Şimdi Ara

Sarı Mercedes (...)

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar

Editörün Seçtiği Fırsatlar

Daha Fazla

Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az

2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü,

1 Mobil

5 sn

64
Cevap

2
Favori

17.939
Tıklama

Daha Fazla
İstatistik

Konu İstatistikleri Yükleniyor

Konuya Özel

0 oy

Öne Çıkar

Cevapla

Sayfa: 1 2 3 4

Giriş

Mesaj

Mercedes için uzunca bir dönem "kıro arabası" şeklinde, bence haksız bir söylence oluşturulmuştur. Mercedes, çocukluğu 80'lerde geçmiş benim kuşağım nezdinde ulaşılamazlığın ve prestijin ta kendisiydi. Öyle herkes alamazdı. Ha bir de Alamancı gurbetçilerle özdeşleşen bir markaydı. Ki onlar da yurda arabalarıyla fiyaka atmak için geliyorlardı zaten. (Kemal Sunal'ın "Postacı" filmindeki Erdal Özyağcılar'ı hatırladım.) Ancak geçti o günler. Şimdi her köşe başında yıldıza rastlamak mümkün.

Mercedes'e dair oluşan bu kıro arabası algısının ise 80'lerde bu arabayı sıklıkla kullanan arabeskçi tayfasından kaynaklandığı söylenir. Hakikaten öyledir. 80'ler Türk Sineması şarkıcı filmleri furyasındaki baş karakterlerin altında ekseri Mercedes bulunur. En son iki hafta önce İbrahim Tatlıses'in "Yorgun" isimli filmini izlemiştim. Film süresince iki kapılı yani coupe model bir Mercedes eşlik etti kendisine. Aynı Tatlıses medyadan okuduğumca şu anda s320 Long kullanıyor. Allah daha fazla versin, gözümüz yok!

Kemal Sunal'ı kaçıracak olan grup, yandaki masada oturan ve "220 basmakla" övünen zengin çocuğunun anahtarını araklayıp Mercedes'ini gasp ederler.Bu Mercedes, 1990 model siyah bir E class idi. Bence aradan geçen 20 küsur yıla rağmen kendine baktırmayı başarabiliyor. Zaten sokaklarda hala sıkça rastlamak mümkün.
Filmimizin adı; "Varyemez" (1991, Orhan Aksoy)

"SARI MERSEDES" (1987) ise özellikle bahse değer bir film. Almancı Bayram (İlyas Salman), "manda kasa" olarak tabir edilen 85 model bal rengi w116 kasa bir 350 SE ile Kapıkule'den giriş yapar. Orta Anadolu'ya dek arabası ile telepatik bir bağ kurar adeta. Mercedes'i bir prestij simgesi olarak görür Bayram. Öyle ki buna güvenerek feribottaki sarışın kadını arabaya atma cüretine girer. Mercedes'in önce park alanında yıldızını çalarlar. Sonra arka farını kırarlar. Tampon yamulur. Bir sahnede şarampole yuvarlanan araç hasarlı haliyle tekrar düz yola tırmanmayı başarır. Bayram ise şöyle der: "Yaşa be Balkız. Gösterdin yine Mercedesliğini. Başka araç olsaydı..."

Fatih Akın'ın "Temmuz'da"sı ve Özer Kızıltan'ın "Takva"sı da yine Mercedes'in kadraja dahil olduğu yapımlardır. Özellikle Takva önemlidir. Dini bütün bir adam olan Muharrem Efendi yani Erkan Can, cemaatin içerisine girer ve cemaate ait gayrimenkul kiralarını toplamaya kendisine görev amaçlı tahsis edilen lüx bir araçla gitmeye başlar. Şatafat, zenginlik ve dünya işleri ile uhrevi işler eksenli bir iç çatışmaya zemin doğar.

Bir de spor araba:

"Her Şey Çok Güzel Olacak" isimli 1997 yapımı filmimizde Cem Yılmaz'ın vale pozunda alıp kaçırdığı ve abisi rolündeki Mazhar Alanson ile İstanbul caddelerini arşınladığı arabayı izleyenler hatırlar. Siyah bir Ferrari idi. Karakter, Cem Yılmaz'ın alter egosuydu herhalde. Garajındaki dudak uçuklatan araç koleksiyonu hepimizin malumu.

Tofaş Kuş serisi:

Yine sinemamızda bir dönem en sık rastlanan araçlardı. Tek başına o damalı sarı taksiler dahi yeterli. Modern dönemlerden ise hassaten Nuri Bilge Ceylan filmleri örnek verilebilir. (Uzak, Mayıs Sıkıntısı, Üç Maymun.) Entelektüel baş karakterin altında Kuş serisi ya da Reno Toros bulunur. Üç Maymun'daki ergen genç, 6.000 liraya ikinci el bir Tofaş alır.
Her Şey Çok Güzel Olacak'da bir de Reno 12 Toros görmüştük. Cem Yılmaz ve Mazhar Alanson, Bodrum'a beyaz bir Toros ile gidip gelmişlerdi.

Otomobil tutkusuna bir de beyazperdeden bakmak gerek...

_____________________________

https://www.youtube.com/watch?v=bpl-hptfNKQ&feature=youtu.be&t=9m57s

_____________________________

OnRe

Binbaşı

1914 Mesaj

Sarı Mercedes (...)

Benzer içerikler