Şimdi Ara

Ubuntu 9.10 Beklentimin Çok Çok Altında Çıktı (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
94
Cevap
0
Favori
3.690
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • @Hostbank, cevap verme demişin, şurda seviyeli seviyeli yazışıyoruz neden cevap vermeyim. Yazdığın bilgiler gerçekten değerli, en azından konumu bu kadar uzun msj yazmaya değer gördüğün içinde ayrıca teşekkürler.

    Herşeyde haklı olabilirsin, ama tüm anlatmak istediğimi @Challenger yine özetlemiş sağolsun. Ne yazdım ben, zaten işim gereği kullandığım işletim sistemleri mevcut, bunlardan zaten vazgeçmem söz konusu değil. Ama evimdeki eski PC de ne yapıyorum, müzik dinleyip film seğredip, nette geziniyorum. E bunda Windows kullanmayı gerektirecek olmassa olmaz bir durum söz konusu olmadığına göre neden Ubuntuya veya başka bir dağıtıma şanş tanımıyım. Sırf bu işleri yapmak için insanın bişeyleri derlemeyi veya kod yazmayı mı öğrenmesi gerekiyor. Kısaca anlatmak istediğim bu başka bişey değil.

    Sonra ben UNIX biliyorum demedim ki, kendime yetecek kadar OS X altında işim düşerse bişeyler yapabiliyorum demek istedim. Bakın burası çok önemli, işim düşerse!!.

    Sizin tabiriniz yerinde ise, ya bu deveyi güdeceksin ya bu diyardan gideceksin ile aynı kapıya çıkıyor.

    Bahsettiğiniz GNU lisanslı yazılımların bir çoğu sourceforge.net gibi sitlerde Windows ve OS X için de hazır. Bunu sadece Linux ile özdeşleştirmek te pek doğru değil. İstiyince bulunur kısacası.

    @Challenger'ın çekirdek olayına hemen bir örnek vereyim. Dün güncelleme buldu 117 tane, yükledim, sorunsuz açıldı PC, ama Uygulama merkezinden hangi uygulamayı yüklemeye kalksam %50 ye kadar biliyosunuz netten çekiyor, 50-100 arası yükleme yapıyor. Bu yükleme %60 a geliyor, sonra %50 ye geri düşüyor, bir süre bekliyor sonra paket yüklenemedi hatası veriyor. E şimdi bu güncellemeler kendi güncellemeleri, çalışan sistemi bozuyor resmen. İşte arpa boyu yoldan kasıt bu tip şeyler, yoksa pencerelerin şeffaf olup takla atması veya yazılımların gelişmesi değil.

    Sağlıcakla..



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi 2smoke -- 30 Aralık 2009; 13:38:24 >




  • arkadaşlar tartışmalara gerek yok
    herkes tek bir konuda hemfikir değil mi?

    "işini çabucak halletmek isteyen, bilindik ve kolay yollardan halletmek isteyen kişi MAC ya da PC kullansın, linux şu an ve ilerde de büyük ihtimalle sürekli bir bilgi ve deneyim gereksinimi istiyor, en basit linux sürümlerinde bile, bunda biraz linux tasarımcılarının biraz da donanım üreticilerin suçu var, hangisinin fazla olduğu önemli değil"

    konudaki bütün yazıları okudum ve herkesin böyle bir düşünceye sahip olduğu kanısına vardım, ben de bu düşünceye sahibim, tartışmaya hiç gerek yok
  • bende bu güsel konuda bika nacizane fikrimi söylim...

    üniversitede iken yeni öğretmen olmuş aynı sınıfta okumuş bilgisayar mühendisliği sınıfından mezun iki öğretmenim vardı. birisi assamble dan tutunda c++ qbasicten tutunda delphiye ordan dbase lere html css kodlara kadar hepsine hakim olan biri idi ve bu kodlarla uğraşıp birşeyler yaparken linux dağıtımlarındada acaba bunları yapabilirmiyim diye denerdi ve hep bundan çok zevk aldığını söylerdi. diğer öğretmenim ise aynı kod dillerine hakim iken asla linux dağıtımlarına girmez ve yinede zevk aldığını söylerdi. linux ve diğer işletim sistemleri ve bunları kullananlar arasındaki tartışma işte bu zevkten dolayı çıkıyor.

    bana göre altını çiziyorum bana göre linux dağıtımları evinde işyerinde orda burda kodlarla uğraşan kodlarla uğraşmayı seven insanlara hatta hiç tanımadığı insanlara bile argo tabirle amme hizmeti yaparak kendini mutlu hisseden kişiler tarafından kullanılan bir işletim sistemi. ve bu işletim sistemi kalkıp benim, yan komşum ali amcanın yada yiğenim mehmetin bilgisayarına girip oyunları "şak" diye oynatıcak vcd dvd mp3 gibi multimedyaları bir tıkla açıcak kıvama gelmeden bu tartışmalar bitmeyecek. çünkü insanın doğasında olan hazırcı kavramı burdada geçerli ben neden bir driver probleminde bisürü driver deneyiyim veya biton kodla uğraşimki nvidia 8600gt ekran kartım var son çıkan whql driver sorunlu diye bir önceki whql drivera döndüm ardından yeni beta driver çıkınca tekrar ona gittim ama bu işlemlerde ne kod yazdım nede başka bişi yaptım sadece indirdim ve kurdum olay bu. linux dağıtımları nezaman bu noktaya gelir ozama bu tartışmalar biter.

    linux dağıtımlarının bana göre en büyük dezavantajı bu gnu olayı yani çok güsel birşey olmasına rağmen en güsel yerinden darbe alıyor çünkü nekadar gelişirse gelişsin yani bu gelişmeler dünyayı 3-5 tur döncek kadar çok olsada normal kullanıcıların bunu anlaması zor. standartlar çok geniş bunları biraz daha kısıtlamak yada alanı daraltmak gerek yada enazından windows yada diğer işletim sistemlerine rakip olabilmek için kendi içinde bölünmesi gerek bu konuda ve bilgisayarıma kurduğumda kodlarla güncelleme sonrası hatalarla boğuşmak yerine kardeşim bilgisayara oturup müzik dinlesin babam oturup film izlesin annem oturup solitire oynasın ben oturayım forumlara takılayım ve bunları sorun karşılaşmadan bikaç menüde gezinerek yapayım.

    ama şuda var linux ve arkasındaki felsefe olmasaydı bugün belkide neroya rakip burning yazılımları olmayacaktı winzip winrara rakip 7zip gibi programlar olmayacaktı çünkü kurallar ve yasalar daha derinlemesine ve kısıtlayıcı olcaktı buyüzden linus abimize teşekkürü herzaman borçluyuz. ahde vefa içinde bikere kurup denemeliyiz bence...

    ütopik ve basit bi çözüm olarak şöyle birşey yapılmalı microsoft apple işletim sistemi yazılımcıları oturup birer linux dağıtımı yapmalılar, linux dağıtımı yapan programcılarda windows ve osx yapmalılar ardından bu işletim sistemi kodları birbiri ile karıştırılıp ve karşılaştırılıp eksikler hatalar giderilmeli ondan sonra babalar gibi bi işletim sistemi ortaya çıkar bende kalkar ona 300 dolar değil 1000 dolar bile veririm



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-6F17B5B5B -- 30 Aralık 2009; 15:01:52 >




  • Konu yine Windows Linux tartışmasına kaymadan müdehale edeyim.

