Klaus schwab itiraf etti dünyayi uzun süredir amerika gibi süpergüc bilinen ülkeler yönetmiyor world economic forum black rock bill gates gibileri yönetiyor ! ![]() Klaus Schwab says the world will no longer be run by superpowers like America… it will be run by the World Economic Forum stakeholders, such as BlackRock and Bill Gates. https://twitter.com/iluminatibot/status/1717533151071731960< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Tarafsiz Goz -- 25 Ocak 2024; 11:19:32 > |
Klaus Schwab itiraf etti ! - Dünyayi Amerika degil WEF Black Rock Bill Gates gibileri yönetiyor !
![](/static/forum/img/downicon.png)
![](/static/forum/img/upicon.png)
![](/static/forum/img/close.png)
-
-
"Bill gates hayırsever iş adamı" diyenler halen pıhtıdan ölmedilerse bu konuyu görsünler.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
illuminati die biliodum ben
-
Bill Gates keşke dünyayı yönetse şu ankinden daha iyi olurdu eminim
-
En azından Bill Gates' e hayırsever iş adamı diyorlar.
Bizdeki gibi eli silah tutan mafyalara ve hırsızlara değil.
Yazmış olduğun mesajı yüzde 90 Windows tabanlı bir işletim sisteminden yazıyorsun.
-
Olan biteni anlamaktan o kadar uzaksın ki, 8 milyar insanın 7 milyarını öldürmek isteyen bir zümrenin baş aktörlerinden birini ufak tefek katillerle karşılaştırarak aklamaya kalkıyorsun.
Bu arada android.
Ya da nefark eder?
Kalaşnikofla rusyaya karşı, veya f16 ile amerikaya karşı savaşılamaz mı?
Nasıl saçma bir kafanız var anlamıyorum ki.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Kendisi solcu asi ve maske tapar birisi asi karsitlarina hakaretler edip ceza almisti
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Tarafsiz Goz -- 26 Ocak 2024; 11:53:36 > -
Aslında DH'de uyandırmaya çalıştığımız kitlenin %90'ı uyanması İMKANSIZ olan kişiler.
Bütün çabamız umut vaad eden %10 için.
Benim de gerçeği görmemde DH üyelerinden birkaçının çabası etkili oldu.
Belki onlar da çoğunluğu ikna edemediler, ama kurtarılan 1 kişi 1 kişidir.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi djoz -- 26 Ocak 2024; 12:2:37 >
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Twitterda daha fazla insan ikna edebilirsin buradakiler yeni dünya düzenine tapiyorlar sosyal kredi sistimini bile ciddi ciddi savunan üyeler bile var
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Tarafsiz Goz -- 26 Ocak 2024; 12:6:44 > -
Allah biliyordum ben…
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Klaus Schwab aslinda yine dogruyu söylemiyor. Dünyayi yönetenler bu kisiler degil bunlari öne sürenlerdir. Dünyayi yönetenler kendilerini hicbiryerde göstermezler, Klaus Schwab, Bill Gates gibi yüzlerin arkasina gizlenirler. Bill Gates Microsoftun kurucusu ama bu adam programlamak bile bilmiyor. Insanlarin bircogu Windowsu bu adamin yazdigini zanneder. Ordaki görevi bitince buna baska görevler verildi, actigi vakif uzerinden saglik sektörüne girdi ve özellikle Asilamalara büyük yatirimlar yapti. Kurdugu vakiflar Dünya Bankasi ve WEF ile isbirligi icindedir. Black Rock ve Vanguard gibi sirketler dünyadaki sermayenin nerdeyse tümünü yönetir. Birde ALPHABET var Googlein sirketi. Bu sirketlerin hicbiri özel kisiler tarafindan kurulmamistir. Bill Gatesin evinin garajinda arkadasiyla isletim sistemi yazdigi tamamen bir masaldan ibarettir.
