Gigabyte Z170X Gaming 7 EK incelemesi 'Sıvı soğutmasıyla Z170 yaşıyor dedirten anakart'

 

Evet, Z270 yongasetli anakartlar piyasaya çıktı bile ama bu Z170 yongasetinin bir kenara atıldığı veya Skylake mimarisinin artık kullanılmaz olduğu anlamına gelmiyor, mesela i7 6700K’lı bir sistemi, oyun performansı anlamında minimal getiriye sahip i7 7700K’lı bir sistemden daha ucuza getirebilecek bir fırsat da yakaladıysanız eğer Z170 hâlâ buradayım diyor.

 

 

Gigabyte Z170X Gaming 7 EK albenisi yüksek, büyük bir kutuyla geliyor, sol tarafında EK işbirliğiyle anakart için özel üretilmiş sıvı soğutma bloğu, sağ tarafında ise anakartın kendisi var. İçerisinden 4 sata kablosu, SLI köprüsü, One G konnektörü ve alışılageldik dökümantasyonlar çıkıyor.

 

 

Anakart temel bir bileşen belki ama sistemin tek üyesi değil, üst seviye bir anakartı üst seviye donanımlarla desteklemek gerek. Test platformumuza Corsair'ın RM750 80 Plus Gold sertifikalı PSU'su güç verdi, sisteme stabil güç sağlayabilmek ve voltaj dalgalanmasını minimuma indirgemek hayli önemli. Bellek tarafını da Corsair Vengeance LED 3000MHz'lik kit ile destekledik, anakartın bellek hızaşırtma potansiyelini karşılayacak cinsten RAM'ler bunlar. Sistemin hızlı ve duraksamadan tepki verebilmesi için de Corsair'ın Force LE 120GB'lık SSD'sini kullandık. Tüm donanım ve sıvı soğutma ekipmanlarını yine Corsair'ın Obsidian serisi 750D Full Tower kasasına emanet ettik. 

Z170X Gaming 7 EK sıvı soğutma bloğu olmadan tek başına da temin edebileceğiniz, beyaz kırmızı, tematik bir anakart. Giriş çıkış portlarının üzerinde ve aşağı doğru uzanan kaplama keskin çizgilere sahip, RGB aydınlatmalı G1 Gaming ve AMP UP logoları var burada, farklı renkler ve efektler atayabiliyorsunuz. Köprü soğutucusu da aynı temayla soğutma altında, tematik bir oyuncu kasası için anakartın genel kozmetiği güçlü.

 

Sıvı soğutucu ekipmanı üreticisi EKWB ile işbirliğinden ortaya çıkan G1 bloğu sayesinde işlemciyle beraber mosfetler de soğutma altına alınmış. LGA1151 soketinde 6. nesil Skylake ve 7. nesil Kaby Lake işlemcilere ev sahipliği yapıyor. Soğutmanın altında 8+3 kurulumunda fazlar var, Hybrid dijital bir kontrolcünün yönetimindeler, çıkışı filtreleyen, uzun ömürlü siyah polimer kapasitörlerle desteklenmişler.

 

Pek de şatafatlı olmayan arayüzde bir hızaşırtmacının işine yarayan her şey elinizin altında, i7 6700K ile tek hamlede 4.7GHz’i yakalayabildim, otomatik işlemci voltajı da gayet ılımlı. Hızaşırtmaya yabancıysanız O.C butonunuyla zahmetsiz çarpan kilidi ve Base Clock ayarı yaptırabiliyorsunuz, ECO ile de enerji verimliliği odaklı profili uygulayabiliyorsunuz ama bence bu ayarları elle yapmak yine en iyisi. Hızaşırtma sonrasında işlemci, 240mm radyatör, statik basınç fanlar, özel tasarım hatlar ve pompa ile birkaç saatlik oyun maratonu ardından en fazla 50 dereceyi görüyor, hayli iyi. Anakart üzerinde pompa ve fanlar için çıkış alabileceğiniz ve kontrolünü yapileceğiniz güç çıkışları var. Kullandığınız işlemcinin potansiyeli değişir ama komponent altyapısı ve EK sıvı soğutma bloğuyla veya olmadan Z170X Gaming 7 bu potansiyelden mümkün olduğunca yararlanabilecek bir anakart.

