Şimdi Ara

Evrim Hakkında Sorular ve Tartışmalar (8. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
652
Cevap
13
Favori
31.951
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 678910
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Jgdpanzer

    https://en.wikipedia.org/wiki/Dilong_(dinosaur)
    https://en.wikipedia.org/wiki/Nemicolopterus
    https://en.wikipedia.org/wiki/Aquilops
    https://en.wikipedia.org/wiki/Gasparinisaura
    https://en.wikipedia.org/wiki/Cartorhynchus
    https://en.wikipedia.org/wiki/Bernissartia
    https://en.wikipedia.org/wiki/Falcatus
    https://en.wikipedia.org/wiki/Hadrocodium

    Bilime göre kuram, gözlemlenen olgulara dayalı olmalı ve sınanabilir tahminler yapmalıdır.
    Üniversitede Teoriler ve araştırmalar öğretilir. Tıp fakültelerinde bile teoriler ve araştırmalar öğretilir.
    Bunların hepsi teori ve sürekli olarak yeni araştırmalarin yapıldığını da zaten biliyoruz. Ama hiçbiri evrimin bir olgu olduğunu kanıtliyamamıştır.

    Tesadüfleri küçük tutabilmek için bir tek canlıdan yola çıkarak tüm canlıların ortaya çıkışını açıklamaya kalkmak bence akıl ve mantık dışı bir olaydır.
    Verdiğiniz tüm linklerde ne yazıkki olmuş bitmiş canlılardan başka bir şey yok. Tek bir canlıdan yola çıkan ve tüm canlılarin bu canlidan olusunu,gelisini açıklayan fosillerin kanıtları degilki bunlar.Bu fosileri görmek veya beklemek en tabi hakkımiz değil mi. Tek bir canlıdan tüm canlılar oluştuysa diyorum ,bunların kademe kademe aşamaları
    Paleontoloji katmanlarda olması lazımdiyi birakin hatta nerdeyse sadece bunlardan olusmasi lazimdi diyorum.Düşünecek olursak bu ara geçiş türlerinin sayısı canlıların sayısından daha fazla olması gerekirdi.

    Dikkat ederseniz verdiğiniz linkler öne sürülen düşüncelerden öteye gidemiyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dine mine ne -- 14 Ekim 2016; 17:03:10 >




  • dine mine ne kullanıcısına yanıt
    Deist olup evrimi kabul etmemek

    Deizmi bilmiyorsun.

    aklim almiyor cidden

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Tarja Turunen

    Deist olup evrimi kabul etmemek

    Deizmi bilmiyorsun.

    aklim almiyor cidden


    Aklin neyi almiyor Dostum. Ben teorinin ortaya attigi iddia yerine oturmasi icin bunlar bunlar gerekli diyorum.Yanlis nerde ?.

    Benzerlikler üzerinden gitmek varsayimdan öte bir sey degil,bunu anlatmaya calisiyorum.

    Olmus ola bilir veja olmamisda olabilir yani kesin böyle demek icin dedigim gibi ara gecisler lazim.Yavas yavas degisim oldu ise ben bunlari görmek istiyorum arkadasim. Ben Evrim teorisini ortaya atsaydim kafamin etini yemezmiydin,hani nerde nasil göster bakalim demezmiydin. Üfürme bukadar demezmiydin.

    Dedgim gibi olabilir ama olmaya bilirde. Tabiki bilimde en önce fikir/hipotez ortaya atilir sonrasinda ise bilim adamlari bu ortaya atilan iddiayi cürütmeye calisir.
    Ortaya atilan hipoteze göre ara gecis formlari olmazi lazim, bunlar ortaya cikmadan bu kadarda varsayim satilmaz ki ,öyle degilmi ama.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi dine mine ne -- 14 Ekim 2016; 18:54:03 >




  • dine mine ne kullanıcısına yanıt
    quote:


    Bir sahniye dururmusun.Aksine bir fosil örneginden bahs ediyorsun ve bunu da bizden bekliyorsun. Bu nasil anlayis böyle kardesim.Senin inancin tek ten zamanla coklasma oldu diyor.Sen herseyin fosilini getireceksin biz degil.Benim senden isteme hakkim var senin benden degil. Sana dört tane ördek getir demisdim degilmi,ne oldu?. Tirrrrrt.
    Ben inanmaya mecburmuyum.Bana her canlinin bak ne yaziyorum iyi oku ,heeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeerrrrr canlinin ara formunu gösterceksin.Fosilin yoksa günümüzdeki canlilardan getireceksin.Senin kuramin ne diyor,ortak ata diyor degilmi ,o zaman bana yari olusumda olan canlilari gösterceksin,Formdan forma giren yari canlilari getireceksin.Neyin neyden geldigini göstereceksin. Dinozor uctu diyorsan ,araformun olusunu göstereceksin. Biz araform bekliyoruz olmus bitmis pismis havani biz ne yapalim.


    Tabii ki sen getireceksin. Kuramı sen çürütmeye çalışıyorsun. Neyle çürüteceksin, duayla mı? Kuram demiş ki; “Canlılar ortak bir atadan gelmiştir, kanıtlarından birisi fosillerin kronolojik sırasıdır.” Evet, bugüne kadar bulunmuş tüm fosiller krıonolojik bir sıra izliyor, tek bir istisnası bile yok. Kuram fosil kayıtlarını kanıt olarak sunmuş mu? Sunmuş. Ee, sen kurama inanmıyorsun, o halde ne yapacaksın? Kuramın sunduğu kanıtları çürüteceksin. Kuram sana tüm dünyada var olan ve aralarında kronolojik bir sıra olduğu tespit edilen tüm fosilleri kanıt diye sunuyor. Bu kanıta inanmıyorsan onu çürütme yükümlülüğü senindir. Ben sana “zenginim” diyorum, kanıt olarak kolumdaki Vacheron Constantin saati, altımdaki Aston Martin One-77’yi ve oturduğum lüks villayı gösteriyorum. Zengin olduğuma inanmıyorsan, bunların bana ait olmadığını göstermek sana düşer. Bu kadar basit bir mantığı bile kuramayacak kadar nöron fakiri olman beni üzmüyor da aileni üzüyordur mutlaka. Bir de şu salak üslubunu düzelt, ergen misin sen? Ergensen sana cevap vermeyi hemen bırakayım.

    Yine mi ara fosil safsatası? Bıkmadınız mı bu kokmuş temcit pilavını pişirip pişirip önümüze getirmekten? Bir kere hayal ettiğin gibi bir ara form yok, olamaz da. Bir kanadı olan, bir gözü olan bir ara form bekliyorsan çok beklersin. İkincisi, evrim süreğendir, bitmiş formlar ve bitmeyip yarım kalmış formlar diye bir şey yoktur. O senin çocuksu hayal dünyana ait bir kurgu, gerçek dünyada bunun bir karşılığı yok. İkincisi fosiller son derece nadir bulunan biyolojik kalıntılardır, fosilleşmenin keskin ve katı şartları vardır. Ne sanıyorsun, ölen her canlının fosilleştiğini mi? Bir kere doğada diğer hayvanlar tarafından yenmeyip öylece bırakılan fosiller bulmak nerdeyse imkansızdır. Ölen bir canlı, erişilebilir bir durumdaysa mutlaka besin zincirine dahil olur. Ancak su baskını, deprem, göçük, volkan vb. Gibi doğa olaylarının üstünü örttüğü canlılar fosilleşebilir ki onun bile şartları vardır. Üçüncüsü insanoğlu el attığı her yeri tahrip ettiği için bir çok fosili de bulunmadan yok etmiştir. Dördüncüsü ve en önemlisi yeter sayıda ara form fosili vardır. Salt gözün evrimini dahi yaşayan türlerde rahatlıkla gözleyebilirsin. Ama senin biyoloji bilgisi sıfıra yakın olduğu için tüm bunlardan habersizsin. İlle ara fosil diye tuturduysan, kendi vesikalık resmine bak.

    quote:


    Kardesim fosili koyarsin ve dersinki bu A,B,C,d,e.Bunu bir kac kez göstere bilseniz A de bakayım -A- bi de Y de -Y- şimdi bi de I -
    Oku bakayım AYI oku bakayım AYI hep birlikte deriz ,sorun yok.
    Araformlari dedigim gibi göstermeden A,dan taaaa y,ye oradanda I,lara kalem göz cekerek Insanligin baris abisi olamazsiniz



    Aklınca bana burda laf mı sokuşturdun sen şimdi? Verecek cevabı olmayanın çaresizlik içinde başvurduğu en ucuz numaralardan biri. Benim akrabalığım primatlarla. Seçtiğin örneğe bakılırsa, sanırım senin akrabalığın da Caniformia ile olmalı.


    quote:


    Hem hangi kronolojiden bahsediyorsun sen yahu ?????.Evrim, ortak ata demiyormu? Ilk tek tük demiyormu?. Buna karsit prekambriyen döneminde Fosil kayıtları ilk canlılığın sadece mikro organizmalar halinde görüldügünü bize söylemiyormu.

