Şimdi Ara

Haziran da Fethiye ye gidicem Yardım

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir (1 Mobil) - 2 Masaüstü1 Mobil
5 sn
19
Cevap
3
Favori
6.322
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Arkadaşlar 25-30 haziran arası ovacıkta grand üçelde kalıcaz.Fethiyeye ilk gidişimiz nerelere gidelim nasıl gidelim görmeden gelme dediğiniz yerler varmı 4 kişiyiz en ucuz aracı kaça kiralarız, tekne turuyla kelebekler vadısı falan ne kadar dolmuş ücretleri ne kadar ovacıktan ölüdenize ölüdeniz plajına girmek ne kadar yorumlarınızı bekliyorum şimdiden tşk.



  • beyler yokmu yardım edicek kimse
  • Forumu araştırsaydın bulurdun.Tıkla öğren.


    http://forum.donanimhaber.com/m_40293099/tm.htm



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi malierbil -- 11 Mayıs 2012; 15:41:37 >
  • 1-Saklı kent (mükemmeldir, uzun bit kanyon)
    2-Gemiler koyu (Güzel bir plaj)
    3-Ölüdenizden kalkan tekne turu (Kelebekler vadisi falan - Gitmezsen pişman olursun)
    4-Fethiyeden kalkan tekne turu (12 adalar turu - Gitmedim ama iyi diye duydum)
    5-Kayaköy (rum mübadelesinden sonra boşaltılan bir köy - Ben sevdim)
    6-Çalış plajı (İyidir)
    7-Patara (Kum muhteşem)
    8-Marmaris (Oraya kadar gitmişken gezmeden gelme)
    9-Sedir adası (Gitmeyen pişman olur)
    10-Dalyan (Gitmelisin - gidersen iztuzu plajında denize girmelisin)
    11-Yakapark (Yemekleri güzeldi - Gidebilirsin)
  • arkadaş saymış heryeri ben de yatturu , saklıkent ve ölüdenizi kesinlikle tavsiye ediyorum görmeden dönülmemeli. çalış plajı da renkli hareketli biyer :)
  • Mutlaka saklıkent ve ölüdeniz..
  • bende araştırdım şunları çıkardım

