Şimdi Ara

6 AYDIR ÜZERİNDE KAFA YORDUĞUM O RESİM ! [SSLİ] (CİDDİ) (6. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
221
Cevap
26
Favori
10.593
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 45678
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • lan bu dominique appia nın tablosu değil mi ?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: diwac123


    quote:

    Orijinalden alıntı: hll knk

    quote:

    Orijinalden alıntı: diwac123

    Horoza sormuşlar tavukmu yumurtadan çıkar, yumurta mi tavuktan cikar ?

    Horozda demis ki : ben polemige girmem koyar geçerim

    Polemik yaratma madem cok anlam cikardin soyle bizde bilelim

    Aacma sapan bir resim (9 senedir resim cizerim karikatür filan anlami bu kadar gizli rrsim gormedim aptalca )

    boşa çiziyorsun

    Dogru diyorsun leman bosuna benden karikatur alıyor dogru diyorsun bosuna 8 dk de Atatürk'ü ciziyorum dogru doyorsun karsimda gordugum herseyi resme dokebiliyorjm haklisin bosa ciziyorum

    Önce yazmayı öğren de sonra çizime başlarsın.




  •  6 AYDIR ÜZERİNDE KAFA YORDUĞUM O RESİM ! [SSLİ] (CİDDİ)
  • quote:

    Orijinalden alıntı: sanitas

    Okunabilen 3 kitap resmi var(belki daha fazladır gözlerim bozuk) oradan yürümeyi düşündüm.

    Decameron: Hikaye türünün ilk örneği.İtalyanca yazılmış(o güne kadar yazılmışlar hep Latince).Avrupa'da veba salgını ve o günlerin Floransa'sı.Hikayede 7 kadın 3 erkek toplam 10 kişi var.1001 gece masalları gibi bu kişilerin anlatttığı öykülerden oluşuyor.Mutluluklar, kadın erkek ilişkileri, gönül yaraları, yerinde verilen yanıtlar, çıkar peşinde koşan din adamları öykülerin başlıca konularını oluşturur.

    Symboles: Kitabı bilmiyorum ama adına bakınca sembollerle ilgili

    L'Habit De Cheval: Fransızca'da habit=alışkanlık, cheval=at demek.

    Ayrıca tablonu adı entre les trous de la memoire. Türkçe meali hafızanın boşluklarında.
    Buradan belki bir şeyler çıkar.

    Bence resim beynin sağ lobunu temsil ediyor.Beynin sağ lobunda ritim, hayal kurma, renkler, boyut, hacim, müzik gibi fonksiyonlar icra edilir.Buradan yola çıkarsak resmin sağ tarafındaki kitaplık hipokampüs'tür.Hipokampüs, kısa vadeli hafızayı uzun vadeli hafızaya çeviren limbik sistem bölgesidir.Kitaplar anıları sembolize etmektedir.Yanan kitaplar bu duruma göre unutulan anılardır.




    Entre les trous de la memoire : hafiza bosluklari arasinda demektir.

    L'habit du cheval : atin kiyafeti demektir. Habit aliskanlik anlamina gelmez, habitude aliskanlik anlamina gelir.

    Diger bilgiler icin tskler

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: hll knk

    Bazılarınız için bu resim hiçbişey ifade etmiyor olabilir çok basit bi resim olabilir, ama bu resim o kadar çok şey anlatıyor ki, aylarca içinden çıkamadım en küçük ayrıntıdan bile anlam çıkarttım, bayağı bir yol katettim, aslında burada sizinle paylaşmayacaktım bu resmi çünkü gerçekten çok tehlikeli bir resim yanan ateşten kitaplardan, yanmayan kitaplardan, kızın neden gövdesinin olmayışından arkadaki yarım görünen kafadan, sağdaki gemiden, yerdeki parkelerin sayısına kadar herşeyden anlam çıkartılabilecek bir resim, ama sonra sizinde fikirlerinizi almak istedim, çünkü bu forumdada boş olmayan insanlar var. Bu resimden ne anladınız ne çıkarttınız lütfen benimle paylaşın arkadaşlar

     6 AYDIR ÜZERİNDE KAFA YORDUĞUM O RESİM ! [SSLİ] (CİDDİ)


    EDİT: Aklıma gelmişken bu resim en iyi bu şarkıyla yorumlanıyor, bu şarkıyı dinlerken resme bakarsanız daha iyi yorumlarsınız..



    Burada majikal rituel canldirilmis.
    Kafaya takmana gerek yok.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • gemili kısım yaz, tren vagonunun olduğu kısım ilkbahar, yapraksız ağaç sonbaharı temsil ediyor bence. tren vagonunun olduğu bölüm akşamı, ayna ise gündüzü sembol ediyor. güneşi var üstünde. kış bölümünde çiçekler balonla uçup gidiyor buna tam bi anlam veremedim şimdilik. ama ev hayatın tam içi. mevsimler, gece ve gündüz çevrelemiş evi. ilk görüşte bunları gördüm. vaktim olsa devam edebilirdim. eve gelince editlerim.

