Şimdi Ara

Petrolün Sonu ve Elektrikli Otomobil Senaryoları (4. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
185
Cevap
22
Favori
11.080
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
132 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • ozellıkle suudi arabistan ve bae ulkeleri için petrolun değersizleşmesi için sabırsızlanıyorum
  • quote:

    Orijinalden alıntı: They Killed Kenny

    Sırf devlete bağlı taşıtlar ne kadar Co2 yapiyor ona da bakmak lâzım.

    Yaş kaç ?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 2060 yılına kadar başka kaynaklar bulunur. Rüzgar ve güneş enerjisinden alınan verimler artar vs. vs. Petrol bitecek diye takıntı yapmaya gerek yok.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Bukalemun


    quote:

    Orijinalden alıntı: They Killed Kenny

    Sırf devlete bağlı taşıtlar ne kadar Co2 yapiyor ona da bakmak lâzım.

    Yaş kaç ?

    25 alakası nedir? Devletin 193binden fazla aracı var bunlar bizim bindiğimiz gibi 1.0 motor gibi araçlar değil o yüzden sorgulamak hak

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Akepe benzine motorine surekli zam yapiyor. Elektrikli arac yayginlasinca elektrige zammi gecirirler oyle boyle degil hemde.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Petrolün Sonu ve Elektrikli Otomobil Senaryoları
  • Petrol bitmez kolay kolay 50 sene önce de 50 sene sonra bitecek diyorlardı.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Keyifle okudum. Emeginizen saglik.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Rezervler hesap edilip tüketime göre şu kadar yıl sonra petrol bitecek demek yanıltıcı olur.
    Petrolün oluşumunu inceleyin. Bu oluşum sonlanmış değil ki. Bir yandan yer altında oluşum devam ediyor.
    Ama fosil yakıtların yakın zamanda eskisi kadar cazibesi kalmayacak bu da doğrudur.
  • Torlak Kemal kullanıcısına yanıt
    söyleneni anlamaya çalış.

    nasıl ki içten yanmalı motor kullandığı yakıtın kimyasal enerjisinin tamamını mekanik enerjiye çeviremiyorsa fosil yakıt kullanan elektrik santrali de kullandığı fosil yakıtın kimyasal enerjisinin tamamını elektriğe çeviremiyor, senin hesaplamanda buradaki kayıp göz ardı edildiği için saçma sapan bir sonuç ortaya çıkmış.
    https://www.eia.gov/electricity/annual/html/epa_08_01.html

    linke bakarsan kömür ve dizel elektrik santrallerinin verimliliği (1kw 3412 btu) kabaca %33, doğalgaz santrallerinin ise %40 civarında yani içten yanmalı motorlardan pek de farklı değiller ki daha buna dağıtımdaki kayıplar dahil değil.

    yani tüm araçlar elektrikli olsa elde edilebilecek karbon emisyonu avantajı ancak yenilebilir kaynaklardan elde edilen elektriğin oranı kadar olurdu. Doğalgaz santralleri içten yanmalı motordan biraz daha verimli olduğu olduğu için az bir oranda daha yüksek olabilir ama o kadar.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi 19can84 -- 20 Ekim 2017; 15:42:7 >




