Şimdi Ara

1 DÖNEMİM RESMEN EZİYET ÇEKMEKLE GEÇTİ

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
42
Cevap
2
Favori
1.649
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Beyler aslında mesele çok karışık ama geçen sene içimi döktüğüm bir konu açmıştım,üniversite tercihleriyle ilgili. Kısaca özet geçeceğim: İlk üniversite sınavımda çok çalışmama rağmen yapamadım,mezuna kaldım. O zamanlar babamın baskısı inanılmazdı. Mezuna kaldığım sene de bir süreden sonra ders çalışmaktan sıkıldığım için çalışamadım.Neyse iyi kötü sınavı atlattık ama tercih dönemi çok kötüydü. Babam paralı tıp ya da memleketimde hukuk okumam gerektiğini söyledi,bana da bilgisayar mühendisliği güzel geliyordu ama işte işsiz kalırsın,şöyle böyle diyerek tercihleri kendisi yaptı. O gittikten sonra tercihlerde ufak bir oynama yapıp YTÜ'yü kazandım.Haberi oldu tabi o kadar bağırdı o kadar sövdü ki anlatamam. Neyse kalacak yer bakmaya başladık,istanbula geldim ama gezmediğim özel yurt kalmadı.Ateş pahası olmalarından ziyade verdikleri hizmete nazaran aldıkları parayı bile haketmiyorlar. Kampüsümün içinde de çok güzel bir kyk yurdu vardı ama torpilsiz girmek mümkün değilmiş,bana da çıkmamıştı zaten yedekteydim. Bir amcamı araya soktum ama onlar ne yaptılarsa artık beceremediler,ben de özel yurtta kaldım.O sene full hazırlık okumuştum ama okulu sevmemiştim yeri sıkıntılıydı falan filan çok sıradan gelmişti bana.

    Bir sonraki sene yine amcamı aradım,bir kaç kez çok uygun bir dille kalacak yerimin olmadığını ( o süreçte de babam ameliyat geçirmişti çok masraf vardı özel yurtlara gitmek istemedim) söyledim ama yine yedekte çıktım. Yakın olduğum bir arkadaşım kapanan cemaat yurtlarından ötürü müftülüğün öğrenciler için evleri olduğunu,kendisinin kayıt yaptırdığını söyledi ve bana da sen de gel aynı odada kalırız dedi oraya kayıt yaptırmak zorunda kaldım. Müftülük bildiğiniz bir apartman dairesini kendi üstüne almış,faturalar kendilerine ait. Ev 3+1 her odada da 2 kişi kalıyorduk. Ev arkadaşlarım iyi insanlardı pek sorun yaşamadık ama tanıdığım arkadaşım odada çok konuşuyordu,adam sürekli bir şeyler anlatıyor ben de içine kapanık bir insanımdır konuşmayı sevmem. O arada da derslerim başlamıştı ama kaldığım ev okula 1 saat mesafede olduğu için yol yoruyordu biraz.

