Şimdi Ara

uzun süredir aklıma takılan bir gramer sorusu

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
11
Cevap
1
Favori
1.167
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Başlıkta da yazdığım uzun süredir merak ediyorum. Normalde yapı şu am/is/are + verb3. Bunun edilgen bir yapı olduğunu biliyorum. Misal; "Meal is eaten by my mom". Yani "yemek annem tarafından pişirilir" deniliyor burda. Ama bazen bu böyle olmuyor özellikle izlediğim dizilerde. Yine örneklerle gideceğim;

    I am bored. Normalde bunun "sıkılırım" olması gerekmiyor mu? Ama çevirilerde "sıkıldım" olarak çeviriliyor ki mantıken doğru olan bu. Yani past bir yapı olarak çeviriliyor. Bunun yerine I bored ya da I have bored olması gerekmez mi?

    Ya da He is gone mesela. Normalde "o gider" olması lazım am/is/are + v3 kuralına göre ama "o gitti" oluyor. Bunun yerine de "he has gone" yazılması gerekmez mi? Bu konuda kafam karıştı. Yardımlarınızı bekliyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi phoenix_88 -- 5 Şubat 2016; 20:02:47 >



  • Henüz yapılan eylemler için present perfect kullanılır. Yani mesela "he has gone there " dediğimizde şahıs bir yere gitmiştir ama eylem henüz gerçekleştiğinden bu şuan orada olmayan kişiler için söylenir. "He has been there " dediğimizde orada bulundu ama şuan oradan geri döndüğünü anlatmış oluruz. She have prepared meal derken yemek hazırlanmıştır ama eylem yeni gerçekleşmiştir.
    am,is,are / got bored aynı anlama gelir. 2 side "sıkıldım." anlamına gelir.
    "I got bored with lying on the beach all day." OR "I am bored because I have nothing to do right now."

    i bored ya da i have bored mümkün olamaz çünkü sıkılmak to be verb. Yani am,is,are almadan kullanılamaz. Bu yüzden zaten i m bored kullanılır.

    i get bored da "sıkılırım." olarak çevrilir. "i get bored whenever i watch Star Wars on TV."
  • quote:

    Orijinalden alıntı: furkan1zek

    Henüz yapılan eylemler için present perfect kullanılır. Yani mesela "he has gone there " dediğimizde şahıs bir yere gitmiştir ama eylem henüz gerçekleştiğinden bu şuan orada olmayan kişiler için söylenir. "He has been there " dediğimizde orada bulundu ama şuan oradan geri döndüğünü anlatmış oluruz. She have prepared meal derken yemek hazırlanmıştır ama eylem yeni gerçekleşmiştir.
    am,is,are / got bored aynı anlama gelir. 2 side "sıkıldım." anlamına gelir.
    "I got bored with lying on the beach all day." OR "I am bored because I have nothing to do right now."

    i bored ya da i have bored mümkün olamaz çünkü sıkılmak to be verb. Yani am,is,are almadan kullanılamaz. Bu yüzden zaten i m bored kullanılır.

    i get bored da "sıkılırım." olarak çevrilir. "i get bored whenever i watch Star Wars on TV."

    peki "am/is/are + v3" kalıbının geçmiş zaman durum bildiren kuralı da var demek ki o zaman değil mi? Internette konu anlatımını bulamıyorum ama. Bu kalıbı yazarak arattığımda edilgen olması ile konular çıkıyor hep. Birkaç örnek vererek daha açıklayabilir misiniz? Mesela "he is gone" dediğimizde geçmiş zaman olarak "o gitti" manası mı çıkıyor? Burda henüz olmuşsa "he has gone" ya da olup bitmiş ise uzun zaman önce "he went" desek olmuyor mu? Tam kavrayamadım.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: phoenix_88

    Başlıkta da yazdığım uzun süredir merak ediyorum. Normalde yapı şu am/is/are + verb3. Bunun edilgen bir yapı olduğunu biliyorum. Misal; "Meal is eaten by my mom". Yani "yemek annem tarafından pişirilir" deniliyor burda. Ama bazen bu böyle olmuyor özellikle izlediğim dizilerde. Yine örneklerle gideceğim;

    I am bored. Normalde bunun "sıkılırım" olması gerekmiyor mu? Ama çevirilerde "sıkıldım" olarak çeviriliyor ki mantıken doğru olan bu. Yani past bir yapı olarak çeviriliyor. Bunun yerine I bored ya da I have bored olması gerekmez mi?

