KONDA 2024 Şubat Toplumsal Cinsiyet Araştırması

Türkiyede halkin cogunlugunun halen ortadogulu kafadan cikamadigini gözler önüne sermis

KONDA 2024 Şubat Toplumsal Cinsiyet Araştırması:

Kadın çalışmak için eşinden izin almalıdır.

Katılıyorum %48

Katılmıyorum %39

Ortada %14

Kadının birinci sorumluluğu ev işleri ve çocuk yetiştirmektir.

Doğru %57

Yanlış %43

En önemli kimliğiniz hangisidir?

Din/mezhep %49

Etnik köken %20

Cinsiyet %14

Maddi durum %14

Siyasi görüş %3

Etkili Haber (@etkilihaber) on Xtwitter

KONDA 2024 Şubat Toplumsal Cinsiyet Araştırması: 📍Kadın çalışmak için eşinden izin almalıdır. Katılıyorum %48 Katılmıyorum %39 Ortada %14 📍Kadının birinci sorumluluğu ev işleri ve çocuk yetiştirmektir. Doğru %57 Yanlış %43 📍En önemli kimliğiniz…

https://twitter.com/etkilihaber/status/1784166840597656044

avrupada bile izin alıyor,herkes yatış memur,kalifiyeli masa başı,klimalı pöfür pöfür ortam,beyaz yaka değil,magandaların ayıların içinde çalışan kadında dolu tabiki kocasının iznini alıcak özellikle iş yerinin ortamı konusunda.

ülkedeki kemalistler yada ateistler bile kocasının onayını alıyor .

Ne sacmaliyorsun sen almanyada bir kadina benden izin almalisin de calismak icin seni ertesi gün bosar en muhafazakari bile  

Karısını kimse bilmediği güvenmediği bir ortamda çalıştırmaz boş yapma,herkes masa başı iki tık tık,iki fık fık,beyaz yaka değil. 

Hayatın gerçekleri başka asıl sizinki hayal fazla light kepekli bekarsındır ondan evlen görürüm seni.

Karın memur öğretmen doktor olur tabiki hayat güzel o erkeğe,konfeksiyonda toptancılarda esnafta karının ayıların,kıroların içinde çalıştığını düşün bakıyım başı belaya kavgaya giren var bildiğim.

Bende hic bir kadini kendi maasimla beslemek istemem Türkiyedeki kadinlarin %70-80 i bu kafada ben bu olayada kezbanlik diyorum

Bilmedigi güvenmedigi ortam ne ? görende sanacak kadinlarin cogu mahmut pasada yada kenar mahalle semtlerinde falan calisiyor

Ne o yoksa almanyadadami akrabalarin var bu uydurma teorindeki olaylara sahit olan  

Kaynak Almanyada ki hayali akrabaların mı?

Yok amerikadaki kuzisi  

Tandığım seküler olsun dindar hatta evi Atatürk portreleriyle dolu olsun,kocasına bu konuda danışmayan onay almayan insan bayan yok,insani bir duygu çoğunuz bekar olduğu için doğal yorumlar tabi.

Özellikle eşi genç güzel alımlı bir bayansa kimse karısını öyle saldım çayıra mevlam kayıra yapmaz namusunu.  

olm çalışmak güzel bişey mi keşke hanımım beni çalıştırmasa

Kerimcem yalan söylediğin rahatlıkla anlaşılıyor, sal gitsin.

Boşanmanın mutsuz çocuğa sebep olduğuna dair varsayımınız doğruysa ulkelerin mutluluk endeksi ile boşanma oranları arasında negatif korelasyon olması gerekir. Bu korelasyonu gösterebilir misiniz?

Normal olan şey her bireyin toplumsal üretime katkı sağlamasıdır. Normal şartlarda bir erkek eşinin kendisini geliştirmesini, kendi ayakları üzerinde durabilmesini, kendisine bağımlı bir yaşam sürmemesini, sağlıklı sosyal ilişkiler kurmasını ister.

Annesiz veya babasiz büyüsen mutlu olurmuydun? Böylesine insani ve basit seyleri kavrayabilmek icin birtakim endekseleremi gereksinim var? Örnekler gözümün önünde zaten. Bir cok cocuk var babasi annesini terketmis, annede ayri bir travma var cocukta ayri. Kadin o günden beri hayata küsmüs, cocuguna tek basina bakiyor. Böyle bir kadin baktigi cocugu ne kadar mutlu edebilir? Yada cocuklarini terkedip gitmis anneler var, bunun cocuklarda actigi yarayi ömürleri boyunca tasiyorlar. Cocuklarda kucuk yaslarda kendini suclama basliyor. Büyüdükce sucun kendilerinde olmadigini anliyorlar bu seferde cocukken gelistirdikleri psikolojiden kurtulamiyorlar. Ülkelerin mutluluk endeksi cocuk gelisimini ne derece yansitiyor? Zaten mutlulugun yukselidigi ülkelerde dogum oranlarina bakarsaniz dusuk oldugunu görürsünüz. Insanlar uzun iliskiler yasayamiyor, birbirlerine güven yok ve uygun aile ortamida olmuyor, bosanmalar yüksek. Babasiz veya annesiz büyüyen cocuklarins ayisi cok. Her cocuk büyüdügünde yasadigi travmayi paertnerine ve kendi cocuklarina aktariyor. Birey kisisel sorunlari asmadan toplumsal üretime ne derece katki saglar? Mutluluk endeksi sizi yaniltmasin, bu belki yasams tandarti hayat kalitesini icerir ama kisinin saglikli iliskiler kurup yürtebildigi anlamina gelmez. Babasi cocukken siddet uyguladigi icin agir psikolojik hastaliga yakalanmis cocuklar taniyorum, adama uzaklastirma verildi ve cocuklarini göremez birdaha. Cocuk genc yasa geldi ama öfke problemi ve saldirganlik var, ilaclarla bu durumu kontrol altina almaya calisiyor. Kardesi ise 13 yasinda intihara kalkisti, ayni dertten muzdarip. Bu cocuklarin topluma katilmalari kolay degil, toplum tarafindan anormalliklerine sevgiyle yaklasilmasi gerekiyor, buda zor. Ebeveynlerin uckur keyfinin derdini cocuklar cekiyor.

