04 Nisan 2017 - Hayatım ciddi Tehlikede! (Ss'li) Her an öldürülebilirim (42. sayfa)

quote:

Orijinalden alıntı: Theologist

quote: Orijinalden alıntı: TMoE Hocam öncelikle geçmiş olsun ama sen de arandın biraz şimdi :) Önceki tembellik konularına vs. katılsam da açıkçası bu Coachsurfing olayı oldum olası hiç kafama yatan bir şey değil. Millet 10 TL için adam öldürüyor; haberlerde görüyoruz. Elemanın biri 3-5 referans kasıp zengin birine konuk olup neler yapmaz bu mantıkla. Uç örnek biliyorum ama %100 olmaz diye bir şey yok. %0.0001 olsa, o da bize denk gelir zaten. 'Bu da bir tecrübe, adamı davet etmesem nereden edinebilirdim bu tecrübeyi' demişsin önceki mesajlarında. Bazı şeylerin tecrübesiz de bilinmesi gerekir; önceki büyüklerinin tecrübelerinden olsun, zekayla olsun vs. Çocuklarına millet boşuna 'yabancılarla konuşma' demiyor. Ya da 'sıcak sobaya elini sürme, 100 metreden aşağı atlama' vs. vs. Tecrübe olsun diye tüm hepsini deneyecek halimiz yok. Bu olay, bence tabii, tehlikeli bir olay. Yapanlar cesaretli demek ki. Ben bir yabancıyı evimde ağırlamam açık konuşayım. Kimseye de gitmem ağırlanmak için. Dünya 568921654 karakterli insan dolu, kimin ne olduğu yüzünden de belli olmuyor ki insan sarraflığı yönüm hiç yoktur zaten. Tekrar geçmiş olsun, inşallah bir şey olmaz; adam seni takmaz. Dediğin gibi psikopat falan biriyse zaten polis falan da dinlemez, tek kurtuluşun seni unutması.

Evde oturmaktan daha tehlikeli değil bence...

Hayatımdan örnek vereyim...

Yıl 2011

Diyarbakır'da öğrenci evindeyiz.

Saat öğleden sonra 15:00 civarı.

Dışarı erzak almaya çıkmıştık 3 arkadaş.

Erzakları aldık döndük eve, baktık evin kapısının kilidi yoktu, sökülmüştü bildiğin, binanın ara ışıkları yoktu, komple binanın elektriğini kesmişlerdi. Ben arkadaşlarıma hırsız dedim. İçeride olur dedim. Ev dubleksti, İzmirli arkadaşı yukarıya gönderdik, biri oradan çıkarsa hazır olsun diye.

Ben ve Urfalı arkadaş pusuya yattık kapıda, o arada hemen polisi aradım. Polise adresi verdim. İçeriden sesler gelmeye başladı. Arkadaşımı uyardım sen sola geç ben sağa dedim.

Kapının sağına yattım ve kırık olan dürbünden arkadan gelen mutfak ışığının da etkisi ile gölge gördüm.

Hırsızlar bizim dışarıda olduğumuzu benim polis ile konuşmamdan dolayı anlamışlardı.

Bir dakika sonra kapı hızla açıldı. Ben kapıya doğru fırladım ama arkadan ışık geliyordu gözüme sadece iki gölge ve havada bir parıltı göründü. Bıçaktı bu, o an ağır çekim film gibi gözümün önünde.

Bıçak aşağı doğru karınma iniyordu, elimi araya soktum ve elimi delip diğer taraftan çıktı, ama o an adrenalin ile farkında değilim acının.

Bıçak yere düştü ve hırsızı yakalamıştım, diğer hırsız o fırsattan istifade kaçtı, bu arada yakaladığım hırsızın üstünde benim bilgisayar çantam ve bilgisayarım vardı, onu orada düşürdü, arkadan yapışmış şekilde beni aşağıya doğru sürükledi.

Bu arada diğer arkadaşım da onun ayaklarına yapıştı ve üçümüz merdivenlerden yuvarlandık, ara boşluğa gelince tepesine binmiş ve enselemiştik hırsızı.