    Kardesim ne dir bu ortak ata meselesi yahu.Birde cürütecekmisik . Bir şey yok ki çürütecek.Olay basli basina cürük.
    Prekambriyen dönemindeki bakterileri nereye koyuyorsun. Ortak ata deyip de gerçeklerin üstünü neden kapatıyorsunuz.
    Gerçek bilime inanan insan ortak Ata değilde ,ortak Atalar niye diyemiyor. Prekambriyen zamanindaki bakteriler neyin nesi,kimin fesi?.En karmaşık kısmı Stadig endosimbiyontlardir.Burda kim kiminle akrabaymis. Burada neyin havyan neyin bitki oldugunu söylemek zor iken bu Microp ademi nasil buluyorsunuz . Katmanklardaki Taslarin icinde Tonlarca bakteri fosileri var yahu.Tek hücreliler sonrasi cok hücrelilere gecis var okadar. Ondan sonra ne oldu biliynmiyor.Bilimsel gercek budur. Tonlarca hücre var ortada.Siz neden bir canlidan yola cikiyorsunuz ki. Senin canlin olusabildigse neden farkli canlilar bulunduklari degisik farkli ortamlarda ortaya cikamiyorlar.Canlilarin sekileri farkliliklari neden böyle aciklanmiyorda hep su gözünü sevdigim ortak atasi hep ama hep zart diye ortaya atiliyor. Canlilar bulunduklari degisik farkli ortamlarda formlari ile ortaya cikdigini kambriyen patlamasida belgeliyor.Sorun nerede??????????.


    Yukarıdaki şu paragrafı tercüme edebilir misin? Sen Türkçe dersi aldın mı? Bu ne berbat bir Türkçe, ne berbat bir gramer böyle! Prekambriyen meselesini daha bir kaç post yukarıda anlatmadık mı, yine mi kambriyen saçmalığı? Hem bakterilerin varlığı ortak atayı nasıl boşa çıkarıyor hiç anlamadım. Endosymbiont bakterilerin varlığı evrimi nasıl çürütüyor, onu da anlamadım. Sahi sen gerçekten ne anlatıyorsun? Gerçekten bir şey anlatmaya mı çalışıyorsun, yoksa anlamadığın şeyleri kopyala yapıştırla buraya mı taşıyorsun? Sen önce şu paragrafı düzgünce ifade etmeyi bir becer de sonra ne anlatıyorsan üzerine konuşuruz.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: dine mine ne

    quote:

    Orijinalden alıntı: Jgdpanzer

    https://en.wikipedia.org/wiki/Dilong_(dinosaur)
    https://en.wikipedia.org/wiki/Nemicolopterus
    https://en.wikipedia.org/wiki/Aquilops
    https://en.wikipedia.org/wiki/Gasparinisaura
    https://en.wikipedia.org/wiki/Cartorhynchus
    https://en.wikipedia.org/wiki/Bernissartia
    https://en.wikipedia.org/wiki/Falcatus
    https://en.wikipedia.org/wiki/Hadrocodium

    Bilime göre kuram, gözlemlenen olgulara dayalı olmalı ve sınanabilir tahminler yapmalıdır.
    Üniversitede Teoriler ve araştırmalar öğretilir. Tıp fakültelerinde bile teoriler ve araştırmalar öğretilir.
    Bunların hepsi teori ve sürekli olarak yeni araştırmalarin yapıldığını da zaten biliyoruz. Ama hiçbiri evrimin bir olgu olduğunu kanıtliyamamıştır.

    Tesadüfleri küçük tutabilmek için bir tek canlıdan yola çıkarak tüm canlıların ortaya çıkışını açıklamaya kalkmak bence akıl ve mantık dışı bir olaydır.
    Verdiğiniz tüm linklerde ne yazıkki olmuş bitmiş canlılardan başka bir şey yok. Tek bir canlıdan yola çıkan ve tüm canlılarin bu canlidan olusunu,gelisini açıklayan fosillerin kanıtları degilki bunlar.Bu fosileri görmek veya beklemek en tabi hakkımiz değil mi. Tek bir canlıdan tüm canlılar oluştuysa diyorum ,bunların kademe kademe aşamaları
    Paleontoloji katmanlarda olması lazımdiyi birakin hatta nerdeyse sadece bunlardan olusmasi lazimdi diyorum.Düşünecek olursak bu ara geçiş türlerinin sayısı canlıların sayısından daha fazla olması gerekirdi.

    Dikkat ederseniz verdiğiniz linkler öne sürülen düşüncelerden öteye gidemiyor.

    Arkadaş pek çok "ara geçiş formunu" size sunmuş, niye hala ortada birşey yokmuş gibi konuştuğunuza anlam veremedim.

    Fosil oluşumu konusunda da pek bilgili değilsiniz anladığım kadarıyla. Fosiller ekstrem denebilecek şartlar altında oluşurlar (yukarıdaki arkadaşımız da detaylıca anlatmış). Bu kadar çok fosile erişmemiz ve hala da yenilerini buluyor oluşumuz bile bir mucizedir esasen. Mesela siz ölseniz ve yarın normal olarak gömülseniz muhtemelen 20-30 yıla kadar tozunuz bile kalmaz toprağın altında.




  • dine mine ne kullanıcısına yanıt
    quote:


    Journal Science dediğin ateistlerin basın organı değil mi ?. Ha ****, Ha ateisteler ne bileyim ,ha kilise, arada ne fark var ki. Bunlarin tümü kendi inanclari dogrultusunda haber sunuryorlar. Bizde bu tür haberler arasindan dogrulari bulmaya calisiyoruz degilmi?. Yani sen Science diye biliyorsan karsindaki de Oktar diye bilir. Sonucta oktar da kendi gibi düsünen bilim dünyasindan aliyor bilgisini, demek istedigim kendinden üfürmüyor. Yani anlatmak istedigim iki taraf var gözümüzü dört acmaliyiz diyorum. Peki nasil gözümüzü acicaz bir bakalim.


    Bu derginin ateist olduğunu nereden çıkardın? Alanında en saygın ve akademik dünyada en kabul gören dergilerden biri. De ki ateist, ne fark eder ki, zaten yaşayan bilim adamlarının ezici çoğunluğu ya dinsiz ya da ateist (yapılan çoğu araştırmaya göre %90 gibi bir oranla bilim adamları dinlere inanmıyor). Ne yapacağız şimdi, bilimi çöpe mi atacağız? Kafaya bak ya, kimleri muhatap almak zorunda kalıyoruz burada! İyi o zaman, ateist bilim adamlarının buluşlarını çöpe atalım. Sayılmaz, o ateist! Thomas Edison da ateistti mesela; haydi hep birlikte ampülleri çöpe atalım!.

    quote:


    Bak sunu bir oku lütfen
    """“İlkel atmosferde oksijen olsaydı, hayat ortaya çıkmazdı. Çünkü oksitlenme nedeniyle kimyasal öncüler imha olurdu; eğer ilkel atmosferde oksijen olmasaydı, o zaman da ozon olmazdı ve kimyasal öncüleri morötesi ışınlardan koruyacak olan ozon olmayınca da hayat ortaya çıkmazdı.”(5)

    Evrimciler bu açmazdan kurtulmak için hayatın su altında geliştiği, böylece de yeryüzüne düşen öldürücü morötesi ışınların bertaraf edildiği fikrini ortaya atmışlardır. Ama bu iddia da daha zorlu üçüncü bir engelin karşılarına çıkmalarına engel olamamıştır. Miller ve Urey, kimyasal maddeleri harekete geçirmek için elektrik deşarjları kullanmış gerçek dünyada da bu işi şimşeğin bu işlevi gördüğünü iddia etmişlerdi. Buradaki problem şimşeğin dünyayı kaplayan ve içinde amonyak ve metan bulunan suya nüfuz edemeyecek olmasıdır.