    Öncelikle bu konuda tartışma çıksın istemiyorum, burdaki konu Windows değil. Konu Linux dağıtımlarında neler olması gerektiği bana göre. Hal böyle olunca diğer işletim sistemlerinden örnekler veriyoruz. Ama asla Linux kötü Windows iyi muhabbeti değil bu. Dünya üzerinde kim bilir kaç çeşit işletim sistemi var, bunların illaki kendi alanlarında birbirine göre üstünlükleri ve zaafları olacaktır.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: 2smoke
    Konu yine Windows Linux tartışmasına kaymadan müdehale edeyim.
    Öncelikle bu konuda tartışma çıksın istemiyorum, burdaki konu Windows değil. Konu Linux dağıtımlarında neler olması gerektiği bana göre. Hal böyle olunca diğer işletim sistemlerinden örnekler veriyoruz. Ama asla Linux kötü Windows iyi muhabbeti değil bu. Dünya üzerinde kim bilir kaç çeşit işletim sistemi var, bunların illaki kendi alanlarında birbirine göre üstünlükleri ve zaafları olacaktır.


    yok abi amacım o tartışmaya kaydırmak değil ama birşey hakkında konuşup onu yorumlarken illaki başka birşeyi örnek almak zorundasın linux hakkında konuşulurkende illaki windows geliyor insanın aklına.

    zaten linux ve arkasındaki felsefe bikaç kod hatası veya sıkıcı arayüzler veya sıkıcı başka hatalar yüzünden anlaşılmıyor benimde yazıda dediğim bu yani linuxta bana göre olması gerekenleri söyledim bende, amacım bir tartışma ortamı yaratmak değil.

    ve şunu kesinlikle göz ardı etmemek gerek süper bilgisayar diye adlandırılan o devasa kocaman ve işlem gücü herkülden bile güçlü olan bilgisayarların içindeki işletim sistemleri oranlamada ezici bi üstünlüğü var linuxun peki neden çünkü yeteneklerinin ve yapabildiklerinin sınırı neredeyse yok gibi bende işte olay burda kopuyor diyorum bukadar genişlikte bir gelişmenin ilerlemesi mesafe katetmesi zor belli olur...




  • Ben genel konuştum Soulcum :), üzerine alınma.
  • quote:

    Orijinalden alinti: soulcubee
    linux dagitimlarinin bana göre en büyük dezavantaji bu gnu olayi yani çok güsel birsey olmasina ragmen en güsel yerinden darbe aliyor çünkü nekadar gelisirse gelissin yani bu gelismeler dünyayi 3-5 tur döncek kadar çok olsada normal kullanicilarin bunu anlamasi zor. standartlar çok genis bunlari biraz daha kisitlamak yada alani daraltmak gerek yada enazindan windows yada diger isletim sistemlerine rakip olabilmek için kendi içinde bölünmesi gerek bu konuda ve bilgisayarima kurdugumda kodlarla güncelleme sonrasi hatalarla bogusmak yerine kardesim bilgisayara oturup müzik dinlesin babam oturup film izlesin annem oturup solitire oynasin ben oturayim forumlara takilayim ve bunlari sorun karsilasmadan bikaç menüde gezinerek yapayim.

    ama suda var linux ve arkasindaki felsefe olmasaydi bugün belkide neroya rakip burning yazilimlari olmayacakti winzip winrara rakip 7zip gibi programlar olmayacakti çünkü kurallar ve yasalar daha derinlemesine ve kisitlayici olcakti buyüzden linus abimize tesekkürü herzaman borçluyuz. ahde vefa içinde bikere kurup denemeliyiz bence...

    Sorun tamamen felsefeyle veya GNU isletim sistemiyle ilgili degil. Sorunun kaynagi programcilarin veya dagitim ureticilerinin bakis acisi. Programlar son kullaniciyi dusunerek gelistirmiyorlar. Her ne kadar Ubuntu, Mandriva, Fedora ve SuSE ekipleri masaustune yonelik buyuk gelismeler kaydettiyse de yeterli degil. Ustelik ozgur yazilim/acik kaynak topluluklari icerisinde bile cok buyuk tuhafliklar yasaniyor. Bunun en basit ornegi Novell, GNOME ve Mono ile ilgili.

    GNOME ve Mono projelerini baslatan Miguel de Icaza ve Nat Friedman'in kurmus olduklari Ximian sirketi ile SuSE sirketleri Novell tarafindan satin alinmisti. Bu satin almadan sonra Novell'in Microsoft ile yapmis oldugu patent anlasmalari buyuk tepki toplamisti. Bildiginiz gibi Mono bir .NET framework'u ve .NET ile platform bagimsiz uygulama gelistirmemizi sagliyor. Dunyada ne kadar cok .NET gelistiricisi oldugunu, .NET'in ne kadar populer bir uygulama catisi oldugunu dusundugumuzde, Mono'nun aslinda tam isteneni sagladigini gormus oluruz. Ancak Microsoft'un elinde tuttugu patentler bircoklarini rahatsiz ediyor. Bu anlasilabilir bir sey. Ama Novell'in Microsoft ile Mono icin yapmis oldugu anlasma sadece SuSE dagitimlarini degil, tum dagitimlari kapsiyor. Cekinceler, endiseler normal ama, gelin bakin ozgur yazilim toplulugu ne yapiyor bu durumda: Boykot Novell kampanyasi baslatiliyor, Richard Stallman Miguel de Icaza'ya hain diyor, Fedora Mono'yu dagitimindan tamamen cikariyor ve bircok Mono uygulamasinin C ile yeniden yapilmasina basliyorlar (harcanan emegi/zamani dusunun), vs. vs.

    Su ana kadar planli, temiz ve cizgisini bozmandan ilerleyen tek bir isletim sistemi ekibi gordum: Haiku.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Challenger

    Uzgunum ama bu paragrafa kesinlikle katilmiyorum. Burada suclamamiz gereken aslinda Linux'tur. GNU/Linux isletim sisteminden degil, Linux cekirdeginden bahsediyorum. Linux'un acik kaynak kodlu/ozgur yazilim olmasi onu sutten cikmis ak kasik yapmaz.
    Yanlış ifadeler kullanıyorsun ya da kendimizi ifade ederken yanlış kelimeler seçiyoruz. GNU'nun kendi çekirdeği bitmediğinden GNU Linux çekirdeği ile beraber kullanılmaktadır. Bu yüzden yukarda bahsedilen bütün dağıtımlar GNU/Linux'tur. Haliyle Linux Kernel (Linux Çekirdeği) de GNU/GPL altındadır. Bilmeyen okuyucu neredeyse GNU/Linux ayrı birşey Linux çekirdeği ayrı birşey zannedecek. Çekirdeği alıp tekelleştirip satamazsın, o sebeple ticari bir ürün değildir, GPL ile koruma altına alınmıştır.



    Olaya hala "onlar" diyerek bakıyorsun. Eğer herhangi bir dağıtımı alıp kuruyorsan GPL kabul ediyosun demektir. Senin bu işi çok iyi bilmen lazım diye düşünüyorum. O noktadan sonra artık duruma "biz" diye bakman gerekiyor. En azından ben kendimce bu felsefeyi böyle yorumluyorum. Dolayısıyla Linux çekirdeğin sahip olduğu bir problem aynı zamanda benim de bir problemimdir. Bu durumda zaten "onlar" bunu yapmak zorunda bana GNU/Linux'u sevdirmek zorunda bakış açısı temelden mantık hatasına sahiptir. Bu cümleyi özellikle 2smoke için yazıdım. Çekirdeği kendi kendine yazan etrafa kapalı bir zümre yok. Eğer bir eksik olduğunu düşünüyorsan oturup GPL altında kendi kaynak kodu yazıp düzeltirsin, eğer bu kabiliyette değilsen beklemek zorundasın. Tamam bu senin için ciddi bir problem olabilir, bu problemden şikayetci olabilirsin haliyle ama olaya "onlar" gözüyle bakarsan iş değişir. GNU/Linux kullanıyorsan zaten baştan bu tip olası problemleri kabulleniyorsundur.
    Teoride kimse problem istemez elbette ama öyle ya da böyle illa problem çıkacaktır.


