Şimdi Ara

Yunusun gereksiz hakareti (Sinir içerir) (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir (1 Mobil) - 2 Masaüstü1 Mobil
5 sn
215
Cevap
1
Favori
9.332
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Phaldor

    quote:

    Orijinalden alıntı: akdogan911

    Tek bir insanla , tüm bir grubu suçlamayı çok iyi biliyoruz..

    Düğünüm bitti, gelin arabasıyla avrupa yakasından anadoluya geçiyoduk, tam boğaz köprüsünde ters bir yöne girdik ve o ters yön bizi tekrardan avrupa yakasına yönlendiriyordu. Bizde durup geri geri gitmeye çalıştık tabi ne yapalım. Tam o sırada yanımızdan bir yunus geçiyodu, napıyosun sen dedi aracı kullanan arkadaşıma , yanlış girdik dedi bizimkisi, yunusta olmaz dedi ama bi anda arkada ben ve eşimi gördü gelinlik , damatlıkla, bi anda gülümsedi ve beniğ takip edin dedi..

    Boğaz köprüsünün altında sağdece polislerin kullandıgı bi dar yol var, köprünün altından geçiriyor ve yolun diger tarafına alıyor yol sizi, ordan bizi geçirdi. Hatta tam o tek şeritlik daracık yolda , karşıdan başka polis aracı geliyordu ve onlara korna çaldı, durdurdu onları ve bizi geçirdi. Çok sevindik, şaşırdık ve hayatım boyunca bir daha kullanmamın mumkun olmadıgı bir yoldan , yunus sayesinde geçmiş oldum..

    Ben o yorgun halimle, çünkü düğün çıkışı , evliler bilirler yorgunluktan ölüyo insan, tekrar bizi bogaz trafigine sokturmadan ordan geçirdigi için, kaç kere Allah razı olsun dedim o adama..

    Evet yunuslar genç ve heycanlı, kimisi de artis ama münferit olaylar , tüm bi cemiyeti etkilememeli...

    Hocam ona bakarsan senin yaşadığın olay da münferit..Ben İstanbul'u bilmeyen biri olsam ve senin gibi yanlış yola girsem beni durdurup "napıyosun sen" dedikten sonra o yoldan geçirmek yerine bir güzel fırça atardı herhalde..İyileri de var mutlaka ki ve polis bu halkın gözbebeği olmalı ama maalesef çoğu yunus ekibi ve birçok asayiş ekibi ön yargılı yaklaşıyor,üslupları kaba ve laftan anlamıyorlar..Sana iki olay anlatayım ;


    Bir akşam mesaiye kaldım ve gece 12 gibi işten çıktım,takım elbiseliyim..Servis beni ana cadde üzerinde indirdi,oradan 800-900 mt. yürüyorum eve ara sokaktan..Tam eve yaklaşmışken ara yoldan bir ekip aracı çıktı,önümden geçti ama beni görünce hemen durup geri geri geldi ve 3 polis hışımla indiler,araca yaslayıp arama yaptılar ve "nereden geliyorsun..nereye gidiyorsun" falan sordular..Tamam işleri bu sorsunlar da adam gibi sorsunlar ite kaka araca yaslayıp arama yapmak nedir,işten geliyorum deyince bir tanesi iyice cozuttu "ne işi lan bu saatte" diye..Ceketimin içinde boynumda banka kimliğim vardı allahtan,onu görünce sustular..


    Diğer olay da buna benzer ; bir gece halı saha maçından çıktım (01-02 maçıydı) sonra arkadaşlarla bir şeyler yedik sohbet ettik derken saat 03.30 gibi yola çıktım,Maltepe sahil yolundan eve gidiyorum (Tuzla istikametine) yolda çevirme yapıyorlardı (yanlış hatırlamıyorsam Dragos civarıydı) bende fenerlerini,tepe lambalarını görünce yavaşlayıp farları kapatıp iç tavan ışığını yaktım sağa yanaştım..Üzerimde forma altımda da eşofman vardı ve bana aynen şunu söyledi ilk cümle olarak "kağıtlarını ver !" Kaba saba bir emir tonunda söyledi,araçtan indirildim,üzerim didik arandı,arabayı da aradılar..Sonra dikizde asılı banka kimlik kartımı görünce muamele değişti,sen deyip emir veren polis "buyrun beyefendi evraklarınız" deyip birde "maçınız kaç kaç bitti" diye alay eder gibi soru sordu aklınca muhabbet edecek,sonra da konuyu kredi kartlarına getirip "ben şimdi kart almak istesem ne yapmam lazım" diye pişkin pişkin gülmeye başladı..


