Şimdi Ara

Tinder'dan Kız Düşürdüm [GÜNCELLEME GELDİ 222]

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
87
Cevap
19
Favori
10.815
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
3 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Evet beyler, yaklaşık 1 aydır Tinder kullanıyorum şimdiye kadar hiç buluşma vs olmamıştı ilk defa oldu ve çok güzel geçti

    Saçma sapan geçen bir aylık kaydırmalardan ve manasız kısa mesajlaşmalardan sonra ilk defa konuşmaya hevesli bir kıza denk geldim. Whatsapp'a çok kolay bir geçiş yaptıktan sonra dedim herhalde cennete düştük böyle kızlar kaldımı.. 3 gün sabahlı akşamlı whatsapp'tan konuştuk. Kendisi anadolu yakasında bir özel üniversitede okuyor ve özel yurtta kalıyor. İletişim fakültesi öğrencisi yani boş zamanı bol Uzun uzun sıcak-soğuk muhabbetlerden sonra artık yürümenin zamanı geldi diye düşündüm, sonuçta karşılıklı olarak görünüşlerimizi beğenmiş ve 3 gün sıkılmadan muhabbet edebilmiştik. Uzun ve komik bir muhabbetten sonra ona buluşmak istediğimi söyledim ve sonraki gün Kadıköy'de öğle yemeği yemek için sözleştik.
    Fazla uyuyamadım, sanırım kalktığımda saat daha sekiz falandı. Bir sigara yakınca baya açlık hissettim. En son önceki akşam Burger'da iki hamburger yemiştim. Kahvaltımı bitirdiğimde saat daha ondu. Bizim kızla saat ikide buluşacaktık, ben de biraz gezeyim bari dedim. Mekanlara bakmak ve fiyat araştırması yapmak için 11 gibi kadıköy'e indim. Hava önceki gün kadar soğuk değildi ama güneş hala ortada yoktu ve bu soğukta yürümek pek hoş değildi ama uzun bir aradan sonra bir kızla buluşacak olmanın verdiği heyecanla gezmeye devam ettim. Kafamda hangi kafeye oturacağımızı, hangi yemekten söyleyeceğimizi gibi şeyleri planladım. Saat 12:30 gibi kıza mesaj atıp atmamak arasında kaldım. Mesaj atsam bu olayı abarttığımı, çok önemsediğimi göstermiş olacak, atmasam da meraktan ölecektim. Plak mağazasından çıktıktan sonra bir büfenin önünden geçerken durup dükkana girdim ve fazla para gitmesinden diye ufaktan atıştırmaya karar verdim. En ucuzundan bir tavuk döner söyledikten sonra ayran dahi almadan kıza mesaj atmak için telefonumu çıkardım. Sonuçta buluşuyoruz, bundan sonra yakınız diyerek bir cesaret kızı aradım ancak telefonu bir erkek açınca kapatmak zorunda kaldım. Kiminle olduğu vs beni ilgilendirmezdi sonuçta aramızda hiç bir şey geçmedi ancak yine de en azından bizim kız orda mı diye sorabilirdim. Canım istemedi ama. Böyle şeyler için biraz havanızda olmanız gerekir. Saat 13:30 gibi artık vaktinin geldiğini düşünerek kadıköy'de vezir cafe'de olduğumu ve onu beklediğimi belirten bir mesaj gönderdim. Ben kadıköy'de bir kafede tek başıma oturmuş mesajım için bir cevap bekliyorken onun mesaja bakmaya tenezzül etmemesi ve 20 dakika sonra cevap vermesi canımı sıksa da en azından yolda olduğunu öğrendiğim için iyi hissettim.