    Dell'in websitesi açık kaynak kodlu yazılımları kullanabilmek için orta ya da üst seviye bilgi birikimi gerektiğini söyler. Mesela 2007'de Ubuntu projesinin kurucusu Mark Shuttleworth "geniş kitlelere açılmak için henüz erken olduğundan" bahsetmektedir. Dolayısıyla aslında Tevfik amcanın problemine de cevap vermiş oluyorum.



    quote:

    Orijinalden alıntı: Challenger

    Peki Red Hat, Novell, Canonical hayir cemiyeti mi, yoksa milyon dolarlik sirketler mi?
    Benim demek istediklerim gayet açıktı ve senin de bunları bilmen lazım diye düşünüyorum. Mesela Red Hat'ı ele alalım. Red Hat açık kod temelli olan "profosyonel açık kaynak ticari modelini" kullanmaktadır. Detaylarını buradan bulabilirsiniz,

    http://en.wikipedia.org/wiki/Business_models_for_open_source_software

    Temelinde ikili-lisanslama yatmaktadır. Açık kaynak ticari modeller hakkında buradan da faydalanabilirsiniz;

    http://www.informationweek.com/blog/main/archives/2008/01/the_five_open_s.html;jsessionid=SJZRDDNEJZ2DDQE1GHRSKHWATMY32JVN



    Red Hat bu modelde "özgür lisans altında açık kaynak kodlu bir yazılım sunuyor ama bununla beraber profosyonel servis, yönetim ve desteği ücretli olarak sağlıyor". Bu sebeple Fedora Projesinin sponsoru olmuştur. Amaç açık kaynak kodlu yazılımın ve içeriğinin hızla gelişmesini sağlamaktır. Aynı zamanda ticari ürünü için arge ortamı sağlamaktadır. Kimi firmalar 7/24 destek, kendilerine özel çözüm istemektedir. Hatta ticari sürümlerin içinde kapalı kaynak kodla yazılmış üçüncü parti yazılımlar da bulunmaktadır ki işin içine onların telif hakları da girdiğinde bazı dağıtımlar bir ücret karşılığında verilmektedir. Tüm bu sebeplerden dolayı örneğin Microsoft'un Windows ile Red Hat ticari sürümleri arasında farklar vardır. Windows her haliyle kapalı kaynak kodtur. Kendine özel esnetme şansın yoktur. Ödediğin ücret hem yazılımı hem de yazılımla beraber aldığın desteği karşılar. Linux'ta ise GNU Linux çekirdeğe değil aldığın eğitime, desteğe ücret ödersin.



    Richard Stallman başlatığı hareketin ideal duruma geldiğini farz edin. Eğer ki ATI ya da başka bir donanım/yazılım şirketi eğer açık kaynak kod modeline göre hareket etseydi doğal olarak bahsettiğimiz bu problemler ortadan kalkacaktı. Benzer bir problem Nvidia için de zamanında vardı ama artık eskisi gibi değil. Yine onboard bir çok ekran kartı için Linux hiçbir sorun çıkartmıyor, üstelik update yapzanız da kullanmaya devam edebiliyorsunuz. Bir problemin olabileceğini kabul ediyorum ama ben bakış açınızı baştan sona eleştiriyorum. Bu değişmediği taktirde de yani ben size, siz de bana yakınsamadığınız sürece de bir yere varmamız mümkün değil gibi geliyor.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Challenger GNOME gelistiricilerine de Nazi Subayi demekten cekinmeyen ulu sahsiyet Linus Torvalds boyle istedi ve ben Linux'u degil surucuyu yazani suclamaliyim. Ne guzel!
    quote:

    Orijinalden alıntı: Challenger Boykot Novell kampanyasi baslatiliyor, Richard Stallman Miguel de Icaza'ya hain diyor, Fedora Mono'yu dagitimindan tamamen cikariyor ve bircok Mono uygulamasinin C ile yeniden yapilmasina basliyorlar (harcanan emegi/zamani dusunun), vs. vs.
    Burada dur.
    Bu kadar özgürlük felsefesinden sonra fikir özgürlüğüne de elbette tamam diyorum ama burada durun allah aşkına... 1983'ten beri hayatını bu işe adamış Stallman nasıl yorum yapmış bakalım:
    Richard Stallman: Mono is a free implementation of Microsoft's language C#. Microsoft has declared itself our enemy and we know that Microsoft is getting patents on some features of C#. So I think it's dangerous to use C#, and it may be dangerous to use Mono. There's nothing wrong with Mono. Mono is a free implementation of a language that users use. It's good to provide free implementations. We should have free implementations of every language. But, depending on it is dangerous, and we better not do that.
    http://fsfe.org/documents/rms-fs-2006-03-09.en.html

    İngilizce bilmeyenler için; Mono Microsoft'un programlama dili C#'ın özgür bir uygulamasıdır. Bizi düşmanı olarak gördüğünü ifade eden Microsoft C#'ın bazı özelliklerinin telif hakkını almıştır. Bu sebeple Mono için C# kullanmak tehlikeli olabilir. Aslıda Mono ile bir derdimiz yok. Mono kullanıcıların özgürce kullanabileceği bir uygulama. Bu özgür yazılımlar sağlamak için güzel birşey. Biz her dilde özgür yazılımlara sahip olmalıyız fakat mevcut tehlike yüzünden bunu yapmasak daha iyi...

    Kaliforniya Üniversitesinde ortaya çıkan BSD ile AT&T arasındaki olayları biliyor olman lazım ki Stallman o BSD ekolden gelmektedir.

    Tutarsızlık diyorsun ama bunu ifade ederken herşeyiyle tutarsız bir yazı yazıyorsun
    quote:

    Mono'nun aslinda tam isteneni sagladigini gormus oluruz. Ancak Microsoft'un elinde tuttugu patentler bircoklarini rahatsiz ediyor. Bu anlasilabilir bir sey. Ama Novell'in Microsoft ile Mono icin yapmis oldugu anlasma sadece SuSE dagitimlarini degil, tum dagitimlari kapsiyor. Cekinceler, endiseler normal ama, gelin bakin ozgur yazilim toplulugu ne yapiyor bu durumda: Boykot Novell kampanyasi baslatiliyor
    Bu ne demek şimdi? Özgür yazılım topluluğunun çekince duymasını, endişe etmesini normal karşılıyorsun, haklı buluyorsun ardından boykot ediyorlar diye eleştiriyorsun. 1992'de AT&T ile yaşanmış bir davada var üstelik. Üstelik Microsoft'un Linux'a bakış açısı bu kadar belliyken...

    Gerçekten yapmayın allah aşkına şu konuda her cümleyi öyle ya da böyle anlarım yorumdur, görüştür derim de şu cümlelerin kusura bakma ama gerçekten facia olmuş. Hep diyorum ya Linux bir duruştur, bir harekettir diye...




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hoobastank
    Yanlış ifadeler kullanıyorsun ya da kendimizi ifade ederken yanlış kelimeler seçiyoruz. GNU'nun kendi çekirdeği bitmediğinden GNU Linux çekirdeği ile beraber kullanılmaktadır. Bu yüzden yukarda bahsedilen bütün dağıtımlar GNU/Linux'tur. Haliyle Linux Kernel (Linux Çekirdeği) de GNU/GPL altındadır. Bilmeyen okuyucu neredeyse GNU/Linux ayrı birşey Linux çekirdeği ayrı birşey zannedecek. Çekirdeği alıp tekelleştirip satamazsın, o sebeple ticari bir ürün değildir, GPL ile koruma altına alınmıştır.