    Neyse bir sabah bir kadın arayıp siz yurda yerleştirildiniz gidin yerleşin deyince şok oldum.eve yerleştikten 2 hafta sonra telefon gelmişti başta ne yapacağımı bilemedim odadaki arkadaşlarım nasıl olur anlaşabilir miyim diye. Odalar 3 kişilik bu arada. Neyse kampüs içinde diye yurdu tercih ettim gidip yerleştim odadaki arkadaşlarımdan biri mardinli yüksek lisans yapıyormuş diğeri hazırlığı tekrar okuyordu bizim okulda. İlk geldiğimde adam odada sigara içiyordu,astımım olduğunu söyledim sıkıntı yapma hallederiz dedi. Başta çok güzel anlaşıyorduk,bizim okulda okuyan adamın pek muhabbeti olmuyordu odaya da pek gelmiyordu zaten. Neyse bu bir kere 5 günlüğüne annesine gitti ben bu mardinliyle kaldım. Bir gün oyun oynayayım dedim kulaklığı taktım gamepadle oynuyorum arkadan biri seslenir gibi oldu kulaklığı çıkardım ''söylüyom söylüyom duymuyon da şunu oynayacak başka yer yok mu kafamı mikti'' dedi. Ben de şaşırdım yani durduk yere böyle tepki verdi diye,gamepadin tuşlarının sesinden rahatsız olmuş. Ben de oynamadım mecburen tartışma çıkmasın diye. Bu şahıs aynı zamanda gece yatarken mini buzdolabının fişini çekiyor,sinek vızıltısı seviyesindeki çalışma sesi rahatsız ediyormuş güya. Benim de içeceklerim içinde olduğu için sabah çektikten sonra tekrar tak dedim. Her gün geldiğimde fiş takılmamış haldeydi,bir şey demedim. Sonra bir gün pencereyi açtı soğuk havada,bir süre sonra üşüdüğüm için kapattım.Kapatır kapatmaz yataktan kalkıp tekrar açıp yerine oturdu bir şey demeden. Bir süre açık kaldı tekrar kapattım. Geldi hayırdır inatlaşıyon mu benle dedi ben de üşüyorum dedim. üşüyorsan şöyle az kapatırsın hava gelsin hava diye bağırdı bana,yine bir şey demedim. Bu noktadan sonra hiç konuşmadık. Odada gerilim havası hakim,odada yürürken yüzünü yan çeviriyor bana bakmamak için. Her gün daha da kötüleşiyor durum. Müdüre gittim dedim böyle böyle odamı değiştirir misiniz ben öyle basitçe oda değiştirmiyorum adamı getir bir de onunla konuşayım dedi.Bu arada 3 defa gittim müdürün yanına o kadar rahatsız oldum.Neyse bir gün geldim yatakta uzanmış dümdüz ama uyumuyor gözlerini dinlendiriyor. onun üstündekini değil de odanın diğer ucundaki ışığı açtım rahatsız olmasın diye. Aldım telefonu uzandım yatağa 3 dk sonra hışımla bir kalktı'' yav ben sana demedim mi ışık açmayacan diye şurda 2 gram huzurumuz var onun da .mına koyup geçiyorsun niye böyle saygısızsın'' falan bir bağırıyor anlatamam. Neymiş kitap okumuyorsam ders çalışmıyorsam telefona bakıyorum diye ışık açılmazmış. Geldiğimden beri hareketlerimi gözlemliyormuş ben takıntılıymışım. sebep: mini buzdolabının fişini tak demem. Yani şaşkınlığımdan tepki veremedim çünkü tepki verilecek bir şey yok ortada.Mesele olmayacak şeyleri adam mesele yapıyor. Ben de en sonu dedim ki madem böyle böyle gidelim müdüre odamızı değiştirsin. ben niye gidiyorum sen git dedi üstelik. Ertesi gün müdüre gittik adam 30 40 dakika hikaye anlattı boş boş konuştu finalde ne dese beğenirsiniz: gidin bir masada oturun konuşun birbirinize kahve ısmarlayın dedi gönderdi bizi. Lan adamla birbirimize girecez ne kahvesi?
    Ben bir daha gittim artık baskı yapa yapa yapa bıktı güya kurul onayından geçecek dilekçeyi imzalayıp odamı değiştirdi. Neyse yeni odaya gittim baktım ikisi baya samimi arkadaş,önceki odadan ziyade gürültü mürültü gırla. İkisi de ikinci öğretim dandik üniversitelerde okuyorlar. Biz gece yatmıyoz dedi adam dedim kulaklık takarsınız sorun olmaz falan. Ulan ilk gece yattım gece 4 te bir uyandım herif dizi izliyor tablette full ses açık. Kulaklık takar mısın uyuyamıyorum dedim öfleye pöfleye taktı. Sonraki günler bildiğiniz işkence. Diğer adam benle hiç konuşmuyor,konuşmamaya çalışıyor anlamadım yani. Her gece full ses müzik video bazen ikisi birden açıyor ışık zaten açık o halde 1 ay kaldım orda. Kaç kez uyarıyorum yok kulaklık takmıyor herif yatıyorum umru değil odada kendilerinden başka biri var mı yok mu belli değil. Güvenliği çağırdım en sonu dedim böyle böyle adam çekti köşeye uyardı gene bir şey yok. Dolapta gözümün önünde 3 kulaklık var bir de kulaklık yok diye sırıtarak yalan söylüyor bana. Hayattan soğudum resmen ya illa kavga mı edelim derdiniz ne sizin? Bana müdüre git bir daha odanı değiştir diyorlar ama adama zaten zorla değiştirttim sürekli değiştir değiştir nereye kadar?

    Velhasıl-ı kelam psikolojim çok bozuldu dostlar üstüne üstlük bölümümü mü de sevemedim bölüm dersimizin hocasından nefret ettim adam derse bağırmaya çağırmaya artistlik yapmaya geliyor resmen,bir şey öğrettiği de yok doğru düzgün. Sürekli bir şey yapmamız bekleniyor ama öğretim yok anlatım yok,öğrenci kulüpleri başlı başına ayrı bir konu...Dersler de önceden bir şey biliyormuşuz gibi anlatılıyor bu arada,hani derse gitseniz de öğrenemiyorsunuz. Bir ders için onca yolu çeken adamlara üzülüyorum.

    İşin kötüsü bir şey yapasım gelmiyor çok çalışkan biriyimdir ama sınavlara bile girmemeye başladım baktım derslerde bir şey olmuyor derslere de gitmedim boşverdim böyle.Zaten her gün sabaha karşı yatıyoruz malum,okuduğumu da anlamamaya başladım. Konuşmam basitleşti böyle basit basit bozuk cümleler kuruyorum. Çok kötü bir hale geldim nasıl geldim anlamadım ama Allah böyle okulun da yurdun da insanların da belasını versin bir şey demiyorum.