-
neyy programlama bilmiyor mu, adam gençken okulun öğrenci programını hackleyip kendini kızların olduğu sınıfa atmış biri
-
Yönetmek tek başına iyi yada kötü olmasını gerektirmez ki. Türkiye'yi RTE mi TÜSİAD+müsiad + TOBB +esnaf odalari vd işletmeler ile STK'lar mi yönetsin diye sorsan RTE çıksa 20-30 yıl sonra vatandaş bu tercihin nedeniyle pişman olacaktır... Gücün tek başına olması iyi değildir şimdi RTE gücü hep kendinde toplamaya çalıştı ve milli gelir sıralamasında 17.likten 21.lige düştük ... 20 yy 'a kadar güç krallardaydı ve kansız dönem nerdeyse yoktu . Güç krallardan çok demokratik yolla seçilenlerle şirketlere ve değişik güç odaklarına dağıldı . Bu eski krallık sisteminden bir ölçüde iyidir ama tabii ki harika bir sistem değildir sonuçta paranın sahibi yahudi -ingiliz organizasyonlara ait olmaktadır ve dünyayı yöneten de çoğunlukla bunlar olmaktadır
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Dünyayı kendi içinde çekişme içerisinde olan politik-sermayeci-askeri bir elit yönetiyor. Bu kısmen uluslararasılaşmış elitlerin mensubu olduğu ulusal birimlerden birisi daha ağır bastı mı ona süper güç deniyor. Süper güç denen şey kendi içinde rekabet eden ve uluslarasılaşan bu kısmen organik ulusal yapı zaten. Schwab ne konuştuğunu tam bilmiyor. Gates zaten "Amerika". ABD bir organizma. Ancak, misal Gates denklemde federal devletten veya savunma-silah endüstrisi kompleksinden daha güçlü değil. Ama kendi dominyonunda - yazılım sahası, dijital ürünler vs - borusu Lockheed Martin'den daha çok öter. Komplo teorisyenlerini monolitik düşünmeme konusunda eğitmek mümkün değil. Zannediyorlar ki, bu elitler dört dörtlük bir uzlaşı veya tam bir kontrole sahip. Hayır, değil. Bir sistem kurmuşlar. Bu sistemde kendilerince optimal gördükleri kararları aldırtmaya, politikalar uygulatmaya çalışıyorlar. Bazen hepsi kaybediyor. Bazen hepsi kazanıyor. Genelde bazısı kazanıyor, bazısı kaybediyor. Açık olan elitlerin kazandığı kadar kaybettiği ve güçlerinin sınırlı olduğu ve devletlerin kendi çıkarlarını görme şekillerinin denklemde her zaman ağır bastığı - bu çıkarlar bazen en küreselleşmiş veya en güçlü yerel sermaye odaklarınınkıyla çatılabilir. Elon Musk'ın çok parası bulunabilir ama siyasi bir erkin meşru politik gücü Musk'ın sermaye veya lobiden kaynaklı gücünün bileğini farklı algılarla ve başka kaynaklarla bükebilir. Bu sebeple FED çıkar, faiz artıracağını beyan eder ve artırır. Bu anlamda hiper kapitalist bir ülke ABD'deki süper zenginleri dinlemez. Zira o an federal devlet kendi iktisadi çıkarını büyük sermayenin kaprisinde değil; orta sınıfın ve doların korunmasında görmüştür. Dünya böyle örneklerle doludur. Sistem ağırlıklı olarak küreselleşmiş bir sermayeye hizmet edecek bir kurguda olsa bile prensipte düzen böyledir. Bu tarz bir sistemde ABD liderliğindeki koalisyonun Yemen Husilerine müdahalesinde gördüğümüz gibi süper güçlerin patronajı elzemdir. Federal devlet çıkarının müdahalede yatmadığına inansa müdahale etmez. Gates veya Schwab ister bin takla atsın. Etmez. Yemen'e müdahale ederek Dünya ticaretini potansiyel 1 trilyon dolar zarardan kurtarma işine yeltenecek araç ve kaynaklara Schwab sahip değil. Schwab bu gerçeği zaten işine gelmeyeceği ve neo-liberal uluslar-ötesi ideolojik gündemine sonuna kadar inandığı için itiraf etmez. Ama ideoloji gerçekliğin kendisi değildir. ABD giderse yerine Çin gelecek. Böyle bir sistem gaspının yaşanması korkusuyla zaten ABD Çin'i öcüleştiriyor. Schwab ABD'nin korkusunu ve reaksiyonunu açıklayamaz. Schwab'ın dediği gibi olsa Gates'i harcamaya kalkarlar; tüm organik ilişkiler ağıyla ve meşru otoritesiyle "devleti" ve "diğerlerini" ekarte edeceği için. :)
Ama herhangi bir komplo teorisyeni meseledeki bu incelikleri kavrayacak zekayı veya donanımı genelde taşımaz. Dünyayı monolitik bir organizasyonun tüm ipleri çekerek mutlak bir kontrolle yönettiğini zanneder. Bu dünyanın karmaşasına ve eşyanın dağınık tabiatına uymayan gerçek dışı bir tavsirdir. Gerçekte olan malum iplere birçok kişinin asıldığı, ipler için kavga ettiği ve bazen kuklanın ellerinde kaldığı ya da kendi çıkarlarına göre kukla zannettiklerinin kendilerini de oynattığı. Bir de bu işin dar ve katı oyun kuramı veya rasyonel aktör çerçevesinden çıkar; irrasyoneliteyi, ideolojiyi, kimliği, bencillik karşısında diğerkamcılığı vs de katarsanız. Aman tanrım. Gerçekten muazzam bir giriftlikle karşı karşıya kalırsınız. Ama bir komplo teorisyeni tüm bunlara erişebilecek, en azından sezebilecek kadar birikime ve bilişsel beceriye sahip değil.
