Yanlış yaptığım soruların çözümlerine bakmaya özen gösteriyordum, pek bir şey bilmediğim fizikte bile. Sorulardan öğrenmeye çalışıyordum bir nevi. Çözülememiş sorulardan oluşan notlar cidden yararlı oluyordu.

    -TYT denemeleri (Limit Avantaj), TYT matematikte soru bankalarındaki ve fasiküllerdeki boşları temizleme, edebiyat tekrarları ve AYT matematik çalışmaları derken dört beş ay kadar kaldı sınava. TYT'de 95'e kadar tırmanmıştım, vefalı kimya sağ olsun çok fazla yamuk yapmıyordu. Apotemi'nin LTİ fasiküllerine başlamıştım, Apotemi problemlerdeki inatçılığımla çözüyordum hâlâ, her soruyu dört beş kere deneyerek. Bunun dışında LTİ'de Acil'i kullanıyordum. Tabii LTİ kalkınca tüm bu çalışmalar gereksiz oldu birden ama yapacak bir şey yok :d.

    -AYT matematik denemelerine başladım. Konularım daha tam bitmemişti ama buna rağmen sık sık deneme çözüyordum, en azından bildiğim konularda pratiklik kazanayım ve birçok farklı deneme göreyim diye. Denemeler için konuların tamamını bitirmenize gerek yok, özellikle TYT denemeleri için. Aydın ve Karaağaç'ı bu dönemde çözdüm. İkisi de zor denemeler (Aydın'da 30'u iki kere geçtim zaten :D.) ama zor olanın getirilerinin de fazla olacağını düşünmüştüm. Belki sonlara doğru çözsem daha yararlı olurdu ama bu halde de yararı dokundu bana. Soruları kaç kez deniyorsam silgi tozu oluyordu birkaç saatte masamın üzeri :d.

    -Pandemi durumundan dolayı evden çıkmamaya başladık, ben günlerimi hâlâ iki üstte belirttiklerimle geçiriyordum. Edebiyat + TYT deneme + AYT Matematik + kimya ve az biraz biyoloji. Ben ev kuşu olduğumdan dolayı evde kalmak beni pek olumsuz etkilememişti. Tek sıkıntı ders çalışma alanındaki monotonluktan dolayı biraz azalan motivasyondu.

    -AYT genel denemelerini sıklaştırmıştım. netlerim genel olarak 65-70 arasında gidip geliyordu. Soru klasörünü artık kullanmıyordum fakat boş sorulara hâlâ önem veriyordum. Önceden çözdüğüm Apotemi Trigonometri ve fonksiyondaki maraton testlerini, Acil ve 345'in SB'lerinde bıraktığım boş sorulara tekrardan bakıyordum. Bu bakma işi soru klasörü kadar sistemli ve düzenli olmadığından yeteri kadar faydalı değildi ama.

    - AYT Tarih için çalışmalara başladım. Edebiyatla neredeyse aynı çalışma sistemini kullanıyordum. Notlara, tekrara ve konu anlatımına önem veren, soru ihtiyacını soru bankalarından değil denemeler ve çıkmış sorulardan karşılayan bir stildi benimkisi. Soru bankaları tekrar açısından oldukça zayıftı bana göre. Deneme analizlerine önem vermeye çalışıyordum, soruyu doğru da yapsam istenilen bilgiyi tam bilmiyorsam konu anlatımına geri dönüyordum. Bu beni çok geliştirmişti tarihte. Bu zamanlar TYT'deki netlerim 95-105 arasındaydı.

    -LTİ'nin kalkmasıyla denemelerin 1/3'ü çöp oldu. Eğer bu yıl da böyle bir şey olursa o denemeleri atmayın. Ya soru bankası gibi çözün ya da 28 soruluk denemeler gözüyle bakın onlara. Ben Orijinal ve Karaağaç'ı LTİ kısımları hariç çözmeye devam etmiştim. İyi ki de etmişim. Çünkü 28 soru gözüme az geldiğinden her gün bir tane LTİ-free deneme atmaya başlamıştım :D.

