Şimdi Ara

Kafayı Karıştıran Şeker Tartışmaları

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
18
Cevap
0
Favori
450
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Özet isteyenlere en altta özet geçtim.

    Tartışma konusu bu kez şeker. Gıdadaki bir kalıntı ve bulaşı değil. Organizmanın yüzyıllardan beri tanıdığı doğal bir gıda bileşeni. Tartışmayı başlatan ise; “nişasta bazlı şekerin(HFCS) diyabet ve pankreas kanserine neden olduğu” iddiasıdır. İddianın geçerli kanıtlara dayandığı kuşkuludur ama insanların kafası karışıktır.

    Şeker denilince daha çok “çay şekeri” veya “beyaz şeker” anlaşılmaktadır. Bunun nedeni çok yaygın kullanılmasıdır. Kimyasal adı “sakkaroz” dur ve Türkiye’de şeker pancarından elde edildiği için “pancar şekeri” diye de adlandırılmaktadır. Pancar şekeri ya da sakkaroz, daha düşük moleküllü iki farklı şekerden (glukoz + fruktoz › sakkaroz + su) oluşmaktadır. Yiyecek ve içeceklerdeki sakaroz sindirim öncesi bu iki şekere ayrışmaktadır.

    Marketlerde satılmayan ama birçok gıdanın üretiminde tek başına veya sakarozla birlikte kullanılan bir şeker daha vardır. Buna, mısırdan elde edildiği için “mısır şekeri”, koyu kıvamlı olduğu için de “mısır şurubu” veya “yüksek fruktozlu mısır şurubu” ya da kısaca “fruktoz şurubu” da denilmektedir. Adından dolayı bu şekerin veya şurubun yalnızca fruktozdan oluştuğu sanılmaktadır. Kafa karışıklığına yol açan birinci yanılgı budur.

    Oysa pancar şekeri gibi mısır şekeri de esas olarak glukoz ve fruktoz (glukoz+fruktoz) karışımından oluşmaktadır. Ancak, glukoz ve fruktoz pancar şekerinde bileşik iken mısır şurubunda ayrışıktır. Fruktoz/glukoz oranı her iki şekerde de yaklaşık aynıdır. Pancar şekerinde 50/50 olan bu oran mısır şekerinde, tipine bağlı olarak ya 44/56 ya da 57/43 ‘tür. Baldaki fruktoz/glukoz oranı ise yaklaşık 54/46’dır.

    Meyvelerde de fruktoz ve glukoz doğal olarak birlikte bulunmaktadır. Örneğin fruktoz/glukoz oranı muzda yaklaşık 5/5, üzümde 8/7, elmada 6/3, şeftalide 2/2, kayısıda 5/12’dir. İddialardan birisi; “fruktozun insan organizmasına yabancı bir madde” olduğudur. Bu gerçeğe aykırı bir görüştür. Çünkü başlangıçtan bu yana meyve tükettiği bilinen insanoğlunun, adını bilmese bile fruktoza yabancı olması düşünülemez.

    Tartışılan ikinci iddia; “yüksek fruktozlu nişasta şekerinin insülin salgısını uyarmadığı ve bu nedenle diyabet ya da şeker hastalığına yol açtığı”dır. Bu iddianın en azından fruktoz ve glukozun birlikte bulunduğu gıdalar için geçerli olmadığı bilinmektedir. Çünkü konunun uzmanlarına göre ortamda bir miktar glukoz bulunması, insülin salgısının uyarılması için yeterlidir. Ve çoğu gıda, fruktozu ve glukozu doğal olarak birlikte içermektedir. Bu olgu, pancar ve mısır şekeri için de geçerlidir. Kafa karışıklığına yol açan yanılgılardan biri budur.