  • beyler benden size kücük 1 tüyo
    PETROL ASLA TÜKENMEYECEK (insanoglunun nesli tükenene dek)
    simdilik varil fiyatı daha derinlerde cıkarma yapmayı karsılamıyor bu yuzden rezervler azaldı lafları ediliyor bunun amacı varil fiyatlarını arttırmak, fiyatlar artarsa daha da derinlere inecekler ve petrol yine cıkacak. ancak cıkan petrolun litre degeri yuksek oldugu için simdiden yenilenebilir enerjilere donmekte fayda var
    petrol zaten pahalı diyenler olacaktır, yurtdısında benzin litre fiyatı 1.2 tl civarı ona gore dusunun.
  • Dünyada ki petrol rezervleri kesin olarak bilmiyor.Büyük üreticiler ellerinde ne kadar petrol kaldığını ya açıklamıyor yada yanıltıcı rakamlar veriyor ticari sebepler yüzünden.Ayrıca denizlerde hala keşfedilmemiş büyük petrol birikintileri olabilir.
  • Bu öngörüler kapital yaklaşımın sürekliliğini varsayıyor. Petrol bitince insanların kapitalizmi sorgulamayacağını mı sanıyorsunuz? ABD petrol üzerine kuruludur. Eskinin kömürle yönetilen İngiliz sanayi devrimin geldiği son noktadır. petrol bitince denge sıfırlanacak. Ortada elektriğe dayalı hele ki yenilenmesi kolay güneş enerjisine dayalı elektrik enerjisiyle yeni bir kapital düzen yaratmak çok zordur. Çünkü kapitalizm kıtlık üzerine kuruludur. Bol bulunan bir kavram üzerine kapital kurulamaz. Kapitalizmin ekonomi tanımını hatırlatmak isterim. Sınırsız gereksinimlerin sınırlı imkanlarla yönetilmesi işine ekonomi denir diyor. Halbuki ekonomi sınırlı imkanları yönetme işi olsaydı tüketime bu kadar teşvik eden bir yöne kaymazdı. Ekonominin tanımı doğru olabilir ama bunu kapital bir bakış açısına uygun değiştirmeden sunmak yalan söylemek oluyor. Kaynakların sınırlı olması arzı her zaman düşük olacağı anlamına gelmiyor ama kapital akım bunu sürekli olarak çarpıtıyor. Çünkü kapitalizm kendi üniversitelerine ve kendi kadrolarına sahiptir. Örneğin silah satışını eleştiren bir filmin sinemalarda rahatça gösterilebildiğini göremezsiniz. Ya da fast food yiyeceklerin obezitenin gerçek nedeni olduğunu. Asla yapamazsınız. Bütün olanakları ile size saldırırlar. O yüzden petrol olmayan bir gelecekte kapitalizmin ve ona dayalı serbest piyasadaki kıtlık politikasının devam edeceğini düşünmek sadece konuyu hiç anlamamış olmaktır.

    Güneşten bol ve kolay yatırım gerektirmeyen biçimde elektrik üretiminin mümkün olduğu anlaşıldığında ve bu gerçeğin engellenemez olduğu görüldüğünde bu para düzeni çökecek. En azından en temel insan gereksinimleri üzerine olan para düzeni çökecek. Borsa kavramı çökecek. Markalaşma kavramı çökecek. Çünkü bir malın bir hizmetin olabilecek en iyi biçimde toplum için tasarlanıp üretilmesi ve satışa kullanıma sunulmasının gerekliliği anlaşılacak. İnsan kendi kendiyle kavga eden ilginç bir tür. Sonunda mutluluğa ulaşacak çünkü yer yüzündeki dominasyonumuzu yok edebilecek hiçbir güç yok. İnsan kendi kendini yok etmeyi başaramazsa sonunda mutluluğa ulaşacak. yoksulluğun yaratılmış bir sosyal tabaka olduğunu göreceğiz. Çünkü modern toplumlarda yoksulluk kıtlık ekonomisinin bir sonucudur. Para etmediği için yiyecek giyecek imha edilen bir dünyada kimse yoksulluğun doğal bir sosyal tabaka olduğunu iddia edemez çünkü.




  • Aydınlatıcı, kaynak içeren güzel bir çalışma yapmışsınız. Tebrikler



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Sabit Fikir -- 20 Ekim 2017; 16:39:18 >
  • 19can84 1 kullanıcısına yanıt
    Benim yaptığım hesabın santral verimliliği ile bir alakası yok.

    Göründüğü kadarıyla yaptığım hesabın dayandığı temel mantığı tam olarak anlamamış gibisin. Santral verimliliği benim hesabın gerekli bir bileşeni değil.

    Bir kez daha anlatayım.

    1. Hesabın "Türkiye'deki tüm otomobiller bir anda elektrikli olsaydı, ne kadar elektrik ihtiyacı doğacaktı"ya kadar olan kısmının anlaşıldığını varsayıyorum çünkü o kısma dair bir itirazını görmedim.

    2. Bu noktaya kadar anlaşıldıysa, tam bu noktada ortaya çıkan rakam Türkiye'de tüm otomobiller elektrikli olsa tüketecekleri enerjinin benzin karşılığı 9.094.800.000 litredir. Aslında bu biraz daha düşük ama ben elektrik motor verimliliğini son derece konservatif bir şekilde 0,85 olarak aldım. Doğrusu muhtemelen 0,90-0,95 arası. Neyse burası çok önemli değil. Hesap taş çatlasın %5-10 arası sapar.

