Şimdi Ara

Alternatör hakkında?

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
17
Cevap
0
Favori
461
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Selamlar arkadaşlar, basit bir sorum var. Bir hidroelektrik santralinin alternatörünü düşünelim. Genellikle rotor sabit ve stator dönüyor.
    Şimdi de rotor ve statoru farklı yönlerde (biri saat yönünde biri saat yönünün tersine) döndürerek kutuplar arası kat edilen mesafeyi azaltalım. Teorikte daha fazla elektrik elde ediyoruz. Fakat gelen suyun karşılaştığı engeller artıyor. Yani türbin artık daha zor dönüyor. Bunu göz önünde bulundurarak ve su miktarı sabit tutularak rotor ve statoru tersi yönlere döndürürsek enerji çıkışı aynı mı olur yoksa artar mı?



  • ChiefOfficer kullanıcısına yanıt
    Gelen suyun miktarı değişmediği sürece ondan üretilebilecek elektrik miktarı da değişmez.

    Rotor veya Stator relatif olarak birbirlerine göre ne hızda dönüyorlarsa dönsünler bu jeneratörden üretilen elektrik kullanılmaya başlandığı anda jeneratörden o an ne kadar elektrik çekiliniyorsa o derecede kendiliğinden jeneratör milinin tersine negatif tork yani burkma kuvveti ortaya çıkar.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Buzz Lightyear

    Gelen suyun miktarı değişmediği sürece ondan üretilebilecek elektrik miktarı da değişmez.

    Rotor veya Stator relatif olarak birbirlerine göre ne hızda dönüyorlarsa dönsünler bu jeneratörden üretilen elektrik kullanılmaya başlandığı anda jeneratörden o an ne kadar elektrik çekiliniyorsa o derecede kendiliğinden jeneratör milinin tersine negatif tork yani burkma kuvveti ortaya çıkar.

    Hocam şu kısmı biraz daha açıklayabilir misiniz?

    "jeneratörden o an ne kadar elektrik çekiliniyorsa o derecede kendiliğinden jeneratör milinin tersine negatif tork yani burkma kuvveti ortaya çıkar."
  • ChiefOfficer kullanıcısına yanıt
    Jeneratörden o an 100 Watt elektrik çekiliniyorsa jeneratörün milinde de 100 Watt (hatta sürtünmeyi de hesaba katarsak 100 Wattdan biraz daha fazla) dönme ekseninin tersine mekanik kuvvet ortaya çıkar.

    Şöyle tarif edeyim:

    Bir alternatörü al ama herhangi bir yüke bağlı olmasın bu alternatörün milini elinle çok kolay döndürebildiğini farkedeceksin.

    Ancak ne varki alternatörün kutuplarını herhangi bir iş yapması için mesela bir ampulu yakmak için ampule bağladığında bu sefer milinin o kadar kolay döndürülemediğini daha çok sana direnç gösterdiğini farkedeceksin.

    Böyle birşeyden bahsediyordum.

    Bu nerden ortaya çıktığı belli olmayan direnc 'Endüksüyon' yüzüden ortaya çıkmakta bu arada. Yani alternatörün milindeki rulmanlarda falan gerçekleşen mekanik sürtünme direnci değil bu. Elektromanyetik endüksüyon kuvveti dense yeridir.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: ChiefOfficer

    Selamlar arkadaşlar, basit bir sorum var. Bir hidroelektrik santralinin alternatörünü düşünelim. Genellikle rotor sabit ve stator dönüyor.
    Şimdi de rotor ve statoru farklı yönlerde (biri saat yönünde biri saat yönünün tersine) döndürerek kutuplar arası kat edilen mesafeyi azaltalım. Teorikte daha fazla elektrik elde ediyoruz. Fakat gelen suyun karşılaştığı engeller artıyor. Yani türbin artık daha zor dönüyor. Bunu göz önünde bulundurarak ve su miktarı sabit tutularak rotor ve statoru tersi yönlere döndürürsek enerji çıkışı aynı mı olur yoksa artar mı?


    Merhaba,önce bir düzeltme ile başlayacağım.Stator demek sargısı sarılmış nüve-bobin bütünü demektir.Bu sebeple alternatörlerde rotor hareketli stator sabit kalır.Statoru hareketli olan modellerde illa fırça olmak zorundadır.

    Evet,bir alternatörün verimini etkileyen en büyük faktör rulman vb. kayıpları değil bobin sargı teli iç direncidir.Daha açıkçası;Bakırın yada gümüşün öz iletkenliğinin belirli bir sınırı olması,bizlerin yaptığı(yani sizinde tersine dönen rotor stator düşüncesi gibi)bütün cambazlığı boşa çıkarıyor.