En basitinden söyleyin; bir talım Batılı sermaye odaklarıyla fazla içli dışlı olmaya kalkan Rus oligarklarını hapse attırtan hatta öldürtten Putin bu küresel resmin neresinde duruyor? :D Putin Rusyası da Schwab'ın atıfta bulunduğu küresel ekonomik sistemin bir parçası ama nasıl bir parçası? Yoksa Batılı ambargolar ve doğulu ülkelerden gelen yatırımlarla beraber artık parçası değil mi? Yoksa aynı sistem içerisinde ekonomik bloklar mı ortaya çıkıyor? Peki ekonomik bloklaşma ve ayrışma bütüncül bir küresel ekonomi yaratma gayesindeki küreselleşmeye nasıl hizmet ediyor? Suudiler ve Amerikalılar niye kavga ediyorlar? Ruslar ve Suudiler niye yakınlaşıyorlar? Bu sadece bir komplo teorisyenin asla tam ve tatmin edici cevaplar veremeyeceği başka örnekler.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Bence "dünyayı yönetenler" genelleme tanımı yanlış. Dünyayı tek başına istediği gibi idare edecek bir insani güç yok, bu mümkün de değil. Çok çok katı bir hiyerarşi ve buna tamamen ve gönülden sadık milyonlarca birey olması ve bunların hepsinin yönetimlerde tek düşünce yapısıyla etkin olması lazım. Ama kendi kurdukları sistemi ve tuzakları yönetenler, çeşitli manipülasyonlarla, ellerindeki para gücünü ve insanların zafiyetlerini kullanarak eleman devşirerek, çeşitli teknolojik silahlar ve ellerindeki "bilim" silahıyla dünya siyasetini ve milletlerini manipüle edip yönlendirerek istedikleri sonuçları elde etmek isteyen küresel elitist çeteler (ya da tarikatlar, örgütler adına ne derseniz) var. Bu adamlar da bunun aktörleri. Tüm projelerini "kalıcı dünya barışının, küresel sosyal ve ekonomik adaletin sağlanması, dünyanın felakete sürüklenmemesi ve doğanın korunması, daha yaşanabilir bir dünya" vs kamuflajları altında sundukları için dünyanın her tarafından insanları etkileri altına almaları kolay oluyor. Yani "özünde her şey insanlığın iyiliği için yapılıyor" imajıyla karşıda oluşacak negatif hareketleri baştan etkisiz hale getirebiliyorlar. Çünkü sundukları reçeteler kağıt üzerinde çok olumlu görünüyor. Avrupa'da kurumsallaşan masonluğun da özünde bu vardır. Bu tip insani duyguların istismarıyla insan devşirmek ve devşirilen insanların onların nihai hedeflerine bilerek veya bilmeyerek hizmet etmesi. Bunu daha küçük çaplı örgütler üzerinden düşünürseniz daha kolay anlarsınız.