    İki olayda da işyerime ait kimliğim beni kurtardı yoksa muhtemelen mukavemet ederdim ve karakolluk olurduk..Resmi kıyafet,ekip otosu,tabanca ve polis ünvanı değil "adam olabilmek" önemli..Tatile giderken nice trafik ekipleri çevirdi hatta hızdan ceza yedim ama ne tartışma çıktı,ne kaba saba davrandılar ne de hitap ettiler hepsi efendi gibi işini yaptı bende kabahatimi bildiğimden ses etmedim (edemezdim de) hatta ayrılırken "ileride şurada ve şurada yine ekip var dikkat edin ceza yemeyin" diye uyarmayı da ihmal etmedi sağolsun..Mesele "adam olmak"


    Alıntıları Göster
    eğitim şart.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: cnryldz

    eğitim şart.

    Alıntıları Göster
    Eğer yüksek yerlerde bir emniyet mensubu tanıdığınız olsaydı o an telefon edip o yunusun altına ettirirdiniz oracıkta.

    Neden ederdi?

    Çünkü yaptığı şeyin yanlış olduğunu, hiçbir kanun çerçevesine dayanmadığını kendiside çok çok iyi biliyor.

    Eğer yaptığı doğru olsaydı kimi arıyorsan ara ben kanunu uyguluyorum diyebilme hakkına sahip olurdu.

    Bu gibi bir durumda lütfen hangi polis olursa olsun polis araç ya da motorsikletinin plakasını veya araç numarasını alıp emniyete usulsüzlük olarak şikayet ediniz / edelim.

    Her sektörde işini düzgün yapmayan insan vardır önemli olan bu insanları yola getirmek gelmiyorlarsa da kapıyı göstermektir.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Acceleration

    Bu mesaj silindi.

    Alıntıları Göster
    Herkesin üç çocuğu olacak biri polis olacak arkadaş.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: yavuzazgin

    Bu mesaj silindi.

    Alıntıları Göster
    Polise abi diyerek siz koz vermişsiniz bence. Orada sanane lan paramdan maaşımı sen mi veriyorsun diyecektin ortalık şenlenecekti
  • quote:

    Orijinalden alıntı: yavuzazgin

    Bu mesaj silindi.

    Alıntıları Göster
    yunusların cogunun kendini oranın sahibi sanan tavırlarına ölüyorum
  • quote:

    Orijinalden alıntı: emrullah bozlak

    Bu mesaj silindi.

    Alıntıları Göster
    Doğuda halka şirin gözükmek için evlerine kadar ziyaret edip,kafalarına yağmur gibi taş yağdıran çocuklara şeker,çikolata,top dağıtan kendisine atılan tokata karşılık veremeyen polis nasıl oluyorsa Ankara'yı geçince aslan oluyor ilginç
  • quote:

    Orijinalden alıntı: mert_elano

    polislerin ztn ekmek elden su gölden benzın parası cıkmıyordur onların ceplerınden

    Sayılamayacak kadar çok olan, dürüst, temiz, şerefiyle çalışan insanları zan altında bıraktığınızın farkında mısınız?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: yavuzazgin

    Bu mesaj silindi.

    Alıntıları Göster
    Sicil no'nu ver bana çabuk diye bağıracak kadar korkakmısınız? Sicil no'sunu istemek bu kadarmı zor? O adam polis, isterse sizi 1 gün nezarette tutar, ama sizde VATANDAŞSINIZ VATANDAŞ! Açarsınız davayı, adamın ne yunusluğu kalır ne istanbul polisliği!
  • Son zamanlarda polislerden nefret etmeye basladim. Bir olay olur ararsin 2 saat sonra gelirler. Garibanlara artistlik yaparlar, zengin adamlarin karsisinda iki buklum olurlar. Geceleri devriye atmasi gerekirken arabayi kenara ceker uyurlar. Guvenligimizi bu sekildemi saglamaya calisiyorlar. Yazik....