    Gerilim elde etme tekniğinde iletken tel uzunluğu baş etkenlerdendir.yani tel uzadıkça elde edilen gerilim lineer artar.İşte lineer artan diğer bir etken ise iletken telin iç direncidir.

    Ez cümle,tel uzunluğu arttıkça iç direnci artmayan bir maden ismi söyleyin ben hemen sonsuz enerji çalışmalarına başlarım.Benim bildiğim;iç direnci sıfıra düşüren teknik; iletken tel ısısını -(eksi)260 dereceye düşürmek gerekiyormuş.Bu derece de zaten ne rulman çalışır ne rotor.Tabi bu dereceye düşürmek için harcanan enerjiyi hesapladığımızda % 70-80 verimli bir alternatörü mumla ararız.Kolay gelsin.




  • malisert32 kullanıcısına yanıt
    Telin direnci sıfır olursa makinenin verimi %100 olur sadece. Halbuki sonsuz enerjiye sahip olmak için bir makinenin %100'den de daha fazla bir verime sahip olması gerekiyor.

    Burda 'endüksüyon' ile bahsedilen konu telin direncinden ziyade alternatörden enerji çekilmeye başlandığında kendiliğinden ortaya çıkan bir mekanik kuvvettir.

    Yani alternatörden elektrik çekilmeye başlandığı vakit, alternatörün sarımlarında ters yönde "Endüksüyon akımları" oluşmaya başlar. Bu oluşan endüksüyon akımı fizikteki "Kuvvet = Yük x Voltaj X Tesla" formülüne göre alternatörün bobin sargılarında alternatörün döndüğü yönün ters yönünde ortaya çıkan bir "mekanik kuvvet" olarak kendini belli eder.

    Formülü açıklarsak:
    Kuvvet: Birimi Newton olan mekanik doğrusal itme veya çekme kuvveti
    Yük: Birimi "Coulomb" olan tek bir elektronun sahip olduğu elektrik yükü. (motor içersindeki sargılarda hareket eden tüm elektronların miktarı ile çarpılması lazım)
    Voltaj: Birimi tabiyatıyle "Volt" olan, telde oluşan endüksüyon akımının voltajı.
    X Tesla: Birimi tabiyatıyle Tesla olan her bir elektronun maruz kaldığı manyetik alan şiddeti. Ortaya çıkan kuvvetin yönünü bildirmesi açısından matematikte "cross product" yapılarak hesaplanılır.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Buzz Lightyear -- 9 Şubat 2016; 22:29:07 >




  • Buzz Lightyear B kullanıcısına yanıt
    Hocam bilgisizliğimi mâzur görün. Mile karşı çıkan bu kuvvet mile etki ederek verimsizliğe neden olmaz mı? Yani benim anlattığım konuyu geçelim, o zaman en basit alternatörde bile enerji elde edilemezdi? Peki bu kuvvetin mili yavaşlatmamasının/durdurmamasının nedeni nedir?
  • ChiefOfficer kullanıcısına yanıt
    Mile karşı kendiliğinden ortaya çıkan kuvvetin miktarı tabiyatıyle alternatörden çekmeye çalıştığın enerjiyle orantılıdır.

    Eğer mesela sen alternatörden 100 Watt elekrik çekmeye çalışırken ona en fazla 80 Wattlık mekanik enerji sağlayabiliyorsan, alternatörün dönme hızı düşer ve belirli bir devirde sabitlenir bu nispeten düşük devirde de sana en fazla 80 wattlık enerji verebilir. Kısaca buna benzer bir hadise yaşanır yani.

    Bu endüksüyon hadisesini en iyi aslında matematiksel olarak diferansiyel denklemler açıklar. (Ama onda da çok uzun süre oldu hep unuttum bildiklerimi)
  • Buzz Lightyear B kullanıcısına yanıt
    Hocam yani şunu söyleyebilir miyiz; alternatörden 100 Wattlık enerji çekmeye çalışıyoruz ama 80 Wattlık bir mekanik enerji sağlıyoruz. Alternatör de bizim verdiğimiz mekanik enerji kadar enerji vereceğinden geriye kalan(almaya çalıştığımız) 20 Watt endüksiyon tarafından etkisiz kılınıyor.

