*** T-ROC KULLANICI KULÜBÜ ***

Araçla ikinci uzun yolumu aynı gün Ankara İstanbul Ankara olarak gerçekleştirdim. Genel itibarıyla bu yolculuk sırasında aracın tepkilerinden memnun kaldım diyebilirim. Kapalı ve yer yer yağmurlu, sisli havada hissettirmek eksiklik önde sis farlarımın olmamasıydı. Seyahatin büyük bir kısmı sabah ve akşam karanlığında geçtiğinden, aracım far performansı önem arz ediyordu ki bu konuda da daha önce de belirttiğim gibi Korollaya göre çok memnunum

Yol tutuş: aracın üzerindeki lastikler turanza. Bayiden gelen lastikler bunlar. Daha önce bu lastikleri ince yanaklı ama sert hamurlu olması ile tercih etmiştim. Bu araçta da karşıma çıktı. Genel olarak çok konforlu bir lastik değildir ama kolay kolay da yıpranmaz. Nette aracın yol Tutuşunu olumsuz etkileri olduğu belirtilmiş parlak asfaltlarda yavaş hızlarda bile özellikle otopark giriş çıkışlarında kaydırdığı doğru. Ancak yol şartlarında ben bir kaydırma görmedim lastiği kenara bırakıp araç dengesine bakarsak dıştan alınan süratli virajlarda dahil tehlike yaratıcı bir unsur rastlamadım. Sadece direksiyon alışkanlıklarım hala eski aracımı takip ettiğinden ufak tefek sert hareketler yapsan da aracın verdiği net cevaplar bir tehlike durumu yaratmıyor. Küçük bir tavsiye; gerekli durumlarda, virajlara girerken direksiyon arkasındaki sol kulakçıkdan bir kademe vites düşürmek sürüş güvenliğini olumlu yönde etkiliyor.

Motor performansı: eskiden Hyundai Getz Peugeot 106 gti gibi ufak ama kendisinden beklenmedik performans sunan araçlara otoban faresi ibaresi çok kullandırdı. Bence, T-roc bu tanıma güzel uyuyor. Gerektiği anda ara hızlanmaları güzel yapabildiği, yüksek süratle dahi daha üst hızları gaz pedal‘ın cevabı çok hızlı olduğundan, araç geçişlerinde kendinden daha üst segment araçlarda dahil güvensizlik yaratmıyor. Şanzıman alt kademelerdeki sesli ve muallak çalışması, yerin üst kademelerde, kararlı, hızlı ve konforlu sürüş; başka bir tabirle, sanki farklı bir şanzımanı geçiyormuş ise veriyor. Aracın yüksek yapısı ve görece motor sessizligi yüksek hızlardaki suratı belli etmiyor.

Yakıt ekonomisi: Bahsettiğim güzergahta ve sürüş şartlarında yaklaşık 8,5 litre ortalama yakıt tüketimi verdi. Araç ekonomik değil, ama müsrif de degil. Bu ayrım kabul kriterlerine bağlı. Çoğu kullanıcı açısından, istediğinde aradığı gücü bulmak, yakıt ekonomisinden çok daha önemli bir detay. Sakin kullanım ve çok yüksek olmayan hızlara alışkın olanlar için, bu aracın tüketimi, beklediklerinden yüksek olacaktır.

Konfor: araç yaklaşık 5000 km’ye geldi. Bunun 1500 kilometresi şehiriçi geri kalan şehirler arası yollarda geçti. Psikolojik değilse; corolla gibi yumuşacık bir araçtan sonra, aracına amortisörleri daha sert ve sesli gelmişti. Şimdi iyi alışkanlık ya da bir miktar çalışma etkisi ile araç bana yumuşak geliyor. Yol boyunca da kullanımı olumsuz etkileyecek, bu da çok kötüydü dedirtecek durum Yaşamadım, aksine keyifle kullandım.