Fransız Devrimi'nin mottosu "eşitlik, kardeşlik, hürriyet"ti. Bu sayede önce Avrupa'da ve sonra dünyada bütün dengeler değişti, ama bu sloganların gazıyla sokaklara inenler için değişen bi şey olmadı, onlar yönetilen halktı ve yine öyle kaldırlar, sadece güç sahipleri el değiştirdi. O "eşitlik, kardeşlik, hürriyet" diyen Fransızlar sonra Afrika'da neler yaptılar hepimiz biliyoruz. Önemli olan maskelerin arkasında ne sakladıkları.
Aynı zihniyet hem kaosları üretiyor, hem de bu kaosların karşısındaki çözüm önerilerini sunuyor ve insanlığı buna adeta mecbur bırakıyor. Covid-19 sürecine bakın mesela. Hiçbir hükümetin ya da topluluğun buna karşı durma şansını bırakmadılar. Karşı çıkarsan "bilim ve insanlık düşmanı, demokrasi düşmanı, gerici" olmakla itham edilip kendi küresel kontrollü medya kaynakları sayesinde kolayca etkisiz hale getirilebilirsiniz. Doğru açıdan bakarsanız bütün planlarını bu şekilde işlettiklerini görürsünüz. Dünya Savaşlarının kışkırtıcılığını yapmak ve sonra sözde "dünya barışı" için olduğunu iddia ettikleri kendi kontrollerindeki kurumların ortaya çıkışına, ölümü gösterip sıtmaya razı etmek mantığıyla insanlığı kolayca ikna etmek. Halen aynı sistemle hareket ediyorlar.
Konuyla ilgili olarak şu belgeseli tavsiye ederim:
2094 SON KÜRESEL PLANyoutube
SONA YAKLAŞIYORUZ. ARTIK 2094 SON KÜRESEL PLAN SERİSİNE BİR KAÇ BÖLÜM KALDI. BU SERİNİN ARDINDAN 6 BÖLÜM SÜRECEK -İSYANKAR HAZIRLIKÇI- ADLI SİSTEME VE OLABİLECEK OLAYLARA KARŞI HAZIRLIK SERİSİ GELİYOR #transhumanismhttps://www.youtube.com/watch?v=oUeQFi9jups* Bu arada videonun başında Klaus Schwab'ın konuşması var. Arkada "WORLD GOVERNMENT SUMMIT" yazıyor, şimdiye kadar "World GovernmentS" olarak biliyordum. Dikkatimi çekti o da. "Dünya Hükümetleri Zirvesi" olarak çevriliyor ama aslında direk "Dünya Hükümeti Zirvesi" olarak düzenliyorlar. Daha ne kadar açık ilan edebilirler ki?
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Sonic.Storm -- 27 Ocak 2024; 4:9:47 >
-
Videoyu dinledin mi bilmiyorum ama Schwab da senin bazi yerlerde dedigine benzer seyler diyor bence, bosuna gommussun adami. Gelecekte hakim sistem state capitalism ve ya shareholder capitalism(private sector) yerine stakeholder capitalism olacak diyor.
Stakeholder capitalism google sonucu
Stakeholder capitalism is a management approach that focuses on creating a primary goal that benefits all stakeholders. Stakeholders include: Customers, Employees, Suppliers, Communities, and Shareholders.
FEDin zenginleri dinlemeyip faizi arttirmasi stakeholder capitalism ornegi degil mi?
----
Adamin bir seyi itiraf ettigi yok, roportajin tamamini izlemedim ama o paylasilan videoda dedigi dunyayi Bill Gates Black Rock yonetiyor falan degil. 1.5 dakikalik videosunu koyuyorlar, basliktaki tek ortak kelime stakeholder onuda twiti yazan ne anlamda kullanmis belli degil.
Su twitteki videoyu bile konuya yazan kimsenin izlemedigine yemin edebilirim.
-
DÜNYANIN SIRRI DH DE İFŞA EDİLDİ
-
Sır falan yok. Adamlar açık açık gözünüze sokuyor, anlamıyorsunuz.
Gizlememelerinin sebebi de bu zaten.
Çıkıp açık açık "8 milyar insanın 7 milyarını öldüreceğiz" deseler (ki diyorlar) o 8 milyar insanın 7 milyarının bu açıklamadan haberi bile olmaz, kalan 1 milyarın 900 milyonu da "komplo teorisi" der, geri kalan 100 milyonun 50 milyonu da "evet nüfus çok fazla, bir kısmı öldürülmeli" der, kalan 50 milyon da bizim yaptığımız gibi 7 milyarlık "habersiz" kesimi uyandırmaya çalışır.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Teşekkürler morpheus, şimdi mavi hapı bırakıp gidebilirsin.
