⚡️19 Mart 2025 MİLLİ İRADEYE DARBE⚡ Özgür Özel’den AĞIR GÖNDERME: ‘’ TAMAHKAR, ACİZ ve ZAVALLI ‘’ (275. sayfa)

Futbol izleyen ve bundan zevk alanları anlayamıyorum. O kadar bayık bir şey ki, dakikalarca gol olacak diye bekliyorsun hiçbir heyecan ve aksiyon yok. Bir boks maçı mesela böyle değil çok daha aksiyonlu bir olay. Bu bayık şeyin bir de fanatiği falan oluyorlar.

senden akıl öğrenecek değiliz.

eski akp bakan yardımcılığı yapmış siyasi kimliğini açık bir şekilde belli etmiş savcının iddalarına mı saygı duycağız hadi ordan.

ortada sanki hukuk yargı adalet varmış gibi davranmak ta çok komik.

yapay zekaya ifade tutanaklarını yükliyorsun bunu analiz et bu kişi tutuklu yargılanmalı mıdır diye sor bakalım sana ne cevap verecek?

Türk yargı sistemine yapayzeka hakim eklenmeli. ancak o vakit yargıya olan güven birazcık artar.

Ek olarak:

Aşırı sağcı Fransız siyasetçi Marine Le Pen, Avrupa Birliği fonlarını, partisi Ulusal Birlik için uygun olmayan şekilde kullanmaktan suçlu bulundu.

Marine Le Pen 2011'de babası Jean-Marie Le Pen'den Ulusal Cephe partisinin liderliğini devraldı ve partinin kötü imajını silmeye çalıştı.

2023 Haberi zaten.

gazete oksijen

AB fonları skandalı: Le Pen'in yargılanmasına karar verildi

https://gazeteoksijen.com/dunya/ab-fonlari-skandali-le-penin-yargilanmasina-karar-verildi-196657

Le Pen'in, AP milletvekilli olduğu dönemde 2 kişiye hayali danışmanlık hizmetleri nedeniyle AP fonlarıyla maaş ödediği iddia ediliyor. Marine Le Pen dahil ve Ulusal Cephe (FN) partili bazı AP milletvekilleri hakkında 2004-2016 yıllarında AP'de "hayali istihdam" oluşturduğu iddiasıyla ilgili Fransa'da 2015'te soruşturma açılmıştı.

''Bana şunu hatırlattı kendi Ticaret baknın ''Ruhsar Pekcan Pandemi'' skandalını anımsattı

sandıktan nasıl çıktığı da malüm 2,5 milyon mühürsüz oy ile.

yani hile yaparak. peki buna muhalefet neden yeterince ses çıkartmadı çünkü ana muhalefet genel başkanı Kemal bey de meperse onların adamıymış o yüzen ses çıkarmadılar.

Kimi kastettiğini bilmiyorum ama eğer medyaya yansıyan avukatı (Barış Pehlivan'ı) kastediyorsan, o kişi tutuklanmadı. Adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı, üzerine bir de yurt dışı çıkış yasağı kondu. Yani adam dışarıda, sadece kontrol altında. Tutuklanmakla adli kontrol aynı şey değil. Bilmiyorsan öğren, biliyorsan da çarpıtma!

Senin o bahsettiğin avukat içeri atılmadı, adli kontrolle serbest bırakıldı. Yani senin "içeri atarsan tepki olur" argümanın bu olay için geçersiz. 

Kimse barışçıl protesto hakkını sorgulamıyor. Ancak mesele şu: Bu hakkı, somut suç iddialarına yanıt vermek yerine hukuki süreci baskı altına almak için kullanmanız. 'Bizim dediğimiz olmazsa ortalığı ayağa kaldırırız' demek için bu hakkı kullanmanız. Anayasal bir hakkı, hukukun işleyişini engellemek adına bir kalkan olarak kullanmanız. Mesele hakkınızın varlığı değil, onu nasıl kullandığınızla ilgili.