    Şimdi dönem bitince yurttan çıkış yapıp memleketime dönmeyi düşünüyorum yazın da geçiş yapacağım ama ne okuyasım vaaar ne çalışasım var çok kötü bir haldeyim. Psikiyatra gittim devlet hastanesinde kadın sen hasta değilsin durumu düzeltmen lazım dedi. Çevremdekiler okulun güzel yakma diyorlar ama umrumda değil valla ne yapacağımı şaşırdım....



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi _THANOS_ -- 3 Ocak 2017; 3:28:9 >







  • Bütün hayatın boyunca böyle tiplerle uğraşacaksın malesef hazırlık olmuş senin için kavga dövüş olayına girmeye çekinen biriysen tek başına kalacaksın yapacak birşey yok



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Skymarc -- 3 Ocak 2017; 3:39:34 >
  • Yazını okudum. Allah sabir versin öncelikle. Bölum degistirmek yerine part time çalisip bir kac ay sonra 1+1eşyali eve gecebilirsin. Hem sene kaybin olmaz.
  • _THANOS_ _ kullanıcısına yanıt
    hocam memleketiniz neredeyse orada bir okula bölüme geçin en azından evinizde böyle insanlarla muhattap olmazsınız okuluda siz halledersiniz burda tek sıkıntı babanızın tepkisi olabilir o konudada bişey diyemiyorum Allah yardımcınız olsun

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Kafanda bir hedef yok mu ?

    Yada ne bileyim yetenekli olduğun herhangi bişey ?
  • arkadaş cidden lisede ki insanlara üniversite ortamını anlatmak lazım yurtları anlatmak lazım

    ben lisedeyken fem yurtlarında kalırdım ders çalışmak için evde bilgisayardır arkadaşlardır pek çalışma isteği gelmiyordu

    dershane yurdundayken çok başım ağrıdı saat 1 olur aynı odada 13 kişi kalıyoruz ben uyumaya çalışırken geri kalan 12 kişi bangır bangır futbol oynuyordu ama gidipte arkadaşlar uyuyorum lütfen bırakın futbolu deme hakkım yok ortak birşey olursa ve sen o ortaklığa uymassan bi saatten sonra en ufak şey bile sana batmaya başlar.yurtta yaşıyorsun kişisel evinde değil gidip konuşcaksınız ortak kararlar alcaksınız ne zaman yatılcak ne zaman ışık kapancak ne zaman dışarı çıkılcak.Karşında ki adam bi yetişkinse zaten buyur kardeşim konuşalım der değilse odanı değiştirirsin.


    ytuye gelirsek davutpaşa kampüsü çöptür ama senin o okulu yazarken zaten bunu bilmen lazımdı.Ama sen okula eğlence için gitmiyeceksin.İstanbulda ki okulların diğer şehirlerde ki okullara göre puanın yüksek olmasının sebebi okulun kalitesi değildir istanbuldur.ne kadar trafiğinede insanınada sövsek istanbula alışırsan diğer şehirler köy gibi gelir adama

    zorluklara gelirsek 3 tane arkadaşım beylikdüzünden ytuye gidiyor hergun ben 1 sene beylikdüzünden yeditepeye metrobüsle git gel yaptım günde 6 saat yol gidip geliyordum ve o okula bide para verip gidiyordum niye çünkü kafamda hep babamın o okula beni göndermesi için kazanırken ne kadar zorlandığı para vardı aklımda.Ki babamla olan bi ilişkim yoktur sabah yüzünü görmeden giderim akşam o gelmeden yatarım.

    velhasım zorluklardan kaçarak bi yere varılmıyor bu hayatta çünkü o zorluk gider belki daha daha zorluklar çıkar hayatında çözüm üretceksin nasıl alışabilirim diye düşünceksin hiç bi çıkış yolu bulamassan bırakıcaksın.

    çünkü şuan sadece arkadaşım ışık açmama izin vermiyor üniyi bırakıcam diyen bi tip görüyorum karşımda buda inanılmaz komik geliyor kusura bakma



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi [A]narchy -- 3 Ocak 2017; 3:53:0 >




  • @Pankreasına Talibim Eve tek başıma çıkmak istemiyorum masraflı olur çıkacak arkadaşım da yok maalesef,yurda da kıyamıyorum baya güzel yurt çünkü kolay gelmedim 2 densiz için yakmak istemiyorum

    @Buralara da bi geldik Valla o kadar tepki gösterdim kavgalar ettik falan ama hala arayıp sevmediysen gel kapım her zaman açık diyen bir babam var.İşlerin bu noktaya geleceğini hiç tahmin etmemiştim şu yer için babama karşı geldiğime üzülüyorum...
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    3 senede çok pis yaşlandım
    2 yıl önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • Ben sinirlendim burda yahu. Nasıl insanlar varmış. Böyle mezun olamazsın zaten yersin kafayı. Sınavlara gir yeniden dene şansını. Olmadı eve çık kafa dengi biriyle yurda verdiğin parayla evi de geçindirirsin. Yemin ediyorum ben daraldım burda okudukça.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: [A]narchy

    arkadaş cidden lisede ki insanlara üniversite ortamını anlatmak lazım yurtları anlatmak lazım