    Şimdi;

    Türkiye'de Tüm otomobiller şu an itibariyle elektrikli olsaydı bunların 1 yılda tüketeceği elektrik enerjisinin petrol karşılığı 9.094.800.000 litredir. Buraya kadar mutabık mıyız? Mutabıkız diyerek devam ediyorum.

    Dikkat, burada verim hesabı değil, emisyon hesabı yapıyoruz.

    9.094.800.000 litre benzin 86,22 milyar kwh elektrik yapar. Türkiye elektriğinin %32,2'sini rüzgar, güneş ve HES'ten karşılıyor. Bu demektir ki 1- 0,322 = 0,678 ise Türkiye'de elektriğin %67,8'i fosil yakıt kullanan santrallardan geliyor. Bunlar doğalgaz santralı olabilir, motorin kullanan santrallar olabilir, linyit kullanan santrallar olabilir, taş kömürü kullanan santrallar olabilir. hepsinin verimi birbirinden farklı ve onların veriminin konumuzla alakası yok. Biz ona değil emisyona bakıyoruz çünkü!..

    Yani, elektrikli otomobillerin kullandığı elektriğin %67,8'i fosil yakıtlardan yani atmosfere CO2 salan kaynaklardan geliyor. %32,2'si ise atmosfere CO2 yaymayan kaynaklardan geliyor.

    Bir başka deyişle 9.094.800.000 litre karşılığı elektriğin %67,2'si emisyon kaynağı. Yani 9.094.800.000 x 0,678 _= 6.166.274.400 litre. kalanı (2.928.525.600) atmosferi kirletmiyor.

    Daha açık ifade edeyim, ya da tersten giderek anlatayım, belki daha iyi anlaşılır:

    84,22 kwh elektriğin 67,8'i CO2 yayan kaynaklardan, %32,2'i temiz kaynaklardan geliyor.

    84,22 x 0,678 = 57,1 milyar kwh kirli kaynaklardan
    84,22 x 0,322 = 27,1 milyar kwh da temiz kaynaklardan geliyor.

    Bunun petrol karşılığı nedir? 1 litre mazot-benzin 9,48 kwh enerji içerdiğine göre;

    Elektrikli otomobillerin kullandığı elektriğin benzin mazot karşılığı olarak:

    57.100.000.000 /9,48 = 6.023.206.000 litre benzin-mazot karşılığı elektrik emisyon yayan kaynaklardan geliyor.

    Öyleyse Türkiye'de tüm araçlar elektrikliye geçse kullanacakları elektriğin atmosferi kirleten kısmının petrol karşılığı 6 küsur milyar litre olacaktı. Araçlar elektrikli olmadığı için 22,74 milyar litre petrol ulaşım için kullanılıyor. 6,2/22,73% = %27 yapar. yani havamız tüm araçlar elektrikli olsaydı sadece petrol yerine ulaşımda elektrik kullandığımızdan havamız %73 daha temiz olacaktı.

    Hesabın neresi yanlış?
    Hesabın santral verimliliği ile alakası ne?

    Santral verimliliği başka bir hikaye. Ben konuda onu ele almadım ki!. Benim ele aldığım şey çok basit: Türkiye'de taşıtlar geçen yıl 22,74 milyar litre petrol tüketmiş. Eğer tüm arabalar elektrikli olsaydı bu rakamın elektrik karşılığı 9 milyar litre olacaktı. Bunun da %32,2'si temiz kaynaklardan geldiği için aslında 6 milyar litre karşılığı elektrik olacaktı. Bunun oranı da %73'tür.

    Polemik devam etmesin diye yazayım. Ben emisyon konusunun sadece "kullanım" boyutunu ele aldım, "üretim" boyutunu ele almadım. Kullanımdan doğan emisyon karşılaştırması yaptım. Elektriğin üretim verimi, elektrikli otomobillerin bataryalarının üretimindeki emisyon değerleri konumuz kapsamında değil. Neden değil?

    Birincisi, elde bunlarla ilgili yeterli veri yok.
    İkincisi, eldeki verilerle bile sonuç üretilebileceğini göstermek istedim.