    -Sınav yaklaşıyor, ders repertuvarım da ona göre genişliyordu. Artık fizik de işin içine girmişti. Altuğ Güneş'ten konu anlatımı dinliyor, Papatya Hoca'nın çıkmış soru videolarına bakıyordum. Bunlardan sonra ESŞ'nin kazanım kavrama testlerine dadanıyordum. Fizik genel olarak kolay ve kazanım odaklı sorulduğundan bu zayıf çalışmalar bile beni belli bir seviyeye getirmişti. 345'in fen denemelerini birkaç günde çözdüm. Fiziği çözen hoca mükemmeldi, yaptığım soruları bile dinlerdim acaba kaçırdığım bir yer var mı diye. Notumu da eksik etmemeye çalışırdım. Fakat not tutmak önemli de olsa tekrar etmek daha önemliydi. Ben not aldığımla bırakmıştım o zamanlar 345'i. Bu beni MSÜ'de felakete sürükleyecekti.

    -Sınava az vakit kalmıştı. 345'in TYT genel denemelerini çözüyor, AYT'de Apotemi ve 345'in denemeleriyle karma deneme hazırlıyordum. Bunun haricinde sözel derslerde fazlaca tekrar yapıyordum. Libgen ve Telegram gruplarından çok fazla yararlandım bu zamanlarda. Eski kurumsal denemeleri hep buralardan buldum.

    -MSÜ'ye girdik. Biraz uykusuz girdiğimden kafamı tam toplayamamıştım, yavaş çözmek zorunda kalmıştım bazı kısımları. Türkçe, matematik ve sosyal olması gerektiği gibiydi. Fen ise büyük bir rezaletti. 11.50 yapmıştım. O zamana kadar iki buçuk genel fen denemesi çözmüştüm, demek ki pek bir şey öğrenememiştim o kadar denemeden. Bu farkındalıkla son iki haftamı geçirdim.

    -Çözdüğüm tüm TYT fen denemelerini önüme koydum, yanlış yaptığım yahut boş bıraktığım sorulara tekrar bakmaya başladım. Çözerken notlar almıştım fakat bundan sonra hiç tekrar etmemiştim. Notlarıma göz geçirdikten sonra elimde kalan fen denemelerini çözmeye başladım. Bu sefer yapamadığım soruların çözümlerine bakıp ekran görüntüsünü alıyor, bilgisayarda depoluyordum. Boş vakitlerimde de kendim çözmeye çalışıyordum. MSÜ'de bir yanlışım dil bilgisindeki kolay bir sorudan gelmişti, bu beni baya korkutmuştu. Bilgi Sarmal'ın Dil Bilgisi soru bankasını indirdim ve çözmeye başladım. Sondaki denemeler, ÖSYM testleri, yazım bilgisi derken kitabın büyük bir kısmını kısa bir sürede bitirdim. Bunun haricinde TYT'de 345'in genel denemelerini çözüyor, AYT'de ise edebiyat - tarihte gerektiği yerde konu anlatımına başvuruyor, deneme çözüyordum. Matematiği biraz boşlamıştım o aralar :d. AYT netlerim 70-75 aralığında geliyordu. Matematikte 37-40 arası yapıyordum, edebiyat-sosyal 1 ise matematiğime göre daha zayıftı.

    -Son haftayı oldukça rahat ve verimli geçirmiştim diye hatırlıyorum (kendi standartlarıma göre, yoksa ben baya stresli bir insanım :D). Uykumu düzgün alıyordum, sınav üzerine pek düşünmemeye çalışıyordum. Düşüneceksem de sadece kullanacağım taktikleri planlıyordum. Sevdiğim şeylere (müzik, dizi) gibi zaman ayırıyordum. Son gün sınavla alakalı bir şey yapmadım. Sınav akşamı ve gecesi stres olup tam uyuyamasam da bir haftadır düzgün uyuduğumdan çok etkisi olmadı onun.

    -Sınav günü geldi, o zamana kadar bir heyecan yoktu fakat sınav gecesi pek uyuyamadım dediğim gibi. Beş saat anca uyumuştum. Belki aynı dertten muzdarip birisini bulurum diye Forum'a girdim ve "uyuyamadım" başlıklarını gördüm. O başlıklar stresimi azalttı neyse ki :D. Güzel bir kahve içtim ve evde dolaşarak müzik dinledim (buradaki ana mesaj sevdiğiniz şeyleri yapın, sınavı düşünmeyin). Sınavı düşünmememe yardım etti bu ikisi. Sınava girdim, ilk bir saat heyecandan dolayı çok boş bıraksam da toparlayabildim. Bu konuda bir tavsiye vermek isterim: sınav anında takıldığınız yerde "ya neden olmuyor, ne yapacağım" diye düşünmek yerine kalemi bırakıp bir dakika rahatlamaya çalışmak daha mantıklı. Sınavın tamamına değil de önünüzdeki soruya odaklanmak gerekiyor bazen. Sonraki gün AYT'ye de girdim ve sınav maratonu bitmiş oldu :D.