    Edit: bir polisten sikayetci olmak istersek ne yapmamiz, nerelere gitmemiz gerekiyor?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi schwifty -- 23 Nisan 2012; 18:00:45 >
  • Beylik vermişler önce anasını kesmiş diye bir deyiş vardır.He ,bu zatlara beylik yok ancak kendilerini master of universe zannediyorlar.Yazıkki görmemişliğin,kompleksin önde gideni içlerinde bu şahısların.İki kelam etseniz ne kadar donanımsız olduklarını anlarsınız,zamanıma yazık dersiniz.O motorsiklete bindiklerindede tam şahtılar ,şahbaz oluyorlar.

    Sonuç ,3. dünya ülkesiyiz.Balık baştan kokuyor.Geçmiş olsun.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: CanOpener

    Bu mesaj silindi.

    Alıntıları Göster
    Polisleri sevmem. Düzgünü illa ki vardır ama ben görmedim. İnşallah ömür boyu işim düşmez de muhattap olmam.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: vipmail123

    quote:

    Orijinalden alıntı: mert_elano

    polislerin ztn ekmek elden su gölden benzın parası cıkmıyordur onların ceplerınden

    Sayılamayacak kadar çok olan, dürüst, temiz, şerefiyle çalışan insanları zan altında bıraktığınızın farkında mısınız?

    öle çalısanlara lafım yok estağfurullah yanlıs anlasılmasın




  • quote:

    Orijinalden alıntı: akdogan911

    quote:

    Orijinalden alıntı: Alioreh

    quote:

    Orijinalden alıntı: akdogan911

    Tek bir insanla , tüm bir grubu suçlamayı çok iyi biliyoruz..

    Düğünüm bitti, gelin arabasıyla avrupa yakasından anadoluya geçiyoduk, tam boğaz köprüsünde ters bir yöne girdik ve o ters yön bizi tekrardan avrupa yakasına yönlendiriyordu. Bizde durup geri geri gitmeye çalıştık tabi ne yapalım. Tam o sırada yanımızdan bir yunus geçiyodu, napıyosun sen dedi aracı kullanan arkadaşıma , yanlış girdik dedi bizimkisi, yunusta olmaz dedi ama bi anda arkada ben ve eşimi gördü gelinlik , damatlıkla, bi anda gülümsedi ve beniğ takip edin dedi..

    Boğaz köprüsünün altında sağdece polislerin kullandıgı bi dar yol var, köprünün altından geçiriyor ve yolun diger tarafına alıyor yol sizi, ordan bizi geçirdi. Hatta tam o tek şeritlik daracık yolda , karşıdan başka polis aracı geliyordu ve onlara korna çaldı, durdurdu onları ve bizi geçirdi. Çok sevindik, şaşırdık ve hayatım boyunca bir daha kullanmamın mumkun olmadıgı bir yoldan , yunus sayesinde geçmiş oldum..

    Ben o yorgun halimle, çünkü düğün çıkışı , evliler bilirler yorgunluktan ölüyo insan, tekrar bizi bogaz trafigine sokturmadan ordan geçirdigi için, kaç kere Allah razı olsun dedim o adama..

    Evet yunuslar genç ve heycanlı, kimisi de artis ama münferit olaylar , tüm bi cemiyeti etkilememeli...

    inşallah bizde öyleleriyle muhattap oluruz çünkü bi kere azar işitsen veya küfür yesen durduk yere iyimserlik çok kolay olmaz bence o yunusun yerinde şansına başka yunus olsa sana orda eşinin yanında küfür etse aşağılasa sonra ceza yazıp uğraştırsa seni o günden sonra cemiyet memiyet tanımayabilirsiniz

    keşke herkes sadece işini yapsa dünya günlük güneşlik olurdu hakikaten

    Emin ol hiç bir polis, yolda geri geri gidiyosun diye veya ters yöne girdin diye, bağarıp , çağarıp küfretmez, bana yaptıgı gibi yardım da etmeyebilir, belki cezasını yazar, uyarır geçer... Senin bu dediğini , bizim vatandaşımız yapıyor .