    Hayatın başlayabilmesi için su buharı, amonyak, karbondioksit, nitrojen ve metanın aminoaside dönüşmesi ve sonra da polipeptitleri üretmek için otomatikman birleşmesi gerekir (polipeptitler, proteinlerin birincil yapısını oluşturan peptit bağlarıyla bağlanmış çok fazla sayıda aminoasidin oluşturduğu bir molekül zinciridir). İşte evrimcilerin problemini çözümsüz kılan esas nokta burasıdır. “Çünkü aminoasitlerden oluşan polipeptitler fazla su olduğu zaman sentez oluşturamazlar.”(6)

    Organik kimya uzmanı A. E. Wilder-Smith’in de ifade ettiği gibi, fazla su, polipeptitlerin tekrar aminoaside dönüşebilme özelliğini ortadan kaldırır. Böylece su, proteinlerin oluşumunu engellemiş olur."""""

    Bu okdugun alintiyi dünya alem bilmekte.Yani görüyorsun degilmi nerden tutsan yas tahtaya basiyoruz. .Zaten bu sorunlar yüzünden hayat uzaydan gelmis olabilir fikirleri ortaya atiliyor.Bakterinin icinde aminoasit olmus bize ne.Biizim konumuz kendiliginden olusum. Alintiyi yine anlayarak oku lütfen. Isin neresinden tutsak elimizde kaliyor. Bosu bosuna uzay teorileri yok. Bu teoriler iste yaradilistan kacmanin ta kendisi.Ya gercek bu ise ne yapicaz.Bilim yapiyoruz ,peki niye yapiyoruz?. Yahu hesap acilmiyor ,nerden tutsak elimizde kaliyor diyorum.Acikliyamiyoruz diye bilimi birakicak degiliz ki.


    Maalesef bu paylaştığın bilgiler eski (“outdated”) ve demode olmuş bilgiler. Her nekadar konumuz biyogenez ya da abiyogenez değilse de sen dönüp dolaşıp konuyu buraya getiriyorsun. Aklınca evrimi buradan çürütmeye çalışıyorsun ama evrimin yaşamın başlangıcıyla bir ilgisi yok. İlk atayı tanrı veya bir başka güç de yaratmış olabilir. Bunun evrim açısından bir önemi yok.

    Gelelim ilk atmosfere... Miller-Urey deneyi 1952’de yapıldı. Yıl 2016, aradan 64 yıl geçmiş. O gün primordial atmosfer kompozisyonu için öngörülenden farklı bir gaz kompozisyonu öngörülüyor bugün. Buna rağmen Miller deneyindeki atmosfer bileşimine sadık kalınarak yapılan nice tekrar deneyde, Millerin rapor ettiğinden çok daha fazla amino asit ve kompleks bileşikler elde edildi. Öyle ki bu deneylerde 20’den fazla amino asit elde edildi, doğada bulunan amino asitlerden bile fazla! Ayrıca Miller atomsferi yerine günümüzdeki bulgulara göre tasarlanan atmosfer derişimleriyle de nice deney yapıldı.

    Senin paylaştığın alıntıdakinin aksine 1961’de hidrojen siyanid ve amonyak içeren sudan aynı yöntemle Adenin amino aside elde edildi. Hani amonyak suya yıldırımın etki etmesini engelliyordu!

    Senin verdiğin bilgiler çok geride kalmış bilgiler. Naftalin kokuyor, naftalin! Miller-Urey deneyinden sonra farklı kimyasal gazlarla yüzlerce deney yapıldı ve çoğunda kompleks moleküller ve amino asitler elde edildi.

    Mesela Jeffrey Bada ve bir meslekdaşının yaptığı deneylerde Miller deneyinde var olan bileşiklerden karbondioksit ve azotun amino asitleri bozunuma uğratan azotlu bileşikler oluşturduğunu gösterdiler fakat deney kaplarına demir ve kireç ekleyince amino asitlerin stabil kaldığını gördüler.

    Bugün Miller-Urey deneyinin önemi semboliktir. Bu deneyin üzerine farklı deney setup’ları ile onlarca hatta yüzlerce deney yapıldı. Günümüzde zaten ilk atmosferin Miller’in öngördüğünden farklı olduğu görüşü ağırlık kazandı ama bugünkü bilgilerimizle yapılan deneylerde de amino asitler elde ediliyor. Sorun yok yani. Nasıl günümüzde evrim Kuramı Darwin’in orjinal kuramına oranla modifikasyonlarla bir başka şekle bürünmüşse, Miller-Urey deneyinin üzerinden de çok sular akmış ve bilim bu deneyin ortaya çıkardığı sonuçlardan yola çıkarak bu deneyi hayli hayli aşmıştır. Ama sen bilimi 50-60 yıl geriden takip ediyorsun. Al ben sana hemen bir tane yeni deneylerden birinin linkini vereyim:

    https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3444770/



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Torlak Kemal -- 14 Ekim 2016; 20:34:55 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: dine mine ne

    quote:

    Orijinalden alıntı: Tarja Turunen

    Deist olup evrimi kabul etmemek

    Deizmi bilmiyorsun.

    aklim almiyor cidden


    Aklin neyi almiyor Dostum. Ben teorinin ortaya attigi iddia yerine oturmasi icin bunlar bunlar gerekli diyorum.Yanlis nerde ?.

    Benzerlikler üzerinden gitmek varsayimdan öte bir sey degil,bunu anlatmaya calisiyorum.

    Olmus ola bilir veja olmamisda olabilir yani kesin böyle demek icin dedigim gibi ara gecisler lazim.Yavas yavas degisim oldu ise ben bunlari görmek istiyorum arkadasim. Ben Evrim teorisini ortaya atsaydim kafamin etini yemezmiydin,hani nerde nasil göster bakalim demezmiydin. Üfürme bukadar demezmiydin.

    Dedgim gibi olabilir ama olmaya bilirde. Tabiki bilimde en önce fikir/hipotez ortaya atilir sonrasinda ise bilim adamlari bu ortaya atilan iddiayi cürütmeye calisir.
    Ortaya atilan hipoteze göre ara gecis formlari olmazi lazim, bunlar ortaya cikmadan bu kadarda varsayim satilmaz ki ,öyle degilmi ama.


    İki yol var.
    Biri evrimi kabul etmek diğeri allah yarattı deyip geçmek. Deistim diyorsun o zaman tek seçenek kalıyor.ha tüm bunlara rağmen diyorsan deist olmuyorsun.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal

    quote:


    Bir sahniye dururmusun.Aksine bir fosil örneginden bahs ediyorsun ve bunu da bizden bekliyorsun. Bu nasil anlayis böyle kardesim.Senin inancin tek ten zamanla coklasma oldu diyor.Sen herseyin fosilini getireceksin biz degil.Benim senden isteme hakkim var senin benden degil. Sana dört tane ördek getir demisdim degilmi,ne oldu?. Tirrrrrt.
    Ben inanmaya mecburmuyum.Bana her canlinin bak ne yaziyorum iyi oku ,heeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeeerrrrr canlinin ara formunu gösterceksin.Fosilin yoksa günümüzdeki canlilardan getireceksin.Senin kuramin ne diyor,ortak ata diyor degilmi ,o zaman bana yari olusumda olan canlilari gösterceksin,Formdan forma giren yari canlilari getireceksin.Neyin neyden geldigini göstereceksin. Dinozor uctu diyorsan ,araformun olusunu göstereceksin. Biz araform bekliyoruz olmus bitmis pismis havani biz ne yapalim.


