Ansızın aklıma gelen, 2006 yılında cumhurbaşkanı tarafından bir vatandaşa söylenmiş söz. Zamanında bu söze gereken tepki gösterilseydi belki de şu an bu durumda değildik. Sonrasında kendi ülkesinin vatandaşına çapulcu, sürtük, israil dölü, nankör, vatan haini, terörist ve şu an hatırlayamadığım birçok yakışıksız söz söylemiştir. İktidarlığının üzerinden 20 sene geçmesine ve ülkeyi tarihinin en büyük ekonomik sıkıntısı içerisine soksa da seçimleri kazanabilme olasılığı çok yüksektir. Bunun üzerine söylenecek başka bir söz yoktur. |
Ananı da al git!



-
-
Aklı başında bir muhalefet olsaydı bu olaya tepki verirdi.
Ama herşey bu adam yüzünden oldu.Seni CB yapacağız tuzağına düştü ve bu adamın koltuk aşkına ülke bu hale geldi.
-
Doğru
Devlet bahçeli gidip evinde oturması lazım
Rahmetli Erbakan ölene kadar koltuğunu bırakmadı
Kılıçdaroğlu 20 sene iktidarı alamadın mı bırak git
Vs vs
Artık adamların yaşı geçmiş kafa gitmiş ama o koltuğu bırakmıyor hakkaten 60 yaş üstü siyaset yasağı olmalı
Herşey Amerika oyunu diyen comarlar var mesela bak Biden ayakta uyuyor adam 79 yaşında lan ondan önce Trump vardı kelin ilacı olsa önce Kendi başına sürer değil mi?
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Koltuğunu bulmuş diyorsun yani. Allah uzun ömürler versin.
-
koltuk uğruna hem kendini hem ülkeyi yaktı.
ama koltuk umduğu koltuk olmadı...
ilkokul mezunu sümüklü adamlar ülkeyi ele geçirdi.
Türkiye AB üyesi olabilecekken,şimdi kadınları dahada mı kapatalım, lgbt lileri yakalım mı onları tartışıyor...
-
Bu adama ne olmuş böyle yahu? Gündem çok hızlı bazı şeyleri takip edemiyoruz.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Boş yapma. Küfür veya hakaret edeceksen bile kendine edersin. Tanımadığın bir anneyi işin içine katmazsın. Hatta kadın bile umurunda değil diyelim. Kendi annesini seven aynı karşılığı alacağını düşünüp böyle bir şey demez.
Senin gibi insanlar yüzünden, benim gibilerin bile ağzına yerleşiyor bu tip küfürler. Bazen çok kızıp benim de içimden geçiyor veya sesli olarak söylüyorum umarım kimsenin yüzüne karşı demem. Ha edeni de kınamam. Dediğim gibi bir anlık sinirle ağzından çıkmıştır. Fakat gelip burada senin gibi savunanı görünce sormak lazım, aynı karşılığı alacağını kestirebiliyorsun herhalde. Niye sevmiyorsun anneni?
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi denn.zent -- 7 Ekim 2022; 21:41:6 > -
Allah carpmis belasini bulmus
< Bu ileti Android uygulamasından atıldı > -
Ananıda al git denilen adamın psikiyatrik sıkıntısımı var diye yıllarca akıl hastanelerinde yatırıp pardon diye salıvermişler.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Sinirli ve Süratli -- 9 Ekim 2022; 16:31:14 >
< Bu ileti Android uygulamasından atıldı > -
Asil akil hastalari disarda geziyor…
< Bu ileti iOS uygulamasından atıldı > -
Tanik Haberyoutube
Ali Ekber ŞEN – Gamze ŞİMŞEK / MERSİN(TANIK HABER) Başbakan olduğu dönemde Recep Tayyip Erdoğan ile 11 Şubat 2006’da Mersin ziyareti sırasında yaşadığı diyalogla Türkiye gündemine oturan Mersinli çiftçi Mustafa Kemal Öncel, Tanık Haber’e konuştu. “Çiftçinin hali ne olacak, anamız ağladı” diyen, Erdoğan’ın ise, “Ananı da al git” yanıtı verdiği Öncel, geride kalan 15 yıllık sürede başına gelmeyenin kalmadığını, hakkında 10’u aşkın dava açıldığını bu konudaki hukuksal mücadelesinin ise sürdüğünü söyledi. Çiftçilerin o yıllardaki durumu ile bu günü karşılaştıran Öncel, “Çiftçi tam bitti” dedi. Mersin’deki limon bahçesinin masraflarını tek başına karşılayamadığı için yarı yarıya ortak verdiğini ve zor şarlar altında çiftçilik yaptığını anlatan Mustafa Kemal Öncel, “Benim hayatımı mahvettiler. O tartışmanın ardından ve Tayyip Erdoğan’ın bana hakaretlerinden sonra özür dilettirildim. Özür dilettirildiğim halde başıma gelmeyen kalmadı. Bir televizyon