AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı: A'dan Z'ye yeni bir anayasa yapma arzumuzu

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, A'dan Z'ye yeni bir anayasanın Türkiye'de siyaset kurumunun hep gündeminde olduğunu, özellikle de partisinin kurulduğu günden bu yana yeni bir anayasa yapma arzusunu her platformda dile getirdiğini ifade etti.

Yazıcı, "Bu sırf bir arzu değil, bu bir gerekliliktir. Çünkü anayasa yapmak milletin hakkıdır." dedi.

www.aa.com.tr

AK Parti yeni anayasa çalıştayı düzenleyecek

https://www.aa.com.tr/tr/politika/ak-parti-yeni-anayasa-calistayi-duzenleyecek/3307580

Anayasaya uymak ya da uymamak umurlarında değil ki...Amaç 'milletin çeşitliliğini' (!) garanti altına alacak yeni bir anayasa yapmak ve üstelik bunu Türk milletine onaylatmak.

Ve bunu vatan,millet söylemleri ile yapmayı deneyecekler.

Dünya üzerinde hiçbir millet gösteremezsiniz ki egemenlik gücünü kendi elleriyle yok edilmesine destek versin.Hem de bu desteği 'milliyetçi' söylemlerle versin.

Ayrıca 1961 Anayasası Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en demokratik ve en çoğulculuğu benimseyen ilk ve tek anayasasıdır.Hatta bu anayasa o kadar özgürlükçüydü ki 1971 muhtırası ile özgürlüklerin bir kısmı geri alınmış ya da zayıflatılmış ve en sonunda 1983 Anayasası ile tamamen ortadan kaldırılmıştır.

Ve 1983 Anayasasıda bugünkü Türkiye'yi yaratmıştır.

Gerçi hoş 1983 Anayasası değiştirile değiştirile geriye 'orjinal' 1983 Anayasasından birşey kalmadı.

Ama amaç söylediğim gibi 'milletin çeşitliliğini' (!) garanti altına alacak bir anayasa yapmak.Üstelik bu anayasanın örnek alındığı metin bugün dahi anayasa olup olmadığı tartışma konusu olan ve Milli Mücadele koşulları altında yazılan 1921 Anayasası...Bu anayasayı referans alanlarak yeni bir anayasa yapılmasını isteyenlerde PKK ele başısı Apo ile DEM...

Bunların görüşleriyle hazırlanacak yeni anayasayı varın siz düşünün...

Milletin gündemi farklı ve önceliği ekonomi ve sığınmacılar. Ülkede istediğiniz gibi at koşturuyorsunuz ve derdiniz uymadığınız anayasa mı !

"Esnek pazarlık" yöntemi bakımından ellerini fazla açık etmemeye mecburlar.

Kendi hedeflerine hangi partinin/partilerin daha fazla destek vereceğini bilmedikçe, böyle derinden gitmek zorundalar.

Tabii o partilerin gönlünü hoş etmek için verecekleri tavizleri de buna göre belirleyecekler.

Örneğin;

* Alacakları destek karşılığında DEM Parti'ye eyalet (veya benzeri bir sistem) tavizi verecek olsalar...

* YRP ve HÜDAPAR'a laikliği tümden kaldırma konusunda yeşil ışık yakacak olsalar...

* MHP'ye Osmanlıcılık ve kamu kurumlarında daha fazla kadrolaşma şeklinde elma şekeri uzatacak olsalar...

vs. vs.

Bunların hepsi bir arada olabilir mi?

Hangisi hangisine feda edilebilir?

Kendi alacakları, vereceklerine değer mi?

Kafalarında 40 tilki dolaştıracaklar, kırkının da kuyruğu birbirine değmeyecek...

Böyle sinsice kotarılması gereken bir iş, şeffaf ve samimi bir şekilde yürütülür mü hiç?..

Haklısınız diyesim var ama...

Onlar mı anayasaya uymuş olacak, yoksa anayasa mı onlara uymuş olacak gibi matrak bir soruyu da beraberinde getiriyor bu durum...

İşin mizahi yönü bir tarafa...

Keyfîlik ve "yasa-kural benim" anlayışı ruhlarına ve genlerine o kadar işlemiş ki, çok kısa süre sonra kendi yaptıkları anayasadan bile memnun kalmazlar. (Şu anda, kendi değiştirdikleri maddelerden hoşnutsuzluk belirtmiyorlar mı?)

Yalnızca tavır anlamında keyfîlik değil; hiçbir şeyi uzun vadeli ve satranç mantığıyla düşünmedikleri için, bugün ak dediklerine yarın kara deme lüksleri olsun isterler hep.

