Benzinden kısa süreliğine etanol'un çıkarılması

“Benzinli arabanin cekisi dusuktur.” Etanolu fazla kacirinca da boyle oluyor iste.

Etanolü içmeyeceksiniz, yakıta karıştıracaksınız.

Küresel ısınma ve etkilerini yok etmek amacıyla birçok mecrada tartışma konusu olan "enerji" kaynakları ve yenilenebilirlik hepimizin dikkatini çeken ve üzerinde düşündüğü bir konudur. Yenilenebilir enerji kaynaklarına olan yönelim her geçen gün artıyor. Biofuel denilen yakıt türleri de yenilenebilir enerji kaynakları arasında ve etanol de bu yakıt türlerinden biri. Bu incelemede etanol hakkındaki araştımalarım sonucunda edindiğim bilgileri aktaracağım.

-Etanol nedir?
Etanol şekerin (glukoz) fermante edilmesiyle elde edilen kimyasal maddedir. Etil alkol veya bitkisel alkol olarak da bilinir. Mısır, şeker kamışı, şeker pancarı, buğday gibi tarımsal ham maddelerden üretilir.

-Etanol yakıtı nedir?
Etanolün çeşitli hacim oranlarında akaryakıtla karıştırılmasıyla veya karıştırılmadan kullanılan yakıtlara Etanol yakıtı denir. Kullanılması çok eskilere uzanır, Ford Model T de etanol yakıtı ile işleyecek şekilde üretilmiştir. 1973 Arap Petrol Ambargosu nedeniyle petrol krizi yaşayan ABD'de 1978'de kabul edilen Energy Tax Act of 1978 kanunu ile akaryakıttan alınan 4 cent/galon verginin %10 ve üzeri etanol içeren yakıtlardan alınmamasıyla etanol üretimi ve kullanımı teşvik edilerek yaşanan petrol krizini engellemek için adım atılmıştır.

Etanol akaryakıta göre %34 daha az enerji barındırır, bunun için diyebiliriz ki saf etanolle hareket eden bir araç aynı koşullarda saf akaryakıtla hareket eden aynı araçtan aynı yakıt tüketimiyle %34 daha az yol alabilir. Bu da yakıt ekonomisi açısından etanolü avantajsız konuma düşürüyor. Örneğin E85 (%85 etanol, %15 benzin), kurşunsuz benzine göre %25.56 fazla yakıt tüketimine neden oluyor. Bu sonuçlar gösteriyor ki yakıt tüketimine önem veren kullanıcılar için etanol iyi bir seçenek değil.

Etanolün çoğu yeni motorda düşük karışım oranlarında (E10) sorun çıkarmadığı biliniyor. Ancak yüksek oranlı karışımları (E85) kullanabilmek için aracın Flex-Fuel denilen türden (hem benzin hem biofuel ile çalışabilen araç) olması gerekiyor. Bunun nedeni etanolün benzinden farklı yapısı nedeniyle bazı motor parçalarında aşınmaya neden olması.

Etanol, akaryakıta göre daha yüksek oktan değerine (patlamadan önce yakıtın dayanabileceği sıkıştırılma oranı) sahiptir. Normal kurşunsuz akaryakıt 85 oktan, Premium akaryakıt 95-97 oktan iken yüksek etanol karışımları 105 oktan ve üzeri değerlere sahiptir.

-Yüksek Performans uygulamalarında Etanol
Etanol yanarken benzine göre çok daha düşük sıcaklıkta egzoz gazı salınımı yapar. Bu da turbo beslemeli araçlarda turbonun türbin sıcaklığını düşük tutar, daha uzun ömürlü olmasını sağlar. Ayrıca akaryakıta göre yüksek oktan değerine sahip olması sayesinde daha yüksek basınçlı turbo besleme yapılabilir ve bu da aracın performansında çok büyük artışa neden olur.

-Etanol çevre dostu mudur?
Bu konuda en büyük artısı yenilenebilir enerji olması olan etanol, üretim şekline göre değişse de petrol türevlerine göre daha az karbondioksit salınımına sahiptir ancak yeşil bir enerji olup olmadığı tartışılır. Çünkü etanol üretimi için besin ürünleri kullanılır ve bu ürünleri üretmek için çok büyük verimli araziye ve su kaynaklarına ihtiyaç duyulur.

-Çıkarımlar
Etanol petrol kullanımını azaltmak açısından çok iyi bir yakıt türü olsa da, günlük kullanım açısından ekonomik olmaması nedeniyle petrol türevleri kadar yaygın değildir. Modifiye edilmiş yüksek performans araçlarda kullanılmak için çok iyi bir seçimdir. Motorsporlarında da bu nedenle tercih edilir. Elektrik araçlar kadar çevre dostu değildir.

Ülkemizde 95 oktan altı benzin türü ilgili EN standardı uygulaması gereği tanımlı değildir.Halihazırda resmi olarak tanımlı benzin türleri “Kurşunsuz Benzin 95 Oktan”, “Kurşunsuz Benzin 95 Oktan (E10)”, “Kurşunsuz Benzin 98 Oktan” ve “Kurşunsuz Benzin 98 Oktan (E10)” olmak üzere dört adettir. Benzin türleri için "TS EN 228 Otomotiv Yakıtları - Kurşunsuz Benzin - Özelikler ve Deney Yöntemleri" standartları uygulamadadır. Bu kapsamda ulusal olarak kullanılabilir 2 tür benzinimiz vardır, K. Benzin 95 Oktan ve K.Benzin 95 Oktan (Diğer), doğal olarak her ikisi de 95 oktandır.