    Üçüncü iddia; “fruktozun şişmanlık ya da obezite etkeni olduğu”dur. Şişmanlığın esas olarak gıdadan alınan enerji ile harcanan enerji arasındaki farktan kaynaklandığını artık bilmeyen yoktur. .Başka bir deyişle şişmanlığın başlıca iki nedeni, aşırı gıda tüketimi ile fiziksel aktivite yetersizliğidir. Bu anlamda enerjinin hangi gıdadan alındığı o kadar önemli değildir. Kafayı karıştıran başka bir neden de bu gerçeğin göz ardı edilmesidir.

    Kaldı ki şekerlerin enerji değeri aynıdır. Her şekerin 1 gramı 4.1 kcal vermektedir. Sakkaroz ne kadar enerji sağlıyorsa, aynı ağırlıktaki fruktoz, glukoz veya laktoz da aynı enerjiyi sağlamaktadır. Öyle ise, fruktoz şişmanlatıyorsa aynı tüketim düzeyinde sakkaroz da şişmanlatıyor demektir. Veya fruktoz şurubu obeziteye yol açıyorsa, aynı tüketim düzeyinde pancar şekeri de obeziteye yol açıyor demektir. Obezite fruktoza bağlı olsaydı, ABD’nde fruktoz şurubu tüketimi azalırken obezite artmazdı!..
    Ölçülü alındığında diğer gıdalar gibi şekerlerin de obeziteye yol açmadığı bilinmektedir. Şeker için ölçü ise, WHO’ya göre alınan serbest şekerin günlük enerjideki payının yüzde 10 dolayında olmasıdır ki bu da yaklaşık 50 gram şekerin karşılığıdır.Serbest şeker kavramı;fruktoz gibi glukoz, galaktoz, sakkaroz, laktoz vb şekerleri de kapsamaktadır.

    Dördüncü iddia; “fruktoz ile pankreas kanseri arasında ilişki bulunduğu”dur. Yalnız fruktozun değil, sakaroz, glukoz ve laktozun da pankreas kanseri ile olası ilişkisi konusundaki araştırmalar birbiri ile çelişkilidir. Esasen doğrudan bir ilişki zaten söz konusu olmamalıdır. Çünkü şekerler; ne fruktoz, glukoz, sakkaroz ve ne de mısır ve pancar şekeri; uzman kuruluşa (IACR) göre “kanserojen” değildir. Ayrıca konu uzmanları; pankreas kanserine yakalanma riskini artıran başlıca faktörlerin obezite ve diyabet olduğunu özellikle vurgulamaktadır. Dolayısı ile kaçınılması gereken obezite ve diyabettir. Daha doğrusu bunlara yol açan faktörlerin tümüdür.
    Öte yandan FDA, fruktoz ve diğer şekerleri “güvenli gıda bileşeni” olarak tanımlanmaktadır. Bunun gibi EFSA’nın da şekerlere ilişkin herhangi bir uyarıcı veya kısıtlayıcı düzenlemesi yoktur. Yalnızca yapay tatlandırıcıların gıdaya katılacak miktarı sınırlıdır. Pancar şekeri veya mısır şekeri, hiç bir ülkede sağlık açısından yasaklı değildir. Farklı şekerlerin pazar payını belirleyen kotalar gıda güvenliği ile ilgili değildir. AB ülkelerinde uygulanan kotanın amacı “tüketicilerin başka bir şekerin zararından korunması” değil, geleneksel pancar tarımının sürdürülebilirliğinin sağlaması ve çiftçilerin ekonomik açıdan korunmasıdır. Kafa karışıklığının bir başka nedeni de bu gerçeğin yeterince bilinmemesidir.

    Kota olsa da; pancar şekeri, mısır şekeri ve yapay tatlandırıcılar arasında bir rekabet vardır ve her kesimin bu rekabette kendine göre bir konum alması doğaldır. Doğal olmayan, rekabetin mesnetsiz sağlık iddiaları üzerinden yürütülmesidir. Yok yere insanların kafasının karıştırılmasıdır. Kuşku ve paniğe yol açılmasıdır. Yapay tatlandırıcıların değil de fruktoz, glukoz ve sakaroz gibi doğal gıda bileşenlerinin tartışılmasıdır.