    ben lisedeyken fem yurtlarında kalırdım ders çalışmak için evde bilgisayardır arkadaşlardır pek çalışma isteği gelmiyordu

    dershane yurdundayken çok başım ağrıdı saat 1 olur aynı odada 13 kişi kalıyoruz ben uyumaya çalışırken geri kalan 12 kişi bangır bangır futbol oynuyordu ama gidipte arkadaşlar uyuyorum lütfen bırakın futbolu deme hakkım yok ortak birşey olursa ve sen o ortaklığa uymassan bi saatten sonra en ufak şey bile sana batmaya başlar.yurtta yaşıyorsun kişisel evinde değil gidip konuşcaksınız ortak kararlar alcaksınız ne zaman yatılcak ne zaman ışık kapancak ne zaman dışarı çıkılcak.Karşında ki adam bi yetişkinse zaten buyur kardeşim konuşalım der değilse odanı değiştirirsin.


    ytuye gelirsek davutpaşa kampüsü çöptür ama senin o okulu yazarken zaten bunu bilmen lazımdı.Ama sen okula eğlence için gitmiyeceksin.İstanbulda ki okulların diğer şehirlerde ki okullara göre puanın yüksek olmasının sebebi okulun kalitesi değildir istanbuldur.ne kadar trafiğinede insanınada sövsek istanbula alışırsan diğer şehirler köy gibi gelir adama

    zorluklara gelirsek 3 tane arkadaşım beylikdüzünden ytuye gidiyor hergun ben 1 sene beylikdüzünden yeditepeye metrobüsle git gel yaptım günde 6 saat yol gidip geliyordum ve o okula bide para verip gidiyordum niye çünkü kafamda hep babamın o okula beni göndermesi için kazanırken ne kadar zorlandığı para vardı aklımda.Ki babamla olan bi ilişkim yoktur sabah yüzünü görmeden giderim akşam o gelmeden yatarım.

    velhasım zorluklardan kaçarak bi yere varılmıyor bu hayatta çünkü o zorluk gider belki daha daha zorluklar çıkar hayatında çözüm üretceksin nasıl alışabilirim diye düşünceksin hiç bi çıkış yolu bulamassan bırakıcaksın.

    çünkü şuan sadece arkadaşım ışık açmama izin vermiyor üniyi bırakıcam diyen bi tip görüyorum karşımda buda inanılmaz komik geliyor kusura bakma

    Meseleyi tam anlatamadım. Sorun şahısların bahsettiğiniz gibi olgun ve aklı başında adamlar olmaması zaten. Konuda da yazdım müftülük evinde 6 kişiyle kaldım ama bir sıkıntı yaşamadım. Odada sorun yaşadığım kişiler kendi istedikleri gibi davranıyor,işine geldikleri gibi hareket edip bana saygı göstermiyorlar. Rahatsız olduğum şeyleri yapmaya devam ediyorlar. Konu basit bir ışık açma konusu değil. Üstelik konuşmuyorlar mağara adamı gibi,konuşsalar sorun kalmayacak ortada.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi _THANOS_ -- 3 Ocak 2017; 3:58:0 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: _THANOS_


    quote:

    Orijinalden alıntı: [A]narchy

    arkadaş cidden lisede ki insanlara üniversite ortamını anlatmak lazım yurtları anlatmak lazım

    ben lisedeyken fem yurtlarında kalırdım ders çalışmak için evde bilgisayardır arkadaşlardır pek çalışma isteği gelmiyordu

    dershane yurdundayken çok başım ağrıdı saat 1 olur aynı odada 13 kişi kalıyoruz ben uyumaya çalışırken geri kalan 12 kişi bangır bangır futbol oynuyordu ama gidipte arkadaşlar uyuyorum lütfen bırakın futbolu deme hakkım yok ortak birşey olursa ve sen o ortaklığa uymassan bi saatten sonra en ufak şey bile sana batmaya başlar.yurtta yaşıyorsun kişisel evinde değil gidip konuşcaksınız ortak kararlar alcaksınız ne zaman yatılcak ne zaman ışık kapancak ne zaman dışarı çıkılcak.Karşında ki adam bi yetişkinse zaten buyur kardeşim konuşalım der değilse odanı değiştirirsin.


    ytuye gelirsek davutpaşa kampüsü çöptür ama senin o okulu yazarken zaten bunu bilmen lazımdı.Ama sen okula eğlence için gitmiyeceksin.İstanbulda ki okulların diğer şehirlerde ki okullara göre puanın yüksek olmasının sebebi okulun kalitesi değildir istanbuldur.ne kadar trafiğinede insanınada sövsek istanbula alışırsan diğer şehirler köy gibi gelir adama

    zorluklara gelirsek 3 tane arkadaşım beylikdüzünden ytuye gidiyor hergun ben 1 sene beylikdüzünden yeditepeye metrobüsle git gel yaptım günde 6 saat yol gidip geliyordum ve o okula bide para verip gidiyordum niye çünkü kafamda hep babamın o okula beni göndermesi için kazanırken ne kadar zorlandığı para vardı aklımda.Ki babamla olan bi ilişkim yoktur sabah yüzünü görmeden giderim akşam o gelmeden yatarım.

    velhasım zorluklardan kaçarak bi yere varılmıyor bu hayatta çünkü o zorluk gider belki daha daha zorluklar çıkar hayatında çözüm üretceksin nasıl alışabilirim diye düşünceksin hiç bi çıkış yolu bulamassan bırakıcaksın.

