Şimdi Ara

sabır sabır sabır bir yere kadar (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
42
Cevap
0
Favori
653
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Troll Captain

    Can dostumuz Rusya yardım edecek hem de bizi o kadar seviyorki çernobili yapan firma yapıyor bize nükleeri ayrıca bir o kadar daha seviyorki rusların santral üzerindeki sahipliği %51in altına düşmeyecek ve bizim orayı arama gibi bir lüksümüzde yok.

    çernobilde kaza olmasının sebebi overloaddır ve bu olay bir dahada gerçekleşmez

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Hll qnq yazma

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Wi5rty

    oldum hacılar diamond 4. bunun şerefine bi rp dağıtayım. yazın akşama gönderirim rp kodunu

    Rp kodunu bana vermen gerekmiyomu o kadar boostladık d4 yaptık
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Troll Captain

    Can dostumuz Rusya yardım edecek hem de bizi o kadar seviyorki çernobili yapan firma yapıyor bize nükleeri ayrıca bir o kadar daha seviyorki rusların santral üzerindeki sahipliği %51in altına düşmeyecek ve bizim orayı arama gibi bir lüksümüzde yok.

    nicki okuyun mesajı okumayın
  • quote:

    Orijinalden alıntı: DeathlyVisage


    quote:

    Orijinalden alıntı: Troll Captain

    Can dostumuz Rusya yardım edecek hem de bizi o kadar seviyorki çernobili yapan firma yapıyor bize nükleeri ayrıca bir o kadar daha seviyorki rusların santral üzerindeki sahipliği %51in altına düşmeyecek ve bizim orayı arama gibi bir lüksümüzde yok.

    çernobilde kaza olmasının sebebi overloaddır ve bu olay bir dahada gerçekleşmez

    overloadı türkçe yazamıyor musun
  • DeathlyVisage kullanıcısına yanıt
    Bu "overload" temelinde "insan hatasi" var midir, yok mudur? Eger var ise; bir daha gerceklesmeyecegini nasil soyleyebiliyorsun?

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Gordon Freedos

    Bu "overload" temelinde "insan hatasi" var midir, yok mudur? Eger var ise; bir daha gerceklesmeyecegini nasil soyleyebiliyorsun?

    söylenilenler hep insan hatası olduğu yönünde.
  • Gordon Freedos kullanıcısına yanıt
    İnsan hatası varsa nükleer enerjiye yönelik suçlama yapılmamalı. İnsanoğlunun kendi suçu sanki nükleer enerji kötü bişeymiş gibi konuşuyorlar örnek olarak çernobili gösteriyorlar. Da burası LoL forumu değilmi ya
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Wi5rty

    oldum hacılar diamond 4. bunun şerefine bi rp dağıtayım. yazın akşama gönderirim rp kodunu

    Çekilişe katılmak istiyorum

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Çekilise katılmak istiyorum

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Çekilişe katılmak istiyorum. (Harbiden ihtiyacım var)

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Wi5rty

    quote:

    Orijinalden alıntı: AslanAvda

    akkuyu nükleer enerji projesi için hangi ülkeden yardım alacaz.


    edit .

    dostum bir nükleer santral doğaya barajlardan daha az zarar verir. Yapıldığı yeri gidip görmedim fakat belki daha iyi bir bölgeye konumlandırılabilirdi orasını bilemem.
    Ancak şunu bilmelisiniz ki bir barajın yapılması doğanın iklimi, doğal yaşamı ve hatta insan yaşamını bile etkilemektedir. Nükleer santral ise bu tip problemlerle alakası olmaz. Türkiye'de en büyük risk nükleer santralin sabotaj riskidir. Bu da komik çünkü 2015 yılında nükleer santrali tartışmayı geçtik bunu koruyamayacağımız şüphesini taşıyoruz...

    bu arada ben nükleer enerji destekçisiyim. Nükleer santral benim gözümde olsa da olur olmasa da olur. Fakat nükleer enerji üzerine hiçbir araştırma yapılmayan bir ülke kesinlike bu çağı yakalayamamıştır.