    Saklıkent
    Doğanın mucizelerine tanık olacağınız Saklıkent; yemyeşil çam ağaçları, ihtişamlı kayalıkları ve buz gibi saf su kaynaklarıyla huzurlu bir ortama davet ediyor. Kanyon trekking gibi doğa sporları için ideal. Fethiye ilçe merkezinden ayrıldıktan sonra: Korkuteli/Antalya istikametinde giderken, Saklıkent tabelasının bulunduğu yerde, sağa dönmeniz gerekiyor.Bu tali yolda karşınıza çıkacak ilk yer: Saklıkent ve yola devam ettiğinizde: Girmeler var.
    Saklıkent-Fethiye arası karayolu uzaklığı ise; 50 km.
    SAKLIKENT KANYONUNUN OLUŞUMU:
    Esençay vadisi, kuzey-güney yönünde, Akdeniz’e kadar uzanan bir çöküntü alanı. Kanyonun doğusunda, Esen çayı ile aynı yönde uzanan 3024 m. yüksekliğinde Akdağ var. Bu dağın, batı etekleri, kırık hatlar (faylar) ile kesilmiş. Bu büyük kırıklar, 2000 m. üzerinde kalındığı olan Akdağ kireç taşını parçalayarak, Saklıkent kanyonunu meydana getirmiş.
    GENEL:
    Bu kanyon, daha yeni keşfedilmiş. 1988 yılında, Kayadibi köyünde yaşayan bir çoban, burayı bulmuş. Hatta, buranın ismini de o vermiş. Türkiye’nin en büyük kanyonu. Dünyada eşine ender rastlanır bir doğa harikası.
    Vadinin yüksekliği; ortalama 200 m. Bazı yerlerde ise, 600 m. ye kadar çıkıyor. Genişliği ise; yer yer 20-30 m. arasında değişiyor. Bazen o kadar daralıyor ki, gökyüzünü görmek mümkün değil. Kanyonun uzunluğu: 18 km.
    Burada; kalma yeri sıkıntılı. Ama, insanlar buraya genellikle, günübirlik olarak geliyorlar. Bu yüzden, restoranlar ön planda. Yani kalmaya gelen pek yok. Özellikle; Fethiye’liler, yazın sıcak günlerinde, buraya piknik yapmaya geliyorlar. Ağustos ayının 40 derece sıcaklığında, burada üşünebilecek ölçüde serin bir hava bulmak mümkün.
    Buraya; şortla ve lastik tabanlı terlik, tokyo benzeri ayakkabılar ile gelmelisiniz. Çünkü, belli bir bölgede, dizlerinize veya biraz daha fazla suya batmanız gerekecek. Tabii bu tercihinize bağlı. İstemezseniz suya girmessiniz. Ancak, büyük keyf alacaksınız. Tedbirli gelin.
    GEZİ PLANI:
    nehrin aktığı yerin hemen kıyısından, kayaların arasına açılmış demir parmaklıklı bir kapıdan kanyon bölgesine giriyorsunuz. ( Ücret ödemeniz gerekiyor.)
    Nehrin hemen solunda, kanyon duvarına tutturulmuş tahta iskeleler var. Bu tahta iskeleler, kayalara açılan deliklere bağlanmış. İlk anda, bunlar sizi ürpertebilir. Hani güvenlik problemi olabilirmi diye? Buranın tek tehlikesi, birkaç yıl önce, nehrin doğduğu bölümün yukarı kısmından yani kuru bölümden, gelen ani bir sel, bu kuru bölümde yürüyüş yapan insanların güvenliği açısından tehlike yaratmış. Yoksa, bu tahta iskeleler ile ilgili herhangi bir sorun yaşanmamış. Ama, umarım günü geldiğinde ki çünkü bunların bölgedeki nemli ortam nedeniyle belli bir kullanım süresi vardır, bu iskeleleri yenileriyle değiştirirler.
