Şimdi Ara

Chernobyl (2019) | HBO (56. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
1.123
Cevap
31
Favori
66.136
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
8 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 5354555657
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Aragramir

    Dönemin devlet yönetimini biraz araştırırsanız neden bu kadar cahilce hareket ettiklerini biraz daha iyi anlayabilirsiniz.Diğer santrallerde olan ufak kazalar bile saklanmışken böyle bir felaketin nasıl sonuçlanacağını insanlar nereden bilsin.Şöyle ki radyasyonun neler yapabileceğini halkta bilmiyor hatta yangının neden çıktığını bile bilmiyorlar.

    Santrali Amerika'nın bozduğunu bile ileri sürebilecek kadar kör olmuş bir toplum düşünün.Hatta düşünmeyin açıp haber dinleyin ne demek istediğimi anlayacaksınız.

    Alıntıları Göster
    Devlet yönetimi ile bu konunun alakası yok. O dönem Rusya şuanda olduğundan çok daha güçlü bir ülkeydi. Ülkesine bir çok nükleer santral kurmuş olan bir ülkenin radyoaktiviteden bihaber olması değil. Halktan bahsetmiyorum. Santralde çalışan bu işin içinde olan insanlardan bahsediyorum.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Why Shy

    Olaya en hızlı müdahele etmek öncelik değildir. Dünyanın her yerinde öncelik can güvenliğidir. Verdiğin videolarda da zaten bütün itfaiyeciler yangına karşı dayanıklı kıyafet, kask ve maske mevcut. İkinci videokida fotolarda maske hepsinde var. Birisinde kask yok sadece. Can güvenliği hızdan her zaman ve her yerde önce gelmiştir ve gelecektir.

    Alıntıları Göster
    Dizide de itfaiyeciler kıyafet ve kaskla gidiyor zaten Maske olan fotoğraf ilk anda değil daha sonrasında çekiliyor zaten. Yardım çağrısı geldiğinde itfaiyeciler aaa nükleer sızıntıya karşı giyinelim öyle gidelim demiyorlar standart bir yangına müdahale edecek şekilde giyinip gidiyorlar.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Why Shy

    Devlet yönetimi ile bu konunun alakası yok. O dönem Rusya şuanda olduğundan çok daha güçlü bir ülkeydi. Ülkesine bir çok nükleer santral kurmuş olan bir ülkenin radyoaktiviteden bihaber olması değil. Halktan bahsetmiyorum. Santralde çalışan bu işin içinde olan insanlardan bahsediyorum.

    Alıntıları Göster
    Yukarıda yazdığımı buraya da yazayım iyi okuyun lütfen.

    Devlet öyle bir zihniyet ile yönetiliyor ki diğer santrallerde olan kazalardan kimsenin haberi olmamış diyorum.Baya baya devletin yönetilme şekli bunun en büyük etkisidir.Santralde çalışan insanlar sızıntıyı tam anlamıyla anladıkları zaman zaten öleceklerini anlıyor.Tam hatırlamamakla birlikte o santralin başındaki adamın (Dyatlov?) dayatmaları ve egosu sızıntı olmadığına inandırıyor çoğu kişiyi.Hatta kapatmaya çalıştıklarında patlama olunca çalışanlara kızıyordu gibi bir şey hatırlıyorum bilmem yanlışmıyım.

    Belkide oradakilerin hepsi radyoaktivitenin ne olduğunu çok iyi biliyorlardı ama patlama olacağına inanmadılar.Dyatlov bir çok kez çekirdek asla patlamaz, böyle bir şey olmaz diyordu.Yani daha önce böyle bir şey yaşanmadığı ve inşaatında ucuza kaçmaları hasarın bu kadar büyük olmasına yol açtı.





  • < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 3.bölümdeyim dizi güzel gidiyor. IMDB puanını hakediyor diyebilirim. Fakat bu tahliye olayı olayın ciddiyetinin çok geç kavranmasından dolayı atı alan Üsküdar'ı geçtikten sonra oldu. 5 seneden fazla ömür biçilmez bölgedeki 50k insana.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: If you my star

    10/10 efsane bir final bölümü olmuş ancak yarım puan kırıyorum


    Dizinin sonunda gerçekler anlatılırken Türkiye'deki çay içen bakanı, radyasyon var diyen dinsizdir diyen adamı göstermediler. Dalga geçmek için değil o zamanki olayların nasıl çarpıtıldığını izleyicilere göstermek açısından bence verilmeliydi.


    bu arada 5 bölüm boyunca yorumlarda gördüğüm keşke Rusça çekilseymiş vs vs. yazanlar sizin sorununuz ne? Rusça olsa anlayacaksınız sanki... İçimde kalmıştı yazayım dedim
    Yine benim gözümle "elalem sanatıyla dövüyor" dizisi, bu tür sanat eserlerine aşık kalıp etkisinden uzun süre çıkamıyorum. İtfaiyecinin karısının ağlaması, cenaze törenindeki çimento dökülüş sahnesi gibi detaylarda kayboldum. Bazıları penisi kesilmiş erkeklerin genital bölgesinin çimento dökülmüş gibi olduğunu söylermiş, o aklıma geldi ve çoook canım acıdı O bakanın bıraktığı etki de öyle

    Kömürcü madenine gelen bakandakı kibir ve İngiliz tarzı küstahlık da incelenmeli, pek üzerinde durulmamış gibi, nereden beslendiğini de görüyoruz o tarzın...

    Ben de Rusça arzuladım, arada duyulan Rusça bant kayıtları da bir seksi geldi sanki

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • İzledim fena değildi..

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Mahkemedeki konuşma sahneleri oldukça etkileyiciydi. Güzel dizi yapmışlar. 5 bölümüyle sezonluk dizileri tokatlar.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • dizinin 2. bölümünde patlamanın nedenini araştıran kadın; Moskovadaki enstitüyü arıyor bir sekreterle konuşuyor. Telefonu kapattıktan sonra yangının üzerine kum ve bor döküldüğünü anlıyor/söylüyor. Ama telefon görüşmesinde böyle bir konuşma geçmiyor. Kadın bunu nasıl anlıyor? konuşma da şifreli kelimeler mi kullanıyor, eğer öyleyse neden böyle bir yol izleniyor?
    konuşma sırasında bir ara galiba periyodik cetvel(yanılıyor da olabilirim) gösteriliyor, konuşmanın içeriyle bir bağlantısı var mı sizce?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Musab

    dizinin 2. bölümünde patlamanın nedenini araştıran kadın; Moskovadaki enstitüyü arıyor bir sekreterle konuşuyor. Telefonu kapattıktan sonra yangının üzerine kum ve bor döküldüğünü anlıyor/söylüyor. Ama telefon görüşmesinde böyle bir konuşma geçmiyor. Kadın bunu nasıl anlıyor? konuşma da şifreli kelimeler mi kullanıyor, eğer öyleyse neden böyle bir yol izleniyor?
    konuşma sırasında bir ara galiba periyodik cetvel(yanılıyor da olabilirim) gösteriliyor, konuşmanın içeriyle bir bağlantısı var mı sizce?
    Şifreli konuşmaktalar, sanırım hatları dinleyen çeşitli ülkelerin veya devlet içi farklı oluşumların olan biteni duymasını istemiyorlar...

    Ne güzel diziymiş bir kere daha anladık; tüm dünyada virüs varken ve sosyal medya feryat halindeyken Türkiye'deki sözüm ona yetkililer gizlemeyi tercih etmişlerdi, haritalarda bile yalnız ve güzel ülke olarak takılmaktaydılar. 1 kişide virüs var diye gösterip "çay içerek" radyasyondan etkilenmediklerine dair algı oluşturmaya çalışan kafa yapısını bırakmadıklarını, hatta bu yönetim şekline daha bir sıkı sarıldıklarını görüyoruz

    Doğa ananın adaleti bir başka azizim

    Darısı nice nükleer aydınlanmalara

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • tubytube kullanıcısına yanıt
    Ya o çayı yudumladıkları basın açıklamasına çocuk kafamla ne gülmüştüm. Adam birşey yok deyip çay içti ya. Yahu o içtiğin nereden gelmiş, kaç senelik biz nerden bilelim demiştim. Şimdi yıllar geçti ne sorular sorardım hey yavrum hey...