Güvenlik Sistemleri: adaptif hız sabitleyici; uzun yolda çok fazla kullandığım bir opsiyon. Yolu sisli olduğu bölümlerde de bir ön güvenlik olarak kullandım. Çalışmasında bir problem görmedim. Sadece frenleme kısmını corollaya göre biraz daha geç yaptığı için, daha sert frenlemlerle karşılaşabiliyoruz. Tabi bu dediğim, otobanın en yüksek hız şartlarında geçerli olan durum şerit takip ise zaten bizde tam anlamıyla olmadığından, açmadın bir opsiyon eski aracımda da zaten kullanmıyorum. Ancak ona alışkın olanlar için, bizdeki şerit dışına taşırmayan ancak şeridi de ortalammayan asistan sistemi yetersiz kalacaktır. Kararın ayna işini gayet iyi yapıyor. Uzun far asistani corollaya gore cok daha az devreye girdi gibi. Tabi isik sartlari ve karsidan gelen arac sayisi ile degiskenlik gosterebilecek bir is. Far ve yagmur sensoru ise kararli ve istenildigi sekilde devreye giriyor.

Begenmediklerim: Kilyosun yokuslarinda trafiklerinde frene tam basilmadiginda aracin titresime meyilli olmasi. Frene tam basildiginda rolantiyi dusurmesi. Bu titresimler Volkswagen gibi premium algısı yüksek bir aracta olmaması gerekir. Bununla beraber DS G’nin çalışma prensibi de maalesef bu tip konforsuzlukları yaşatabiliyor. Klimada ise ayar yapma geregi duydum. İşte bu noktada dört sene boyunca kullandım corolla’da klima ayarını otomatiğe aldığımda müdahale etme gereğini cok az duymusumdur. Üstelik kullanimin 3,5 senesi Antalya’dayken.

Beğendiklerim: yukarıda saydığım maddeler aslında hepsi beğendiklerime giriyor fakat aracın rijit yapısı, trim seslerinin olmaması.

Arac donanimiz life paket. Yaklasik 1,5 aydir kullaniyorum. Arac her ne kadar eski olsa da 2025 yili irtasinda gelen opsiyonlarla bir miktar guncellendi ama yeni kasa geldiginde artik tamamen eski bir arac olacak. Araci yeni alip kesfedenler ya da ikinci el alacaklar icin bir miktar kendi kullanimima gore bilgilendirmek istedim.

Saygilarimla.

Araç bakım süreci yaklaşan arkadaşlar için naçizane tavsiye niteliğinde yazıyorum;
Dün 04.04.2024 tarihinde 10.00 da 2022 T-Roc R-Line aracımı 30.000 km bakımı için DOĞUŞ OTO VW ESENYURT servise götürdüm. Saat 17.00 de aracın işlemleri bitti. Araç muayeneye girmeden önce ilgili servis sorumlusu arkadaşa, sileceklerin bitik olduğunu söyledim garanti kapsamında değiştirilmesini istediğimi söyledim ancak garanti kapsamına girmediğini ısrarla belirterek 1300 TL silecek için para talep ettiler.
Arkadaşa yine ön plakalığımın kırık olduğundan değiştirilmesi için ricada bulundum ancak aracı teslim aldığımda plakalığın değişmediğini gördüm.
Özellikle servis notuna multimedia sistemlerinin güncellenmesi için not bıraktım ancak araca bindiğimde ilgili güncellemenin de gerçekleşmediğini gördüm.
Tüm bunları geçtim artık gerçekten aracı teslim alırken fark ettiklerimden en çok canımı sıkan şey ise aracı teslim etmeden önce yıkarken ppf kaplamanın içerisine su kaçırmışlar sağ arka kapı tarafında yaklaşık 4-5 cm çapında bi su balonu var şuan ve tertemiz çiziksiz bıraktığım araçta yine sol arka kapıda (Allahtan PPF var) ppf i ciddi çizmişler. Değişim gerekiyor.

Yaşadığım siniri ve hayalkırıklığını anlatamam ancak sakin kalmaya çalışıp araçta sorun olduğunu bu çiziğin ve su kabarcığının daha önce olmadığını ilettim teslim eden hanımefendiye. Hanımefendi özür diledi fotoğraflarını çekti ve yarın (bugün) mutlaka geri dönüş sağlayacağını belirtti. Ancak ne arayan var ne soran.

Siz siz olun aracınızı Doğuş Oto Esenyurt’a götürmeyin.