    Elbette ki GNU/Linux ve Linux ayri seyledir. GPL lisansini kullanan hersey GNU isletim sistemi projesinin parcasi degildir. Bakin, Linux'un GNU isletim sisteminde cekirdek olarak kullanilmasi, Linux'u GNU'ya bagli kilmaz. Hikayeyi kendiniz anlattiniz. Linux'un GNU icin cekirdek olarak secilmesi, Linux'un ortaya cikisindan ve belli bir asamaya gelisinden sonradir. Bu nedenle tek basina cekirdekten bahsederken Linux demek, GNU araclariyla birlikte olusturulmus Linux cekirdekli isletim sistemlerine GNU/Linux demek dogrudur. Ornegin Android bir GNU/Linux dagitimi degildir, ama Linux cekirdegini kullanir. Ancak benim yukarida bahsettigim sorun GNU ve Android de dahil olmak uzere tum Linux kullanan isletim sistemleri icin gecerlidir.

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hoobastank
    Olaya hala "onlar" diyerek bakıyorsun. Eğer herhangi bir dağıtımı alıp kuruyorsan GPL kabul ediyosun demektir. Senin bu işi çok iyi bilmen lazım diye düşünüyorum. O noktadan sonra artık duruma "biz" diye bakman gerekiyor. En azından ben kendimce bu felsefeyi böyle yorumluyorum. Dolayısıyla Linux çekirdeğin sahip olduğu bir problem aynı zamanda benim de bir problemimdir. Bu durumda zaten "onlar" bunu yapmak zorunda bana GNU/Linux'u sevdirmek zorunda bakış açısı temelden mantık hatasına sahiptir. Bu cümleyi özellikle 2smoke için yazıdım. Çekirdeği kendi kendine yazan etrafa kapalı bir zümre yok. Eğer bir eksik olduğunu düşünüyorsan oturup GPL altında kendi kaynak kodu yazıp düzeltirsin, eğer bu kabiliyette değilsen beklemek zorundasın. Tamam bu senin için ciddi bir problem olabilir, bu problemden şikayetci olabilirsin haliyle ama olaya "onlar" gözüyle bakarsan iş değişir. GNU/Linux kullanıyorsan zaten baştan bu tip olası problemleri kabulleniyorsundur.
    Teoride kimse problem istemez elbette ama öyle ya da böyle illa problem çıkacaktır.

    GPL'i kabul etmis olmam beni Linux cekirdegi gelistiricisi yapmiyor degil mi? GPL'i kabul ediyor olmam benim isteklerimin Linus Torvalds'in keyfine keder uygulamalari nedeniyle kufur yiyip (ciddiyim, acin bakin kernel mailing listi) reddedilmesine engel degil ama. Hem eger toplumun maliysa bu kaynak kod, neden Linus Torvalds bir dikta rejimi yonetircesine davranmakta? Eger kodu yaziyor olmasi onu kod uzerinde soz sahibi yapiyorsa, cekirdegin nasil sekil alacagina kendisi karar veriyor ve benim sorunumu goz onunde bulundurmuyorsa, Linux cekirdeginin sahip oldugu problem benim problemim degildir. Ben kullanici olarak o problemi yasiyorumdur ve gelistiricilerinden cozmesini bekliyorumdur. Elbette ki burada bir hizmet satisi soz konusu degil, sadece beklentiye yonelik bir sey. Istemiyorsam kullanmam, ama bu elestirme hakkimin elimden alinmasini gerektirmez.

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hoobastank
    Dell'in websitesi açık kaynak kodlu yazılımları kullanabilmek için orta ya da üst seviye bilgi birikimi gerektiğini söyler. Mesela 2007'de Ubuntu projesinin kurucusu Mark Shuttleworth "geniş kitlelere açılmak için henüz erken olduğundan" bahsetmektedir. Dolayısıyla aslında Tevfik amcanın problemine de cevap vermiş oluyorum.

    Ben yasanacak bir problemden bahsedip, bir elestiride bulunuyorum. GPL'de "ABSOLUTELY NO WARRANTY" yaziyor, "REQUIRES ABSOLUTE SILENCE AND OBEDIENCE" degil.

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hoobastank
    Benim demek istediklerim gayet açıktı ve senin de bunları bilmen lazım diye düşünüyorum. Mesela Red Hat'ı ele alalım. Red Hat açık kod temelli olan "profosyonel açık kaynak ticari modelini" kullanmaktadır. Detaylarını buradan bulabilirsiniz,

    http://en.wikipedia.org/wiki/Business_models_for_open_source_software

    Temelinde ikili-lisanslama yatmaktadır. Açık kaynak ticari modeller hakkında buradan da faydalanabilirsiniz;

    http://www.informationweek.com/blog/main/archives/2008/01/the_five_open_s.html;jsessionid=SJZRDDNEJZ2DDQE1GHRSKHWATMY32JVN

    Red Hat bu modelde "özgür lisans altında açık kaynak kodlu bir yazılım sunuyor ama bununla beraber profosyonel servis, yönetim ve desteği ücretli olarak sağlıyor". Bu sebeple Fedora Projesinin sponsoru olmuştur. Amaç açık kaynak kodlu yazılımın ve içeriğinin hızla gelişmesini sağlamaktır. Aynı zamanda ticari ürünü için arge ortamı sağlamaktadır. Kimi firmalar 7/24 destek, kendilerine özel çözüm istemektedir. Hatta ticari sürümlerin içinde kapalı kaynak kodla yazılmış üçüncü parti yazılımlar da bulunmaktadır ki işin içine onların telif hakları da girdiğinde bazı dağıtımlar bir ücret karşılığında verilmektedir. Tüm bu sebeplerden dolayı örneğin Microsoft'un Windows ile Red Hat ticari sürümleri arasında farklar vardır. Windows her haliyle kapalı kaynak kodtur. Kendine özel esnetme şansın yoktur. Ödediğin ücret hem yazılımı hem de yazılımla beraber aldığın desteği karşılar. Linux'ta ise GNU Linux çekirdeğe değil aldığın eğitime, desteğe ücret ödersin.

    Keske o kadar guzel olsa. Ama is orada bitmiyor. Red Hat ayrica diyor ki, "eger benim onerdigim veya sagladigim cekirdek modulleri veya paketler disinda herhangi bir 3. parti modul veya paket yuklerseniz veya kaynak koddan derleyip kullanirsaniz, anlasma hukumleri gecersizdir". Hmm, cidden cok ozgur. Kaynak kodu goruyorum ama kendime gore degistiremiyorum. Cunku Shadowman (Red Hat'in logosundaki adam) kiziyor.

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hoobastank
    Richard Stallman başlatığı hareketin ideal duruma geldiğini farz edin. Eğer ki ATI ya da başka bir donanım/yazılım şirketi eğer açık kaynak kod modeline göre hareket etseydi doğal olarak bahsettiğimiz bu problemler ortadan kalkacaktı. Benzer bir problem Nvidia için de zamanında vardı ama artık eskisi gibi değil. Yine onboard bir çok ekran kartı için Linux hiçbir sorun çıkartmıyor, üstelik update yapzanız da kullanmaya devam edebiliyorsunuz. Bir problemin olabileceğini kabul ediyorum ama ben bakış açınızı baştan sona eleştiriyorum. Bu değişmediği taktirde de yani ben size, siz de bana yakınsamadığınız sürece de bir yere varmamız mümkün değil gibi geliyor.