    Bu tartışmanın önceliği insan sağlığının korunması değildir. Zaten fruktoz, sakkaroz ve diğer şekerlerle ilgili iddialar(zehir vb), bilimsel araştırmalarla kanıtlanmadığı gibi WHO, EFSA, FDA gibi uzman kuruluşlar da doğrulamıyor. Hiç bir ülkede, fruktoz, glukoz veya sakaroz için sağlık açısından bir yasak veya kısıtlama bulunmuyor.

    Ancak, şekerler arasında sağlık açısından önemli bir fark olmasa da, AB gibi Türkiye’de de mısır şekeri (HFCS) üretimine kota konulması olumludur. Geleneksel pancar tarımının sürdürülebilirliği ve pancar çiftçisinin korunması buna bağlıdır. Ayrıca fabrikaların kamuda kalması ve teknolojinin de iyileştirilmesi gerekiyor.

    Deyiş doğrudur; “iyi veya kötü gıda yoktur”. Gıdayı iyi veya kötü yapan “ne kadar tüketildiğidir”. Bu nedenle, öteki veya beriki şekerden kuşku duymaya da gerek yoktur. Yeter ki gereğinden(günde 50 gramdan) fazla tüketilmesin.

    ------------ÖZET------------
    Pancar şekeri gibi mısır şekeri de esas olarak glukoz ve fruktoz (glukoz+fruktoz) karışımından oluşmaktadır. Ancak, glukoz ve fruktoz pancar şekerinde bileşik iken mısır şurubunda ayrışıktır. Mısır şurubunun ve fruktozun pankreas kanseri ile alakası yoktur. Çünkü şekerler; ne fruktoz, glukoz, sakkaroz ve ne de mısır ve pancar şekeri; uzman kuruluşa (IACR) göre “kanserojen” değildir. Pancar şekeri veya mısır şekeri, hiç bir ülkede sağlık açısından yasaklı değildir. Farklı şekerlerin pazar payını belirleyen kotalar gıda güvenliği ile ilgili değildir. AB ülkelerinde uygulanan kotanın amacı “tüketicilerin başka bir şekerin zararından korunması” değil, geleneksel pancar tarımının sürdürülebilirliğinin sağlaması ve çiftçilerin ekonomik açıdan korunmasıdır. Kafa karışıklığının bir başka nedeni de bu gerçeğin yeterince bilinmemesidir.

    Bu tartışmanın önceliği insan sağlığının korunması değildir. Zaten fruktoz, sakkaroz ve diğer şekerlerle ilgili iddialar(zehir vb), bilimsel araştırmalarla kanıtlanmadığı gibi WHO, EFSA, FDA gibi uzman kuruluşlar da doğrulamıyor. Hiç bir ülkede, fruktoz, glukoz veya sakaroz için sağlık açısından bir yasak veya kısıtlama bulunmuyor.

    Deyiş doğrudur; “iyi veya kötü gıda yoktur”. Gıdayı iyi veya kötü yapan “ne kadar tüketildiğidir”. Bu nedenle, öteki veya beriki şekerden kuşku duymaya da gerek yoktur. Yeter ki gereğinden(günde 50 gramdan) fazla tüketilmesin.
    ------------ÖZET------------


    Prof. Dr. AZİZ EKŞİ
    Ankara Üniversitesi
    Gıda Müh. Bölümü

    Kaynak:http://www.gidadernegi.org/TR/Genel/dg.ashx?DIL=1&BELGEANAH=5479&DOSYAISIM=SEKER.pdf


    Arkadaşlar benim anladığım şu; pancar üreticileri zarar görmesin diye çoğu ülkelerde mısır şurubuna kota koyuluyor. Kanserojen olduğuyla alakalı bir bulgu yok. Çok ucuza üretildiği için de çoğu gıda üreticileri mısır şurubunu tercih ediyor.