    Aslında hiç kendimizi görmüyoruz, mesela biri bu başlıgı açan arkadaş gibi yol vermese, önümüze kırsa bizde bagarıp cagarıyoruz, sövüyoruz hatta, el kol haraketi yapıyoruz, veya biri ters yönde gelse, hemen el kol haraketleri, bagarıp cagarmalar, yani ben günde onlar kez bunları görüyorum..

    Kimse kimseye yol vermiyo, yol verilmeyen de yol vermeyene el kol haraketi bagarma sövme vs. Ha bu olaylar genelde aracın içinde bireysel yaşanıyor, o adam polis oldugu için , arkadasın da camı açık oldugu için ordan sölemiş, eger uzaktan el kol haraketi yapan bi vatandaş olsaydı, camları kapalı ana avrat sövüyor da olsaydı, gelip burda başlık açacakmıydı ??

    Tabiki hayır , neden ? çünkü zaten sürekli yollarda birbirimize bağarıp, çağarıp küfürler savuruyoruz, sürekli ama.. Buna alışmışız, ama bir polis bunu yapınca , hem alışılmamış birsey oldugu için , hemde genel olarak bizim vatandasımızda polise bir düşmanlık oldugu için bu mevzu yapılıyor.

    Hiç dönüp bi aynaya bakmıyoruz, biz hem en saygılı en iyi en mükemmel , trafikte bir melek, evde bir melek , iş yerinde bir melek, devlete vergisini verirken bir melek, ama bizim haricimizde , polis kelek , vatandaş kelek, hükümet kelek, asker kelek, medya kelek, dünya komple kelek... bi biz iyi değiliz veya biz aslında o kadar iyi degiliz, bırakın insanları suçlamayı da , biraz dönun kendinize bakın, vatandaşa bakın..

    Çok basit bir örnek, boğaz köprüleri yapıldıktan sonra gişeler köprünün maliyeti çıksın diye konulmuştu. Sonradan kalıcı oldu. OGS'nin maliyetinin çok düşük olduğuna inanıyorum. Sosyal devlet istese 10 TL veya çok daha düşük fiyata OGS'yi dağıtabilir tüm sürücülere ve isteyen 5 TL isteyen 50 TL yükler, yani alt limit yükleme zorunluluğunuda kaldırabilir. Ama bizim siyasilerimiz kendilerine %43 zam yapıyorlar. PKK ile görüşmediklerini söylüyolar. Bizlere Ferrari yerine Fiat binsin diyorlar, kendileri Audi marka araçlara biniyorlar. İstanbul Kültür başkenti kapmsamında 1 kuruş akaryakıta zam yapıldı, 2011 yılı bitti yani istanbul kültür başkenti olmaktan çıktı hala 1 kuruş zamı geri almadılar. İktidardan sonra muhalefet doğuda miting yapıp genel af sözü vermişti seçimlerden önce. Benim hükümütinden muhalefetine kadar hiç bir siyasiye güvenim yok. Verilebilecek daha pek çok örnek var. 17 ağustos depreminden sonra deprem vergisi eklenmişti, bu vergide kalıcı oldu, başbakan deprem vergisi adı altında bir vergi olmadığını açıkladı.

    Yukarıdaki sözleri hükümet kelek lafına istinaden söyledim. diğer kelek türleri içinde ayrı ayrı söylenecek çok şey var.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi coderMX -- 23 Nisan 2012; 22:06:08 >




  • Ben daha gorevini layikiyla yapan yunus gormedim
  • Üstüne üniforma, altına araç, beline silâh verilince bir haller oluyor bunlara, üstelememek lazım ama o hakaret fazla. Orda kimliğini isteyip, sicilini alacaktın, iç işlerine ihbar edecektin.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Panthér

    Bu mesaj silindi.