    Ya da He is gone mesela. Normalde "o gider" olması lazım am/is/are + v3 kuralına göre ama "o gitti" oluyor. Bunun yerine de "he has gone" yazılması gerekmez mi? Bu konuda kafam karıştı. Yardımlarınızı bekliyorum.

    "He is gone." cümlesinde düşündüğün gibi bir "gitmek" anlamı yok,"öldü yada ölüp gitti .." deriz ya, öyle bir anlamı var.Dolayısıyla da edilgen yapı formunda kullanılır.




  • furkan1zek kullanıcısına yanıt
    Sebebi de yanlış hatırlamıyorsam "be" yerine "got" kullanabiliyorlar.

    I am used to it / I got used to it cinsinden fakat "got" ile kurulan tip informal diye biliyorum.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: phoenix_88

    quote:

    Orijinalden alıntı: furkan1zek

    Henüz yapılan eylemler için present perfect kullanılır. Yani mesela "he has gone there " dediğimizde şahıs bir yere gitmiştir ama eylem henüz gerçekleştiğinden bu şuan orada olmayan kişiler için söylenir. "He has been there " dediğimizde orada bulundu ama şuan oradan geri döndüğünü anlatmış oluruz. She have prepared meal derken yemek hazırlanmıştır ama eylem yeni gerçekleşmiştir.
    am,is,are / got bored aynı anlama gelir. 2 side "sıkıldım." anlamına gelir.
    "I got bored with lying on the beach all day." OR "I am bored because I have nothing to do right now."

    i bored ya da i have bored mümkün olamaz çünkü sıkılmak to be verb. Yani am,is,are almadan kullanılamaz. Bu yüzden zaten i m bored kullanılır.

    i get bored da "sıkılırım." olarak çevrilir. "i get bored whenever i watch Star Wars on TV."

    peki "am/is/are + v3" kalıbının geçmiş zaman durum bildiren kuralı da var demek ki o zaman değil mi? Internette konu anlatımını bulamıyorum ama. Bu kalıbı yazarak arattığımda edilgen olması ile konular çıkıyor hep. Birkaç örnek vererek daha açıklayabilir misiniz? Mesela "he is gone" dediğimizde geçmiş zaman olarak "o gitti" manası mı çıkıyor? Burda henüz olmuşsa "he has gone" ya da olup bitmiş ise uzun zaman önce "he went" desek olmuyor mu? Tam kavrayamadım.

    am/is/are + v3 sadece edilgen yapıda kullanılır. have/has + v3 present perfect ile ancak to be fiili olduğu zaman been kullanılır. Önceki örnek gibi "he has gone there " , "he has been there " .


    "He has gone to london " ile " he has been in london" bunlar kendi arasında özeldir o yüzden bu örneği verdim. Açıkladığım gibi ilki oraya gitmiş ancak henüz gelmemiş anlamı verirken ikincisi londra da bulunmuş ve geri dönmüş anlamı verir.

    Cümlelerde ayırt ederken genelde zaman bildirilir bu şekilde ayırt edilir. Present perfect ile genelde since , for gibi prepositions , time phrase olarak already just , negative cümlelerde yet , never gibi adverb ler kullanılır. Ama tabi bunları öyle cümlede arayıp ezberlemenin mantığı yok zaten bir süre sonra çok kolay ayırt edebileceksin.
    He ..... to theatre last thursday. Böyle bir cümle verildiğinde geçen perşembe eylem gerçekleştirildiği ve bittiği için direk simple past kullanılır ve bu cümle de "went" gelir.
    We ...... each other for over sixteen years. Bu cümle de "birbirimizi tanıyoruz" anlamı vermek için present perfect kullanılır. "We have known each other for over sixteen years. " Birbirimizi tanıdık bitti gibi bir şey kullanmayacağımız için past simple olmaz.