kanalında (Habertürk) canlı yayına bağlandığında ‘Onun anasının ellerinden öpüyorum’ dediğim halde başıma gelmeyen kalmadı, ekmeğimle oynadılar. İşçiyi ve tüccarı bahçeme göndermediler. AKP’nin yapmış olduğu şeyler bunlar. Sonra devlet bünyesinde vücut bulmuş AKP’liler yüzünden hayatım mahvoldu. Başkasının işlediği bir suçtan mütevellit adli tıplara gönderildim. Akıllı mı deli mi diye. Düzmece raporlarla siyasi bir karar bağlamında deli raporları verildi, tımarhanelere atıldım. Tımarhane sonrasında şizofren teşhisi konularak zorla taburcu ettiler. Her mahkeme ayrı ayrı gönderince, hakkımda birkaç defa dava açtılar başkalarının işlediği suçlardan açılan davalar bunlar” diye konuştu. "SAĞLAM RAPORLARI ALDIM" Sabıkasının olmadığı halde başkasının vatandaşlık numarası yazılarak onun sabıkalarının da kendisine yükletilmeye çalışıldığını öne süren Öncel, “Hakkımda 10’u geçen dava var. Bir davaya girdim mesela Cumhurbaşkanına hakaret suçundan. Davaya bakan hakime bana savunma hakkı vermedi. ‘Sus çık dışarı’ dedi. Kendi uydurmaca savunma yazdı. Bunu hiç unutamam. Hakaret etmediğim halde ‘Hakaret etti’ denilerekten dava açıldı, ceza verilecekti. O anda da adli tıp olayları devreye girdi. ‘Bu adam akıllı mı deli mi?’ düşüncesiyle rapora gönderildim. Birinde 32 gün, ikincisinde 3 gün yatırdılar. Üçüncü defa gittiğimde doktorun biri ‘Biz bu günaha imza atmayacağız’ dedi. Ve ben ilaç kullandırılmadım, tedavi edilip akıllı raporu verildi. Mahkeme inanmadı, bu kez İstanbul’daki hastanelere de gönderdiler. Oradan da sağlam raporu alınca, davalar ard arda açıldı. Halen hakaret davalarıyla ilgili davalar temyizde, kesinleşmedi” diye konuştu. "OK DÖNDÜ BENİ VURDU" 15 yıl önce çiftçinin durumunun bir hayli zor olduğunu, bu duruma dikkat çekmek için Erdoğan’a anlatmak istediğini vurgulayan çiftçi Öncel, o anı ise şöyle anlattı: “Ben çiftçiydim. 3 yıl malımızı satamadık. Yerlere döküldü. O kadar emek verdik masraflar ettik. Bunu gören yoktu ama ben o eylemden iki ay önce Tarım Bakanına Silifke'de bu durumları anlatmıştım. Ancak, Tarım Bakanı bunları devletteki hiyerarşik düzende liyakatin olmadığı bir yerde ulaştırmamış. Buraya geldiğinde artık sıkıntılar boğazıma kadar gelmişti. Zarar, zarar, zarar. ‘Bu çiftçinin hali ne olacak’ diye sordurduğumda hem kendimi hem bütün çiftçileri kapsayan bir söylemdi bu. Ama yalnızlık beni bu noktalara getirdi. Ben bir ok gönderdim, ‘hedef bulsun’ dedim. Ama ok döndü beni buldu.. Basamak yaptılar. Emniyet müdürü, vekil, savcı başsavcı oldu, bürokratlar böyle yaptı. Hala ben polisin gözünde hala potansiyel suçluyum. Erdoğan her Mersin’e geldiğine beni gözaltına alıyorlar. Artık bu kadar olamaz. Benim Erdoğan ile tartıştığım günden önce bir tek sabıkam yoktu. Ben müracaat da ettim, ‘Benim sicilimi temizleyin’ dedim. Ancak, yetkililer hala uyuyor.” “SENİNLE MAHŞERDE HESAPLAŞACAĞIZ” Mersinli çiftçi Mustafa Kemal Öncel, ‘Çıtayı yükseltti’ dediği Erdoğan’a şöyle seslendi: “Bana hakaretler yağdıran biri benim Cumhurbaşkanım değildir. Tayyip Erdoğan çıtayı yükseldi. Erişilmez yasalar çıkarttı. Büyük bir dokunulmazlık. Benim ona tek bir lafım var. Seninle ben mahşerde hesaplaşacağım Erdoğan. "ANNEM AKILLI RAPORUMU GÖREMEDEN ÖLDÜ" Yaşanan olaylar nedeniyle annesinin çok üzüldüğünü anlatırken son derece duygulanan ve gözyaşlarını güçlükle tuttuğu gözlenen çiftçi Mustafa Kemal Öncel bu konuda şöyle konuştu: “Annem okuma yazması olmayan bir insandı. Bana ilk lafı ‘oğlum karşında devlet var, aman dikkat et’ olmuştu. Neleri gördü ki bu lafı söyledi. Annem benim akıllı raporuma şahit olamadı. Biz bunu tahmin ediyorduk.”https://www.youtube.com/watch?v=_9WeTVcffXQ -