    Uzgunum burada yanlisiniz var. Eger NVidia surucusunu bizzat indirip derlerseniz halen sorun devam ediyor. Ancak dagitimlar artik NVidia suruculerini de non-free veya contrib depolarinda tuttugu icin, guncellemeyle birlikte otomatik olarak ayarlanmis oluyor. Ama benim bahsettigim sorun halen devam ediyor. Konunun Richard Stallman'in baslattigi hareket ile ilgisi yok, konu Linux'un bir surucu API'sinin olmayisi. Isterse tum dunyayi Richard Stallman yonetsin, Linux'a stabil bir surucu API'si gelene kadar bu sorun devam edecek. GPL bir sihir degil ki Linux'u kusursuz yapsin.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Challenger -- 31 Aralık 2009; 1:34:42 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hoobastank
    Burada dur.
    Bu kadar özgürlük felsefesinden sonra fikir özgürlüğüne de elbette tamam diyorum ama burada durun allah aşkına... 1983'ten beri hayatını bu işe adamış Stallman nasıl yorum yapmış bakalım:
    Richard Stallman: Mono is a free implementation of Microsoft's language C#. Microsoft has declared itself our enemy and we know that Microsoft is getting patents on some features of C#. So I think it's dangerous to use C#, and it may be dangerous to use Mono. There's nothing wrong with Mono. Mono is a free implementation of a language that users use. It's good to provide free implementations. We should have free implementations of every language. But, depending on it is dangerous, and we better not do that.
    http://fsfe.org/documents/rms-fs-2006-03-09.en.html

    İngilizce bilmeyenler için; Mono Microsoft'un programlama dili C#'ın özgür bir uygulamasıdır. Bizi düşmanı olarak gördüğünü ifade eden Microsoft C#'ın bazı özelliklerinin telif hakkını almıştır. Bu sebeple Mono için C# kullanmak tehlikeli olabilir. Aslıda Mono ile bir derdimiz yok. Mono kullanıcıların özgürce kullanabileceği bir uygulama. Bu özgür yazılımlar sağlamak için güzel birşey. Biz her dilde özgür yazılımlara sahip olmalıyız fakat mevcut tehlike yüzünden bunu yapmasak daha iyi...

    Richard Stallman keske o kadar nazik olsa:
    http://doctormo.wordpress.com/2009/09/19/software-freedom-day-in-boston/

    quote:

    Miguel de Icaza “is basically a traitor to the Free Software community”

    quote:

    Ozetle Miguel de Icaza “Ozgur Yazilim topluluguna karsi bir haindir”


    quote:

    Orijinalden alıntı: Hoobastank
    Tutarsızlık diyorsun ama bunu ifade ederken herşeyiyle tutarsız bir yazı yazıyorsun
    quote:

    Mono'nun aslinda tam isteneni sagladigini gormus oluruz. Ancak Microsoft'un elinde tuttugu patentler bircoklarini rahatsiz ediyor. Bu anlasilabilir bir sey. Ama Novell'in Microsoft ile Mono icin yapmis oldugu anlasma sadece SuSE dagitimlarini degil, tum dagitimlari kapsiyor. Cekinceler, endiseler normal ama, gelin bakin ozgur yazilim toplulugu ne yapiyor bu durumda: Boykot Novell kampanyasi baslatiliyor
    Bu ne demek şimdi? Özgür yazılım topluluğunun çekince duymasını, endişe etmesini normal karşılıyorsun, haklı buluyorsun ardından boykot ediyorlar diye eleştiriyorsun. 1992'de AT&T ile yaşanmış bir davada var üstelik. Üstelik Microsoft'un Linux'a bakış açısı bu kadar belliyken...


    Belki acikca ifade edemedim ama soylemek istedigim suydu: Endiseleri anliyor ve hak da veriyorum, ama sahsa yonelik saldirilari dogru bulmuyorum ve bir projenin tekrar baska bir dilde yapilmasini is gucu kaybi olarak goruyor ve ancak hedefe uzanan yolda gecikme olarak goruyorum.

    Lutfen, ama lutfen AT&T vs BSD davasini bununla ayni kefeye koymayin. Cunku AT&T davasinda ortada bir lisans yoktu, patent anlasmasi yoktu ve patirti bundan koptu. Ancak Mono konusunda C# dili spesifikasyonu acik, Microsoft'un elinde bulunan patentler konusunda ortada bir anlasma var. Yarin obur gun Microsoft isterse "tamam artik yok" desin, siz gider anlasmanin kapsadigi surumdan itibaren projeye devam edebilirsiniz, kimse de bir sey diyemez. Dava acacak olsa, "iste anlasma burada, imzalar burada" denir.

    Microsoft elbette ki Linux'u kendine bir tehdit olarak gorecektir. Cunku sirket kendi cikarlarini savunmak zorunda. Ama Microsoft'un Mono konusunda uysal davranmasi gerekiyor. Cunku Mono sadece Linux icin degil, Mac OS X de dahil olmak uzere baska platformlari da desteklemekte ve eger Microsoft Silverlight gibi bir teknolojiyi yaymak istiyorsa Mono'yu ortadan kaldirmayi istemeyecektir. Cunku bu Microsoft'un birinci elden destekledigi teknolojilerin platform bagimsiz olarak calismasina olanak vermektedir. Yani burda karsilikli bir anlasma var. AT&T vs BSD'de ise bir rekabet vardi.

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hoobastank
    Gerçekten yapmayın allah aşkına şu konuda her cümleyi öyle ya da böyle anlarım yorumdur, görüştür derim de şu cümlelerin kusura bakma ama gerçekten facia olmuş. Hep diyorum ya Linux bir duruştur, bir harekettir diye...

    Ucan Spagetti Canavari askina siz de yapmayin. Asil facia bir araci amac haline getirmek, bu araci da kusursuzmus gibi gorup "dogrusu budur, sorun varsa sorun bizde degil sizdedir" gorusudur. Ayrica Linux bir durus degil isletim sistemi cekirdegidir. Durus olan Ozgur Yazilim Felsefesidir ve Linux ise bu felsefeye oyle ya da boyle hizmet eden bir aractir.




  • Sevgili @Hoobastank;

    Konuyu neden bu kadar derinden ve felsefi bir şekilde işleme gereği duyuyorsun anlayamıyorum bir türlü.

    Konumuz nedir, Ubuntu ve kasılma. Bunun çözümü varsa tamam, denemeler yapıyorum. Çözümü yoksa kullanamayacağım. Bu kadar basit. Kalkıyosunuz elin adamlarının neler yaptığını anlatıp duruyosunuz, elimden geldiği kadar kibar bir üslübla yazmaya çalışıyorum ama bana ne elin adamının fii tarihinde yaptığından. Ben sadece basitçe nette gezip, film seğretmek istiyorum. Linux dağıtımlarının mantığına veya nerden doğduğunu bilmeye gerek varmı bunun için. Ha boş vaktim olur açarım bir kaynak okurum öğrenirim o ayrı.

    Sonra bu Ubuntu'nun sloganı ne İNSANLIK İÇİN" değilmi. O zaman biz insan değiliz. Çekirdek derleyemiyoruz neticesinde...



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi 2smoke -- 31 Aralık 2009; 2:15:32 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: 2smoke
    Bunca yıllık PC tecrübelerime dayanarak son olarak şunu eklemek isterim yazdığınız özgür yazılım yorumları hakkında. Özgür yazılım dediğiniz tüm yazılımların aslında özgür olmayan orjinal bir kopyası vardır. Alayı ama arayüz ama işleyiş olarak kapalı kod yazılımlardan kod olarak olmasada mantık olarak alıntıdır. Önce bunu bir çözmemiz lazım. Gerçekten böylemidir. Yoksa özgür yazılımcılar gerçekten kendilerimi akıl ederek bir buluşa imza atmışlardır.

