Küçük esnaflar düşmeye başlıyor (2. sayfa)

İnsanlar temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor, karşılasa da elinde ekstra para kalmıyor bu yüzden esnaflardan alışverişe sıra gelmiyor. Esnaflar asgari ücret düşük olsun elemanlara az para versin istiyor ama sonuç dönüp dolaşıp yine kendine giriyor..

Bende kendi çapımda esnafım şu an iş yapmamak iş yapmakta daha karlı kanımca. Çünkü ben matbaacıyım. Kağıt ton fiyatı 2000 olara dayanmış durumda. Geçen sene aldığım 1 ton kağıt şu an 30 bin TL bandına gelmiş. Toptancılar vadeyi kaldırdığı için iki ton mal almanın maliyeti 60 bin TL ye dayanmış durumda.

Benim aylık kağıt tüketimimin 10 ton civarında dolduğunu düşündüğümde bunu finanse etmek için 300 bin TL nakit paramın olması gerekiyor. Onun yerine 300 bin TL yi dövize yada döviz korumalı hesaba yatırsam yeminle daha fazla kazanırım.

Esnaf denince kazıkçı bakkal, çakal büfeci gibi şeyler geliyor aklınıza ama benim gibi bir çok işletme finansman zorluğu çekiyor ve ya kapatıyor yada küçülmeye gidiyor. Olan yine çalışana oluyor. İşsizlik artıyor.

Bugün baktım 300 mt'de devreden tonla kafe-lokanta var.

Hemen dükkan komşumuz lokanta , en az 10 yıllık , sahib başında , tabldotta veriyor çevreye o da devrediyor.

Benim teorim çocukluğumuzda köfteciye giderdik , sadece köfteci veya bir elaman olurdu.

Piyasa ona dönecek.

Genel olarak baktığımızda pek çok şeyin bir biri ile bağlantılı olduğunu görürüz. Şimdi bakalım bir isterseniz

1. TUİK'in açıkladığı TÜFE enflasyonu %36, ÜFE ise %80. Şimdi bu rakamlara baktığımızda Üreticilerin ürettiğini ürünün maliyeti %80 artmış ama üreticiler bu oranın ancak %36'lık kısmını fiyatlara yansıtmış, üstünü cebinden karşılamış diyebiliriz. Bir diğer bağımsız grup olan ENAG ise 2021 enflasyonunun %83 gibi olduğunu söyledi. ÜFE oranına bakınca ENAG rakamı daha gerçekçi. Burada markete, pazara giden insanlara da sorarsan ENAG gerçek enflasyonu hesaplıyor
2. TUİK %36 enflasyon açıklayınca maaş zamları da buna göre yapılyor. Senin harcamaların %86 artarken %36 zam alacaksın demek bu. Bu da alım gücün geçen seneye göre düştü demektir. Düşüş %50 kadar diyelim.
3. Üstüne hükümet bir çakallık daha yaparak elektrik, doğalgaz zamlarını Ocak ayına öteledi. Bunun için devasa bir rakamı bütçeden harcadı. Bu da yapılan zamların 2021 enflasyonunu daha da arttırmasını engelledi. Ancak 2022 Ocak enflasyonuna yansıyacak bu rakamlar ancak 2023 senesinde yapılacak zamlara etki edecek.
4. Bu durumda insanlar harcamalarını kısar. çünkü gider arttı, gelir azaldı. Bu kısma işlemi de en çok küçük esnafı vuracak harcamalardır. Örnek olarak çiğ köfte alıyorsun ayda bir almazsın, kim kaybetti, mahallede çiğ köfte satan esnaf. Ayda bir pide söylerken söylemezsin, kim kaybetti, mahalledeki pideci. Çocuklar kola alacakken almazısn, kim kaybetti, mahalle bakkalı.
5. Krizin ilk vuracağı kesim küçük esnaf kapatınca, küçük esnafın mal aldığı tedarikçilerde de sorun yaşanacak. Tedarikçinin de geliri azalacak ya da batacak. Her iki durumda da maliyet çalışan işçilere yıkılacak. Çoğu işsiz kalacak. toplumsal olaylar kısmına değinmiyorum.
6. İşsizlik arttıkça harcamalar daha da kısılacak, piyasaya giren para arzı azalacak. Bu da daha fazla işsizlik ve daha düşük harcamaya dönecek.
7. Bu durumda enflasyonun düşmesi beklenir. Çünkü alan yoksa o malın fiyatı düşer. Ancak ülkede üretim yabancı girdiye bağlı olduğundan enflasyonu etkileyen ana kalem döviz kurlarındaki artış. Döviz kurlarının düşmesi pek olası değil, Merkez Bankası rezervi -56 milyar $, tamamlamak için dolar almak zorunda, Kamu iç borcun %60 kadarı döviz ile, özel sektör borcunu ödemek için döviz almak zorunda, Yap işlet devret projeleri dolar garantili. Ödemek için para bulacaksın ya da para basacaksın her iki durumda da döviz artar. Kısaca dövizin düşmesi pek olası değil. Daha da artacak. Bu durumda enflasyon da artacak
8. Döviz arttı, işsizlik arttı, enflasyon arttı bu üretici üstünde aşırı bir baskı oluşması demek, üretse zarar edecek çünkü ürettiği fiyattan satabileceği kimse yok. kimse zararına üretim yapmaz, en son kapatacak dükkanı, çekilecek üretimden. sonuçta tarım-hayvancılık-sanayi çökecek. işsizlik daha da artacak
9. Sonuçta devamlı yükselen işsizlik, artan döviz, artan enflasyon ile aşırı durağan bir ekonomi. Stagflasyon diyor yabancılar buna. Kriz değil bu, buhran. 3 senedir zaten bu buhranın başlangıcını yaşadık. Şimdi buhran daha da derinleşecek. bir önceki maddede değindiğim üreticinin iflası/kapanması ile para olsa bile satın alınabilecek ürün bulunamayacak.
10. Üstüne bu sene yaşanacak tarım krizi var. Geçen sene dolarda yaşanan yükseliş gübre, yem, ilaç fiyatlarının artmasına yol açtı. Bu da tarımda daha az gübre ve ilaç kullanılmasına yol açtı. Sonuçta rekolte çok düşecek.
11. Mayıs/Haziran gibi tarımda istenilen rekolte alınamayacağı için bakliyat dahil aklınıza gelen her üründe fahiş fiyat ortaya çıkacak. Bunu hükümet tavan fiyat uygulaması ile bastıracaktır ancak neticede çiftçilik yapan son kişiler de bu işi bıraktığında geri dönülemez bir yola da girmiş olacağız.