    Edit: -ek olarak- Resim odadan bakan kadinin cocuklugundan/hayatindan bahsediyor. Kitaplari yaktigi kisimda sonradan ogrendigi bilgileri yakiyor. Yani gecmise donuyor. Yaktigi bilgileri kullanarak da gemi ile basariyor bunu. Kiyafetlerin gorunmemesinin sebebi anilari hatirliyor ama kiyafetlerini hatirlayamiyor. Pisa kulesi ise yillar gectikce egriliyor. Kendisine benzetiyor onu. Bu yuzden yan asilmis. Yani temel konu cocukluga ozlem.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi upsewen -- 10 Ocak 2014; 11:39:46 >
  • bilgisayarıma duvar kağıdı yaptım
  • Sürrealist bir resim işte hiçbir anlamı yok.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: girl_6874


    quote:

    Orijinalden alıntı: sanitas

    Okunabilen 3 kitap resmi var(belki daha fazladır gözlerim bozuk) oradan yürümeyi düşündüm.

    Decameron: Hikaye türünün ilk örneği.İtalyanca yazılmış(o güne kadar yazılmışlar hep Latince).Avrupa'da veba salgını ve o günlerin Floransa'sı.Hikayede 7 kadın 3 erkek toplam 10 kişi var.1001 gece masalları gibi bu kişilerin anlatttığı öykülerden oluşuyor.Mutluluklar, kadın erkek ilişkileri, gönül yaraları, yerinde verilen yanıtlar, çıkar peşinde koşan din adamları öykülerin başlıca konularını oluşturur.

    Symboles: Kitabı bilmiyorum ama adına bakınca sembollerle ilgili

    L'Habit De Cheval: Fransızca'da habit=alışkanlık, cheval=at demek.

    Ayrıca tablonu adı entre les trous de la memoire. Türkçe meali hafızanın boşluklarında.
    Buradan belki bir şeyler çıkar.

    Bence resim beynin sağ lobunu temsil ediyor.Beynin sağ lobunda ritim, hayal kurma, renkler, boyut, hacim, müzik gibi fonksiyonlar icra edilir.Buradan yola çıkarsak resmin sağ tarafındaki kitaplık hipokampüs'tür.Hipokampüs, kısa vadeli hafızayı uzun vadeli hafızaya çeviren limbik sistem bölgesidir.Kitaplar anıları sembolize etmektedir.Yanan kitaplar bu duruma göre unutulan anılardır.




    Entre les trous de la memoire : hafiza bosluklari arasinda demektir.

    L'habit du cheval : atin kiyafeti demektir. Habit aliskanlik anlamina gelmez, habitude aliskanlik anlamina gelir.

    Diger bilgiler icin tskler

    Kısıtlı Fransızca'yla işe kalkışınca böyle oldu Aklım birden İngilizce'ye gitti

    Düzeltme için teşekkür ederim.




  • Dünya'nın gelecekte nasıl değişeceğini falan anlatıyor. Dikkat ederseniz siyah beyaz resimler falan var. Pencereden dışarıda da gündüz olmasına rağmen Ay görünüyor. Balondaki çiçeklerde yok edilen ormanlara bir gönderme olsa gerek.

    Madalyamı adresime gönderebilirsiniz

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Benim anladığım gördüğüm kocaman bir hayatı anlatıyor sanki çocukken hayal ettiklerimiz yapmak istediklerimiz o arkadaki heykel ve odadaki pencereye bakarsanız sefalet içinde giden bir yaşama benziyor tren garının yanında dökük bir evmiş gibi ve içinde zamanın geçmesini bekleyen taşlaşmış insan diğer kısımda hayatın son anı yani bizi bekleyen bir gemi var sonsuza doğru yolculuğa çıkacağız anlamı tabi oradaki çocuğun kitapları yakmasıda çocukluk ve olgunluk arasındaki gerçeği ayırt etme duygusu olabilir kitapları yakıyor çünkü doğruluğuna inanmıyor
  • Pizza kulesi tablosunu hafif yatay asmislar kule normal düzleme gelmis

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Resmi sen yaptın sandım

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Fransız sürrealizmi... Ama sembolizm de var. Ressamın anlatmak istediği şeyi sadece birkaçımız anlayacağız. Ki zaten ressamın anlaşılmak gibi bir kaygısı yok.

