Eskişehir'de 18 yaşındaki genç bir çay bahçesinde 5 kişiyi bıçakladı (2. sayfa)

Ülke zaten Teksas olmuş daha ne kadar Teksas olabilir?Milyonlarca kaçak ve sığınmacının doldurulduğu,psikopatların elini kolunu salladığı,cinayet işleyenlerin en fazla birkaç yıl yatıp çıktığı ve eğer arkası sağlamsa hiç hapse girmediği,mafyalaşmanın,çeteleşmenin büyük şehirlerde ciddi olarak hissedildiği bir ülke haline geldik.

Ülke zaten Teksas olmuş haberimiz yok...

Bu kaos ortamında olan ise kanunlara uyan sıradan vatandaşlara oluyor.Bu haberde göreceğiniz üzere ve benim kendi yorumumda paylaştığım haberde görüleceği üzere eline bıçak alanda pekala katliam girişiminde bulunabiliyor.Yani ateşli silahları yasakladık diye güvende olmuyoruz.Aksine sıradan insanları bu tür insanlar karşısında silahsız bırakıyoruz.Zaten kendi yorumumda Türkiye'de ki sistemin baştan aşağıya değişmesi gerektiğini ve meşru müdafaanın güncel duruma göre yeniden ele alınması gerektiğini söyledim.

Mesela geçenlerde adamın teki boşanma aşamasında olan eşini sokak ortasında kuru sıkıdan bozma tabancası ile herkesin gözleri önünde başına sıkarak öldürdü.Halbuki bireysel silahlanma olsaydı ve meşru müdafaa durumu bu tip olaylara karşı daha esnek yapıda olsaydı belki çevredeki başka birisi adamı vurarak etkisiz hale getirebilirdi.Böylece o kadında yaşamış olurdu.Ama ne oldu?Kadın herkesin önünde öldürüldüğüyle kaldı.Ya da Bingöl'de yaşanılan olaya bakalım.Çevrede silahlı birisi olsaydı o uyuşturucu müptelası genç böyle önüne gelene saldırabilir ve iki kişiyi öldürebilir miydi?

Yine kendi yorumumda belirttiğim üzere Karadeniz insanı baştan aşağıya silahlı..Karadenizde hanesinde tabanca ya da av tüfeği olmayan çok az insan vardır.G.Doğu'da ise PKK terörü nedeniyle devlet köylülere kendilerini PKK'dan korusun diye silah dağıtmışlığı vardır.Özellikle korucuların elinde AK 47 Piyade tüfeği ve PK tipi makineli tüfekler vardır.Peki bu bölgelerde önüne gelen birbirine sıkıyor mu?

Ve yine kendi yorumumda ayrıca belirttim.Bireysel silahlanma kültürünün yerleştirildiği bir ülke dışardan işgallere karşı daha dayanıklı ülkedir.Kuvay-ı Milliye ilk başta kendi bireysel silahları olan köylülerin katılımıyla kurulan birliklerdi.Yine Kıbrıs'ta EOKA katliamına karşı Türkler uzun bir süre TMT kurulana kadar kendi bireysel silahları ile karşı koymuşlardı.Ama mesela Srebnetisa katliamında Bosnalıların elinden silahları alındığı için Sırplar tarafından kolayca katledilmişlerdi.Aynı durum I.Karabağ savaşında Ermeniler Hocalıyı ele geçirdiğinde yaşanmıştı.Silahsız Hocalı köylülerini Ermeniler kolayca katletmişlerdi.

Bugün ise askerliğin iyice profesyonelleştirilmesinden ötürü çoğu genç eline silah almadan askerliğini bitiriyor.Üçüncü Dünya Savaşının kapıda olduğu,herkesin deli gibi silahlandığı,iklim değişikliği ve su krizinin yakında olduğu bir Dünya'da bireysel silahlanmanın önemi giderek daha artıyor.

Mesela bugün Amerika asla işgal edilemez.Zira herkes tepeden aşağı silahlıdır.Hem de öyle böyle değil.Adamlarda piyade tüfeğinden tut,roket atar,zırhlı araç,eski tanklar,makineli tüfeklerin dahi satılması serbest.Böyle bir ülke işgal edilebilir mi?Zaten yanılmıyorsam Amerikan bağımsızlık savaşının çıkış noktasından biride İngilizlerin Amerikan kolonilerini silahsızlandırmaya çalışmasıydı.

Görüleceği üzere tarihsel olarak durumu ele aldığımızda bireysel silahlanmanın bir ülkenin ve bir milletin güvenliği için kaçınılmaz bir gereklilik olduğu görülüyor.Özellikle bizim gibi ortadoğu ülkelerinin ortasında bulunan bir ülke için bu daha da önemli bir konu...Devletin bu duruma ulusal güvenlik çerçevesinde ele alması hatta milis grupların oluşturulması ve halkı eğitmesi gerektiğini düşünüyorum.