  • Sabit Fikir kullanıcısına yanıt
    Rica ederim. Saygılar.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Torlak Kemal


    quote:

    Orijinalden alıntı: TheCaliph_

    Bu hesaplamalar iyi güzel de elektriği %30 arttıralım hadi arttı demekle olmaz. Bütün araçlar Elektrikli araç olsaydı onların bataryasını üretmek için fabrikalar kurulmayacak mı ? O bataryaların üretildiği metallerin elde edilmesi ?


    Evet enerjinin depodan elektriğe aktarılan kısmında emisyon 0. Ancak enerji kaynağından depoya kadar aktarılan süreci hep es geçiyorsunuz.

    Petrol elbet bir gün tükenecek ama dünyadaki her ülke Norveç gibi yenilenebilir enerji bakımından olduğu gibi şanslı değil Çin gibi uğraşan ülke çok var ama şu an bile Çin'in elektrikli araçlara tamamen geçmesi her sene çevre kirliliğinden ölecek insanları kat ve kat arttıracak.

    Gerçi solar paneller yapıyor gelecek yıllarda elbet yakıt hücreli veya elektrikli araçlara geçeceğiz buna şüphe yok.

    Es geçmiyoruz. Şöyle ki;

    1 Şu an emisyon kaynağı olan
    - petrol arama ve bulma (tarama ve sondaj)
    - çıkarma (pompalama)
    - rafineriye nakliye
    - rafinerizasyon
    - rafineriden benzin istasyonuna nakliye
    esnasında salınan bütün emisyonlardan kurtuluyor muyuz? Cevap: Evet. Bunu heybeye bir atalım.

    2. Elektrikli otomobilde komplike şanzımanlar yok, elektrikli otomobilde komplike motor yok. Elektrikli otomoblde tüm parçaları 150 usd tutan basit bir veya iki AC endüksiyon motoru var. Bu motorun üretimi esnasında açığa çıkan emisyon benzinli/dizel otomobillerin şanzıman ve motorlarının üretiminde açığa çıkan emisyondan çok daha az. Bir kere şanzıman+fosil yakıtlı motorun ağırlığı nerden baksan 3-4 elektrikli motorun ağırlığına denktir. Buradan da heybeye bir turp daha att-ık mı? Evet attık.
    3. elektrikli motorların ömrünün 1,5 milyon km olduğu hesaplanıyor ve minimum bakım gerektiriyor. Bir benzinli/dizel motorun ömrü ise ortalama 300-400 bin km civarında, sonra gelsin bir sürü parça değişimi. Biz bunu 500 bin km yapalım. Bu durumda bir elektrik motorunun ömrü içinde normal motor 3 kere piston segman conta ve belki de enjektör değiştiriyor. Bunlar üretilirken de havaya CO2 salınıyor mu? Salınıyor. At heybeye 1 turp daha!

    Elektrikli arabaların bakım gerektirmediğini ben söylemiyorum burası söylüyor:
    http://www.motorauthority.com/news/1087086_tesla-model-s-maintenance-almost-none-required-actually

    Evet yıllık bakım var ama adamlar frenleri vb. kontrol ediyor, silecek lastiklerini değiştirip gönderiyor. Bir de bataryanın soğutması düzgün çalışıyor mu diye bakıyorlar. ha klima filtresi fren yağı vb. de var. Ya mazot filtresi, hava filtresi, bujiler, enjektörler, antifriz, motor yağı? Onlar yok. Peki tüm bunları üretirken havaya CO2 salınıyor mu? Salınıyor. At heybeye bir turp daha!..

    4. Normal arabalara küçük de olsa akü üretilmiyor mu? Üretiliyor. Evet küçük müçük ama 4 yılda bir değiştiriyorsun. Tesla da ise yanılmıyorsam 8 yılda bir. Peki bu aküler üretilirken çevre kirletilmiyor mu? CO2 salınmıyor mu? At heybeye son bir turpu daha.

    kaç turp oldu? Ben saymadım ama 5-6 turp olmuştur heybede elektrikli araba lehine.

    geriye aleyhine ne kaldı? batarya üretimi. Evet bugünkü lityum bataryalar pek çevreci değil. Üretilirken emisyon yaratıyor mu yaratıyor. Ancak bu bugünün teknolojisi. Ar-ge düzeyinde en az 30 kadar pil test aşamasında. Bunların içinde çevreyi çok az kirletme vaadinde olanlar çok. Hadi bunlara daha çok zaman var diyelim. Öyle bile olsa. mevcut bataryalar yeniden dönüşüme gireceği için bir kez geri dönüşüm döngüsü kurulana kadar çevre ve emisyon ciddi bir yük oluşturacak, sonra bu negatif etki geri dönüşümle minimale inecektir.

