Şimdi Ara

Konuya rastgele kelimeler bırak

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
12
Cevap
0
Favori
96
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Konuya rastgele kelimeler bırak

    Toplamda 1000 kelimeyi geçince chatgpt ye bu kelimeler ile hikaye yazdırıcam


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >



  • Araç
    Sırdaş
    Konuşkan
    Ses
    Yapıştırıcı
    Oturak
    Kalem
    Oyun
    Sağlam
    Sıfır
    Yarın

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bilinmezlik

  • Yazan Kalem Siyah

    < Bu ileti iOS uygulamasından atıldı >
  • reenkarnasyon

  • subliminal ,objektif, harikülade,promosyon, üçyüzotuzüç

  • Sıfır Noktasındaki Yarın

    Siyah kalemi eline aldı. Bu kalem, ona babasından kalmıştı; üzerindeki mürekkep lekeleri hâlâ taze anılar gibi parlıyordu. Yazanı bilinmeyen eski bir defterin ilk sayfasına “Sıfır” yazdı. Her şeyin yeniden başladığı noktadaydı.

    Sırdaş sandığı yalnızlığı artık geride bırakmak istiyordu. Konuşkan biri değildi belki ama içindeki ses susmak bilmiyordu. Her gece uykusuzluk yapıştırıcı gibi düşüncelerini birbirine yapıştırıyor, uykusuz saatlerde kelimeler zihninde oturak gibi sabit kalıyordu.

    O gün, defterine sadece yazmadı — oyun oynadı kelimelerle. Her cümle bir hamleydi, her harf bir adım. Kalemi sağlam tutuyordu elinde; çünkü biliyordu, yazdığı her şey yarına açılan bir kapıydı.

    Yarın…
    Henüz yaşanmamış bir oyun, henüz yazılmamış bir hikâyeydi.
    Ve o, bu sefer sadece yazmakla kalmayacak, yaşayacaktı.

    Sıfır Noktasındaki Yarın – Bölüm 2

    Sabahın ilk ışıkları, odasının köşesindeki tozlu perdeyi aralarken içindeki kararlılık daha da güçlendi. Bugün sadece yazmayacak, kelimelerin gösterdiği yoldan yürüyecekti.

    Defterin ikinci sayfasına geçti. Sayfa bomboştu ama orada görünmeyen bir harita vardı sanki. Elini sayfanın üzerinde gezdirdi. İçinden gelen ses fısıldadı:

    “Bir sesin varsa, sustuğun yerde de duyulursun.”

    Ayağa kalktı. Siyah kalem cebindeydi, defteri de çantasına koydu. Artık kelimelerle kurduğu dünya, dışarıdaki gerçekliğe karışacaktı. Oturduğu sandalyeye bir kez daha baktı — yıllarca üzerinde hayal kurduğu o oturak, artık boş kalacaktı. Gidiyordu.

    Sokağa çıktığında hava serindi ama yüzüne çarpan rüzgâr bir selam gibiydi. İnsanların arasında yürümek uzun zaman sonra garip hissettirmişti. Her yüz, bir kelime gibiydi; bazıları virgül, bazıları nokta, bazılarıysa hiç yazılmamış cümleler…

    Bir kafeye girdi. Sessiz bir köşe buldu ve defterini açtı. Siyah kalemiyle tekrar yazmaya başladı. Yazdıkça etrafındaki dünya da değişiyordu. Sanki kelimeler bir yapıştırıcıydı; hayalle gerçeği birleştiriyordu. Yan masadaki yaşlı kadın başını çevirip ona baktı, hafifçe gülümsedi. O an, ilk defa yazdıkları dış dünyada bir karşılık bulmuş gibi hissetti.

    O gün, birkaç sayfa daha yazdı:
    "Kelimeler oyundur. Oyunlar ses bulur. Sesler dost olur. Dostlar yarın olur."

    Defteri kapattığında, artık yalnız değildi. İçinde taşıdığı bilinmezlik, bir hikâyeye dönüşüyordu.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Konuya yazım yanlışı bırak
    4 yıl önce açıldı
    Daha Fazla Göster
  • Cennet Mahallesi; Yunus Baba vs Beter Ali.

    < Bu ileti iOS uygulamasından atıldı >
  • aşk

  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.