    Kız ben oturduktan 45 dakika sonra, sözleştiğimiz saatten 15 dakika sonra geldi. Fotoğraflardaki kadar güzel değildi ama yine baya gideri vardı. Resimlerden anlayamadığımız yerlerden birisi de baldırlardır. Çoğu yukardan veya yandan çekilmiş resimde ince uzun bacaklı çıkan kızlar gerçekte buluştuğunuzda roberto carlos gibi bacaklara sahip çıkabiliyorlar. Benimkinin de bacağındaki anlamsız girintili çıkıntılı yağlanma hariç hiç bir sorunu yoktu. Ne beklediğimden fazla kilolu ne de inceydi. Kapıya arkam dönük oturduğumdan beni tanıyamamış ve bir iki dakika kapının orda dikilmiş. İçerde dolanıp yüzlere baktıktan sonra beni tanımış ve aşırı yakın eğilerek Murat (güvenlik gerekçesiyle gerçek ismim değil) diye gülmüştü. Tabi o sırada beşinciye baktığım instagram anasayfamı yenileyen ben ufak çaplı bir kalp krizi geçirdim ve heyecandan nabzım üç katına çıktı. Kalbim delicesine atıyordu ama çaktırmamaya çalışıyodum. Kız geldi kot montunu çantasının üstüne atarak yanına koydu ve karşıma oturdu. İkimizde söze giremedik. Eğik oturduğum için hafiften çıkmış göbeğimi dik durarak kapatmaya çalışarak, gerinme ayağına doğruldum ve tişörtümü yakadan esneterek daha bollaştırdım. Her ne kadar kilolarınızla mutlu olsanız veya çok kilolu olmasanızda bir kızla buluştuğunuzda aklınıza ilk oranız geliyor. Kız masada duran menüyü aldı ve benim söyleyeceğim tavuktan 10 lira daha pahalı bilmemneli "wrap" söyledi. Umarım hesabı bana kitlemez diye düşünürken "eee?" diyerek sözü açtı.
    Nasıl gittiğini, çok bekleyip beklemediğimi sordu. Kısık sesle iyidir nolsun tarzı genel cevaplardan verdikten sonra lavaboya kadar gitmek için izin istedim ve masadan kalktım. Tek kişilik dar lavaboya girdim ve aynanın karşısına dikildim. Saçımı ıslattım biraz ama sonra apaçi gibi görünmemek için ellerimle kuruladım ve hafif parlayacak şekilde bıraktım. Sonra, sigaradan ve cafeye gelmeden önce yediğim ucuz tavuk dönerden soluğum kokuyor mu diye baktım. Elinizi ağzınıza tutup, nefesinizi ağzınızdan verip burnunuzdan kokluyorsunuz ya hepsi bu. Pek kötü kokmuyordu ama yine de ağzımı suyla çalkaladım ve kokuyu gidersin diye asitli meşrubat içmeye karar verdim. Aslında biliyordum böyle internetten ilk defa buluştuğunuz ve çok ortak noktanız olmayan biri için süslenip püslenmeniz gerekmezdi ama yine de kendime bir çeki düzen vermek istedim. Bu çeki düzen iyi gelmişti çünkü kendimi epey seksi hissetmeye başlamıştım. Ama ne kadar seksi hissedersem hissedeyim o üstümdeki yumuşaklığı atamyordum. sanırım bakir olduğumdan. Atletimi pantolonumun içine soktuktan sonra masaya döndüm ve karşısına oturdum. Onun söylediği kola gelmişti, ben de garsonu çağırarak bir fanta rica ettim. Ben masada yokken çoktan telefonunu çıkarmış ve birileriyle mesajlaşmaya başlamıştı. Gergin geçen bir yemeğin ardından cafeden çıktık ve rıhtım boyunca yürümeye karar verdik. Rıhtımın otobüslerden uzak tarafına doğru yola koyulduk ki yürüyüşümüz bittiğinde otobüslere binip dağılabilelim.