 

 

Sağında 4 DDR4 ram slotu var, toplam 64GB’a kadar kapasite ve hızaşırtma ile 3866MHz’e destek veriyorlar, XMP destekliler. Bazı diğer Gigabyte anakartlar gibi RAM slotları da metal gövdeyle güçlendirilebilirmiş aslında.

 

Hemen sağlarında açma kapama, reset butonu, debug göstergesi ve Cmos temizleme butonu var, anakartın alt kısımlarındaki yedek BIOS anahtarını da unutmayalım. Uzay kurulum veya bir hızaşırtma projesi için elzem şeyler sunulmuş açıkçası.
Giriş çıkışlara bakalım biraz, baştan söyleyeyim RGB LED’lerle aydınlatılmış plaka gönlümü aldı, standart kasa kurulumda pek göz önünde olmaz belki ama uzay kurulum için gayet hoş bir eklenti.

 

Bir combo PS2 portunun yanında Gigabyte’ın diğer hatlardan yalıtımlı, USB girişli kulaklık ve mikrofon gibi ekipmanlara özel USB 3.0 DAC-UP portları var. Hemen altında HDMI 2.0 ve Display Port 1.2 portunu görüyoruz, ikisinden de 4K 60Hz çıkış alabiliyorsunuz. Altında birinci jenerasyon diyebileceğimiz iki USB 3.0, ardından USB 3.1 standardında, Intel kontrolcüsüyle teorik olarak 32GB/saniyeye kadar destekli Type-C portu var, yüksek güç çıkışıyla hızlı şarj destekli.
Anakart üzerinden 4 USB 2.0, 4 USB 3.0 portu daha alabildiğinizi ekleyeyim.

 

RJ45 portlarının birinin ardında Intel Gigabit, diğerinin ardında ise Killer E2400 çözümü var. Yazılımsal olarak oyunların veri paketleri önceliğe alınarak gecikme süresi düşürülebiliyor ama tabii burada ana faktör hat ve ham internet hızınız.

 

Bu sefer Tip A formunda bir USB 3.1 portu ve yanında USB 3.0 portu ardından altın kaplama ses çıkışlarını görüyoruz. Creative Sound Core 3D ve OPA2134 amfi, ardından Nichicon kapasitörlerle güçlendirilen bu çıkışlardan aldığım dinamik aralık performansı ne ALC1150 ne de 1220’yi tanır, hem ses sistemiyle hem de kulaklıklarla yaptığım testler beni fazlasıyla memnun etti, çıkış gücü anlamında orta-üst seviye kulaklıkları rahatlıkla besler.

 

3 PCi Express x16 slotuyla gelen anakart SLI ve Crossfire destekli, çoklu ekran kartı kurulumlarında 8-8-4 modunda çalışıyorlar. Ağır kartların sarkıp slotlara zarar vermemesi için metal gövdeyle güçlendirilmişler.

Biri üstte, diğeri PCi Express slotlarının arasında olmak üzere iki M2 sata slotu var, 32GB/saniyeye kadar aktarım hızı destekliler. 3 sata Express ve 6 6GB/saniye destekli sata portunu da unutmayalım.

 

Gigabyte Z170X Gaming 7 EK, bir sıvı soğutma sever için tasarımı da performansı da güçlü bir anakart, EK ile işbirliğinin burada da kalmayacağının göstergesi niteliği taşıyor aslında. İki RJ45 portu yerine daha fazla USB portu makbule geçerdi açıkçası, aydınlatılmış plaka ve DAC UP USB portları özellikle beğenimi kazandı.

 

 

Bu videonun yayınlandığı tarih itibarıyla sıvı soğutmasız Z170X Gaming 7’yi 1000-1100TL’ye temin edebiliyorsunuz, tasarımı, RGB aydınlatmaları, hızaşırtma performansı, uzay kurulum için debug göstergesi ve entegre butonları, amfisiyle hayli başarılı Creative ses yongası, çift M2 sata slotuyla açıkçası fiyat performans anlamında hayli başarılı bir çözüm, yeni nesile göre fiyat/performansı yüksek olduğundan niye “Z270’li bir anakart almadım” dedirtmez diye düşünüyorum.

 

Böylelikle bir inceleme videomuzun daha sonuna gelmiş olduk, bir sonraki videoda görüşmek üzere hoşçakalın.