    Evet, devam ediyoruz. Bu tahta isleler üzerinden, bazen tek sıra halinde, bazen iki sıra halinde yürüyorsunuz. Yaklaşık 100 m. yürüdükten sonra, Karaçay’ın, büyük bir gürültü ile patlayarak, yeryüzüne çıktığı yere geliyorsunuz. Bu bölüm: 50-60 m. genişliğinde. Kanyonun en geniş yeri.
    Evet; burada, yani Karaçay’ın doğduğu (sol yanda) yerin hemen önünde, su sığ. Akıntı hızlı ama suyun sığ olması nedeniyle, ziyaretçiler burada, nehrin karşı kıyısına, çarpraz geçerek, kuru bölüme ulaşıyorlar. Yani; suyun içine, diz ve biraz üstü seviyeye kadar girerek, karşı tarafa geçebilirsiniz. Yanlız; su aşırı soğuk ve ayrıca, nehrin tabanı yani suyun içi, çakıllı ve mevcut kayalar kayıyor. Yani: ayağınızda, altı kaymayan bir terlik, tokyo bulunması şart. Eyer, bunları yanınızda getirmedi iseniz, unutmayın, kanyon bölgesine girmeden önce, terlik-tokyo kiralayan birkaç yer var. Buradan temin edebilirsiniz. Çünkü, gerçekten su çok soğuk ve nehrin tabanı kayıyor. Tedbirli olmanız şart. Karşıya geçmeden, bulunduğunuz yerden, bu doğa harikası olayı seyretmekle de yetinebilirsiniz. Ancak; nehrin karşısına geçmenizi mutlaka öneriyorum. Yinede, küçük çocuklar için uygun değil.
    Evet, nehrin karşısına geçtiniz. Burada, kuru bölüm var. Yani, nehrin doğduğu ve aktığı bölümün, üst kısmına geçtiniz. Nehir, aşağı doğru akıyor. Ama, kanyon yukarı doğru da devam ediyor. Bu bölümde, yürüyerek ilerliyorsunuz. Şifalı olduğu söylenen çamur var, bu çamuru yüzünüze ve vicudunuza mutlaka sürün.
    Burada, ilerleyince, tabandan 2-3 m. yükseklikte, incir ağaçları ile kaplı alanlar göreceksiniz. Düzlüğün hemen arkasında ise, yamaçlardan küçük çağlayanlar, sular akıyor. Bu bölümde, kanyon yamaçlarında, birbirinden farklı yüksekliklerde 20 ye yakın irili-ufaklı mağara var. Bu mağaralarda, sağ yamaçtaki büyük mağara 150 m. uzunluğunda imiş. Sol yamaçtaki mağaraya ise, 50 m. lik bir galeriden sonra giriliyormuş. Kanyonda, fazla ilerlemenizi önermiyorum. Zaten, bazı yerler öyle dar ki, gökyüzü görünmüyor. Bazı yerlerde ise, ilerlemek için, büyük kayaların üzerinden aşmanız gerekiyor.
    Aynı yoldan geri dönüyorsunuz. Çıkışta; sizi halk pazarı karşılıyor. Hemen otopark ile nehir arasındaki bölümde. Burada, yöreye uygun: baharat, meyve ve hediyelik eşyalar bulmanız mümkün. Satışlar pazarlıklı. Size tavsiyem: mısır inciri denilen, buraya has bir meyve var, onu tadın. Son derece güzel bir tadı var. Ayrıca; halk pazarını gezdikten sonra; suların üzerine kurulmuş ahşap balkonlarda; sedir ve kilimlerin üzerinde mutlaka alabalık yemelisiniz. Muhteşem bir kad. Alabalığın lezzeti başka yerlerdekilere benzemiyor. Zaten, bölgede çok miktarda alabalık çiftliği var ve özellikle soğuk sularda yetiştirilen, üretilen alabalıkların lezzetinin muhteşem olduğu söylenir. Balık sevmesseniz, çayınızı yudumlarken, gözleme yemeyi tercih edebilirsiniz.