    Fransız işi bir tablo görünce Haşim'in şiirleri gelir aklıma.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Hll knk

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bunu yapan çocuk kör olmuş

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • 4 elementi işlemiş ateş su hava tahta
  • quote:

    Orijinalden alıntı: hll knk

    Bazılarınız için bu resim hiçbişey ifade etmiyor olabilir çok basit bi resim olabilir, ama bu resim o kadar çok şey anlatıyor ki, aylarca içinden çıkamadım en küçük ayrıntıdan bile anlam çıkarttım, bayağı bir yol katettim, aslında burada sizinle paylaşmayacaktım bu resmi çünkü gerçekten çok tehlikeli bir resim yanan ateşten kitaplardan, yanmayan kitaplardan, kızın neden gövdesinin olmayışından arkadaki yarım görünen kafadan, sağdaki gemiden, yerdeki parkelerin sayısına kadar herşeyden anlam çıkartılabilecek bir resim, ama sonra sizinde fikirlerinizi almak istedim, çünkü bu forumdada boş olmayan insanlar var. Bu resimden ne anladınız ne çıkarttınız lütfen benimle paylaşın arkadaşlar

     6 AYDIR ÜZERİNDE KAFA YORDUĞUM O RESİM ! [SSLİ] (CİDDİ)


    EDİT: Aklıma gelmişken bu resim en iyi bu şarkıyla yorumlanıyor, bu şarkıyı dinlerken resme bakarsanız daha iyi yorumlarsınız..



    Evlerine ates dusmus beddua yemisler hocam

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >




  • eve giren dalgalarda bir çift göz var görebilen var mi?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Kişiden kişiye çok farklı yourmlanabilir bu kesin ancak ben şu şekilde yorumladım:

    Resim direk olarak günümüzü veya yakın geleceği anlatıyor. Aslında arkadaki pencereye bakarsanız aşina olduğumuz reel dünyayı görebilirsiniz. Soldaki kızın baktığı cam ise küçük kızın özlemini simgeliyor. Bütün o buzulların üzerindeki balonda bulunan çiçeklerin ne kadar ulaşılmaz olduğuna bakın. Gerçekten doğaya olan özlemimiz çok net aktarılmış. Altındaki buzulları iki şeyi simgeliyor bence. Birinde dış dünyanın sarplığını belirtiyor, birindeyse balondaki çiçeklerin ulaşılmazlığına vurgu yapıyor.

    Ev aslında iç dünyamız. Dış dünyadaki gerçeklerin (gerçek diye birşey varsa tabi) iç dünyamızda nasıl değişime uğradığına bakın. Buzulların evin içine girdikçe nasıl renk değiştirdiği görebilirsiniz. Ayrıca sadece renk değiştirmekle kalmıyor, taş figürüne dönüşüyor. Yani yine günümüz dünyasında çevremiz anlatılıyor.

    Arkadaki heykel baba figürü. Sürekli olarak gözleyen, koruyan bir ebeveyn anlatılıyor. Ancak anne yerde yanmakta olan kitapta görülebiliyor. Bu bana şunu çağrıştırıyor. Dünyamızın doğurganlığını ve canlılığını kaybetmekte olduğu, bu durumda anne figürüne ait herhangi bir özellik kalmıyor olması. Bu durumda anne figürü ile baba figürü arasında fark kalmıyor.

    Resimdeki kule bence yine gerçeğin senin algına göre nasıl şekillendiğini anlatıyor basitçe.

    Dikatimi çeken bir nokta iste kuru ağaç ve yerlerin ahşap olması (bana öyle geldi en azından). Yani geçmiş dünyadan kaybettiğimiz şeylerin (kurumuş ağaç, yine doğanın durumu) izlerini içimizde taşıdığımızı anlatıyor.

    Eve giren deniz açılan bir ufku anlatıyor.

    Uzaktaki gemi ise uzun bir yoldan gelmiş gibi görünüyor, bacasından çıkan duman çok güçlü. Geminin orada bulunma sebebi denizin enginliğine, yani ufka vurgu yapması bence.

    Ayna sen ona baktıkça yansıttığını gösterir. Kimsenin bakmadığı bir ayna işe yaramaz ve değersizdir. Zaten iç dünyamızda dış görünüşün yeri yoktur.

    Kız kitap okuyor ve dış dünyayı bu şekilde öğrenmeye çalışıyor. Bu aslında tamamen şu anki durumumuz. Kitaplardan okuyarak ve okutularak öğrendiğimiz hayvanları, coğrafyaları, dünyanın nice tecrübe edilebilir bilgilerini düşünün. Yine de tecrübe yerini tutmuyor. Kitapların kendilerinin yandığını söyleyebiliriz. Çünkü sadece kitaplardan öğrenmek hastalıklı bir bilgi aktarım şekli.

    Şömine bence resmin son kısmı. Yani kitapların anlattığımın yanı sıra şöyle de bir temsili var. Kitaplar geçmişte yaşamış veya şu an yaşıyor olan bütün insanlığın hatıra ve bilgi havuzunun somut örnekleridir. Sonuçta sadece bilgiler değil anılar da kümülatiftir. Bir ulusun yaşamış olduğu bir savaş on yıllar sonra o savaşı görmeyen çocukların da hatırası haline gelir gibi. Ancak bu kümülatif bilginin artık aktarılamadığı ve hiçlik olup gittiği tasvir edilmiş bence.

    Benim için bu

    Edit: İmla



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Ysgramor -- 10 Ocak 2014; 10:19:37 >




  • 
Sayfa: önceki 45678
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.