Üye Girişi
Bağlan Google+ ile Bağlan Facebook ile Bağlan
Yeni Kayıt
Tüm Forumlar
  • Tüm Forumlar
  • Motorlu Araçlar Dünyası
  • Otomobil Genel
  • Otomobil ve Otomotiv Dünyası Genel
  • Bu Konuda
Şimdi Ara

Piyasa Arabası Alarak Yatırım Yapmak ve Mantığın Söyledikleri

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
53
Cevap
2
Favori
1.171
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
Konuya Özel
16 oy
Öne Çıkar
Cevapla
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Arkadaşlar öncelikle bu konu polemik yaratmak için açılmamıştır. Amaç tartışanların ya da okuyanların farklı açılardan da bakmasını sağlamaktır.

    Piyasa arabası alarak yatırım yaptığını düşünen ciddi sayıda insan var. Özellikle memur kesiminde birkaç yılda bir model yükselterek ev kredisi için peşinat oluşturan insan sayısı azımsanmayacak sayılarda.

    Gerçek şu ki bu iyi bir yatırım değil.

    Araba bir ulaşım ve keyif aracıdır. En tutulan arabayı alsanız hatta aldığınızdan fazlasına satsanız dahi mutlaka para kaybedeceksiniz.

    Bakın bir hesap yapalım: 2012 yılında herkesçe piyasa aracı olarak bilinen Honda Civic ya da Jetta alan biri diyelim ki aracı 62000 liraya almış olsun.(belli donanım seviyelerinde çok gerçekçi bir rakam bu). Yine iyimser bir ihtimalle bugün aracını 65000 liraya sattığını varsayalım. 3000 lira kar edilmiş gibi görünüyor değil mi? DEĞİL.

    Ben de kamu görevlisiyim. 2012 maaşım 1750 iken bugünkü maaşım 2300 lira. Yani maaş yaklaşık %30 artmış. Enflasyon ortalamamız %9 olduğundan o da yaklaşık %30 ediyor. Yani ne ücretler ne de fiyatlar yerinde duruyor. Arabanız ise yalnızca %5 değer kazandı.

    Kazandım sandığımız yerde %25 zarar ettik.

    Bir de bunun hiç kredi faizi ödenmeyen bir hesap olduğunu da belirteyim.

    O zaman ne yapmalı?

    Arabanın modeli fark etmeksizin zarar edeceği bilinmeli öncelikle. Arabanız piyasa arabası da olsa zarardasınız. İkinci eli ölü olsa da.

    Yeni ve yakınımdan bir örnek olduğu için benden yola çıkarak örnekleyelim: 2011 yılında 0 km i20 aldım. O zaman araç 25500 liraydı. Dün ise 27000 liraya sattım. Hızlı satılması dışında herhangi bir karım olmadı. Çünkü aldığım da maaşım 1500 idi yani 17 maaşımla bu aracı aldım. Dün ise 12 maaşa sattım aracımı. 5 maaş kaybettim.

    Yine dün 37500 liraya Cruze aldım ikinci el. Aslında çok kararsız kalmıştım ama yukarıdaki düşünceler neticesinde almaya katar verdim. Aynı donanım seviyesindeki ve aynı kilometredeki Civic tam 60000-65000 aralığında satılıyor. Arada yaklaşık 25000 fark var. Bu farkı %12 faizle bankaya yatırsanız 250 lira aylık gelir elde edersiniz. 25000 liranız 3 yılda 9000 lira artar. Alınan ikinci eli zayıf arabanın yaratabileceği değer kaybı fazlasıyla sübvanse olur.

    Piyasası olmayan arabanın daha az kredi kullanımı nedeniyle faiz zararı az olur.

    Elde peşin para olsa dahi reel (nominatif) olarak değer kaybı kaçınılmaz olan bir yatırım yerine likit kalmak ya da parayı faiz (ekstra müslümanlar için kar payı) , borsa, arsa gibi yerlere yatırmak çok daha mantıklı.

    İkinci eli olmayan araçların birçoğunun piyasa arabası olarak bilinen araçlardan ciddi kalite farkı yok.

    Piyasada az görülen arabaların sıradanlıktan daha uzak olduğunu düşünüyorum.

    Passat yerine Mondeo, 407, 508, C5;
    Civic-Corolla-Jetta yerine Cruze, Mazda 3, C4, Megane;
    Polo-Fiesta yerine Getz, Aveo, i20, 207...

