Kasis saçmalığı (10. sayfa)

quote:

Orijinalden alıntı: kontratak

Ülkemizde kasisten önce çok daha önemli trafik problemleri var ki esasında kasisler bu problemler sonucu ortaya çıkmış "ürünlerdir".

Şehir içi hız sınırı: 50 km/saat

Herhangi bir şehirde herhangi bir zaman diliminde bu sınırı ihlal eden onlarca araç sayabilirim. Daracık sokaklarda bile 70'le, 80'le giden trafik teröristleri oluyor.

Yukarıdaki tabela, yolun o kısmının yaya geçidi olduğunu işaret eder. Bu tabelayı gören sürücünün, karşıya geçmekte olan bir yaya yoksa bile evvela hızını azaltması gerekir, Karayolları Trafik Kanununun 52'inci maddesinde şu hüküm yer alır:

Sürücüler, kavşaklara yaklaşırken, dönemeçlere girerken, tepe üstlerine yaklaşırken, dönemeçli yollarda ilerlerken, yaya geçitlerine, hemzemin geçitlere, tünellere, dar köprü ve menfezlere yaklaşırken, yapım ve onarım alanlarına girerken, hızlarını azaltmak zorundadırlar.

Görüldüğü üzere, sadece yaya geçitlerine değil, birçok kritik noktaya yaklaşırken hızın azaltılması gerekiyor. Ancak yaya geçidi özelinden devam edelim. Peki yaya geçidinin yanında bir yaya veya yayalar karşıya geçmek üzere ise araç sürücüleri ne yapmalı? Durmalı. Yaya veya yayalar geçişini tamamlayana kadar da hareket etmemeli. Ülkemizde bu kurala uymayan kaç sürücü var? Soru tuhaf geldi değil mi? "Ülkemizde bu kurala uyan kaç sürücü var?" şeklinde sormam gerekirdi. Rezalet.

Bu kural, sadece işaretli yaya geçitlerinde de geçerli değil. Herhangi bir kavşakta karşıya geçmek üzere olan yaya veya yayalar varsa da araç sürücüleri durmalı. Karayolları Trafik Yönetmeliğinin 109'uncu maddesinde şu hüküm bulunur:

Kavşağa gelen sürücüler kavşak giriş ve çıkışlarından kurallara uygun olarak karşıya geçen veya geçmek üzere olan yayalara geçiş hakkını vermek zorundadırlar.


Şehir içinde motorlu araçlar adeta birer makineli tüfek gibi dolaşıyorlar ve namlularını yayalara çevirip onların yaşam alanını kısıtlıyorlar. Çoğu motorlu araç sürücüsü, yolun her bölümünü kendilerinin sanıyor ve yolda duraksama fikri bile karakterlerine yapılmış bir saldırı gibi geliyor onlara, soğukkanlı bir katil gibiler. Karayolları, motorlu araçların terör estirdiği kurtarılmış bölgeler ve evinden dışarı çıkan herkes her gün her saat ölüm tehlikesi yaşıyor.

Bakın:

Romanya'da bile kurallara uyuyorlar, yayanın hakkına tecavüz etmiyorlar:

(Gençlerin üslubu biraz sinir bozucu olabilir, sürücü davranışı örneği için gösteriyorum videoyu)

Romanya'yla "Avrupa'nın köyü" diye dalga geçildiği olur:

Dönel kavşaklarla ilgili bir video:

Sonuç olarak, bizim ülkemizde öncelikle motorlu araç sürücüleri insan hayatının değerini anlayacak, anlayamıyorsa sevdikleri üzerinden empati yapacak öyle anlayacak, sonrasında ise trafik kurallarının insan hayatının önemli olmasından dolayı var olduğunun farkına varıp o kurallara uymaları gerektiğini öğrenecek. Motorlu araç sürücülerinin vicdanında, ahlakında kasis varken yollardaki kasisler az bile.

Not: Hiçbir işaret olmaksızın tuzak gibi konulan kasisler üstte yazdıklarımın konusu değildir.

quote:

Orijinalden alıntı: MaDMaxiBo

Tabela koysalar bari.

Her hafta sonu gidip geldiğim yola 20 metre arayla ikişer tane, toplam 4 tane boyu 1 metre baya yüksek kasis koymuşlar. İlk geçtiğimde küt diye geçtim. Yokuş aşağı ve 15 metre öteden görmek imkansız. Tabela koysunlar yavaş geçeyim. Ben illa hız yapayım derdinde değilim. Zaten en fazla 50 ile gidebilirim o yolda.



Şehir içi diye 30 km hız sınırı koymak da çok saçma. Yayan gitsem aynı sürede giderim o yolu ışıkta durduğum süre falan derken.



Hız sınırları yükseltilmeli.

Okul çevresinde düşürsün 50 ye, kasis de koysun levha da ama. Uyalım tamam. Mezarlık çevresinde 50 diye hız sınırı mı olur! Herkes 90-100 le gidiyor zaten. Git herkese ceza yaz o zaman. Neden yazmıyorsun. Neden bu kadar saçma hız sınırları var

quote:

Orijinalden alıntı: mehmetyilmaz77

Amaç zaten araçların çok hızlanmasini engellemek, çok hızlı gidilmemesini sağlamak. Tabela, ikaz olmasını beklemeyin, çok hızlı gitmeyin.