    Alıntıları Göster
    Bugün işe başlayan 20 yaşındaki polis 2500 lira para alıyor ve her ocak-temmuzda ek ödeme veriliyor. Üstüne sınırsız adam dövme, gaz sıkma, göz altına alma yetkisi de eklenince gelipte sana bağırması gayet normal. Burası polis devleti ne de olsa.
  • Gecmis olsun abi, iyi tutmussun kendini. Baskasi olsa oyle karsilik verirmiydi bilmiyorum.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: lifeisoneday

    Gecmis olsun abi, iyi tutmussun kendini. Baskasi olsa oyle karsilik verirmiydi bilmiyorum.
    Ters yoldan girerler,,
    ray ban ları vardır,,
    artisttirler,,
    aniden önüne kırarlar,,
    bi aracın içinde bayan görmesinler artist artist slalom yaparlar,,
    kırmızı ışıkta geçerler bide sana hareket yaparlar,,
    yanından geçerken tip tip bakarlar,,
    YUNUSTUR ONLAR...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Phaldor

    quote:

    Orijinalden alıntı: akdogan911

    Tek bir insanla , tüm bir grubu suçlamayı çok iyi biliyoruz..

    Düğünüm bitti, gelin arabasıyla avrupa yakasından anadoluya geçiyoduk, tam boğaz köprüsünde ters bir yöne girdik ve o ters yön bizi tekrardan avrupa yakasına yönlendiriyordu. Bizde durup geri geri gitmeye çalıştık tabi ne yapalım. Tam o sırada yanımızdan bir yunus geçiyodu, napıyosun sen dedi aracı kullanan arkadaşıma , yanlış girdik dedi bizimkisi, yunusta olmaz dedi ama bi anda arkada ben ve eşimi gördü gelinlik , damatlıkla, bi anda gülümsedi ve beniğ takip edin dedi..

    Boğaz köprüsünün altında sağdece polislerin kullandıgı bi dar yol var, köprünün altından geçiriyor ve yolun diger tarafına alıyor yol sizi, ordan bizi geçirdi. Hatta tam o tek şeritlik daracık yolda , karşıdan başka polis aracı geliyordu ve onlara korna çaldı, durdurdu onları ve bizi geçirdi. Çok sevindik, şaşırdık ve hayatım boyunca bir daha kullanmamın mumkun olmadıgı bir yoldan , yunus sayesinde geçmiş oldum..

    Ben o yorgun halimle, çünkü düğün çıkışı , evliler bilirler yorgunluktan ölüyo insan, tekrar bizi bogaz trafigine sokturmadan ordan geçirdigi için, kaç kere Allah razı olsun dedim o adama..

    Evet yunuslar genç ve heycanlı, kimisi de artis ama münferit olaylar , tüm bi cemiyeti etkilememeli...

    Hocam ona bakarsan senin yaşadığın olay da münferit..Ben İstanbul'u bilmeyen biri olsam ve senin gibi yanlış yola girsem beni durdurup "napıyosun sen" dedikten sonra o yoldan geçirmek yerine bir güzel fırça atardı herhalde..İyileri de var mutlaka ki ve polis bu halkın gözbebeği olmalı ama maalesef çoğu yunus ekibi ve birçok asayiş ekibi ön yargılı yaklaşıyor,üslupları kaba ve laftan anlamıyorlar..Sana iki olay anlatayım ;


    Bir akşam mesaiye kaldım ve gece 12 gibi işten çıktım,takım elbiseliyim..Servis beni ana cadde üzerinde indirdi,oradan 800-900 mt. yürüyorum eve ara sokaktan..Tam eve yaklaşmışken ara yoldan bir ekip aracı çıktı,önümden geçti ama beni görünce hemen durup geri geri geldi ve 3 polis hışımla indiler,araca yaslayıp arama yaptılar ve "nereden geliyorsun..nereye gidiyorsun" falan sordular..Tamam işleri bu sorsunlar da adam gibi sorsunlar ite kaka araca yaslayıp arama yapmak nedir,işten geliyorum deyince bir tanesi iyice cozuttu "ne işi lan bu saatte" diye..Ceketimin içinde boynumda banka kimliğim vardı allahtan,onu görünce sustular..


