Şimdi Ara

kuduz hastalığı hakkında bilinen yanlışlar

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
4 Misafir (1 Mobil) - 3 Masaüstü1 Mobil
5 sn
33
Cevap
1
Favori
2.240
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
12 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Önemli not: Bu yazıdaki bilgileri tıp eğitimi almadığım için çeşitli kaynaklardan edindiğim bilgileri derleyek özetledim. Eğer bu bilgilerde hatalar varsa tıp eğitimi almış kişiler doğrusunu iletirse düzeltirim.


    Kuduz hastalığında bize ana akım medya ile hep bazı bilgiler verildi. Tıp eğitimi almayan biz halk da bu bilgilerin doğruluğuna inandık. Ancak geçen hafta Siverek'te kuduzdan ölen genç mimar sayesinde bu bilgilerin ne kadar yanlış olduğunu öğrendim. Durumun farkında olmayanlar için bu bilgileri özetlemek için bu konuyu açıyorum. İşte bize doğru diye ezberletilen bazı yanlışlar:

    Yanlış 1: Kuduz hastalığının aşısı var ve %100 korur. Kuduz bir hayvan tarafından ısırılırsanız ve zamanında kuduz aşısını olursanız ölmezsiniz. Kuduz hastalığı zamanında aşınızı olduğunuz müddetçe artık korkulacak bir hastalık değil.

    Doğrusu: Eğer kuduz bir hayvan tarafından ısırılırsanız ve ısırılmadan önce aşılanıp bağışıklık kazandıysanız ölme riskiniz oldukça düşük. Ancak ısırılma olayından hemen sonra vakit kaybetmeden kuduz aşısı yaptırmaya başladığınızda ölme riskiniz oldukça yüksek. Çünkü aşının etkili olması için en iyi ihtimalle 7 - 10 günlük bir zamana ihtiyaç var ve bu süre içinde kuduz virüsü beyine veya herhangi bir sinire ulaşırsa şu anki modern tıp ile kurtulma şansınız yok.

    Yanlış 2: Kuduz virüsü beyine ulaştıktan sonra yapacak birşey yok.

    Doğrusu: Kuduz aşısı ile bağışıklık kazanmadan önce, kuduz virüsü beyine veya herhangi bir sinire ulaşırsa, şu anki modern tıp ile yapacak birşey yok. Yani burada bir yarış söz konusu: Sizin aşı ile bağışıklık kazanmanız zaman alıyor. Kuduz virüslerinin de herhangi bir sinire veya beyine ulaşması zaman alıyor. Hangisi önce gerçekleşirse buna bağlı olarak ölüyorsunuz veya yaşıyorsunuz. Vücudun her yerinden sinirler geçiyor. Kolunuzda, bacağınızda her yerde sinirler var. Bacağınızdan ısırıldığınızda virüsün bacaktaki sinirlere ulaşması, bağışıklık kazanmanızdan önce gerçekleşirse yaşama şansınız kalmıyor.


    Özetle, kuduz bir hayvan tarafından ısırılrsanız hayatta kalma şansınız oldukça düşük ve hayatta kalmanızın şartları şöyle:

    1. Kuduz bir hayvan tarafından ısırıldığınızda, ısırık çok derinse ve virüs ısırılma anında herhangi bir sinire ulaşmışsa, ısırıldığınız an biletiniz kesilmiş oluyor. Modern tıbbın sizi kurtaracak bir ilacı veya tedavisi yok.

    2. Isırılma anında eğer virüs herhangi bir sinire ulaşmamışsa çok hızlı bir şekilde bir hastaneye ulaşıp kuduz aşısı tedavisine anında başlanılırsa bile ölüm riskiniz hala çok yüksek. Çünkü ısırma anında vücudunuza çok sayıda kuduz virüsü girmiş oluyor. Bunların bazılarının herhangi bir sinire ulaşma süresi, sizin aşı ile bağışıklık kazanma sürenizden daha kısa olması ihtimali çok yüksek ve bu durumda ölüm kaçınılmaz oluyor.

    3. Bu sebeple kuduz aşısına başlandığı anda immünoglobülin içerikli anti serum da verilmelidir. Bu anti serum ile vücuda giren virüs sayısının azaltılması ve virüslerin herhangi bir sinire ulaşma riskini azaltması hedefleniyor. Diyelim ki anti serum ile vücuda giren virüslerin %90'ı yok edildi ama hala geriye kalan %10 vücudunuzda ve sizin aşı ile bağışıklığı kazanana kadar herhangi bir sinire ulaşmamaları gerekiyor. Bağışıklık kazanmadan herhangi bir sinire ulaşırlarsa yine ölüm kaçınılmaz. Bu yüzden ölüm riskiniz daha düşük olsa da hala mevcut.