"92 filandı şuan ise 85 oktan civarına duşmuştür"

Öncelikle %3'lük etanol katkısı oktan sayısı bağlamında 1 oktanlık dahi etki oluşturmaz. Bununla ilgili bizzat onlarca test yapmış bir insan olarak söylüyorum ki sözüme itibar etmek zorunda da değilsiniz, bu konu ile ilgili milyonlarca deney, rapor, tez kaynağı bulabilirsiniz kolayca ben bir tane uluslararası rapordan örnek ekliyorum.






Diğer taraftan neye göre düşmüştür diyebiliyorsunuz?. İlgili standart 95 oktan değerinin sağlanmasını şart olarak koşmaktadır, etanollü ya da etanolsüz olması olması önemli değildir ki benzinin oktan sayısı artıran asıl parametre etanol değildir zaten, ilave başka kimyasal katkılardır. Katkısız bir benzini 95 oktana çıkarmak için sağladığınız katkının miktarını etanolden kaynaklı 1 oktanlık düşüş için bir miktar daha artırırsınız ve alın size yeniden 95 oktan benzin. Ki şu an yapılacak şey zaten budur, pompada oktanı düşüremeyeceğiniz için katkıyı artıracaksınız.

Diğer taraftan lütfen burayı yanlış anlamayın ancak bu forumda o kadar çok var ki, insanlar hiç bilmediği konular hakkında birşeyler yazıyor ve burayı o kadar fazla kişi okuyor ki. Bu durumu google da aratan insan muhtemelen bu konuya yönlendirilecek ve gelip mesajınızı görecek. Aracı için tedirgin olacak belki gidip yazdığınız gibi etanol almaya kalkacak vs. Allah aşkına 85 oktan benzinle günümüz araçlarını çalıştırın bakalım kaç km yol alabileceksiniz, vuruntudan erime ile motorun dağılması ne kadar sürecek. Pompaya bu oktanda benzin vereceklerini ve de bunu sanki arkası dolu gibi bu kadar net yazmanın neresi doğru?

Sadece sizin için değil mesajımı okuyan her forumdaşımdam ricam, lütfen bunu yapmayalım. Sonunu şöyle güzel bağlayalım Cem Yılmazın dediği gibi "bilmiyorum abi cevap bu kadar basit bilmiyorum" :).

Benzinin oktanı düşmesi anlamına geliyor. Modifiyeli arabalarda ekstra etanol takviyeleri olur amaç benzinin oktanını arttırıp performans almaktır. Benzinli arabanın çekişi zaten düşüktür şimdi biraz daha düşecek. :)

Benzine etanol veya dizele biyodizel eklenmesinin araç performansı ile doğrudan bir bağlantısı yoktur, tamamen çevrecilik ve yenilenebilir enerji kaynağı olması ve emisyon değerleri açısından tavsiye edilmesi sebebiyle eklenir.

Avrupa tarafını konuşursak önce;

Avrupa Birliğinde Benzin ve Motorin Kalitesi Direktifi (98/70/EC & 2009/30/EC)vardır. Bu direktif neticesinde biyoetanol için maksimum %10, biyodizel içinse maksimum %7 harmanlama oranları belirlenmiştir. Daha fazla oranda harmanlanması yasaktır.

Türkiye tarafına gelirsek;

Benzin ve Motorin Türlerinin Çevresel Etkilerine Dair Yönetmelik yayınlanmış ve bunun altında 2 adet harmanlama ilgili tebliğ bulunur;

Motorin Türlerine Biodizel Harmanlanması Hakkında Tebliğ

Harmanlama Oranı En Az %0,5

Benzin Türlerine Etanol Harmanlanması Hakkında Tebliğ

Harmanlama Oranı En Az %3,0

Ülkemizde yukarıdaki iki tebliğ kapsamında minimum harmanlama oranı belirlenmiştir, AB'deki gibi maksimum harmanlama oranına ihtiyaç duyulmamıştır çünkü şu aşamada minimum değerleri dahi sağlamakta zorluk çekiyoruz.

Türkiye'ye olarak yıllık 2 milyon ton benzin tüketimine sahibiz ve buna bağlı 60 bin ton etanol ihtiyacımız var. Bu da aylık 5000 bin ton etanol eder. Bu etanol kullanılarak aylık 6-7 milyon litre dezenfektan ya da kolonya üretilebilir.

Son olarak performans veya zarar özeline gelirsek:

Hissedilebilir herhangi bir fark oluşturmaz, AB'de bu oran %7-10 bandında seyrederken bizde biyoyakıt üretimi sorunları sebebiyle %3'tür zaten. Araçlar E20 diye tabir ettiğimiz %20 etanol harmanına kadar sorunsuz çalışabilir oran daha fazla artırıldığında modifikasyon gerekir.

Bahsettiğim gibi, araç üzerinde ya da yakıt üzerindeki etkilerinden dolayı değil etanol harmanlaması çevrecilik sebebiyle zorunludur. Atıklardan, atık yağlardan veya bazı ülkeler için tarım ürünlerinden vs üretilmesi sebebiyle biyoyakıtlar görece düşük emisyon değerleri için ve atıkların geri kazanımı için akaryakıt gibi kritik bir üründe tavsiye edilir ve zorunlu tutulur. Araçlar üzerinde kullanılmaması sorun değildir, %20 üzeri kullanımı durumunda özellikle brezilya gibi bunu destekleyen ülkeler için, araçlar ya buna uygun pazara sunulur ya da modifiye edilir.