Şimdi Ara

'TURİZMDE HERŞEY ESKİSİ GİBİ OLACAK''

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
3
Cevap
0
Favori
176
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Herkes ne olacak diye soruyor, ama aslında herkes ne olacağını da söylüyor.

    Meslek hayatım boyunca bu kadar çok farklı düşüncenin seslendirildiği başka bir olay hatırlamıyorum.

    Aslında nedeni de belli çünkü adı üstünde “Pandemi”.

    Dünyayı etkisi altına almış bir salgın hastalık yani tek başımıza değiliz bu işte.

    Senaryo çok, ama içlerinden sadece biri gerçek olacak.

    Dolaysıyla benim senaryom da milyonlarca senaryodan sadece biri.

    Bu virüsün bir özelliği var, bu virüs Corona milliyetinden bir turist, yani mobil hem içerde geziyor hem de dünyayı geziyor, dünyayı gezerken pasaporta ihtiyaç duyabiliyor, bazen de vizeye… Avrupa Birliğinde gezerken vizesiz seyahat ediyor.

    Ulaşım aracı olarak her şeyi kullanıyor, paketler üzerinde gezebildiği gibi, uçakla da geziyor.

    Ulaşım aracı olarak başta insanı kullanıyor onunla birlikte geziyor ve bu şekilde mobilitesi yüksek bir turist haline geliyor.

    Konaklama yeri olarak her yüzeyi kullanıyor, belki en çok sevdiği konaklama yeri akciğerlerimiz diyebiliriz, bize pahalıya mal
    olabilecek bir yer.

    Turizm ekonomisi; mobilitenin getirdiği, sağladığı bir ekonomi dalıdır.

    Bu ekonominin hem nedeni hem sonucu insanın kendisidir, ürünlerin alıcısı ve tüketicisi insandır ve insanın serbest dolaşımından, mobil olmasından kaynaklanan ihtiyaçların karşılanması ile beslenmektedir.

    Hatırlayın turizmin tanımını yapmamız gerekirse; insanın her zaman oturduğu veya yaşadığı yerin dışına seyahat ederek ulaşım, yeme – içme, konaklama gibi turistik hizmetleri talep ederek yaşadığı tüm sosyal olguların tümüne turizm diyoruz. İnsanın mobilitesi ile virüsün mobilitesi burada aynı özellikleri göstermektedir.

    Tek fark insanın mobilitesi bir ekonomi yaratırken virüsün mobilitesi ekonomiyi batırmaktadır.

    Turizm ekonomisi, insanların dolaşırken talep ettiği tüm mal ve hizmetlerin toplamından oluştuğuna göre, buna biz bazen 54 sektörü beslemek deriz, insanların mobilitesini engellediğiniz veya kısıtladığınızda bu ekonominin kaynağını kesmiş olursunuz çünkü talebin oluşmasını engellemiş olursunuz.

    Peki dünya ekonomisi, ülkelerin ekonomisi uzun süre böyle bir kaynağın yok olmasına dayanabilirler mi?

    Bu işin çıktığı ilk günlerden buyana birçoğumuz buna hiçbir devlet uzun süreli dayanamaz demiştik zaten.
    İlk kısıtlamaların amacı sağlık sistemine gelecek olan yükün kaldırılabilecek seviyede tutulması yönündeydi.
    İnsanlar mobildi, virüs mobildi.

    Dört aydır alınan önlemlerle insan mobilitesine kısıtlama getirilirken, virüsün mobilitesine tam olarak engel olunamayacağı da anlaşıldı.

    O, poşetlerde ve marketlerde, kapı kollarında, asansör düğmelerinde, insanların elinde, nefesinde dolaşmaya devam edecek.

    Ancak aşı bulunduğunda insanı yenemeyecek.

    Peki aşı bulununcaya kadar ekonomi bekler mi?

    Turizm ekonomisinde yeni bir döneme girmek zorunda dünya, ölümü de göze alarak belki…

    Aksi takdirde yüzbinlerce şirketin ekonomik ölümünü izlemiş olacağız.

    Her ülkede turizm ekonomisi solunum cihazına bağlı, devletlerin verdiği nefes desteği olmadan canlı tutulmayacak durumda.

    Sadece istihdamı düşünsek bile, dünyada her 11 kişiden biri doğrudan turizm sektöründe çalışıyor, bu insanlar ne yapacaklar?
    Zaman daralıyor…

    Bu nedenlerden dolayı devletlerin düşüncesinde artık farklı bir döneme geçme zorunluluğu ortaya çıkıyor, kulağa çok insancıl gelmese de:

    Sürü Bağışıklığı dönemi.

    Bunu ölen ölür kalan sağlar bizimdir seklinde yorumlayabilir miyiz?

    Bulaşmayı minimalize ederek insanların turizm ekonomisini tekrar yaratmaları nasıl sağlanabilir?

    Virüsü evde bırakarak?… bugüne kadar insanlara evde kal dedik, yakında virüse evde kal denilecektir.

    Turizm ekonomisinin nasıl canlandırılabileceğinin ilk örneğini Emirates Hava Yolları gösterdi.

    Uçağa binmeden fiyatı 10 dolar olan hızlı test, 10 dakika sürüyor sonucu almak, negatif raporunu cebine koy uçağa geç, indiğinde pasaportunla beraber polise uzat negatif test raporunu, ülkeye gir.

    Dönerken de nereden dönüyorsan aynı işlemin tekrarı… Kuluçka riski var mı, var…

    Ama hayatımızda bütün risklerin önüne geçebiliyor muyuz?

    Turizm ekonomisi çarkları dönmeye başlayacak, virüsle beraber yaşamaya başlayacağız.

    Teması ve bulaşmayı minimize etmek üzere akıllı, mantıklı, uygulanabilir, ekonomik ve sürdürülebilir bir hizmet sistemi geliştireceğiz, yapılabileceklerin hepsini yaparız.

    Ama unutmayalım ki, insan sosyal bir varlıktır.

    Tatil yapma motivasyonunu neler oluşturuyor; dinlenmek, eğlenmek, sağlık, spor, farklı kültürlerle tanışmak…

    Sosyal mesafe kavramı ile tatil kavramını bir araya getirmek mümkün değildir, alınacak önlemlerin de işin doğası gereği geçici bir süre için alınabileceğini göz ardı etmemek gerek.

    Bu nedenle bu gazetenin değerli Editörü Fehmi Bey’e 15 Nisan’da dedim ki; ‘’her şey eskisi gibi olacak’’. O da bana kızdı, bunu bir yere not ediyorum demişti.

    Notu atabilirsin Sevgili Fehmi Bey, artık buradan da yazdım: “Her şey eskisi gibi olacak’’… Çünkü biz insanlar için hatırlamak ve unutmak iki hayati özellik, en önemli nimetlerdendir.

    İşimize geleni veya iyi şeyleri hatırlarız, işimize gelmeyeni veya kötü şeyleri unutmaya hemen hazırız.

    Her şey eskisi gibi olsun demiyorum ama her şey eskisi gibi olacak…


    https://turizmgazetesi.com/article.aspx?id=90268







  • İnşallah eskisi gibi olmaz. Eger devlet Sırf para için Avrupa'dan turist alirlarsa intihar olur. Bu senelik yerli turisle idare etsinler.
    Eğer fiyatlar uygun olursa zaten yerli turist açığı telafi eder.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.