Oku oku, beynim çorba oldu, o öyle idi bu böyle idi şu özellik de güzelmiş, eh bu da olsa (aslında olmasa da olur benim için) derken bi baktım fiyat 300binleri görmüş markaların "gelin TVnizi birlikte seçelim bakalım size ne saplarız" uygulamalarında. Kendi kendime çüüüüşşş dedim çüş PisMoruk. Markaların TV'ni seç uygulamaları cidden çakalca hazırlanmış, taktir ettim, saygı duydum... 

Neyse; Şu an 2019'da aldığımız regal 32R4020HT'yi kullanıyoruz. Uydu, çanak, çömlek ıvır kıvır yok. Evde hangi laptopu boş yakalarsak bağlayıp internet üzerinden canımız ne istiyorsa, netflix, amazon, youtube, vb izliyoruz. Ancak yaş itibariyle, TV'yi aldığımız bu 6 sene içinde gözler de ufaktan "büyük ekran isterüüük" diye kazan kaldırmaya başladı. Yoksa verdiği görüntü ile ilgili bir derdimiz yok regalde. Zati fazla para vereni de tokat manyağı yapıyollaa(o reklamı hatırlayan?)  Ama abur ve cubur çanağımı kucaklayıp, bi metre önüne bağdaş kurup izlemekten de sıkıldım.

Öyle maçla muçla işimiz de olmaz. Oyunda da öyle ki, zati evde konsol monsol yok. Ama keyifli olursa belki pc bağlayıp, ETS2'de kamyoncu abuzer ya da Flight Simulator'da "pilotum ben pilooot" havalarına gireriz, ora belli olmaz.

Yoğun olarak laptop da kullandığımız için, mesafe / ekran köşegeni oranından gittiğimizde, 75" ve üzeri bir şey bakıyorum. Yani 17" ekrana 60cm'den bakıp film izlemekle, aşağı yukarı iki buçuk metreden 75" ile izlemek arasında fark yok (matematik hesabı anlamında, başka farklar var mıdır bilmem). Gerçi yeni yaptığım TV ünitesi de 170cm, 85" falan düdük gibi durur üstünde. Ya da duvara mı asarım artık bilemedim. 

Bu bağlamda samsungun uhd 8000F modelleri pek bi cezbetti fiyatı yüzünden. Evet; boş line bile değil, bomboş line. Ama festelden bile ucuz. Öyle olunca elimdeki regale göre verdiği görüntü çok mu dandik olur, ucuz ama attan inip de eşşeğe binmek sonuçta mantıksız, 8000F eşşek midir? ÇAmur gibi midir verdiği görüntü? Olmadı 75" civarı ehven bir cihazı ne aralarda bulabilirim, model önerileriniz nedir? Ha bütçe nedir diye sormayın; eğer ihtiyaç olarak görseydim gider 300 binlik malı da acımaz alırdım ama bana vereceklerinin benim için gerçekten ahım şahım bir değeri yok yav. Valla yok. Ultra süper siyahlar; olmasa da olur, sürekli ışık kapayıp korku filmi izlemeyecem sonuçta. Işık sızması: dert etmem (pro fotoğrafçı olduğum için zati hep ips kullandım, ama fotoşokta. Video ile işim olmadı, tv'de belki önemlidir) Cap cup canlı renkler; bir ötesi cırtlamış renkler, ki istemem, isteğim: doğru renkler. Işık hızında kanal geçişi; eyidır hojdır ema benane, bende çanak yok ki, ya bilgisayar, ya kutu bağlanacak. Über züber kontrast; bunun hakkında bir fikrim yok. Standart 40 bin TL'lik malın verdiği kontrast ile 300 binlik bir TV'nin verdiği kontrast neyi değiştirir, ucuz olanı gerçekten ÇÖP müdür bilmiyorum. Ghosting, flicker vs (aha bunlar önemli benim için); uyuz olurum, olmasa iyi olur. Festelin şovrumunda 70lik bi TV vardı, habire loop edilen görüntülerden birinde yavaaaşça japon fenerleri uçuyordu yukarı doğru renkli renkli. Altlarında bi parmak ghosting  gibi gibi...