  • onu bunu anlamam şekerin her türlüsü zararlıdır.

    yok sakkaroz muş glukoz fruktoz muş boşa açıklamalar aklamalar paklamalar , aklama paklama değilse de sıradan halkın kafasını karıştırma işlemi , aklı olan sağlığını düşünen ikilemde kalmasın şekerden özellikle nbş, mısır şurubundan şeker gibi yapay şeker türlerinden uzak dursun

    tekrarlıyorum şekerin her türlüsü zararlıdır ve vücuda mümkün olan en az miktarda alınmalıdır.

    ben evime toz şekeri sadece evde yapılan aşure, sütlaç , ve ev yapımı reçelin içine az miktarda koymak için alırım,
    çaya kahveye şeker atılmaz, evde yapılan bir tencere kompostaya aşure sütlaça vb. tatlılara birçok tarifteki gibi 2 bardak ve üzeri şeker ekletmem, bir bardaktan biraz az kafidir, bir oturuşta bir portakal ve elmayı bitirmeyin yarısını siz yarısını başkası yemeli meyve doğaldır içindeki şeker doğal fruktozdur onun da fazlası zarardır.

    hazır kakaolu krema, reçel,pekmez, helva, bisküvi, kek, baklava ve bilimum tatlılar , üzerinde ayrıntısı dahi yazılmadan ne tür şeker içerdiği belirtilmeden sadece "şeker" yazılarak satılan bilindik marka çikolata ve gofletler vb ürünler hepsinden uzak durun ,
    hazır meyve suları, kola,gazoz, soğuk çay, meyveli maden suyu, boza, sahlep bunların içeriği fruktoz şurubudur.

    kendi sağlığınız için sevdiklerinizin sağlığı için gelecek nesillerin sağlığı için şekerin her türlüsünden uzak durun en az şekilde tüketin yapay şekerli şeyleri asla tüketmeyin, haddinden fazla şeker tüketenlerde insülin direnci ve diyabetin yanısıra , kan yağlarının yükselmesi sonucu damar tıkanıklığı buna bağlı kalp damar hastalıkları inme felç meydana geldiğini unutmayınız,

    unutmayın bol hastalıklı bir toplum yaratılmaya çalışılıyor, hasta bir ülke savaşamaz kaynaklarını hastalıkları iyileştirmek tedavi etmek için kullanır bu da ancak bu yolla köşeyi dönüp hain emellerini gerçekleştirecek üst tabakanın işine yarar. ülkemiz sadece terör ve ekonomik açıdan savaş vermiyor gıda ve tarım alanında da ciddi bir savaşın içinde ne yazık ki, üzücü olan ise ülke yönetiminin ilgili birimlerinin bu konuda sesinin çıkmayıp pasif kalmasıdır.

    İçerden ve dışardan her türlü hukuki desteği almış arkası sağlam maddi imkanları sonsuz kirli tarım ve gıda çetesinin planları adım adım gerçekleşmektedir, Türk toplumu biraz daha zehirlenmekte biraz daha zayıflatılmaya çalışılmaktadır.
  • Hocam ne kadar verdiler size

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • onu bunu anlamam şekerin her türlüsü zararlıdır.

    yok sakkaroz muş glukoz fruktoz muş boşa açıklamalar aklamalar paklamalar , aklama paklama değilse de sıradan halkın kafasını karıştırma işlemi , aklı olan sağlığını düşünen ikilemde kalmasın şekerden özellikle nbş, mısır şurubundan şeker gibi yapay şeker türlerinden uzak dursun

    tekrarlıyorum şekerin her türlüsü zararlıdır ve vücuda mümkün olan en az miktarda alınmalıdır.