    Kelebekler Vadisi
    Ölüdeniz'den tekneyle ulaşım sağlanan vadi, temmuz ve ağustos aylarında yüzlerce kelebeği misafir ediyor. Adını bu rengârenk misafirlerinden alan kanyon aynı zamanda çeşitli çiçek türleri, şelalesi ve plajıyla da dikkat çekiyor.
    Burası: 8 Şubat 1995 tarihinde, 1.Derece Sit alanı ilan edilerek, koruma altına alınmıştır.
    Ölüdenizden, 3-4 mil uzaklıkta, sadece denizden gidilebilen bir yer. Karadan bağlantısının da bulunduğu söyleniyor, ama denizden ulaşım gayet rahat. Karadan ulaşımın: kayalık ve çamlık vadide, zahmetlice bir tırmanış gerektirdiği söyleniyor. Yani: bence, Ölüdeniz’e gidin ve buradan kiralanan tekneyle veya dolmuş-taksi gibi buraya sefer yapan tekneler le, vadinin kumsalına ulaşın. Bu tekne yolculuğu: yaklaşık 30 dakika sürüyor.
    Vadinin çevresi, 350 metre yüksekliğinde dağlarla çevrili. Tam bir duvar gibi. Vadinin adı, Temmuz ve Eylül ayları arasında, burada konaklayan ve üreyen “Jarsey Tiger” adlı kelebeklerden geliyor. Ama: milyarlarca kelebeğin, kayaları, ağaçların gövdelerini ve kısacası her yeri, tamamen örttüğünü görüp şaşırmamak elde değil. Tam bir şal gibi, doğayı kaplıyorlar. Aslında: önce bunu farkedemiyecek ve bunun doğal bir görünüm olduğunu sanacaksınız. Ama, bir ses-bir hareket halinde havalanan bu kelebekler, bu kez, gökyüzünü kaplıyorlar ve vadiye, gölgeleri düşüyor.

