Şimdi Ara

Max Payne 2: The Fall of Max Payne (2003) [ANA KONU]

Bu Konudaki Kullanıcılar:
4 Misafir (1 Mobil) - 3 Masaüstü1 Mobil
5 sn
77
Cevap
3
Favori
4.695
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
3 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Max Payne 2: The Fall of Max Payne (2003) [ANA KONU]


    "11 yıl önce çıkmış oyunun ana konusu şimdi mi açılır?" diyebilirsiniz. Ben de neden 11 yıl boyunca açılmadı derim. Max Payne 2, 2003 yılında Remedy tarafından yapılan ve Rockstar tarafından piyasaya sürülen bir TPS oyunudur. Bu kısımdan sonrası ilk oyun için spoiler içerir onun için ilk oyunu oynamayanlara bu kısmı okumasını tavsiye etmem.

    İlk oyunda Max, NYPD'de çalışan bir polistir Max bir gün eve geldiğinde karısı ve çocuğu bir grup tarafından öldürülmüş ve bu grubun Valkyr adında yeni nesil bir uyuşturucu ile bağlantılı olduğu ortaya çıkmıştır. Bu olaydan sonra Narkotik Şubesinden (DEA) olan arkadaşı Alex Balder'ın transfer teklifini kabul ederek Valkyr davasıyla daha yakından ilgilenir. Bu uyuşturucunun Punchinello Suç Örgüttü ile bağlantısını ortaya çıkarır ve bu suç örgütünde bir mafya patronu olan Jack Lupino'nun peşine düşer. Lupino'yu bulabilmek için onun bir adamı olan Vinnie Gognitti'yi yakalamaya çalışır. Onu yakalamaya çalışırken de Vladimir Lem adlı kişinin Vinnie ile savaş içinde olduğunu görür. Tam o sırada Mona Sax görünür ve yanlış kişiyi öldürdüğünü söyler. Mona, Punchinello suç örgütünün lideri Don Punchinello'nun karısının ikiz kız kardeşidir. Max, Don Punchinello'yu yakalamak için yola çıkar. Ama bir kişi tarafından takip edildiğini fark eder. Bu kişi Vladimir Lem'dir ve Max'e bir anlaşma teklif eder. Anlaşma, Punchinello'nun tarafına sonradan geçmiş birinin silah yüklü gemisini soymakla ilgilidir. Eğer Max anlaşmayı kabul ederse hem kendisi için hem de Vlad için karlı olacaktır. Max kabul eder ve gemiyi ele geçirir. Sırada ise Punchinello'yu yakalamak vardır. Max, Punchinello'nun malikanesine girer ve tam o sırada içeriye giren FBI ajanları Punchinello'yu öldürür. Sonradan anlar ki Punchinello, Valkyr işinde bir piyon görevi görüyormuş. Olayı asıl yürüten kişi Nicole Horne'dur. Horne'un peşindeyken Alfred Wooden ile tanışır. Alfred Wooden Max'e, eğer Nicole Horne'u öldürürse Max'e yapılacak olan bütün suçlamaları düşüreceğini söyler. Horne aynı zamanda Aesir şirketinin sahibidir. Max, Aesir binasına gider ve Mona ile karşılaşır. Aralarındaki diyalogdan sonra Nicole'un adamları gelir ve Mona kaçmak için asansöre koşar. Tam aşağı inmek üzereyken kafasında vurulup ortadan kaybolur. Max yoluna devam edip helikopteriyle kaçmak üzere olan Nicole Horne'un helikopterini düşürür ve Horne ölür.

    Gelelim ikinci oyuna. İkinci oyun Valkyr davasından iki yıl sonrasını anlatır. Alfred Wooden sözünü tutup Max hakkındaki suçlamaları düşürmüştür. Max yeniden NYPD'de çalışan bir polistir. Bir gece, devriye sırasında bir ihbar alır. Olay yerine, bir depoya gider ve bu deponun Vladimir Lem'in deposu olduğunu farkeder. Olay yerinde işledikleri cinayetleri geride hiç bir kanıt kalmayacak şekilde temizleyen "temizlikçiler" ile karşılaşır. Max, adamların peşine düşer ve o sırada ilk oyunda kafasına kurşun yiyen Mona Sax ile karşılaşır.