    Aradaki bağlantıyı bu şekilde kurabildim, umarım doğrudur.
  • malisert32 kullanıcısına yanıt
    Hocam hidroelektrik santrallerin üzerinden gittiğim için öyle demiştim. Bu tür santrallere Stator dönen parça oluyormuş genelde.

    Okuldaki makine hocam da telin iletkenliğinden ve direncinden bahsetmişti. Sayenizde hatırladım :), teşekkürler.
  • ChiefOfficer kullanıcısına yanıt
    Aşağı yukarı doğru.

    100 Watt çekiliyorsa alternatörde de aynı Newton mekaniğinin "Etki-Tepki" prensibi gibi 100 wattlık endüksüyon "tepkisi" oluşuyor.
    Ve biz bu gereken miktarda enerjinin en fazla 80 wattlık kısmını karşılayabildiğimiz için bunun yüzünden de alternatörün devri illa da biraz daha düşük devirde olmak zorunda oluyor. Gücümüz yetmiyor yani onu gereken devirde çevirmeye.

    (Burda bir parantez açayım: Ancak tabii bunlar unutmayalım mekanik sürtünmeyi ve tel direncinden dolayı ortaya çıkan ısı kayıplarını hesaba katmadan, yani kayıpların SIFIR olduğu İDEAL durumlar içindir. Yoksa kayıpları da işin içine katarsak bir alternatörden eğer 100 watt elektrik elde etmek istiyorsak, kayıpları da göz önünde bulundurarak onu illa ki 100 Watt'dan daha fazla bir mekanik enerjiyle besleyebilmemiz lazım. Mesela atıyorum 120 Watt gibi...)




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Buzz Lightyear

    Telin direnci sıfır olursa makinenin verimi %100 olur sadece. Halbuki sonsuz enerjiye sahip olmak için bir makinenin %100'den de daha fazla bir verime sahip olması gerekiyor.

    Burda 'endüksüyon' ile bahsedilen konu telin direncinden ziyade alternatörden enerji çekilmeye başlandığında kendiliğinden ortaya çıkan bir mekanik kuvvettir.

    Yani alternatörden elektrik çekilmeye başlandığı vakit, alternatörün sarımlarında ters yönde "Endüksüyon akımları" oluşmaya başlar. Bu oluşan endüksüyon akımı fizikteki "Kuvvet = Yük x Voltaj X Tesla" formülüne göre alternatörün bobin sargılarında alternatörün döndüğü yönün ters yönünde ortaya çıkan bir "mekanik kuvvet" olarak kendini belli eder.

    Formülü açıklarsak:
    Kuvvet: Birimi Newton olan mekanik doğrusal itme veya çekme kuvveti
    Yük: Birimi "Coulomb" olan tek bir elektronun sahip olduğu elektrik yükü. (motor içersindeki sargılarda hareket eden tüm elektronların miktarı ile çarpılması lazım)
    Voltaj: Birimi tabiyatıyle "Volt" olan, telde oluşan endüksüyon akımının voltajı.
    X Tesla: Birimi tabiyatıyle Tesla olan her bir elektronun maruz kaldığı manyetik alan şiddeti. Ortaya çıkan kuvvetin yönünü bildirmesi açısından matematikte "cross product" yapılarak hesaplanılır.

    Telin direnci haricindeki bütün problemleri giderdim ben.Direnç konusunu geçemiyorum.Çalışmalarımda manyetik akı,rulman verimi aktarma organları verimi kullanılan devreye göre voltaj uygunluğu hepsi tamam.Yüksek frekanslı metal alaşım nüve,,nüve-manyetik akı ilişkilendirme vb. hepsi no problem.Ama iç direnç konusu imkânsız geçilmiyor,yada ben geçemedim.% 84 verim aldım böyle kaldı.

    Bahsettiğiniz ortaya çıkan mekanik kuvvet çekilen akıma göre artar sebebi elektron akışının zorlama etkisinden.Ben bunu defalarca test ettim.




  • malisert32 kullanıcısına yanıt
    Yok bu benim bahsettiğim 'endüksüyon' hadisesi 4 denklemden müteşekkil olan Elektromanyetik Teori'deki 3 numaralı denklem olan 'Maxwell-Faraday Denklemi'nden gelen bir hadise. Denklem kısaca Elektrik alan ve manyetizma arasındaki koparılamaz bağdan bahsediyor. Bu matematiksel ilişkilerden telde ilerleyen elektronun maruz kaldığı tel direnci ilişkisi çıkmaz. O biraz daha farklı birşey.
    Benim bahsetmek istediğim şey şu: Telin direnci SIFIR OLSA DAHİ bu endüksüyon fenomeninin ortaya çıkarttığı mekanik kuvvet etkisinden kaçış söz konusu değil. Aslında ben demiyorum bunu Elektromanyetik Teori diyor.