    Kayaköy
    Rumlardan kalan yapılarıyla dikkat çeken yerleşim merkezi Fethiye'ye 5 km. uzaklıkta yer alıyor. Eski Rum evleri ve kiliseler görülecek yelerin başında geliyor.
    Telmessos Antik Tiyatrosu
    Likya Uygarlığı'nın miraslarından biri olan tiyatro, bin beş yüz kişiye hizmet verebilecek kapasitede.
    Tlos ve Fethiye'nin diğer antik şehirleri
    Bölgedeki en eski Likya yerleşimi olan şehirler Fethiye'ye 45 km. mesafede yer alıyor. Tlos dışında Cadianda, Letoon, Xantros, Pınara, Sdyma ve Araxa görülebilecek diğer antik şehirler.
    Göcek
    İlçe merkezine, 30 km. uzaklıkta, Fethiye-Muğla karayolu üzerindedir. Bu yolculuk, yaklaşık 20 dakika sürüyor.
    Özel aracınız yoksa, ilçe merkezinden, buraya düzenli olarak kalkan, dolmuşlar var. Bulunduğunuz yerden, doğrudan Göcek’e gitmeyi düşünürseniz, Göcek, Dalaman havaalanına sadece 15 dakika uzaklıkta. Bu da büyük bir kolaylık.
    Burası: şirin bir balıkçı kasabası. Son yıllarda ise, özellikle yat turizminde öne çıkmış bir belde. Burada: doğal bir liman var. Bu limanın çevresinde ise, çamlık tepeler, yakındaki ören yerlerinde ise, çok sayıda koy ve adalar bulunuyor. Yani, tam anlamıyla, eşsiz bir turizm cenneti. Zaten: dünyanın ve ülkemizin sosyetesi, burada buluşuyor. Göcek koyları ve adalarında: birbirinden lüks tekneler görebiliyorsunuz.
    Burada bulunan 1500 yat kapasiteli 4 marinada: yatçıların her türlü ihtiyaçları giderilebiliyor. Buradaki “Yeni Marina” hakkında kısa bilgi vermek istiyorum. 1993 yılında, burada bulunan “Göcek Krom Madeni İşletme Tesisleri” milyonlarca dolarlık yatırım yapılarak, turizm kompleksine dönüştürülmüş. Arazi: maden atıklarından temizlenmiş ve arka bölümdeki 120 dönümlük orman arazisi de kiralanarak, biraz önce söylediğim turizm kompleksi oluşturulmaya başlanmış. Bu kompleksin en önemli bölümü ise: 11 milyon dolara malolan, Marina. Burada: 400 yata hizmet verilebiliyor. Marinanın hemen yanı ise, plaj olarak düzenlenmiş.
    Göcek denilince, diğer bir özellik: mavi yolculukların en popüler yerlerinden biri olmasıdır. Hatta: mavi yolculukların çoğu, Göcek’ten başlar, Göcek’ten geçer veya Göcek’te biter. Göcek’te: her bütçeye uygun tatil imkanları bulunuyor. Birçok: butik otel, apart otel ve pansiyonlar var. Ayrıca: dalış merakı olanlar için de, Göcek çok uygun. Dalış turlarına katılarak, Göcek’te, su altı zenginliklerini keşfedebilirsiniz.
    Sahilde bulunan güzel restoranlarda: muhteşem lezzetleri tadabilirsiniz
    DALYAN(Çamur Banyosu -iztuzu plajı)
    Fethiye'den bir saat uzaklıktaki Dalyan'da bir başka gün daha geçirebilirsiniz. Dalyan Köyceğiz Gölünü denize bağlayan sevimli Dalyan Irmağı'nın (antik Calbis Irmağı) yanındadır. Pek çok insan tatillerini geçirmek için Fethiye'ye gelseler bile Dalyanın ismini bilmemektedirler. Fakat Dalyan antik ve doğal güzellikleriyle çok hoş bir atmosfere sahiptir. Dalyan'a ulaşır ulaşmaz hiç zaman kaybetmeden sizi görülecek yerlere götürmesi için yöre halkından bir balıkçı teknesi kaptanıyla anlaşın. İlk durak içerdiği magnezyum, kalsiyum ve sülfür gibi cilde iyi geldiği söylenen mineral ve elementleri içeren çamur banyosudur. Antik Calbis ırmağının muhteşem manzaralarına sizi götürecek yol tekneyle Dalyana sadece 10 dakika mesafededir. Öğle yemeğinden sonra, meşhur Dalyan Irmağının, bitkileri, kuşları ve belki de kaplumbağaları arasında yapacağınız 30 dakikalık bir tekne turundan sonra tekneniz sizi İztuzu Plajına (Kaplumbağa Plajı) götürecek. Eminim bu ırmaktaki gezintinizden çok etkileneceksiniz. Bu kumsal deniz kaplumbağalarının gelip yumurta bıraktığı dünya üzerindeki nadir kumsallardandır. Bu yüzden, Türk Doğal Yaşamı Koruma kurumu tarafından çok sıkı korunmaktadır. Kumsala ulaştığınızda, deniz kaplumbağalarını korumak ve yaşamalarına izin vermek için büyük plakalar üzerine yazılmış, kumsalın nasıl kullanılacağına dair kurallara lütfen uyun. Bu kumsalın bir yanı nehirdir yani tatlı sudur, diğer yanı ise denizdir yani tuzlu sudur. Dolayısıyla kumsala girdiğinizde nerede yüzeceğinize karar vermeniz gerekir. Size, bütün dertlerinizi unutup rahatlayabilmeniz için Iztuzu Plajının kumları üzerinde uzun bir yürüyüş öneririm. Kumsaldan önce ya da sonra Dalyan'ın şehir merkezine giderken Antik Caunos şehrini de ziyaret edebilirsiniz. Tepenin üzerine kurulmuş bu şehirde (yürüyüş mesafesiyle 10 dakika) görülecek yerler antik tiyatro, Roma Hamamı, Apollo Tapınağı ve tepedeki Akropolisdir. Ayrıca şehre girer girmez sizi karşılayan Karya (Carian) taş mezarları gerçekten şaşırtıcıdır.
    Faydalı Bilgiler
    • Ölü Deniz'de yamaç paraşütü yapabilirsiniz.
    • Kelebekler Vadisi'ni görmelisiniz.
    • Göcek'te balık yiyebilirsiniz.
    Alışveriş Keyfi
    Her türlü hediyelik eşya ve ihtiyacınızı bulabileceğiniz Fethiye çarşısı özgün mimarisini koruyor. Çarşıda hediyelik eşyalardan tatil ihtiyaçlarınıza kadar birçok şeyi bulmanız mümkün.
    Damak Zevki
    Denizle iç içe geçmiş coğrafyasından dolayı onlarca çeşit deniz mahsulü yörede rahatlıkla bulunabiliyor. Fethiye'ye özgü tatlar ise hamur çorbası olan “Ufalamaç” ve “Döndürme Tatlısı”.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi serkanjk -- 16 Mayıs 2012; 17:20:09 >