    Max Payne 2: The Fall of Max Payne (2003) [ANA KONU]
    (tam bu sahne )
    Mona espri yapıp ortadan kaybolur. Max, karakola geri döndüğünde gördüğü şeyleri anlatır ama Mona Sax'i gördüğünü anlatmaz. Çünkü Mona, Dedektif Winterson'ın ilgilendiği Senatör Gate davasının bir şüphelisidir. Sonra olayı çözmek için deponun sahibi olan Vladimir Lem'in bulmak için kendisine ait bir restoran olan Vodka'ya gider. Ama Vlad, Vinnie Gognitti ve adamları tarafından köşeye sıkıştırılmıştır. Max Vlad'i kurtarır ve olay hakkında sorular sorar. Vlad, bu olaydan Vinnie Gognitti'nin sorumlu olabileceğini düşünür. Çünkü Vinnie artık bir mafya içinde suç şebekesinin bir beyni olduğunu ve silah kaçakçılığı işinde kendisine rakip olan herkesi öldürttüğünü anlatır.

    Devamı spoiler olabileceğinden fazla devam etmek istemiyorum...

    Bu oyunu güzel yapan, oynamanız için sebep yapan, kısacası Max Payne yapan unsurları sayalım:

    1-) Sinematik yerine grafik roman tarzı ara sahnelerinin olması.

    Max Payne 2: The Fall of Max Payne (2003) [ANA KONU]


    2-) Soundtrack'i, müzikleri.



    3-) Hemen hemen hepimizin bildiği Bullet Time.

    Max Payne 2: The Fall of Max Payne (2003) [ANA KONU]


    4-) Hikayesi. Spoiler olacağı için bir şey yazmayacağım ama oynayanlar oyunun ne kadar iyi bir hikayesi olduğunu biliyorlar.

    5-) Karakterleri. Max Payne karakteri en sevilen karakterler arasında çoğu kişinin ilk 5'ine girmiş bir karakter. Normal evden işe, işten eve giden bir polis memurunun çöküşünü, oyun oyuncuya o kadar iyi bir şekilde sunuyor ki gel de adam için üzülme. Sadece Max de değil. Mona, Vlad, Winterson, Alfred Wooden vb. tüm bu karakterlerin hikayesini buraya yazsam 2-3 saat geçer.

    6-) Karanlık atmosferi.

    Max Payne 2: The Fall of Max Payne (2003) [ANA KONU]

    Vinnie'nin adamlarıyla Roscoe Street'de gezerkene...

    7-)Oynanabilir karakter sadece Max değil. Yer yer Mona'yı kontrol ettiğimiz bölümler oluyor ve gerçekten farklı bir karakteri kontrol ettiğinizi hissediyorsunuz. Gerek oynanış bakımından gerek karakter animasyonları bakımından.



    Oyundaki Karakterler:

    - Max Payne
    - Mona Sax
    - Alfred Wooden
    - Vladimir Lem
    - Vinnie Gognitti
    - Dedektif Valerie Winterson
    - Jim Bravura
    - Mike the Cowboy
    - Kaufman
    - Annie Finn
    - Corcoran
    - Violet
    - Ed
    - Mitchum
    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >







  • Efsane oyun

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Zamanında çok oynardık, eski günler aklıma geldi :)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi fenerliso -- 30 Kasım 2014; 12:15:12 >
  • Oyundaki easter egg'leri gösteren şu videoyu izlemenizi öneririm:
  • Cidden şaheserdir ilk 2 oyun
  • Steam'de Max Payne 2'ye indirim var kaçırmayın derim.
    18 TL yerine 5.40 TL. (%70)
    Max Payne Bundle (Max Payne 1 ve 2'nin bulunduğu paket) ise 24 TL'den 6'ya inmiş.
  • efsanemdir max payne
  • Ana konusunu açmışken Max abimizin efsane sözlerini yazmamak olmaz.
    1-) The past is a gaping hole. You try to run from it, but the more you run, the deeper, more terrible it grows behind you, its edges yawning at your heels. Your only chance is to turn around and face it. But it's like looking down into the grave of your love. Or kissing the mouth of a gun, a bullet trembling in its dark nest, ready to blow your head off.