    çünkü şuan sadece arkadaşım ışık açmama izin vermiyor üniyi bırakıcam diyen bi tip görüyorum karşımda buda inanılmaz komik geliyor kusura bakma

    Meseleyi tam anlatamadım. Sorun şahısların bahsettiğiniz gibi olgun ve aklı başında adamlar olmaması zaten. Konuda da yazdım müftülük evinde 6 kişiyle kaldım ama bir sıkıntı yaşamadım. Odada sorun yaşadığım kişiler kendi istedikleri gibi davranıyor,işine geldikleri gibi hareket edip bana saygı göstermiyorlar. Rahatsız olduğum şeyleri yapmaya devam ediyorlar. Konu basit bir ışık açma konusu değil. Üstelik konuşmuyorlar mağara adamı gibi,konuşsalar sorun kalmayacak ortada.

    1 sene dayanıp para biriktirip taşıncaksın ozaman ki hazırlıktaysan çok olur zaten ev arkadaşı bakan insanlarla aranı iyi tut




  • quote:

    Orijinalden alıntı: VinniePazZ

    Ben sinirlendim burda yahu. Nasıl insanlar varmış. Böyle mezun olamazsın zaten yersin kafayı. Sınavlara gir yeniden dene şansını. Olmadı eve çık kafa dengi biriyle yurda verdiğin parayla evi de geçindirirsin. Yemin ediyorum ben daraldım burda okudukça.

    Benim aynı liseden istanbula gelen herkes kafayı yedi.Bazısı psikiyatrdan rapor bile aldı.Kendileri de diyor zaten sıyırdım diye. Bu istanbulun havası çok bozuk valla.
  • _THANOS_ _ kullanıcısına yanıt
    Kesinlikle çekilmez öyle bir hayat. Kötüsünden bir ev bul, eşyalı. En azından huzurlu olursun. Özgür olursun. Kafan rahat olur. Bak ciddi söylüyorum iyi dayanmışsın yine. Ben olsam kesin ya dayak yerdim ya da atardım.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yarısında okumayı bıraktım sinirlenmek için bana yetti düzgünce hakkını Savun! hocam
  • Allah yardimcin olsun hocam oncelikle. Okulu birakmayi ben de dusunuyorum ama ne okulum ne bolumum iyi degil zaten. Sen benim gibi degilsin, kredi basvurusu yaptiysan onunla idare etmeye calis yurdu ailen de olabildigi kadar yardim etsin imkanlari dahilinde. Psikologluk bir durum yok bu kadar buyutme, benim diyeceklerm budur.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: AnI_

    Yarısında okumayı bıraktım sinirlenmek için bana yetti düzgünce hakkını Savun! hocam



    Kavga ederim de birbirimizle vuruştuktan sonra aynı odada kalmaya devam edecez hala. O noktadan sonra sürekli kavgalar olacak,ben böyle ortamlara gelemiyorum konuda yazmadım ama zamanında babamdan çok ağır şiddet gördüm ordan gelen birtakım şeyler var. Ara ara tartıştık zaten de fazla ileri götürmedim ciddi kavga etmek istemiyorum
  • Bu hayatta sesi çıkmayan horozu keserler arkadaşlar.Sizi kötü olun demiyorum ama hakkınızı savunun.Bu yurt işi sıkıntıdır hep.Ama ev öyle değildir daha rahattır.



    Bende yurtta kalıyordum birara.Kaldığım kişiyle aram çok iyiydi ilk zamanlar ama çok ses çıkarıyordu.Ve gizli gizi oda da ben yokken sigara içiyordu.Birgün bu arkadaşını çapırmıştı odaya benden habersiz.Kaldığımız yurt özel bir yurttu sıkı yönetim yoktu.Yani zorlarsanız kız bile getirebilirdiniz düşünün.Neyse bu herif güya ders çalışmaya gelmişlerdi ama batak oynuyorlardı sesli bir şekilde.Onları uyardım.Sonra çağırdığı arkadaş beni susturdu sen yat dedi.Öyle tartışma başladı.Ben bu çocuğun bilgisayarını alıp kafasında kırdım sinirden.Elimde sadece leptop un klavyedi kalmıştı düşünün.Sonra oda arkadaşımada vurdum.Sesten herkes odaya girdiler beni çıkardılar odadan.Sonuç olarak yurttan atılmıştım.Hayatımın en güzel günüydü.Bu olayın etkisiyle bir süre kalacak yer bulamadım derslerimi aksattım ve okulu bıraktım zaten istemediğim bir bölümdü devamsızlıktan kalmıştım her dersten.O gün leptopu birinin kafasında kırmasaydım hayatım boyunca pişman olurdum ;)