    BİRKAÇ İSTATİSTİK

    Sınıf sonu ortalamalarım: 90-93-96-99
    İlk denemem (11. sınıfın ikinci ayı): 66 net (13 matematik, 3 fen)
    12. sınıfın başındaki TYT netlerim: 80-90 arası
    12. sınıfın sonlarındaki TYT netlerim: 95-105
    MSÜ: 105.25
    Son iki hafta: 100-110 (daha çok 105-110 arasıydı)

    12. sınıfın ikinci çeyreğinde AYT netlerim: 63-68
    Son iki ay AYT netlerim: 71-76

    En iyi TYT netim: 111.50 (345-6)
    En iyi AYT netim: 78 (Bilgi Sarmal Simülasyon)

    Deneme indeksim için tıklayın


    DOĞRULAR, HATALAR

    + Fen ve edb-sos1'de fazlaca tekrar yapmak, tek bir tekrar çeşidi ile sınırlı kalmamak (Kendime anlatma, birilerine sordurma, video anlatım, soru çözüm, yapılamayan sorulara bakma)
    + Ne dershaneye ne de okula çok fazla bağlı kalmak
    + Soruları çok kez denemek, soru çözüm uygulamalarını nadiren kullanmak
    + Deneme analizlerine (sonlara doğru) önem vermek, yapamadığım yahut zorlandığım konuları not almak, bunlara odaklanmak
    + Sıkı, saatlik bir bir plan yapmamak ama olmam gereken yere ve oraya nasıl ulaşacağıma dair kafamda bir fikir olması
    + Deneme çözmeye erken başlamak, fazlaca deneme çözmek

    - Bir denemede başarısız olunca pes etmek, sinirlenmek
    - Gaza gelip "10 saat çalışacağım" demek, çalışamayınca motivasyonumun düşmesi
    - Fiziğe erken başlamamak, o dersi hep ertelemek
    - Edebiyatta çok fazla detayı öğrenmeye çalışmak (80 sonrası şairlerinin detay eserleri gibi şeylerden bahsediyorum, yoksa önemli yazarların kıyıda köşede kalmış eserlerine çalışın derim.), konuya çalışmadan önce çıkmış sorulara bakıp ÖSYM'nin nereye önem verdiğini öğrenmemek
    - Bir seferde çok fazla kitap almak, çoğunu bitirememek
    - Edebiyata çok erken başladım. Şimdiki aklımla 6 ay önce başlardım.


    KAYNAKLAR

    SORU BANKALARI VE FASİKÜLLER

    TYT Matematik

    345 SB: Çok kaliteli soruları ve geniş bir zorluk skalası var. Kesinlikle çözülmeli. ÖSYM tadındaki kısmının ilk testleri kolay oluyor, onları süreyle çözmek yararlı olabilir.

    Acil SB: Bazı kısımlarda saçmaladığını düşünsem de çok hoş, mantık gerektiren soruları var. Orta-zor arası.

    Karekök SB: Eski nesil için en iyi kitaplardan birisi. Size iyi derecede işlem becerisi kazandırır. Rutin Olmayan kısımları harika.

    Apotemi Problemler: Serttir ama merttir, Sizi orta-altı seviyesinden en zora kadar götürür. Problemler başlığı altındaki her soru tipini birçok farklı zorlukta gösterir. Maraton testleri gereksiz bence.

    Kafa Dengi Challanger: Güzel bir kaynak ama Apotemi problemlerden ve Acil Geometriden sonra gereği yok bence.

    Karekök ROP: Zor bir kaynak, içinde geometri ve PKOB soruları da var. Hem mantık yürütme hem de o mantığı işleme dökme sürecinde zorlayan sorular içeriyor. Arkasındaki çözümler yeterli geliyor çoğunlukla. Soru tarzları (Kaliteli olduklarını düşünsem de) YKS'den biraz uzak gelmişti bana.

    Endemik Yeni Nesil Geometri: Kolay-Orta arası bir kaynak. Fasikül boyutlarında olduğu için hızlıca bitirebilirsiniz. Soruları çok kaliteli.