    Tabii ki sen getireceksin. Kuramı sen çürütmeye çalışıyorsun. Neyle çürüteceksin, duayla mı? Kuram demiş ki; “Canlılar ortak bir atadan gelmiştir, kanıtlarından birisi fosillerin kronolojik sırasıdır.” Evet, bugüne kadar bulunmuş tüm fosiller krıonolojik bir sıra izliyor, tek bir istisnası bile yok. Kuram fosil kayıtlarını kanıt olarak sunmuş mu? Sunmuş. Ee, sen kurama inanmıyorsun, o halde ne yapacaksın? Kuramın sunduğu kanıtları çürüteceksin. Kuram sana tüm dünyada var olan ve aralarında kronolojik bir sıra olduğu tespit edilen tüm fosilleri kanıt diye sunuyor. Bu kanıta inanmıyorsan onu çürütme yükümlülüğü senindir. Ben sana “zenginim” diyorum, kanıt olarak kolumdaki Vacheron Constantin saati, altımdaki Aston Martin One-77’yi ve oturduğum lüks villayı gösteriyorum. Zengin olduğuma inanmıyorsan, bunların bana ait olmadığını göstermek sana düşer. Bu kadar basit bir mantığı bile kuramayacak kadar nöron fakiri olman beni üzmüyor da aileni üzüyordur mutlaka. Bir de şu salak üslubunu düzelt, ergen misin sen? Ergensen sana cevap vermeyi hemen bırakayım.

    Yine mi ara fosil safsatası? Bıkmadınız mı bu kokmuş temcit pilavını pişirip pişirip önümüze getirmekten? Bir kere hayal ettiğin gibi bir ara form yok, olamaz da. Bir kanadı olan, bir gözü olan bir ara form bekliyorsan çok beklersin. İkincisi, evrim süreğendir, bitmiş formlar ve bitmeyip yarım kalmış formlar diye bir şey yoktur. O senin çocuksu hayal dünyana ait bir kurgu, gerçek dünyada bunun bir karşılığı yok. İkincisi fosiller son derece nadir bulunan biyolojik kalıntılardır, fosilleşmenin keskin ve katı şartları vardır. Ne sanıyorsun, ölen her canlının fosilleştiğini mi? Bir kere doğada diğer hayvanlar tarafından yenmeyip öylece bırakılan fosiller bulmak nerdeyse imkansızdır. Ölen bir canlı, erişilebilir bir durumdaysa mutlaka besin zincirine dahil olur. Ancak su baskını, deprem, göçük, volkan vb. Gibi doğa olaylarının üstünü örttüğü canlılar fosilleşebilir ki onun bile şartları vardır. Üçüncüsü insanoğlu el attığı her yeri tahrip ettiği için bir çok fosili de bulunmadan yok etmiştir. Dördüncüsü ve en önemlisi yeter sayıda ara form fosili vardır. Salt gözün evrimini dahi yaşayan türlerde rahatlıkla gözleyebilirsin. Ama senin biyoloji bilgisi sıfıra yakın olduğu için tüm bunlardan habersizsin. İlle ara fosil diye tuturduysan, kendi vesikalık resmine bak.

    quote:


    Kardesim fosili koyarsin ve dersinki bu A,B,C,d,e.Bunu bir kac kez göstere bilseniz A de bakayım -A- bi de Y de -Y- şimdi bi de I -
    Oku bakayım AYI oku bakayım AYI hep birlikte deriz ,sorun yok.
    Araformlari dedigim gibi göstermeden A,dan taaaa y,ye oradanda I,lara kalem göz cekerek Insanligin baris abisi olamazsiniz



    Aklınca bana burda laf mı sokuşturdun sen şimdi? Verecek cevabı olmayanın çaresizlik içinde başvurduğu en ucuz numaralardan biri. Benim akrabalığım primatlarla. Seçtiğin örneğe bakılırsa, sanırım senin akrabalığın da Caniformia ile olmalı.


    quote:


    Hem hangi kronolojiden bahsediyorsun sen yahu ?????.Evrim, ortak ata demiyormu? Ilk tek tük demiyormu?. Buna karsit prekambriyen döneminde Fosil kayıtları ilk canlılığın sadece mikro organizmalar halinde görüldügünü bize söylemiyormu.

    Kardesim ne dir bu ortak ata meselesi yahu.Birde cürütecekmisik . Bir şey yok ki çürütecek.Olay basli basina cürük.
    Prekambriyen dönemindeki bakterileri nereye koyuyorsun. Ortak ata deyip de gerçeklerin üstünü neden kapatıyorsunuz.
    Gerçek bilime inanan insan ortak Ata değilde ,ortak Atalar niye diyemiyor. Prekambriyen zamanindaki bakteriler neyin nesi,kimin fesi?.En karmaşık kısmı Stadig endosimbiyontlardir.Burda kim kiminle akrabaymis. Burada neyin havyan neyin bitki oldugunu söylemek zor iken bu Microp ademi nasil buluyorsunuz . Katmanklardaki Taslarin icinde Tonlarca bakteri fosileri var yahu.Tek hücreliler sonrasi cok hücrelilere gecis var okadar. Ondan sonra ne oldu biliynmiyor.Bilimsel gercek budur. Tonlarca hücre var ortada.Siz neden bir canlidan yola cikiyorsunuz ki. Senin canlin olusabildigse neden farkli canlilar bulunduklari degisik farkli ortamlarda ortaya cikamiyorlar.Canlilarin sekileri farkliliklari neden böyle aciklanmiyorda hep su gözünü sevdigim ortak atasi hep ama hep zart diye ortaya atiliyor. Canlilar bulunduklari degisik farkli ortamlarda formlari ile ortaya cikdigini kambriyen patlamasida belgeliyor.Sorun nerede??????????.


    Yukarıdaki şu paragrafı tercüme edebilir misin? Sen Türkçe dersi aldın mı? Bu ne berbat bir Türkçe, ne berbat bir gramer böyle! Prekambriyen meselesini daha bir kaç post yukarıda anlatmadık mı, yine mi kambriyen saçmalığı? Hem bakterilerin varlığı ortak atayı nasıl boşa çıkarıyor hiç anlamadım. Endosymbiont bakterilerin varlığı evrimi nasıl çürütüyor, onu da anlamadım. Sahi sen gerçekten ne anlatıyorsun? Gerçekten bir şey anlatmaya mı çalışıyorsun, yoksa anlamadığın şeyleri kopyala yapıştırla buraya mı taşıyorsun? Sen önce şu paragrafı düzgünce ifade etmeyi bir becer de sonra ne anlatıyorsan üzerine konuşuruz.

    quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal


    Tabii ki sen getireceksin. Kuramı sen çürütmeye çalışıyorsun. Neyle çürüteceksin, duayla mı? Kuram demiş ki; “Canlılar ortak bir atadan gelmiştir, kanıtlarından birisi fosillerin kronolojik sırasıdır.” Evet, bugüne kadar bulunmuş tüm fosiller krıonolojik bir sıra izliyor, tek bir istisnası bile yok. Kuram fosil kayıtlarını kanıt olarak sunmuş mu? Sunmuş. Ee, sen kurama inanmıyorsun, o halde ne yapacaksın? Kuramın sunduğu kanıtları çürüteceksin. Kuram sana tüm dünyada var olan ve aralarında kronolojik bir sıra olduğu tespit edilen tüm fosilleri kanıt diye sunuyor. Bu kanıta inanmıyorsan onu çürütme yükümlülüğü senindir. Ben sana “zenginim” diyorum, kanıt olarak kolumdaki Vacheron Constantin saati, altımdaki Aston Martin One-77’yi ve oturduğum lüks villayı gösteriyorum. Zengin olduğuma inanmıyorsan, bunların bana ait olmadığını göstermek sana düşer. Bu kadar basit bir mantığı bile kuramayacak kadar nöron fakiri olman beni üzmüyor da aileni üzüyordur mutlaka. Bir de şu salak üslubunu düzelt, ergen misin sen? Ergensen sana cevap vermeyi hemen bırakayım.

