Sıfır T-Roc 140 km’de DSG Arızası (15. sayfa)

Merhaba.

Çok güzel yazmışsınız da...

"Benim şu marka (ya da şu donanım veya teknik özellikteki) aracım arıza yapmadı" diye DH ya da herhangi bir yerli ya da yabancı bir forumda açılmış bir konu mevcut mudur acaba?

Şimdilik başka sorum yok.

Teşekkürler.

Selamlar.

Ben güzel yazmışım, sen de muhtemelen güzel okumuşsun. Ama yine de bir şey anlamamışsın.

Aklınca da laf çakmışsın. Çok komiksin. :)))

Tahayyül et. Sadece tahayyül.

Ister dsg olanları, ister dsg olmayanları. Canın hangisini isterse onu hayal et.

1.33 bile 4000 devir görmüyor,bu yazdığın da palavra.

Bencede öyle kabul edelim

Tekrardan merhaba,

Düzeyli yanıtınız için teşekkür ederim öncelikle.

Cümlemin içinde hiç bir marka model ismi belirtmedim.

Amacım da o değildi ama bunu "laf çaktı" olarak algılıyorsanız kendi yazdıklarınızı sakin kafayla bir daha okuyun derim.

Herhangi bir marka model için "aracımda arıza çıkmadı diye forumlarda bir konu açılmış mıdır" diye çok basit bir soru sordum sadece.

Neyse.

Haydi yolunuz açık olsun.

Şimdi burada o oldu bu oldu şu oldu, neden VW aldın, neden DSG aldın demeyeceğim. basit bir mantıktan bahsedeceğim.

Öncelikle ülkemizde hukukun çok ağır işlediğini ve geç gelen adaletin adalet olmadığını söylemekle başlayayım. Bu durumda tüketici olarak biz ne yapacağız? Tamam dava açmak bir yol. Ancak çözüm mü? değil. Şimdi VW ve Doğuş oto ile ilgili olarak benzer sorunlar yıllarca yaşanıyor. Özellikle burada VW Transporter ile benzer bir sorunda yaşananları da anlatmakta fayda var. Tam hatırlamıyorum, DSG veya Motor arızası nedeni ile araç yolda kalıyor. aracın sahibi tamir değil değişim istiyor. Doğuş kabul etmiyor. Araç sahibi dava açıyor, dava 5-6 sene sürüyor. Hatanın gizli kusur olduğu ve aracın misli ile değişmesi kararı çıkıyor, ancak Doğuş bu aracın kasası değişti diye bire bir değişim yapmıyor. Eski kasadan artık gelmiyormuş. Bunun için de ayrı dava açılıyor vs. Konu ile ilgili ayrıntı isteyen internetten aratabilir.

Burada adaletin istenilen etkiyi yaratmadığı ortada. Bu durumda tüketicinin tepki koyması gerek. Bakın her sene VW-Seat-Skoda DSG ile ilgili sorunların nihayet çözüldüğü bilgisini verir. Gidin bayiye, DSG'lerde arıza varmış diyin. İlk cevap eskiden vardı ancak bu sene başından itibaren sorun çözüldü. Ben defalarca şu cevabı verdim. Madem çözüldü sizle bir anlaşma imzalayalım, 5 sene boyunca DSG arızası nedeni ile olacak maliyeti sizin bayiniz karşılasın. hemen yok iyi niyet garantisi, yok bakımları bizde yaptırın bir sürü laf. Malına güveniyorsan o anlaşmayı imzalamaktan neden kaçıyorsun? çünkü sorunun çözülmediğini bayilerin tümü biliyor. ancak ihtimal düşük. yani kime patlayacağının garantisi yok

Bu durumda tüketicinin bilinçli davranması gerek. Yani birinin başına gelen herkesin başına gelebilir. ihtimal dahilindedir. Bu nedenle birinin yaşadığı sorun aslında o marka araca sahip olan ve olmayı düşünen herkesin sorunudur, başına gelme ihtimali olduğu için. Bu durumda tüm tüketiciler ortak davranmalı. Bu ortak davranış ta ne olabilir, basit o marka aracı almayı reddedersiniz. Ve bayilere açık açık neden bu aracı almadığınızı iletirsiniz. Ben sırf DSG sorunu nedeni ile sizden araç almak istemiyorum. Bunu bir değil bin değil, on bin değil, yüz bin kişi yapsa VW Almanya şunu sorgular, neden Türkiye'de satışlarımız düştü. Hemen bayilerle iletişime geçer. Onlar da der ki biz DSG hataları ile ilgili olarak potansiyel müşterilerimizi kaybediyoruz. Bu durumda VW ne yapar? Ya adam gibi DSG kullanır ya da ek garanti yoluna gider.