  • Kardeşim tam okuyamadım onu bi belirteyim. Öyle dolanırken denk geldim birazdan da dersin başına oturacağım. Bende bilgisayar okuyorum. Aklıma gelen bir şeyleri söyleyim.
    1.si kendi kararlarını almak istiyorsan, insanları ikna yolunu seçmelisin. İkna edemeyeceğini anladığın zamansa çok önceden fikrini açık açık belli et. Atıyorum babam 3 ay önceden bilse yapacağın tercihi, vereceği tepki 3 aylık bir zaman dilimine yayılacak. Diğer ikna meselesi ise aile için kolay. Kararlarının arkasında sağlam duruş sergilersen, mecburen karakterini kabul edeceklerdir.
    2.si bölüme alışmak aslında şöyle söyleyim. Mühendislik tüm 1. sınıflar nerdeyse aynı dersleri alıyor şu an bir makine ya da elektrik okuyandan aldığın farklı ders sen bmg ya da ice alıyorsun onlar emg yada mmg alıyor. Mühendislik okuyorsan öyle kesin bir ayrım yok. Nasıl hukuk tek bir bölüm sonra ayrışıyorlar. Ceza, boşanma vs. mühendisliğe bence bu şekilde bakmalısın. Mühendisliği ya bütün olarak seversin ya sana göre değildir. Örneğin ben internetten tek kişiyle çalışan 200 kişilik sığır ahırlarını görünce mutlu oluyorum. Ya da tek kişiyle çalışan seraları. İyi bir motor sesiyle, iyi tasarlanmış bir sitenin benim için farkı yok. Mühendisliğin en güzel tanımı şudur(benim tanımım :)) Ortaya koyduğun çözümlerin problemleri çözmesi, ve bundan keyif almak. İş, para vs. bunların hepsi benim için sonra gelir. Bilgisayar da sonra gelir. Köye gitsem nasıl sondaj yaparız, bu tepedeki suyu eğimi kullanarak nasıl tarlaya getiririz diye uğraşırdım, şehirde elimde bilgisayar kodlarla uğraşıyorum. Bu ne yaptığından çok, böyle bir hayatı isteyip istememenle alakalı. Eğer tüm yanetkilerden izole olup, düşününce, ben bu bölümü sevmiyorum diyorsan sevmediğin bilgisayar mühendisliği değil mühendisliktir.

    Yurt vs durumlarıyla alakalı. Ben bir okul bıraktım, bıraktığım bölüm bilgisayardı, başladığım da bilgisayar. Merkezi ile yatay geçiş yaptım. Kısa bir dönem yurt hayatım sürdü ama illaki eş dost arkadaşlardan da duyup biliyoruz. Bilmem önem verir misin ama bana göre gittiğin üni ile şehrindeki üni arasında çok büyük fark yoksa şehir dışına çıkmak eğitim anlamında insana çok zarar veriyor. Çoğu insan işte tek başına yaşamayı öğrenme filan diyor ama ben buna katılmıyorum. Ben 17 yaşında 1000 km yol giderdim(deplasman için), hiç öyle hayatı öğrenmekle alakalı zorluğum olmadı. Zaten ailem de baskı yapmazdı, erken yaştan beri kendi kararlarımı alır, söylerim. Eve geleceğim saate ben karar veririm, ama döneceğim yolu da düşünürüm. Aileme de bunu hissettire hissettire alıştırdım. Şimdi aileyle yaşarken çok daha rahat ve kendimi işime verebiliyorum. Açıkçası çamaşır yıkamayı ayıpsamıyorum ama hayal ettiğim dünyamda çamaşır yıkamak, aç kalmak vs. yok bunlar hayatı öğrenmek değil sefalet çekmek. Ben zaten hayat statüm artsın diye okuyorum. Benim için öncelik iyi bir mühendis olmak, bu mühendisliği kullanarak iyi bir hayat elde etmek. İyi bir mühendis olmak için iyi bir eğitim lazım, eğer gittiğiniz üniversite odtü, bilkentse buna değer. Ama birbirine denk orta derece 2 üniversiteyse, zaten derslerine yoğunlaşamıyorsun vs. negatif etkiliyor bence. Geçen yıl hazırlıktayken 3 saat speaking kursuna gittim. 6 saat üni 3 saat kurs, eğer evde yemek, bulaşık, temizlik derdim olsa bunlar olmazdı. Şimdi ise ganomu biraz düzeltip erasmusa gitmeyi düşünüyorum. Eğer başarabilirsem sence hangisi daha avantajlı? 4 yıl Türkiyede sefalet sürmek mi? 6 ay İngilizce konuşulan bir ortamda kalmak mı? Ha erasmus olmazsa okuldan bir beklentim var mı? yok. Zaten eğitim yerlerde, öncelikle bunu kabul etmek lazım. Slayttan ders anlatan hocalar, 20 yıldır aynı notu anlatan prof.lar vs. Zaten iyi üniversitelerdeki insanların iyi eğitim almalarını okuldan çok İngilizceyi iyi bilmelerine borçlular. İyi bir lisanın varsa sonsuz kaynağa sahipsin. Adam 4 yıl stackoverda geziyor, sende sanıyorsun ki o ünide sihirli bir şeyler var. Çok uzun oldu, konu sahibi bile okumaz belki. Özetle şunu önerebilirim. Şehrini bilmiyorum ama İzmir ya da Ankaraysa denk üniler var ytüye merkezi ile geçiş yapmayı bir düşün derim. Hatta kendi şehrin bunların dışındaysa da düşün derim. Sonra okulu 2. plana al ve 1. planda ne yapmak istediğini düşün, peşinden koş. İş, eğitim, dil her neyse. Canın sıkılırsa yaz dertleşiriz, üni sıkıntısını yaşayan bilir :D ben 1 yıl üniyi bırakıp, boş boş gezdim. Atlatması kolay olmuyor




