Kıtlık tehlikesi mi var? (2. sayfa)

O 50/65 yaşındaki kişilerin yaptığı tarım aşırı verimsiz 100 yıl önceden kalma tekniklerle yapılan tarım onların 1000 tanesinin ürettiğini şu anki teknoloji ve imkanlarla 10 kişi üretebilir bunun için normal çiftçiyi teşvik etmek yerine devlet kendisi yapmalı yada büyük bir şirketle anlaşıp denetlemeli bu şirketi

Şu an devletin çitçilere yaptığı yardımların çoğunu çiftçiler suiistimal ediyor zaten bizim millet pek ahlaklı değil bildiğiniz gibi devletin malı deniz yemeyen keriz mantığı var herkes devletten nasıl vergi kaçırırım nasıl devleti soyarım düşüncesinde

En komik yanı ise ahlakın sadece seksle ilgili olduğunu düşünüp kendilerini ahlaklı olarak düşünür bunlar

suistimale ben de katılıyorum. hangi kurum teftiş edilmezse o kurumda yolsuzluk hırsızlık olur. bu nedenle tarımcıya bir teşvik veriyorsan onu takip edeceksın.Maalesef tarım il ilçe mudurlüğü personelleri görevlerını yapmamaktadırlar.

Su kıtlığı tehlikesi kesinlikle var şuan. Bunlar tabi ISKI, ISU gibi kurumların hatası gerçi.

Ama tarım işi daha da kritik bir durum. Orada herkes gıdayı kendine saklıyor, o yüzden parasını versen bile gıda bulmak problemli çünkü Korona var.

Şimdi şöyle düşünelim. Mehmet amca buğday yetiştirecek. Bu süreçte tohum,gübre,mazot gibi ürünlerin vergisini ödüyor. Ve buğdayını 1 liraya satacak alıcı kuruma. Alınan vergileri hesaba katarsak buğdayı bu fiyatın daha altında almış oluyor kuruluş. Mehmet amcada 50 kuruş kar etmiş olacağım diye düşünüyor.

Sonra Mehmet amca 1 liraya satma hayalindeyken sıfır gümrük vergisi ile Ukrayna'dan 75 kuruşa buğday getiriliyor. Mehmet amcaya diyorlar ki bak şurdan biz 75 kuruşa aldık sanada 75 kuruş veririz. Mehmet amcanın 50 kuruş kar marjı düştü mü 25 kuruşa ? Burdan gelecek parayla çocuğun düğününü ödeyecekti ama ödeyemedi yada aldığı traktörün taksidini ödeyemedi. Mehmet amca "belə vəziyyət içine soxum" der ve tarlaları bilmem ne holdinge ucuz fiyattan verip bırakır bu işleri.

İthalat fiyatı dengelemek için sınırlı yapılıyor diye biliyorum. Esas çözüm çiftçinin girdi maliyetini azaltmak, kazancın çoğunu aracının değil üreticinin kazanabilmesi için düzenlemeler yapmak ve büyük çapta profesyonel tarım yapabilmek.

Ya nüfus şuan da dünyanın genel problemi Türkiye özelinde dediğin şöyle olabilir yakın gelecekte köylerde nüfus kalmaz hepsi üni okuyacağım diye şehre göç eder ise tarım arazilerini kullanacak eleman kalmaz Çözüm ne peki bence ?

Birkaç tane tarım ağırlıklı eğitim veren lise açarsın deneysel,buradan mezun olanlara bazı bölümler(ziraat müh vb.) için ek puan verirsin veya bu bölümleri uzaktan online okumalarını sağlarsın

Hatta 4b arazilerinden arsası olmayanlara veya az olanlara üniyi bitirince parasını taksit taksit ödemek koşuluyla arazi satışı da yaparsın

Hatta ve hatta trt tarım diye bi kanal kurarsın modern tarım tekniklerinin gösterildiği

yapılabilir şeyler yani bunlar

acikcasi kesintisiz internet elektirik ve su saglanmadigi surece kimse koye yerlesmez dogal gaz dosenmek zorunda tarimda para olsa herkes zaten tarimci olurdu para yokki sehre iniyorlar

ithal tarimi yasaklasan nolur ithal tohumu yasaklamadiktan sonra?

O tamamen farklı bir boyut. Açıkçası herkes farklı bir şey söylüyor, işin aslını bilemiyoruz.

Rusya dışarıya buğday ithal etmeyi bırakmış ve ciddi miktarda bir üretim fazlası olduğu halde, buğday stoklamaya başlamış.

Teke tek programında astrologlar az önce diyordu ki, gıdaya erişimde zorluklar yaşanacakmış. (Zamanını duyamadım.)

Migros'ta bir haftayı geçkin süredir Migros yoğurt, Migros beyaz peynir falan bulunmuyor. En son çiftlik sütü 9.95'e almıştım. Bugün sadece Sek Süt vardı ve bir litresini 16.50'den aldım. Raflarda ucuz ürün kalmamıştı. Doğuş Gurme çayı en son geçen hafta gibi 41 liradan mı ne almıştım. Bugün 48 liralı bir fiyat gördüm. Mandalina yoktu 19 Aralık 2021 itibarıyla. Çürümeye yüz tutmuş mandalinaları ayrıca paketlemişler ve birkaç paket onları satıyorlardı daha ucuza.

Bu başlık geçen sene açıldığında böyle değildi piyasa. Kıtlık fikri herkese uzak geliyordu. Şimdi bu durumu dış güçlere mi bağlamalıyız?

Türkiye biraz fazla şahlanmış olabilir.

Herifler başka memleketlerden gelip ne varsa vagon vagon götürüyor başka ülkeleri bilmem ama bu akp başta oldukça bu ülkede kıtlık kaçınılmaz.

Samanı ithal edenden ne beklenir?

Dolar 14 liradan 16 buçuk liraya çıktığı için, raflardaki bazı ürünler şu an ucuz kaldı. Yani tüm fiyatlar henüz güncellenmedi. Bulgarlar da o yüzden Edirne'den girip, ucuza ne var ne yok toplayıp her şeyi bitirdiler.

Pazartesi kurlar ne olur belli olmadığı için, toptancılar da fiyat belirleyemiyor. Herkes elindekini güncel kurlar üzerinden satmak istiyor. Bu durumlar da bütün sektörleri zora sokuyor aynı zamanda.

Dibe çöküşün büyük toslaması henüz gerçekleşmedi. Yani büyük şoku henüz yaşamadık. Fakat marketlerde insanların psikolojisi bir farklıydı bugün. Umutsuzluk hakimdi.

Dünya genelinde zaten beklenen gıda ve su krizi pandemi tetiklemesiyle daha da önce olacak gibi.

Kıtlık geldi bile.

Zaten üretim yok, tarım hayvancılık ölü.

Artık parayı basıp dışardan alma imkânın da yok, hergün devalüe oluyorsun.

Mart 2022'de 500g ekmek 15 lira. 

Almanya'da bazı şehirlerde un, maya, yağ, tuz bulunmuyormuş diyen var. Biz ülke olarak uzun zamandır dış tedarikçileri bildiğimiz için şu an belki çok zorluk yaşamıyoruz. Ama ülkede üretim olmayınca, çok zor durumlara düşebiliriz.