İmamoğlu'nun da tutuklandığı İBB soruşturmasında 8 kişiyi adli kontrolle serbest bırakan hakimin görev yeri değiştirildi ve sulh ceza hakimliği görevine son verildi.

sen şimdi Fransa daki bağımsız yargı ile Türkiyede ki militanlaşmış yargıyı mı kıyaslıyorsun  

Bizde de İmamoğlu anca şimdi değişti ... İngilizlere güvenilmez... Özellikle Derin İngiltere ile ...

İmamoğlu işte paslaşmış ve paslaşıyor da. Bir de bu işlerin gizli saklı olanları da var ...

RTE bile M0$$ AD tan sürekli ziyaretçileri makamına geliri sekreteri defalarca şahit ve bildirdi yıllar sonra ...

İmamoğlu ayıp olmazsa sürekli yurtdışına gider. Olmadı İstanbul da ağırlar ... Yaptıkları mahremiyet diye baya bir yaygara çıkarmıştı ...

Bence görüşmesi normal RTE bile yaptı. Önemli olan bu tür şeyleri kamuoyunda da ilan edilmesi ... Seçmenleri vs kamuoyu falan bilme hakkı vardır.

Bu zaten yargının ''Bağımsız'' olmadığının kanıtları arasına giriyor. O yüzden sürekli adalet bakanı çıkıyor MASAL anlatıyor. Yargımız bağımsız vs diye açıklama gereği duyuyorlar. :)

Mitingler artsın bunlar iyice delirecekler, elleri ayakları birbirine dolanacak. Çünkü Planları Yeni Anayasa yapmaktı DEM parti ile. Bahçeli'nin bugünkü yazısı acıkça elleri ayakları tutuştuğunu ortaya koyuyor.

Halk uyanmadan Yeni Anayasa yapalım diyorlar :)

CHP halkı uyandırdıkça Boykot ile İmza ile sürekli sürekli baskı yapınca delirecekler delirecekler  

ben istanbulda hakim olsam bile isteye kasıtlı olarak akp nin hoşlanmayacağı kararlar verip kendimi küçük bir anadolu kentine sürgün ettirirdim.

istanbuldaki adliyede ki iş yoğunluğu adamın ömrünü tüketir.

eskiden memurlar için güneydoğu illeri sürgün yeriydi,ama şuan bir kamu personeli için en korkunç sürgün yeri İstanbul dur.

Aynen. AKP, İmamoğlu CHP sine bu sefer temkinli dikkatli ilerlenilmekte ve üzerine de gidilmektedir. CHP liler zaten sus pus. Meseleyi kuru kuru salın İmamoğlu nu demektedir ve burada da gaza gelmiş bir kitleyi de alet etmeleri ve CHP yüzünden perişan olmalarına umarım özeleştiri yaparlar ...

Güzel kısa bir derleme güncel gelişmeler ışığında :

Sevda Türküsevyoutube

#SevdaTürküsev #Ekremİmamoğlu 'nun babasından gün görmemiş beddualar! Yuh be! #Hasanİmamoğlu #SevdaTürküsev hakkında daha fazla içeriğe ulaşmak için https://www.youtube.com/sevdaturkusev buradan kanalımıza abone olabilirsiniz. Sosyal Medya hesaplarımızdan bizi takip edebilirsiniz. Web sitemizi takip etmek için http://www.sevdaturkusev.com Facebook'tan takip etmek için https://www.facebook.com/sevdaturkusevofficial Instagram'dan takip etmek için https://www.instagram.com/sevdaturkusevofficial Twitter'dan takip etmek için https://twitter.com/sevdaturkusev Telegram Kanalımıza katılmak için https://t.me/sevdaturkusev Sevda TÜRKÜSEV

https://www.youtube.com/watch?v=oG0N7_dj1o8&feature=youtu.be

Takip edelim gelişmeleri, hepimizi ilgilendiriyor.