    Yine mi ara fosil safsatası? Bıkmadınız mı bu kokmuş temcit pilavını pişirip pişirip önümüze getirmekten? Bir kere hayal ettiğin gibi bir ara form yok, olamaz da. Bir kanadı olan, bir gözü olan bir ara form bekliyorsan çok beklersin. İkincisi, evrim süreğendir, bitmiş formlar ve bitmeyip yarım kalmış formlar diye bir şey yoktur. O senin çocuksu hayal dünyana ait bir kurgu, gerçek dünyada bunun bir karşılığı yok. İkincisi fosiller son derece nadir bulunan biyolojik kalıntılardır, fosilleşmenin keskin ve katı şartları vardır. Ne sanıyorsun, ölen her canlının fosilleştiğini mi? Bir kere doğada diğer hayvanlar tarafından yenmeyip öylece bırakılan fosiller bulmak nerdeyse imkansızdır. Ölen bir canlı, erişilebilir bir durumdaysa mutlaka besin zincirine dahil olur. Ancak su baskını, deprem, göçük, volkan vb. Gibi doğa olaylarının üstünü örttüğü canlılar fosilleşebilir ki onun bile şartları vardır. Üçüncüsü insanoğlu el attığı her yeri tahrip ettiği için bir çok fosili de bulunmadan yok etmiştir. Dördüncüsü ve en önemlisi yeter sayıda ara form fosili vardır. Salt gözün evrimini dahi yaşayan türlerde rahatlıkla gözleyebilirsin. Ama senin biyoloji bilgisi sıfıra yakın olduğu için tüm bunlardan habersizsin. İlle ara fosil diye tuturduysan, kendi vesikalık resmine bak.

    Yukarıdaki şu paragrafı tercüme edebilir misin? Sen Türkçe dersi aldın mı? Bu ne berbat bir Türkçe, ne berbat bir gramer böyle! Prekambriyen meselesini daha bir kaç post yukarıda anlatmadık mı, yine mi kambriyen saçmalığı? Hem bakterilerin varlığı ortak atayı nasıl boşa çıkarıyor hiç anlamadım. Endosymbiont bakterilerin varlığı evrimi nasıl çürütüyor, onu da anlamadım. Sahi sen gerçekten ne anlatıyorsun? Gerçekten bir şey anlatmaya mı çalışıyorsun, yoksa anlamadığın şeyleri kopyala yapıştırla buraya mı taşıyorsun? Sen önce şu paragrafı düzgünce ifade etmeyi bir becer de sonra ne anlatıyorsan üzerine konuşuruz.


    Altin saatin var ama gören yok.Saatini sadece görmek isteyenler görebiliyor. Varsayim üzerinden hayal dünyalarina dalip teorinisi süzlüyorsunuz. Bir de bu evrim teorisinde yeni moda mi cikti?.Neymis efendim hayal etdigimiz formalar yok mus. Peki neden yokmus?.Fosillesmenin sartlari varmis,her ölen canlida fosillesme sanzi yokmus.Ehh iyide bundan bana ne?. Benim icin cok da fifi . "O senin çocuksu hayal dünyana ait bir kurgu!" sözünü de iyice otur düsün Arkadasim.
    Benim sorulari bu iddayi ortaya atan adam da kendine sormus.Bu ara gecis türleri bulunamazsa benim teorim cökmüs olur demis . Nedense darwinden daha darwinci oluyorsunuz. Neden hep olmus bitmis mükemmel canlilar bulunuyor diye kendine hic sordunmu?.Fosillesen canlilar resim cektirmede ne kadarda sanzlimis, behhh arkadas.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal


    Bu derginin ateist olduğunu nereden çıkardın? Alanında en saygın ve akademik dünyada en kabul gören dergilerden biri. De ki ateist, ne fark eder ki, zaten yaşayan bilim adamlarının ezici çoğunluğu ya dinsiz ya da ateist (yapılan çoğu araştırmaya göre %90 gibi bir oranla bilim adamları dinlere inanmıyor). Ne yapacağız şimdi, bilimi çöpe mi atacağız? Kafaya bak ya, kimleri muhatap almak zorunda kalıyoruz burada! İyi o zaman, ateist bilim adamlarının buluşlarını çöpe atalım. Sayılmaz, o ateist! Thomas Edison da ateistti mesela; haydi hep birlikte ampülleri çöpe atalım!.


    Bu derginin başında Nasrettin hoca mı oturuyor, hacivat ile kragöz mü oturuyor zannediyorsun?.
    Ezici çoğunluğu kelimen ile beni mi ezmeye bakiyorsun.
    Varsayımlar üzerinden gide gide senin kafa bayağı şartlanmış gibi gözüküyor.

    Benim adıma mı kurdun sen bu cümleleri??.
    Vallahi bravo sana.
    Beni böyle cümlerinle geri kalmış dinci kafası gibi göstermeye mi çalışıyorsun.

    Bu evrim inancı senin varsayım gücünü bayağı arttırmış . Niyet okuyup fanteziler kurmakta bir numarasın.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal

    Maalesef bu paylaştığın bilgiler eski (“outdated”) ve demode olmuş bilgiler. Her nekadar konumuz biyogenez ya da abiyogenez değilse de sen dönüp dolaşıp konuyu buraya getiriyorsun. Aklınca evrimi buradan çürütmeye çalışıyorsun ama evrimin yaşamın başlangıcıyla bir ilgisi yok. İlk atayı tanrı veya bir başka güç de yaratmış olabilir. Bunun evrim açısından bir önemi yok.


     Evrim Hakkında Sorular ve Tartışmalar


    Özür dilerim, haklısın ,burada ilk canlıdan bahs edilmiyormuş.Evrim ile de hiiiiiç alakası yokmuş.Evrim teorisi canlıların tesadüfler sonucu canlıların değişim geçirerek meydana geldiğini iddia eder Arkadaş.Bunun zarti zurtu yok .Sen benimle burda neyin demagojisini yapıyorsun.

    İnsanlara bu Tessadüfleri yedirdinmi geriye ne kalır.
    4 den 2 çıktı kaç kaldı gibisinden bilim satarak sen babanı bırak bilim bak tesadüf diyor demekten başka bir şey değil.
    Teist bakış açısı bilimden nasıl dışlanıyorsa ateist bakış açısıda bilimden dışlanması lazım.

    Bu tesadüflerin olur mu olmaz mı kısmını,elimizdeki matematiğin dili ile cevaplamamız lazım. Adamların ateisttik kafa yapısı matematiğin ne dediğini bile umursamıyor.
    Matematiği dışlayan bir insan bilim adamı olabilirmi. Matematiğe sor bakalım Mutasyon üzerinden bu türlerin oluşumunu, Matematiğe sor bakalım bu ilk canlının oluşumunu.
    Matematiğin cevabı duruken,Ateist bilim adamlarının ideolojik varsayımlarına neden inanayim.Matematikden öte bir bilim olabilirmi.


    Kardeşim çocuklara okularda dinlerin yedirilmesi nasıl yanlış ise bu tesadüflerin yedirilmeside yanlışdir.İkiside bilimsel değildir.
    Mathematik bu iş yaş diyorsa bu iş yaşdir .




  • dine mine ne kullanıcısına yanıt
    Ne zavallı bir cevap bu böyle! Evrimle hayatın başlangıcını ilişkilendirmek için bula bula bunu mu buldun kanıt diye? Bu mu senin entelektüel seviyen, derinliğin? Ben "kimlerle tartışıyoruz burada" derken beni sürekli haklı çıkarmaktan yorulmadın mı? Bir de sarı markörle altını çizmiş. Ne yazıyor orda? “BİLİM ADAMLARI İLK CANLI TÜRLERİNİN OLUŞUMUNU,CANLI TÜRLERİNİN ORTAYA ÇIKMASINI...” Okuduğunu da mı anlamıyorsun. Orda evrim kuramı mı yazıyor? Koca harflerle “bilim adamları” yazıyor. Bilim adamları denince sen ne anlıyorsun? Sadece evrim biyologlarını mı? Abiyogenezle uğraşanlara ne deniyor, son ütücü mü? Onlara bilim adamı denmiyor mu? Şu kanıt diye bize bulup getirdiğin örnek bile içinde bulunduğun entelektüel sefaleti gözler önüne sermeye yeterli.