çok ileri vasıflı iyi okumuş yada memur olmayan bir kadınla evlenirsen karının işyerini görmeye tartmaya bile gidecen tanıştırma bahanesiyle at fava bekle. 

Alt metin: Çalışan kadın o....'dur, kocası da g....'tır. Kirli zihniyetini kusmuşsun yine Kerimcem.

Türkçede çarpıtma dediğimiz, tartışma jargonunda saman adam saftası denen şeye başvurmuşsun. Ebeveynleri boşanmış çocuk annesiz veya babasız büyümek zorunda değil. Ebeveynlerin boşanması çocukların maddi ve manevi ihtiyacını karşılamaya engel değil. Terkeden baba vs. alakasız örnekler. Boşanmak da evlilik kadar doğal. Elbette ki anne babanın birbirlerini her zaman sevdiği, evli olmaktan mutlu olduğu, büyük kavgaların, sert tartışmaların, psikolojik veya fiziksel şiddetin hiç olmadığı bir aile çocuk için idealdir. Fakat dünyada kaç tane böyle aile var? Ben de size sorayım, annenin ve babanın birbirlerini sevmediğini ortamda çocuk ne kadar sağlıklı büyüyebilir? Bazı çiftler çocuk var diye mutsuz evliliklerini sürdürüyorlar ama bu çocuğa aslında zarar veriyor. Bunu ben değil, pedagoglar söylüyor.

Ülkelerin mutluluk endeksi çocukların psikolojik gelişimlerinin ne denli başarılı olduğunu gösteriyor. Mutluluk ve refahın yüksek olduğu ülkelerde doğum oranı düşük, doğrudur. Fakat insanın birincil amacı mutluluk ve refahtır. Eğer bu yüzden doğum oranları düşüyorsa mutluluğu düşürerek çözüm bulunmaz. Hayat kalitesi ve refah daha az stres getirir. Bu da daha sağlıklı insani ilişkilerin kurulmasını sağlar. Boşanmak sağlıksız bir durum değildir. Mutsuz bir evliliği sürdürmek sağlıksız bir durumdur. Gelişmiş ülkelerde insanların birbirine güvenmediğini neye dayanarak söylüyorsun. Avrupa'da bir süre yaşadım. Genel olarak gördüğüm şey, insanların birbirlerinin sözlerine güvendigidir. Sana güvenirler ilk etapta ama yalan söylediğin ortaya çıkarsa bir daha toparlamak zordur.

Türkcede basitce kendi düsüncelerini karsindakine dikte etmek icin bos yapma dedigimiz seye basvurmussun. Ebeveynleri bosanan cocuklarin geneli bu ebeveynlerden en az biriyle yeterince görüsme imkani bulamiyor. Cevremdede cok örnegi var bunun. Ayrilan esler baskalarindan ayrilmis eslerle evlenip baska sehirlere gidiyor. Onun cocugu onda digerinin bunda vs. Karman corman hersey, kendi cocuguyla ilgilenemiyor kendi evliliginden olmayan yeni esinin cocuguyla ilgilenebildigi kadar. Ebeveynler nafaka gibi sorunlarla ugrasiyor bunlar cocugada yansiyor, genelde kadinlar cocuklarin babasiyla yapacagi görüsmeleri koz olarak kullaniyorlar. Cevremde bosanmis olupta cocuklariyla gerektigi sekilde ilgilenebilen tek bir ebeveyn yok! Ya sürekli annede yada babadadir.

Bosanmak tabikide sagliksiz degildir, bir evlilik yürümüyor ise bosanmak en dogrusudur. Gelismis ülkelerde güvenmiyorlar derken, bu sözüne güvenmemek degil bunu davranisla gösterip sonradan magdur olmanin önüne geciyorlar. Örnek olarak Avrupalilar herseyi esit paylasir, erkek ödeyecek kadin yiyecek yok. Cünkü onlar bircok seyi bizden önce yasadiklari icin bunu artik benimsemisler ve bu sekilde önlem almislar. Kizla erkek Avrupada ayri eve ciksa kirayi alisverisi herseyi ortak ödüyorlar ve genelliklede evlenmeyip birlikte yasiyorlar. Evlilik nafaka gibi dertlerle ugrasmak istemiyorlar, eger cocuk olursa baba ona mecburen ödeme yapiyor. Bizim daha bu konularda alacagimiz cok yol var, henüz yolun basindayiz.