Ben hemen üstünü aradım silah veya başka bıçak var mı diye, kolundan levye çıktı, diğer kolundan da uzun bir tornavida.

Kollarından tuttum diğer arkadaş da ayaklarından ve iyice bastırdım.

Adrenalin zirveye çıkmıştı ve oradan çıkardığım levye ile kafasına kafasına vuruyordum, kaşı gözü nereye gelirse düşünmeden. Benim yaşımdaydı zaten.

Ama hap almıştı ve acının hiç bir şekilde farkında değildi, bırak yeter beni öldürdün diyordu soğuk kanlı bir sesle.

Arkadaşını ara malzemeleri getirsin yoksa polis gelince seni teslim edeceğim dedim.

Arattırdım telefonundan ama tabi ki gelen giden yok.

Polis geldi ve aşağıya taşıdılar onu, polisin gelmesi yarım saat falan sürdü diye hatırlıyorum ya da bana uzun geldi.

Aşağı indim baktım çevredekiler eline bak dediler, elime baktım çeşme gibi kan akıyordu, beni de arabaya aldılar hemen acile gittik farklı arabalarda.

O arada elime de sargı tutuşturmuşlardı.

Arabadan inip hastane girişine gelince hırsız polislerin arasından bana saldırmaya kalktı çünkü yüzünün ve kafasının darbelerine yeni yeni uyanıyordu...

Neyse bu anıya bir mola... Uzun sürdü...

quote:

Orijinalden alıntı: -BES-

quote: Orijinalden alıntı: Theologist quote: Orijinalden alıntı: TMoE Hocam öncelikle geçmiş olsun ama sen de arandın biraz şimdi :) Önceki tembellik konularına vs. katılsam da açıkçası bu Coachsurfing olayı oldum olası hiç kafama yatan bir şey değil. Millet 10 TL için adam öldürüyor; haberlerde görüyoruz. Elemanın biri 3-5 referans kasıp zengin birine konuk olup neler yapmaz bu mantıkla. Uç örnek biliyorum ama %100 olmaz diye bir şey yok. %0.0001 olsa, o da bize denk gelir zaten. 'Bu da bir tecrübe, adamı davet etmesem nereden edinebilirdim bu tecrübeyi' demişsin önceki mesajlarında. Bazı şeylerin tecrübesiz de bilinmesi gerekir; önceki büyüklerinin tecrübelerinden olsun, zekayla olsun vs. Çocuklarına millet boşuna 'yabancılarla konuşma' demiyor. Ya da 'sıcak sobaya elini sürme, 100 metreden aşağı atlama' vs. vs. Tecrübe olsun diye tüm hepsini deneyecek halimiz yok. Bu olay, bence tabii, tehlikeli bir olay. Yapanlar cesaretli demek ki. Ben bir yabancıyı evimde ağırlamam açık konuşayım. Kimseye de gitmem ağırlanmak için. Dünya 568921654 karakterli insan dolu, kimin ne olduğu yüzünden de belli olmuyor ki insan sarraflığı yönüm hiç yoktur zaten. Tekrar geçmiş olsun, inşallah bir şey olmaz; adam seni takmaz. Dediğin gibi psikopat falan biriyse zaten polis falan da dinlemez, tek kurtuluşun seni unutması. Evde oturmaktan daha tehlikeli değil bence... Hayatımdan örnek vereyim... Yıl 2011 Diyarbakır'da öğrenci evindeyiz. Saat öğleden sonra 15:00 civarı. Dışarı erzak almaya çıkmıştık 3 arkadaş. Erzakları aldık döndük eve, baktık evin kapısının kilidi yoktu, sökülmüştü bildiğin, binanın ara ışıkları yoktu, komple binanın elektriğini kesmişlerdi. Ben arkadaşlarıma hırsız dedim. İçeride olur dedim. Ev dubleksti, İzmirli arkadaşı yukarıya gönderdik, biri oradan çıkarsa hazır olsun diye. Ben ve Urfalı arkadaş pusuya yattık kapıda, o arada hemen polisi aradım. Polise adresi verdim. İçeriden sesler gelmeye başladı. Arkadaşımı uyardım sen sola geç ben sağa dedim. Kapının sağına yattım ve kırık olan dürbünden arkadan gelen mutfak ışığının da etkisi ile gölge gördüm. Hırsızlar bizim dışarıda olduğumuzu benim polis ile konuşmamdan dolayı anlamışlardı. Bir dakika sonra kapı hızla açıldı. Ben kapıya doğru fırladım ama arkadan ışık geliyordu gözüme sadece iki gölge ve havada bir parıltı göründü. Bıçaktı bu, o an ağır çekim film gibi gözümün önünde. Bıçak aşağı doğru karınma iniyordu, elimi araya soktum ve elimi delip diğer taraftan çıktı, ama o an adrenalin ile farkında değilim acının. Bıçak yere düştü ve hırsızı yakalamıştım, diğer hırsız o fırsattan istifade kaçtı, bu arada yakaladığım hırsızın üstünde benim bilgisayar çantam ve bilgisayarım vardı, onu orada düşürdü, arkadan yapışmış şekilde beni aşağıya doğru sürükledi. Bu arada diğer arkadaşım da onun ayaklarına yapıştı ve üçümüz merdivenlerden yuvarlandık, ara boşluğa gelince tepesine binmiş ve enselemiştik hırsızı. Ben hemen üstünü aradım silah veya başka bıçak var mı diye, kolundan levye çıktı, diğer kolundan da uzun bir tornavida. Kollarından tuttum diğer arkadaş da ayaklarından ve iyice bastırdım. Adrenalin zirveye çıkmıştı ve oradan çıkardığım levye ile kafasına kafasına vuruyordum, kaşı gözü nereye gelirse düşünmeden. Benim yaşımdaydı zaten. Ama hap almıştı ve acının hiç bir şekilde farkında değildi, bırak yeter beni öldürdün diyordu soğuk kanlı bir sesle. Arkadaşını ara malzemeleri getirsin yoksa polis gelince seni teslim edeceğim dedim. Arattırdım telefonundan ama tabi ki gelen giden yok. Polis geldi ve aşağıya taşıdılar onu, polisin gelmesi yarım saat falan sürdü diye hatırlıyorum ya da bana uzun geldi. Aşağı indim baktım çevredekiler eline bak dediler, elime baktım çeşme gibi kan akıyordu, beni de arabaya aldılar hemen acile gittik farklı arabalarda. O arada elime de sargı tutuşturmuşlardı. Arabadan inip hastane girişine gelince hırsız polislerin arasından bana saldırmaya kalktı çünkü yüzünün ve kafasının darbelerine yeni yeni uyanıyordu... Neyse bu anıya bir mola... Uzun sürdü...

Bu anlattığın hikaye CSB değilse konudaki de CSB değildir diye düşünüyorum ama bunun en güzel kanıtı ne olur biliyormusun? "Elimi deldi" dediğin bıçağın izini görebilirmiyiz? elindeki bıçak izini koyarsan inanayım buna. tabi dh falan yazmalısın elini çekerken bir kağıda vs. yoksa netten bulmak zor değil

quote:

Orijinalden alıntı: Quattro

Bizim büyükler zorda kalmadıkça tanımadığın kimsenin evine gitme, kimseyi de iyice tanımadan evine alma derler.
Çoluk çocuğa sorsan hepsi cahil geri kafalı düşünüyor ama insan oluşabilecek tehlikeleri düşününce hak veriyor.
26 yaşındayım. Şu ana kadar evinde kaldığım arkadaşım bile sayılıdır.
Biraz temkinli olmanın hiç zararını görmedim.
Geçmiş olsun diyorum konu sahibi arkadaşa.

quote:

Orijinalden alıntı: kralYD

Açtığın konularla forumun en büyük troller listesine girdin tebrik ederim