  • Okul boşver,onu geçeyim de.1 sene hazırlık okudum,yurtta kaldım.Gürültüsü,azan hayvanlarla dolu bir seneden sonra eve çıkmaya karar verdim.1.sınıfta eve çıktım.Bu seferde 3 kişilik evde anlaşamadığım bir " mal"dan dolayı evden çıktım,donemin ortasında yeni bir eve geçtim.1.sınıfın sonunda tek başıma çıkmaya karar verdim.Şuan tek başıma yaşıyorum fakat bu sefer de komşular,apartmanın dandikliğinden(ses yalıtımının berbat olması) senenin bitmesini bekliyorum.İstanbul bana da pek yaramadı.Şu okul bitsin gideyim diye sabırla bekliyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Mr.Mysterious -- 3 Ocak 2017; 5:5:20 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Antifa_ultra

    Kardeşim tam okuyamadım onu bi belirteyim. Öyle dolanırken denk geldim birazdan da dersin başına oturacağım. Bende bilgisayar okuyorum. Aklıma gelen bir şeyleri söyleyim.
    1.si kendi kararlarını almak istiyorsan, insanları ikna yolunu seçmelisin. İkna edemeyeceğini anladığın zamansa çok önceden fikrini açık açık belli et. Atıyorum babam 3 ay önceden bilse yapacağın tercihi, vereceği tepki 3 aylık bir zaman dilimine yayılacak. Diğer ikna meselesi ise aile için kolay. Kararlarının arkasında sağlam duruş sergilersen, mecburen karakterini kabul edeceklerdir.
    2.si bölüme alışmak aslında şöyle söyleyim. Mühendislik tüm 1. sınıflar nerdeyse aynı dersleri alıyor şu an bir makine ya da elektrik okuyandan aldığın farklı ders sen bmg ya da ice alıyorsun onlar emg yada mmg alıyor. Mühendislik okuyorsan öyle kesin bir ayrım yok. Nasıl hukuk tek bir bölüm sonra ayrışıyorlar. Ceza, boşanma vs. mühendisliğe bence bu şekilde bakmalısın. Mühendisliği ya bütün olarak seversin ya sana göre değildir. Örneğin ben internetten tek kişiyle çalışan 200 kişilik sığır ahırlarını görünce mutlu oluyorum. Ya da tek kişiyle çalışan seraları. İyi bir motor sesiyle, iyi tasarlanmış bir sitenin benim için farkı yok. Mühendisliğin en güzel tanımı şudur(benim tanımım :)) Ortaya koyduğun çözümlerin problemleri çözmesi, ve bundan keyif almak. İş, para vs. bunların hepsi benim için sonra gelir. Bilgisayar da sonra gelir. Köye gitsem nasıl sondaj yaparız, bu tepedeki suyu eğimi kullanarak nasıl tarlaya getiririz diye uğraşırdım, şehirde elimde bilgisayar kodlarla uğraşıyorum. Bu ne yaptığından çok, böyle bir hayatı isteyip istememenle alakalı. Eğer tüm yanetkilerden izole olup, düşününce, ben bu bölümü sevmiyorum diyorsan sevmediğin bilgisayar mühendisliği değil mühendisliktir.