Hatta mesela 2022 yılında G.Kıbrıs Rum Kesiminin papazlara silah eğitimi verdiği ortaya çıkmıştı;

www.aa.com.tr

Kıbrıs Rum kesiminde din adamlarının silah eğitimi alması tepkilere yol açtı

https://www.aa.com.tr/tr/dunya/kibris-rum-kesiminde-din-adamlarinin-silah-egitimi-almasi-tepkilere-yol-acti/2500010

türkiye gazetesi

Güney Kıbrıs'tan provokasyon! Papazlara ağır silahlı eğitim verdiler

https://arsiv.turkiyegazetesi.com.tr/dunya/guney-kibristan-provokasyon-papazlara-agir-silahli-egitim-verdiler-824013

kültür farkı var ABD ile TÜrkiye arasında bireysel silah konusunda. TÜrkiye'de öyle dediğiniz gibi işlemez o süreçler. Türkiye'de beline silah takan yenilmez ve dokunulamaz sanıyor bir kere kendini. Sizin mantıkda bireysel silahlanma serbest bırakılsa bugünkü teksasıda ararsınız, kazın ayağı yazdıklarınız gibi değil zira yüzeysel varsayımlarla ilerlenmez. İşin sosyolojik ve psikolojik etkenleri var ve zaten sorunda burada.

Arap severler her fırsatta propaganda yapıyorlar.

Ülkenin adı Türkiye Cumhuriyeti, bir olay olduğu zaman şu kişi şunu yapmıştır diye yazılır eksta olarak uyruğu belirtilmezse zaten bu kişi Türk tür. Ayrıca belirtilmez, ayrıca belrtilirse zaten sıkıntı vardır.

Türkiye Cumhuriyetinde bir olay olacak ve haber başlığı Türk uyruklu bir vatandaş...... yapmıştır. Eğer böyle yazarsa sıkıntı vardır çünkü ülkenin elden gittiğinin resmidir.

Yabancı uyruklular suç işlediğinde de bunun ekstra belirtilmesi gerekir ki Türk vatandaşı olmadığı bilinsin diye.

Bu arap severler, yediği haltlar açığa çıkamasın diye uyruklarınınn yazılmasını istemezler.

Bireysel silahlanma yaşatır diyorum sadece.

İşte çalışırken bile can güvenliğimiz yok arkadaşlar her tarafta psikolojik sorunlu insanlar var.

Aynen, kanziler silaha daha kolay oluşsun. ABD'de bu olaylar hiç olmuyor zaten bireysel silahlanma sağolsun inanılmaz güvenli bir ülke. İnşaallah ülkemiz de bu zeka ve birikim ile aynı yere doğru gidiyor. Bu tarz başka önerileriniz varsa lütfen bizi mecliste temsil edin. Zira ülkenin sorunları be çözümleri ancak böyle akılcı şekilde çözülebilir. En büyük yaramızdır bireysel silahlanamamak.

Suriyelilere,kürtlere saldırmaya façası yememiş.Gözü yaşlı dayıları kesmiş.Zaten manifestosunda da kürtlerin suriyelilerin gözleri çıkarılmaı diyen bir faşist

Bunlara çözüm aramak yerine fazlasını çağırmak popülist bir söylem. Kızıyorum ama size değil. Geldiğimiz hale kızıyorum. Sağcı, popülist dünya liderlerinin dünyayı getirdiği durum ortada. Bir tarafta savaş, açlık, nefret, birbirine sürekli düşman yaratan yeni ve küçük kitlelere bölünme, yoksulluk varken diğer yandan hayatını inanılmaz bir lüks içinde yaşayan birileri var. Biz de aşağıda böyle şeylerle uğraşıyoruz. Bu sorunların yegane sorumlusu gençleri ümitsizliğe, yalnızlığa terkeden ve "Z kuşağı şöyle" diyen yöneticilerdir. Şirketlerin her istediğini veren, gençlerin modern köleliğe itirazlarını şımarıklık gibi göstererek yine onları suçlamak isteyenler, yolsuzluk, liyakatsizlik ve yoksulluk ile gençlerin nefesini bile elinden alanlardır. Çözümü de onlara karşı birlik olmaktır. Sermaye ve ona sahip olanlar bizim hangi taraftan olduğumuza bakmaz. Yukarıda kavga edenler arka planda beraber iş tutuyorlar. Yurt içi ve yurt dışında beraber para kazanıyorlar. İsrail meselesindeki iki yüzlülük her konuda aynı. Bizimle ilgili de tek dertleri ucuz iş gücü olabilmemiz. İşlerine yaramadığımız zaman ne ölümüz ne de dirimiz onların umurunda değil. 18 yaşında bir genç bu psikolojiye girmemeli. Derdimiz bu olmalı. Bireysel silahlanma dünya tarihinde hiç bir sorunu çözmediği gibi büyütmüştür. Sözüm meclisten dışarı ama bıktım ya. 90'larda çocuktum ben ve ülke karanlıktı ama umut vardı. Şimdi karanlık değil her şey ortada yaşanıyor ve umut tükendi. Yani o kadar güzel parçaladılar ki bizi kimse kimseyi sevmiyor ülkede.

Edit: Birileri başka bir şeyi hedef gösteriyorsa bilin ki onun da çıkarları vardır. Oyun veya başka bir şey değil. Gençlerin geleceğe dair umutları yok ediliyor. Her şey birilerine peşkeş çekilirken diğerlerinin elindeki her şey ya yasaklanıyor ya da erişilemez hale getiriliyor. İnsanlar ömrünce günde 9-10 saat çalışıp ve sadece kirasını zar zor ödeyeceği bir hayatı neden istesin? Emekli olsan kira dahi ödeyemezsin. Ne bir deneyim ne bir hobi ne bir gezi yapabilirsiniz. Dışarı çıkıp sosyalleşemiyorsun, kafanı nereye çevirsen nefret söylemi..

ABD'de bireysel silahlanan kişiler 2023 yılında 43 bin kişiyi öldürmüş.

Çok işe yarıyor gerçekten.

Türkiyede 2023 yılı silahlı ölüm 2bin civarı.