Şimdi Ara

Roma'nın Müslümanlar Tarafından Fethi

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
2
Cevap
0
Favori
233
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Bildiğiniz gibi Peygamber Efendimiz (asm) İstanbul’un fethedileceğini müjdelemiş ve bu müjde gerçekleşmiştir.

    Konuyla ilgili rivayetlere bakıldığında İstanbul’dan ayrı olarak Roma’nın da fethedileceği söylenebilir.

    Deylemî'nin Müsnedül-Firdevs'inde geçtiğine göre Peygamber Efendimiz (asm) Hazretleri, şöyle buyurmuş:

    "Lâ tekumüs-sâah, hattâ yeftehallàhu alel-mü'minînel-kostantîniyyetir-rûmiyyete bit-tesbîhi vet-tekbîr." (1)

    Peygamber Efendimiz (asm), İstanbul'un fethini müjdelediği gibi, bir şeyi daha müjdeliyor bize:

    “Allah Teàlâ Hazretleri mü'min kullarına tesbihle, tekbirle; Sübhànallàh diyerek, Allàhu ekber diyerek, el-Kostantîniyyetir-Rûmiyye'yi açmadıkça, fethini nasib etmedikçe kıyamet kopmaz.”

    Bu rivayette el-Kostantîniyyetir-Rûmiyye diye geçiyor, Roma Kostantîniyyesi, yâni Roma şehri demek. Araplar bu şehri anlatmak istedikleri zaman, el-Kostantîniyye el-Kübrâ veya er-Rûmiyye el-Kübrâ derlerdi; İstanbul için de er-Rûmiyye es-Suğrâ derlerdi. Yâni küçük Roma, büyük Roma; küçük Kostantîniyye, büyük Kostantîniyye tabirleri Arapların arasında kullanılmış.

    Buna göre kıyamet kopmadan Roma ve benzeri büyük şehirlerin Müslüman olacağı söylenebilir.

    İstabul'un fethi hadis-i şerifinde oranın savaşla alınacağını da Peygamber Efendimiz belirtmiş. Bu ikisi arasındaki fark, çok açık olarak ifadelerden ortaya çıkıyor. Orda:

    "--Kostantîniyye mutlaka fetholunacaktır; onu fetheden komutan ne mübarek bir komutandır, o ordu ne mübarek bir ordudur." buyruluyordu.

    Yâni bir orduyla, bir komutanla, bir savaşla, mutlaka İstanbul'un fetholunacağını belirtmiş ve fetholundu. Bir de burada Kontantîniyyetir-Rûmiyye, yâni Roma'nın da fetholunacağı bildiriliyor.

    Ancak bunun savaşla değil tesbih ve tekbir olacağı anlatılıyor. Sübhànallàh, Cenâb-ı Hakk'ı kâfirlerin, müşriklerin, yanlış, bozuk inanç sahiplerinin düşündükleri her çeşit yanlış sıfattan pâk ve münezzeh olduğunu söylemeye derler. “Yâ Rabbi, bu zalimlerin, bu müşriklerin, bu putperestlerin, bu zavallıların söylediğinden sen çok pâksın, çok yücesin! Bunların bu söyledikleri ile senin hiç ilişkin yok... Onlar seni hakkıyla bilemiyorlar, çok cahiller, çok gàfiller. Sen münezzehsin, pâksın; her sıfatın en güzeldir." mânâsına geliyor.

    Yâni bir zaman gelecek ki, yanlış inanç sahipleri, dağlara tapanlar, birtakım yıldızlara, gök cisimlerine, güneşlere, aya tapanlar; bir takım hayvanlara, bir takım insanlara tapanlar, bu işin yanlış olduğunu anlayacaklar.

    Sonunda Cenâb-ı Hakk'ın münezzehliği, sıfatlarının yüceliği anlaşılacak, varlığı, birliği anlaşılacak demektir.

    Diğeri Allahu ekber; yâni Allah hiçbir varlıkla mukayese edilemeyecek kadar yüce, büyük, azamet sahibi, kudret sahibi, ululuk sahibidir. Bunu anlayacaklar. Böylece İslamın hakikatleri dünyanın büyük şehirlerine ve devletlerine hükmedecektir diye anlaşılabilir.

    1- Ramuzu’l-Ehadis, 478/5; Krş. A. Yardım, Türk'ün Şeref Madalyası: Fetih Hadisi, Kubbealtı Akademi Mec., Sayı 3 Temmuz 1979, Sayfa :64M; Esat Coşan’ın Roma'nın fethi ve Deccal isimli sohbeti.

    http://www.sorularlaislamiyet.com/article/15039/roma-nin-fethine-dair-bir-hadis-var-mi-varsa-bu-hadisin-bizlere-anlatmak-istedigini-aciklar-misiniz.html







  • Hadiste geçen şehir istanbuldur abartmayın. Peygamber zamanının roması bizans ve konstantiniyyesi istanbuldur. Lamı cimi yok bunun. Rum diyarı diyede anadolu bahsedilir. Cesar döneminin roması ve şimdiki italyanın roması zamanıyla peygamberin hayatta olduğu zaman farklıdır.
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
    
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.