-
Genişletici ve asıl noktaya bağlayıcı yorum için teşekkür ederim. Esasında konu sahibi ve türevi komplo teorisyenliği düşüncesindekileri eleştirerek "dünya yönetiminin" oluşumunda organik ve meşru bir yapı olarak aygıtlaştırılabilen ve aynı zamanda kendi çıkarları için diğerlerini araçsallaştıran devletlere firmalar, yatırımcılar, çıkar grupları gibi diğer aktörlere nazarla nispi ağırlık veren politik realizmi küresel kapitalizmin - bir tık - önüne koydum. Eleştirim temelde Schwab'ı yorumlama tarzı üzerine ama Schwab'ı da devleti sadece kapitalizme aygıt olarak gördüğü ve dünya politikalarının şekillenmesinde devletin kapitalizmin herhangi bir formuyla çatışabileceği ve elindeki imkanlar ve siyasi-ideolojik meşruluk çerçevesinde üstün gelebileceği gerçeğinden hareketle eleştiriyorum. Modern devletler genelde kapitalist sistemle çıkarlarını ortak görür ve kapitalist sistemin gelişimini ve yayılmasını - bir noktada pazarın küreselleşmesi ve piyasa mekanizmalarının otonomisi de uyarınca kendi kontrollerinden çıkma yan etkisine rağmen - destekler. O sebeple devletlerin kapitalizmle çatışabileceği ve kapitalizme kendi zorlamalarını dikte edebileceği gerçeği net bir şekilde fark edilebilir olmaktan çıkar. Fakat kapitalist sistemde ağırlık - en meşru ve en büyük organik yapı olarak - devletin. Hep böyle oldu. Bugün düpedüz komple serbest olan bir tane bile piyasa bulunmaz. Piyasa regülasyona muhtaçtır. Bu regülasyonu da devlet sağlar. Devlet para basma, faiz oranlarını ayarlama, vergileri belirleme vb para ve maliye politikası araçlarıyla kapitalist piyasa ekonomisini meydana getiren en temel ve vazgeçilmez unsurlarından birisi olarak zaten cismani ve meşru ağırlığıyla kapitalizme öncülük eder veya sınırlar koymaya çalışır. Ayrıca devletler bir araya gelerek küresel kapitalizmin nabzına kulak verir ve sistemi kendi devlet-toplum komplekslerinin menfaatine en uygun biçimde yönlendirmeye, kendilerinin en çok kazandıkları politikaları yerleştirmeye çalışır. Kendi menfaatlerini optimal okuyacak diye kesin bir kaide bile bulunmaz. Bazen ideolojik kapris de geliştirebilirler. Çıkarlarını yanlış da hesaplayabilirler. Bu durumda - söylenseler veya tahmin edemeseler bile - zaten kendisi stakeholder'lardan oluşan devlet dahil tüm stakeholder'lar zarar da görebilir. Hepsi bir noktada devletlerin kaprisine veya yanlış bir hesapla yanlış bir politika uygulamasına kurban gidebilirler. Bir takım yerel ve küresel krizlerin altında yatan bir sebep de budur. Bu gibi durumlarda çok kez devletler - yetkili siyasi otoriteler - önceki politikanın oluşumunda rol oynamış unsurlara sırt çevirip duruma göre gene kendi bildiğini okumuştur. Yer yer kendi sponsorluklarında kurdukları uluslararası rejimleri kapitalist piyasa odaklarının çıkarlarına aykırı düşecek biçimde ihlal etmişlerdir.