    Diğer olay da buna benzer ; bir gece halı saha maçından çıktım (01-02 maçıydı) sonra arkadaşlarla bir şeyler yedik sohbet ettik derken saat 03.30 gibi yola çıktım,Maltepe sahil yolundan eve gidiyorum (Tuzla istikametine) yolda çevirme yapıyorlardı (yanlış hatırlamıyorsam Dragos civarıydı) bende fenerlerini,tepe lambalarını görünce yavaşlayıp farları kapatıp iç tavan ışığını yaktım sağa yanaştım..Üzerimde forma altımda da eşofman vardı ve bana aynen şunu söyledi ilk cümle olarak "kağıtlarını ver !" Kaba saba bir emir tonunda söyledi,araçtan indirildim,üzerim didik arandı,arabayı da aradılar..Sonra dikizde asılı banka kimlik kartımı görünce muamele değişti,sen deyip emir veren polis "buyrun beyefendi evraklarınız" deyip birde "maçınız kaç kaç bitti" diye alay eder gibi soru sordu aklınca muhabbet edecek,sonra da konuyu kredi kartlarına getirip "ben şimdi kart almak istesem ne yapmam lazım" diye pişkin pişkin gülmeye başladı..


    İki olayda da işyerime ait kimliğim beni kurtardı yoksa muhtemelen mukavemet ederdim ve karakolluk olurduk..Resmi kıyafet,ekip otosu,tabanca ve polis ünvanı değil "adam olabilmek" önemli..Tatile giderken nice trafik ekipleri çevirdi hatta hızdan ceza yedim ama ne tartışma çıktı,ne kaba saba davrandılar ne de hitap ettiler hepsi efendi gibi işini yaptı bende kabahatimi bildiğimden ses etmedim (edemezdim de) hatta ayrılırken "ileride şurada ve şurada yine ekip var dikkat edin ceza yemeyin" diye uyarmayı da ihmal etmedi sağolsun..Mesele "adam olmak"


    Bende onu söyluyorum işte, münferid olaylardan 2 örnek daha vermişsin ama tatile giderkenki örneklerde çok , yani kısacası toplumun aynası olan bu adamlar, toplumda ne kadar iyi varsa o oranda iyiler, ne daha fazla ne daha az..




  • quote:

    Orijinalden alıntı: akdogan911

    quote:

    Orijinalden alıntı: Phaldor

    quote:

    Orijinalden alıntı: akdogan911

    Tek bir insanla , tüm bir grubu suçlamayı çok iyi biliyoruz..

    Düğünüm bitti, gelin arabasıyla avrupa yakasından anadoluya geçiyoduk, tam boğaz köprüsünde ters bir yöne girdik ve o ters yön bizi tekrardan avrupa yakasına yönlendiriyordu. Bizde durup geri geri gitmeye çalıştık tabi ne yapalım. Tam o sırada yanımızdan bir yunus geçiyodu, napıyosun sen dedi aracı kullanan arkadaşıma , yanlış girdik dedi bizimkisi, yunusta olmaz dedi ama bi anda arkada ben ve eşimi gördü gelinlik , damatlıkla, bi anda gülümsedi ve beniğ takip edin dedi..

    Boğaz köprüsünün altında sağdece polislerin kullandıgı bi dar yol var, köprünün altından geçiriyor ve yolun diger tarafına alıyor yol sizi, ordan bizi geçirdi. Hatta tam o tek şeritlik daracık yolda , karşıdan başka polis aracı geliyordu ve onlara korna çaldı, durdurdu onları ve bizi geçirdi. Çok sevindik, şaşırdık ve hayatım boyunca bir daha kullanmamın mumkun olmadıgı bir yoldan , yunus sayesinde geçmiş oldum..

    Ben o yorgun halimle, çünkü düğün çıkışı , evliler bilirler yorgunluktan ölüyo insan, tekrar bizi bogaz trafigine sokturmadan ordan geçirdigi için, kaç kere Allah razı olsun dedim o adama..

    Evet yunuslar genç ve heycanlı, kimisi de artis ama münferit olaylar , tüm bi cemiyeti etkilememeli...