    İnsanlar temiz enerji kaynaklarından bahseder fakat o bilgilerin %90 ı yanlıştır. Rüzgar, akıntı, güneş, biyo-atık v.s. hiçbirisi %100 çözüm olarak düşünülemez.

    +1 daha sanayi devrimi tamamlanmadı üstüne üstlük rüzgar enerjisi daimi kullanılamaz maksimum 27 saat götürüyor bkz :almanya dünya rekoru




  • quote:

    Orijinalden alıntı: meganeRR

    quote:

    Orijinalden alıntı: Wi5rty

    quote:

    Orijinalden alıntı: AslanAvda

    akkuyu nükleer enerji projesi için hangi ülkeden yardım alacaz.


    edit .

    dostum bir nükleer santral doğaya barajlardan daha az zarar verir. Yapıldığı yeri gidip görmedim fakat belki daha iyi bir bölgeye konumlandırılabilirdi orasını bilemem.
    Ancak şunu bilmelisiniz ki bir barajın yapılması doğanın iklimi, doğal yaşamı ve hatta insan yaşamını bile etkilemektedir. Nükleer santral ise bu tip problemlerle alakası olmaz. Türkiye'de en büyük risk nükleer santralin sabotaj riskidir. Bu da komik çünkü 2015 yılında nükleer santrali tartışmayı geçtik bunu koruyamayacağımız şüphesini taşıyoruz...

    bu arada ben nükleer enerji destekçisiyim. Nükleer santral benim gözümde olsa da olur olmasa da olur. Fakat nükleer enerji üzerine hiçbir araştırma yapılmayan bir ülke kesinlike bu çağı yakalayamamıştır.

    İnsanlar temiz enerji kaynaklarından bahseder fakat o bilgilerin %90 ı yanlıştır. Rüzgar, akıntı, güneş, biyo-atık v.s. hiçbirisi %100 çözüm olarak düşünülemez.

    +1 daha sanayi devrimi tamamlanmadı üstüne üstlük rüzgar enerjisi daimi kullanılamaz maksimum 27 saat götürüyor bkz :almanya dünya rekoru

    Ya şöyle bir durum var temiz enerji kaynaklarından hidrojen hariç hiçbirisi tam manası ile gelecek olamaz. Örnek olarak güneş enerjisi; kullanım alanı %90 sıcak su %10 elektrik. Elektriğin ulaştırılamadığı evlerde ufak bir bütçe ile uzun ömürlü elektrik üretimi sağlanıyor. Eğer bir gün içerisinde saç kurutma aleti, ütü gibi ciddi elektrik yakan şeyler kullanmazsanız bu yeterli oluyor. Sormak lazım temiz enerji kaynaklarını savunanların kaç tanesi bu konuda enerji tasarrufu yaparım der. Bilgisayarını, televizyonunu kapatmadan bu işler olmaz...

    Dalga enerjisi, sırf gaz salınımı yok diye temiz enerji olarak adlandırılır. Fakat şöyle bir şey var ki sahildeki birkaç evin elektriğini anca karşılar. Ki düşünün dalga enerjisi ile üretilen elektrik iç kesimlere ne kadar verimlilik ile iletilebilir ki ? Daha da kötüsü sualtı yaşamında çevreyi kısıtlayıcı rolü çok yüksek. Tamam toplu balık ölümleri gibi katliamlara sebep olmuyor fakat onların yaşam alanını ciddi ölçüde kısıtlıyor. Bu pasif deniz kirliliği olarak düşünülebilir. Eğer siz denize özellikle de bu tip malzemelerden yapılan şeyler atarsanız o ortamdaki yaşamı ciddi derecede etkileyecektir. Balıklar o tip şeylerden korkacaktır yani..