    Yurt vs durumlarıyla alakalı. Ben bir okul bıraktım, bıraktığım bölüm bilgisayardı, başladığım da bilgisayar. Merkezi ile yatay geçiş yaptım. Kısa bir dönem yurt hayatım sürdü ama illaki eş dost arkadaşlardan da duyup biliyoruz. Bilmem önem verir misin ama bana göre gittiğin üni ile şehrindeki üni arasında çok büyük fark yoksa şehir dışına çıkmak eğitim anlamında insana çok zarar veriyor. Çoğu insan işte tek başına yaşamayı öğrenme filan diyor ama ben buna katılmıyorum. Ben 17 yaşında 1000 km yol giderdim(deplasman için), hiç öyle hayatı öğrenmekle alakalı zorluğum olmadı. Zaten ailem de baskı yapmazdı, erken yaştan beri kendi kararlarımı alır, söylerim. Eve geleceğim saate ben karar veririm, ama döneceğim yolu da düşünürüm. Aileme de bunu hissettire hissettire alıştırdım. Şimdi aileyle yaşarken çok daha rahat ve kendimi işime verebiliyorum. Açıkçası çamaşır yıkamayı ayıpsamıyorum ama hayal ettiğim dünyamda çamaşır yıkamak, aç kalmak vs. yok bunlar hayatı öğrenmek değil sefalet çekmek. Ben zaten hayat statüm artsın diye okuyorum. Benim için öncelik iyi bir mühendis olmak, bu mühendisliği kullanarak iyi bir hayat elde etmek. İyi bir mühendis olmak için iyi bir eğitim lazım, eğer gittiğiniz üniversite odtü, bilkentse buna değer. Ama birbirine denk orta derece 2 üniversiteyse, zaten derslerine yoğunlaşamıyorsun vs. negatif etkiliyor bence. Geçen yıl hazırlıktayken 3 saat speaking kursuna gittim. 6 saat üni 3 saat kurs, eğer evde yemek, bulaşık, temizlik derdim olsa bunlar olmazdı. Şimdi ise ganomu biraz düzeltip erasmusa gitmeyi düşünüyorum. Eğer başarabilirsem sence hangisi daha avantajlı? 4 yıl Türkiyede sefalet sürmek mi? 6 ay İngilizce konuşulan bir ortamda kalmak mı? Ha erasmus olmazsa okuldan bir beklentim var mı? yok. Zaten eğitim yerlerde, öncelikle bunu kabul etmek lazım. Slayttan ders anlatan hocalar, 20 yıldır aynı notu anlatan prof.lar vs. Zaten iyi üniversitelerdeki insanların iyi eğitim almalarını okuldan çok İngilizceyi iyi bilmelerine borçlular. İyi bir lisanın varsa sonsuz kaynağa sahipsin. Adam 4 yıl stackoverda geziyor, sende sanıyorsun ki o ünide sihirli bir şeyler var. Çok uzun oldu, konu sahibi bile okumaz belki. Özetle şunu önerebilirim. Şehrini bilmiyorum ama İzmir ya da Ankaraysa denk üniler var ytüye merkezi ile geçiş yapmayı bir düşün derim. Hatta kendi şehrin bunların dışındaysa da düşün derim. Sonra okulu 2. plana al ve 1. planda ne yapmak istediğini düşün, peşinden koş. İş, eğitim, dil her neyse. Canın sıkılırsa yaz dertleşiriz, üni sıkıntısını yaşayan bilir :D ben 1 yıl üniyi bırakıp, boş boş gezdim. Atlatması kolay olmuyor

    Valla ilkokulda lisede hep baskıyla okuduk hocam.Anadolu lisesindeydim felaket derecede muhafazakarlık vardı üstüne babam çok baskı yapardı. Belki bıraksanız o kadar çalışmazdım hani şu anki bıkkınlığım ordan geliyor çalış çalış sınavlara gir gir nereye kadar artık çok anlamsız buluyorum.

    Ne yapmak istediğime gelirsek evet galiba yapmak istediğim şey mühendislik değil onu farkediyorum şu an. Sinemaya ilgim var çocukluktan beri ama türkiyede böyle bir sektör olmadığı için bu alana girmek istemedim. Hollywood'a çok özeniyorum ama :D




  • Bu arada şunları da söyleyeyim hayatımız bu eğitim ayağına yalan oldu. SBS'sidir şudur budur doğduğumuzdan beri test çözüyoruz finalde de saçma sapan bir sınava girip ona göre hayatımız belirleniyor nice insan nice potansiyel böyle gömülüyor bundan sorumlu olan ve bu gidişata göz yuman kim varsa Allah belasını versin o kadar eğitim eğitim diye kafamızı miktiniz ne öğrendik ne kazandık hiçbir şey. Bunlar yetmezmiş gibi yalanlarla yetiştiriliyoruz üniversite çok güzel bir yermiş neresi güzel çıkarcılığın saçma sapan tiplerin olduğu egoistliğin önem kazandığı yer mi güzel oluyor biz buraları kazanmak için mi çabaladık o kadar. Birbirlerinin kaşına gözüne tipine aşık olup konuşmayan,birbirini tanımayan insanlar doldurmuş ortalığı hocalar desen Allah akıl fikir versin hepsi başka bir alemde. Her geçen yılla beraber daha ne kadar kötüsü olabilir sorusuna yeni cevaplar almaya başladım eskiden büyük sorun olan şeyler gözümde hiçbirşey oldu. Bu noktaya beni getirenler utansın yazık şu faniliğin içinde bir hiç uğruna yaşar olmuşsunuz kendinize gelin bir sakin olun ya



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi _THANOS_ -- 3 Ocak 2017; 5:12:49 >




  • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.