    Acil Geo SB: Pek bir şey dememe gerek yok, kaliteli olduğunu çok fazla kişi belirtmiştir zaten. Karekök kadar olmasa da zor bir kaynak, yeni nesil sorular da barındırıyor. Kapanış bunula yapılabilir.

    Karekök AYT Geo SB: İlk testleri kolay, son testleri cehennem seviyesinde. Son testlerde her soru en azından üç hamle yapmanızı istiyor. Görme yeteneğinizi çok fazla geliştirir, bu kitaptan sonra geometride sıkıntı çekmezsiniz. Eski nesil diye sevmeyenler var ama yeni nesil geometri hikayeli geometridir, o yüzden bu eleştirileri yersiz buluyorum. TYT seviyesinin tabii ki üstünde olmakla beraber en azından Kenan Kara'nın bu kitabı çözdüğü video serisine bir bakmanızı öneririm.


    AYT Matematik


    345 SB: TYT'si kadar güçlü bir kitap değil bence. ÖSYM tadındaki sorular kısmı yeni nesle kayıyor bazı yerlerde. Zaten Klasikleşmiş Sorular kısmı diğer soru bankalarından farklı bir şey vaat etmiyor. Yani 50 TL'lik soru bankasının yüzde altmışa yakını çözülmese de olur tarzda. Yanlış anlamayın, o yüzde kırklık kısmı ben de beğendim ama fiyatlar da göz önüne alınınca farklı kaynaklara yönelmek daha mantıklı olur diye düşünüyorum. Zorluk skalası TYT'sindeki gibi geniş.

    Acil SB: Hikayeli sorular bu kaynakta da var ama Acil'in 345'teki gibi geniş bir klasikleşmiş sorular kısmı yok. Çoğunlukla kaliteli soruları var. LTİ ve 11. sınıf kısımları çok iyi. Logaritma ve Dizilerde bence biraz yalpalıyor yeni nesil hastalığıyla ama çözülmesini tavsiye ettiğim bir kitap. Orta-zor arası.

    Karekök SB: Oldukça iyi bir kitap. Polinom kısmı ayrıca tavsiye edilir.

    Apotemi Fasikülleri: :), maraton testleri aşırıya kaçabiliyor bazen (özellikle trigonometride). O kısımlar harici çözülmesi çok yarar sağlar diye düşünüyorum.

    Endemik LTİ Fasikülleri: Başlangıç için çözülebilir. Çok hacimli değiller, birkaç günde bitirip daha zor bir kaynak için temel atmış olursunuz.

    Acil LTİ denemeleri: Bunu bulmanız zor olabilir ama bir şekilde bulduysanız kesinlikle çözün derim. Abartı soru barındırmıyor, sınav tarzında düşündüren sorulara sahip.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi phosphophyllite -- 31 Ağustos 2024; 14:12:11 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >







  • KURUMSALLAR VE TÜRKİYE GENELİ DENEMELERİ

    Sevdiklerim

    345 Kurumsal TYT
    Limit TYT
    Özdebir TYT
    3D TYT
    Karekök TYT AYT

    Eh İşte

    Özdebir AYT
    Limit AYT
    Paraf TYT
    Soru Kalesi HELP TYT

    Sevmediklerim

    Töder TYT-AYT
    Testokul Yeşil TYT-AYT
    Soru Kalesi HELP AYT
    Paraf AYT
    Orijinal TYT


    DENEMELER


    AYT Matematik
    Zorluk: Aydın > Karaağaç = Orijinal > Apotemi >> 345
    Kalite: 345 = Apotemi > Aydın > Karaağaç >>>> Orijinal

    TYT Matematik
    Zorluk: Yayın Denizi > Aydın > Acil 2019 > Metin > 345 = Bilgi Sarmal
    Kalite: 345 >>> Bilgi Sarmal > Acil 2019 > Metin > Aydın > Yayın Denizi

    TYT Fen
    Zorluk: Apotemi >> Bilgi Sarmal > 345 (345 sınava en benzeri, özellikle fiziği)
    Kalite: 345 > Apotemi > Bilgi Sarmal (Üçü de çözülür.)

    TYT Kimya
    Karekök: öğretici bir kaynak, çok az konu bilgisine sahipseniz ve soruyla gitmek istiyorsanız çözülür. Çözümleri çoğunlukla açıklayıcıydı
    Aydın: Sınav tarzına yakın bir deneme, küçük detayları ve karıştırılacak yerleri sordukları sorular da var. Çözülür.

