1 saat önce Aydın Şube aradı: "Lojistik tırlarından biri devrilmiş mallar asfalta saçılıp ziyan olmuş, sigorta şirketi şoferin beyanı olmadan tutanağı kabul etmedi, ama şofer hastanede ve kendinde değil. Büyük Patrona sorsana ne yapalım?" Büyük patronun telefonu çalıyor ama cevap vermiyor, mesaj gönderdim dönüş yapmadı. Sağlama olsun diye küçük patronlara haber verdim: "Büyük patron ne derse o, sen onsan haber bekle, bize de bilgi ver" dediler. Bu arada Aydın Şube 5 dakkada bir arayıp "Ne oldu, patron ne söyledi, burada senin cevabı bekliyoruz, ekip enkazı kaldırmak üzere" deyip durdu. Ben de en iyisi büroya gidip sistem üzerinden aracın durumunu kontrol etmek en iyisi, böylece büyük patrona da net bilgi veririz diye düşünerek gece vakti yarım saatlik yolu yürümeye başladım. Yolda Aydın şube yeniden aradı yine sorunca "Büyük patron telefonu çalıyor ama açmıyor, mesajıma da dönüş yapmadı" dedim. "Sen büyük patronun telefonunu ver biz ulaşırız" deyince ben de telefonu verdim. Büroya varmak üzereyken büyük patron aradı: "Sen mi verdin benim numarayı? Bana Danışmadan ne numaramı ulu orta veriyorsun!" diyerek bağırarak çıkıştı. "Efendim size ulaşamadım, kem küm" "Olum ben ne diyorum, numaramı verme ! ! !" "Özür dilerim şimdi büroya varmak üzereyim duruma sistem üzerinden bakıp size bilgi veririm" dedim ve kapattı. Büroya vardım, saha bilgisayarı açmadan büyük patron yine aradı: "Ben konuştum, bizi ilgilendiren bir durum değil, oradaki şube müdürü halledecek, bir daha numaramı VERME !" "Özür dilerim efendim" dedim ve kapattı. Zorunlu mesaiye gelip bir de azar işitmek epey koydu... |
Bildirim