    Yani demek istediğim adamın biri müzik çaları yaparken acaba iTunes'u mu görmüştür de ben bunun aynısını Linux için yaparım demiştir, yoksa hayal edip kafasında kurup 0 danmı yapmıştır. Veya MSOfis olmasaydı OpenOfis diye bir yazılım olurmuydu ?. Şahsen ben birşey bulsam veya keşfetsem bunun kodunu kimsenin eline vermem, vermediğim gibi patantini de alırım. Yani bu olay olanı yeniden yorumlamak mı, yoksa 0 dan yazmak mı ? İcat edilmiş birşeyin bedava verileceğine pek kafam basmıyor çok basit uygulamlar dışında.

    GNU projesinin ta en basindan UNIX arac kitlerinin ozgur hallerini yapmak ile basladigini soyleyebiliriz. Ama elbette ki GPL lisansli olup guzel fikre sahip urunler de var. Ancak en sevdigim yazilimlarin acik kaynak kodlu olup, GPL degil de baska lisanslara sahip oldugunu belirtmem gerekiyor. E tabi bu da Richard Stallman'in "ozgur yazilim" anlayisina uymuyor.

    Ornegin BIND DNS sunucusu, Apache ekibinin cikardigi tum yazilimlar (bu ekibin zaten kotu yazilim gelistirdigini gormedim, birisi soylese gulerim), Perl, PHP, Python, X Window System (her ne kadar pek sevmesem ve aslinda PARC'ta gelistirilen GUI ilk olsa da TCP uzerinden baglanilabilirlik konusunda ilktir), Mach cekirdegi (ilk adam gibi implemente edilmis mikrocekirdeklerdendir ve Mac OS X de dahil bircok isletim sisteminde bulunur), vs, vs. bedavadir.

    Sahsen yazilimi gelistiren kisinin kaynak kodunu acip acmama konusunda insiyatif sahibi olmasini savunsam da yazilim patentlerine karsi oldugumu belirtmek isterim. Kisisel olarak, projelerimin kaynagini acsam da bu projeyle verecegim kodun derlenmesi de dahil olmak uzere her turlu hizmeti para karsiligi yapmayi tercih ederim. Zira markete gittigimde acik kaynak kodlu bir proje yaptigim icin bana ihtiyaclarimi bedavaya vermiyorlar.




  • Tartışanların haklı oldukları noktalar var.
    Kabahat tek kişide değil tabiki.Kimi zırt pırt değişiklik yapar kimide ister beğen ister beğenme ben bu kadar sürücü yazarım der.
    Misal ati nin 9.3 sürücüleri yeni çekirdeklerde derlenmiyor (derlenip sürücü ile iş görmemesini demiyorum) derleyebilmek için yama gerekiyor.
    Nedeni ise Ati sürücüsünün 2.6 için yazılmış olan sürücüsünün yine başka bir 2.6 olan üst seride yapılan değişiklikten dolayı çalışmaması.
    Bu Nvidia da yok çünkü değişikliği takip ediyorlar,bu Ati de var çünkü sallamıyor.Ama belirttiğim gibi kabahat sadece Ati'nin değil aynı zamanda daha iyisini yazacağız diye sürekli ilaveler değişiklikler yapılan çekirdekte.(Bazen performans düşer ama olsun o kadar :) )
    Dikkat ederseniz dağıtımlar 2.6 nın ara sürümleri için bir dünya uğraşıyorlar.
    Stallman hoca temelde güzel düşünmüş ama bunun halka bu şekilde inmesi Challenger belirttiği nedenlerden dolayı zor.Kod açık al istediği yap diyebilmek güzel lakin o kodu anlamak müdahele etmek için ciddi bilgi birikimi gerekiyor.

    Linux konusunda Challenger katılmakta birlikte bu çok başlılığın sürmesi adam akıllı bir standartlar zinciri oluşturmadan Canonical gibi firmaların iteklemesi ile ancak ayrıca bir uğraş gerektirmeden pc de basit işler yapan kişilerin ihtiyaçlarını karşılayacak kadar gelişebileceğini düşünüyorum.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: 2smoke
    Sevgili @Hoobastank;

    Konuyu neden bu kadar derinden ve felsefi bir şekilde işleme gereği duyuyorsun anlayamıyorum bir türlü.

    Konumuz nedir, Ubuntu ve kasılma. Bunun çözümü varsa tamam, denemeler yapıyorum.
    Anlayamadığın için zaten konu bu noktaya geliyor. "Anlamamanı" küçümseme olarak kullanmıyorum sakın yanlış anlama. Challenger GNU/Linux ile Linux ayrı şeyler diyor ama yanılıyor. Bal gibi de yanılıyor. İspat etmem için buraya onlarca yazı makale koymama gerek yok. Et ile tırnağı bu kadar ayırmaya kalkarsa arkası bu kadar kanar. Linux çekirdeği GNU'nun vücut bulmuş halidir ve GPL altında korunmaktadır. Ben de açık kaynak kodlu yazılım yapar GPL altında dağıtırım, başkası da bunu yapar. GPL altında dağıtılan tabiki bir tek GNU/Linux yok.

    Şimdi yazacağım ama yanlış anlaşılacak. Demek istediğim ya sev ya terk et kadar siyah beyaz değil elbet lakin GNU/Linux budur arkasında yatan felsefede budur. 2007'de Ubuntu'nun kurucusunun açıklaması var "henüz büyük kitlelere açılmak için hazır değiliz" diye. Linux hala bazı anlarda ortalama bilgisayar bilgisi gerektiriyor. Bu gerçeği zaten kimse de saklamıyor. Önce bilelim ki özgür yazılım nerede beleş oraya yerleş mantığı değildir. Altını çizerek söylüyorum sabir, emek, bilgi birikimi ve paylaşım demektir. Bunlara varsan eğer GNU/Linux'u kurarsın ondan zevk alırsın faydalanırsın. Aksi takdirde senin için sıkıntıya ya da kötü bir kabusa dönüşebilir çünkü Windows bizi böyle alıştırdı böyle de gider bu. Senin bakışın "bir arpa yol alamamışlar" olabilir ama ben böyle bir cümleyi kabul edemem. Kesinlikle edemem. 2000'de Linux ile tanıştım 2003'te ilk distroyu kendi bilgisayarıma kurdum. O zamandan bu zamana süreci takip ediyorum ve katedilen yol gerçekten kayda değer. İster istemez alınmam doğal, çünkü insanlar sonuna kadar yanlış anlıyorlar, arkada yatan felsefeyi öğrenmek için çaba göstermiyorlar, ve kullanılan bir yanlış cümle onlarca kişinin daha GNU/Linux yanlış anlamasına sebep oluyor. Ortada o kadar ilerleme var ve bu açık kaynak kod ile gönüllü olarak yapılıyor. Kernel hacker olacak seviyede biri zaten bir yerlerde sistem yöneticiliği, danışmanlık vs gibi görevler yapıyordur. GNU/Linux kullanarak birilerine çözüm üretip para kazanabilir ama kimse çekirdeğin kaynak kodunu kapatıp bu bir zümrenindir artık diyemez, GPL buna müsade etmez.