    TYT Biyoloji
    Biyotik: Soruları sınava göre biraz daha yorum temelli olsa da güzel, çözümleri çok iyi. Konu tekrarı için birebir.

    AYT Edebiyat
    Limit: Sınav ayarında ve tarzına bir deneme. Tekrar için çözmüştüm, hayal kırıklığına uğratmadı.
    Paraf: Çok detay soruları vardır ama kalitelidir. Nerede ve nasıl zorlayacağını bilir. Çözün derim.
    Bilgi Sarmal: Metin bazlı sorular çoğunlukta. Bu yönden bu yılki edebiyata diğerlerine göre daha çok benziyor. Cumhuriyet dönemi soruları saçma.
    Toprak: Çok gereksiz yerlerden çok gereksiz sorular soruyor. Zor bir deneme ama ÖSYM hiç düşünülmeden hazırlanmış hissiyatını veriyor. Ben Paraf'ı öneriririm zor deneme istiyorsanız.

    AYT Sosyal-1
    Bilgi Sarmal: Zor bir deneme. Yorum sorusu pek yoktur, detau bilgi soruları normale göre daha fazladır. Video çözümleri çok açıklayıcı. Tavsiye edilir.
    Paraf: Sınav tarzına ve zorluğuna en yakını. Çok iyi bir denemedir.
    Toprak: Çok fazla yorum sorusu içerdiğini düşünüyorum. Bilgi soruları da eleyici olmaktan uzak.

    AYT Edb-Sos1
    345: Kapakta yazan zorlukların yanlış olması dışında iyi bir deneme. Tarihi çok hoş. (1. deneme çok zordu :d)
    Bilgi Sarmal: Bilgi Sarmal'ın genel denemelerindeki Edb-sos1'den bahsediyorum, yoksa Bilgi Sarmal'ın çıkardığı bir Edb-sos1 branş denemesi yok. Eğer dershanenizde veya internette bulursanız çözün derim. Bu derste bu yıl çözdüğüm en kaliteli denemelerdendi.
    Nitelik: Coğrafyada ve edebiyatta pek sevmediğim yerleri var. Yoklukta çözülebilir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi phosphophyllite -- 18 Ağustos 2020; 12:11:3 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Up
    Bu kardeşimiz çok alçakgönüllüdür bir o kadar da başarılıdır.Her türlü alanda başarılı olabilecek kapasiteye sahiptir.Sömürün derim eacılar.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bu sene dedikleri gibi daha az sayısalci mi var önümüzde :) bu sene sıralar tarihin en çok ileri attığı yıl olacak. Ulan 30 yaşında ossye girdim başıma gelmeyen kalmadı 😄

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Şu TYT mat.ın bir noktadan sonra yükselmesi deneme çözmeye mi bağlı?
  • phosphophyllite kullanıcısına yanıt
    Edbsos u sizin gibi yapabilmem için ne yapmalıyım

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Tebrik ederim
  • Kendisi telegram grubumuzun gururlarından biridir.Limit tgye inanılmaz bir tek atmıştı.Tavsiyelerinin çok kişinin işine yarayacağını düşünüyorum
  • tebrikler hocam

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Rez

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Çok güzel sonuç, güzel konu hocam, tebrikler. AYT EA 80 Maşallah'ınız var
  • TYT Fenden hangi sorularınız boş bu arada?
  • Bence öyle hocam. Çünkü belli bir yerden sonra konu bilgisi değil pratik öne çıkıyor. 30'lu netlerden sonra neredeyse tamamıyla denemeyle gittim. Bu hem hızımı artırıp şüphelendiğim sorulara tekrar bakma imkanı oluşturdu, hem de daha güçlendim işlem ve sayısal mantığımda. Deneme harici konu odaklı soru çözümü de yapmıştım fakat bunlar azdı. Kafa Dengi Challanger kitabınının geometri kısmı, Endemik'in geometri fasikülü, Karekök Rutin Olmayan Problemler. Bu kitapların hepsini çözmedim, zayıf olduğum konularda soru seçe seçe ilerledim.