    Simple past zamanın belli olduğu bir eylemin yapılıp o zamanda bittiğinde kullanılır . Türkçe'ye de direk -dı,-di olarak çevirilir.
    Present perfect zamanın belli olmadığı ya da cümlede özellikle belirtilmediğinde kullanılır.
    I have lived in Lyon. I lived in Lyon in 1989.
    They have eaten Thai food. They ate Thai food last night.
    We have been to Ireland. When did you go to Ireland?


    İnternette çok fazla örneği var .Konu anlatımları da Türkçe veya İngilizce çok rahat bulabilirsin.
    http://www.bbc.co.uk/worldservice/learningenglish/grammar/learnit/learnitv92.shtml

    http://www.perfect-english-grammar.com/present-perfect-or-past-simple.html

    Eğer yabancı kaynak okumak istemezsen Türkçe grammer kaynağı al o da işini görür.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: nikola125

    Sebebi de yanlış hatırlamıyorsam "be" yerine "got" kullanabiliyorlar.

    I am used to it / I got used to it cinsinden fakat "got" ile kurulan tip informal diye biliyorum.

    Benim bildiğim kadarıyla "got" kullanımındaki tek informal olay " got to " ile kurulanlar "you must do this" veya "you have got to do this" yerine "you got to do this " kullanımı informal oluyor.
    getting rich veya i got rich gibi kullanımlar formal diye biliyorum. Yanlışta olabilir araştırmakta fayda var.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi furkan1zek -- 6 Şubat 2016; 11:34:32 >
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Kafama takılan bir şey var
    7 yıl önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • quote:

    Orijinalden alıntı: furkan1zek

    quote:

    Orijinalden alıntı: phoenix_88

    quote:

    Orijinalden alıntı: furkan1zek

    Henüz yapılan eylemler için present perfect kullanılır. Yani mesela "he has gone there " dediğimizde şahıs bir yere gitmiştir ama eylem henüz gerçekleştiğinden bu şuan orada olmayan kişiler için söylenir. "He has been there " dediğimizde orada bulundu ama şuan oradan geri döndüğünü anlatmış oluruz. She have prepared meal derken yemek hazırlanmıştır ama eylem yeni gerçekleşmiştir.
    am,is,are / got bored aynı anlama gelir. 2 side "sıkıldım." anlamına gelir.
    "I got bored with lying on the beach all day." OR "I am bored because I have nothing to do right now."

    i bored ya da i have bored mümkün olamaz çünkü sıkılmak to be verb. Yani am,is,are almadan kullanılamaz. Bu yüzden zaten i m bored kullanılır.

    i get bored da "sıkılırım." olarak çevrilir. "i get bored whenever i watch Star Wars on TV."

    peki "am/is/are + v3" kalıbının geçmiş zaman durum bildiren kuralı da var demek ki o zaman değil mi? Internette konu anlatımını bulamıyorum ama. Bu kalıbı yazarak arattığımda edilgen olması ile konular çıkıyor hep. Birkaç örnek vererek daha açıklayabilir misiniz? Mesela "he is gone" dediğimizde geçmiş zaman olarak "o gitti" manası mı çıkıyor? Burda henüz olmuşsa "he has gone" ya da olup bitmiş ise uzun zaman önce "he went" desek olmuyor mu? Tam kavrayamadım.

    am/is/are + v3 sadece edilgen yapıda kullanılır. have/has + v3 present perfect ile ancak to be fiili olduğu zaman been kullanılır. Önceki örnek gibi "he has gone there " , "he has been there " .


    "He has gone to london " ile " he has been in london" bunlar kendi arasında özeldir o yüzden bu örneği verdim. Açıkladığım gibi ilki oraya gitmiş ancak henüz gelmemiş anlamı verirken ikincisi londra da bulunmuş ve geri dönmüş anlamı verir.