    Not: Bir arabayı tutkuyla sevme durumunu hesaba katmıyorum. Gönül işine akıl ermez...

    Tüm bunların yanında acil nakit ihtiyacı durumunda piyasa araçlarının daha hızlı sağlayabildiği geçeceğini de inkar edemem tabi ki.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >







  • araba almak için tek kriteri değer kaybı olanlara sözüm yok...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: jac0B0

    araba almak için tek kriteri değer kaybı olanlara sözüm yok...




    Ben de sizin gibi düşünüyorum. Beğenilen arabayı sırf ikinci el kaygısıyla almamak mantıksız.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • egelidost kullanıcısına yanıt
    Haklısın hocam piyasa arabası diye millet gönlünden geçen arabayı alamıyor alanda çok az, belki çok kişinin aklında lancer mazda 3 giulietta vs var ama bu korkudan alamıyor, ülkede çok garip bir sistem var.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ekonomi bilen adamin hali baska oluyor. Muhendislik ekonomisi dersinin bende de çok katkisi olmustur ve ben de tercihimi nema yapmayan bir aractan yana kullandim.
    Çoğunluk tabiri caizse düz dusunuyor. Bugunku deger - gelecek deger ve paranin kaybi konusunda pek dusunulmuyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • söylediklerinizin tümüne katılmakla birlikte, son sahibi olunacak bir araç almanın da pek akla yakın yanı yoktur diye düşünüyorum.

    Uç bir örnek vereyim; 90ların başında toros almıştık. 5-6 sene sonra da sattık. Elbette o parayı banka, döviz altın vb yatırım arçlarında değerlendirseydik, kazanmasak bile değer kaybetmezdi. Ammaaa; aklıevvel bir satıcının taklalarına kanıp da moskoviç alsaydık o parayı tamamen kaybedecektik ;))))))

    Yatırımla karşılaştırıldğında dediğiniz gibi kayıp olacağı kesin. Tek yapabileceğimiz bu "hasarı" katlanılabilir hale getirmek.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Her aracın alıcısı vardır şöyle piyasa arabası diyerek istemediği tam olarak ısınamadığı aracı alanlar çok karlı bir iş yapmıyorlar,aslına bakarsanız insanlar neden ikinci elini,satılabilirliğini düşünüp araba alıyorlar ona bakmak lazım bunun altında hangi sosyal-ekonomik kaygılar yatıyor,oysa ki bizim insanımız hayal ettiği arabaya kavuşmayı değilde zarar etmeden satabileceği arabanın hesabını neden yapıyor,neden keyif almak yerine matematik hesaplar ile beynini bulandırıyor?Sanmıyorum diğer ülkelerde böyle ince hesapların yapıldığını bu bize özgü bir şey.Bana kalırsa bu konuya bakmamız lazım ayrıca konunuz çok açık anlatımlı ve geçerli olmuş teşekkürler.

    < Bu ileti tablet sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: rabitelli

    söylediklerinizin tümüne katılmakla birlikte, son sahibi olunacak bir araç almanın da pek akla yakın yanı yoktur diye düşünüyorum.

    Uç bir örnek vereyim; 90ların başında toros almıştık. 5-6 sene sonra da sattık. Elbette o parayı banka, döviz altın vb yatırım arçlarında değerlendirseydik, kazanmasak bile değer kaybetmezdi. Ammaaa; aklıevvel bir satıcının taklalarına kanıp da moskoviç alsaydık o parayı tamamen kaybedecektik ;))))))

    Yatırımla karşılaştırıldğında dediğiniz gibi kayıp olacağı kesin. Tek yapabileceğimiz bu "hasarı" katlanılabilir hale getirmek.

    Son sahibi olunacak araç şu an pek yok gibi. Çok abuk markalar dışında her markanın bakım ve parçası bulunuyor.

    Yakın arkadaşımda Suzuki Baleno var. Araba 96 model. Arka stoplarından biri kırıldı. Onu bile bulduk. Amortisörleri gitmiş. Pahalı da olsa bir şekilde bulabildik. Aracı satmak zor olsa da akıllının biri 10000 liraya Şahin-Doğan alıp kalitesiz araca bineceğime aynı paraya biraz risk alıp ARABA alırım diyebilir. Kendisi gayet memnun. Aynı ayarda piyasa araçları tam 2 katına satılıyor.