    Challenger Stallman'ı insanlarla uğraşıyor diye eleştiriyor ama kendisinin de Linus'tan Stallman'a iğnelemediği insan kalmadı. Hiç hoş değil bu. GNU'nun şuanki halini Blues müzikten evrimleşerek gelen Metal/Rock müziğe benzetiyorum. O kadar çok geniş bir tabana yayıldı işin içine o kadar çok insan girdi ki her kafadan bir ses çıkıyor. Çatışmalar, alt gruplar ortaya çıkıyor. Şu konudaki tartışma bile GNU/Linux'un Windows'a ne kadar fark attığının göstergesidir. Windows için şu böyle bu öyle olsun diye yorum yapabiliyor musun? Eleman yazıyor ne yazdığını da bilmiyorsun direkt kurup kullanıyorsun. Arkada bilgilerini mi çalıyor, ne haltlar yiyor haberin yok film izliyorum ama herşey iki tıkla oluyor deyip susuyorsun. Konuşsan da birşey değişmeyecek nasıl olsa. Özgür yazılım en başta fikir üretmeni, söyleyebilmeni ve hatta varsa bilgin o istediğin şeyi kendin yapabilmeni ve insanlarla paylaşabilmeni sağlıyor. Stallman bir çocuk dünyaya getirmiş ve bebekliğinden gençliğine kadar onu büyütmüş. Öte yandan Microsoft en küçük açığı dahi kolluyor en büyük rakibini alt etmek için. Stallman profosyonel olduğu kadar bir dava adamı duygusal olması koruması gayet doğal. Challenger iki kelimeyle üstünü örtmüş ama AT&T davasında özgür yazılımın nasıl zarar gördüğünü hatta kazık yediğini anlatmamış. Merak edenler araştırsınlar neler olmuş okusunlar. ATI'nin dandik bir sürücüsü yüzünden alınan yolu arpa yapmak, Mono yüzünden Stallman'a giydirmek o kadar kolay değil. Microsoft'un cross platform çalışmalarını da yerim ben.. Silverlight'ın açık kaynak kodlu versiyonu Moonlight'ın GNU/Linux altında ne kadar başarılı olduğunu bizzati an itibariyle görüyorum! Niyeti iyi olsa kabul edeyim bu başarısızlığı da niyet iyi değil. Bir zamanlar GNU/Linux için IE falan söylentileri de vardı, n'oldu, Moonlight da o kadar olur. Neyse nereden nereye.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Hoobastank
    Anlayamadığın için zaten konu bu noktaya geliyor. "Anlamamanı" küçümseme olarak kullanmıyorum sakın yanlış anlama. Challenger GNU/Linux ile Linux ayrı şeyler diyor ama yanılıyor. Bal gibi de yanılıyor. İspat etmem için buraya onlarca yazı makale koymama gerek yok. Et ile tırnağı bu kadar ayırmaya kalkarsa arkası bu kadar kanar. Linux çekirdeği GNU'nun vücut bulmuş halidir ve GPL altında korunmaktadır. Ben de açık kaynak kodlu yazılım yapar GPL altında dağıtırım, başkası da bunu yapar. GPL altında dağıtılan tabiki bir tek GNU/Linux yok.

    Israrla bir noktayi gormemekte veya gormezden gelmekte israr ediyorsunuz: Linux bir isletim sistemi cekirdegidir, GNU/Linux ise isletim sistemi. Linux, illa GNU ile yasamak zorunda degildir. Baska bir isletim sistemi icin cekirdek olarak da kullanilabilir. Ornegin Microsoft birgun "NT cekirdegini artik kullanmayacagiz, Linux kullanacagiz" dese, kullanir. Cekirdegin kaynak kodunu kapatamaz ama onun uzerine gelistirdigi tum arac setini kapatabilir ve bu arac seti illa GNU projesinden olmak zorunda degil. Linux GNU'suz calisir mi? Bal gibi, pekmez gibi calisir. Bkz: Android. Linux cekirdegi icin GNU ismi kullanilamaz. Zira Linux GNU projesinin bir parcasi degil, ona sonradan eklenmis ve GNU projesinde hic calismamis birisi tarafindan gelistirilmis bir cekirdektir.

    Lutfen bakiniz:
    http://en.wikipedia.org/wiki/GNU/Linux_naming_controversy

    quote:

    GNU/Linux is a term promoted by the Free Software Foundation (FSF), its founder Richard Stallman, and its supporters, for operating systems that include GNU software and the Linux kernel.


    Kabaca cevirisi:
    quote:

    GNU/Linux, Ozgur Yazilim Vakfi tarafi, kurucusu Richard Stallman ve destekcileri tarafindan, GNU yazilimi ve Linux cekirdegi iceren isletim sistemleri icin kullanilan bir terimdir.


    En basta "GNU/Linux icin degil Linux icin konusuyorum" diyerek bahsettigim sorun Linux cekirdeginde var olan bir sorundur ve GNU/Linux isletim sistemi de Linux'u icerdigi icin bu sorundan etkilenir. Ancak sorun spesifik olarak Linux'tadir, GNU'da degil. GNU/Hurd'da bahsettigim sorun yoktur. Ayni sorun Android'de de mevcuttur.

    Tekrar ediyorum: Sorun Linux'ta stabil surucu APIsinin olmayisi. Olayin GNU ile uzaktan yakindan ilgisi yok. Bu nedenle GNU/Linux diye israr etmeniz anlamsiz.

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hoobastank
    Şimdi yazacağım ama yanlış anlaşılacak. Demek istediğim ya sev ya terk et kadar siyah beyaz değil elbet lakin GNU/Linux budur arkasında yatan felsefede budur. 2007'de Ubuntu'nun kurucusunun açıklaması var "henüz büyük kitlelere açılmak için hazır değiliz" diye. Linux hala bazı anlarda ortalama bilgisayar bilgisi gerektiriyor. Bu gerçeği zaten kimse de saklamıyor.Önce bilelim ki özgür yazılım nerede beleş oraya yerleş mantığı değildir. Altını çizerek söylüyorum sabir, emek, bilgi birikimi ve paylaşım demektir. Bunlara varsan eğer GNU/Linux'u kurarsın ondan zevk alırsın faydalanırsın. Aksi takdirde senin için sıkıntıya ya da kötü bir kabusa dönüşebilir çünkü Windows bizi böyle alıştırdı böyle de gider bu. Senin bakışın "bir arpa yol alamamışlar" olabilir ama ben böyle bir cümleyi kabul edemem. Kesinlikle edemem. 2000'de Linux ile tanıştım 2003'te ilk distroyu kendi bilgisayarıma kurdum. O zamandan bu zamana süreci takip ediyorum ve katedilen yol gerçekten kayda değer. İster istemez alınmam doğal, çünkü insanlar sonuna kadar yanlış anlıyorlar, arkada yatan felsefeyi öğrenmek için çaba göstermiyorlar, ve kullanılan bir yanlış cümle onlarca kişinin daha GNU/Linux yanlış anlamasına sebep oluyor. Ortada o kadar ilerleme var ve bu açık kaynak kod ile gönüllü olarak yapılıyor. Kernel hacker olacak seviyede biri zaten bir yerlerde sistem yöneticiliği, danışmanlık vs gibi görevler yapıyordur. GNU/Linux kullanarak birilerine çözüm üretip para kazanabilir ama kimse çekirdeğin kaynak kodunu kapatıp bu bir zümrenindir artık diyemez, GPL buna müsade etmez.

