hiçbir şey yapmayıp coğrafya kaderdir diyen nesil

edit 2: ebeveynlerini suçlayan elemanlar gelmiş. ee sabancı veya koç ailesinde doğmadık diye oturup ağlayalım mı? aile kötü diye mi sızlanalım? artık büyüdünüz, şunun farkına varın. hayatınız kötü diye kimseyi suçlayamazsınız. artık çocuk değilsin, kimse sen ağladın diye gelip eline çikolata vermeyecek. şu çocuk kafa yapısından çıkın, yetişkin olduğunuzun farkına varın. "Zor zamanlar güçlü insanlar yaratır. Güçlü insanlar güzel dönemler yaratır. Güzel dönemler zayıf insanlar yaratır. Zayıf insanlar zor dönemler yaratır.”

EDIT: bu nesil kitap da okumadığı için yazılanları anlama konusunda sıkıntı yaşıyor. adamlarla türkçe konuşarak anlaşamıyorum. benim yazdıklarımı ısrarla tr'yi ve hükümeti övmek olarak algılıyorlar. tr'de zaten işin i'si yok onun aksini iddia etmiyor kimse. tr'de iş bulmak ve yaşamak isteyenlerde beni ilgilendirmez benim yazdığım kesim coğrafya kaderdir diyen gitmek isteyen ama hiçbir şey yapmadan sadece ağlayan nesle

gençlere nankör diyen boomerlardan degilim ama haklı olmadıkları noktalar yok degil

bu z-neslinin en sinir özelliği hiçbir şey yapmayıp bir şeylerin değişmesini beklemek

yahu bende isterim buradan kaçıp kurtulmak ama bu tarz şeyler sadece oturup sosyal medyadan ağlayarak olmuyor

çevremden gözlüyorum hepsi 7/24 discord takılıp günün yarısından fazlasını saçma oyunlara gömüyorlar sonra akşam storylerde coğrafya kederdir diye ağlıyolar

ulan seni amerika avrupa neye alsın? ne kalifiyen var? üni okumandaki tek amaç aileden kaçmak, yabancı dil desen yok, spor zaten hak getire, sanat manat hiç girmiyorum bile

olum madem coğrafya kaderdir diyorsunuz söyleyin avrupalı bir işveren binlerce alternatif arasından niye seçsin?

ağlamak kolay. zor olan bir şeyleri değiştirmek için çabalamak

hiçbir şey mi yapamıyorsun? cebinde beş kuruşun mu yok? en kötü oyununu 8 saat degil 4 saat oyna geri kalan 4 saatte de yabancı bir dil öğren. günde 4 saatten 6 ay çalışsan 720 saat yapar. 720 saat yabancı dil calısmak ne demek biliyor musunuz? tr'de ileri düzey yabancı dil bilen %2'lik dilime girmek demek. birlikte mülakata girdiğin kişilerin %98 ini elemek demek

elinin altında dünyadaki kitapların %70'ine (belki daha fazlasına) ve milyonlarca videoya erişimin var. bugün google'dan tek bir aramayla istediğin her konu hakkında sınırsız kaynak bulabiliyorsun, harvard'daki hocalardan bedavaya ders dinleyebiliyorsun. eski nesil olsa "imkan yoktu" diye bahane bulabilir ama internete erişebilen nesil için imkansızlığı bir bahane olarak görmüyorum

evet öyle.

bir şeyler yapmak isteyen insan mızmızlanmaz çünkü mızmızlanmak ve ağlamak zaman kaybıdır

bir şeyi yapmak istiyorsan SADECE YAPACAKSIN

tamam burada yaşamak zor, tamam ekonomi kötü, tamam gençliğini yaşayamıyorsunuz ama kimse sihirli bir değnekle bunu düzeltmeyecek

bunu düzeltebilecek tek kişi yine kendileri

alışmışlar ağlayınca annelerinin koşmasına ve yardım etmesine

kesinlikle dogru hocam birey olmayı beceremeyen çok kişi var maalesef

bebeklikten ağlamaya başlıyorlar 30 yaşına kadar devam

aga biz ne diyoz bu eleman ne diyo ag... aynen bro haklısın

"Hiçbir şey yapmama" şeyi Z kuşağına ait değil sadece.

İnsanların %10-15'i bir şeyler için çabalarlar gerisi yatarlar orana vurursak. Bu Z kuşağında da böyle, Y kuşağında da böyleydi önceki kuşaklarda da böyleydi.