    [Geçmiş sürekli büyüyen bir delik gibi. Ondan kaçmayı denersin, ama sen sen koştukça o daha da derinleşir daha çok bela peşinden gelir, ayağının altında kenarları gittikçe esner. Tek şansın ise, arkanı dönmek ve yüzleşmek. Fakat bu sevdiğin kadının mezarına bakmaktan farksız. Ya da bir silahın ağzını öpmek, kafanı uçurmak için hazır olan, yuvasında titreyen bir kurşun.]

    Çeviri bana ait değildir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ellerindenoperim17 -- 30 Kasım 2014; 17:17:46 >




  • ilk oyuna mesaj var
    Max Payne 2: The Fall of Max Payne (2003) [ANA KONU]



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ellerindenoperim17 -- 1 Aralık 2014; 22:17:46 >
  • God Mode On
    Max Payne 2: The Fall of Max Payne (2003) [ANA KONU]
  • Duygulandım resmen ilkokulda baya oynardım bu oyunu. Menüsünde çalan o müzik hala kulaklarımda. Şu 2 oyunun atmosferinin yarısı kadar bir atmosfer olsaydı 3. oyunda o da efsane olurdu. Neyse indirimleri kaçırdım. Kış indirimlerinde alıp tekrar oynayıp nostalji yaparım.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi axeles -- 3 Aralık 2014; 2:13:11 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Zaman ne çabuk geçmiş tüm seriyi oynamış bitirmiş birisi olarak severim Max kardeşimi
  • quote:

    Orijinalden alıntı: axeles

    Duygulandım resmen ilkokulda baya oynardım bu oyunu. Menüsünde çalan o müzik hala kulaklarımda. Şu 2 oyunun atmosferinin yarısı kadar bir atmosfer olsaydı 3. oyunda o da efsane olurdu. Neyse indirimleri kaçırdım. Kış indirimlerinde alıp tekrar oynayıp nostalji yaparım.

    Aynen üçüncü oyunu atmosfer konusunda hiç beğenmedim. Atmosfer olarak zirve, ilk oyundu.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bir gün şu oyunu Playstation 2'de deneyip oynanış olarak konsolda nasıl durduğu hakkında değerlendirme yapmak istiyorum.
    Onun dışında Part 3 Chapter 1'de birçok kişi takılmış. (Gerçi artık kimse oynamıyor ama...) Her ne kadar o bölümle ilgili bir sürü walkthrough videosu olsa da bir tane de ben yapmak istiyorum.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bir ara 3 çıkacak falan diyorlardı. Çıktı mı acaba?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: kckfrk

    Bir ara 3 çıkacak falan diyorlardı. Çıktı mı acaba?

    2012 Mayısında çıktı 3. oyun.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Konuyu canlandıralım.
    Arkadaşlar internetimdeki ve hoparlörümdeki sorunlardan dolayı çekmeyi planladığım videoyu upload edemedim. En kısa zamanda düzeltmeye çalışacağım.
  • Ah ne büyük zevk alarak oynamıştım ben 1 ve 2'yi. En kısa sürede tekrar yükleyip oynamak lazım. Bu arada Late Goodbye şarkısını deli gibi dinliyorum, oyun aklıma geliyor hüzünleniyorum.
  • Defalarca bitirdim küçüklüğümün oyunu 1 hafta önce tekrar kurdum gerçekten efsane süper oyun.
  • Konu canlanmışken Max'in vecizelerinden devam edelim :
    The past is a puzzle, like a broken mirror. As you piece it together, you cut yourself, your image keeps shifting. And you change with it. It could destroy you, drive you mad. It could set you free.

    Türkçesi: Geçmiş, bir yapboz gibidir, tıpkı kırık bir ayna gibi. Parçalarını birleştirdikçe, kendinden bir şeyler koparırsın, suretini sürekli değiştirirsin. Ve onunla beraber sen de değişirsin. Seni yok edebilir, delirtebilir. Seni özgür kılabilir.

    Çeviri: @FifaNetworkTR



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ellerindenoperim17 -- 23 Aralık 2014; 18:14:06 >
  • 
Sayfa: 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.