    Hocam ona bakarsan senin yaşadığın olay da münferit..Ben İstanbul'u bilmeyen biri olsam ve senin gibi yanlış yola girsem beni durdurup "napıyosun sen" dedikten sonra o yoldan geçirmek yerine bir güzel fırça atardı herhalde..İyileri de var mutlaka ki ve polis bu halkın gözbebeği olmalı ama maalesef çoğu yunus ekibi ve birçok asayiş ekibi ön yargılı yaklaşıyor,üslupları kaba ve laftan anlamıyorlar..Sana iki olay anlatayım ;


    Bir akşam mesaiye kaldım ve gece 12 gibi işten çıktım,takım elbiseliyim..Servis beni ana cadde üzerinde indirdi,oradan 800-900 mt. yürüyorum eve ara sokaktan..Tam eve yaklaşmışken ara yoldan bir ekip aracı çıktı,önümden geçti ama beni görünce hemen durup geri geri geldi ve 3 polis hışımla indiler,araca yaslayıp arama yaptılar ve "nereden geliyorsun..nereye gidiyorsun" falan sordular..Tamam işleri bu sorsunlar da adam gibi sorsunlar ite kaka araca yaslayıp arama yapmak nedir,işten geliyorum deyince bir tanesi iyice cozuttu "ne işi lan bu saatte" diye..Ceketimin içinde boynumda banka kimliğim vardı allahtan,onu görünce sustular..


    Diğer olay da buna benzer ; bir gece halı saha maçından çıktım (01-02 maçıydı) sonra arkadaşlarla bir şeyler yedik sohbet ettik derken saat 03.30 gibi yola çıktım,Maltepe sahil yolundan eve gidiyorum (Tuzla istikametine) yolda çevirme yapıyorlardı (yanlış hatırlamıyorsam Dragos civarıydı) bende fenerlerini,tepe lambalarını görünce yavaşlayıp farları kapatıp iç tavan ışığını yaktım sağa yanaştım..Üzerimde forma altımda da eşofman vardı ve bana aynen şunu söyledi ilk cümle olarak "kağıtlarını ver !" Kaba saba bir emir tonunda söyledi,araçtan indirildim,üzerim didik arandı,arabayı da aradılar..Sonra dikizde asılı banka kimlik kartımı görünce muamele değişti,sen deyip emir veren polis "buyrun beyefendi evraklarınız" deyip birde "maçınız kaç kaç bitti" diye alay eder gibi soru sordu aklınca muhabbet edecek,sonra da konuyu kredi kartlarına getirip "ben şimdi kart almak istesem ne yapmam lazım" diye pişkin pişkin gülmeye başladı..


    İki olayda da işyerime ait kimliğim beni kurtardı yoksa muhtemelen mukavemet ederdim ve karakolluk olurduk..Resmi kıyafet,ekip otosu,tabanca ve polis ünvanı değil "adam olabilmek" önemli..Tatile giderken nice trafik ekipleri çevirdi hatta hızdan ceza yedim ama ne tartışma çıktı,ne kaba saba davrandılar ne de hitap ettiler hepsi efendi gibi işini yaptı bende kabahatimi bildiğimden ses etmedim (edemezdim de) hatta ayrılırken "ileride şurada ve şurada yine ekip var dikkat edin ceza yemeyin" diye uyarmayı da ihmal etmedi sağolsun..Mesele "adam olmak"


    Bende onu söyluyorum işte, münferid olaylardan 2 örnek daha vermişsin ama tatile giderkenki örneklerde çok , yani kısacası toplumun aynası olan bu adamlar, toplumda ne kadar iyi varsa o oranda iyiler, ne daha fazla ne daha az..

    İyi de ben toplumun kötü yanından biri değilim ki neden kötü muameleyi hak edeyim Adam bir başka kötüye kızdığı,bozulduğu için bana çatıyorsa orada da sorun var demektir..Ben efendiysem poliste efendi olacak bana karşı çünkü polis benim için-bizim için var ve ödediğim vergiyle onun maaşını ben sağlıyorum,biz sağlıyoruz..Ha kurala uymayana,edepsiz olana,lafını sözünü bilmeyene ya da her neyse işte biraz sert çıksın,sindirsin ama ben hırsız değilim,namussuz değilim,zorluk çıkarmamışım sen kalk kahve ağzıyla konuş sonra karşındakinin öyle biri olmadığını anlayınca çark et..Bu tarz davranan bir kısım polis toplumun aynası değil daha sıkı eğitim alması gereken,belinde silahı göğsünde rozeti görünce kendini kaybedip kabadayılık taslamayı görev sayan itici birer kamu görevlisi benim gözümde..




  • 
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.