    İnternetin her tarafı evrim kuramının ne olduğuna ilişkin tonla tanımla dolu. Bak aşağıda onlarca site paylaştım. Bul bana hangisinde evrim kuramı ile hayatın başlangıcını araştıran abiyogenez aynı şeydir diyor:

    http://www.livescience.com/474-controversy-evolution-works.html

    https://en.wikipedia.org/wiki/Evolution

    http://www.darwins-theory-of-evolution.com/

    https://www.reference.com/science/theory-evolution-c982b705c12f27ae

    http://www.bbc.co.uk/schools/gcsebitesize/science/21c_pre_2011/evolution/theoryevolutionrev2.shtml

    http://sciencenetlinks.com/lessons/the-history-of-evolutionary-theory/

    http://www.sparknotes.com/biology/evolution/darwin/summary.html

    http://evolutionfaq.com/articles/five-proofs-evolution

    http://www.alfredwallace.org/intelligent-evolution.php

    http://www.whatislife.com/principles/principles14a-evolution.htm



    Bunları özellikle ayırdım çünkü üniversitelerin sitelerinden alınma:

    http://cogweb.ucla.edu/ep/Evolution.html

    http://www.ucmp.berkeley.edu/history/evotheory.html

    http://anthro.palomar.edu/evolve/evolve_3.htm

    https://www.open.ac.uk/darwin/darwin-theory.php

    http://www.iep.utm.edu/evolutio/

    http://www.globalchange.umich.edu/globalchange1/current/lectures/selection/selection.html

    http://necsi.edu/projects/evolution/cover/evolution_cover.html




    Bak bu site de evrimi kabul eden hristiyan bir site:

    http://biologos.org/common-questions/scientific-evidence/what-is-evolution



    Al, bu da ansiklopedi tanımı:

    https://global.britannica.com/science/evolution-scientific-theory


    Daha devam edeyim mi?

    Sana bir çırpıda internetten bu kadar kaynak buldum evrim kuramını anlatan, arasak daha yüzlercesi çıkar. Şimdi söyle bana, bunların hangisinde evrim kuramının hayatın başlangıcını açıklamaya çalıştığı iddia edilmiş?

    Yahu kuramın tanımı belli. İngilizcen de var gördüğüm kadarıyla. Aha kuramın tanımı bu:

    “Darwin's theory consisted of two main points; 1) diverse groups of animals evolve from one or a few common ancestors; 2) the mechanism by which this evolution takes place is natural selection.”

    Çok basite indirgersen kuram şu cümle ile özetlenebilir:

    “Change through time”


    Bak burda senin gibi yarım-bilgililerden biri aynı şeyi sormuş. Aldığı cevabı gör:

    http://www.talkorigins.org/indexcc/CB/CB090.html

    Şimdi artık pek de derinliği olmadığını düşündüğüm bilgi dağarcığına kaydet diye büyük harfle yazıyorum:

    “EVRİM KURAMI HAYATIN BAŞLANGICINI AÇIKLAMA İDDİASINDA DEĞİLDİR, KURAMIN ÖNGÖRDÜĞÜ MEKANİZMALAR HAYATIN BAŞLANGICINI AÇIKLAMAYA YÖNELİK DEĞİL, TÜRLERİN ÇEŞİTLİLİĞİNİ VE NEDENLERİNİ AÇIKLAMAYA YÖNELİKTİR”.

    Bu kadar yazıdan sonra artık bir daha, hayatın başlangıcı, protein, sol elli amino asit, zart zurt diyerek karşımıza gelmessin umarım. Gelirsen de ciddiye almayacağım, hatta seni tümüyle göz ardı etmeyi düşünüyorum çünkü amacın bilgi paylaşımından çok ucuz polemik yaratmak gibi duruyor. Belli ki evrimi okumamışsın, anlamaya da çalışmamaışsın, hep uyduruk evrim karşıtı evangelist, yaradılışçıların üfürdüğü, gerçekte defalarca çürütülmüş bilgilerle karşımıza geliyorsun. Böyle yapan ne ilk kişisin ne de son olacaksın. Sen gidersin, adı kul bilmemne olan başkası gelir. Sizin derdiniz gerçekten evrimi anlamak falan değil, ucuz demagoji, sığ çıkarımlar, şaklabanlıklar. Gerçek hayatta sizi adam yerine koymam bile. Burda niye koyuyorum biliyor musun? Gelip yalan yanlış bilgiler paylaşıyorsun, tesadüfen bunları okuyan biri gerçek sanmasın diye...

    Görmüyor musun daha karşı çıktığın kuramın tam olarak ne olduğunu bilmiyorsun ve bilmediğin şeye sağdan soldan bulduğun bilimsel hiç bir yanı olmayan 2-3 uyduruk argümanla karşı çıkmaya çalışıyorsun. Abiyogenezle evrim kuramını şu yaradılışçı şaklabanlar bilerek ve gerçekleri çarpıtarak ilişkilendiriyor. Amaçları da belli, güya buradan evrim kuramını köşeye sıkıştıracaklar. Kendilerini zeki, karşılarındakini aptal sanıyorlar.

    Sana tavsiyem yukarıda verdiğim linklerden önce evrim kramı neymiş iyice bir öğren, ondan sonra karşı çıkarsın.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Torlak Kemal -- 15 Ekim 2016; 11:00:50 >




  • dine mine ne kullanıcısına yanıt
    Sen körsen ben ne yapayım. Yine zırvalamışsın, sana kuramı desteklemeye yetecek kadar ara form var diyorum. Arkadaş da yukarıda tek tek paylaşmış. Daha ne istiyorsun, ağzımızla kuş mu tutalım?
    Üstelik doğal seleksiyon mekanizmasını da zerrece anlamadığını bu cevabınla kendi ağzınla ifade etmiş oldun. Evrim ortama uyumda daha üst düzeyde başarı gösteren bireyleri seçer, yarım kalmış tekamül etmemiş bireyleri değil. Bu nedenle zaten bu türden bireylerin türleşmesi söz konusu değil ama kafa ya çok küçük, almıyor bunu, ya da burda bile bile polemik yaratmaya çalışıyorsun, başka izahı yok.

    Ha bir de matematikten söz etmişsin, matematik evrim kuramını nasıl çürütüyormuş, gösteriver bir zahmet. Konuyu yine döndürüp dolaştırıp hayatın başlangıcına getireceksen hiç zahmet etme, abiyogenez başka şey, evrim kuramı başka şey. Bak bir daha yazayım anlama güçlüğü çekiyorsun çünkü:

    Evrim kuramı şunu der:
    1. Mutasyonlar bireyin genotip ve fenotipinde değişikliğie yol açar.
    2. Doğal seleksiyon bu değişikliklerden bireyin yararına olanları seçer.

    Hadi, matematik bunu nasıl çürütüyor, göster. Özellikle göstermeni bekliyorum, bunun peşindeyim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Torlak Kemal -- 15 Ekim 2016; 11:12:25 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: dine mine ne

    quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal


    Bu derginin ateist olduğunu nereden çıkardın? Alanında en saygın ve akademik dünyada en kabul gören dergilerden biri. De ki ateist, ne fark eder ki, zaten yaşayan bilim adamlarının ezici çoğunluğu ya dinsiz ya da ateist (yapılan çoğu araştırmaya göre %90 gibi bir oranla bilim adamları dinlere inanmıyor). Ne yapacağız şimdi, bilimi çöpe mi atacağız? Kafaya bak ya, kimleri muhatap almak zorunda kalıyoruz burada! İyi o zaman, ateist bilim adamlarının buluşlarını çöpe atalım. Sayılmaz, o ateist! Thomas Edison da ateistti mesela; haydi hep birlikte ampülleri çöpe atalım!.


    Bu derginin başında Nasrettin hoca mı oturuyor, hacivat ile kragöz mü oturuyor zannediyorsun?.
    Ezici çoğunluğu kelimen ile beni mi ezmeye bakiyorsun.
    Varsayımlar üzerinden gide gide senin kafa bayağı şartlanmış gibi gözüküyor.

    Benim adıma mı kurdun sen bu cümleleri??.
    Vallahi bravo sana.
    Beni böyle cümlerinle geri kalmış dinci kafası gibi göstermeye mi çalışıyorsun.