Önemli ekleme: TCL, next gibi servislerinin leş olduğu söylenen firmalara çok ama çok mesafeliyim. Gerçi buradaki servisi 10 numara olabilir, ama ateş olmayan yerden duman hesabı, bulaşılmamalıdır diyorum kendimce. Daha da doğrusunu itiraf etmek gerekirse: o kadar şikayet okudum ki, korkuyorum bu firmalara bulaşmaya. Elbette başkası ne isterse onu yapmakta özgürdür. Samsung hakkında ise bir fikrim yok. Servisi ile hiç işim olmadı. Ama diğerleri kadar saplamıyorlar samsunga. LG için de sorunlu denmekte mesela. Ama ağırlıklı olarak beyaz eşyada. TV'ye de aynı servisler mi bakıyor, bilmiyorum. Önceki 32" SEG 7 sene sıkıntı çıkarmamıştı, üstüne bi 4-5 sene kaynanatör giller kullandı, elimdeki regalin de derdi yok. O yüzden servis ile uğraşmak işime gelmiyor. Uzun yazdım, muhtemelen çoğu kişi okumayacak ama okuyup fikir belirtenlere şimdiden teşekkür.

Ek: 85" fiyatı amazonda 51774 acaba diyorum.   

Merhaba.

Elimde i7 3820 + 16gb bir makina var. Sanırım 2011'de falan toplamıştım, r9 280x vardı, son haliyle üzerinde 8gb bir rx580 ekran kartı takılı.

Bu makinaya ekran kartı güncellemesi yapmaya değer mi?

Şu an 30" bir 2560*1600 60hz monitörde kullanmayı planlıyoruz. Ya da en kötü 1920*1200 bir 60Hz var. Yeni monitör almayacağım.

Zamanında fotoşok, video ıvır kıvır için toplamıştım ama artık benim sıpa için oyun makinası yaptık.

AMMAAAA;

Sürekli BeamNG, Forza 4, ETS2 ve FSX2024 çalıştırıyor.

BeamNG galiba alfada olduğu için tam bir dangalak. Şu anki sisten tıkanıp tıkanıp duruyor. Muhtemelen optimizasyon özürü nedeni ile.

Forza 4 ile de sıkıntılar olmuş. Bunlar acep sistemin kör topal yaşatılmaya çalışılmasından mı, benim baltalığım mı bilmiyorum tabi.

Bir de konu dışı ama AsettoCorsada ForceGt direksiyon çalışmadı bu makinada. Donanım ya da yazılım mallığı mıdır yoksa benim mi  yine bilemedim.

Şimdi, bu işlemci ve ram'e yeni bir ekran kartı mı almalı yoksa hiç uğraşma, müzelik olmuş o mu dersiniz.

Yeni sistem toplarsam da sanırım mobo, cpu, vga ve ram alırım sadece.

Bu makinanın kasası cooler master stacker, bu ayarda kasa heralım şu anda piyasada yok.

PSU 1000lerce saat çalışmış, mininge falan koşulmuş dandik bi 1000W xsilence ama bir tane phenom xx4 965'li kasam var, PSU cortlayınca yeni almıştım, onda 750'lik bi Aerocool var (AE-VXP750) toplamda 100 saat çalışmamıştır bile. Onu donör olarak kullanabilirim galiba???

Yanıtlayanlara teşekkür.

Bosch serie 4 self cleanin condenser tipi bir kurutucumuz var 1o yaşında. 3 ay oldu olmadı, komple dağıtıp, kondenser, evap ne varsa dalıp bir derin temizlik yaptım. O günden sonra makina daha fazla tozutmaya başladı. Bu gün gene dağıttım ve tamburun öptüğü öndeki keçe benzeri contanın deforme olduğunu gördüm. Kapak contası değil.

Conta dediğime bakmayın, bildiğimiz 15x15mm civarı kesiti. Kapı süngerinin üstünde 3mm kadar bir keçe var. Bu conta, fitil ya da keçe artık adı her neyse nerede satılır, adı nedir bilen varsa yazabilir mi. Teşekkürler.

Merhaba.

Elimde 3 adet 12V 7ah kuru akü var. Bunları kullanarak bir takviye cihazı yapmak istiyorum. Nette genelde 18650 pillerden yapılıyor ama dediğim gibi hem elimdeki aküleri değerlendirmek, hem de aküyü söküp 4 kat yukarı taşıyıp şarj edip indirme derdinden sıyırtmak istiyorum.

Ehven denebilecek bir şarj cihazım var, idare eder (Einhell CE-BC 6 M) ama 4. kattan elektrik almak ya da dediğim gibi aküyü sök/tak taşı işi mesele.

Sarjı tam aküleri paralel bağla, dehle gitsin, nassolsa 12V diyen oldu ama yanılmıyorsam akü anlık olarak üstünde yazan kapasitesinin 4-6 katını verebilmekte. Sorunsuz olduğunu düşünürsek 3 adet 7ah akü paralelde 20ah gibi yapar, o da anlıkta 80 amper akım verir.