Yani, aslında gönüllerinde olan, ülkeyi bir Ortadoğu şeyhliği gibi yönetebilmek.

Yeni anayasa dediği şey Türkiyeli kavramını getirmek ve Türkçülüğü komple öldürmek sonrasında Osmanlı gibi büyük çöküş gümbür gümbür gelecek ki şuan bile çöküşe doğru gidiliyor.

Aynen öyle. Bunlar "biz 1961 yasasına benzer bir şey yapıyoruz" o zaman oturulur, konuşulur. Ama dediğim gibi şu anda bile işine gelmeyince anayasayı yok sayan bir zihniyet bunu yapmaz. Normalde anayasaya bilerek uymama, onu yok sayma çok büyük bir suç.

El atmışken cb için seçim dönemi sınırını da kaldıracaklarmıymış?

AKP'nin "rejimi değiştirme/dönüştürme" hedefi hep vardı, bir an bile olsun bundan vazgeçmediler.

Liboşları ve dönek solcuları, "vesayet rejiminden kurtulacağız, ileri demokrasiye geçiyoruz, AB'ye gireceğiz" masallarıyla uyutup, YETMEZ AMA EVET'çi yaptıkları dönem geride kaldı. Artık onlara ihtiyaçları yok. Zaten o kesimin bir bölümü "kullanışlı aptallarmışız" diyerek güya günah çıkardı, kirli sicilini kendince akladı. Bir bölümü, olanca yüzsüzlüğü ile buna bile tenezzül etmedi.

Geldiğimiz nokta ne mi?

* Rejimin de omurgasını oluşturan Anayasa'nın ilk 4 maddesi kâğıt üzerinde duruyor olsa da, "fiilî dönüşüm" yoluyla önemli ölçüde aşındırıldı. 

* Kuvvetler ayrılığı ilkesi ortadan kaldırıldı, Meclis işlevsiz hâle getirildi (üst iradenin emirleri doğrultusunda; kaldır parmak - indir parmak).

* "Yürütme ile uyumlu yargı" gibi bir garabet hâkim kılındı.

* Laiklik paspas edilip çiğnendi.

* Parti devletini inşa etmeye yönelik her şey uygulandı.

Ne var ki, bitirici vuruşu yapmaya niyetlendikleri an, (tüm kadrolaşma çabalarına rağmen) TSK ve Emniyet'in bir blok hâlinde kendileriyle paralel tutum alacaklarından emin olamamak gibi bir tedirginlikleri var. İşte Anayasa'yı bu yüzden değiştirip, her şeyi yasal kılıfına uydurmak istiyorlar.

"Davamız" diye ağızlarında geveledikleri şeyin ne olduğunu zannediyordunuz?

Osmanlı'yı diriltme, hilafeti geri getirme hedeflerini açık açık söyleselerdi, iktidarda kalıp "rejimi fiilen dönüştürme" şanslarını yitirmiş olacaklardı.

Zaten bu zihniyetin demokrasiyi bir araç olarak gördüğünü, "istenilen durağa gelindiğinde inilecek bir tramvaya" benzettiğini bilmiyor muyduk?

Seçimle iktidarda kalma şanslarının azaldığını gördükçe, "seçim dışı yollarla" veya katakulli uygulayıp, seçilmeme olasılığını sıfırlayacak yöntemlerle hedeflerine yürümek isteyecekler. Tabii başarılı olurlarsa, bir noktadan sonra göstermelik seçime bile ihtiyaçları kalmayacak.

İşin özü budur.

Ve... Bu iktidarın, ülkedeki yasal silahlı güçlerden bile daha "apoletli" olduğu gerçeğini düşünürsek, "sivil anayasa" gibi söylemler olsa olsa kara mizahtan ibarettir.

Halkın umurunda bile değil anayasa daha çok sizin godomanlar ilgileniyor gibi.

Hele bu ekonomiyle referanduma gitseniz %70+ hayır çıkar.

3 maddelik bir Anayasa var zaten ortada.

1-Reis daima haklıdır.

2-Her zaman ne derse o yapılır.

3- İkinci maddenin uygulanma imkanı bulunmadığı durumlarda 1. maddeye göre işlem yapılır.

Yıktın ülkeyi eyledin viran,

Varayım sahibine haber vereyim heman!?

Tek adam sistemleri tıkandı. Parlementer sisteme -belki kısmen- geri dönüp, İmamoğlu'nun CBliğini sineye çekip meclisi tıkamak gayeleri. Olası gayelerden biri diyeyim.

Emekliler istemiyor. Yandaş tüccarlar, iş insanları istemiyor. İhracatçı istemiyor. Eh, bir Ali Cengiz Oyunu zamanı gelmiş demek ki.