    Dediğim gibi mekanik kayıplar ve tel direnci sıfır olsa bile herhangi bir alternatörün verimi en fazla %100 olur.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Buzz Lightyear

    Aşağı yukarı doğru.

    100 Watt çekiliyorsa alternatörde de aynı Newton mekaniğinin "Etki-Tepki" prensibi gibi 100 wattlık endüksüyon "tepkisi" oluşuyor.
    Ve biz bu gereken miktarda enerjinin en fazla 80 wattlık kısmını karşılayabildiğimiz için bunun yüzünden de alternatörün devri illa da biraz daha düşük devirde olmak zorunda oluyor. Gücümüz yetmiyor yani onu gereken devirde çevirmeye.

    (Burda bir parantez açayım: Ancak tabii bunlar unutmayalım mekanik sürtünmeyi ve tel direncinden dolayı ortaya çıkan ısı kayıplarını hesaba katmadan, yani kayıpların SIFIR olduğu İDEAL durumlar içindir. Yoksa kayıpları da işin içine katarsak bir alternatörden eğer 100 watt elektrik elde etmek istiyorsak, kayıpları da göz önünde bulundurarak onu illa ki 100 Watt'dan daha fazla bir mekanik enerjiyle besleyebilmemiz lazım. Mesela atıyorum 120 Watt gibi...)
    Aydınlattığınız için teşekkür ederim hocam, son birkaç gündür bunu düşünüyordum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ChiefOfficer -- 9 Şubat 2016; 23:34:56 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Buzz Lightyear

    Yok bu benim bahsettiğim 'endüksüyon' hadisesi 4 denklemden müteşekkil olan Elektromanyetik Teori'deki 3 numaralı denklem olan 'Maxwell-Faraday Denklemi'nden gelen bir hadise. Denklem kısaca Elektrik alan ve manyetizma arasındaki koparılamaz bağdan bahsediyor. Bu matematiksel ilişkilerden telde ilerleyen elektronun maruz kaldığı tel direnci ilişkisi çıkmaz. O biraz daha farklı birşey.
    Benim bahsetmek istediğim şey şu: Telin direnci SIFIR OLSA DAHİ bu endüksüyon fenomeninin ortaya çıkarttığı mekanik kuvvet etkisinden kaçış söz konusu değil. Aslında ben demiyorum bunu Elektromanyetik Teori diyor.

    Dediğim gibi mekanik kayıplar ve tel direnci sıfır olsa bile herhangi bir alternatörün verimi en fazla %100 olur.


    Demek istediğinizi anladım.Yani sizin demek istediğinizin tersini de ben anlatayım ki,sizi anladığımı anlatmış olayım.
    Sabit mık.lı bir alternatörde ilk kalkış anındaki manyetik akı-nüve çekiminden dolayı bir zorlama olması hadisesi.Bu zorlama düşük devirlerde de titreşim hissetirmesi.Aynen bunun tersini demek istiyorsunuz.Gerilim elde edilip yük karşısında sargının manyetik akı oluşturmasından bahsediyoruz yani.
    Düzeltme=Namı diğer ters EMK'dan bahsediyorsunuz diye anlıyorum.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi malisert32 -- 9 Şubat 2016; 23:43:11 >




  • malisert32 kullanıcısına yanıt
    Evet kesinlikle.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Buzz Lightyear

    Evet kesinlikle.

    Ters EMK konusunu netleştirdiğimize göre devam edelim o zaman;
    İşte bahse konu ters emk alternatörlerde büyük sorunlar teşkil etmez.Tel iç direnci yanında şurup gibi kalır deyim yerindeyse.İşte diyelim ki iç direnci sıfır olan uzunluğu 30-32mt. 1,5mm çaplı bir telimiz olsun.Bu ters emk'dan sonra fazladan enerji almak yani 100 verip 110-120 almak içten bile değildir.Alınır yani.Ters emk varsa manyetik akısı çok yüksek mıknatıs var bu fazlalık manyetik akı ters emk'yı fazlasıyla telafi ediyor.

    Vel hasıl;iletkende iç direnç diyorum.Son teknik ve bulgularla bakırın 58 gümüşün 60 olan öz iletkenlik sabit sayısı fıtraten takdir edildiğinden bize düşen de sadece eyvallah etmektir,,amenna demektir.




  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.