Kısacası AKP iktidarda kaldığı her gün daha da kötüye gideceğiz. Şimdi buna cevap yazacak trollere ithafen yaşayarak göreceğiz çünkü bu troller rakamlardan, yaşananlardan zerre anlamıyor.

Hocam bu biraz korkutucu değil mi yemin ederim o zaman ne yapacağımı hiç bilemeyeceğim.

Korkutucu ya da değil başımıza gelecekler bunlar. İflas dalgaları başladıktan sonra artık bunu teşvikle, piyasaya kredi vermekle düzeltemezsin. Adam sermayesini kaybetmiş, tarlasını/traktörünü/hayvanını hacze vermiş. bu adam para kaybetmiş ancak en önemlisi tekrar işe sıfırdan başlama hevesini kaybetmiş. bu noktada bu adamı tekrar yatırım yapmaya ikna etmek çok zordur. Kısacası daha yolun başındayız. bir 6 ay sonra daha net gözükür ancak şu aşamada hükümetin yaptıklarına bakıyorum, sadece muhalefete laf sokma derdindeler. piyasaya ümit pompalamaya çalışyırolar ama lafla peynir gemisi yürümez, görecekler.

Şu an bir dip görmek mümkün değil. Ben akşam açıyorum ve dinlemeye çalışıyorum, ne yapmaya çalıştıklarını anlamaya çabalıyorum ancak şu aşamada tek yaptıkları muhalefete laf sokma ve sanki krize hakimmiş imajı çizip güven pompalamak. kendilerinden emin görünmeye çalışıyorlar ancak uygulama bilim dışı.

Dip ne zaman görülecek? yaz aylarına doğru tarım krizi de patlarsa (o zaman kadar tedbir alırlar mı, nasıl bir tedbir alırlar, nasıl bir çözüm üretirler bilmiyorum) millet yiyecek ekmek bulamaz hale gelir. Bunu neden söylüyorum, ülke kullandığı buğdayın %50'den fazlasını ithal ediyor. biz bunu işliyor satıyoruz diyenlere ekmeklik buğday ithal ediliyor bu ülkede. Ekmeği ihraç edebilir misin? edemezsin.

hadi ithal ettiğimiz her gram buğdayı işleyip satıyoruz diye düşünelim. Bu sene o buğdayı işleyen fabrikalar ihtiyaçları olan buğdayı yurt dışında bulamazsa ne olur? ye yerli buğdayı çeker, buğday/un fiyatları uçar ya da üretimi kısar, karşına işsizlik olarak geri döner.