    Rüzgar enerjisine değinmek gerekirse; Rüzgar enerjisi için kullanılan rüzgar gülleri benim şahsen çok hoşuma gidiyor. Çünkü çok estetik görünümlere bürünebiliyor ve gerçekten kullanışlı. Yani rüzgar yönüne göre her zaman dik açıya gelmesi ve yüksek verimlilikle çalışması falan... Fakat şöyle bir şey var rüzgar gülleri o kadar çok kuş ölümüne sebep oluyor ki... Türkiye'deki rüzgar rezervi bu rüzgar güllerini kullanan diğer bazı ülkelere göre 3 kat daha fazla, ikliminden dolayı. Ancak bu kadar çok rüzgar gülünün kurulması demek doğaya ciddi zarar verir. Bir gaz salınımı yok diye bunu zararsız görmek doğru değil...

    Hidrojen enerjisine dönecek olursak. Hidrojen -242 santigrat derece gibi bir sıcaklıkta sıvılaşan bir maddedir. Bu sıcaklığa inilmesi ile elde edilen sıvının tutulacağı tank o kadar yüksek ağırlıktadır ki toplam tüm ünitenin kütlece %1'inden azını hidrojen kaplar. Bu da hidrojenin bu tip bir depolamasının iyi olmadığı sonucuna ulaştırır bizi. Asıl depolama yöntemi kimyasal depolamadır. sodyum bor hidrür dediğimiz zayıf organik indirgen olan bileşik (NaBH4) hidrojen depolama alanında hem geri dönüşüme açık hem de oldukça verimlidir. Her şeyden önce çeşitli araçların motor sistemlerinde platin katalizörlüğünde uygulanmış ve verimli sonuçlar alınmıştır. Atmosfere salınan gazın sadece su buharı olması da oldukça büyük avantaj yaratmaktadır. Problem ise, platin katalizörün hem çok zahmetli bir mühendisliği hem de platinin kendisinin çok pahalı olmasıdır. Bordan söz etmeme bile gerek yok zaten... Bu konuda araştırmalar yapılıyor mu? Türkiyede varsa bile adı sanı geçmiyor. Amerikada ve bazı bu konuda önleri çeken ülkede bu tip çalışmalar fazlası ile yapılmakta. Platinle aynı görevi yapacak bir katalizör üretme çabaları...

    Peki burada kilit olan nokta şu, biz daha atom altı enerjiyle ilgili "riskli biz bu işe girmeyelim" gibisinden cahil bir düşünceye bürünmüşken, platine alternatif olacak katalizörü üretebilecek genç nesli nasıl yetiştirebiliriz? Cevap matbaanın osmanlıya gelişinin gecikişi gibi içler acısı... Eğer siz teknolojiye riskli diye burun kıvırır, kafa çevirirseniz; Sizin "dostunuz" olan ülkeler bu ucuz enerji ile birlikte her geçen gün kat ve kat parlarken siz malak gibi kalırsınız. O katalizörü bulan ülkenin enerji lideri konumuna geçeceği aşikar. Bu konuyla ilgili duyarsız olmak bana göre vatanına yapılmış en büyük ihanetlerden biridir.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Wi5rty

    quote:

    Orijinalden alıntı: meganeRR

    quote:

    Orijinalden alıntı: Wi5rty

    quote:

    Orijinalden alıntı: AslanAvda

    akkuyu nükleer enerji projesi için hangi ülkeden yardım alacaz.


    edit .

    dostum bir nükleer santral doğaya barajlardan daha az zarar verir. Yapıldığı yeri gidip görmedim fakat belki daha iyi bir bölgeye konumlandırılabilirdi orasını bilemem.
    Ancak şunu bilmelisiniz ki bir barajın yapılması doğanın iklimi, doğal yaşamı ve hatta insan yaşamını bile etkilemektedir. Nükleer santral ise bu tip problemlerle alakası olmaz. Türkiye'de en büyük risk nükleer santralin sabotaj riskidir. Bu da komik çünkü 2015 yılında nükleer santrali tartışmayı geçtik bunu koruyamayacağımız şüphesini taşıyoruz...

    bu arada ben nükleer enerji destekçisiyim. Nükleer santral benim gözümde olsa da olur olmasa da olur. Fakat nükleer enerji üzerine hiçbir araştırma yapılmayan bir ülke kesinlike bu çağı yakalayamamıştır.