    ben evime toz şekeri sadece evde yapılan aşure, sütlaç , ve ev yapımı reçelin içine az miktarda koymak için alırım,
    çaya kahveye şeker atılmaz, evde yapılan bir tencere kompostaya aşure sütlaça vb. tatlılara birçok tarifteki gibi 2 bardak ve üzeri şeker ekletmem, bir bardaktan biraz az kafidir, bir oturuşta bir portakal ve elmayı bitirmeyin yarısını siz yarısını başkası yemeli meyve doğaldır içindeki şeker doğal fruktozdur onun da fazlası zarardır.

    hazır kakaolu krema, reçel,pekmez, helva, bisküvi, kek, baklava ve bilimum tatlılar , üzerinde ayrıntısı dahi yazılmadan ne tür şeker içerdiği belirtilmeden sadece "şeker" yazılarak satılan bilindik marka çikolata ve gofletler vb ürünler hepsinden uzak durun ,
    hazır meyve suları, kola,gazoz, soğuk çay, meyveli maden suyu, boza, sahlep bunların içeriği fruktoz şurubudur.

    kendi sağlığınız için sevdiklerinizin sağlığı için gelecek nesillerin sağlığı için şekerin her türlüsünden uzak durun en az şekilde tüketin yapay şekerli şeyleri asla tüketmeyin, haddinden fazla şeker tüketenlerde insülin direnci ve diyabetin yanısıra , kan yağlarının yükselmesi sonucu damar tıkanıklığı buna bağlı kalp damar hastalıkları inme felç meydana geldiğini unutmayınız,

    unutmayın bol hastalıklı bir toplum yaratılmaya çalışılıyor, hasta bir ülke savaşamaz kaynaklarını hastalıkları iyileştirmek tedavi etmek için kullanır bu da ancak bu yolla köşeyi dönüp hain emellerini gerçekleştirecek üst tabakanın işine yarar. ülkemiz sadece terör ve ekonomik açıdan savaş vermiyor gıda ve tarım alanında da ciddi bir savaşın içinde ne yazık ki, üzücü olan ise ülke yönetiminin ilgili birimlerinin bu konuda sesinin çıkmayıp pasif kalmasıdır.

    İçerden ve dışardan her türlü hukuki desteği almış arkası sağlam maddi imkanları sonsuz kirli tarım ve gıda çetesinin planları adım adım gerçekleşmektedir, Türk toplumu biraz daha zehirlenmekte biraz daha zayıflatılmaya çalışılmaktadır.




  • Siz ayrı şeyden bahsediyorsunuz. Konuda bahsedilen farklı bir konu zaten hocam. Yazıdaki herhangi bir noktaya itirazınız var mı?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • SkeironnWH S kullanıcısına yanıt
    Konudaki şu paragrafı okumadın sanırım, aynısı yukarıda yazıyor.



    quote:

    Öyle ise, fruktoz şişmanlatıyorsa aynı tüketim düzeyinde sakkaroz da şişmanlatıyor demektir. Veya fruktoz şurubu obeziteye yol açıyorsa, aynı tüketim düzeyinde pancar şekeri de obeziteye yol açıyor demektir. Obezite fruktoza bağlı olsaydı, ABD’nde fruktoz şurubu tüketimi azalırken obezite artmazdı!..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • SkeironnWH S kullanıcısına yanıt
    Teşekkürler hocam. Kilo almanın sebebi aldığımız kalorinin harcadığımızdan fazla olması evet. O yüzden hem yemeği kesip hem de hareketi artırmakla hızlıca kilo verebiliriz ama benim gibi boğazına düşkün insanlara bunu uygulamak zor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Öyle bir çağdayız ki hangi besinin zararlı hangi besinin yararlı olduğu birbirine girdi.
    Tvde ilgili bir tartışmada, aynı konuda uzmanlardan biri A diyor, diğeri B diyor.
    Bence işin özeti, abartmadıktan sonra kaçınmaya gerek yok.
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Benden tavsiye bir yazının altında prof, doç dr, yazıyor diye hemen inanmayın aklınızda sorgulayın. Üniversitelerdeki hocalar ahlak, dürüstlük abidesi değil.
  • Fatih kullanıcısına yanıt
    Gıda mühendisi profesörün yazısına bir itirazım yok daha önceden okumuştum, ancak çoğu insan okumaz, okuyanların bir kısmı neyin ne olduğunu anlar,bir kısmının da kafası karışır, belli bir kesim ise şeker zararlıymış ama o kadar da zararlı değilmiş diye düşünüp aynı şekilde tüketmeyi sürdürebilir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi MyDrama -- 16 Mart 2018; 0:44:42 >
  • Ülker bu makaleyi beğendi



