Şimdi Ara

Akit yazarı Ali Karahasanoğlu: ''Limon 25₺ olmuş' diyorlar. Deizmi önlersek limonun tanesi 5₺ olur'

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
7
Cevap
0
Favori
248
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Alıntı

    metni:
    ...
    Bir başka okurumuz, aynı yazıma bu yorumun hemen altında “Dikkat dikkat, bir adet limon 25 TL olmuş” yorumunda bulunmuş. Ben toplumun deist yapılmaya çalışıldığına yönelik uyarılarımı yapıp, saadet partisinin ittifak ortağı tarafından deizme nasıl çanak tutulduğunu yazıyorum.
    Okurumuz, bir adet limonun 25 TL olduğundan bahsediyor.
    Yani sebze-meyve vesairde yaşanan enflasyonu hatırlatmaya çalışıyor.
    “Boş ver deizmi” diyor.
    Oysa limonun tanesinin 25 TL olmasının, toplumu deizme yöneltmekle çok yakın ilgisi var.
    Nasıl mı?
    Okurumuza ve onun şahsında bütün benzer şikayeti yapan kardeşlerimize sorayım.
    Dört sene önce 25 TL’den satın aldığımız patatesin, bugün kilosu kaç lira?
    Daha dün internet sitelerinin hemen tamamında bir çiftçinin (aynı zamanda CHP’nin Aydıncık ilçe başkanı olduğu da belirtiliyor) kamyon dolusu patatesi sokağın ortasında yere döktüğüne ilişkin haber yayınlanmıştı.
    Patates üreticisinin iddiası ne?
    Patatesin kendilerinden 3 TL’ye alındığını söylüyordu.
    İşte deizm bu.
    “Allah insanları yarattı ve artık onlara hiç karışmıyor” diyen mantık, patates 4 yıl önce 25 TL’den satılırken, gerekçe olarak  gübre, sulama, tohum fiyatlarının çok yükseldiğini, patatesin 25 TL’den satılmasının çok normal olduğu yalanını uyduruyordu.
    Allah haram helal diye bir şey bildirmediyse, yalan söylemek iftira atmak serbest ise. Allah yarattığı herkesi istediği gibi yaşayabileceği şekilde bıraktı ise. Sevmediğiniz Ak Parti iktidarını yalanlarla eleştirirsiniz ve “Patates ancak 25 TL’den satılırsa, üreticinin emeği karşılığını bulur” dersiniz.
    Aradan dört yıl geçer.
    Her yıl ortalama %50 civarında enflasyon olur. Bu hesaba göre patatesin dört yıl önce 25 TL’den satılmasının devamında bugün 120 TL’den satılması gerekir. 
    Ama o ne?
    Patates markette 9 TL.
    Bırakın pahalanmayı, bırakın enflasyon oranında artışı. Patates üçte bir fiyatına inmiş.
    Yapılmak istenen ne?
    Deizmi topluma dayatanların,  haram helal kaygısı olmaksızın, önce patatesleri depolarda stoklayıp, piyasaya az miktarda verip, altı liralık patatesi 25 TL’ye sattırmak.  
    Hutbede imam efendi bu şekilde haksız kazanç da bulunursa bunun haram olduğu söylendiğinde, “siz niye siyaset yapıyorsunuz. Patatesin fiyatı zaten 25 TL olmalı” deyip, karaborsacıları aklamak.
    Sonra yeterli üretim olduğunda fiyat gerçekten gerçek değerine indiğinde ise.
    Patatesi sokaklara döküp, “gerçek değerine satacağımıza çöpe atarız daha iyi” demek.
    İşte CHP’nin desteklediği, Deizm bu.
    Hutbelerde karşı çıkılan ve Allahın bizleri sadece yaratıp bırakmadığı, dünyada haram ve helalleri bize bildirip, onlara uygun hareket etmeyi de emrettiği şeklindeki anlatımlara karşı çıkılmasının sebebi işte bu.
    İstiyorlar ki, patatesi 9 TL’ye değil, 120 TL’ye satsınlar. 
    Sonra dönsünler, “boş ver deizmi, sen patatesin 120 TL olmasından bahset” desinler.
    Onun için, “Dikkat dikkat limonun tanesi 25 TL” diyen okuruma hatırlatıyorum.
    Deizmi önlersek, limonun tanesi kendiliğinden 5 TL olacaktır.