Neyse konuya dönelim dünyada zaten tarımda bir rekolte düşüşü olacağı öngörülüyor ve önce kendi vatandaşına bu ürünleri verecekler. bu da eskisi gibi bol keseden ucuz ürün bulamayacağız demek. eğer alacak buğday bulamazsak bu fabrikalar unu nasıl üretecek? ekmek nasıl üretecek. kısaca AKP yaz aylarında taze tarım ürünlerinin piyasaya sürülmesi ile enflasyonun düşeceğini hayal ediyor ancak tam tersi bir durumla karşılaşabiliriz.

Tabii hükümet bunu engellemek için fahiş fiyata razı olup bu ürünleri ithal edebilir ve iç piyasaya daha düşük fiyattan sunabilir ancak bu da dış ticarette zararın katlanmasına yol açacağı gibi bütçeyi de olumsuz etkiler ve bunu ek vergiler olarak yine tüm vatandaşlar öder.

Neticede artık bu buhran altından kalkılamaz hale gelmiş olur. Benim gördüğüm muhalefet te bu krizin geldiğini görüyor ve erken seçimi Kasım ayı gibi olmasını planlıyor. Ancak tabii bu arada olan vatandaşa olacak.

Bir de üstüne dövize endeksli hesapların geri ödemesi gelecek. o konuda da bütçede bir kalem ayrılmış değil. yani ödeme yapılacak ama kasada para yok.

reçete ise basit. şu anda ülkedeki sorunların ana sebebi güvensizlik.

Sen Merkez Bankasının başkanını zırt pırt görevden almayı bırakırsan, üstüne konuya hakim ekonomislerden oluşan kalifiye bir ekibi oraya atarsan, TUİK'i emir kulu olmaktan çıkarıp adam gibi enflasyon hesabı yapmalarına izin verirsen, adaletin bağımsızlığını sağlar ve garanti eder AİHM'nin kararlarını bir an önce uygulamaya koyarsan ülkede bir güven iklimi esmeye başlar. Üstüne hak ve özgürükler konusunda bir kaç adım atarsan deme gitsin. Misal Tiwtter'da yazı yazdı diye on binlerce insana dava açmazsan...

Bunları AKP, yani sayın reis-i cumhur yapabilir mi? sanmıyorum. İktidar değişmeden de bir düzelme olacağını sanmıyorum.

millet bahçelerinde ağlayabilirler, zerre üzülmüyorum

Tebrik ederim. Cidden içtenlikle. Mesajınız da hem doğru hem güzel.

Biz de böyle yıllarca çalıştık. Artık işçi çalıştırmak bana çok zor geliyor. Uğraşıyorsun uğraşıyorsun, senin ofis telefonundan adamı iş başvurusu yaparken buluyorsun. Haftada altı gün anlaşmış adama jest diye altıncı günleri hediye ediyorsun, Cumartesiler artık onun olsun, yaşı da ilerledi ustabaşının diyorsun, iş yetiştirmek için çağırdığında gelmiyor. (parasıyla valla fazla mesaisiyle)

(O iş başvurusuna da kulak misafiri oldum, tesadüfen atölyeye girdiğimde. Adama 2002'de 2400 lira veriyorduk. Karşı taraf 1500 teklif etmiş haftada altı gün, "Ne binbeşyüzü ya" diye karşı tarafla kavga etti şaka gibi)

İstihdam da zor yav. Ben bayağıdır kimseyle uğraşmak istemiyorum. Size kolay gelsin. Umarım çok iyi elemanlara rast gelirsiniz.

Konuyla ilgili olarak da

Ben hayatımda bu kadar zor ve karanlık bir dönem görmedim. Umalım da güneş doğmadan önceki son karanlık olsun.

Dünyadaki herhangi bir ülkeyi kendinizi çok sevdirerek çökertmek için, erdoğanın uyguladığı tüm politikaları eksiksiz uygulayın..

Esnaflık gerçekten baya zorlaştı. Bide işçi çalıştırıyorsan 4250 TL nasıl verecekler merak ediyorum daha kötüsü sigortasız çalıştırıp 2.000 3.000 TL ye çalıştırınca işçiye de yazık.

Benim de dikkatimi çekiyor, Mecidiyeköy gibi bir çarşı ölü gibiyse gerisini siz düşünün.

Bu pahalılıkta dışarda yeme içme bitti gibi bişey.Dediğin gibi 50 Gr tavuk dönere 15 lira fiyat çekiliyor.50 liraya ancak doyulur bu zamanda.4 kişilik bir aile yemeğe gitse min.200 lira .Ancak Yemeksepeti,getiryemek gibi kuponlu indirimli çalışanlar biraz daha iyi iş yapar.

Alışacaksınız