    Resimdeki Onkoloji uzmanı(Yrd.Doç.Dr.Yavuz Dizdar)tam tersini söylüyor..



    http://yavuzdizdar.com/nisasta-bazli-sekerde-varilan-nokta-endustri-halki-kobay-yerine-koymus/

    Kafayı Karıştıran Şeker Tartışmaları



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Magnetic Power -- 16 Mart 2018; 1:53:21 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • bu gibi yazıları okurken empati yaparsanız neden bunları hala savunduklarını anlayabilirsiniz. bence bunun en büyük sebebi bu tip ağır gıda sanayi ürünlerine karşı çıkmakta çok geç kalmış olmaları ve bu saatten sonra bunu yaparlarsa kendi itibarlarını yok edeceklerini düşünüyor olmalarıdır.

    şeker konusuna gelince fruktoz şurubunun kristal toz şekerle olan farkını ortaya koymak yeterli diye düşünüyorum. kristal toz şeker ki aslında kendisi de kimyasal işlem gördüğü için doğal şeker değilse de vücutta metabolize olması belli bir süreç almakta ve vücut bunun zararlarını bertaraf etmede elinde bazı silahlar bulundurmaktadır. fruktoz şurubu ise ağır kimyasal işlemlerle gıda sanayi için en kullanışlı ve karlı ürün olsa da vücut bu maddeyi ve içindeki diğer ağır metal vb. yabancı maddeleri doğal yolla metabolize edememekte ve mecburen hemen depoya gönderip karaciğerle başlayan sağlıksız yağlanmaya sebep olmaktadır.

    obezite kanser, diyabet, kronik kan iltihabı gibi birçok hastalığın sebebi sayılıyorken, obezitenin en büyük sebeplerinden fruktoz şurubunu masum göstermek matematiğe aykırıdır.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Fatih

    Konudaki şu paragrafı okumadın sanırım, aynısı yukarıda yazıyor.



    quote:

    Öyle ise, fruktoz şişmanlatıyorsa aynı tüketim düzeyinde sakkaroz da şişmanlatıyor demektir. Veya fruktoz şurubu obeziteye yol açıyorsa, aynı tüketim düzeyinde pancar şekeri de obeziteye yol açıyor demektir. Obezite fruktoza bağlı olsaydı, ABD’nde fruktoz şurubu tüketimi azalırken obezite artmazdı!..


    bu verdiğiniz paragraf çok maksatlı ve hiç samimi değil. doğru abd de fruktoz şurubu kotası %1 e düşürüldü ama aklı olan bunun neden %1 e düşürüldüğünü bir düşünür!? kendi halkını gerektiğinde kobay olarak kullanabilen abd bile bazı sağlık kuruluşlarının bastırmasıyla bu kotayı düşürdüyse (ki orada da yönetmeliğin etrafından dolanarak türev ürünler hala kullanıkmakta) biz neden %15 yapıyoruz? ayrıca obezitenin tek nedeni nbş de değil abd de tüketilen cips, gevrek, hamburger, pizza, şekerli içeceğin haddi hesabı yok adamların evinde sağlıklı tek yemek pişmiyor ve biz de maalesef o noktaya ilerliyoruz.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • Magnetic Power kullanıcısına yanıt
    Bakın geçen sene ne demiş aynı hoca.



    https://www.tarimdanhaber.com/haber/seker-ve-sekerli-mamuller/yavuz-dizdar-nbsde-fikrini-degistirdi/