    Deizmi önlersek limonun tanesi 5 TL olur - Yeni Akit




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi NeoNesil2025 -- 20 Ağustos 2025; 19:49:18 >







  • Aracıları kaldırın. Ne eken ne biçen ne üreten bu aracılar kadar kazanmıyor.

    Okuyun:
    https://forum.donanimhaber.com/turkiye-ekonomisinin-gorunmeyen-hastaligi-aracilik-modeli--161875060

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bu hal işinde olan ilkokul mezunları bildiklerim bile köşeyi dönük bu ortamda bile apartmanlar yazlıklar dikiyorlar hükümet uyusun.

  • Siyasal islam yüzünden bu halde ama. Onu önlemek lazım.

  • mystiery_ kullanıcısına yanıt

    Ben zaten Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının ne iş yaptığını anlamıyorum. Her ülkenin temel taşı çiftçidir. İnsanlık varolduğundan beri temel ihtiyaçlarının en başında tarım ve hayvancılık geliyor.


    Çiftçiyi üretmeye teşvik etmek, ülke topraklarını verimli hale getirmek o kadar basit ki, hele bu teknoloji döneminde. Üretene, ülkenin toprağını verimli hale getirene kazayağı, traktör, gübre o bu gibi gerekli ekipmanları vergisiz şekilde sağlarsın. Yine üretim yapan adama mazotta vergi muafiyeti verirsin. Üretimini takibe alırsın. Atıyorum adam patates, soğan üretiminde. 1 kilo üretim maliyeti çiftçiye 1TL civarına denk geliyor. Sen ondan 2.5 3TL civarına alır, halka kilosunu 5 6TL civarına ulaştırırsın. Yine üretimden gelen tonlarca ürünün ihracatını yaparsın hem ülke döviz, hem ülke insanı ucuz ürün, hem üreten adam, hem de iş istihdamı sağlarsın. İhracat ile resmen tarım ve hayvancılıktan ülkeye senelik 45 50 milyar dolar üstü gelir sağlanır.


    Ama yok üreten zarar ettiği için üretimi bırakıyor. Kalan 3 5 üretici aracıların malzemesi olmuş. Para hırsı yüzünden tüketici fahiş fiyatlara meyve sebze et alıyor. İhracat olmadığı gibi ithalat yapıyor ülke ekonomisi dövizinden oluyor.


    Bu nasıl bir saçma durumdur. Nasıl bir imtihandır anlamadım.


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • ImPerspektif I kullanıcısına yanıt

    Tarım ve hayvancılık bir ülkenin bağımsızlığının temelidir; çiftçi desteklenmezse üretim düşer, aracıların elinde fiyatlar şişer, vatandaş pahalıya yer ve devlet ithalata mecbur kalır. Oysa çözüm basit: çiftçiye vergisiz mazot ve ekipman sağlanmalı, alım garantisi verilmeli, üretim planlanmalı ve ihracat teşvik edilmelidir. Böylece çiftçi kazanır, vatandaş ucuz ürün tüketir, devlet döviz kazanır ve istihdam artar; yani herkes kârlı çıkar. Mevcut tablo ise çiftçiyi küstürüp, aracıları kazandırıp, milleti yüksek gıda fiyatlarına mecbur bırakıp, ülkeyi dışa bağımlı hale getiren yanlış politikaların sonucudur.


    Çiftçi ürününü ucuza verse bile araya giren nakliyeci, komisyoncu, halci zinciri fiyatı katlayarak vatandaşa ulaştırıyor. Yakıt, Yol, HGS, köprü, bakım, sigorta, lastik vb. maliyetleri artınca herkes kendi masrafını ürüne bindiriyor ve enflasyon zincirleme şekilde büyüyor. Yani sorun sadece üretim maliyeti değil, lojistik ve aracılık sistemi de fiyatların patlamasında büyük rol oynuyor. Eğer devlet burada da müdahale edip taşımacılık maliyetlerini sübvanse etse veya üretici ile tüketici arasındaki aracı sayısını azaltsa/sınırlasa, hem çiftçi daha çok kazanır hem vatandaş daha uygun fiyata gıdaya ulaşır.


    Sorunun ne olduğu belli. Çözümü de belli. Ancak çözümü uygulamak yerine, bu yazarın yaptığı gibi, sorunu olduğu gibi bırakıp etrafından dolandıkça biz asla uygun fiyatlı gıdaya erişemeyiz.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mystiery_ -- 20 Ağustos 2025; 21:39:53 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
    
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.