    İnsanlar temiz enerji kaynaklarından bahseder fakat o bilgilerin %90 ı yanlıştır. Rüzgar, akıntı, güneş, biyo-atık v.s. hiçbirisi %100 çözüm olarak düşünülemez.

    +1 daha sanayi devrimi tamamlanmadı üstüne üstlük rüzgar enerjisi daimi kullanılamaz maksimum 27 saat götürüyor bkz :almanya dünya rekoru

    Ya şöyle bir durum var temiz enerji kaynaklarından hidrojen hariç hiçbirisi tam manası ile gelecek olamaz. Örnek olarak güneş enerjisi; kullanım alanı %90 sıcak su %10 elektrik. Elektriğin ulaştırılamadığı evlerde ufak bir bütçe ile uzun ömürlü elektrik üretimi sağlanıyor. Eğer bir gün içerisinde saç kurutma aleti, ütü gibi ciddi elektrik yakan şeyler kullanmazsanız bu yeterli oluyor. Sormak lazım temiz enerji kaynaklarını savunanların kaç tanesi bu konuda enerji tasarrufu yaparım der. Bilgisayarını, televizyonunu kapatmadan bu işler olmaz...

    Dalga enerjisi, sırf gaz salınımı yok diye temiz enerji olarak adlandırılır. Fakat şöyle bir şey var ki sahildeki birkaç evin elektriğini anca karşılar. Ki düşünün dalga enerjisi ile üretilen elektrik iç kesimlere ne kadar verimlilik ile iletilebilir ki ? Daha da kötüsü sualtı yaşamında çevreyi kısıtlayıcı rolü çok yüksek. Tamam toplu balık ölümleri gibi katliamlara sebep olmuyor fakat onların yaşam alanını ciddi ölçüde kısıtlıyor. Bu pasif deniz kirliliği olarak düşünülebilir. Eğer siz denize özellikle de bu tip malzemelerden yapılan şeyler atarsanız o ortamdaki yaşamı ciddi derecede etkileyecektir. Balıklar o tip şeylerden korkacaktır yani..

    Rüzgar enerjisine değinmek gerekirse; Rüzgar enerjisi için kullanılan rüzgar gülleri benim şahsen çok hoşuma gidiyor. Çünkü çok estetik görünümlere bürünebiliyor ve gerçekten kullanışlı. Yani rüzgar yönüne göre her zaman dik açıya gelmesi ve yüksek verimlilikle çalışması falan... Fakat şöyle bir şey var rüzgar gülleri o kadar çok kuş ölümüne sebep oluyor ki... Türkiye'deki rüzgar rezervi bu rüzgar güllerini kullanan diğer bazı ülkelere göre 3 kat daha fazla, ikliminden dolayı. Ancak bu kadar çok rüzgar gülünün kurulması demek doğaya ciddi zarar verir. Bir gaz salınımı yok diye bunu zararsız görmek doğru değil...

    Hidrojen enerjisine dönecek olursak. Hidrojen -242 santigrat derece gibi bir sıcaklıkta sıvılaşan bir maddedir. Bu sıcaklığa inilmesi ile elde edilen sıvının tutulacağı tank o kadar yüksek ağırlıktadır ki toplam tüm ünitenin kütlece %1'inden azını hidrojen kaplar. Bu da hidrojenin bu tip bir depolamasının iyi olmadığı sonucuna ulaştırır bizi. Asıl depolama yöntemi kimyasal depolamadır. sodyum bor hidrür dediğimiz zayıf organik indirgen olan bileşik (NaBH4) hidrojen depolama alanında hem geri dönüşüme açık hem de oldukça verimlidir. Her şeyden önce çeşitli araçların motor sistemlerinde platin katalizörlüğünde uygulanmış ve verimli sonuçlar alınmıştır. Atmosfere salınan gazın sadece su buharı olması da oldukça büyük avantaj yaratmaktadır. Problem ise, platin katalizörün hem çok zahmetli bir mühendisliği hem de platinin kendisinin çok pahalı olmasıdır. Bordan söz etmeme bile gerek yok zaten... Bu konuda araştırmalar yapılıyor mu? Türkiyede varsa bile adı sanı geçmiyor. Amerikada ve bazı bu konuda önleri çeken ülkede bu tip çalışmalar fazlası ile yapılmakta. Platinle aynı görevi yapacak bir katalizör üretme çabaları...