    Mark Shuttleworth gectigimiz yil da bunlari soyledi:
    http://www.theregister.co.uk/2008/07/23/shuttleworth_apple_challenge/

    Eger masaustunde Apple'a meydan okuyorsaniz, yukarida yazdiginiz savunma gecersizdir. Insanlara hem "biz masa ustune yonelik sistem gelistiriyoruz, super olacak" deyip, hem de "ya o sorunu yasiyorsan, sen coz, benimle paylas" diyemezsiniz. En fazla yapabileceginiz sey, ayni Mark Shuttleworht'un da yaptigi gibi dunya capindaki gelistiricilerden destek istemektir, ama son kullaniciya bunu soylerseniz, bir daha yuzunuze kimse bakmaz. Sonra da masaustu piyasasindaki pazar payimiz 2000'lerden beri niye %1'in ustune hic cikmadi diye dusunur durursunuz.

    Herhangi bir bilgisayar kullanicisi - ki buna kernel hackerlar da dahil - bilgisayarindan ve isletim sisteminden yapmak istedigi isi, en kisa surede ve herhangi bir sorun olmadan yapmasini bekler. Ben bir isi yapacagim zaman sistem bana bir sorun cikariyor, sistemde olan bu sorundan dolayi isimi yapamiyorsam, toplantida projenin durumunu ogrenmek isteyen yonetim grubuna gidip "Once olayin felsefesini anlamak lazim. Biz kullanicilar olarak GNU/Linux icin yama yazmaliyiz. O ozellik sorun cikariyorsa, sorunu biz gidermeliyiz" diyemem, siz de diyemezsiniz. Bu durumda bu sorunun olmasini elestirebilirim, elimden geliyorsa sorunu giderebilirim, yok gelmiyorsa (teknik yetersizlikten bahsetmiyorum), ayni yukarida belirttigim gibi Linux'un tasarimindan kaynaklanan bir sorunsa Linux ekibini de elestirip, yerden yere vurabilirim. Cunku yukarida belirttigim sorunun altinda yatan neden keyfi tercihler. Ama adamlarin yakasina yapisip da "bu ozelligi istiyorum, yapin hemen bana bunu" da diyemem.

    2smoke diyor ki, "Evde bir bilgisayarda film izleyip, web'de gezinecegim, takilmalar oluyor. Eger Ubuntu - Mark Shuttleworth'un da dedigi gibi - masaustu piyasasini hedef alan bir dagitimsa, bu is boyle olmaz". Sizin verdiginiz tum cevaplardan benim anladigim da su: "Begenmiyorsan kullanma, elestiremezsin".

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hoobastank
    Challenger Stallman'ı insanlarla uğraşıyor diye eleştiriyor ama kendisinin de Linus'tan Stallman'a iğnelemediği insan kalmadı. Hiç hoş değil bu.

    Bir dakika, bir dakika. Ben insanlarla mi ugrasiyorum, yoksa insanlarin yaptiklarina mi gonderme yapiyorum? Richard Stallman'i "bak ona hain bile dedi" diyerek, Linus Torvalds'i "bak GNOME kullanicilarina 'aptal', gelistiricilerine de Nazi Subayi bile dedi" diyerek elestirmekle, gercekten bu eylemleri yapmak ne zamandan beri ayni kefeye konmaya basladi?

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hoobastank
    Eleman yazıyor ne yazdığını da bilmiyorsun direkt kurup kullanıyorsun. Arkada bilgilerini mi çalıyor, ne haltlar yiyor haberin yok film izliyorum ama herşey iki tıkla oluyor deyip susuyorsun. Konuşsan da birşey değişmeyecek nasıl olsa.

    Iste problem burada: Linux'ta o iki tik halen %100 olmadigi icin elestiriliyor. Ama siz de diyorsunuz ki, "elestirme, felsefesini anlamiyorsun".

    quote:

    Orijinalden alıntı: Hoobastank
    Challenger iki kelimeyle üstünü örtmüş ama AT&T davasında özgür yazılımın nasıl zarar gördüğünü hatta kazık yediğini anlatmamış. Merak edenler araştırsınlar neler olmuş okusunlar. ATI'nin dandik bir sürücüsü yüzünden alınan yolu arpa yapmak, Mono yüzünden Stallman'a giydirmek o kadar kolay değil. Microsoft'un cross platform çalışmalarını da yerim ben.. Silverlight'ın açık kaynak kodlu versiyonu Moonlight'ın GNU/Linux altında ne kadar başarılı olduğunu bizzati an itibariyle görüyorum! Niyeti iyi olsa kabul edeyim bu başarısızlığı da niyet iyi değil. Bir zamanlar GNU/Linux için IE falan söylentileri de vardı, n'oldu, Moonlight da o kadar olur. Neyse nereden nereye.

    Pardon ama, AT&T davasini once lutfen siz dikkatlice bir okuyun. Soz konusu olan ozgur yazilim falan degildi. Ortada bizzat AT&T'ye ait kodlarin, arada baglayici bir anlasma olmadan kullanimi vardi. AT&T'yi savunmuyorum, sadece Mono ile ayni sey degil diyorum. Cunku Mono icinde tek satir Microsoft'a ait kod yok.

    Sorun sadece ATI degil, her surucu ureticisi bununla sorun yasiyor diyorum, ama israrla olayi ATI'ye indirgiyorsunuz. Sorun cekirdekte diyorum, siz hala sorunu genele yayiyorsunuz ve beni "alinan yolu arpa yapmak" ile sucluyorsunuz. Stallman'a Mono yuzunden degil, Miguel de Icaza'ya "hain" dedigi icin giydiriyorum. Ben Microsoft'un cross platform calismasi var demedim, platform bagimsiz olarak .NET'in calisabiliyor olusu Microsoft'un isine geliyor, bu patent anlasmasi ondan var dedim. O yuzden tabaginiz bos, bosuna catal-bicaga saldirmayin.

    Hem bir dakika, Moonlight da ozgur yazilim. Niye elestiriyorsunuz? Moonlight'i kullandiysaniz sorun ayni zamanda sizin sorununuz, "onlarin" diyemezsiniz.

    Bir zamanlar evet GNU/Linux icin IE soylentileri vardi ve Microsoft bunu kesin bir dille reddetmisti. Hani UFO haberleri ciktiginda herkes duyar, ama birkac gun sonra bu olayin duzmece oldugu da ayni gazetede yazilmasina ragmen, insanlar hala UFO goruldugunden bahseder ya, bu da onun gibi.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Challenger -- 31 Aralık 2009; 18:49:01 >




  • Herkesin yeni yılı kutlu olsun bu arada, tüm arkadaşlarıma mutlu ve huzurlu bir yıl dilerim. @Challenger sen bizden geç kutlayacaksın herhalde saat farkından, senin de bu durumdan dolayı ayrıyetten kutlu olsun.

    @Hoobastank, inanki yazdıklarına gerçekten değer veriyorum, ama dediğim gibi konu bu kadar karmaşık bişey değil. Yüklediğimiz işletim sistemi masaüstü için tasarlanmış, e o zaman işini yapsın olay bu kadar. Daha evvel verdiğin bir linkteki bilgiyi denedim. Grafikte kasılmalar tam anlamıyla çözülmesede bariz bir hızlanma söz konusu, yanlız tek bir hata var 1680x1050 yi gösteremedim. xorg dan da olmuyor, görüntü ayarlarından da, daha doğrusu hiç bir wide çözünürlük listede yok. Hepsi 4:3 oldu. Bilgilendiriyim dedim. Kurcalamaya devam :)

    Hadi geceniz iyi olsun, herkese mutlu yıllar bir kez daha.
  • Evet 2smoke, sizden 7 saat gec olacak. Tesekkurler ve herkese iyi yillar.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Challenger

    Evet 2smoke, sizden 7 saat gec olacak. Tesekkurler ve herkese iyi yillar.


    7mi? Where Art Thou Brother?
  • soulcubee, New York.
  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.