Memurlar 10 Kasım'ı anmaktan korkuyorlar mı?

Arkadaş anlamadım..

Özel sektördeki tanıdıklarımın neredeyse tamamı instagram ve whatsapp story'lerinde 10 kasım günü Atatürk paylaşımı yaptı ama kişi listemde en az 25 tane de devlet memuru var ve sadece 1 tanesi atatürkü andı story ile. O da 3 ay sonra emekli olacak..

Diğer 24 kişiden en az 15'i ile çok samimiyiz, hepsi ileri görüşlü, çağdaş insanlar ama hiçbiri neden Atatürk'ü sosyal medyada anmadı anlamadım.. Üstelik bu kişiler hemen hemen her gün insta veya whatsapp'ta story atan kişiler..

Sizce Atatürk paylaşımını bir amiri, hükümet tarafından atanmış şube müdürü vs görür ve başına bela alır, sürgün yer diye mi yapmadılar?

Edit: yanlışlıkla "kutlama" kelimesi kullandım, afedersiniz.. "Anma" olarak değiştirildi.

10 kasım kutlanan birşey değilde ondan.

Hepsi bir bir takip ediliyor, terfi atama, tayin vs. hepsi ona göre yapılıyor. Bir kamu kurumunda arkadaşım var, belli bir pozisyonda, adam cumartesi pazar bile whatsapp gruptan şunu paylaşın, şunu retwit yapın, onu beğenin gibi mesajlar geliyor. Üstüne üslük yukarıdan kimse bir şey demese bile kraldan çok kralcı olan var, adam işgüzarlık yapıp seni ispiyonluyor. Adamlar muhalif görmek istemiyor içeride bu kadar açık ve net.

Siz ciddi misiniz?

Sadece merak ediyorum bu tür olayların olduğu kurumlar nelerdir ? Mesela belediyeler, Bakanlıklar vs örnek verebilirmisiniz

Memurluğa başvururken hesabı gizliye alsak faydası olurmu acaba   Yada direk belli bir süre dondurmak olabilir.

Benim arkadaş bir kurumun il müdürlüğünde çalışıyor KPSS ile atandı fakat kendi isim soy ismi belli olacak şekilde Twitterden sürekli muhalif şeyleri paylaşıp beğeniyor şaşırıyorum ona üstelik 2-3 sene oldu atanalı.

Neden ciddi olmasın ki? Kamuda çalışıp muhalif olan varsa işin yaştır. Zaten KPSS sınavının bir işe yaramadığını herkes biliyor. Malum parti yakını değilsen 90 da alsan atama yok.

herkes story kullanmak zorundamı kaldiki her kurumda törenler yapılır yapılmayan varsa onu ekleyin.

Şuan devlet kademeleri baştan başa cemaatler ve tarikatlar ile dolu.Özellikle devletin sivil daireleri maalesef bunların eline geçti.Düşünün koskoca sağlık bakanlığının adı bir cemaat ile anılır oldu.

Bugün devlet dairelerinde yönetici pozisyonunda olan çoğu üst düzey yönetici ila ki bir cemaatle ve tarikatla bağı vardır.Bu nedenle memurlar kendi düşüncelerini gizleyerek görevlerini yapmak zorunda kalıyor.Bir nevi ülkenin kurumları işgal edilmiş vaziyette.Elbette açık bir yasak ve uyarı yok isteyen istediğini yasalar çerçevesinde paylaşabilir lakin bu paylaşımından dolayı üstü tarafından dolaylı baskıya maruz kalabilir.Mesela üstüne bir yığın iş yıkılır,en ufak hatası takip edilir ve siciline işlenir,sürekli soruşturmalardan geçmek zorunda kalabilir.Kısacası bir yıldırma olabilir.Olmaz olmaz demeyin özellikle malum cemaat ile kol kola yürünüp aynı yağmur altında ıslanıldığı dönemlerde çok sayıda memur mağdur oldu.Bu nedenle insanlar düşüncelerini gizleyerek hayatlarına devam ediyor.

Düşünün bundan on sene önce bu ülkenin birçok sınavının soruları çalındığı ortaya çıktı.Dahası önceden devlet kadrolarına yerleştirmelerin bile yapıldığı ortaya çıktı.Bu nedenle şuan A'dan Z'ye tüm devlet kurumlarında cemaatler ve tarikatlar çok güçlü konuma geldi.Bu cemaatlerin ve tarikatların gücü ancak malum zihniyetin ülke başından gitmesi ile kırılacağını söylemek abartı olmaz sanırım.