    Kafa Dengi ve Karekök'ün kitabının zorluğu üst seviyede bence. Bu iki kitabı çözerken süreye pek takılmadım, sınavda gelecek birkaç zor soru için çözdüm diyebilirim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi phosphophyllite -- 31 Temmuz 2020; 20:38:48 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • İkisi de fizikten hocam :D. Şu balonlu soru ve havuza daldırılan ayna sorusu.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Rez

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Upollo

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • phosphophyllite kullanıcısına yanıt
    Balonu ben de yanlış yaptım hocam. Aynalı soruda gözlemci ile ayna aynı ortamda olduğu için hiçbir şey değişmiyor hocam. Sağlık olsun diyelim
  • Öncelikle tebrikler hocam. Tyt sosyalde 1-2 yanlış yapmak istiyorum. Bunun için ne yapmalıyım? Son olarak tyt matematikte 30 dolaylarındayım. Hedefim fullemek. Sizce süre sorununu nasıl ortadan kaldırırım? (6-7 boş bırakıyorum genelde) TEŞEKKÜRLER...

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Hocam bir konudaki mesajımı alıntılayacağım. Sonra biraz daha detaylandıracağım.

    "Bence de tekrar anahtar hocam. Zayıf olduğunuz yerleri biliyorsunuz, bu kısımları bir başkasına anlatırcasına anlatın, sadece takıldığınız yerlerde kaynağa bakın. Bu pratiği düzenli ve sürekli hale getirirseniz bence çok şey kazanırsınız. Ben neredeyse hep Limit El Kitabı ve onun üzerine yazdığım ek notlarla gittim, pek de sıkıntı çıkmadı. Soru bankası çözmek de bir tekrar tekniği ama konu anlatım kadar detaylı olmadığı için pek tutmadım. Biraz hantal geliyor bana SB'ler.

    Yazarları daha iyi tanımak için eserlerinin en azından bir kısmını okumak gerekli diye düşünüyorum. Ahmet Hâşim'in özelliklerini ezberlemektense O Belde'yi okuyup oradan çıkarımlar yapmak daha verimli olacaktır bence. Böyle öğrenilen bilgilerin çok daha kalıcı olacağını düşünüyorum. Çünkü bu şekilde yazar-eser-özellikleri arasında çok daha sıkı ve organik bir bağ kurulabilir."

    Hocam sıkı bir tekrar rutini ile edebiyat kolaylıkla yapılabilir bence. Ben konuları sırf Limit El Kitabından çalıştım. Hocamdan duyduğum, denemelerde gördüğüm bilgileri de o kitabın üzerine not aldım. Diğerlerine nazaran daha zayıf olduğumu düşündüğüm yerleri kitaptan birisine anlatır gibi anlatıyordum neredeyse her gün. Denemeleri de iyice analiz ediyor, her gördüğüm yazarı tekrar ediyordum. Limit-Paraf-345-Bilgi Sarmal'ı çözdüm.

    Tarihte biraz şansım yaver gitti, onu belirteyim :D. Selami Yalçın'ın videolarını izliyor, sadece bilmediğim şeyleri not alıyordum defterime. Aynı edebiyattaki gibi bir tekrar rutinim vardı. En azından iki günde bir zayıf olduğum yerlerde tekrardan video izlerdim, notlarıma bakardım, babamı yanıma çağırıp ona anlatırdım yahut soru sordururdum :D. Bir de Benim Hocam TYT-AYT soru bankasına da bakardım ekstra detaylar için. Paraf'ın sos1 denemesi alanının en iyisi.

    Bu iki derste de çıkmış soruları erkenden çözdüm. Son haftalarda ise bu sorulardaki bilgileri tekrar irdelemeye çalıştım. Böylece çıkmış, önemli bilgileri ve konuları erkenden tespit edip tekrar etme şansım oldu. Size de bunu öneririm. Sadece LYS sorularından bahsetmiyorum. Tarih için bence ÖABT de çözülebilir. Selami Yalçın hocamız konu konu LYS-ÖABT'leri birleştirip iyi bir iş yapmış o alanda.

    AYT coğrafyaya çalışmadım ben hocam. Atlaslarla büyüyen bir çocuktum, 18 yıllık hayatımda bir tane posterim oldu, o da dünya haritasıydı :D. Bir de uluslararası örgütlere karşı bir ilgim vardı. Şansıma bildiğim yerlerden geldi, yapabildim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi phosphophyllite -- 31 Temmuz 2020; 14:10:55 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Hocam ben ilk okuduğumda "hiçbir şey değişmez ki" demiştim ama optik bilgim felaket olduğundan işaretlemeyi düşünmedim bile :D. Tamamıyla benim hatam, fiziğe erken başlasam, daha fazla çalışsam çok daha iyi olurdu. Buradan tüm herkese bir ders olsun bu :D.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.