    Peki burada kilit olan nokta şu, biz daha atom altı enerjiyle ilgili "riskli biz bu işe girmeyelim" gibisinden cahil bir düşünceye bürünmüşken, platine alternatif olacak katalizörü üretebilecek genç nesli nasıl yetiştirebiliriz? Cevap matbaanın osmanlıya gelişinin gecikişi gibi içler acısı... Eğer siz teknolojiye riskli diye burun kıvırır, kafa çevirirseniz; Sizin "dostunuz" olan ülkeler bu ucuz enerji ile birlikte her geçen gün kat ve kat parlarken siz malak gibi kalırsınız. O katalizörü bulan ülkenin enerji lideri konumuna geçeceği aşikar. Bu konuyla ilgili duyarsız olmak bana göre vatanına yapılmış en büyük ihanetlerden biridir.

    vallaha ne desem boş bunlardan sonra herşeyi açıklamışsın bilmediklerimde vardı sağolasın dostum +99999




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Wi5rty

    quote:

    Orijinalden alıntı: Gordon Freedos

    Bu "overload" temelinde "insan hatasi" var midir, yok mudur? Eger var ise; bir daha gerceklesmeyecegini nasil soyleyebiliyorsun?

    söylenilenler hep insan hatası olduğu yönünde.

    Ya sen nükleer santralin temizliğini güzelliğini bırak nasıl yapılacağına bak. Bizim bile olmayan bir santral dikiyoruz ülkemize. Ayrıca millet nükleeri terketmeye başladı biz daha yeni geliyoruz. O atıkları nasıl depolayacaklar nasıl ham made alacaklar dışardan o kadar paraya aman Allah'ım çok korkunç




  • quote:

    Orijinalden alıntı: İronik Adam

    quote:

    Orijinalden alıntı: Wi5rty

    quote:

    Orijinalden alıntı: Gordon Freedos

    Bu "overload" temelinde "insan hatasi" var midir, yok mudur? Eger var ise; bir daha gerceklesmeyecegini nasil soyleyebiliyorsun?

    söylenilenler hep insan hatası olduğu yönünde.

    Ya sen nükleer santralin temizliğini güzelliğini bırak nasıl yapılacağına bak. Bizim bile olmayan bir santral dikiyoruz ülkemize. Ayrıca millet nükleeri terketmeye başladı biz daha yeni geliyoruz. O atıkları nasıl depolayacaklar nasıl ham made alacaklar dışardan o kadar paraya aman Allah'ım çok korkunç

    Arkadaşım anlatamıyorum galiba nükleer santral yapıldığı zaman hemen tam kapasite elektrik üretimine geçilmeyecek. Nükleer enerji araştırmaları yapılacak. Orada çalışan mühendis ve fizik/kimyacılar kısaca nükleer araştırmacılar bu ülkenin ileri düzey teknolojideki öncüleri olacak. olaya neden elektrik üretimi gibi basit bir şekilde bakıyorsunuz ki




  • konu nerden nereye geldi
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Gordon Freedos

    Bu "overload" temelinde "insan hatasi" var midir, yok mudur? Eger var ise; bir daha gerceklesmeyecegini nasil soyleyebiliyorsun?

    tamamen insan kaynaklı tekrar gerçekleşmesi özellikle yapılmadığı sürece imkansız

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • +8 -32 nedir hacı? ben 15 gelip 20 gidince deliriyorum sinirden oyunun kendini bağımlılığın artma için kasıtlı yapldığını düşünüyorum. +8 -32 ile oynanır mı, bırakırım ben o oyunu. ki böyleyken bile kaç defa bıraktım tekrar başladım. insanın canı istiyor çünkü zevkli oyun.

    yemişim rankını ya. full normal oynamak lazım aslında zevkine. kafa rahat.. ama orda da millette ne ciddiyet ne bi düzen oluyor.
  • Bu konun az önceki kata konusu gibi olcağini seziyorum rez...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.