Şimdi Ara

Faşist olduğum 2. konu.

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
8
Cevap
0
Favori
347
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Suriyeliler nasıl gönderilecek?


    Çok basit.


    Bunlara çalışma yasağı vereceksin. Bütün parasal, maddi manevi desteği de keseceksin.


    Bakın o zaman nasıl tıpış tıpış ülkeye dönüyorlar.


    Yağma yaparlarsa sınırdışı edersin. Bahane de hazır olur.


    Faşist bisikletçi76 suriyelilere ayrımcılık yapıyor!  




  • Bunun uluslararası siyasette karşılığı olur. Başına Suriyeli soykırımı açarsın. Bu tarz olaylar makul, dengeli ve esnek politikalarla çözülür.

  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-1AB9A40D5

    Bunun uluslararası siyasette karşılığı olur. Başına Suriyeli soykırımı açarsın. Bu tarz olaylar makul, dengeli ve esnek politikalarla çözülür.

    Avrupalılar amerikalılar teröristlere yardım ediyor uluslararası siyasette karşılığı olmuyor, ama biz suriyelilere karşı bunları yapınca karşılığı oluyor öyle mi? Bu batı ne şerefsiz lan.

  • Bisikletçi76 kullanıcısına yanıt

    Avrupalılar değil fakat Pentagon YPG'ye destek verdi açıktan, doğru. Anahtar olay şu, kimse resmen bir terör örgütüne yardım yapmadı. YPG'nin PKK ile bağlantısı pek çok analiste göre ortada ve gerçek, fakat uluslararası mecralarda terör örgütü olarak tanımlanmıyor. Türkiye'nin bu konuda kriteri belli, Kuzey Suriye'de bir kürt devleti istemiyor. YPG'ye Suriye içlerinde yardım edilmesi değil mesele, mesele Kuzey Suriye'de olası bir Kürt devleti. Dolayısıyla bu kırmızı çizgi açıkça ortaya kondu, ABD YPG'yi desteklese dahi Türkiye Kuzey Suriye'de askeri varlığını gösterdi ve YPG müesses bir ordunun gücüyle baş edebilecek düzeyde bir yapılanma değil. Dolayısıyla YPG darbe aldı ve geri çekilmek zorunda kaldı.


    Dolayısıyla ortada sürekli terörist besleyerek her yeri yıkmaya çalışan Batılı bir güç yok. ABD kendi çıkarları doğrultusunda YPG'yi ve Peşmerge'yi destekledi, fakat aynı ABD Türkiye'nin çıkarları doğrultusunda desteklediği Özgür Suriye Ordusunu da destekledi. O halde ne bize düşman ne de bize dost. çünkü ABD'nin nihai amacı Esad'ı devirmek. Dolayısıyla tüm muhaliflerine destek veriyor.


    Türkiye'nin Suriye'ye müdahelesine dur çağrısı yapılsa dahi Almanya başta olmak üzere diğer devletlerce meşru bir istek olduğu da ifade edildi. Yani Batı şerefsiz ya da bize düşman değil. Dostumuz da değil. Batı diye tek bir şey de yok. Batı'daki devletlerin çıkarları aynı değil. Almanya bize daha ılımlı davranırken Fransa açıkça tehdit edebiliyor.


    Uluslararası siyaset'te dostluklar ya da düşmanlıklardan çok devletlerin çıkarları ve buna uygun politikalar var. Dolayısıyla oyunu kuralına göre oynamak zorundasın. Kafana göre hareket edemezsin, kimse etmiyor.





  • Milletlerarası kitlesel hareketlilik aniden gelişen savaş, katliam ya da doğal felaket haricinde tek bir sebebe dayanmıyor; göçmen ve mülteci politikaları da tek bir çözüme sahip olmuyor. Çalışma yasağı vermeniz durumunda kaçak çalışan çok sayıda Suriyeli pekala olabilir. Bir yandan:

    quote:

    Article 23

    1. Everyone has the right to work, to free choice of employment, to just and favourable conditions of work and to protection against unemployment.


    quote:

    Madde 23

    1. Herkesin çalışma, işini özgürce seçme, adil ve elverişli koşullarda çalışma ve işsizliğe karşı korunma hakkı vardır.


    quote:

    Article 13

    1. Everyone has the right to freedom of movement and residence within the borders of each state.


    quote:

    Madde 13

    1. Herkesin, her Devletin sınırları içinde seyahat ve oturma özgürlüğüne hakkı vardır.


    quote:

    Article 26

    1. Everyone has the right to education. Education shall be free, at least in the elementary and fundamental stages. Elementary education shall be compulsory. Technical and professional education shall be made generally available and higher education shall be equally accessible to all on the basis of merit.


    quote:

    Madde 26

    1. Herkes, eğitim hakkına sahiptir. Eğitim, en azından ilk ve temel öğrenim aşamalarında parasızdır. İlköğretim zorunludur. Teknik ve mesleki eğitim herkese açıktır. Yüksek öğrenim, yeteneğe göre herkese eşit olarak sağlanır.


    quote:

    Article 14

    1. Everyone has the right to seek and to enjoy in other countries asylum from persecution.


    quote:

    Madde 14

    1. Herkesin, sürekli baskı altında tutulduğunda, başka ülkelere sığınma ve kabul edilme hakkı vardır.



    İngilizcesi:
    https://www.un.org/en/about-us/universal-declaration-of-human-rights

    Türkçesi:
    https://www.ihd.org.tr/insan-haklari-evrensel-beyannames/

    Geçinme, ikamet, eğitim gibi haklarını almak zaten insan hakları ihlalleri. y9t'nin dediği gibi dünya kamoyundan ve diğer devlet liderlerinden tepki gelir. Bir yandan yine bu söz konusu metnin 14.maddesine dayanarak Suriyeliler Türkiye'ye geldiler ve kabul edildiler. Yani bu metin çerçevesinde meşru bir sebeple (savaş ve Baas rejimi tarafından tasfiye edilme tehlikesiyle) geldikleri kabul edildi. Sizin önerdiğiniz politika bunların üstüne 5.maddeyle veya diğer maddelerle de çelişecek bir durum yaratırsa, ki açık bir istidat var, işin içinden çıkılamaz. Repütasyonumuz ciddi zarar görür. Ki Çin'in Uygur Türklerine uyguladığı türden totaliter ve umursamaz bir reel politik anlayışını geçtim, bu yapılan gerçekten etik de olmaz. Düşünün bir devlet içerisindesiniz ve temel yaşam haklarınız tanınmıyor. Resmen size ölün ya da bir an önce terk edin diyorlar. Bu paylaştığım evrensel insan hakları bildirgesiyle açıkça çelişiyor. 70 - 80 yıl önce, hatta çok değil, 30 yıl önce böylesi politikalar uygulanabilirdi ama günümüzde pek bir şansı yok. İlerde olur olmaz; o tartışılır ancak şu anda insan hakları söylemi çok güçlü ve "uygar milletler" için kesinlikle bağlayıcı. Düşmanlarına veya azınlıklara karşı son derece sert İsrail bile, hatta Çin bile açıkça insan haklarını ihlal etmekten çekiniyor haliyle.

    Bu durumda bence Türkiye'nin önündeki seçenekler:

    - Esad ve Baas Rejimi ile mülteci konusunda antlaşmak, Esad rejimine mültecilere zulmetmeyeceği veya tasfiye etmeyeceği konusunda söz verdirmek ve Suriyelilere güvenli Suriye kapısını resmen açmak. Bu durumda önce Suriye'de zayıf bir fraksiyon olmanın ötesine geçemeyen Özgür Suriye Ordusu'ndan desteği ve Özgür Suriye Ordusu üzerindeki Türk Silahlı Kuvvetleri kalkanını çekmemiz gerekiyor. Bir yandan Esad'a PYD ve YPG'ye karşı mücadeleyi ve Türk Silahlı Kuvvetleri için bu örgütlere karşı Suriye'de ortak harekat alanının ve teröre karşı savaşta Suriye'de TSK varlığının tanınmasını şart koşacağız. Bu Adana Mutabakatı çerçevesinde tamamen meşru bir hareket. Zaten Suriye bize daha önce burada söylediklerime benzer tekliflerde bulunmuştu.

    - İnsan hakları ihlallerine girmeden, evrensel insan hakları bildirgesini öylece deşip atmadan ılımlı bir asimilasyon politikası izlemek, Türkiye'de kalan Suriyelileri Türkleşmeye teşvik etmek. Türkiye'deki Türklük yeterince baskın.
    < Bu mesaj bir yönetici tarafından değiştirilmiştir >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • ayrı konu açmak yerine tek konuda madde halinde yazsan ?

  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.