Dolayısı ile aküleri paralel bağladıktan sonra araç aküsü ile takviyeyi yapacak akü seti arasında bir devre olmasına gerek var mıdır, yoksa söylendiği gibi paralel bağladığım 3 akü ile takviye yapmak yeterli midir.?

Takviye yapayım derken havaya uçmak da var, tedirgin ediyor beni 

Aracın bir sirion 1,3. 40ah akü var üzerinde.

Diğeri delta, 60ah akü var.

Çok fazla yatıyorlar, o yüzden bazan takviye yapmam gerekebiliyor.

Herkese merhaba, iyi haftasonları.

Faston kablo terminali ihtiyacım var. Elimde zaten 6,3 var. 4,8 de lazım oldu. Ancak baktığımda Sf1D, Sf2D, Sf3d gibi farklı tipleri var. Görünüş aynı gibi. Yani bir nane bilmediğimden ben öyle görüyorum, bilen illa farkı fark eder. Hani kalite, sac kalınlığı vs desem, fiyatları da aynı.

İlk anda ne bu diyenler için zımbırtının resmi.

Hatko'dan arak.

Nedir bu SF olayı? Bulduğumu alıp geçsem olur mu ki? şimdiden Teşekkürler.

Herkese merhaba.

Bu sabah mutfağı su içinde bulunca, önce buzdolabı çortladı diye ufak çaplı bir kalp hoplaması yaşadım. Ancak esas suçlunun kazanı delinen 15'lik tezgah altı şofbeni olduğunu çözmem uzun sürmedi. Ariston andris lux 15'in kazanı gördüğüm kadarı ile kaynak yerinden "ışığa doğru yürümüş". Ekonomik ömrü 7 yıldır denen arkadaş, ne ilginçtir ki tam da 7 yaşını bitirmişti. Herneyse...

Yemenden kahve getirmek, kombiden mutfağa su çekmekten daha kolay. Dolayısı ile kombiden al demeyin, öyle bir imkan yok. Mutfağın yerini değiştirmiştim yıllar önce. Kombiden su alamama nedenim de budur. O yüzden kış için bu şofbenin yerine ani su ısıtıcısı aramaya başladım. İhtiyacım olduğu zaman sadece kullandığım kadar suyu ısıtmak için enerji harcaması, beni bu yönde yürümeye itti. Boşu boşuna kullanmadığım zamanda sürekli suyu ılık tutmak için bu şofben denen zımbırtının çalışması saçmaydı zaten.

Ancak ani su ısıtıcılarının genelinde şöyle bir durum/sorun var sanırım. Ucuz/dandik olanları, sıfır basınçta (açık) çalışmak durumundalar(mış). Yani biryerden suyu açacaksınız, o su cihaza girecek ısınacak ve cihazı terkedecek. Ama bu benim işime yaramaz. Zamanında bunu bilmeden ve şofbeni almadan önce piyasa malı ani su ısıtıcısını bu şekilde takıp 2. dakikasında patlatmışlığım vardır. Ortalık göl olmuştu. Ben suyun cihaza girmesini, cihazdan çıkan suyun mutfak tezgahındaki musluğa gitmesini istiyorum. Musluğu açarsam cihaz çalışacak, kapayınca duracak. Yani cihaz içindeki su sürekli şebeke basıncı altında olacak. Bir de şu var; banyolarda kullanılan o zottirik ısıtıcılarda, iş bitince kapatıp biraz su akıtmak gerekiyor. Bende yukarıda anlattığım bağlantının doğası gereği, o olay da olmayacak. Aksi taktirde cihazın girişine (yani tezgah altına) sıcak suyu kontrol etmek için bir vana koymam gerek ve bu da saçmasapan, işime yaramayan bir durum.

Bir de elektrik derdi var tabi. İstediğim gibi olan cihazlar hep trifaze gibi. Bildiğiniz, önerebileceğiniz 220 ile çalışan bir su ısıtıcısı var mıdır?

Fazla uzattım, kusura bakmayın; özetleyecek olursam: bildiğiniz, çoğunuzun evinde olan, mutfak tezgahına ankastre edilmiş bir musluğa bağlayabileceğim bir "tezgah altı" ani su ısıtıcısı arıyorum. Monofaze. Şimdiden teşekkürler.

Ekleme: Öyle banyo suyu gibi ısıtsın derdim yok. Kışın çivi gibi gelen suyu kırsın, ellerimiz soğuk sudan çatırdamasın yeter.