    4. Sanırım immünoglobülin içerikli anti serum çokça bulunmadığı için sadece kuduz riski yüksek ısırma vakalarında hastalara bu tedavi uygulanıyor. immünoglobülin içerikli anti serum tedavisini alabilmeniz için sizin hastaneyi kuduz riskinizin yüksek olduğuna ikna etmeniz gerekiyor olabilir. İstanbul'da hergün yüzlerce kişi hayvanlar tarafından ısırılıp kuduz aşısı yapılıyor. Kaç tanesine immünoglobülin yapılıyor acaba?

    Sonuç olarak kuduz bir hayvan tarafından ısırıldığınızda,

    1. Hiçbir aşı ve immünoglobülin yapılmadığında yaşama şansınız %0
    2. Sadece aşı yapıldığında yaşama şansınız %30 civarı
    3. Hem aşı hem de immünoglobülin yapıldığında %60 civarında yaşama şansınız olduğunu tahmin ediyorum.

    Bu yüzdeleri kafadan salladım. Tıp eğitimi olan birisi doğrusunu söylerse düzeltirim. Bu yüzdeler ısırığın derinliğine ve yerine göre değişebilir. Basit bir kedi tırmalaması ile ön dişleri uzun ve keskin bir yırtıcı hayvanın ısırması sonucu alınan kuduz virüsündeki ölüm riski aynı değil. İkinci durumda virüslerin sinire doğrudan ulaşma riskinden ötürü çok daha yüksek bir ölüm riski mevcut.


    Ana akım medyada her kuduzdan ölüm sonrası ölen kişinin zamanında aşı yaptırmadığı, bu yüzden öldüğü, ölen kişinin suçlu olduğu şeklinde haberler yapılıp, kuduzun aslında o kadar da tehlikeli bir hastalık olmadığı, önlenebilir olduğu, modern tıbbın artık bu işi çözdüğü şeklinde bir algı yaratılmak isteniyor. Siverek'te ölen mimar için de aynısı yapıldı ilk başlarda.

    Siverek'teki olay bir veteriner hekimin önünde cereyan etmiş. Veteriner hekim hayvanın durumundan şüphelenip hayvanın kafasına maske takmış. Hayvan maskeden kurtulup veterinere saldırmaya çalışmış. Mimar da saldırıyı engellemek isterken hayvan mimarı kolundan veya el bileğinden ısırımış. Aşağıda linkini verdiğim yazıda el bileğinden ısırıkların çok riskli olduğu zaten belirtilmiş. Kuduz konusunda eğitim almış bir veteriner hekimin el bileği ısırıklarının çok tehlikeli olduğunu bilmemesine imkan yok. Bu durumu hastaneye bildirmemiş olması, hastanenin de böylesi riskli bir durumda immünoglobülin uygulamamış olması düşük bir ihtimal. Soruşturma sonrası ortaya çıkacaktır ancak büyük bir ihtimalle ısırma anında virüs sinire ulaştığı için bu mimar arkadaşımıza tıbbın gerektirdiği bütün tedaviler zamanında uygulandığı halde ölüm kaçınılmaz olmuş sanırım.


    Hindistan'da her yıl 20.000 kişi kuduzdan ölüyor. Hindistan'da her yıl 20.000 defa ana akım medyada her kuduzdan ölenin arkasından söylendiği gibi ölümcül bir hata mı yapılıyor da 20.000 kişi kuduzdan ölüyor. Yani bu 20.000 kişi zamanında aşı mı yaptırmıyor veya immünoglobülin yapılmadığı için mi ölüyor bu insanlar? Yoksa derin ısırıklar sonucu sinire ulaşan kuduz virüsü sebebiyle tedavisi olmadığı için mi bu 20.000 kişi ölüyor her yıl?


    Kuduz konusundaki gerçekler artık ortaya çıkartılmalıdır. Kuduz bir hayvan tarafından ısırılan bir insana tüm gerekli tedaviler (kuduz aşısı ve immünoglobülin) tam zamanında yapıldığında o insanın yaşama şansı yüzde kaçtır? Gelişmiş ülkeler bu yüzden mi sokakta başıboş hayvan bulunmasına müsade etmiyor?