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
  • fethiye merkezdeki kaya mezarlarını gezebilirsin...

    mutlaka SAFARİ turuna çıkmalısın

    mutlaka YAMAÇ paraşütü yapmalısın...

    12 adalar turuna çıkmalısın

    ölüdenizdeki tekne turlarına çık VOLKAN 3 VOLKAN 4 teknelerine bin 25 liradan fazla verme çok fazla PAZARLIK YAP !!!


    eglence için akşamları HİSARÖNÜNDE gezebilirsin.
  • ben her yaz fethiyedeyim kardeş buyur gel :) lakin bir bilenin seni turlara ve diğer aktivitelere yönlendirme senin içinde cok iyi olur. biz fethiyede her yaz pansiyon işletiyoruz eğer yardım almak istersen ozkantagli@hotmail.com mail atabilirsn bana.
  • taakipp
  • fethiye sadece ingiliz turistler icin güzel. hersey ingilizce ve fiyatlar ucuk. denizin pis kokusu falanda cabasi. Ölü denize girmek parayla sezlong almak ayri para. Denizin 4 1 yanida kano ve deniz bisikleti ile dolu. gökyüzü desen sagnak parasütcü yagmuru var. Ben 20 yil önce de ordaydim o zaman olsa en güzel tatil yeri derdim ama artik yozlasmis ve insanlari cirkinlesmis bir tatil yeri.
  • bende çok beğendim ölüdenizi



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi speed6716 -- 16 Haziran 2012; 10:36:14 >
  • Bence Fethiyeye gidiyorsan mutlaka paraşüt adrenalini yaşamalısın. Bizde geçen sene gimştik çok güzel bir yer saklıkent falan. biz bir yazlıkta kalmıştık 4 kişilik aile 1 hafta 200 tl tutmuştu. Kişi başı 200 değil!!! Ölüdenize akşam 6 gibi falan sakın gitmeyin çünkü çok dalgalı oluyo ben boğulmaktan kurtulmuştum diyebilirim. Bir de yazlığın bu kadar ucuz olduğuna bakma çok güzeldi ve lükstü. havuzu falan da hergün hizmetliler tarafından temizleniyordu. tek dezavantajı hiç türk kanal yoktu bizde dvd izliyorduk. zaten televizyon da o kdar ilgimizi çekmiyordu ya hep geziyorduk yada hep yüzüyor. AMA ŞUNU UNUTMA ŞUAN ORDA ACAYİP DEPREMLER OLUYOR!!!!!
  • mobılden yazıyorum sorun olursa pm at gecen sene gıtmıstım..

    Oludenızı herkes demıs ama nedense ben hıcccc begenmedım cakıl tası hep, denızı eskısı kadar guzel degıl, etraftakıler falan pek hosuma gıtmedı..

    Saklıkent ınanılmaz gercekten tavsıyem safarıye katılman yonunde. Safarı saklıkente gıdıyodu sanırım yol boyunca cok eglenıyosun ustu acık jeepller ve jeepler arasında su savası ınanılmaz zevk aldık bız sonra camur banyosu falan yapılıyo zevklı oluyo yanı..

    Tekne turuna gelırsek sayınız fazla olsa dırek bı tekneyı kıralayın derdım bız 9 kısıydık 11 kısılık bı tekne kıraladık adam bası 10 tl daha fazla vererek ama daha ıyı oluyo ıstedıgın yerde ıstedıgın kadar kalıyosun yemekler falanda cok ıyıydı..

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: tatli___melek

    Bence Fethiyeye gidiyorsan mutlaka paraşüt adrenalini yaşamalısın. Bizde geçen sene gimştik çok güzel bir yer saklıkent falan. biz bir yazlıkta kalmıştık 4 kişilik aile 1 hafta 200 tl tutmuştu. Kişi başı 200 değil!!! Ölüdenize akşam 6 gibi falan sakın gitmeyin çünkü çok dalgalı oluyo ben boğulmaktan kurtulmuştum diyebilirim. Bir de yazlığın bu kadar ucuz olduğuna bakma çok güzeldi ve lükstü. havuzu falan da hergün hizmetliler tarafından temizleniyordu. tek dezavantajı hiç türk kanal yoktu bizde dvd izliyorduk. zaten televizyon da o kdar ilgimizi çekmiyordu ya hep geziyorduk yada hep yüzüyor. AMA ŞUNU UNUTMA ŞUAN ORDA ACAYİP DEPREMLER OLUYOR!!!!!