    Moskovic çok uç örnek bence.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • egelidost kullanıcısına yanıt

    katılıyorum, bi de imza var(dı)

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: rabitelli


    katılıyorum, bi de imza var(dı)


    Bizim muhafazakâr insanımız çok dirayetlidir. Çalışır çabalar, dünya nimetlerinden kendini soyutlar. İçki içmez, karı-kız bilmez...

    Bak buraya kadar hep övdüm.

    E bu kadar parayı ne yapar? Tabi ki Jet Fadıl Abimize kaptırır. Adam 10 yılda bir birikimleri tokatlıyor. En son Maldivler'de helal plajlı devremülk sattı hacı amcalara.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Piyasa araçlarının en önemli avantajı biraz daha hızlı alınıp satılmasıdır....Özellikle 30-40bin tl bandında canlılık çok yüksek.

    Enflasyonu ve maaşları baz almaya da gerek yok, karmaşık bir hesaplama metodu, kur farkı herşeyi ortaya koyuyor.

    Peki piyasa araçlarını belirleyen kriterler nelerdir? Bu sorunun cevabını analiz edersek çok da bilinçli tüketiciler olmadığımız ortaya çıkıyor. Trendler kulaktan kulağa yarım yamalak bilgi şeklinde ilerliyor.
    Bunu çözmek imkansız, mantık dışı seçimler ortada: araç alırken en önemli kriterin yakıt tüketimi, sorunsuzluk, ucuz yed.parça ve servis masrafı vs olması gerekiyor ama arz-talep bu çizgide ilerlemiyor.

    Araçları hem ihtiyaç hem de yatırım aracı olarak kullanmak aynı anda 2 farklı ata binmeye çalışmak gibi, en değerli malvarlığı herzaman nakit paradır.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi C E B R A I L -- 10 Temmuz 2015; 1:49:00 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Forumda bolca 2.el kaygısı var. Bir yere kadar doğru. Ancak hiç keyfini düşünen yok.

    Bir malı alirken 2 sene sonra satayım mantığıyla hareket edilmesi bizi buralara getirdi. Halbuki soyle düşün

    Aracı alıyorum. Aracın spn sahibi ben olucam. Veya hurda olana kadar satmayacagim. Bu uzun vadeli dusun ve bize çooook sağlıklı plan yapmamizi sağlar.

    Ben aracin kullanim aralığını 5-10 sene olması taraftariyim. Hele bide menun kalinmissa... tabi şirket aracı disinda.

    Eski insan lar bu şekilde düşünmeye calisirdi.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: juke sero

    Forumda bolca 2.el kaygısı var. Bir yere kadar doğru. Ancak hiç keyfini düşünen yok.

    Bir malı alirken 2 sene sonra satayım mantığıyla hareket edilmesi bizi buralara getirdi. Halbuki soyle düşün

    Aracı alıyorum. Aracın spn sahibi ben olucam. Veya hurda olana kadar satmayacagim. Bu uzun vadeli dusun ve bize çooook sağlıklı plan yapmamizi sağlar.

    Ben aracin kullanim aralığını 5-10 sene olması taraftariyim. Hele bide menun kalinmissa... tabi şirket aracı disinda.

    Eski insan lar bu şekilde düşünmeye calisirdi.

    Kesinlikle katılıyorum. Aslında mantığımız almıyor ama basit düşünülse.. Aldığım aracı en az 5-10 senelik kullanırım mantığıyla alınsa o araca tabiri caizse evladın gibi bakıp temiz tutulur daha çok zevk alınır. En son corollayı böyle yapmıştım 11 sene oldu. Artık değişimin zamanı geldi

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • Araba değiştirecek olanlarda ise zarar- kar durumu nerdeyse 0 . ben arabami 5 yıl önce 8 bine alırken o zamanlar şuan almayı dusundugum Megane 2 ler 18-19 civariydi. Şuan benim aracının piyasası 11-12 civarı oldu megane larin ise. Fiyatları 22-23 civarı oldu. Ben ilk başlarda bu kadar yükselmenin bana zararı olacağını dusunuyordum ama benimde arabanın fiyatı yükseldi. Bu yükselişten en çok zarar edenler bence hiç arabası olmayıp araba alacak olanlardır. Rabbim onlara da kolaylık versin ben bile bazen bu fiyatlar karşısında saydiriyorum ...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Paco de Lucia kullanıcısına yanıt
    Maaşallah harika bir örnek. Aracınız size işkence çektirmediyse ne mutlu. 11 sene boyunca 10 kere araç değiştirenleri düşünün. Sıfır alsa başka dünya 2.el alsa bambaşka dünya.
  • Bir bankacı olarak şundan bihaber olduğunuzu görüyorum, belirtmek isterim.