Kısaca Schwab gibi liberaller bunu tam beğenmese de ya da konu sahibi gibi elitler kuramının ekstrem bir formuna inanan komplo teorisyenleri pek kabul edemese de dünyayı hala siyasi otoritelerin gözetimindeki organik toplumsal kompleksler olarak devletler yönetiyor. Devletleri ikna edemeden veya devletlerin müsaadesi olmadan kimse "dünyayı yönetemez". Bir yandan devletler türlü türlü olduğu ve kendi aralarında bloklaştığı, bloklaşmaya rağmen ilişkilerini sürdürdükleri veya diğerlerinin ilişki sürdürmesine müsaade verildiği için mevcut resim daha da karmaşıklaşır. Kısaca devletler varolan bir sisteme hizmet eden uşaklardan ve kuklalardan fazlasıdır. Pekala devletin gücü ve müdahale etme şevki abartılmamalıdır ama özellikle sosyal kapitalist veya ekonomik olarak daha devletçi tüm düzenlerde devletin ağırlığı ve bir işe müdahil olabilecek gölgesi hemen hissedilir. Domestik boyutta da, uluslararası veya uluslarötesi ya da ulusüstü boyutta da bu böyledir. Neden bir Avrupa Birleşik Devletleri gibi federal tek bir devlet yok da üye devletlerin devamlı olarak "farklılaştırılmış entegrasyon" adı altında uyumluluğunu delik deşik edip durduğu bir Avrupa Birliği var? Sebebi çok basit. Avrupa'daki devletler tek bir Avrupa devleti düşüncesine yanaşmıyor. İstemediler. O sebeple Avrupa tek devlet değil. Ortak pazar, serbest piyasa, serbest dolaşım politikaları ve sistemlerini de işlerine gelmediğine inandıkları yerde - sermayecilerin, ticaret aktörlerinin vs çıkarlarıyla çatışarak - ihlal ettiler. Mesela Brexit'i devletlerin ve onları meydana getiren toplumların dünyadaki politikaların oluşumunda ağır bastığının sağlam bir ispatı olmasının ötesinde başka nasıl okuyabiliriz? Brexit ulus-üstü bir proje addedilen Avrupa Birliği'ne adeta - maddi rasyonalitesini veya mantıksızlığını tartışmıyorum - nasyonalist ve devletçi bir İngiliz darbesidir. Brexit İngiliz devleti ve toplumunun kendi ulusal özgünlüğüne ve ilaveten AB'nin İngiliz otonomisine ve egemenliğine bir engel teşkil etmeye başladığı inancının bir ürünüdür. Komplo teorisyenlerinin "dünyayı yöneten" küreselcilik komplocuları Brexit yaşanırken neredeydi? :D Hem de küreselciliğin beşiği İngiltere'de yaşanırken? :D Acaba Putin Rusyası ve - Avrupa Birliği'ne burun kıvıran - İngiltere birbirinden ne kadar farklı? :D
Gene komplo teorisyenlerine dönük olarak soruyorum; şimdiye kadar bahsettiğimiz tüm bu bağlamda - Microsoft'un muazzam büyüklüğüne, piyasa hakimiyetine ve bu nedenle sahip olduğu nüfuza rağmen - "dünyayı yöneten o Bill Gates" nerede? Komplo teorisyenleri gerçekten şu kompleks sosyal hayatı o kadar basitleştiriyorlar ki insanın ağzı açık kalıyor. Benim esas kavgam - gerçekliği gerçeklik adı altında çarpıttıkları için - komplo teorisyenleriyle. Mesajımı da buna dönük olarak yazdım. Faydalanmak isteyen faydalanır. Katkıda bulunmak isteyen yorum yapar. Schwab ve stakeholder capitalism yorumun için tekrardan teşekkür ederim. Konunun çarpıklığını da ortaya koymuş oldu. :d
En Beğenilen Yanıtlar
![](/static/forum/img/enbegenilen_icons/tumyanitlarigenislet.png)
"Bill gates hayırsever iş adamı" diyenler halen pıhtıdan ölmedilerse bu konuyu görsünler.
|
En azından Bill Gates' e hayırsever iş adamı diyorlar. Bizdeki gibi eli silah tutan mafyalara ve hırsızlara değil. Yazmış olduğun mesajı yüzde 90 Windows tabanlı bir işletim sisteminden yazıyorsun. |
Benzer içerikler
- en cahil ülkeler sıralaması 2024
- kuleli askeri lisesi mezunu ünlüler
- c40 beton
- viagra reklamı veren kanallar
- nur tuğba aktay boşandı
- youtube premium fiyat
- byd fiyat listesi
- reeder nerede üretiliyor
- e devlet kimlik kısıtlama
- yurtdışından telefon getirmek
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X