    Corona da aynı. Kimbilir kaç kişi öldü ülkede bundan. Neymiş pozitif 1 kişiymiş. Yersen. Birileri yedi tabi, onlara ne versen yiyor...
  • Harika bir diziydi. Keşke daha uzun olsaydı. Sürükleyici ve merak uyandırıcı buldum.
  • Musab kullanıcısına yanıt
    Khomyuk'un aradığı kadın periyodik cetvelden kum ve bor'a karşılık gelen elementlerin numarasını söylüyor, net bilmiyorum ama sanırım ikisinin yapıldığı maddelerin elementleri. Khomyuk ordan anlıyor.

    Aradığı kadın üst düzey görevlinin sekreteri olduğu için gizli şekilde konuşuyorlar.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Düşündüm de bu olağanüstü diziyi yapanlar keşke hiroşima felaketini de yapsa ne güzel olur

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Aleksiyeviç'in kitabını okurken farkettim ki dizi çok çok büyük oranda bu kitaptan "esinlenme" ve Craig Mazin de bunu söylüyor zaten. Hatta diziyi tasarlamaya 2015'te başladığını belirtiyor - Aleksiyeviç'in Nobel Edebiyat Ödülünü kazandığı ve dünyaca tanınan bir yazara dönüştüğü yıl bu - Burada ise beni rahatsız eden unsur, bu esinlenmenin ipinin ucunun kaçırılması ve kitabın çoğu noktada birebir uyarlanması. Ignatenko hikayesi bir yana, yazarın yirmi yıllık zaman diliminde, belki de yüzlerce insanla röportaj yaparak keşfettiği çoğu detayın dizide kullanılması. Hatta ve hatta yine Mazin tarafından söylendiğine göre, dizide olması planlanan ancak sertliği dolayısıyla vazgeçilen, vurulması gereken bir yavru köpeğin kurşun olmadığı için canlı canlı betona gömüldüğü sahne yine bizzat kitapta yer alıyor. Hal böyle olunca da, kadıncağızın yıllarını vererek oluşturduğu yapıtın bir televizyon dizisine çevrilmesi ve yapımcının bu işten hatırı sayılır paralar kazanması beni rahatsız etti. Yazarla buluştu mu, telif konusunu aralarında hallettiler mi bilmiyorum ancak kadının ismi "esinlenme" dışında hiçbir yerde geçmiyor. Bilen varsa ve beni aydınlatırsa sevinirim.





  • Mr.Prestige kullanıcısına yanıt

    kendi attıkları atomu niye yapsınlar


    hem çekiklerin filmleri dizileri hiç tutmuyor

  • Ne izlesem diye bakınırken tekrar denk geldim ve bir solukta mini seriyi tekrar bitirdim. Gerçektende harika ve çok başarılı belgesel tadında bir dizi. Final bölümü ayrı bir eser. Müzikler, atmosfer, oyunculuk resmen anı yaşatıyor  

  • xmxksk kullanıcısına yanıt

    İzleyecek birşey yok cidden yeni herşeyi LPG aşılamak için çeviriyorlar bende eski filmleri tekrar izliyorum, eskileri izlemenin bukadar zevkli olacağını düşünmezdim çok iyi gidiyor.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bu türü sevenler Netflix de japon yapımı olan "The days" severek izleyecektir. Fukushima felaketini konu almaktadır tavsiye ederim.

  • 10 Kasım'da Amazon Prime'a geliyormuş.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 5354555657
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.