Şimdi Ara

Amac Yontemi Hakli Cikarir mi ?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
15
Cevap
2
Favori
312
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
2 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • 100 kisiyi kurtarmak icin bir masumu öldürmek ?

    Bir cocuk tecavuzcusunu yakalatmak icin sahte deliller kullanmak olusturmak ?

    Kendi halkinin refahi icin baska halklari somurmek ?

    Kendi cocugun yasasin diye baskasinin cocugunun son yiyecegini almak.

    Ilerde Taht kavgasinda binlerce sivil asker olmesin diye kundaktaki kardesini bogdurtmak.

    Vb...

    Kisacasi iyi bir amac kotu bir yolu aklar mi ? Dusunceleriniz neler ?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Periah -- 15 Kasım 2016; 23:59:59 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >



  • bursadan ankaraya gitmek istiyorsan bursadan ankaraya giden yollardan birisini kullanmak zorundasindir. her farkli yolun daha cabuk ulasma, daha rahat yolculuk gibi avantajlari yaninda, cok trafik, bozuk ve tehlikeli yol gibi dezavantajlari da vardir. Eger yollar seni ankaraya ulastiriyorsa ve istedigini veriyorsa ankaraya ulastiktan sonra hangi yolu kullandigin onemsizdir.

    bu nedenle ben her zaman olumlu sonuctan yana olmusumdur. eger sonuc iyi ise(gerci burada kime gore iyi sorusu devreye girer) istedigini veriyorsa hangi yoldan gittiginin onemi yoktur.

    ancak ankaraya ulasamadiysan yani kullandigin yol seni sonuca ulastirmadiysa olusan yeni durum senin sonunu da getirebilir.
  • Jeopol kullanıcısına yanıt
    Ankara'ya ulaşsan bile, o kadar kötü bir yolculuk geçirebilirsin ki, verdiğin bu güzergah/taşıt kararından hayatın boyunca pişmanlık da duyabilirsin. Yani amaca giden her yol mübah olmamalı.

    Devletler arasındaki "kendi halkı için, başkalarını ateşe atma" fikri çok tartışmaya açık, bu bize önceliğimizin ne olduğunu sorgulamamızı sağlar. Önce insan mıyız, önce Türk müyüz, önce müslüman mıyız... Çoğunluk "önce insanım" der elbette, ama işin içine siyaset girince sanırım öncelikler değişiyor.

    Ama bunun dışında elbette ki yeterli kanıt yoksa eğer, suçlu olduğu kesin olarak bilinen birisinin sahte delillerle içeriye atılmasına sesini çıkarmaz çoğu insan.
  • amaç ve yöntem konusunda yöntemden amaca doğru bir akışı gerçekleştirelim.

    yöntem adamı hırpalamak olsun. amacın belli olmadığı bu durumda hırpalanan kişinin itirazı mümkündür. dışarıdan bakıldığında zalimane bir tutumdur ve insanı irite eder.

    nedeni ne olursa olsun insan hırpalanmamalıdır bu insan haklarına aykırıdır gibi düşünceler neşet eder.

    hırpalanan kimse mesela öldürdüğü kişinin cesedini gösterince ne olur?

    hukukta yasak delil denen ve hükme esas alınması konusunda şüpheye yer bırakan bazı haller mevcut. ancak hukukun kendini varediş mekanizması adına bu durumu(yasak delili hükme esas) kabul eden düşüncelerde var. hukuk kendini gerçelleme adına insani olana yardım eder ve bu yardımı insani olandan alır.

    sonuç bakımından amacın ve yöntemin ortak paydası insani olma noktasında anlam kazanabilir.

    yöntem ne kadar şedit gözükse de amaç insani çözüm oldukça bu bir refleksmiş gibi algılanacaktır.

    tecavüz suçluları için hadım edelimden tutun da idama kadar düşünceler mevcut. bence kişisel anlamda yöntemin insani sonuçlarına bakmak lazım. bu sonuç insani midir diye düşünülmelidir?