    Elektrikli arabaların hebesinde 5-6 turp varken, içten yanmalıların sadece 1 turpu var. O da batarya. Onun dışında her alanda içten yanmalı araçlar çevreyi ölçüsüz kirletiyor. Elektrikli araçların heybesindeki 5-6 turp, fosillerin heybesindeki 1 turpun ederini haydi haydi karşılar. Geriye de elektrikli motorların %95'lere çıkan akıl almaz ve müthiş verimleriyle çevreye yapacakları katkı inanılmaz boyutlarda olacaktır.

    Hesap ortada. Elektrikli her şart altında çevre ve emisyon konusunda fosili döver!

    Şu anki teknoloji ile elektrikli araçların çevreye daha yararlı olacağını düşünmeyen çok araştırmacı var. Yabancı diliniz varsa onların nedenlerini okuyabilirsiniz.

    Ancak şunda herkes hemfikir gelecekte içten yanmalı diye bir şey kalmayacak. Buna kimse itiraz edemez.

    Yine Ancak elektrikli araçların şuna benzetebiliriz çok sevdiğiniz bir sevgiliniz var her şeyi 10 numara ama sizi aldatıyor o zaman koltuğunun altında 100 tane de Turp olsa onu bırakırsınız. Elektrikli motorlar da böyle işte avantajları çok ama 1-2 tane dezavantajı var onlar da onları sınıfta bırakıyor.

    Gelecekte elbet çözülecek ama gelecekte




  • Elektrik üretirken bile o kadar bilinçsiziz ki...



    Karadeniz'deki hes projelerinde onlarca ırmak dere göl kurutuldu habitat yok edildi doğallık bozuldu eminim ki bu kafayla gidersek elektriğe geçişte doğasını en çok mahveden ülkelerden olacağız.



    Petrol umarım beklenenden de erken biter yerine başka bir zıkkım bulunmaz şehirlerde nefes alınmıyor artık iş yerinizin okulunuzun önünde 2 dk durup havayı nefes almak için değil de temiz hava alıp rahatlamak için içinize çekin ne demek istediğimi anlarsınız.



    Keşke yarın bitse petrol de zorunlu olarak geçsek artık gençliğimi bu şekilde geçirmek istemiyorum.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • TheCaliph_ kullanıcısına yanıt
    Biliyorum hocam, yabancı dilim var, itirazları da okuyorum. İtirazlar belli başlı 2 noktada toplanıyor:
    1. Lityum pillerin üretimi hem çevreye çok zarar veriyor hem de CO2 emisyonuna katkıda bulunuyor.
    2. Dünyada elektriğin %68'i fosil yakıtlı santrallardan elde ediliyor.

    Fakat işler ülke bazında değişir. Mesela Kanada'da elektriğin sadece %23'ü fosil yakıtlardan elde ediliyor.
    Keza Fransa'da elektriğin sadece %8,5 kadarı fosil yakıtlardan...

    Şimdi bu adamlar elektrikli arabaya geçmesin mi?

    Öte yandan Hong Kong'ta elektriğin tamamı fosil yakıtlardan. Yani Hong Kong elektrikli araba kullansa da olur, kullanmasa da eğer dertleri sadece CO2 emisyonları ise. Ama dertleri verim ise iş değişir. Çünkü elektrikli arabada bataryaya koyduğun elektriğin %95'ini mekanik enerjiye çeviriyorsun. Sadece %5'i ısı olarak havaya karışıyor. Ama bir benzinli arabada depoya koyduğun beniznin %70-75'i havaya ısı olarak karışıyor. Dizelde de bu %60-65 civarında. Bir elektrikli motorla kıyaslandığında şu içten yanmalı ilkel motorların ne kadar verimsiz birer metal çöp yığını olduklarını görüyor musun?