Arkadaşım ticarette bir kural vardır. Parayı veren kuralı koyar. Parayı sen veriyorsun, para sende, güç sende. Bu gücü kullanmak için tek yol da ortak, toplum bilinci ile hareket etmek. Bunun başka bir yolu da yok. ya birlik olacağız ve tepki koyacağız. ya da hep birlikte inek gibi sağılmaya devam edeceğiz

Bu ülkeyi geçtim, bu dünyayı geçtim bu evrende bunu iddia edebilecek kimse yok.

Zaten olması da mümkün değil. İnsan tasarımı, insan üretimi bir alet ki üretim toleransları yaz kış değişir. Sen yazın sıcağında ürettiğin parça ile kışın ayazında ürettiğin parçayı yan yana koy, aralarında ölçü olarak farklar vardır.

Yani insan yapımı hiç bir markada sorun olmaması mümkün değil. Burada zaten konu sorun olmaması değil. firmanın nasıl tepki verdiği.

Ülkedeki adalet sisteminin yavaşlığı ne yazık ki tüketcinin aleyhine. Bu durumda tüketicinin bilinçli olması ve ona göre tercih yapması zorunluluğu çıkıyor. Gönül isterdi ki bu tarz tüketici davaları 1-2 ay içinde karara bağlansın, üretici/bayi gerekeni yapsın ancak hem üretici hem bayii biliyor ki dava en az 3-5 sene sürecek ki sonuca itiraz hakkın var, bir 3 sene de ordan kazanırsan 6-8 sene zaten o araç piyasadan kalkmış olacak, zaten peşin aldığın parayı kullanmış olacaksın vs.

Yani kısaca tüketici olarak bizler kendi göbeğimizi kendimiz kesmek durumundayız

İyi güzel söylüyorsunuz da bugün hangi marka arabayı alırsanız alın, limon araca denk gelme ihtimaliniz var. Limon gelmese bile çok sağlam denilen CVT'ler de bile arıza görüp çok yüksek rakamlar istenenler var. Örneğin Nissan Micra. Toplasanız kaç tane satıyor bu araç ama sadece ben bile kaç tane problem başlığı gördüm bununla ilgili. Yani protesto edilecekse tüm markaları etmek gerek zira hepsi dediğiniz gibi yargının çok yavaş işlemesine güvenip müşteriyi mağdur ediyorlar.

Ayrıca bu forumda sürekli sorun sadece VW DSG'lerde varmış gibi davranılması feci şekilde baydı artık. Zaten bu fiyatlarla çoğu insan için otomatik araç hayal olacak...

Yani Çinliler gelip donanımhaberdeki dsg arıza konularını okuyup, dsg bozuluyor diye almıyorlar ve vw orada aisin şanzımana geçiyor. Ben böyle düşünmemiştim.

Yine ABD araba kullanıcıları donanımhaber dsg arızalarını okuyup endişe duyuyor ancak vw sırf donanımhaberdeki konular yüzünden oradaki kullanıcıları rahatlatmak amacıyla 10 yıl garanti veriyor.

Bu hatalar sadece bizim ülkede mi oluyor? yooo. Ben bir ABD örneği vereyim. Orada 2. el 3 yıllık Lexus'un 2. el değeri %20 düşerken aynı yaştaki BMW'nun değeri (aynı segment) %60 düşüyor.

Neden böyle? Çünkü insanlar yürütme maliyetlerine bakıyor. Nissan misal doğru, CVT'leri sorunlu. Ona da tepki koy. 2 ay alma. 3 ay alma. ancak kimse almasın. Tabii bu bizim gibi saçma sapan bir sistemle yönetilen bir ülkede çok zor. herkesin "gemisini kurtaran kaptan" mantığı ile sadece kendini kurtarmaya çalıştığı bir toplumda olacağını da sanmıyorum.

neyse konu daha da uzamasın. demek istediğim yeterince anlatabildiğimi düşünüyorum