  • devletler açısından mübahtır. toplulukların biraraya gelerek devleti oluşturması da zaten buna dayanır. herkesin refahına faydasına göre yasalar yapılır. biz halkın alt katmanlarını temsil edercesine böyle bir şeyin gerçekleşmesine gönlümüz razı olmaz, merhamet duygumuz kabarır, bunun ne derece bir gereklilik olduğunu olabileceğini algılayamayız.

    ondan dolayıdırki geçmişteki büyük yöneticiler, imparatorlar, önderler sağlam psikolojisi olan insanlardır. sıradan insanda travma yaratacak olaylara karşı direnç gösterirler.
    http://kortopsikoloji.com/dergi/onemli-bir-yasamsal-beceri-psikolojik-saglamlik




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi avcılarınavcısı -- 24 Kasım 2016; 21:55:53 >




  • kesinlikle hayır ancak örneklerdeki gibi bir durumda kalsam ne yaparım (amacıma uygun olanı)
    atıyorum depremde çöken bir binada 100 kişi diğerinde sadece arkadaşım olsun elbette arkadaşımı kurtarmayı tercih ederim

    ama sahte delil oluşturmak kardeşimi öldürmek vs tarzı şeyleri yapmam net yani.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi lawbreaker -- 9 Şubat 2017; 6:6:28 >
  • Kötü biri olacağıma, benim suç işlememem için,

    100 kişinin ölmesine,

    kendi çocuğumun ölmesine

    Eylemsiz kalarak izin vermem daha doğrudur.

    Aksi takdirde kötülük işlemeyeceğim bir çözüm bulmalıyım.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Ben ratku miladiçin annesinin olmesini böylece yaşattığı zulmun sona edeceğini soylesem mantıklı da olsa sırf bu adamın değil butun savaş suçlularının anneleri ya da babaları için bunu istemediğim surece bu makul bir çözüm olamaz. Sırf ratku bu işi yapmadı. Bu açıdan bu işi planlayan bir zihni aramam lazım ve onun ebeveynlerinden birinin ya da ikisinin olumunu istemem lazım.



    Bu durum da doğru olsun. Peki sonradan bana her zararı dokunan kişi için de bunu istemeyeceğim ne malum?



    Bu sorun şunu ortaya koyar. Ben dünyada yaşarken asgari zarar görme olçutunu kabul etmek zorundayım. Ha bu insani olçutlerde olmalıdır o ayrı.



    Demek ki bu açıdan duşunuşte asgari olarak kabul edilen zararlar neler olabilir insanların fikir birlikteliğine vardığı zarar olarak addedilemeyecek haller nelerdir sorunu netleşmelidir.



    Buyuk adamlar farklı bakarlar demek onlar ekmeği buğdayken yer suyu denizden içer demek olmasa gerek.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Cillop gibi de konu valla hayran kaldım neden tutmamış lanet olsun.
  • Çıkarmaz çünkü birincil amaç ikincil amaçtan önemsiz olabilir hatta ters düşebilir



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Zodion -- 10 Şubat 2017; 22:31:12 >
  • Eğer amacın gerçekten birçok kişiye yararı dokunacak bir amaç ise evet,
    Haklı çıkarır.
    Ama her büyük amacın yararının dokunacağı büyük bir kitle vardır.

    Yani bu söz için biraz 'züğürt tesellisi' diyebiliriz.

    Bu arada Niccolò Machiavelli reise saygımız sonsuzdur...
  • Çok zor bir soru bu. Ama yine de çıkarmaz tarafı daha doğru geliyor. Herkes kendi iyi gördüğü amaç için kötü yolları uygun görmeye başlarsa ne olur?

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • çıkarır.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • aslında haklı haksız yoktur. sezen aksunun dediği gibi masum değiliz hiçbirimiz. tarihte sebep sonuç vardır.
  • Bu yöntemin ne kadar ileri gidebileceğine, amacın ne kadar büyük ve buna değer olduğuna ve daha sayısı hesaplanamayacak kadar çok değişkene bağlı olarak değişir. Bunu her amaç ve amaca giden yöntem için genelleyemeyiz. Amaç ve yöntemler işte sayısız değişkeni doğuruyor. O yüzden bunun genel bir formülü yok. İnisiyatife kalıyor olay. Genel olarak formül yok dedik o yüzden sorularını sırasıyla cevaplayayım.

    quote:

    100 kisiyi kurtarmak icin bir masumu öldürmek ?

    Eğer 100 kişi içerisinden en az 2 kişi masumsa o 100 kişiyi kurtarmak için bir masumu feda ederim. Ama işte burada zibilyon tane değişken giriyor. 100 kişiden 2'si masum ve geri kalanı azılı suçluysa muhtemelen o 100 kişiyi umursamam ama o 100'lüden istediğimi -örneğin sadece masum olduğunu bildiklerimi- kurtarma imkanım varsa ve bu sayı en az 2 ise 1 kişiyi feda edebilirim. Ama soğukkanlı biri değilsem bunu yapamayabilirim. Ama soğukkanlı biri olmadığım halde 100 masumu kurtarma imkanım varsa da bir hışımla bunu halletmeye çalışabilirim. Fakat öfke dolu, umutsuz biriysem veya bu ruh halimdeyken bana böyle bir seçenek gelse 100 kişiyi çok kolay harcayabilirim veya dünya nüfusunu çok bulur ölseler de olur diyebilirim. Ama sorun 100 masumu kurtarmak için 1 masumu öldürürsün şeklinde basit ve sade ise evet 1 kişiyi öldürürüm evet.

    quote:

    Bir cocuk tecavuzcusunu yakalatmak icin sahte deliller kullanmak olusturmak ?