    Bu evrim inancı senin varsayım gücünü bayağı arttırmış . Niyet okuyup fanteziler kurmakta bir numarasın.

    Kim var o derginin başında?

    Sana soruyorum kim var o derginin başında?

    bildiğin bir şey varsa kaynağı ile birlikte bizimle paylaş, bilmeden atıp tutuyorsan - ki baştan beri yaptığın tam da bu - seni yalancılıkla itham edeceğim.

    Bu nasıl hastalıklı bir kafa yapısıdır anlamak gerçekten çok ama çok güç.

    Bir kere kimse teistleri bilimden dışlamıyor, nerenden uydurdun bunu? Hiç kimse dini inançları nedeniyle bilimden ve bilim yapmaktan dışlanamaz. Ne böyle bir erk var ne de böyle bir otorite.
    Bilimin ne olduğunu, nasıl işlediğini bilmediğin için gelip burda cahilce atıp tutuyorsun.

    Kafaya bak! Teisleri bilimden dışla, ateistleri bilimden dışla... Ee, ne kaldı geriye? deistler, panteistler ve agnostikler. Adamın dediği bu: Ateistler ve teistler bilim yapmasın, deistler ve agnostikler bilim yapsın!
    Neremle güleyim buna bilmiyorum.

    Bu kafanın geleceği nokta şudur: "Bilimi insanlar yapmasın çünkü onların ideolojileri var." Her insanın şu ya da bu düzeyde bir ideolojisi, bir dünya görüsü vardır. Ateistin bilim adamlığını kabul etmiyorsan ben de deistinkini kabul etmiyorum. Böyle şey mi olur.
    Bilim metodolojisi ve bilim felsefesinden sapmadığı sürece her düşünceden ve inançtan bilim adamı bilim yapar, saparsa da bilim camiasından dışlanır. Bu kadar basit. Bilimin deisti ateisti olmaz. Bilim bir ideoloji değildir, gerçeği arayışın sistemli çabasıdır.

    Gerçek senin inancına aykırı düşünce bilimi reddet, destekleyince baş tacı et. var mı la öyle bir dünya?




  • dine mine ne kullanıcısına yanıt
    Şimdi eveleyip gevelemeyi bırak da, bu sayfanın en başındaki mesajda alıntıladığım kapı gibi evrim kanıtına ne diyorsun onu alalım.
    Bak "kapı gibi" diyorum. Hadi bakalım, bu olguyu evrim dışında neyle izah edeceksin? Sana dört dörtlük evrim kanıtı veriyorum. hadi bunu da çürüt!
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal
    Senin verdiğin bilgiler çok geride kalmış bilgiler. Naftalin kokuyor, naftalin! Miller-Urey deneyinden sonra farklı kimyasal gazlarla yüzlerce deney yapıldı ve çoğunda kompleks moleküller ve amino asitler elde edildi.

    Mesela Jeffrey Bada ve bir meslekdaşının yaptığı deneylerde Miller deneyinde var olan bileşiklerden karbondioksit ve azotun amino asitleri bozunuma uğratan azotlu bileşikler oluşturduğunu gösterdiler fakat deney kaplarına demir ve kireç ekleyince amino asitlerin stabil kaldığını gördüler.

    Bugün Miller-Urey deneyinin önemi semboliktir. Bu deneyin üzerine farklı deney setup’ları ile onlarca hatta yüzlerce deney yapıldı. Günümüzde zaten ilk atmosferin Miller’in öngördüğünden farklı olduğu görüşü ağırlık kazandı ama bugünkü bilgilerimizle yapılan deneylerde de amino asitler elde ediliyor. Sorun yok yani. Nasıl günümüzde evrim Kuramı Darwin’in orjinal kuramına oranla modifikasyonlarla bir başka şekle bürünmüşse, Miller-Urey deneyinin üzerinden de çok sular akmış ve bilim bu deneyin ortaya çıkardığı sonuçlardan yola çıkarak bu deneyi hayli hayli aşmıştır. Ama sen bilimi 50-60 yıl geriden takip ediyorsun. Al ben sana hemen bir tane yeni deneylerden birinin linkini vereyim:

    https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3444770/





    Senin kafan şartlanmış olduğundan benim bilgiler senin gözünde demode olmuş olabilir.
    Makro evrimin çürütülecek bir tarafı yok ki neyini çürüteyim.Kardeşim ben ilk ata meselesine karşı çıkıyorum.Tek ata olduğu zaman bize makro evrimin kanıtları lazım diyorum. Benim Türkçe dil zayıf, gramer hataları diz boyu ama sende de bu retorik anlayış çok zayıf gibi gözüküyor.

    Abiyogenez hakkında benim bilgilere ezkimiş
    deyip yine Abi yok o genleşmez dediğim meseleyi kurtarmaya çalışıyorsun. Bu aminoasıt sevgini bir türlü anlayamadım.Ben bilinenleri toparlayıp aminoasitlerini sana bırakıyorum ,onlarla mutlu ol Kardeşim.
    Geçmişde dünyamızın jeolojik koşulları yüzünden (fosiller ve ayrıntılı bilgiler eksik olduğundan) dünyamızın jeokimyasal gelişim tarihini yeniden inşa etmek çok zordur deniliyor.Hipotezleri destekleyen deneyler, şu anda yaşamın kökeni hakinda yeterli değildir. Gerekli olan kompleks moleküllerin kimyasal oluşumu gözlemlensede, karmaşık yapıya sahip olan bir canlının oluşumu gözlemlenememiştir.Bu kompleks moleküllerin gözlemlenmesi büyük bir başarı ve yeterli sayılmışdir ve ilk canlı hakkında ki hipotez hayata geçirilmişdir.

    Evrim varsayım üzerinden ,benzetmeler üzerinden okutuluyor.Abiyogenez hipotez üzerinden okutuluyor.Ehh bilim buysa artık Allah sonumuzu hayretsin ,başka ne diyeyim.


    VİKİ
    """"2006'da başka bir deneyde ilk dönem dünyasının organik bir sis tabakasıyla örtülü olabileceğini göstermiştir.
    İlk dönem dünyasında geniş bir alanı kaplayan metan ve karbon dioksit konsantrasyonları üzerinde organik sis tabakası oluştuğu düşünülmektedir. Bu oluşumdan sonra, organik moleküller bütün dünyanın yüzeyine inerek yerkürenin her yerinde yaşamı
    başlatmış olmalıdır""".

    Naftalın kokulu kardeşim , farklı kimyasal gazlarladan bahs ediyorsun iyide zaten bende dünyanın her yerini canlı basdiğini savunuyorum.Her canlı kendi yolunu tutmuşdür diyorum. Bak ne yazıyor yukarıda.
    Yerkürenin her yerinde yaşamı
    başlatmış olmalıdır,diyor.

    Yani Olayı big bang olayı gibi görebilirsin.Bu organik sis tabakasını Evrenin dumanlı hali gibi görebilirsin,tıbkisinin aynısı dikkat edersen.
    Birde kurandan bir ayet yapıştırak da tam olsun dur bir saniye.
    "" Bir de duman (gaz) halinde bulunan Evren'e yöneldi, ona ve yeryüzüne "İsteyerek veya istemeyerek gelin" dedik. İkisi de "İsteyerek geldik" ...""""

    Of ulan of şu bilgiye bakarmışın ya .Yeryüzünden de bahs ediyor bak görüyormusun.

    Evrenin dumanlı halinden sonra ne oldu?.Evrenin her yerinde Yıldızlar oldu değilmi.

    Yeryüzünde de her yerde canlılar oluşmuş olabilir,neden olmasın.Katmanlarda bunu görüyoruz zaten.Ateistlerin tesadüf oyunu batıyorsa batsın.
    Macro evrimi (canlıların oluşumu/Yıldızların oluşumu) gibi düşünüyorum.Micro evrimde canlıların /yıldızıların/evrenin deığişim içinde oluşu gibi düşünüyorum.

    Belkide bu yüzden her canlının bir yıldızı var deniliyor .Kim bilebilir.