    Paraşüt adrenali kaça patlıyor hocam Ben de fethiyeye gitmek istiyorum bu yaz bakalım...




  • Paraşüt 150-180 arası..biz 130a tanıdık ile ayarladık.. ayrıca resim filan çekiyorlar onu da alırsan 60 istiyorlar.. pazarlık etmiyorlar pek..

    Kelebek vadisine de tekne kiralayıp gidilebiliyor.. ama kumsalı ahım şahım değil.. güzel olan kısmı içerdeymiş oraya da tırmanmak vakit ve tecrübe işi..kooperatifin biri kapatmış zaten kumsalı, bungalov işletiyor, kumsaldan içeriye geçemiyorsunuz..
  • tarihe bakarsan oldukça zaman önce gittin geldin bir Fethiyeli olarak inşallah güzel geçmiştir. Bu yıl gitmeyi planlayan varsa eğer Fethiye hakkındahttp://www.fethiyede.com/fethiye.html buradan Ölüdeniz hakkındahttp://www.fethiyede.com/oludeniz.html buradan bilgi alabilir kendi gezi programınızı çıkarabilirsiniz.
  • Arkadaşlar konuyu açan benım
    2012 yılında yani geçen sene gıttım fethıyeye ben çok sevdim bugune kadar en guzel tatıllerımden bırıydı bırkere gezılecek o kadar çok yerı varkı 1 hafta az gelebılıyor yaptıklarımı anlatayım kısaca

    Fethiye ovacıkta kaldık 5 gece Grand Üçel otelde otel fena değildi güzel sayılır. 2 Kişi 750 TL Herşey Dahil Otelde Aquaparkta var...

    1.Gün
    Otelde takıldık akşamda ovacık merkeze indik Tek olumsuz yanı her kulubun onunde hep erkek danscılar oynuyor bu işi çözemedim :)

    2.Gün
    Kayaköye gittik eski rum evleri var oraları gezdik sonra
    Ölüdeniz plaja indik ölüdeniz kısmı ücretlı verdik parayı girdik oraya kadar gelmişiz girmeden olmaz guzeldı.Plaj ıkıye ayrılmış nerdeyse bır yanında turkler bır yanında yabancılar var.Deniz bisikletine bindik dolaştık yüzdük vs.
    Sonra Ölüdenizde diğer günler için turlar satın aldık.

    1 Kişi Tekne Turu 20 TL Yemek Dahil (2012 Yılı)

    1 Kişi Dalyan - iz Tuzu Plajı(karetta karetta ların orası)-Köyceğiz(çamur banyosu) Öğle Yemekleri Dahil 25 TL (2012 Yılı)

    3.Gün
    Araba Kiraladık Üstü açık 130 Tl ye Saklıkente gittik Ovacık Saklıkent arası 35 km Saklıkentte su biraz pislenmişti temiz net değildi ve giderken yanınızda mutlaka deniz ayakkabası vs bişey olsun (yolda giderken hız yapmışız bırde polısten hız cezası yedık 125 TL :) )

    4.Gün
    Aldıgımız turlardan Dalyan - iz Tuzu Plajı(karetta karetta ların orası)-Köyceğiz(çamur banyosu) gittik.
    Gerçekten çok güzel bir gündü görülmesi gerken muhteşem yerler Öğle Yemeğide gerçekten çok güzeldi açık büfe.

    5.Gün
    Aldığımız diğer tur olan tekne turuna çıktık (Mavi Magara-Kelebekler Vadisi-Akvaryum koyu-St.Nickolas Adası-Deve Plajı-Soğuk Su)
    Sabah otelden aldılar 9 da akşam 17,30 a kadar gerçekten ınanılmaz güzel koylar var suyun dibi gözüyor.




  • fethiye ölüdenizde sana monta verde oteli tavsiyede ederim güzel bir oteldir.

    http://www.montaverde.com/index_tr.aspx
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.