Abim Karısı için Ailesini Sattı

Abim tıp fakültesini bitirip doktor olunca değişmeye başladı. Önceleri iyi para kazanıp bizimle paylaşıyordu ama zamanla bizden uzaklaşmaya başladı. Özel hayatını pek bilmediğimiz için onu ne değiştirdi bilmiyoruz ama birden söylenmeye başladı. Babam için, "Zam alamamış mı hala? Farkındaysanız tüm faturaları ben ödüyorum. Sonuçta benim de geleceğim, planlarım var" demişti. İşin kötüsü babam öbür odadan duymuştu. Ben eyvah deyip paniklerken abim ise hiç umursamamıştı. Sonra babam yıllardır planını ertelediği araba için abimden kredi çekmesini isteyince kıyamet koptu. Abim o kadar ağır laflar etti ki babam ağladı. İlk kez ağladını o zaman gördüm babamın. İçim parçalandı. Öfkeyle abime, "Defol git bu evden" dedim. O da zaten bunu bekliyormuş gibi hemen eşyalarını alıp gitti. Sonra duyduk ki hastanede başka bir doktor kadınla evlenmiş. Beşiktaş'ta ev tutmuşlar. Küçük bir düğün yapıp bizi bile çağırmamışlar. Annem ile babam o günden sonra hiç aynı olmadılar. Kız başıma asgari ücretle çalışmama rağmen babama araba kredisini ben çektim. Üç yıldır da ödüyorum.

Abimle aramızda aslında iki yaş var. Küçüklüğümde ona abi demiyordum çünkü sokakta beraber oynuyor ve tüm arkadaşlarımız da ortaktı. Abi demek saçma geliyordu. Ama babam çok kızıyordu. "O büyük senden. Hem de erkek. Erkek evin direğidir. Saygı göstereceksin" diyordu. Sonra abi demeye başladım. Dersleri de aslında pek iyi değildi. Öğretmenler beni daha çok severdi çünkü ödevlerimi eksiksiz yapardım. Abimse sürekli ortalam not alırdı. Bir gün okuldan gelince abimin bal kabağı gibi sırıttığını gördüm. Herhalde uzundur istedikleri bisikleti aldılar diye düşündüm ama babam onu dershaneye yazdırmıştı. Merkezdeki ünlü bir dershaneydi. Pahalı diye biliyordum. Babam ise fabrika işçisiydi. Kafamda bunlar dolaşırken birden heyecanla, "Seneye ben de gidebilir miyim baba?" dedim. Babam sert surat ifadesiyle "Ne gerek var? Zaten evlenip kocana gideceksin. Bize hayrın mı olur? Oğlum doktor olacak doktor" demişti. Sonra da annem elimden tutup mutfağa götürüp bulaşık yıkattırmıştı. O esnada abim babamla dünden kalan futbol maçının tekrar görüntülerini izliyordu.

Lise sınavlarında kötü puan alıp kız meslek okuluna gittim. Abim ise iyi bir anadolu lisesine gitmişti. Oysa babam fen lisesini kazanacağına emindi. Meslek lisesinde grafik tasarım okumaya başladım ve yerel bir matbaada işe girdim. Kazandığım parayı koşa koşa eve getiriyordum. Para genelde abimin dershane, kitap, sigara ve kız arkadaşlarıyla harcadığı paraya gidiyordu. Laf etmiyordum çünkü doktor olacaktı nihayetinde. O zaman istediklerimi alırım diye düşündüm. Tıp fakültesini ilk iki yıl kazanamadı. Babamın baskısıyıla üçüncü yılda hazırlandı ve sonunda kazandı. Ben de çoktan asgari ücretle işe girmiştim ve aldığım para hem ev masraflarına hem abimin dershane ücretlerine gidiyordu derken üniversitede okuduğu yıllarda da para göndermeye devam ettim. Beyfendi yurt odalarında çürümesin diye ev tutmuştu. Ev sahibi ile direkt ben muhattap oluyordum. Ve mezun olup doktor oldu. Ailecek mutlu olduk. O gün babam bana bakıp, "Gördün mü abini? Sen asgari ücret kazanırken o 50 bin lira kazanacak" demişti. Doğruydu ama ben de destek olmuştum. Azıcık hakkım verilse fena olmazdı. Ayrıca ben de o kadar dershaneye gitsem ben de kazanırdım ama babam köpürmesin diye kendi kendime söyledim bunları.

Hem doktor oldu da ne oldu? Bir kuruşunu göremeden karısının yayına gitti. Biz de öyle kalakaldık. Ama olsun sonuçta herkesin hayatı değil mi? Bize para vermek zorunda değil. Ben hem severek veriyorum kazandıklarımı aileme. Zaten kız başıma ne yapacağım o kadar parayı? Ancak birkaç ayakkabı, pantolon alırdım. Ayrıca babama araba almıştım. Babam çok sevinmişti. Direksiyon başına geçip bana, "Aferin kız. Kırk yılda bir işe yaradın" dedi. Sonra hüzünlendi. Anneme bakıp, "Oğlan bize daha güzelini alırdı değil mi Hatice? Hep o karısı yüzünden" demişti. Annem de kafa sallamıştı. Bense duruma uğradım. Allah hepinizin belasını versin.

gerçekse çok üzücü

Bana da CSB gibi geldi.Birincisi bu forumda kız çok az sayıda, ayrıca bu forumdaki kızlar özelini anlatmaz. Ve ayrıca mesaj içinde "Hatice" diye isim geçiyor. Bu forumda kimse kendi ismini bile vermezken, yakınının ismini niye versin?

Yuh csb gibi geldi

Ağır csb

özet:

abim enayiliği bıraktı. Beni beslemiyor artık.

Hikaye CSB çünkü sen kız değilsin Erkeksin.

Alıntı yaptığınızı belirtmek iyi olurdu

Alıntı değil kardeş. Ben yazdım.