    Şimdi Honk Kong'da elektrik %100 fosil yakıtlardan. Yani elektrikli arabanın kullanım anlamında bir emisyon kazancı yok Hong Kong için. Ama verimlilik için var!
    Şöyle düşün:

    1 benzinli araba (Hong Kong'ta hep benzinli, dizel pek yok) 100 litre yakıtın %25'ini işe çeviriyor.
    1 Motorin ya da doğalgaz santralı 100 litre benzinin ortalama %40'ını (yeni teknolojilerde bu %48'e kadar çıkmış. Bkz. kaynak 2)
    1 elektrikli araba bataryasındaki elektriğin %95'ini işe çeviriyor.

    Benzinli araba verimi: %25 Yani 100 litre benzin parası verip bunun 75 litresi ile havayı ısıttın!
    Santral verimi: 100 x 0,40 = 40 litre x 0,95 = 38 litre.

    Yani 1 elektrikli araba ile santraldaki 100 litre yakılan benzinin 62 litresini israf ediyorsun. Bir benzinli aranba ile 75 litresini israf ediyorsun. Arada 13 litre fark var. Hadi verimi %28 yapalım ve buna 10 litre diyelim. Yani bu durumda dahi elektrikli araba %10 daha ekonomik ve verimli.

    Kısacası Hong Kong'lular dahi elektrikli araba kullansa her yıl paradan %10 tasarruf edecekler.

    Gelelim bataryaların üretimindeki CÖ2 emisyonlarına.

    Şu linkte bazı veriler ve sonuçlar var:
    www.mdpi.com/2071-1050/9/4/504/pdf

    Bu linkteki çalışmaya göre Çin'de üretilen bataryaların 28 KWH olanları için üretimde ortalama 3000 Kg CO2 salınıyor. Küçük arabalar bu çapta bir batarya kullanıyor ama biz tüm filo ortalaması için bunu 40 KWH yapalım 40/28*3000 = 4285 kg CO2

    Bunu normal bir arabanın emisyonu ile karşılaştıralım: Mesela Toyota Corolla 1,8 dünyada en çok satan o galiba. km başına 228 gr CO2 üretiyor. 4285/0,228 = 18793 yani 19000 km eder. Hadi onu düzleyip 20 bin km diyelim.

    Bir elektrikli arabanın aküsünün üretiminde açığa çıkan CO2 miktarını sıradan bir C segment araba 20 bin km kullanımda üretiyor. Araştırmada bunu normal bir aracın ömrünün %5'i olarak almışlar yani 400.000 km ömür olarak hesaplamışlar.

    Gördüğün gibi batarya üretiminde öyle ortaya aman aman CO2 salınımı çıkmıyor. zaten bu konuda hassasiyetimiz varsa cep telefonu ve tablet ve laptop da kullanmamak lazım öyle değil mi!

    Yani ben o saydığın yabancı kaynaklardaki eleştirileri pek samimi bulmuyorum. Gerçekten doğru verilerle yola çıkıp doğru sonuçlara ulaştıkların emin değilim.

    benim gördüğüm ve hesapladığım kadarıyla elektrikli arabalar her bakımdan fosillere nazaran kıyas götürmeyecek kadar üstünler. Tek sıkıntıları daha güçlü ve daha hafif, aynı zamanda kısa sürede şarj olan bir batarya. O da oldu mu elektrikli otomobil tadından yenmez!

    Kaldı ki bir de şöyle düşünmek lazım. O dediğin kaynaklar haklı olsa, neden peş peşe nerdeyse tüm Avrupa ülkeleri ve Çin elektrikli arabaya geçmeye çalışıyor olsun?

    Ha, araba elektrikli değil de hidrojen yakıtlı olsun. Hiç fark etmez. Benim için önemli olan yere göğe sığdıramadığımız şu içten yanmalı motorların ilkelliğini ve insanlık dışılığını görmek ve dünyayı zehirleyen bu verimsiz ve klçından sürekli duman çıkaran - sobadan farksız - motorlardan bir an önce kurtulmak.

    Kaynak:
    https://en.wikipedia.org/wiki/List_of_countries_by_electricity_production
    https://en.wikipedia.org/wiki/Thermal_power_station#Thermal_power_generation_efficiency




  • Dünyada üretim azalıyor artık petrol üretimi exponential bir büyüme yaşamıyor yaşamıyacak artık hatta azalıyor 1990-2016 arası artmış diyorsun doğrudur ancak artış düşüş trendinde üstüne fiyatlarda niye 3 kat azaldı sanıyorsun olan Rusyanın ekonomisine oluyor
  • 
Sayfa: önceki 23456
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.