    Çocuk tecavüzcüsünün suçu kesinse ve hiçbir şekilde kanıtlanamıyorsa evet sahte deliller ortaya çıkarma imkanım varsa bunu yapardım. Tartışmasız. Sonuçta cezasız kalsa bu adaletsizlik olacaktı. Biri yasal boşluklardan hapisten yırtıyorsa ben de o boşluklardan onu kodese geri sokarım.

    quote:

    Kendi halkinin refahi icin baska halklari somurmek ?


    Kendi halkımın refahı için daha temiz yöntemler varsa onlara yönelirim. Teknoloji, bilim, tıp gibi alanlarda zirveye oynamaya çalışırım. Bu refahı büyük miktarda barışçıl ve temiz olarak sağlayacaktır. Böyle bir hak tanınmıyorsa bu şıkkı eliyorsak bu da duruma bağlı bir şey. Her ülke veya ülkelerin büyük çoğunluğu bunu yapıyor ve kazanıyorsa kendi ülkem bunu yapmadığı için kazanamıyor bir de üstüne kaybediyorsa ben de sömürürüm.

    quote:

    Kendi cocugun yasasin diye baskasinin cocugunun son yiyecegini almak.


    İşte bu çok zor bir soru ve çok düz. Bunda da bir yığın değişken var. Yiyeceğin miktarı ne, onu yemediği veya az yediği zaman ölecek mi? İlla bir çocuğun yiyeceğini mi çalmak gerekiyor? Başka bir yetişkinin, domuz gibi yemiş ama sıçmamış birinin yiyeceğini çalma imkanımız ya da en azından yemese de ölmeyecek olan bir yetişkinin yiyeceğini aşırma imkanımız yok mu? Başkasının yiyeceğinin tamamını değil bir kısmını alırım. Önce daha temiz, daha az zararlı yollar denerim. Hiçbiri yok, ya o çocuk ya senin çocuğun dersen, herhalde gen bencildir diyerek kendi çocuğumun yaşamasını tercih ederim, yani çalarım sanırım.

    quote:

    Ilerde Taht kavgasinda binlerce sivil asker olmesin diye kundaktaki kardesini bogdurtmak.


    Yine daha temiz, daha az zararlı yolların peşine düşerim. Buradaki sorunun kaynağını yok edersen böyle bir sorun oluşmaz. İlk erkek çocuktan sonra çocuk yapmayacaksın, böylece taht kavgası olmayacak. Yok eğer spermlerini tutamadıysan da sonraki erkek çocuğunu kimse görmeden bir şekilde bir ailenin kapısın önüne filan bırakırdım. Kimse görmezse kimse de bilmez, sıradan bir evlat olarak yetişir, kimsenin ölmesine de gerek kalmazdı. Yok bu sorunun dışına çıkamazsın ya boğduracaksın ya da taht kavgasına eyvallah çekeceksin dersen, kundaktaki kardeşi boğdurturdum sanırım. Binlerce suçsuz günahsız insan niye ölsün ki. Ama bu sorunun dışına biraz çıkabilirsek yani oğulların taht kavgasına girişeceğini kesin olarak bilmiyorsak yani bu kavga kesin olarak olmayacaksa kundaktaki bebeği boğdurtmayıp tüm oğullarımı birbiriyle uyumlu, birbirini kollayacak, birbirine destek çıkacak büyütürdüm. Riski dibe çekmek için oğullarımdan biri aşırı özgüven sahibi ve baskınsa onu o şekilde yönlendirir diğerini de ona rakip olmayacak şekilde çekimser ve pasif yetiştirirdim. Tam bir anahtar-kilit ikilisi olacağından bu riski dibe çekerim, bir de birbirlerini sevip sayacak, destek çıkacak, en azından birbirlerine düşman olmayacak dışarıdaki fitne fesatlara kulak asmayacakları şekilde onları eğitirdim. Hatta yaşanmış olan taht kavgaları örneklerini ve bunların neler yüzünden olduğunu, sonuçlarının ne olduğunu anlatırdım. Bu da sorunun dışına çıkmaktan sayılıyorsa sorunun cevabını zaten paragrafın ortalarında vermiş bulundum.

    Genel bir formül yok, şartlara göre değişiyor yani.

    Konu güzelmiş, hoşuma gitti.




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.