  • dine mine ne kullanıcısına yanıt
    Madem benim kafa şartlanmış, madem makro evrim ateistlerin bir Ali-Cengiz oyunu, o halde evrime alternatif bir kuram sen koy ortaya, ikna olursak onu savunalım! Makro evrimin tonla kanıtı ortada dururken, senin inanıp inanmaman hiç bir şeyi değiştirmez. 1 hafta önce dünyanın yuvarlak olduğuna inanmayan biri dünyanın tepsi gibi düz olduğunu savunan bir topik açtı burada. Eh, sen ondan bir adım öndesin, hakkını yemeyeyim ama pratikte - nasıl derler - yok aslında birbirinizden farkınız. Düz dünyaya inanan adam elbette evrime inanmayacaktır. Böyle biriyle bir deist olarak (kendini öyle tanımlamıştın yanılmıyorsam) aynı safa düşmenin utancı sana yeter de artar bile.

    Deist olduğunu söylüyorsun, sonra kalkıp “meczup dincilerle” beraber evrime karşı saf tutuyorsun. Üstelik burada sana defalarca evrim inancıyla tanrı inancının çelişmediği söylendiği ve gösterildiği halde. Muhtemelen sen deist falan da değilsin, olsa olsa tedbili kıyafet dolaşan bir dincisin. Benim bildiğim dincinin modern bilimle sorunu olaur, deist biri neden böyle ateşli bir şekilde modern bilime karşı çıkıyor, benim idrakimin ötesinde bir muamma.

    Evet deist kardeşim, koy evrimin alternatifi sağlam bir kuram ortaya (bak kuram diyorum, hipotezin gözlem ve deneyle desteklenecek), ikna olursak hep beraber “evrim kuramı yanlışmış” deriz. Ben evrim dinine (öyle bir din de yok zaten) mensup biri değilim ki. Üstelik ortak atanın tanrı (veya Allah) tarafından yaratıldığı fikrine de karşı çıkmam. Ama göz var nizam var, evrimin bunca delili ortada duruken evrime karşı çıkmak Don Kişot’luktan başka bir şey değildir. Modern dünyada tüm okullarda evrim kuramı biyoloji derslerinin canlılık başlığındaki başat konusuyken, yüzlerce hatta binlerce üniversitede evrim biyolojisi bölümleri mevcutken, evrim psikolojisi kürsüleri mantar gibi çoğalıyorken ve ilaç araştırmalarında evrimin esasları baz alınıyorken, senin gibi bir kaç kişinin evrim hakkında atıp tutması hiç bir şeyi değiştirmez. Su yolunu bulur.

    quote:


    Evrim varsayım üzerinden ,benzetmeler üzerinden okutuluyor.Abiyogenez hipotez üzerinden okutuluyor.Ehh bilim buysa artık Allah sonumuzu hayretsin ,başka ne diyeyim.


    Nerde benzetmeler üzerinden okunuyor? Sana en yukarda kapı gibi delil sundum: Endojenik retrovirüsler. Bunun gibi tonla genetik delil mevcut. Bütün genetik bilimi adeta evrime açlışıyor, sen hala kalkmış, evrime benzetmeyle ulaşılıyor diyorsun. Bu senin evrim konusundaki derin cehaletinin dışa vurumu. Sana yine yukarıda bir yerde sormuştum. Şempanzeler yaşayan en yakın kuzanlerimiz. Bana genotip olaral insana benzemeyen bir tane şempanze bul getir demiştim. Senin deyiminle: TISSS... Evet kardeşim, madem genetik bilimi evrime delil değil, neden bana DNA benzerliği düşük seviyede bir şempanze bulamıyorsun?

    Abiyogenez konusunda senle çok uzak değiliz ki! Abiyogenez yeni gelişen bir bilim dalı ve daha alacağı çok yol var. Şu an kuram düzeyine gelmiş, o olgunluğa erişmiş abiyogenetik hipotezler var mıdır emin değilim. Varsa bile ben bilmiyorum. Bilen arkadaşlar yazar. Ben burada abiyogenezin hipotezlerini savunma durumunda değilim, belki doğrudur, belki değildir. Bunu anlamak için henüz erken. Vakti gelince o hipotezler de yeni bulgu gözlem ve deneylerle test edilir, acele etme. Hem zaten burda kimse abiyogenezin tezlerini mutlak doğruymuş gibi savunmuyor. Nedir senin bu abiyogenez takıntın?

    Bir de şu alıntıladığım cümlenle bilimi hiç anlamamış olduğunu yine ve yeniden gösterdin. Neymiş; bilim hipotez üzerinden okutuluyormuş, bilim buysa batsınmış vs. Yahu hipotez dediğin şey zaten bilimin ABC’si, o olmazsa bilim olmaz. Hipotez olmadan neyi gözleyecek veya deneyini yapacaksın? Hipotez olmadan neyin matematik modelini kuracaksın? Bilim tümden gelmez, tüme gider! Bunu da yine bir önceki sayfada etraflıca anlatmıştım. Belli ki ya okumuyor, ya okuduğunu anlamıyor ya da anladığın halde art niyetli olarak görmezden geliyorsun. Abiyogenzein bir hipotezi olmzsa, sen neyi test edeceksin? Elbette önce hipotez olacak, sonra bu hipotezi ampirik bilgiyle sınayacağız. Şu an elimizde yeterli amprik bilgi olmayabilir ama teknoloji gelişiyor, teknikler gelişip çeşitleniyor. Bugün test edilemeyen hipotezin yarın test edilemeyecğini nereden biliyorsun? Bilim tarihi bunun örnekletiyle dolup taşıyorken, hipotezi küçümsemek bilimi bilmemektir. Einstein’in bile koca Özel Görelilik kuramı 2 basit postulaya dayanır, sen neden söz ediyorsun?

    Bak, son mesajının bir üstünde benim senden cevap beklediğim bir mesajım var. Hala cevap bekliyorum. Endojenik retrovirüs gerçeğini nereye koyacaksın? Bu sorudan kaçış yok sana. Bana verdiğin her cevapta bu soru karşına çıkacak, hatta başka sorular da...




  • Torlak Kemal kullanıcısına yanıt
    Kemal bey endojenik retrovirüs ile ilgili ben size bir sorayım. İnsan ile şempanzelerde 7 tane ortak virüsten bahsettiniz. Neden 7 tane? Diğerleri nerde? Ortak atadan ayrıldıkları zaman o ayrılan 2 türe neden bütün virüsler ortak olarak paylaşılmıyor? Yani neden farklılık olmuş? Ortak atadan geliyorsa hepsi ortak olması gerekmiyor muydu? Bunu merak ediyorum. Bir de ortak virüs olmayan türleri nereye koyacaksın? Yani akrabalık ölçütü ne? Ortak virüs olması mı ölçüt? 1 tane bile ortak virüs varsa akraba mıdır? 1 tane bile yoksa? Mesela 7 tane ortak olduğu için ortak atadan geliyor dedin. İyi de insan sadece şempanze ile mi ortak atadan geliyor? Bütün türler ortak atadan gelmiyor mu. Diğer bütün türlerle endojenik retrovirüs kanıtı var mı? Bir de şunu merak ediyorum işte şu kadar benziyor diye veriler verilir. Akraba olmanın ölçütü çok benzemek mi? Az benzeyenler akraba olmuyor mu? Şu kadar benzemesi ve şu kadar farklılık olması sadece belirtilen benzerlik ve farklılık miktarlarını belirtir. Akrabalık farklı bir olgu diye düşünüyorum. Haksız mıyım? Akrabalığın ölçütü ne? 1 virüs olsa da akraba oluyor mu?




  • Torlak Kemal kullanıcısına yanıt
    Adam deistim diyor,evrime karşı çıkıyor. Tam bir troll ayrıca Türkçesi'de rezalet

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Tarja Turunen

    Adam deistim diyor,evrime karşı çıkıyor. Tam bir troll ayrıca Türkçesi'de rezalet

    Çok şaşırmamak lazım. Biraz temelsiz kalmalarına ve yalnızca başlangıca sıkışmalarına rağmen deistik yaratılışçılığı savunan da pek çok insan var.

    Bu açıdan sanırım Dawkins'in deizm için ortaya attığı "sulandırılmış teizm" yorumuna katılıyorum.
  • 
Sayfa: önceki 678910
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.