    Kaynak:
    www.hurriyet.com.tr
    Tüm aşılarını olan genç mimar nasıl kuduzdan öldü? Siverek Lütfü Seray'ın kuduzdan ölümünü konuşuyor
    https://www.hurriyet.com.tr/gundem/tum-asilarini-olan-genc-mimar-nasil-kuduzdan-oldu-siverek-lutfu-serayin-kuduzdan-olumunu-konusuyor-42299270


    Yazının özeti: Bilim Kurulu Üyesi ve Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz: Aşının yüzde 100'e yakın bir koruyuculuğu var. Ancak el bileği, baş bölgesi, yüz gibi beyne veya sinirlere yakın bölgelerde oluşan ısırıklar çok tehlikeli. Bu tür durumlarda hastalara aşı yapılırken aynı zamanda immünoglobülin verilmeli, mümkünse hemen dikiş atılmamalı veya kanamayı durdurmak için dikiş atılmak zorunda kalınıyorsa da sık olmayan dikişler atılmalı. Ancak çok nadiren bazı vakalarda hem immünoglobülin hem aşı yapılmasına rağmen kişiyi korumayabiliyor. Bu çok nadir gördüğümüz bir şey ama kişinin vücudunda antikor üretmekte bir sıkıntı olabiliyor ya da bunu engelleyen bir ilaç kullanıyor olabiliyor. Bu hastadaki durumu bilmiyorum elbette ama genel olarak kuduz için konuşuyorum. Burada sıkıntı kuduz mikrobunun sinire ulaşması. Sinire ulaştıktan sonra ne immünoglobülin ne de aşı fayda etmez. O nedenle bir ısırık varsa hemen, hiç vakit kaybetmeden aşı öneriyoruz. Ancak ısırık derinse, mikrop sinire ulaşırsa artık yapacak hiçbir şey kalmıyor. Bu durumda ne aşı ne immünoglobülin fayda etmiyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi coolman7 -- 17 Temmuz 2023; 11:44:24 >
    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >







  • Kuduz çok tehlikeli bir hastalıktır.

    Hastalığın virüsünü 100 yıldan fazla süre önce bulmamız karşın bilim insanları bugün bile kuduzun insanı tam olarak nasıl öldürdüğünü bilmemektedir .

    O nedenle çok ciddiurle alınır. Turkiyede kuduz salgını olmaması adına çok siki önlemler uygulanır.

    Fakat buna rağmen bizdeki maalesef bilgisiz hareket eden sözde hayvansever özde sadece kedi köpek sever kesim sokakları başıboş hayvan suruleri ile doldurmak gibi bir ilkelligi halka dayatarak ülkede bir kuduz salgını riskini canlı tutuyorlar.

    Kuduz şaka değildir. Kontrolden çıkarsa yakalanan insanları kurtarma şansınız yok . O nedenle sokaklara hayvan suruleri salma ilkelligini bir an önce arkamızda bırakıp uygar ülkeler gibi bu tehlikeli hastalığı, 21. Yya yakışmayan hastalığı artık tarihe görmeliyiz.

    Yoksa hergun kuduz karantinaya ile ilerde mülteci akini olsun , sokak hayvanı nüfusunun patlaması olsun, devletin bir felaket sonucu sağlık hizmetlerinin aksaması sonucu olsun en kötü animizda birde ciddi bir kuduz salgının maruz kalabiliriz. Bütün sokaklar hayvandplu ve bu yapılan iş adeta bir saatli bomba.
  • Kuduz çok tehlikeli bir hastalıktır.

    Hastalığın virüsünü 100 yıldan fazla süre önce bulmamız karşın bilim insanları bugün bile kuduzun insanı tam olarak nasıl öldürdüğünü bilmemektedir .

    O nedenle çok ciddiurle alınır. Turkiyede kuduz salgını olmaması adına çok siki önlemler uygulanır.

    Fakat buna rağmen bizdeki maalesef bilgisiz hareket eden sözde hayvansever özde sadece kedi köpek sever kesim sokakları başıboş hayvan suruleri ile doldurmak gibi bir ilkelligi halka dayatarak ülkede bir kuduz salgını riskini canlı tutuyorlar.

    Kuduz şaka değildir. Kontrolden çıkarsa yakalanan insanları kurtarma şansınız yok . O nedenle sokaklara hayvan suruleri salma ilkelligini bir an önce arkamızda bırakıp uygar ülkeler gibi bu tehlikeli hastalığı, 21. Yya yakışmayan hastalığı artık tarihe görmeliyiz.

    Yoksa hergun kuduz karantinaya ile ilerde mülteci akini olsun , sokak hayvanı nüfusunun patlaması olsun, devletin bir felaket sonucu sağlık hizmetlerinin aksaması sonucu olsun en kötü animizda birde ciddi bir kuduz salgının maruz kalabiliriz. Bütün sokaklar hayvandplu ve bu yapılan iş adeta bir saatli bomba.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Periah -- 17 Temmuz 2023; 11:47:12 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Güzel konu emeğine sağlık.

  • Bir hayvan tarafından ısırılmadan kuduz aşısı yapılması bağışıklık için daha iyi olmaz mı?