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Şeker lobisi milyon dolar rüşvet verir o proflarda yalanı basar geçin bu işleri. Avrupada nişasta bazlı şeker yasaklanıyor kıvırmasınlar dansöz gibi. Adamların dini imanı para olmuş artık.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Tamam su an gidip 2 kutu nutella aldim saglikli bir sekilde kahvalti yapicam. Yanina da guzel bir sigara yakarim oh

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Kafayı Karıştıran Şeker Tartışmaları

    quote:

    ABD, nişasta bazlı şekeri sağlık kaygısıyla azalttı
    4-5 dakika

    Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. Mikdat Çakır, Amerika Birleşik Devletleri'nin, nişasta bazlı şeker üretimini 'sağlık kaygısı' nedeniyle azalttığını belirtti.

    Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi, şeker fabrikalarının özelleştirilmesi kararıyla gündeme gelen pancar şekeri ve nişasta bazlı şekerle ilgili bir rapor hazırladı. Raporun bilimsel verilere dayanılarak hazırlandığını belirten mütevelli heyet başkanı Dr. Mikdat Çakır, ABD'nin nişasta bazlı şeker üretimini azalttığına dikkat çekti.

    ABD NİŞASTA BAZLI ŞEKER ÜRETİMİNİ AZALTTI

    Dr. Mikdat Çakır, şunları söyledi:

    ''ABD Tarım Bakanlığı ve Kongre Raporlarına göre, ABD gıda sanayii şeker tüketimi geleneksel olarak mısırdan elde edilen nişasta bazlı şeker (NBŞ) ağırlıklı ve öncelikli bir seyir izlerken, son yıllarda sağlık riskleri nedeniyle bu şeker türünün üretiminin gerilediği belirtilmiştir. ABD Tarım Bakanlığı kamuoyuna açıkladığı raporda; 2000-2016 yılları arasında toplam şeker üretimi içinde pancar şekeri üretiminin yüzde 24 arttığı, mısırdan elde edilen fruktoz şurubu tüketiminin ise yüzde 35 azaldığını belirtmiştir. Yine aynı rapor bu azalışın 'sağlık kaygısı' nedeniyle olduğunu vurgulamıştır.''

    ABD Tarım Bakanlığı'nın gelecek 10 yıllık planlamada da nişasta bazlı şeker tüketiminin azalmaya devam edeceği yönünde çalışma yaptığını kaydeden Çakır, ''ABD’de mısır nişasta bazlı şeker tüketiminin, azalmaya devam edeceği ve şeker pancarı ve şeker kamışından elde edilen şeker tüketiminin yüzde 21 oranında artacağı raporlanmıştır. ABD’de NBŞ tüketiminde yaşanan gelişmeler değerlendirildiğinde; ülkemizde de NBŞ tüketiminin azaltılması gereğinin vatandaşlarımızın sağlığının korunması adına stratejik önemde olduğu ortaya çıkmaktadır. Sağlıkla ilgili bir diğer sorun da, son derece zehirli bir kimyasal olan civanın nişasta bazlı fruktoz şurubu ürünlerinde tespit edildiği meselesidir. ABD Tarım ve Ticaret Politikaları Enstitüsü'nün 2009 yılı raporuna göre civanın NBŞ içeren gıdalarda tespit edilmesidir. Bunun nişasta bazlı şeker üretiminde kullanılan kostik soda üretiminde civa kullanılmasından kaynaklandığı, bundan dolayı mısırdan elde edilen fruktoz şurubunun sağlığı tehdit ettiği vurgulanmıştır. Üniversitemiz bilim heyeti tarafından hazırlanan raporlar, üniversitemiz web sitesinde yayınlanmaktadır'' diye konuştu.