    Borçlanarak para biriktirmek.

    İnsanoğlu iradesiz canlıdır. Her 100 insandan sadece 3'ü nakit olarak para biriktirebilme iradesinde ve disiplinindedir. Hal böyle olunca yatırım yapmak, bu yatırımı yaparken borçlanmak, borc ödenip bittiğinde ise mal sahibi olmak, malı satıp daha iyisini almak basamaklarıyla bir para biriktirme/mal edinme yolu vardır. Para biriktiremeyen insanlar bu şekilde devasa yatırım yapmış olurlar.

    Mantığı ben de şöyle kurayım.

    Yaş 19, Memuriyete başlangıç. Maaş 1500 TL.
    Alınan ilk araba Renault 9 Spring, Fiyatı 5000 TL.

    Yaş 20, Memurlukta 2. yıl, Maaş 1600 TL.
    Satılan araba : 5500 TL,
    Alınan araba : Renault 19 : 10.000 TL

    Yaş 21, Memurlukta 3. Yıl, Maaş 1800 TL.
    Satılan Araba : 11000 TL
    Alınan Araba : Renault Megane, 15.000 TL.

    Yaş 22, Memurlukta 4. Yıl, Maaş 2000 TL.
    ...
    ...
    ...
    ...

    Yaş 30, Memurlukta 12. Yıl, Maaş 3000 TL.
    Satılan Araba, 45bin TL
    Ev alırken Teminat Bedeli.


    Bu memur, sadece borçlanarak aldığı arabayı alıp satarak, birikim yapmış oldu. Para biriktirmenin en zor olduğu zamanlarda borcunu takip ederek mal sahibi oldu ve kàrına devam ediyor. Oysa araba almasaydı %97'lik dilime giren bir kişi olarak para biriktirememiş olacaktı.

    Düşüncem : Piyasa Arabası Alarak Yatırım Yapmak ve Mantığın Söyledikleri : DOĞRU KARAR.




  • panthera52 kullanıcısına yanıt
    Hocam bunu ancak bir bankacı söyleyebilirdi

    Ama dediğiniz kesinlikle yanlış değil, sonuçta araç sahibi olmak da gayrımenkule yatırım yapmakla aynı kapıya çıkabilir. Hem kendisi kullanabilir, hem yatırıma sahip olmuş olabilir. Taşıtlar kadar olmasa da Gayrımenkullerinde değer kaybı olasılığı var...

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • araba almayı düşünmüyordum ama son anda meydana gelen gelişmeler yeniden araba almaya zorlayınca kötüde olsa araba olması hiç olmamasından iyidir dedim
    aynı zamanda zamanı geldiğinde hemen ve değerinde elden çıkarabileceğim araç aradım

    ve gördüğüm ilk passatı pazarlıkla 20 liraya sadece yarım saatte satın aldım
    hem ev halkı hem de ikinci el ticareti yapan arkadaşım aracı beğendi
  • 2012 de 1.4 TSİ jettayı highline + sunroof 52 bine almış 30 binde 65 veren var bindiğimde kar diyor zarar etmiş sayılmaz.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: echomaniac

    2012 de 1.4 TSİ jettayı highline + sunroof 52 bine almış 30 binde 65 veren var bindiğimde kar diyor zarar etmiş sayılmaz.

    Mantığınızı bir de şu yöne çevirin :
    2012'de 52.000 TL'e Jetta alacağınıza, dolar almış olsaydınız. (Kur : 1,77) 29.378 $ alacaktınız.
    Bu dolar yatırımınız şu anki TL değeri, 80.790 TL.
    yaklaşık 15bin TL zararda görünüyorsunuz.
    • 
Sayfa: 123
Sayfaya Git
Git
sonraki

Benzer içerikler

- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.
Hizmet kalitesi için çerezleri kullanabiliriz. DH’ye girerek kullanım izni vermiş sayılırsınız.
Anladım Veri Politikamız