Önceki nesiller çok didinmişler de Z kuşağı "tüm imkanlara " rağmen yatıyor diye bir algı oluştu oysa yanlış. Z kuşağının bir şeyler için uğraş verme oranı önceki nesillerle aynıdır az çok.

Hatta imkanlara ulaşım arttığı için artmıştır az seviyede.

Her yıl binlerce üniversite mezunu çabalayıp yurtdışına gidiyor ayrıca, yattıkları yerden eleştirdikleri yok.

Akla ve imkana sahip olanları gayet çabalayıp gidiyor.

Gençlere atın suçu hep zaten, onları hiçbir şeye zorlamamış, onlara yeterince ilgi göstermemiş ebeveynlere bir bok demeyin.

Baskıcı, çocuğun gelişimine paradan başka katkısı olmayan ebeveynlerin yetiştirdiği çocuklar. Çocuğu ailesi umursamıyor, çocuk kendi hayatını niye umursasın?

Biraz sebep odaklı düşünün, senin hayata entegre olman, her çocuğun senin gibi bir aileye sahip olduğu ve hayata entegre olmak zorunda olduğu anlamına gelmiyor. Bir şeyleri yapacak özgüveni bulamıyor bir çoğu, bir çoğu ne yapacağını bile bilmiyor, nasıl yapacağını. Bilmek, yapabilmek de olmuyor maalesef, üretmek sağlam bir psikoloji istiyor.

Bir şeyleri konuşurken arka planlarında onlara sebep olanları da düşünün.

Ülkenin şartlarının cidden kötü olduğu gerçeği öncelikli olarak kabul edilmek şartıyla konu sahibinin haklılık payı var. Evet ülke şartları kötü olabilir ama bunu düzeltmeye çalışmak veya ülkeden gitmenin yollarını aramak yerine sadece sızlanmak çözüm değil. Burdan defolup gitmek istiyorum mesela ama yeterli çabayı göstermiyorum zamanımı boş şeylere harcıyorum :(

İleride neden diye kafamı duvarlara vurmamak için deliler gibi çabalamalıyım/çabalamalıyız. Ülkeyi düzeltmek toplu bir çaba isteyeceği için ben kolay olan(aslında değil ama nispeten daha kolay) defolup gitmeyi deneyeceğim. Eğer yapamazsam da en azından denedim der kendimi avuturum.

Her genç demeyin, belli bi kesim bir şeyler yapmayı deniyor, ama şans-sermaye-imkan eksikliğinden elleri boş kalıyor, verdiği emek pek bir şeye yaramamış olarak kalıyor. Bir şey denemeyen de zaten bu nedenle coğrafya kaderdir diyor. Şans-sermaye-imkan eksikliklerinden emeklerinin çok büyük ihtimalle boşa gideceği gerçeğinden dolayı. Çünkü hiçbir şeyi gerçekleştirecek imkanı yok gençliğin. Bir şeye heves salacak olsa ailesi hem onu yönlendirmeyecek olabilir hem yönlendirecek parası olmayabilir en basitinden.

Kendimden örnek vereyim youtube'da davul cover'ları yaptığım kanalım var, bayağıdır video atmadım çünkü imkanlarım çok sınırlı, bu imkansızlıkla bir bok olacağı yok diye düşünmeye başlayıp motivasyon kaybına uğradığım için ara verdim şu an. En basit örnek. Ben bir genç olarak bi şeyler denedim yani, deneyeceğim de. Oturup sadece coğrafya kaderdir demiyorum, bir şeyler deneyip, imkan eksiklikleri sonucu bir şey olacağı yok gibi gözüktüğü için coğrafya kaderdir diyorum. Bomboş yere demiyorum ve insanlar da genelde bomboş yere demiyor bir şeye atılım gösterse bir sürü noktadan eksik kalacağını ve tamamlayamayacağını düşünüyor, bir bok çıkmayacağını düşünüyor yani işte. O sebeple öyle diyor

İnsan emeklerinin karşılığını almak ister, çalışma süresine oranla alım gücü bazında dünyanın en boktan ülkesindeyiz şu an. İnsan emeğinin karşılığını alamayıp it gibi çalıştırılacağını bilip de bir işe girmeye çekiniyor. Gençler mecbur kalmadıysa çekiniyor ve normaldir. Bir ülkede tek çalıştığının hakkını kazanacağın yer youtube mutub olmuşsa o ülke çoktan bitmiş ve düzelmeyecektir