BU HABER YALANLANDI DAHA İLK GÜN YALANLANDI HEMDE :))))))))))))))))))))))))))))))))))))))))))))))))))))

www.cumhuriyet.com.tr

İBB soruşturmasında garip bir detay

https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/murat-agirel/ibb-sorusturmasinda-garip-bir-detay-2312720

Bakın anlatayım.

Soruşturmada itirafçı olan Uğur Güngör gerçekten bu hususta 2020 yılında Büyükçekmece Savcılığı’na suç duyurusunda bulunmuş. Hatta kendisinin fiziki şiddete uğradığını ve tehdit edildiğini belirtmiş. Savcılık şüpheli kişilerin ifadesini de almış. Ali Gül ifadesinde, Uğur Güngör ile arasında ticari anlaşmazlık bulunduğunu ve Ticaret Mahkemesi’nde yargılamanın devam ettiğini belirtmiş. Uğur Güngör’ün şantiyeyi basıp saldırıda bulunduğunu, kendisinin ve babasının bıçaklandığını, bununla ilgili suç duyurusu yaptığını ve kamera görüntülerini de savcılığa teslim ettiğini ifade etmiş.

Asoy İnşaat sahibi de şu ifadeyi kullanmış:

“Ben bahse konu iddiaları reddediyorum. 13 daireyi Gül İnşaat’tan aldım. Ancak 8 dairenin ipoteği kaldırılmadı, bu nedenle Gül İnşaat’a 4 daireyi iade ettim. Bu daireler yerine Gül İnşaat’ın başka projesinden daireler aldım. Ekrem İmamoğlu ile ilgili hiçbir resmi ya da gayri resmi ortaklığım yoktur.”

O dönem savcılık belgeleri ve ifadeleri incelemiş, neticesinde “Kovuşturmaya yer yok” kararı vermiş. Bu kararı Uğur Güngör, Bakırköy Hâkimliği’ne itiraz etmiş. İtirazı inceleyen mahkeme, itirazı reddetmiş ve kararı da kesinleştirmiş.

Bakın burası önemli. Dosya yargıda görülmüş ve sonuca bağlanmış.

Kaymakamlık, bahse konu belediye yetkilileri ile ilgili soruşturma başlatmış ve tüm iddiaları incelemiş.

Neticesinde yapılan işlemlerde uygunsuzluk bulmamış ve verilen kararı onamış. Karar kesinleşmiş.

Ardından bu iddialar ile ilgili Beylikdüzü Kaymakamlığı, ilgili belediye yetkilileri hakkında soruşturma başlatmış. Soruşturma kapsamında ayrıntılı şekilde inceleme yapmış ve Ocak 2023 tarihinde de “isnat edilen iddialar sübuta ermemiş, yapılan işlemlerde herhangi bir ihmal, eksiklik ya da suç unsuru oluşturacak bir eyleme rastlanılmadı” diyerek kararını açıklamış ve soruşturma izni vermemiş.

Daha ne olsun değil mi?

Bu gelişmeler yaşanırken Yargıtay, kesinleşen “Kovuşturmaya yer yok” kararında Murat Çalık’ın ifadesi yok diye kararı bozmuş. Dosyayı Büyükçekmece Savcılığı’na iade etmiş. Çalık’ın avukatları ifade vermek istediklerini belirtmiş ama Büyükçekmece Savcılığı yazılı ifade istemiş. Murat Çalık’ın müdafileri yazılı ifadelerini sunmuş.

Kararın onanması beklenirken “rüşvet” iddialı bu dosya İmamoğlu dosyasına “irtikap” iddiası ile “zınk” diye bağlanmış. Murat Çalık’ın tutuklanma gerekçesinde şu ifadeler yer alıyor:

“Suç örgütü lideri Ekrem İmamoğlu’yla Beylikdüzü’nde görev yaptığı dönemde işadamlarından icbar suretiyle para taleplerini görüşen kişi olduğu, bu kapsamda müşteki Uğur Güngör’e baskı yaparak 13 adet daire vermeye zorladığı...”

Ne demeli ne yazmalı, inanın artık bilmiyorum.