Açıkcası bence çok yanlıştı.. İnsanlar sevip sevmeyebilir.. Özgür yorum yapabilir.. Sen bir ülkeyi ve kendi insanını temsil ediyorsun. Büyüklerimiz dedelerimin dedeleri anlatırmış o zamanda yaşayan.. Mustafa Kemal çiftcinin esnafın derdini dinlemeye giderken bağırıranlar bile olurmuş oturup dinlermiş ne yapılcaksa yapılır o zaman ki imkanlarla yapılmazsa bile kendi maaşından verirmiş
-
Asıl sorun Muhalefet değil ülkedeki çoğunluğun bilimden gerçeklikten uzak olması, kılıçdaroğlu son derece kötü bir Muhalefet izliyor bu bir gerçek, ama ince gayet iyiydi ülkeyi hızla düzeltebilirdi projeleri politikası kusursuza yakındı ama yüzde 30 da kaldı, yani en iyi Muhalefet bile max yüzde 30 yapabildi, ülkenin çoğunluğu olaya tamamen fanatik bir şekilde bakıyor yani sen ne yaparsan yap o akp e oyu verecek, yani seçim boşuna yapılacak yine akp kazanacak çünkü ne yaşarsa yaşasın ne şikayet ederse etsin o sandığın başına geldiğinde millet korkacak aman dur daha kötü olur diye fanatikler zaten uçuyoruz sanıyor
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
10-12 seçim kaybeden Baykal mı yoksa Kılıçdaroğlu mu? Yine sorunu yanlış yerde arıyor birçok kişi
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi BullPoweR7 -- 9 Ekim 2022; 14:33:37 > -
Bir apartman düşün, 1 yıllık bir yönetici seçilecek, herkes oy kullanıyor ve bi yönetici seçiliyor, ancak bu yönetici topladığı bütün paraları çalıyor, apartmanı 10 liraya boyatacağına 100 liraya boyatıp boyacıyla parayı kırışıyor, herkese yalan söylüyor, karşı çıkana para yedirip yanına çekiyor vs., 1 yıl doluyor ve tekrar seçim yapılıyor, tekrar aday oluyor, adam kötü, hain, hırsız, yalancı vs. bunu herkes biliyor, bildiği halde tekrar bunu seçiyorlar, burada suçlu olan artık yönetici değil, apartman sakinleridir.
< Bu ileti iOS uygulamasından atıldı > -
Orada biraz da lafı yiyenin hadsizligi vardi.Erdogan birkaç defa dinle vs dedi adam sürekli bağırarak karşılık verdi.Ne olursa olsun karşındaki ülkenin seçilmiş basbakani.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
o zaman kimse hıyarı neden 30 liraya yiyoruz diye sormayacak...
-
Bu ülkede başkanlar, bakanlar halkına, işçisine neler demedi ki? İşini bilir diyen de var, bacaklarını kırın diyen de...
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ItsAtakan24 -- 10 Ekim 2022; 10:1:24 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Aklı başında bir muhalefet olsaydı bu olaya tepki verirdi. Ama herşey bu adam yüzünden oldu.Seni CB yapacağız tuzağına düştü ve bu adamın koltuk aşkına ülke bu hale geldi. ![]() ![]() |
koltuk uğruna hem kendini hem ülkeyi yaktı. ama koltuk umduğu koltuk olmadı... ilkokul mezunu sümüklü adamlar ülkeyi ele geçirdi. Türkiye AB üyesi olabilecekken,şimdi kadınları dahada mı kapatalım, lgbt lileri yakalım mı onları tartışıyor... |
Boş yapma. Küfür veya hakaret edeceksen bile kendine edersin. Tanımadığın bir anneyi işin içine katmazsın. Hatta kadın bile umurunda değil diyelim. Kendi annesini seven aynı karşılığı alacağını düşünüp böyle bir şey demez. Senin gibi insanlar yüzünden, benim gibilerin bile ağzına yerleşiyor bu tip küfürler. Bazen çok kızıp benim de içimden geçiyor veya sesli olarak söylüyorum umarım kimsenin yüzüne karşı demem. Ha edeni de kınamam. Dediğim gibi bir anlık sinirle ağzından çıkmıştır. Fakat gelip burada senin gibi savunanı görünce sormak lazım, aynı karşılığı alacağını kestirebiliyorsun herhalde. Niye sevmiyorsun anneni? |
Açıkcası bence çok yanlıştı.. İnsanlar sevip sevmeyebilir.. Özgür yorum yapabilir.. Sen bir ülkeyi ve kendi insanını temsil ediyorsun. Büyüklerimiz dedelerimin dedeleri anlatırmış o zamanda yaşayan.. Mustafa Kemal çiftcinin esnafın derdini dinlemeye giderken bağırıranlar bile olurmuş oturup dinlermiş ne yapılcaksa yapılır o zaman ki imkanlarla yapılmazsa bile kendi maaşından verirmiş |
Asil akil hastalari disarda geziyor…
|
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X