Yaklaşık bir haftadır T-roc Life paketi ile beraberim dört yıl boyunca Toyota corolla hibrit aracı büyük bir memnuniyetle kullandım. Açıkçası bu memnuniyet‘ten sonra t-roc için endişe duyduğum taraflar vardı. En baştan söyliyim bunların çoğu şu anda yok oldu nedenlerine gelirsem: aracın güçlü motoru ve hiç de fena olmayan yol tutuşu temel olarak zaten bir kullanıcının en memnun olacağı noktadır. Gerisi biraz teferruat. Madde madde gidecek olursak;

1. Güçlü motor
2. Güzel yol tuttuş
3. Pakete göre zengin donanım
4. İdeal boyutlar ve yükseklik
5. Yeni kasanın çıkacak olması nedeniyle şu ana kadarki en ucuz fiyatta satılması


Deneyimler

Araç 1000 km’yi geçti. Alır almaz İstanbul’dan Ankara’ya geldim. Yarım saatlik bir İstanbul trafiğinden sonra direk uzun yol yapmış oldu. Rodaji büyük ölçüde uzun yolda gerçekleşti. Yolda şiddetli yağmur ile yaklaşık 10 dakika yol aldım otoyoldaki su birikintilerinden başarıyla geçerken hiç alışkın olmadığım bir araç olmasına rağmen güven duygusunu hissettirdi. Dıştan girilen virajlarda yüksek süratlerde kayma eğilimi dahi göstermedi. Toyota‘daki arka bağımsız süspansiyonlardan sonra, tansiyonun bu konuda handikapları olacağını düşünüyordum, korktuğum gibi olmadı. Toyota’nın direksiyon rahatlığıve harika tur başarısını t.roc’da bulamadıgimi ifade etmek isterim. Bununla beraber direksiyonun seyir halindeki sertlik dengesi ise Toyota‘ya göre biraz daha önde. Toyota‘daki vites geçişlerini hissettirmeyen Cvt’nin yüksek hız yüksek devir handikapıni Dsg’nin yüksek hızlardaki yuvarlanma hissiyati çok iyi kapatıyor. Ancak ilk kalkışlarda doğru gaz pedalı basınca ayarlanmazsa kararsızlığı Toyota‘dan sonra farklı hissettiriyor. Özellikle ilk üç vitesin rampa aşağı motor freni reaksiyonu güvenlik açısından daha doğru olabilir fakat dört senedir CvT ‘ye alışkın bir kullanıcı hissettirdigi; beklenmedik bir yığılma duygusu. Bu zamanla geçecek bir şey hatta bir haftada normal gelmeye başladı bile diyebilirim.

Temmuz 2025’ten sonra gelen Life pakette dahi bulunan adaptif hız sabitleyici çok güzel çalışıyor. Toyota‘dan farkı mesafeyi beş kademe ayarlayabilmek bu güzel yanı ancak sol şerit‘teki aracı görerek yavaşlaması buna hala alışamadım. Muhtemelen bunu olması gerekenden daha yakında hissettiği için yapıyor ama yine de birden araç yavaşlayınca üstelik ölüm boşken garip oluyor. Şerit takip i asistanla her çalıştırmada kapatmaya çalışmak bir zülüm aynı şekilde STAR stop içinde geçerli.

Toyota da en beğenmediğim taraf frenin durma noktasının değişken olmasıydı. Bu ne demek? Hibrit araç olmasından kaynaklı filenin ilk bölümleri rejenere etkisi ile yavaşlamaya yönelik olduğundan ancak bunu ne zaman yaptığını bilemediğinizden bazen fren daha yukarıda bazen daha aşağıda frenleme etkisi yapıyordu 75.000 km aracın henüz fren balataları değişmemişti ama özellikle 15 20 küzerinde akan trafik ortamında frende hep bir tedirginlik yaratıyordu yüksek hızlarda böyle bir sorun yoktu. T-roc’ta frenlerle beraber oh be dedim artık nerede kavracağını bildiğim güçlü frenlerim var. İstediğimde frenle akıtırken istediğimde durdurabilmek bunlar daha kontrol altında.