    Cümlelerde ayırt ederken genelde zaman bildirilir bu şekilde ayırt edilir. Present perfect ile genelde since , for gibi prepositions , time phrase olarak already just , negative cümlelerde yet , never gibi adverb ler kullanılır. Ama tabi bunları öyle cümlede arayıp ezberlemenin mantığı yok zaten bir süre sonra çok kolay ayırt edebileceksin.
    He ..... to theatre last thursday. Böyle bir cümle verildiğinde geçen perşembe eylem gerçekleştirildiği ve bittiği için direk simple past kullanılır ve bu cümle de "went" gelir.
    We ...... each other for over sixteen years. Bu cümle de "birbirimizi tanıyoruz" anlamı vermek için present perfect kullanılır. "We have known each other for over sixteen years. " Birbirimizi tanıdık bitti gibi bir şey kullanmayacağımız için past simple olmaz.

    Simple past zamanın belli olduğu bir eylemin yapılıp o zamanda bittiğinde kullanılır . Türkçe'ye de direk -dı,-di olarak çevirilir.
    Present perfect zamanın belli olmadığı ya da cümlede özellikle belirtilmediğinde kullanılır.
    I have lived in Lyon. I lived in Lyon in 1989.
    They have eaten Thai food. They ate Thai food last night.
    We have been to Ireland. When did you go to Ireland?


    İnternette çok fazla örneği var .Konu anlatımları da Türkçe veya İngilizce çok rahat bulabilirsin.
    http://www.bbc.co.uk/worldservice/learningenglish/grammar/learnit/learnitv92.shtml

    http://www.perfect-english-grammar.com/present-perfect-or-past-simple.html

    Eğer yabancı kaynak okumak istemezsen Türkçe grammer kaynağı al o da işini görür.



    Hocam ayrıntılı cevap için sağolun ama present perfect ile past simple arasındaki fark değildi aslında benim sorum. "am/is/are + v3" kalıbı idi benim sorum. Bu kalıp ile birkaç örneğin verilip açıklanması olursa anlarım diye düşünüyorum. Benim aklıma takılan "simple present passive voice" olan bu yapının nasıl çeviride geçmiş zaman olarak geçiyor o aslında. I am bored (sıkılırım olması gerekirken sıkıldım veya sıkılmış olmam gibi çevrilmesi). Bu arada baktığım bir kaç yabancı forumda aslında aslında o fiilin v3 değil de adjective olarak kullanıldığından ortaya çıkan bir yapı herhalde.




  • phoenix_88 kullanıcısına yanıt
    bu konuyu zamanında çalışırken aklımda kalan bir şeyi paylaşmak isterim. daha iyi anlamamı sağlamıştı.şöyle ki;
    sıkılmak,kormak,heyecanlamak gibi bazı fiilleri özne kendisi gerçekleştirmez. bir etki yada bir şahıs tarafından o kişi etkilenir, bu da temelde pasif yapı halini alır. yani "ben sıkıldım" derken bilerek, isteyerek kimse sıkılmaz. ya bir etkiden dolayı yada bir durumdan , ortamdan vs. dolayı sıkılır insan. yani pasive yapı gerektirir. "korkmak ta aynı şekilde istesende korkamazsın birsi ya da birşey seni korkutur. "ölmek" te öyle sen ölmezsin bir şey yada bir etki seni öldürür. bu durumdan bahsederken de "o öldü" diyemezsin. dersen bilerek isteyerek öldü anlamış çıkar. böyle durumlar için cümleler bahsettiğin şekilde kurulur.
    i am bored.
    i am scared.
    i am surprised.
    she is gone.
    i am interested in ...
    i am excited. gibi. buradaki bored, scared vs kelimeler fiil değil bir sıfattır. tıpkı "this is a broken vase" derken kurulan yapı gibidir.

    umarım anlatabilmişimdir, kolay gelsin

    edit: bir şey daha eklemek isterim. türkçedeki herşeyin karşılığı ingilizce de vardır, öyle olmalıdır, aynısı olmalıdır diye bakmayın. yapılan en büyük hatalardan biridir bu. onlar nasıl yapıyorlarsa öyle yapmak en doğru mantıktır.ingilizceyi türkçe ye uydurma çabası çok yanlış.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dirgen -- 6 Şubat 2016; 22:54:10 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: phoenix_88

    quote:

    Orijinalden alıntı: furkan1zek

    quote:

    Orijinalden alıntı: phoenix_88

    quote:

    Orijinalden alıntı: furkan1zek

    Henüz yapılan eylemler için present perfect kullanılır. Yani mesela "he has gone there " dediğimizde şahıs bir yere gitmiştir ama eylem henüz gerçekleştiğinden bu şuan orada olmayan kişiler için söylenir. "He has been there " dediğimizde orada bulundu ama şuan oradan geri döndüğünü anlatmış oluruz. She have prepared meal derken yemek hazırlanmıştır ama eylem yeni gerçekleşmiştir.
    am,is,are / got bored aynı anlama gelir. 2 side "sıkıldım." anlamına gelir.
    "I got bored with lying on the beach all day." OR "I am bored because I have nothing to do right now."

    i bored ya da i have bored mümkün olamaz çünkü sıkılmak to be verb. Yani am,is,are almadan kullanılamaz. Bu yüzden zaten i m bored kullanılır.

    i get bored da "sıkılırım." olarak çevrilir. "i get bored whenever i watch Star Wars on TV."

    peki "am/is/are + v3" kalıbının geçmiş zaman durum bildiren kuralı da var demek ki o zaman değil mi? Internette konu anlatımını bulamıyorum ama. Bu kalıbı yazarak arattığımda edilgen olması ile konular çıkıyor hep. Birkaç örnek vererek daha açıklayabilir misiniz? Mesela "he is gone" dediğimizde geçmiş zaman olarak "o gitti" manası mı çıkıyor? Burda henüz olmuşsa "he has gone" ya da olup bitmiş ise uzun zaman önce "he went" desek olmuyor mu? Tam kavrayamadım.

    am/is/are + v3 sadece edilgen yapıda kullanılır. have/has + v3 present perfect ile ancak to be fiili olduğu zaman been kullanılır. Önceki örnek gibi "he has gone there " , "he has been there " .


    "He has gone to london " ile " he has been in london" bunlar kendi arasında özeldir o yüzden bu örneği verdim. Açıkladığım gibi ilki oraya gitmiş ancak henüz gelmemiş anlamı verirken ikincisi londra da bulunmuş ve geri dönmüş anlamı verir.

    Cümlelerde ayırt ederken genelde zaman bildirilir bu şekilde ayırt edilir. Present perfect ile genelde since , for gibi prepositions , time phrase olarak already just , negative cümlelerde yet , never gibi adverb ler kullanılır. Ama tabi bunları öyle cümlede arayıp ezberlemenin mantığı yok zaten bir süre sonra çok kolay ayırt edebileceksin.
    He ..... to theatre last thursday. Böyle bir cümle verildiğinde geçen perşembe eylem gerçekleştirildiği ve bittiği için direk simple past kullanılır ve bu cümle de "went" gelir.
    We ...... each other for over sixteen years. Bu cümle de "birbirimizi tanıyoruz" anlamı vermek için present perfect kullanılır. "We have known each other for over sixteen years. " Birbirimizi tanıdık bitti gibi bir şey kullanmayacağımız için past simple olmaz.

    Simple past zamanın belli olduğu bir eylemin yapılıp o zamanda bittiğinde kullanılır . Türkçe'ye de direk -dı,-di olarak çevirilir.
    Present perfect zamanın belli olmadığı ya da cümlede özellikle belirtilmediğinde kullanılır.
    I have lived in Lyon. I lived in Lyon in 1989.
    They have eaten Thai food. They ate Thai food last night.
    We have been to Ireland. When did you go to Ireland?


    İnternette çok fazla örneği var .Konu anlatımları da Türkçe veya İngilizce çok rahat bulabilirsin.
    http://www.bbc.co.uk/worldservice/learningenglish/grammar/learnit/learnitv92.shtml

    http://www.perfect-english-grammar.com/present-perfect-or-past-simple.html

    Eğer yabancı kaynak okumak istemezsen Türkçe grammer kaynağı al o da işini görür.