    Çok iyi geçmeyen bu buluşmayı daha iyiye götürmem lazımdı ve sadece 20-25 dakikam kalmıştı. Aramız çok iyi değildi ama yine de bir sıcaklılık hissedebiliyordunuz. En azından arkamızda yürüyen biri olsaydınız bunlar sevgili ya da sevgili olmak üzere derdiniz. Her söylediğimiz şeylere gülen, genelleme yapmak ve yuvarlak cevaptan vermekten kırılan bir haldeydik. Ben de artık dayanamayarak kıza kolumu attım. Bir anda geri çekildi çünkü böyle yüksekten bir hareket beklemiyordu. En azından benim gibi çekingen davranmış, o "cool" çocuklar gibi rahat davranamamış benden böyle bir hareket onu bile şaşırtmıştı. Zaten olmayan iki gramlık özgüvenim bu geri çekilmeyle yerle bir olduysa da kız çok güzel toparladı ve istersem el ele tutuşabileceğimizi ama bunu yanlış anlamamam gerektiğini söyledi. Daha nasıl yanlış anlayacağımı bilmesem de gülerek elini kaptım. Beyler şimdi burda atıp tutuyorum kız düşürdüm diye ama, hayatımda ilk defa bir kızın elini arkadaş olmayarak tutmuştum. Cesaret etmenin önemini düşünerek özgüvenimi geri yerine getirdim ve en azından artık el ele tutuşuyoruz diye düşündüm. Bu hamle hem kızın benden az da olsa hoşlandığını hem de ikinci bir buluşma için olumlu bir ışık yakabileceğini göstermişti. 10 dakika kadar sevgili gibi yürüdükten ve gülüştükten sonra kızın telefonu çaldı. Ekranı özellikle bana göstermeden açtı, her ne kadar boynumu kırarcasına kimin aradığını görmeye çalıştıysam da göremedim. Eliyle "bir saniye" işareti yaparak 4-5 adım uzaklaştı. Tüm konuşmasından sadece telefonu kapatırken söylediği "15 dakikaya orda olurum" sözünü duydum ve içim cız etti. Her ne kadar birazdan ayrılacağınızı bilseniz de bunun dillendirilmiş olması ve kesinleşmiş olması insanı garip hissettiriyor. Gitmeden önce son bir çay bahçesine mi otursak potansiyel teklifimi unutarak biraz da mutsuz bir biçimde yürümeye devam ettim. Telefonu hemen cebine koymadı, birilerine mesaj yazdı. Bu sebeple elini 2-3 dakika kadar daha tutamadım ve muhabettimiz aksadı. İyice gerilmiştim ve ne yapacağımı bilemeden yürüyordum. O, telefona baktığı için biraz daha yavaş yürüyor ve benim ritmimin arkasında kalıyordu. Ben de onun yaptığının saygısızlık olduğunu düşünerek hızımı yükselttim ve aradaki mesafenin açıldığını göstermek istedim. Ben baya bir ilerledikten sonra çok geride kaldığını farketti ve koşarak yanıma geldi. Özür diledi ve elimi tuttu. Artık neredeyse otobüs durağının yanına gelmiştik. Tam ayrılırken yapacağımız konuşmayı düşündüğüm için bir iki dakika kadar iletişimimizde kopukluk oldu ve otobüslerin yanına susarak geldik.

    Beyler aradan iki gün geçtiği için hikayede kopukluk olabilir kusura bakmayın aklıma geldikçe yazdığımdan böyle sorunlar olabiliyor.