    ABD'de 2009 yılında 27 milyon ton olan şeker pancarı üretiminin yüzde 24 artarak, 2016 yılında 33.5 milyon tona ulaştığını ifade eden Çakır, ''ABD’de 2009 yılında 4,2 milyon ton olan pancar şekeri üretimi yüzde 12 artarak 2016 yılında 4,7 milyon ton olmuştur. ABD’de şeker pancarı ve şeker kamışından üretilen şeker tüketimi 2000 yılında günlük kişi başı 48 gram iken yüzde 4 artarak 2016 yılında 50 gram olmuştur. ABD’de 2016 yılında 11,2 milyon ton olan toplam şeker pancarından ve şeker kamışından elde edilen şeker tüketiminin yüzde 21 artarak 2027 yılında 13,5 milyon ton olacağı tahmin edilmektedir.'' dedi.

    Çakır, ABD’de 2000 yılında kişi başı günlük yüksek fruktozlu mısır şurubu tüketiminin 46 gram iken, bu değerin yüzde 35 azalarak 2016 yılında 30 gram düştüğünü kaydetti. Çakır, ''ABD’de azalan nişasta bazlı şeker talebinden dolayı, ABD’nin nişasta bazlı şeker üretiminin devamlılığı ihracata ve özellikle yeni pazarların bulunmasına bağlıdır. ABD’de nişasta bazlı şeker tüketiminin azalmasının nedeni olarak sağlıkla ilgili kaygıların olduğu belirtilmiştir. ABD fabrika bazlı satış kotası belirleyerek pancar şekeri üretimi yapmaktadır. Bu kota ABD şeker tüketiminin yüzde 85’inden az olmamak kaydıyla belirlenir . ABD’de 2018 yılında rafine edilmiş şeker (pancar şekeri) için ton başına ortalama olarak 531 dolar/ton minimum fiyattan alım garantisi verilmektedir. Bu alım garantisi NBŞ için verilmemektedir'' dedi.

    http://www.yenicaggazetesi.com.tr/abd-nisasta-bazli-sekeri-saglik-kaygisiyla-azaltti-186846h.htm




  • fruktozu vücutta sadece karaciğer tanıyor kullanıyor.çok fruktoz almak karaciğer için çok tehlikeli.
  • Alkoller de basit şekerlerdir. Lıkır lıkır içebiliriz bu gerekçelendirmeye göre. Endüstride alkolde de üst limit yok, %3'ten %60'a kadar ürünler var. Metabolizma etil alkolü senelerce kompanse ediyor, metil alkolle komaya girip ölmezse kör oluyor insan. İkisi de alkol. Şekerlerin yapısı alkollerden de daha karmaşık.

    Gıda endüstrisinde üst limitler var mı? Sigara mesela yasaklanabilmiş mi? Avrupa neden üretimi %1'de tutuyor. Ki şeker, temizlik endüstrisinde bile kullanılırken... Bunlar endüstrilerde bilinen konular. Polilitik yönden görece zayıf ülkeler, ekonomik açıdan alenen sınırlandırılamak yerine farklı yönlerde standartlar getirirler. otomobil vergilerindeki farklılıklar gibi. Avrupadaki tarım politikası tek başına fruktozun neden %1'e limitlendiğini açıklıyor mu, verilerinde çapraz kontrol yapmış mı sayın 'doktor', merak ediyorum.

    Tabiattan alınan furktoz ile endüstriyel fruktoz aynı etkilerde mi. Günde ne kadar meyve yiyebilirsiniz veya kaç elma yiyebiliyoruz? Her metabolizma kendine özel, ben mesela bir elmayı zor bitiririrm. "serinlik veren" 600ml Fuse Tea'de 15 kaşık şeker var! Fruktoza karşı doğal olarak kendimi limitlerken Fuse Tea'de bu hiç çalışmıyor. Sorun burada.

    Kendinizi koruyun.

    Şeker endüstrisinin nasıl eskiden tütün endistrisinin yöntemleriyle çalıştığını anlatan bir rapor:

    https://corporateeurope.org/sites/default/files/a_spoonful_of_sugar_final.pdf

    Kafayı Karıştıran Şeker Tartışmaları




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.