Herkese merhaba. Yıllardan sonra sıpa efendi için laptop almak gerekti. Kendime en son 11-12 yıl oluyor, bir Acer Aspire V3-771G almıştım. Halen çalışıyor, aktif olarak da kullanıyorum. Sanırım bir 5-6 yıl daha gideri var. Sadece SSD ekledim. İyi ki aldım dediğim makinalardan biridir.

Ancak şimdi kullanacak kişi farklı, dolayısı ile işin içine satış sonrası hizmetler de girmekte.

Sanki benden sonra tufan dermiş gibi, bu kullandığım makinayı aldıktan sonra uzaklaştım ortamlardan. Hangi marka kalitesini arttırdı, hangisi yerlerde sürünüyor, hangisi satış sonrası hizmette top10'da bir numara, hangisi kanser ediyor bilmiyorum.

Pardon; Lenovo pişmanlıktır, eveli sene yine sıpaya aldığım tablette gördük. Sadece tek servis var İstanbulda, Anadolu yakasında o da. Kol gibi fatura çıkarıyor ve vaz geçtim dediğinde absürt arıza tespit parası istiyorlar. Bir zamanlar MSI pişmanlıktı derdik örneğin. Sanırım artık o imaj yok gibi. VS VS VS...

Uzak durulması gereken markalar ya da bu markayı gözün kapalı al, arka sokakta bile servisini bulursun dedikleriniz varsa;

Veya bu markayı al, parçası ucuz ve her yerde var, bi sakatlıkta değiştiriverirsin dedikleriniz varsa;

Ekşi deyimiyle alta "yeşillendirirseniz" pek sevaba girersiniz.

Sevap istemeyenlere de bol bol teşekkür.

İşiniz rast gitsin.

Peşin edit; Bütçe vermedim, Orta 2 öğrencisine (+ bilsem) yarar bi konfig yaparım elbet.

Sonuçta her markanın benzer konfigürasyonları var. Mesele marka ve satış sonrasının kalitesi.

Peşin söyleyeyim. Ardu konusunda ağır kabızım. Karşınızda zeytin odunu varmış gibi düşünün    

Başlıkta da dediğim gibi: Arduinoda aynı anda 2 ya da daha fazla fonksiyon/işlem yürütmek mümkün müdür?

Örneğin;

20 dakika boyunca bir output portunu aktif tutmak istiyorum. Ancak herhangi bir şekilde bir input portundan sinyal alınırsa işlem duracak. Sonra kaldığı yerden devam edecek.

Biraz daha açayım.

Diyelim output portunun biri, motorumu kontrol eden röleyi açıyor/kapıyor. Motor 20 dakika çalışmak durumunda. Ancak ben herhangi bir kalıcı olmayan butonla inputa bir sinyal verdiğimde motor duracak, başka bir input portunda motoru tekrar çalıştıran buton bağlı olacak. Bir başka input portuna bağlı buton, motor yönünü değiştiren zamazingoyu aktif eden outputu tetikleyecek falan fıstık. Motora yol veren butona tekrar bastığımda kaldığı süreden devam edecek. gibi gibi gibi... Bunu kıvıramadım bi türlü.

Yani 20dk 1200sn eder. (20 dk örnek sadece)

Motor çalıştıktan sonra "delay (1200000)" dersem saçma olur. Zira delay bir fonksiyondur ve normal şartlar altında parantez içindeki değeri tamamlayana kadar bu fonksiyon çalışır.

Peki bu fonksiyon çalışırken, aynı anda inputtan sinyal alma ya da outputtan sinyal çıkma şansımız var mıdır? (gerçi benim mantığıma göre olamaz ya) Ya da bunun yolu nedir.?

Kafamın bastığı, yapabileceğimi düşündüğüm tek şey; kurduğum döngü içine bir sayaç yerleştirmek, istediğim işlemleri yapacak komut bloklarının/fonksiyonların ve kontrollerin ne kadar sürede döndüğünü bi şekilde öğrenip döngü değişkenine ona göre bir bitiş değeri vermek. Eğer kontrollerde döngüyü kırarsam da döngünün başlangıç değerini sayaç değeri yapmak ve böyle böyle bitiş değerine kadar gitmek.

Ya da daha pratik fikri olan varsa müteşekkir olurum.

Ha bu arada; ardu konusunda kabızım dedim, evet, ama syntax'ı 

Yoksa ufaktan pascal ve gw geçmişi de vardır bu amcanızın.

Uzatmadan herkese teşekkür.