    Otobüslerin yanına geldiğimizde ayrılacak olmanın verdiği hüzün ile bir kızla buluşmuş ve iyi idare etmiş olmanın verdiği gurur karışımı bir duygu yaşıyordum. Kız gitmek istemese onunla sabaha kadar daha durabilirdim ama gerek telefonda arkadaşlarına "15 dakikaya ordayım" demiş olması, gerek sıkıldığını gösterircesine birileriyle mesajlaşması bu buluşmanın sonunun geldiğini gösteriyordu. Onun bineceği Üsküdar otobüsünün yanına geldik ama şoför daha ortalarda görünmüyordu. Ben de bunu fırsat bilerek iki elini birden tuttum, ondan hoşlandığımı ve bir daha buluşmak istediğimi söyledim. Yüz ifadesi neredeyse hiç değişmeyen kız sadece "olur ama bu aralar müsait değilim" dedi. İletişim fakültesinde okuyan ve internette buluştuğu çocuklarla buluşan kızın nasıl bir işi olabilir diye düşündüm ama bunu ona sormak veya yeni bir buluşmada diretmek hem ayıp hem de düşkünlük gibi duracağından hiç bir şey demeden başımı tamam anlamında salladım. Buluşmanın çok güzel geçtiğini ve eğlenceli zaman geçirdiğimi söyleyerek artık durumdan rahatsız olmaya başlamış kızın yanağından öptüm. Tabi bu hareketim cevapsız kalmadı ve karşı öpücük beklediğim kızdan hayat dersi yedim. Tamam el ele tutuştuk, güzel de vakit geçirdik ama daha bu ilk bu buluşmamız ve bu kadar hızlı gitmemiz doğru değil tarzı bir şeyler söyledi ve ellerimi bıraktı. İçimden kendime küfürler edip bu işleri sonlara bıraktığım için hayıflanırken kız arkasını döndü ve otobüse bindi. Bana da ünalan otobüslerine yönelmek kaldı. Otobüsüm tam hareket ederken bindim ve içinde 2 tl kalmış olan akbilimi basarak arkalara doğru ilerledim. Otobüsün yarısı boştu ama herkes ikili koltuklara tek başına oturduğu için yalnız kalabileceğiniz bir oturak yoktu. Kulaklığımı çıkardım ve telefonun müzik listesini açtım. Tam o sırada bir sınıf arkadaşım aradı ve nerede olduğumu sordu. Ben de kadıköydeyim diyerek cevap verdim. Onun da kadıköy'de olduğunu öğrenmemle 10 dakika içinde sevgilisi ve onunla rıhtımdaki iş bankasının önünde buluşmak için sözleştik. Akbilimden giden 1,20 tl'ye üzülerek otobüsten indim ve iş bankasına doğru yürüdüm. O sırada her kadıköy'e geldiğimde yaptığım gibi canım sıkma portakal suyu içmek istedi. Buluşmaya daha on dakika olmasının verdiği rahatlıkla "Çarşı" otobüs durağının arkasındaki meyve suyu satan dükkandan 2 liralık portakal suyu aldım. Hemen dükkanın karşısında bulunan, otobüs durağına bakan banklardan birine oturdum ve portakal suyumu yudumlaya yudumlaya içmeye başladım. Bir iki lira daha vermek istemediğimden hararetimi bununla değil su ile geçiririm diye düşündüm ve meyve suyum bittikten sonra su almaya karar verdim. Ben böyle saçma sapan düşüncelere kapılmışken bizim kız otobüsünden önümdeki durakta indi ve boğa heykeline doğru yürümeye başladı. Şok olmuştum. Demek ki arkadaşları kadıköy'deydi. Üsküdar'a gideceği yalanını beni atlatmak için söylemişti. Halbuki bana buluşmanın bittiğini ve arkadaşlarıyla buluşacağını söylese yeterdi, ısrar edecek değildim. Bu sadece 15 dakika içinde arkadaşlarının yanına nasıl varacağını da açıklıyordu. Bir an heyecanlandım ve uzaklaşmakta olan kızın peşine takılmaya karar verdim. Kiminle buluşacak, neler yapacak çok merak ediyordum. Belki de haklıydı, arkadaşlarıyla kadıköy'de buluşmak istediğini söylese musallat olacaktım. Yine de bunun onur kırıcı bir hareket olduğunu düşünerek uzak mesafeli takibime devam ettim. Yol üstündeki cafelerden birine girdi ve benden yaşça büyük olduğu her halinden bir adamın masasına oturdu. İçeri girip girmemekte kararsız kaldım. Eğer içeri girersem yüksek ihtimalle beni görecek ve rahatsız olacak bu da bir dahaki buluşma ihtimalizi bitirecekti ama yinede içeri girdim ve onlara ters bir şekilde kapıya dönük girişteki bir masaya oturdum.

    not: yarın finalim var beyler bu burda dursun yarın akşam editlerim devamını. sonu güzel bitiyor merak etmeyin



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Sangfroid -- 1 Haziran 2016; 2:44:41 >







  • Hayat hikayeni mi anlatıyosun be tosunum tıkladın mı tıklamadın mı

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Okumadım ama erkekdir.
  • Boşuna uğraşma hocam.O kız sana gelmez.Hele de telefonu nu bir erkek açıyorsa.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Zebani cikarsa hos olmaz hocam devam

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Hadi bekliyorum zebani çıkmasın ama
  • zebhani okumayın

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • zebanili tramesssi çikcak bence

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Kesin traverten

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Hikaye kokusu aliyorum.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • İnternetten buluştuğun kızı en fazla 2.buluşmada işini göreceksin yoksa çok üzülürsün

    Evet tecrübe konuşuyor

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • güncelleme geldi
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Alkolog

    Hayat hikayeni mi anlatıyosun be tosunum tıkladın mı tıklamadın mı

    usta acik ara forumdaki favorilerimdensin helal olsun sana icimi okuyorsun
  • Biraz sonra kız eline mızrağı alıp bu arkadaşa sokacak. Takipte kalın.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • No ss no güven

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sence ben bunu okur muyum

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Sanki peri masali anlatiyosun ne yapacagimi bilemeden ona dogru yurudum falan ama guzel olmus Yaş kaçti

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Hiç bir DH li bu kadar uzun yazıyı okumaz.
    Özet geç
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ÖLÜCÜ

    quote:

    Orijinalden alıntı: Alkolog

    Hayat hikayeni mi anlatıyosun be tosunum tıkladın mı tıklamadın mı

    usta acik ara forumdaki favorilerimdensin helal olsun sana icimi okuyorsun

  • Yaş kaç la 😂

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.