    Hocam ayrıntılı cevap için sağolun ama present perfect ile past simple arasındaki fark değildi aslında benim sorum. "am/is/are + v3" kalıbı idi benim sorum. Bu kalıp ile birkaç örneğin verilip açıklanması olursa anlarım diye düşünüyorum. Benim aklıma takılan "simple present passive voice" olan bu yapının nasıl çeviride geçmiş zaman olarak geçiyor o aslında. I am bored (sıkılırım olması gerekirken sıkıldım veya sıkılmış olmam gibi çevrilmesi). Bu arada baktığım bir kaç yabancı forumda aslında aslında o fiilin v3 değil de adjective olarak kullanıldığından ortaya çıkan bir yapı herhalde.

    Anladım ben yanlış anlamışım kusura bakmayın. " He has gone " örneği işin içine girince ben oraya kaydım. Her neyse am/is/are + v3 direk passive voice u veriyor ve dediğiniz gibi simple present 'ın passive i normalde present anlamı verecek iken o durumlarda (i'm frightened etc.) past olarak çeviriliyor. Normalde böyle bir sürü özel durum var. Yani her şeyi Türkçe ' ye direk çevirerek yüzde 100 anlamlı olmasını beklemek imkansız. Belki onlarda da iki anlama da geliyordur hem present hem past o cümlelerde bu yüzden de "i got excited" gibi yapı ortaya çıkmıştır , bilemeyiz. Ayrıca ben yukarı da yazmıştım geniş zamanda bu tür durumlar için got yerine get kullanıldığını yani mesela "mutlu olurum" derken "i get happy as i'm helping needy people." gibi cümlelerde direk geniş zamandaki anlamı veriyor. Tam olarak neyin neden olduğunu malesef bende açıklayamam her şey akla mantığa her zaman uymuyor .




  • quote:

    Orijinalden alıntı: dirgen

    bu konuyu zamanında çalışırken aklımda kalan bir şeyi paylaşmak isterim. daha iyi anlamamı sağlamıştı.şöyle ki;
    sıkılmak,kormak,heyecanlamak gibi bazı fiilleri özne kendisi gerçekleştirmez. bir etki yada bir şahıs tarafından o kişi etkilenir, bu da temelde pasif yapı halini alır. yani "ben sıkıldım" derken bilerek, isteyerek kimse sıkılmaz. ya bir etkiden dolayı yada bir durumdan , ortamdan vs. dolayı sıkılır insan. yani pasive yapı gerektirir. "korkmak ta aynı şekilde istesende korkamazsın birsi ya da birşey seni korkutur. "ölmek" te öyle sen ölmezsin bir şey yada bir etki seni öldürür. bu durumdan bahsederken de "o öldü" diyemezsin. dersen bilerek isteyerek öldü anlamış çıkar. böyle durumlar için cümleler bahsettiğin şekilde kurulur.
    i am bored.
    i am scared.
    i am surprised.
    she is gone.
    i am interested in ...
    i am excited. gibi. buradaki bored, scared vs kelimeler fiil değil bir sıfattır. tıpkı "this is a broken vase" derken kurulan yapı gibidir.

    umarım anlatabilmişimdir, kolay gelsin

    edit: bir şey daha eklemek isterim. türkçedeki herşeyin karşılığı ingilizce de vardır, öyle olmalıdır, aynısı olmalıdır diye bakmayın. yapılan en büyük hatalardan biridir bu. onlar nasıl yapıyorlarsa öyle yapmak en doğru mantıktır.ingilizceyi türkçe ye uydurma çabası çok yanlış.

    Aslında demek istediğim buydu ve anladığımı anlıyorum az çok verdiğiniz örneklerle. Sizlerin de dediği gibi bazen tam Türkçe karşılık olmayınca insanın aklı karışıyor. O yüzden hiç Türkçe düşünmeden direk İngilizce düşünüp konuşmak daha mantıklı. Teşekkürler cevaplar için.




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.