İkinci rahat ettiğim konu Toyota’nın dream versiyonundaki farların aydınlatma etkisi çok zayıftı. Ayın bir haftası yaptığım Ankara İstanbul seyahatleri sabahın erken saatlerinde olduğundan karanlık otoban yollarında oldukça kötü bir görüş performans sağlıyordu. Life paketteki klasik olsa da aydınlatması güçlü led farlar biraz da yükseklik nedeniyle tabir caizse dağları taşlarıaydınlatıyor. Farlarla ilgili eksik diyebileceğim. Sis farıının olmaması.

Otomatik farlar, otomatik silecekler, kararan Ay’ın iç dikiz aynası, büyük dış aynalar, ön arka park sensörleri ile geniş bir tarama alanı, Anahtarsız giriş çıkış, ses yalıtımı Toyota‘dan üstün yanları

Eksik bulduklarım ise; hayalet ekrandaki versiyonların son derece az olması. Devir ve hız saatlerini yan yana görmemek kullanıcı aliskanliklari açısından tam bir felaket. Hadi bunlar yokken, dijitalden faydalanın dediğimiz ekranlarda görebildiğimiz veriler de son derece kısıtlı. multimedya ses kalitesi kötü diyemem ama ses derinliği Toyota’nın altında, dinleme verimliliği ise Toyota’nın üstünde.

Yakın zamandabu kasanın sıfırını bulunamayacak olması nedeniyle belki yukardaki detaylı anlatım sıfır alacak kişiler için bir şey ifade etmeyecektir. Ancak ikinci el almak için konuya geleceklere, birkaç bilgi aktarabilmek için yazdıklarım biraz uzun tuttum, umarım konuda kalabalık yaratmamıştır.

Saygılarımla.

Bu kadar paralara gerek yok ben sahler marka aldım önceki aracımda da kullanıyordum. Araca birebir uygun malzemesi kaliteli koku vs yok

Arkadaşlar merhaba bilgi amaçlı paylaşıyorum bugun 15 bin bakımı yaptırdım. 4 farklı servisten fiyat aldım 6700 tl fiyat verdiler fiyatta bir indiriminiz oluyor mu diye sorduğumda ikisi sabit olduğunu söyledi biri 6250 bir servis ise 6058 tlden yardımcı oldu. Yağ, yağ filtresi, sızdırmaz conta ve karter tapası değişiyor. Cam suyunu istemedim. Yağ Castrolun 0-20 yağını koyuyorlar 2750 tl gibi bir fiyatı var malzemeler ve işçilik 5000 tutuyor 1000 lirada kdvsi. Hava filtresi değişmiyormuş bence mutlaka değişmeliydi. Ön göğüsün sağ ucundan yalıtım malzemesi denilen kumaş hafif çıkmıştı kendiliğinden onu da göğsü sökmeden bir parçayla içeri soktular ben zaten göğüsün sökülmesini istemiyordum böylesi daha iyi oldu. Son olarak bakımı serviste yaptırdığım için bir yıllık yol yardım verdiler. Bakımı dışarda yaptırmak isteyen veya yalıtım malzemesiyle ilgili sorun yaşayan arkadaşlara bilgilendirme amaçlı paylaşayım dedim.

İzmir otoyolunda öylesine bi yapıştırdım limana yetişeceğim derken BMW X1 vardı benimle beraber yapıştıran onun önünde gittim fark ne açıldı ne de kapandı iki araç dip gaz eşit yürüyor. Basa bas giderken yol bitti zaten :) Yağ sıcaklığı da hemen artıyor zaten 20-30 dk 239 gidince. 240 demedi ama… Muhtemelen limitör var :) Ayrıca haklısınız, Aracın o hızlarda verdiği güven de Türkiye Milli Futbol takımı defans dörtlüsünün verdiği güvenle eşdeğer herhalde. Bir yanal rüzgarda 2 şerit birden atlıyor falan.

Araç yürüyor yalnız, kimse bu araca gitmiyor diyemez ki bence kasa hafifliğinden dolayı bu motor bu araca fazla bile. Gayet yürüyen bir araç hafiflik + 1.5 tsi kombiniyle. Eskişehir-İstanbul arasını 3.9 litre ile gitmişliğim de var bu arada.