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • sahin1001 S kullanıcısına yanıt

    Yaklaşık 4 sene önce kuduz aşısı olmuştum kedi ısırdığı için. Yanlış hatırlamıyorsam karne ile 4-5 kez farklı günde gidip aşıyı olmuştum.


    kuduz aşısı 1 kez olduğunuz zaman hayat boyu koruyor mu yoksa belirli periyotları mı var?


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bilmiyorum. Aşı dedikleri için ben de onu sordum. Oluyorsa toptan aşı olalım bitsin bu meret.

    Böyle düşününce de demek ki olmuyormuş anlamı çıkıyor galiba

    < Bu ileti iOS uygulamasından atıldı >
  • "Bu yüzdeleri kafadan salladım. Tıp eğitimi olan birisi doğrusunu söylerse düzeltirim.''

    Mesleğiniz nedir?

    Sağlık ile ilgili bir meslek değilse, insan hayatını riske edebilecek konuları hobi olarak mı açıyorsunuz?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • Güzel konu ama yüzdeleri kafadan sallıyorsanız konu ciddiyetini kaybeder.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Konuyu açan arkadaş sallamış ciddiye almayın.
    www.cdc.gov
    Rabies Vaccine Information Statement | CDC
    https://www.cdc.gov/vaccines/hcp/vis/vis-statements/rabies.html


    Virüs kaptıktan sonra aşı olmak ölmeyi engellediği belirtiliyor ingilizce bilen okuyabilir. Arkadaş oranları falan sallıyor
    www.cdc.gov
    Rabies Vaccine Information Statement | CDC
    https://www.cdc.gov/vaccines/hcp/vis/vis-statements/rabies.html



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi corpixx -- 19 Temmuz 2023; 13:49:8 >
    < Bu ileti iOS uygulamasından atıldı >




  • corpixx kullanıcısına yanıt

    Arkadaş gayet güzel bilgiler paylaşmış yanlışlık göremedim..


    Verdiğiniz ikinci linkte de virüs kaptıktan sonra aşı olmak ölümü kesin önler demiyor, önleyebilir diyor....



    Rabies vaccine can prevent rabies if given to a person after an exposure. After an exposure or potential exposure to rabies, the wound site should be thoroughly cleaned with soap and water. If your health care provider or local health department recommend vaccination, the vaccine should be given as soon as possible after an exposure but may be effective any time before symptoms begin. Once symptoms begin, rabies vaccine is no longer helpful in preventing rabies.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi yolcum -- 19 Temmuz 2023; 14:12:53 >
  • Kpektaparlar kuduzu bile aklamaya çalışıyor akıl alır gibi değil.

    < Bu ileti Android uygulamasından atıldı >
  • Rapsody_izmir kullanıcısına yanıt
    Bilgisayar yüksek mühendisiyim.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • sahin1001 S kullanıcısına yanıt
    Olur. Veterinerler sürekli aşı yaptırıyorlar sanırım. Ama 4 5 yılda bir sürekli aşı yaptırmak da yan etki açısından sorunlu mudur bilmiyorum. Onu da araştırmak lazım.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • coolman7 C kullanıcısına yanıt
    Teşekkürler bilgi için

    < Bu ileti iOS uygulamasından atıldı >
  • corpixx kullanıcısına yanıt
    Hayatta kalma oranlarını salladigimi zaten ben yazımda belirtmiştim. Ama diğer bilgiler için kaynak linki ekledim. Benim salladigim oranlar için kaynaklı olarak başka oranlar paylaşırsanız oranları güncellerim. Sizin paylaştığınız linkte herhangi bir oran yok. Önleyebilir diyor sadece.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Kartal Göz kullanıcısına yanıt
    Bu yüzdeler için internette çok kaynak aradım ama hiç bir yerde virüslü hayvan ısırması sonrası yapılan aşı sonrası hayatta kalma yüzdesi vermemişler. Ya ısırılma öncesi yapılan aşının koruyuculuğu hakkında oranlar var ya da kuduz riskli olaylar için yüzde vermişler. Kuduz riskli ne demek. Bir hayvan ısırdı, kuduz mu değil mi bilmiyoruz yine de aşı yapalım. Zaten ısıran hayvanın kuduz olmama ihtimali yüzde 99.99 gibi birşey. Burada hayatta kalma oranını versen ne olur vermesen ne olur.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • coolman7 C kullanıcısına yanıt

    Evet ama bilgi paylaşımı sözüyle bir konu açılıyor. İnsanlar da bilgi alacağı düşüncesiyle konuya dalıyor ve okuyor. Kişisel yorumlar olunca haliyle tadı kaçıyor. Ondan dedim.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.